generique stromectol stromectol lopinavir ritonavir stromectol generique colchicine seretide inhaler seretide rotacaps seretide serevent serocryptin seromycin serophene seropram seroquel servambutol servanolol servicillin serviclofen servispor servitet silagra sildalis sildenafil silvitra simcora simvasine simvast sinemet cr sinemet sinequan singulair sirdalud skinoren smap sortis spersanicol spiroctan sporanox starlix stocrin strattera stromectol suhagra force suhagra sumycin super avana
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » Arama Sonuçları

10 Sonuç - Yeni Arama
Sayfa (1): (1)
Gönderen Mesaj
Konudaki Mesajlar: Konu icon Bayramların Adabı
zahide111 su an offline zahide111  
Konu icon    Bayramların Adabı
10 Mesaj -
BAYRAMLARIN ADABI

Sene de iki Bayram vardýr. Birine ýd-i fýtr, yeni Ramazan Bayramý, diðerine de id-i Udhiye, yani Kurban Bayramý derler. Her müminin gücü yettiðince, bu Bayram gecelerini zikir fikir, tesbih, tehlil, dua, istiðfar ve diðer taatlerle geçirmesi, Ýslami usul ve adaptandýr. Çünkü böyle yapmakla O geceleri ma’nen ihya etmiþ olur. Nitekim bir hadis-i þerifte:

Her kim iki Bayram gecesini de ihya ederse, kalplerin öleceði zaman, onun kalbi (asla) ölmez.” buyrulmuþtur.

“Biri ölü iken kendisini dirilttiðimiz, ona insanlarýn arasýnda yürüyecek bir nur verdiðimiz kimse, içinden çakamayacak bir halde karanlýklarda kalan kiþi gibi olur mu hiç?” Araf suresinin:122. ayet-i kerimesindeki “ölü” den murad “küfür”dür; “Diri” den murad ise “iman” dýr diye tefsir etmiþlerdir. Bu anlama göre, Bayram gecelerini ihya eden kimselerin kalpleri ölmez demektir. Yani ölürken imanla ölüp, ahirete öyle iman üzere giderler, demektir. Çünkü gerek biraz önce zikrettiðimiz hadis ve gerekse ayet, bu anlama delalet etmekte ve bütün Müslümanlara bu müjdeyi vermektedir.

Bayram geceleri yýkanmak da Bayramýn adabýndandýr. Yeni elbiseler giymek, týrnak kesmek, traþ olmak, etek traþý olmak da Bayramýn adabýndandýr.

Bayram eðer Ramazan Bayramý ise, Bayram namazýna çýkmadan önce, bir miktar tatlý yemek; Kurban Bayramý ise, yemeði Bayram namazýndan sonraya býrakýp Kurbanýn ciðeri ile (yani kavurma ile) iftar etmek adabdandýr. Bunun hikmeti fakirlere muvafakat etmektir. Çünkü Ramazan Bayramýnda fakirlerin de tatlý yiyecek kadar maddi durum ve imkânlarý bulunmasý, Kurban Bayramýnda da kendilerine ihsan edilecek etlerden yararlanmalarý imkân dâhilinde olduðu için böyle yapmak ve onlara uygun bir harekette bulunmak hiç þüphe yok ki mendubdur.

Ramazan Bayramýnda cami’ye sessiz çýkýp gitmek, Kurban Bayramýnda aþikâre tekbir getirerek gitmek ve Arasat Meydanýný hatýrlamak, sanki kýyamet kopmuþta herkes Arasat Meydanýna çýkýyormuþ gibi bir tarzda yürümek ve o düþünce içerisinde olmak da Bayram adabýndandýr.

Mescid’in adabý anlatýlýrken, izah edilen bütün adaba riayet etmek de Bayram adabýndandýr.

(Mefatihü’l Cinan, Halebi) [1]

“Ýnsanýn Allah yolunda harcamalarý yedi yüz misli sevaplandýrýlýr. Anne ve babasýna yaptýðý harcamalar da yedi yüz misli sevaplandýrýlýr. Kiþinin ailesine eþine ve çocuklarýna yaptýðý harcamalar da yediyüz misli sevaplandýrýlýr. Ramazan bayraminda kurban kesmenin de mükâfatý yedi yüz mislidir.” [2]
Hadis-i Þerif


BAYRAM ÝLE ÝLGÝLÝ HADÝSLER

Enes ibni Malik Radiyallâhu Anh anlatýyor:

Cahiliye devrinde yýlda iki gün vardý ki, halk o günlerde eðlenirdi. Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Medine´ye gelince þöyle buyurdu:

"Sizin de eðleneceðiniz iki gününüz var. Allah, Cahiliye devrindeki o günlerin yerine size daha hayýrlýsýný verdi. Onlar Ramazan ve Kurban Bayramý günleridir." (Nesâi, Ýydeyn: 1)


Enes ibni Mâlik Radiyallâhu Anhýn anlattýðýna göre Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, Ramazan Bayramý günü birkaç tane hurma yemeden bayram namazýna çýkmazdý. (Buhari, Ýydeyn: 4)

Cabir ibni Abdullah Radiyallâhu Anh Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin bayram namazýný þöyle anlatýyor:

"Bayram günü Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle birlikte namazda hazýr bulundum. Hutbe okumadan önce, ezan okumadan ve kamet getirmeden namaza baþladý. Sonra Bilal´e dayanarak ayakta iken Allah´a karþý takva üzere bulunulmasýný tavsiye etti. Allah´a itaate teþvik ederek halka vaaz ve nasihatte bulundu. Sonra yürüdü, kadýnlarýn bulunduðu tarafa gelince onlara vaaz ve nasihatt etti." (Müslim, Salâtü´l-Ýydeyn: 4)

Bayram namazýndan sonra sadaka vermek de Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin üzerinde önemle durduðu hususlardan biridir. Bu konudaki hadis-i þerifin meali þöyledir:

Ýbni Abbas Radiyallâhu Anhümâ anlatýyor:

Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, Ebu Bekir, Ömer ve Osman ile birlikte Ramazan Bayramý namazýnda hazýr bulundum. Bunlarýn hepsi de namazý hutbeden önce kýldýrýr, sonra da hutbeyi okurlardý.

Bir defasýnda Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin hutbeden sonra minberden aþaðýya indiðini, cemaatin daðýlmamasý için eliyle "oturun" iþareti yaptýðýný görür gibiydim.

Sonra yanýnda Bilâl olduðu halde, erkeklerin saflarýný yara yara kadýnlarýn bulunduðu yere geldi. Resulü Ekrem:

"Ey Peygamber! Ýnanmýþ kadýnlar, Allah´a hiçbir þeyi ortak koþmamak, hýrsýzlýk yapmamak, zina etmemek, çocuklarýný öldürmemek, elleriyle ayaklarý arasýnda bir iftira uydurup getirmemek, iyi iþi iþlemekte sana karþý gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlerini kabul et ve onlar için Allah´tan maðfiret dile. Þüphesiz Allah, çok baðýþlayandýr, çok esirgeyendir" (Mümtehine Suresi, 12) âyetini okuduktan sonra kadýnlara:

"Sizler bu biat üzere sabit misiniz?" diye sordu.

Ýçlerinden kim olduðu bilinmeyen bir kadýn:

"Evet, ey Allah´ýn Resulü" dedi.

Diðerleri cevap vermedi. Bunun üzerine Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, "Öyle ise sadaka verin" buyurdu.

Bilâl elbisesini yayarak, "Babam, annem size feda olsun! Haydi gelin atýn" dedi.

Onlar da halkalarýný, yüzüklerini Bilâl´in elbisesi içine atmaya baþladýlar." (Müslim, Salâtü´l-Ýydeyn: 1)

Kaynaklar:[1] Mecma’ul Adab
[2] “ Ramazan Ve Takva Eðitimi” Prof..Dr. Mahmud Es’ad Coþan



Gönderme Tarihi: 30.11.2007 - 20:59
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Konu icon Kadir Gecesi ile İlgili Ayet ve Hadisler
zahide111 su an offline zahide111  
Konu icon    Kadir Gecesi ile İlgili Ayet ve Hadisler
10 Mesaj -
Kadir Gecesini Ýhyâ Etmek

(Kadir Gecesini Ýhya Etmenin Fazileti Ve Daha Ziyade Ramazanýn Hangi Gecelerinde Olduðunun Açýklanmasýgöz kırpma


Bu bölümdeki bir sure, bir ayet ve yedi hadisten; Ramazandaki bu gecenin bin ay yani 83 sene 4 aydan daha hayýrlý olduðunu, inanarak ve sevabýný Allah'tan bekleyerek bu geceyi deðerlendirenin günahlarýnýn baðýþlanacaðýný, bu gecenin Ramazanýn son on veya yedi gününün tek olanlarýnda aranmasý gerektiðini, bu gecede Rasûlullah (s.a.v.)'ýn bize en çok okunmasýný tavsiye ettiði duayý ve hayatý boyunca Ramazanýn son on gününde ibadeti artýrýp itikaf yaptýðýný öðreneceðiz. [1]

"Þüphesiz biz o Kur'an'ý Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesi nedir bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha hayýrlýdýr. O gece melekler ve ruh Rabbinin emriyle herbir iþ için veya herbir kiþi için inerler de inerler. O gece tan yeri aðarýncaya kadar selam ve esenliktir." (Kadir: 97/1-5)
"Biz o Kur'an'ý mübarek bir gecede indirdik, zaten biz insanlýðý her zaman uyarmaktayýz." (Duhan: 44/3)

Ebû Hüreyre radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Faziletine inanarak ve karþýlýðýný Allah'tan bekleyerek Kadir gecesini deðerlendiren kiþinin geçmiþ günahlarý baðýþlanýr."[2]

Abdullah Ýbni Ömer radýyallahu anhümâ'dan rivayet edildiðine göre, bir grup sahâbî, rüyalarýnda Kadir gecesinin ramazan'ýn son yedi gecesinde olduðunu görmüþler (ve bunu Hz. Peygamber'e bildirmiþler)di. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
– "Kadir gecesi ile ilgili rüyalarýnýzýn, ramazanýn son yedi gecesi üzerinde toplandýðýný görüyorum. O halde Kadir gecesini arayan onu ramazanýn son yedi gecesinde arasýn!"[3]

Âiþe radýyallahu anhâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ramazan ayýnýn son on gününde câmiye kapanýr ibadete soyunur ve þöyle buyururdu:
"Kadir gecesi’ni ramazanýn son on günü içinde arayýnýz!"[4]

Âiþe radýyallahu anhâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyururdu:
"Kadir gecesi’ni ramazanýn son on günündeki tek gecelerde arayýn!"[5]

Yine Âiþe radýyallahu anhâ þöyle dedi:
Ramazan ayýnýn son on günü girdiðinde Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem geceleri ihyâ eder, ev halkýný uyandýrýr, ciddiyetle ibadete soyunur ve eþleriyle iliþkiyi keserdi.[6]

Yine Âiþe radýyallahu anhâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, ramazanda diðer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalýþýrdý. Ramazanýn son on gününde de ramazanýn öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi.[7]

Âiþe radýyallahu anhâ þöyle dedi:
– Ey Allah'ýn Resulü! Kadir gecesinin hangi gece olduðunu bilecek olursam, o gece nasýl dua edeyim? diye sordum.
– "Allahým! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni baðýþla! diye dua et" buyurdu.[8]

* Yukarýdaki ve diðer hadis kitaplarýndan öðrendiðimiz tüm hadisi þeriflere göre Kadir gecesinin hangi gece olduðu hakkýnda 40 civarýnda görüþ nakledilmiþtir ve ifadelerden de "Son yedi geceden dokuz geceden biri" þeklinde gibi esneklik býrakýlmýþtýr.
Rasûlullah (s.a.v.)'in hayatýna baktýðýmýzda Ramazanda senenin diðer aylarýndan daha çok kendini ibadete verdiðini, Ramazanýn da son on gününde mescide kapanarak ailesinden ve dünyalýklardan uzaklaþarak itikafa çekildiðini görmekteyiz ki, bu geceyi yakalayabilme Ramazanýn son 1/3'de olacaðý, bunun da sadece gecelerine deðil, gündüzlerini de deðerlendirmek gerekecektir. Çünkü yeryüzünün bir kýsmý gece iken diðer yarý kürenin gündüz olmasý dolayýsýyla icabýnda bu gecenin gündüz de olabileceðine ihtimal verilmelidir. Ramazaný ve bilhassa son on gününü geceli gündüzlü deðerlendirmek için müslümanýn tam bir gayret içinde olmasý da gerekmektedir. Bu konuda daha geniþ bilgi için tefsirlerden Kadr suresinin tefsirini gözden geçirmek faydalý olacaktýr kanaatindeyiz. [9]
________________________________________
[1] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 348.
[2] Buhârî, Îmân 25, 27, 28, 35, Savm 6, Terâvih 1, Leyletü'l–kadr 1; Müslim, Müsâfirîn 173–176. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Tirmizî, Savm 1; Nesâî, Kýyâmü'l–leyl 3, Savm 39–40; Ýbni Mâce, Ýkâmet 173, Sýyâm 2, 39.
[3] Buhârî, Leyletü'l–kadr 2, Ta'bîr 8; Müslim, Sýyâm 205 –206. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 5; Tirmizî, Savm 71.
[4] Buhârî, Leyletü'l–kadr 3; Müslim, Sýyâm 219. Ayrýca bk. Tirmizî, Savm 72.
[5] Buhârî, Leyletü'l–kadr 3.
[6] Buhârî, Leyletül–kadr 5; Müslim, Ý'tikaf 7. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1; Nesâî, Kýyâmü'l–leyl 17; Ýbni Mâce, Sýyâm 57.
[7] Müslim, Ý'tikâf 8. Ayrýca bk. Tirmizî, Savm 72; Ýbni Mâce, Sýyâm 57.
[8] Tirmizî, Daavât 84. Ayrýca bk. Ýbni Mâce, Dua 5.
[9] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 349.




Mesaj 1 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.11.2007 - 20:51 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 30.11.2007 - 20:44
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Ramazan Ayı Hakkındaki Hadisler
zahide111 su an offline zahide111  
Konu icon    Ramazan Ayı Hakkındaki Hadisler
10 Mesaj -

Ramazan Ayý Hakkýndaki Hadisler

Size Ramazan ayi geldi. O bereket ayidir. O ayda tam hayir vardir ve Allah sizi gaþyeder. Rahmetini inzal eder, hatalari siler, dualari kabul eder. Sizin ragbetinize bakar ve sizinle meleklerine iftihar eder. Onun icin Allah'a kendi tarafinizdan hayir odeyin (Cok hayir yaparak Ramazanin hakkini verin). Zira saki, o ayda Allah'in Rahmetinden mahrum kalan kimsedir.
Hz. Ubâde (r.a.)

Size Ramazan ayi geldi. O mubarek bir aydir. Allah size Ramazan ayi orucunu farz kildi. O ayda gok (rahmet) kapilari acilir, Cehennem kapilari kapanir ve azili seytanlar baglanir. O ayda bir gece vardir ki bin aydan daha hayirlidir. Kim o gecenin hayrindan mahrum kalmissa, o kimse hakikaten (butun hayirlardan) mahrum kalmistir.
Hz. Ebû Hureyre (r.a.)

Ramazan ayi girdiginde Allah teala arsi tasiyan meleklere, tesbihten ellerini cekip Muhammed (s.a.s.) ummetine ve mu'minlere istigfarda bulunmalarini emreder.
Hz. Ali (r.a.)

Hac, kendi ile evvelkisi arasina, Ramazan da evvelki ile arasina, Cuma da evvelki ile kendi arasina kefarettir. (Günahi da anadan doðma temiz olur)
Hz. Ebû Umâme (r.a.)

Ramazan ayi geldiginde Cennet kapilari acilir, Cehennem kapilari kapatilir, seytanlar da baglanir. Bir munadi Ramazan bitinceye kadar soyle nida eder: "Ey hayra talib olan kos, Ey serri istiyen, azalt (terk et)."
Hz. Utbe Ibni Abd (r.a.)

Ramazanda on gun itikâf etmek (son 10 gunu ibadetle mesgul olmak), nafile iki hac ve iki umre gibidir.
Hz. Huseyin (r.a.)

Ramazanda Cennet kapilari acilir. Cehennem kapilari kapanir. Seytanlar baglanir ve her gece bir munadi soyle nida eder: "Ey hayir sahibi, hayrini yap. Ve ey ser sahibi, biraz geri dur."
Hz. Ukbe Ibni Ferkad (r.a.)

Size mubarek Ramazan ayi geldi. Niyetinizi takdim edin ve nafakanizi da genis edin. (Ibadet ve oruc icin)
Hz Ibni Mes'ud (r.a)

Ramazanda Allah'i zikreden magfiret olunur. Ve o ayda Allah'dan dilekte bulunan kimse de mahrum edilmez.
Hz. Câbir (r.a.)

Allah (z.c.hz.) Ramazanin her gecesi iftar zamaninda bir milyon kisiyi Cehennemden azad eder. Cuma'nin her saatinde de, hepsi cehennemlik olan yine bir milyon kisiyi Cehennemden azad eder.
Hz. Ibni Abbas (r.anhuma)

Bir kimse hac ve umre etse de ayni sene icinde olse, Cennete girer. Kim Ramazan orucunu tutsa sonra olse Cennete girer.
Hz. Ebû Said (r.a.)

Bir kimse Ramazan orucunu inanarak ve sevabini umarak tutarsa, gecmis gunahlari magfiret olur.
Hz. Ebû Hureyre (r.a.)

Bir kimse Ramazan orucunu tutar ve ona ilaveten Sevval'den alti gun tutarsa, butun seneyi oruc tutmus gibi olur.
Hz. Ebû Eyyub (r.a.)

Dört geceyi ihya edene Cennet vacib olur: Arefe'den bir evvelki (terviye) gecesi, arefe gecesi, kurban bayrami gecesi, Ramazan bayrami gecesi.
Hz. Muaz (r.a.)

Bir kimse Ramazan da inanarak ve sevabini umarak Kiyamul-leyl (teravih namazi) kilsa gecmis gunahi magfiret olur.
Hz. Ebû Hureyre (r.a.)

"Ramazan" demeyin. Zira Ramazan Aziz ve Celil olan Allah'in isimlerinden bir isimdir. Lakin "Ramazan ayi" deyin.
Hz. Ebû Hureyre (r.a.)

ALINTI



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.11.2007 - 21:00 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 30.11.2007 - 20:36
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: İTİKAF
zahide111 su an offline zahide111  
İTİKAF
10 Mesaj -
ÝTÝKÂF

Bir yerde bekleme, durma ve kendini orada hapsetme. Akýl bâlið veya temyiz kudretine sahip bir müslümanýn beþ vakit namaz kýlýnan bir mescitte ibadet niyetiyle bir süre durmasý anlamýnda bir fýkýh terimi.

Ýtikâf, Kur'an ve sünnetle sabittir. Kur'an'da Ramazan ayýnýn gecelerinden söz edilirken; "... Camilerde itikâfta iken de hanýmlarýnýza yaklaþmayýn..." (el-Bakara, 2/ 187) buyurulur. Baþka bir ayette itikâf ibadetinin daha önceki ümmetlerde de yapýldýðýna iþaret edilir (bk. el-Bakara, 2/125). Hz. Peygamber'in özellikle Ramazan içinde ve Ramazanýn son on gününde itikâf yaptýðýný bildiren çeþitli hadis-i þerifler vardýr. Hz. Âîþe'nin þöyle dediði nakledilmiþtir: "Resulullah (s.a.s) Ramazan'ýn son on gününde itikâf yaparlardý. Bu durum vefat zamanýna kadar bu þekilde devam etmiþtir. Daha sonra Hz. Peygamber'in zevceleri itikâfý sürdürmüþlerdir" (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 67, 129; bk. Buhârî, Ý'tikâf, 1-18; Ezân, 12, 135; Hayz 10; Müslim, Ý'tikâf, 1-6; Ebû Dâvud, Ramazân, 3; Savm, 77).

Ebu Hanife'ye göre içinde beþ vakit namaz kýlýnan her mescidde itikâfta bulunmak caizdir. Ebu Hanife ve Ýmam Mâlik'e göre itikâfýn nâfile olarak en azý bir gündür. Ebû Yusuf en az süreyi, bir günün yarýdan çoðu olarak belirlerken Ýmam Muhammed itikâf için bir saati de yeterli bulur.

Mesciddeki itikâf erkeklere mahsustur. Kadýnlar evde mescit edindikleri bir yerde itikâfta bulunabilir (ez-Zebîdî, Tecrîd-i"Sarîh, Terc. Kamil Miras, Ankara 1984, VI, 323-326).

Ýslam büyüklerinden ünlü Ata demiþtir ki: Ýtikaf yapan, ihtiyacýndan dolayý büyü bir zatýn kapýsýnda oturup dileðini elde etmedikçe buradan ayrýlýp gitmem, ” diye yalvaran bir kimseye benzer ki,Allah’ýn mabedine sokulmuþ, beni baðýþlamadýkça buradan ayrýlýp gitmem demektedir.”

Ýtikafa giren kimse, bütün vakitlerini namaza tahsis etmiþ demektir.Namaz kýlmadýðý vakitlerde bile mescidin içinde namaz vaktini bekler bir halde bulunacaðý için, hep namazda imiþ gibidir.

Ýtikaf üçe ayrýlýr:

a. Vacip olan itikâf: Adak olan itikâf vaciptir. Bu, en az bir gün olur ve gündüz oruçla geçirilir. Hz. Ömer, Resulullah (s.a.s)'den, "Cahiliyye devrinde Mescid-i Haram'da bir gece itikâfta bulunmayý adamýþtým; ne yapayým" diye sormuþ Resulullah (s.a.s); "Adaðýný yerine getir" buyurmuþtur (Buhârý, i'tikâf, 16; Ahmed b. Hanbel, ll, 10).

b- Sünnet olan itikâf: Ramazan'ýn son on gününde itikâfa girmek sünnettir. Hz. Âîþe'nin rivayet ettiðine göre Hz. Peygamber (s.a.s) orucun farz kýlýnmasýndan ömrünün sonuna kadar Ramazan aylarýnýn son on gününde itikâfa girmiþtir (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 67, 129). Bir yerleþim merkezinde bulunan müslümanlardan birisi bu sünneti yerine getirirse, diðerleri üzerinden bu görev düþer. Bu duruma göre, her yerleþim birimi için itikâf sünnet-i kifâye hükmündedir. Bir kiþinin bunu yapmasý o beldedeki diðer müslümanlarý sorumluluktan kurtardýðý gibi Cenâb-ý Hakk'ýn, itikâf yapanýn ecrini diðer belde müslümanlarýna da vereceði umulur.

c- Müstehab (mendub) olan itikâf: Vacip ve sünnet olan itikâflarýn dýþýnda itikâfa girmek müstehabdýr. Bunun belirli bir vakti yoktur. Hatta mescide giren kimse çýkýncaya kadar itikâfa niyet ederse orada kaldýðý sürece itikâfta sayýlýr. Bu itikâfda oruç þart deðildir. Bazý müctehidlerin, itikâf süresinin bir saat bile olabileceði görüsünde bulunduklarýný yukarýda zikretmiþtik.

Ýtikâfýn Þartlarý

1- Niyet;Niyetsiz itikâf olmaz. Nezredilen itikâfda niyetin ayrýca dil ile ifade edilmesi gerekir.

2-Mescid: Erkeðin, itikafý cemaatle beþ vakit namaz kýlman mescidde olmalýdýr. Ýtikâfýn en faziletlisi Mescid-i Haram'da, sonra Mescid-i Nebevî'de ve sonra da Mescid-i Aksa'da olandýr. Diðer mescidlerdeki fazilet cemaatin çokluðuna göre deðiþir.

3-Oruç: Daha önce de belirttiðimiz gibi vacip olan itikâf için oruç þarttýr. Sünnet itikâf Ramazan ayýnda olduðu için zaten oruçlu bulunma þart vardýr.

4- Temizlik: Kadýnlarýn hayýz ve nifastan temiz olmalarý gerekir. Cünüplük oruca mani olmadýðý gibi, itikafý da bozmaz. itikâfa giren cami içinde iken ihtilâm olursa, dýþarý çýkarak gusül abdesti alýr ve yeniden itikâfa devam eder.

Ýtikâfta erginlik çaðýna gelmiþ olmak þart deðildir. Bu nedenle mümeyyiz bir çocuðun itikâfý da geçerlidir.

Kadýnýn itikâfa girebilmesi için kocasýnýn iznini almasý þarttýr.

Ýtikâf sýrasýnda kötü ve çirkin söz söylememek, Ramazanýn son on gününü ve cemaatý kalabalýk olan mescidi tercih etmek, itikâf günlerinde Kur'an, hadis, Allah'ý zikir ve ibadetle meþgul olmak ve temiz elbise giyip güzel kokular sürünmek itikâfýn adabýndandýr.

Ýtikâfý bozan þeyler

a- Cinsi iliþkide bulunmak. Kur'an-ý Kerimde; "Mescidlerde itikafa çekildiðinizde kadýnlarýnýza yaklaþmayýn " (el-Bakara, 2/187) buyurulur. Öpmek ve kucaklamak gibi þeylerden dolay inzal vaki olursa yine itikâf bozulur.

b- Herhangi bir ihtiyaç yokken mescidden dýþarý çýkmak.

c-
Bayýlmak.

Ýtikâfa giren kimse mescidden ancak þer'î, zaruri ve tabiî ihtiyaçlarý için çýkabilir.

Ýtikâfa giren kimsenin bulunduðu mescidde cuma namazý kýlýnmýyorsa, cuma namazýný kýlmak üzere baþka bir mescide gitmesi, küçük ve büyük abdest bozmak için mescidden dýþarý çýkmasý tabiî bir ihtiyaçtýr.

Ýçerisinde bulunduðu mescidden zorla çýkarýlmasý ya da þahsý ve eþyasý hakkýnda korkusu sebebiyle baþka bir mescide taþýnmak için çýkmasý ise zarûrî ihtiyaç sebebiyle çýkýþtýr.

Bunlarýn dýþýnda mescidden çýkmak itikâfý bozar. Ýtikâfda olan kimsenin yemesi, içmesi, uyumasý ve ihtiyacý olan þeyleri satýn almasý mescidde olur (bk. Ýbn Âbidîn, Reddü'l-Muhtâr, Ýstanbul 1984, II, 440 vd.; ez-Zebîdî, a.g.e., VI, 323 vd.; Mehmed Zihnî, Ni'met-i Ýslâm, Ýstanbul 1328, s. 98 vd.).

Kaynaklar: Þamil Ýslam Ansiklopedisi
"Ýslam Ýlmihali" M.Asým Köksal
"Büyük Ýslam Ýlmihali" Ömer Nasuhi Bilmen
Gönderme Tarihi: 26.09.2007 - 17:44
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: MÜBAREK GÜN VE GECELERİ HİYA ETME REHBERİ
zahide111 su an offline zahide111  
10 Mesaj -
Amin kardeþlerim, Rabbim cümlemizden Razý olsun.Saðolun..

Evet kardeþlerim cürmümüz çok, yüzümüz kara ama, Rabbimiz ise merhametlilerin en merhametlisi sevinçli



Mesaj 2 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.11.2007 - 20:01 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 08.08.2007 - 22:11
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Nafile Günlük Namazların Faziletleri
zahide111 su an offline zahide111  
10 Mesaj -
Amin inþ. Rica ederim kardeþim.sevinçli


Mesaj 3 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.07.2007 - 20:01 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 30.07.2007 - 19:53
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Peygamberimize Salavat Getirmenin Faydaları
zahide111 su an offline zahide111  
Peygamberimize Salavat Getirmenin Faydaları
10 Mesaj -
SALÂT, SALAVÂT

Tebrik, tezkiye, duâ, Peygamberimiz (s.a.s)'e yapýlan duâ, istiðfar, rahmet gibi anlamlara gelen bir terim, salavât. "Belirli vakitlerde, Kur'an'da emredildiði tarzda ve Hz. Peygamberin tarif ettiði þekilde yapýlan ibadettir. Salât'ýn çoðulu salavât gelir. Türkçede daha çok Hz. Peygamber'e yapýlan duâ mânâsýnda kullanýlýr.

Kur'ân-ý Kerim'de bu anlamda þöyle buyurulur: Âllâh ve O'nun melekleri Peygamber'e hep salât ederler. Ey mü'minler, siz de Ona salât (ve dua) ediniz ve samimiyetle selam veriniz" (el-Ahzab, 33/56).

Bu âyeti kerimeyle, Peygamberimize salât ve selamlarýmýzla hürmetlerimizi sunmak farzdýr; her müslüman için yerine getirilmesi gerekli bir görevdir. Her müslüman en kýsa þekilde: Âllâhümme salli alâ Muhammed Allâhým Muhammedi rahmetinle tebrik et ve esen kýl" diye salât getirir.

Rasûlü Ekrem Efendimiz de, "Yanýnda benim adým anýlýp da bana salât getirmeyen kiþinin burnu sürtünsün, hakarete uðrasýn " buyurmuþtur (et-Tâc, V, 145).

Namazlarda oturduðumuz zaman tahiyyât * tan sonra okuduðumuz "Allahumma Salli, Bârik..." duâlarý da, Hz. Peygambere salât getirmeyi ifâde eder. Hz. Peygambere salât getirmenin fazileti hakkýnda Rasûlüllah þöyle buyurmuþtur: Kim bana bir salât getirirse, Allah ona on salât (maðfiret) eder" (et-Tâc, Vý 145).

Hz. Peygamber'in ismi her iþitildiðinde veya anýldýðýnda salat getirilip getirilemeyeceði hususunda bazý alimler; bir yerde, Hz. Peygamber'in adý ne kadar anýlýrsa anýlsýn bir defa salât edilmesi yeterlidir derken, bilginlerin çoðunluðu ise, Hz. Peygamber'in adý her anýldýðýnda salât getirilmesi gereklidir demiþtir. Nitekim hadis ilmiyle uðraþanlar, Hz. Peygamberin hadislerini rivayet ederken, sözleriyle, halleriyle en büyük saygýyý göstermiþler; öðretimi sýrasýnda da Hz. Peygamber'in adý ne kadar çok anýlýrsa anýlsýn, her anýldýkça, "Sallallahü aleyhi ve sellem" diyerek saygýlarýný göstermiþlerdir (Tecrid-i Sarih Tercümesi, XI,164; Geniþ bilgi için bk. Salvale).

Þamil ÝSLAM ANSÝKLOPEDÝSÝ


SALVELE

Hz. Peygamber (s.a.s)'e salavât okuma; Allah'a hamd ve senâ ettikten sonra Hz. Peygamber (s.a.s) hakkýnda "... Ve's-Salatü ve's-selâmu alâ Seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi ve sahbihi ecmain" þeklinde yapýlan dua.

Peygamberimiz (s.a.s)'e imanýn ve muhabbetin bir ifâdesi olan bu duayý mü'minlere Allah Teâlâ emretmiþtir. Allah Teâlâ Ahzab süresinde þöyle buyurmaktadýr: Hiç þüphesiz, Allah ve melekleri peygambere salat etmektedirler. Ey Ýman edenler, siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin" (el-Ahzab, 33/56). Bu âyette Allah Teâlâ kendisinin ve meleklerinin Hz. Muhammed'e (s.a.s) salât getirdiðini bildirmekte, mü'minlerin de salât getirmesini emretmektedir. Ayrýca O'na selam vermemizi de vazife kýlmaktadýr. Bu âyet-i kerimede Allah Teâlâ, Peygamberinin (s.a.s) hayatýný ve mematýný þerefli kýldýðýný, mevkiini yücelttiðini açýklamaktadýr.

Ebul-Alâ el-Mevdudî bu âyetle ilgili olarak þunlarý söyler: "Konunun akýþýndan bu hususa neden deyinildiði kolayca anlaþýlabilir. Bu dönem, bütün Ýslâm düþmanlarýnýn Ýslâm'ýn baþarýsýný kýskandýklarý bir dönemdi. Onu lekeleyerek, onun Ýslâm ve müslümanlarýn her gün daha da güçlenmesine sebep teþkil eden ahlakî mükemmelliðine gölge düþürmeyi planlýyorlardý. Allah bu âyeti gönderdiðinde þartlar böyleydi. Bu âyetle þöyle denilmek isteniyor: Kâfirler, münâfýklar ve müþrikler, Hz. Peygamber'in görevinin baþarýsýzlýða uðramasý için ona ne kadar iftira atsalar ve gözden düþürmeye çalýþsalar da, sonuçta baþarýsýzlýk ve rezaletle karþýlaþacaklardýr. Çünkü ben, Peygamberime karþý merhametliyim ve bütün kainatý idare eden melekler de onun destekleyicileridirler. Onun düþmanlarý onu suçlayýp aþaðýlayarak hiç bir þey elde edemezler, çünkü ben onun ismini yüceltiyorum ve melekler de sürekli ona saygý ve sevgi göstermektedirler. Benim rahmetim ve bereketim onunla birlikte iken ve meleklerim "Ey Alemlerin Rabbi, Muhammed'i daha yüce makamlara çýkar, onun dinini yay ve geliþtir" diye gece gündüz sürekli dua ederken, kâfirler, fitne ve tuzaklarýyla Peygamberime hiç bir zarar veremezler" (Mevdudî, Tefhîmul-Kur'an, Ýstanbul 1991, IV, 450-451).

Ýmam Kurtubî de bu âyetin tefsirinde "rivayet olunduðuna göre" diyerek þöyle bir hadis zikretmektedir: Ashab-ý Kiram, Rasûlüllah (s.a.s)'e: - Ya Rasulallah! Ahzab süresinin "Þüphesiz Allah ve Melekleri Peygamber'e salât eder..." ifadeleri ile baþlayan âyetinin manasýný açýklar mýsýnýz? Diye sormuþlar.

Hz. Peygamber (s.a.s) buyurdu ki:" - Bu sorduðunuz ilm-i meknûndur (Yani insanlara açýklanmamýþ bilgilerdendir). Eðer bu konuda bana sormasaydýnýz, onu size açýklamazdým.

Allah benim için iki melek vazifelendirdi. Bir müminin yanýnda anýldýðýmda bana salat getirirse bu iki melek (ona) Âllah seni baðýþlaþsýn" diye dua ederler. Allah'ýn (diðer) melekleri bu iki meleðin duasýný pekiþtirerek "amîn"derler, Allah da (bu duayý kabul eder)".

Bir müminin yanýnda anýldýðýmda bana salat getirmezse bu iki melek "Âllah seni baðýþlamasýn" diyerek beddua ederler. (Diðer) melekler de bu iki meleðin beddualarýna "âmîn" derler. Allah da (bu bedduayý kabul eder) (Kurtubî, el-Câmi' Li Ahkâmil-Kur'an, Beyrut 1985, XIV, 233).

Türkçemizde salavât veya salavât-ý þerîfe dediðimiz kelime bu âyette geçen salât kelimesinin çoðuludur. Âyetten de anlaþýldýðý gibi salat: Allah'ýn salatý, Meleklerin salatý ve müminlerin salatý olmak üzere üç kýsma ayrýlýr.

a. Allah'ýn Peygamberi'ne salat etmesi: O'na rahmeti ve ondan hoþnut olmasý, O'na yardým etmesi, teblið ettiði Ýslâm dinini yayarak O'nun þanýný artýrmasý, O'nun iþlerini bereketli kýlmasý, ismini yüceltmesi, ona ahiret mükafatlarýný vermesi ve getirilen salatý kabul etmesi anlamýna gelir.

b. Meleklerin salatý þu anlama gelir: Melekler Hz. Peygamber'i çok severler; O'na en yüce makamlarý vermesi, dininin ve þerîatýnýn geliþmesi ve O'nu yüksek derecelere ulaþtýrmasý için Allah'a dua ederler, istiðfar ederler; O'na salat getirenlere Allah'ýn rahmetini dilerler.

c. Müminlerin salatý: O'na saygý ve tazimde bulunmalarý, O'nunla ilgili duada bulunmalarýdýr. Allah'tan, teblið ettiði dinin güçlenmesini, þanýnýn artmasýný dilemek ve Cennetteki Makam-ý Mahmud'u ve ümmetine þefaat etme hakkýný ona vermesini istemektir.

Müminlerin Allah'ýn Rasûlü (s.a.s)'ne salat etmelerinin gereðini anlatan âyetin þu anlama geldiði kaydedilmektedir: "Ey Allah'ýn Rasûlü Muhammed vasýtasýyla doðru yola ulaþanlar! O'nun gerçek deðerini takdir etmeli ve size olan büyük nimetleri sebebiyle ona þükran duymalýsýnýz. Siz cahiliye karanlýklarýnda kaybolmuþtunuz; size bilgi ýþýðýný ulaþtýrdý. Ahlâken çökmüþtünüz; sizi ahlâkýn yüceliklerine ulaþtýrdý da bu gün çevrenizdekiler bu yüzden sizi kýskanýyor. Barbarlýk ve vahþete dalmýþtýnýz; o sizi yüksek bir medeniyete ulaþtýrdý. Kâfirler, size bu nimetleri verdi diye ona düþman oldular; yoksa þahsen o hiç birine zarar vermemiþtir. Bu nedenle, ona þükran ve minnetinin ifadesi olarak siz ona bu insanlarýn düþmanlýk ve kinlerine eþit veya ondan daha ateþli bir þekilde onu yüceltmeli ve ona saygý duymalýsýnýz; onlarýn kötülük isteklerine karþýlýk siz daha içten bir þekilde onun iyiliðini istemeli ve meleklerin gece gündüz ona dua ettikleri gibi siz de dua etmelisiniz: "Ey Alemlerin Rabbi! Senin Peygamberin nasýl bize sayýsýz nimet ve lütuflarda bulunmuþsa, sen de ona sýnýrsýz ve sonsuz rahmetini göster, onu bu dünyada en yüksek makamlara ulaþtýr ve ahirette de sana en yakýn olma þerefini bahþet" (Mevdudî, a.g.e., IV, s. 451).

Ayette geçen "selâm" kelimesi, eksikliklerden ve her türlü musibetlerden korunmuþ olmayý Allah'tan niyaz etme anlamýný taþýr. Hz. Peygamber'e selam vermek, müminlerin birbirine verdiði gibi kabr-i þerifini ziyaret ettiðimizde O'na selam vermek, ayrýca zaman zaman ve özellikle ismi anýldýðýnda manevi þahsiyetini selamlamaktýr. Salat, selam manasýný ihtiva ediyorsa da, selamda insanlarýn O'na itaat etmeleri ve O'nun þeriatýný yaþamalarýný dilemek gibi özel manalar vardýr.

Namazlarýn ikinci ve dördüncü rekatlarýnda okuduðumuz "Et-Tehiyyâtü" diye baþlayan duada geçenn "Eyyühennibiyyu ve rahmetullahi ve berekâtüh" cümlesi Hz. Peygamber (s.a.s)'e selamdýr. Bu duayý okuyan mümin, Allah'ýn Rasûlü'ne selam vazifesini ifa etmiþ olur.

Salavat konusundaki âyet, Hz. Peygamber'e salavât getirmenin farz olduðunu göstermektedir. Ancak âyette bunun tekrarýna deyinilmemektedir. Hz. Peygamber'e salat ve selam getirmenin hükmü konusunda bir kaç görüþ bulunmaktadýr. Hz. Peygamber'e salat ve selam getirmenin þekli miktarý, hükmü, anlamý vesair konularý, Ýslâm alimleri bu mevzuda yazmýþ olduklarý özel kitaplara konu yapmýþlardýr. Bu tür kitaplara iki örnek vermemiz mümkündür. Bunlardan birisi hicrî 751 yýlýnda vefat etmiþ olan Allâme Ýbn Kayyim el-Cevziyye'nin "Cilâul-Efhâm fi's-Salati ve's Selami ala hayril-Enam " adlý eseri, diðeri de hicrî 902'de vefat etmiþ olan Þemseddin Muhammed b. Abdirrahman es-Sehâvî'nin "el-Kavlu'l-Bedî' fý's-Salati alel-Habîbiþ-Þefý"' (Kahire 1988) isimli eseridir. Hz. Peygamber'e salat ve selam getirmenin hükmü konusundaki görüþleri þöylece özetlemek mümkündür:

1. Sahih olan görüþe göre Hz. Peygamber'in ismi anýldýkça salat getirmek farzdýr. Bu hususta bir çok hadis rivayet olunmuþtur. Az evvel sözünü ettiðimiz eserlerde bu tür hadisleri bir arada görebilmek mümkündür. Bu hadislerden bir kýsmý þöyledir: Hz. Peygamber buyuruyor: "Kýyamet gününde bana halkýn en yakýn olanlarý ve þefaatime hak kazananlarý, bana en çok salâvât getirenleridir" (Tirmizi, Vitir, 21); "Yanýnda ben anýldýðým halde bana salavat getirmeyenin yüzü yere sürülsün, hakarete uðrasýn" (Tirmizi, Deavât, 100; Müsned, II, 254); Kim bana bir salavat getirirse Allah Teâlâ bu yüzden o kimseye on misli maðfiret eder" (Müslim, Salat, 70); En cimri (bahîl) olan yanýnda anýldýðým halde bana salat-u selam getirmeyendir" (Tirmizî, Deavât, 100; Müsned I, 201); "Günlerinizin en faziletlisi Cum'a günüdür. O günde bana çok salavat getirin; zira sizin salat ve selamlarýnýz (melekler vasýtasýyla) bana arzolunur". Âshab-ý Kiram sordu: "Ya Rasulallah! Getirdiðimiz salavat size nasýl arz olunur; halbuki siz çürümüþ bulunacaksýnýz?". Rasûl-i Ekrem (s.a.s) Efendimiz: "Allah Teâlâ Peygamberlerin cesetlerini yer yüzüne haram kýlmýþtýr" cevabýný verdi (Ebu Davud, Salat, 201; Vitr, 26; Nesâî, Cum'a, 5; Ýbn Mace, Ýkame, 79, Cenâiz, 65; Darimî, Salat, 306; Müsned, IV, 8 );

"Þüphesiz ki, benim üzerime salavat getiren kimsenin selamýný almak için Allah bana ruhumu iade eder" (Ebu Davud, Menâsik, 96).

Ýbn Ebî Leylâ þöyle demiþtir: Ka'b b. Ucre ile bir defasýnda karþýlaþtým, bana þöyle dedi: Sana Peygamber (s.a.s)'den iþittiðim bir hediye vereyim mi? Peygamber (s.a.s) bizim yanýmýza çýktý. Biz O'na:

- Ya Rasulallah! Bizler Sana nasýl selam okuyacaðýmýzý öðrendik. Fakat Sana nasýl salat okuyacaðýz? Dedik. Rasûlüllah (s.a.s) bize:

Âllahümme sallî alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin. Kema salleyte alâ Ýbrâhîme ve alâ âli Ýbrahime inneke Hamîdun Mecîdun.

Allahümme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin. Kemâ bârekte alâ Ýbrâhîme ve alâ âli Ýbrahime inneke Hamidun Mecîdun ".

(Allahým! Muhammed'e ve Muhammed'in âli üzerine, Ýbrahim'in âli üzerine salât ettiðin gibi salât et: Þüphe yok ki, Sen Hamîd'sin, Mecîd'sin. Allahým! Muhammed'e ve Muhammed'in âline, Ýbrahîmin âline bereket ihsan ettiðin gibi bereket ihsan eyle! Þüphesiz ki, Sen Hamîd'sin Mecîd'sin) (Buharî, Enbiyâ,10; Daavât, 31, 32; Müslim, Salat, 65, 66, 69).

Namazda okunan teþehhüd duasý bu hadiste açýklanan lafýzlardan daha farklý lafýzlarla da rivayet olunmuþtur. Bütün bu salavatlar, lafýzlarý farklý olmakla birlikte ayný anlamý taþýmaktadýr. Bu salavatlarla ilgili þu bir kaç noktanýn çok iyi anlaþýlmasý gerekmektedir:

Birincisi, salavatlarýn hepsinde Hz. Peygamber (s.a.s) müslümanlara, kendisine selam ve salat göndermenin en iyi yolunun, Allah'a "Allahým Muhammed'e salat eyle" diye dua etmek istediðini söylemektedir. "Allahümme salli alâ Muhammedin" diye dua eden bir kimse aslýnda Allah karþýsýnda kendi acizliðini kabul ediyor ve "Allah'ým, ben Rasûlüne gerektiði gibi salat gönderemem. Bu yüzden sana yalvarýyorum; benim yerime sen ona salât et ve bu hususta benden dilediðin hizmeti al" (Mevdudî, Tefhîmul-Kurân, IV, 453).

Ýkincisi, Hz. Peygamber (s.a.s) bu duayý sadece kendisine hasretmemiþ; ashabýný, hanýmlarýný ve soyundan gelenleri de buna dahil etmiþtir. Hanýmlarý ve soyundan gelenlerle ne kastedildiði bellidir. "Âl" kelimesi ise sadece Hz. Peygamber'in ev halkýný deðil, onu takib eden ve onun sünnetine uyan herkesi içine alýr (Mevdûdî, a.g.e., IV, 453).

Üçüncüsü, Hz. Peygamber (s.a.s) tarafýndan öðretilen tüm bu (dua ve selamlar) ile, ona Hz. Ýbrahim ve onun Âline salât, rahmet ve bereketin aynýsýný indirmesi için Allah'a dua edilmektedir. Allah, Hz. Ýbrahim'e (a.s) yer yüzünde baþka hiç kimseye ihsan etmediði bir nimet vermiþtir. Peygamberliði, vahyi ve Kitab'ý hidayet kaynaðý olarak kabul eden Müslüman, Yahudi yahut Hýristiyan olsun, bütün insanlar Hz. Ýbrahim'in önderliðini kabul etmiþtir. O halde Hz. Peygamber'in (s.a.s) söylemek istediði þudur: "Allah'ým! Hz. Ýbrahim'i bütün peygamberlere inananlarýn sýðýnaðý yaptýðýn gibi, beni de bütün peygamberlerin sýðýnaðý yap ki; risalete inanan hiç kimse benim peygamberliðime inanma nimetinden mahrum olmasýn" (Mevdudî, a.g.e., IV, 454-455).

Rasûl-i Ekrem (s.a.s)'e salat ve selam getirmenin hükmü ile diðer görüþler de þöyledir:

Ömürde bir defa salât getirmek farzdýr. Ýsmi her anýldýðýnda salat getirmek vacibtir. Ancak bir mecliste ismi çok defa anýlsa da bir defa salat getirmek yeterlidir.

Namazda salat getirmek gereklidir. Namazda salat getirmek Hanefi, Malikî ve Cumhur'a göre sünnet; Ýmam Þafi ve Ahmed b. Hanbel'e göre ise farzdýr. Onlara göre salat terkedilirse namaz bozulur.

Duanýn baþýnda ve sonunda salat getirmek vacib olup, duanýn kabulü için þarttýr.

Burada, "Allah'ýn Rasûlü (s.a.s) bizim salat ve selâmýmýza muhtaç mýdýr" þeklinde bir soru akla gelebilir. Elbette ki bunun cevabý "hayýr!" olacaktýr. Ancak bazý sebeplerden ötürü insanlar O'na salat ve selam getirmeye muhtaçtýrlar.

Allah O'na salat ve selam getirmemizi emrediyor. Bizim için gerekli olmasaydý emretmezdi.

Bize Kur'an'ý teblið eden, dünya ve âhirette mutlu olmanýn yollarýný gösteren Yüce Peygamberimiz salat ve selam O'na bir teþekkürdür.

Her Peygamberin kabul olunan bir duasý vardýr. O bu duasýný ümmetine þefaat etme hakkýný elde etmede kullanacaðým bildirdiði ve ümmetinin yarýsýndan fazlasýnýn þefaati ile Cennet'e gireceðini açýkladýðý için, O'na salat ve selam, bu hakký elde etmesinde O'na manevî bir yardýmdýr; aslýnda nefsimiz için þefâat talebinde bulunmaktýr. O'na salat ve selam, O'nunla gönül râbýtasýný kuvvetlendirmek ve feyzimizi arttýrmaktýr ki, buna bir kullarýn ihtiyacý vardýr.

Allah'ýn Rasûlü Hz. Muhammed'e salat ve selam getirmek Allah'ýn emri olduðu için, özellikle ismi anýldýðýnda ona salat ve selam getirmemek günahtýr. Peygamberimiz (s.a.s) kendisi ile ilgili bu gerçeði bir hadislerinde þöyle açýklamaktadýr: "Yanýnda ben anýldýðýmda bana salat getirmeyenin yüzü yere sürülsün, hakarete uðrasýn " (Tirmizi, Daavât, 100, Müsned, II, 254).

Ebu Hureyre'nin rivayet ettiðine göre Allah'ýn Rasûlü (s.a.s) þöyle buyurmuþtur: "Bana salat getirdiðiniz zaman benim için Allah'dan "vesîle'yi" isteyiniz. "Sahabiler tarafýndan soruldu:

Ya Rasulallah! Vesîle nedir?

"Vesîle, Cennet'in en yüksek derecesidir. Oraya ancak bir kiþi yükselecektir. O kiþinin de ben olacaðýný ümit ediyorum" (Müsned, II, 265).

Peygamberimiz (s.a.s) için Vesîle'yi istemek O'nun þefaatine ermemize vesîledir. Nitekim ezan okunduðu zaman ezandan sonra kendisine salat getirip Vesile'yi isteyene Allah'ýn izni ile þefaat edeceðini peygamberimiz müjdelemektedir ve sallallahu alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi va sahbihi ve sellim.

Sabahaddin YILDIRIM

Kaynak: Þamil Ýslam Ansiklopedisi
Gönderme Tarihi: 05.07.2007 - 03:33
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Nafile Günlük Namazların Faziletleri
zahide111 su an offline zahide111  
Nafile Günlük Namazların Faziletleri
10 Mesaj -
ÝÞRAK NAMAZI
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Bir kimse sabah namazýný cemaatle kýlar sonra güneþ doðuncaya kadar Allah’ý zikrederek oturur ve iki rekât Ýþrak namazý kýlarsa, kendisine tam bir Hac ve Umre sevabý verilir.(3 defa “tam” buyurdu)”
H.z Enes (R.A)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
Bir kimse sabah namazýný cemaatle kýlar, namaz kýldýðý yerde oturur ve sonra “En-am” suresinin ilk üç ayetini okursa, Allah ona, Allah’ý tesbih eden ve kýyamete kadar o kimse için istiðfar edecek yetmiþ bin melek vazifelendirir.”
H.z Ýbni Mes’ud (R.A)

DUHA NAMAZI
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“ Kulun uykusunda ruhu kabzolunur. Ve geri verilip verilmeyeceðini de bilmez. Vitir namazýný kýlýp yatmasý onun için daha hayýrlýdýr. Ayda 3 gün oruç tutan, ayýn hepsini oruçlu geçirmiþ gibi olur. Çünkü Allah bire on sevab verir. Kul, kendisinden her "Sülâmâ"sýnýn bir zekâtý olduðu halde sabahlar. "Sülâmâ nedir? Ya Resulallah" denildi. Buyurdu ki: "Ceseddeki her kemiðin mafsalýdýr. Eðer o kul, dört secde ile 2 rek’at namaz kýlarsa (Ýþrak veya duha namazýgöz kırpma cesedinin zekâtýný ödemiþ olur.”
Hz. Ebud Derda (R.A.)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“ Duha namazýný iki rekât kýlarsan gafillerden sayýlmazsýn. Dört rekât kýlarsan muhsin yazýlýrsýn. Altý rekât kýlarsan kâmilin yazýlýrsýn. Sekiz rekât kýlarsan Fâizîn sayýlýrsýn. On rek'atte sende o gün günah tutunmaz. On iki rekât kýlarsan senin için Allah Cennette bir köþk bina eder.”
Hz. Ebû Zerr (R.A.)

EVVABÝN NAMAZI
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Bir kimse akþam namazýndan sonra konuþmadan 2 rekât Evvabin namazý kýlarsa, birinci de Fatiha ve Kafirun, ikinci de Fatiha ve Ýhlâs surelerini okursa yýlanýn kabuðundan çýktýðý gibi günahlarýndan çýkar.”
H.z Enes (R.A)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Bir kimse akþamla yatsý arasýnda 20 rekât kýlar her rekâtta fatiha ve ihlâs surelerini okursa, Allah o kimsenin nefsinde, ehlinde, malýnda, dünyasýnda ve ahiretinde muhafýzý olur.”
H.z Enes (R.A)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Bir kimse akþam namazýndan sonra aralarýnda fena bir þey konuþmaksýzýn 6 rekât Evvabin namazý kýlarsa 12 senelik ibadetine denk olur.”
H.z Ebu Hureyre (R.A)

TEHECCÜD NAMAZI ( GECE NAMAZI )
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Gecenin son bölümünün ortasýnda, Âdemoðlunun kýldýðý iki rekât namaz, dünya ve dünyadakilerden hayýrlýdýr. Ümmetime zor geleceðini bilmeseydim, onlara "teheccüdü" mecburi kýlardým.”
Hz. Hasan (R.A)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Gece namazýna devam edin. Bu, sizden evvelki salihlerin âdetidir. Gece namazý, Allah'a yakýnlýk, günahlardan uzaklaþtýrýcý ve hatalara kefarettir. Bünyeden de derdi atar.”
Hz. Bilal (R.A.)

Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
“Gecenin üçte biri kaldýðýnda Allah Teala dünya semasýna nüzul eder de þöyle buyurur: "Kim bana dua eder ki o duayý kabul edeyim. Kim bana istiðfar eder ki, ben onu maðfiret edeyim. Kim sýkýntýsýnýn giderilmesini istiyor ki, onu gidereyim. Kim benden rýzýk taleb eder ki, onu rýzýklandýrayým." Ortalýk aydýnlanýncaya kadar bu böyle devam eder.”
Hz. Ebû Hüreyre (R.A.)

KAYNAK: RAMUZ EL HADÝS (HADÝSLER DERYASI)


Mesaj 2 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.07.2007 - 19:47 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 05.07.2007 - 03:31
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: Hadislerden Seçmeler
zahide111 su an offline zahide111  
Hadislerden Seçmeler
10 Mesaj -
Bir insan yer doyar,içer kanar ve þunu söylerse; “Elhamdülillahillezi et’ameni ve eþbaani ve sekani ve ervani” anasýndan doðduðu gün gibi günahlarýndan çýkar.

Bir kimse yemek yediði kabý sünnetlerse kab ona istiðfar eder, kendisinden fakirlik,çocuklarýndan da ahmaklýk gider.

Bir kimse çalýnan þeyi bile bile yerse,günahta hýrsýza ortak olur.

Bir kimseye yanýnda bir cemaat varken bir hediye verilirse o cemaatte ona ortaktýr.

Bir kimse çarþýya girdiðinde “La ilahe illallahu vahdehu la þerikeleh,lehül mülkü velehül hamdü yuhyi veyumitu ve hüve hayyün la yemutu biyedihil hayr ve hüve ala külli þey’in kadir.”derse,Allah ona bir milyon sevap verir.Onun bir milyon günahýný siler ve onu bir milyon mertebe yükseltir ve onun için Cennette bir köþk bina eder.

Karada veya denizde telef olan mal,zekatýn verilmemesinden dolayý olmuþtur.Onun için malýnýzý zekatla koruyun.Hastanýzý sadaka ile tedavi edin.Belayý’da dua ile karþýlayýn.Muhakkak ki “dua”indirilene de indirilmeyene de fayda verir.Ýndirilenden açar kurtarýr,indirilmeyeni tutar.

Bir kimse abdestli yatarsa Allah onun için bir melek tahsis eder ve o melek þu duada bulunur:Allah’ým falan kulunu baðýþla,çünkü o abdestli olarak yattý.

Diþler misvaklanarak kýlýnan iki rekat namaz ,misvaksýz kýlýnan yetmiþ rek’at namazdan daha hayýrlýdýr.

Medine halkýndan bir zat ticaret maksadýyla Þam’a hareket etmiþ.Yolda önüne bir hýrsýz çýkmýþ hem malýna hem de canýna kast etmiþ.Hýrsýza:
Ne olur!Ýþte mallarým,paralarým!Al hepsini,yeter ki canýma kýyma!diye yalvarmýþ ise de hýrsýz,razý olmamýþ.Bunun üzerine hýrsýzdan abdest alýp iki rek’at namaz kýlmasýna müsaade etmesini rica etmiþ.Hýrsýz buna müsaade edince kalkýp abdest almýþ,iki rek’at namaz kýldýktan sonra ellerini açýp Cenab-ý Hakka üç defa þu niyazda bulunmuþ:
Ya Vedudu,Ya Vedudu,Ya Zel-arþil mecidi.Ya Mubdiu,Ya Muýdu,Ya Fe’alün lima yuridu’l es’elüke bi nuri vechikellezi edae erkane arþike ve es’elüke bi kudretikelleti gaderte biha ala halgýke ve bi rahmetikelleti vesiat külle þey’in La ilahe illa ente,Ya Muðýsu eðisni,Ya Muðýsu eðisni.Manasý: (Ey Vedud,Ey Vedud,Ey yüce arþýn sahibi,Ey Mubdi,Ey istediðini tam yapan,arþýnýn temellerini aydýnlatan Cemalinin nur’u ile senden diliyorum!Mahlukatýna güç yetirdiðin kudretinle,ve her þeyi kapsayan rahmetinle senden niyaz ediyorum!Ey imdada yetiþici imdadýma yetiþ!Ey i,mdada yetiþici imdadýma yetiþaglabeni kurtar)!..)
Bu duayý okuyup ellerini yüzüne sürdükten sonra,aniden gayet heybetli,ve güçlü bir ata binmiþ yeþil elbiseli elinde mýzraðý bulunan bir yiðit belirmiþ.Hýrsýzla savaþa baþlamýþ.Hýrsýzýn baþýna bir darbe indirmiþ ve onu yere sermiþ.Gelip tacire haydi gel,öldür bu hýrsýzý,demiþ ise de tacir korkudan yerinden kýmýldayamamýþ.Bunu üzerine yine kendisi ikinci bir darbe indirip hýrsýzý öldürmüþ.Hýrsýzýn öldüðünü gören tacir gelip o yiðite teþekkür etmiþ ve sormuþ:
Nereden geldin!Beni bu gözü dönmüþ hýrsýzýn elinden kurtardýn?
Yiðit konuþmuþ:
Ben üçüncü katýn meleklerindenim!Sen bu duayý bir kere okuduðun zaman gök kapýlarý yýldýrým çarpmýþ gibi oldu!Ýkinci defa okuduðun zaman,göðün kapýlarý açýlýverdi,ve bir takým ateþ ve kývýlcýmlar etrafa saçýlýverdi.Üçüncü kez okuduðunda,hemen Cebrail Aleyhisselam Allah tarafýndan bir ferman ile gelip,bana bu hýrsýzý öldürmemi emretti.Ben de verilen emri yerine getirdim.Hepsi o kadar…
Tacir Medine’ye döndüðü zaman baþýndan geçen bu ilginç hadiseyi Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Selleme anlatýnca,Peygamberimiz(S.A.V)ona þöyle hitab etti:
Allah sana Esma-i hüsnayý öðretmiþ…Zira bu isimlerle, kim Allah’tan bir þey isterse Allah ona verir.Dua ederse kabul eder.

Cuma’anýn ilk saatinde camiye giden bir deve,ikinci saatinde giden bir sýðýr,üçüncü saatinde giden bir koç boðazlamýþ gibi sevap alýr.Dördüncü saatinde giden bir tavuk kesmiþ gibi, beþinci saatinde giden ise bir yumurta tasadduk etmiþ gibi sevap alýr.Ýmam minbere çýkýnca,artýk sahifeler dürülür,kalemler kaldýrýlýr,Melekler minberin yanýnda toplanýr,hutbeyi dinlemeye koyulurlar.O anda gelen,artýk sadece namaz için gelmiþ olur,faziletten bir þeye hakký olmaz.

Kim cum’a gecesi Kehf suresini okursa,bulunduðu yerden Mekke’ye kadar Ona bir nur verilir;diðer Cum’aya kadar üç gün fazlasýyla,maðfiret olunur;sabaha kadar yetmiþbirbin melek de onun için Allah’tan maðfiret dilerler;hastalýktan muaf tutulur,sýraca,Zatü’l Cenb,Baras,Cüzzam hastalýðýndan,Deccal’in fitnesinden de emin olur.

Her hastalýðýn baþý; mideyi yemekle doldurup bozmaktýr!

Perhiz her ilacýn en baþta gelenidir!

Kim bir kabristana uðrayýp da onbir defa ihlas suresini okuyup ecrini oradaki ölülere baðýþlarsa, orada bulunan mevtalar sayýsýnca ona ecir verilir

Bir müm’in Ayet’el Kürsi’yi okuyup da sevabýný kabirde yatanlarýn ruhuna hibe ederse,Allah doðudan batýya kadar her ölünün kabrine kýrk nur idhal eder(sokar).Kabirlerini geniþletir,derecelerini yükseltir,okuyana da altmýþ peygamber sevabýný verir.Allah ayrýca her harfine karþýlýk, kýyamete kadar onun için tesbih edecek bir melek yaratýr.

Babalarýnýza iyilik ediniz ki,çocuklarýnýz da size iyilik etsinler!

Herhangi bir adam,evde hanýmýna yardým ederse Allah ona Eyyüb,Davud,Ya’kup ve Ýsa’ya (A.S)verdiði sevabý verir.

Sizden aþaðý olana bakýn,sizden yukarý olana bakmayýn ki Allah’ýn size vermiþ olduðu ni’meti küçümsememiþ olunuz ,size yakýþan da budur.

Kim tabutu dört yan direðine girip taþýrsa,Allah onun tam kýrk büyük günahýný amel defterinden düþürüverir.

Her istediðini yemen de israftan sayýlýr.

Üç þey ikram edildiðinde red edilmez:Yastýk,yað ve süt.

Çocuk akikasý karþýlýðýnda alýnmýþ bir rehindir!

En iyi ilaç þunlardýr:Aðýzdan içilen ilaç,buruna çekilen damla,yürümek,kan aldýrmak ve sülük taktýrmaktýr.

Ýki kiþi el sýkýþtýklarý zamanAllah her ikisinin üzerine gökten yüz rahmet indirir;doksaný ilk el uzatanýn,onu da ikinci olarak el uzatanýndýr.

Kim kendi nefsi için dilenme babýnda bir kapý açarsa,Allah ona yetmiþ tane fakirlik kapýsý açar!

Farz ibadetleri ifa ettikten sonra,en efdal ibadet müslümanýn kalbine sevinç koymaktýr.

Kiþi arkadaþýnýn dini üzeredir!Biriniz, onun kiminle düþüp kalktýðýna iyice baksýn!

Sofralarýnýzý yeþilliklerle süsleyiniz.Çünkü o,Besmele ile birlikte, þeytaný durdurmaz kovar.

Üç þeyden bereket kaldýrýlmýþtýr:Soðuyuncaya kadar sýcak yemekten,ucuzlayýncaya kadar pahalý þeyden,Besmele çekilmeyen þeyden.

Çörek otu ölüm hariç,bütün dertlere devadýr.

Yemekten önce kavun yemek,karný yýkar,hastalýðý kökünden söküp atar.

Zeytin yaðýný yiyin.Onunla yaðlanýn.Çünkü cüzzam hastalýðý dahil,tam yetmiþ derde devadýr!

Çið sarýmsak ye!Eðer ben meleklerle konuþmasaydým,mutlaka onu yerdim.

Elbiselerinizi dürün!ki ruhu ona avdet etsin.Çünkü þeytan elbiseyi dürülmüþ olarak gördüðünde giymez,ama dürülmemiþ olarak gördüðü elbiseyi hemen giyer.

Kim abdestli olarak yatarsa,ibadet edici olarak yatmýþ olur.Ruhu da Allah’a secde edici olarak uruc eder(yükselir),göreceði rüya da sadýk bir rüya olur.Böyle olmazsa tabii ki bu imkanlara sahip olamaz.

Kiþinin rüyasý tabir edilmedikçe bir kuþtur.Tabir edeldiði zaman vaki olur,onun için onu ancak ileri görüþlü kiþilere anlat!

En doðru rüya seher vakitlerinde görülen rüyadýr.

Kiþi evinden çýktýðý zaman (Bismillahi tevekkeltü alellahi vela havla vala kuvvete illa billahi)derse bir melek þöyle der: ‘Kifayet olundun,hidayet olundun,ve korundun.’Þeytan yanýndan uzaklaþýr.Ona diðer bir þeytan rastlar da þöyle der: ‘Kifayet olunan,hidayet olunan ve hýfz edilen bir adama sen nasýl musallat olabilirsin?’

Aþüre gününde oruç tutmak,bir yýllýk günaha kefarettir.

Kim Aþüre günü müslümanlardan on kiþiye selam verirse,bütün müminlere selam vermiþ olur.

Kim bir kahini veya müneccimi gelip tasdik ederse,Muhammed (A.S) üzerine indirileni inkar etmiþ olur.

Sizden birinizin kulaðý çýnladýðýnda beni ansýn ve bana salat-ü selam getirsin,sonra da þöyle desin ‘Zekerallahü men zekerani bi hayrin’.

Sakýn güneþte oturmayýnýz!Çünkü o elbiseyi eskitir,tende çirkin koku peydah eder,içteki gizli hastalýklarý hareket ettirip meydana çýkarýr.

Tedbir geçinmenin yarýsýdýr,muhabbet aklýn yarýsýdýr,üzüntü ihtiyarlýðýn yarýsýdýr,çoluk çocuðun azlýðý kolay yaþayanlarýn yarýsýdýr.

Kul için yedi husus vardýr ki;ölümünden sonra kabrinde amel defterine sevap yazýlýr.Ýlim öðretenler,su akýtanlar(çeþme yaptýranlar),kuyu kazanlar,aðaç dikenler,mescit yapanlar,Mushaf’ý miras býrakanlar,ölümünden sonra kendisine dua edecek hayýrlý evlad býrakanlar.

KAYNAKLAR: Ramuz El Ehadis(Hadisler Deryasýgöz kırpma
Mecmaul Adab



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 30.07.2007 - 19:40 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 05.07.2007 - 03:30
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Konudaki Mesajlar: MÜBAREK GÜN VE GECELERİ HİYA ETME REHBERİ
zahide111 su an offline zahide111  
MÜBAREK GÜN VE GECELERİ İHYA ETME REHBERİ
10 Mesaj -

ORUÇ TUTMANIN FAZÝLETÝ VE ÝNCELÝKLERÝ ÝLE ÝLGÝLÝ HADÝSLER

Peygamber Efendimiz Abdullah Ebu Evfa (RA) ‘den rivayeten buyuruyor ki;“Oruç tutanýn uykusu ibadettir. Susmasý tesbih sevabý kazandýrýr. Duasý makbuldür. Ameli de kat kat sevaplandýrýlýr.”

Peygamber Efendimiz Enes (RA)’den rivayeten buyuruyor ki;
“Beþ þey oruç tutan kimsenin sevabýný giderir. Yalan söylemek, gýybet etmek, koðuculuk yapmak (laf taþýmak),þehvet nazarý ile harama bakmak, yalan yere yemin etmek.”

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; “Bir kimse baþkalarýna oruç tuttuðunu belli etmeden, ilan etmeden oruç tutarsa Allah o kimseye mükâfat olarak cennetten baþkasýna razý olmaz.”

“Recep Allah’ýn, Þaban benim, Ramazan ümmetimin ayýdýr.”
Hadis-i Þerif
________________________________________
Kaynaklar: Ramuz El –Ehadis (Hadisler Deryasýgöz kırpma
Ramazan Ve Takva Eðitimi Prof..Dr. Mahmud Es’ad Coþan

RECEP AYI
“Recep ayýnda 1gün oruç tutan kimseye 1 yýl oruç tutmuþ sevabý verilir.7gün oruç tutan kimseye 7 cehennemin kapýsý kapatýlýr.8gün oruç tutan kimseye 8 cennetin kapýsý açýlýr.10gün oruç tutan kimseye ise; gönlünün muradý neyse verilir.15 gün tutan kimseye ise; Allah gökte bir melek yaratýr. O da kiþiyi günahlarýn af edildi diyerek müjdeler.(Oruçta ) ziyade edene ziyade olunur.”
Hadis-i Þerif

“Recep’in 1.günü 3 yýllýk, 2. gününde 2 yýllýk, 3. gününde oruç tutmak 1 yýllýk iþlenen küçük günahlara kefaret olur.”
Hadis-i Þerif

“Recep ayýnda sevaplý ameller kat kat sevaplandýrýlýr. Günahlar da kat kat cezalandýrýlýr.”
Hadis-i Þerif

“Kim takva üzere Recep ayýnda bir gün oruç tutarsa, o oruç dile gelir ve Ya rabbi bu kulunu afv-ý maðfiret eyle diye niyazda bulunur.”
Hadis-i Þerif
________________________________________
Kaynaklar: Ramuz El –Ehadis (Hadisler Deryasýgöz kırpma

Regaip Kandili

“1000 tane ihlâs suresini okumanýn fazileti Allah’tan canýný satýn almaktýr. Yani cehennemden azad olmaktýr.”
Hadis-i Þerif

(Bilhassa Regaib gecesinin ihyasý için bu tesbihatý, Merhum Mahmud Es’ad Coþan Efendi hazretleri tavsiye buyurdular.)
Recep’in ilk Perþembe günü oruçlu geçirildikten sonra Cuma gecesinde, akþamla yatsý vakti arasýnda ve gecenin ilk üçte birinde, iki rekâtta bir selam verilmek suretiyle 12 rekât nafile namaz kýlýnýr.
Her rekâtta bir Fatiha ve 3 kere Kadir ve 12 kere de Ýhlâs suresi okunur.
Namaz sonunda yetmiþ kere “Allahümme salli ala Muhammedini’nnebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ âlihi ve sellim” diye salavat getirilir.
Sonra, secdeye gidilir. Secdede yetmiþ kere “Sübbuhûn Kuddusûn Rabbü’l-melâiketi ve’r-Ruh”, secdeden doðrulunca da yetmiþ kere “Rabbiðfir verham ve tecâvez ammâ tâlem fe inneke Ente’l-Azîzi’l-Âzam!” denir.
Ýkinci secde de böyle yapýlýr.
Bu namazýn; iki rekâtta bir selam verildikten sonra yüzer kere “Subhânallahi ve’l- hamdü lillahi ve la ilahe illallahu vallahu ekber” denilmek, yüzer kere istiðfar ve yüzer kere salâvat getirilmek suretiyle kýlýnacaðý da bildirilmiþtir.
Regaip Gecesi namazýný kýlanlarýn günahlarý; denizlerin köpükleri, kumlar, yaðmur damlalarý ve aðaçlarýn yapraklarý kadar çok, daðlar kadar aðýr da olsa, baðýþlanacaðý gibi; kabre konulduklarý ilk gecede de bu namazýn sevaplarý yanlarýna gelerek, kendilerinin her sýkýntýdan kurtulduklarýný, kabirde yapayalnýz ve ýpýssýz kaldýklarý bu sýrada kendilerine arkadaþ ve yoldaþ olmak, duyduklarý korku ve tedirginliði gidermek için geldiklerini, Kýyamet gününde Arasat meydanýnda da kendilerini gölgeleyeceklerini ve yüce Allah’ýn hayr ve rahmetinden uzak kalmayacaklarýný güler yüz, tatlý ve açýk bir dille onlara müjdeleyecekleri de haber verilmiþtir.
________________________________________
Kaynak: “Ýslam Ýlmihali “M. Asým Köksal

Mirac Kandili
“Recep ayýnýn 27. günü (Miraç Kandilinin ertesi günügöz kırpma oruç tutan kimseye Allah Teala 60 ay veya 5 yýl oruç tutmuþ sevabý verir.”
Hadis-i Þerif

Mirac Gecesi nafile olarak 12 rekât “Hacet namaz’ý” kýlýnýr. Her rekâtta Fatiha’dan sonra 10 kere Ýhlâs Suresi okunur. 2 rekâtta bir selam verildikten sonra
4 Fatiha suresi,
100 kere “Subhanallahi velhamdülillahi ve la ilahe illlalahu vallahu ekber ve la havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim”
100 kere de istiðfar çekilir
100 kere de salâvat getirilir. Bundan sonra, dünya ve ahirete ait istekler Allah’tan istenir.
Bu namazda Ýhlâslar 100 adet okunursa veya bu namaz 100 rekât olarak kýlýnýrsa; bunu yerine getiren mümin Huzur-i Ýlahiye namaz borçlusu olarak çýkmaz (diye haber verilmiþtir.)
________________________________________
Kaynak: “Mübarek Gün ve Gecelerde Yapýlmasý Tavsiye Edilen Dua ve Ýbadetler”
Fazilet Neþriyat

ÞABAN AYI
"Þaban ayýnýn yarýsý (Beraat gecesi) gelince; gecesini namazla, gündüzünü oruçla geçiriniz. Þüphesiz ki Allah, o gece güneþin batmasýyla dünya göðüne iner ve þöyle der: Benden af dileyen yok mu? Onu affedeyim! Rýzk isteyen yok mu? Rýzk vereyim! Þifa dileyen yok mu? Þifa vereyim!" Hadis-i Þerif

"Allah Teâlâ, Þabanýn on beþinci gecesi (Beraat gecesi) tecelli eder ve ana-babaya asî olanlarla Allah'a ortak koþanlar dýþýnda bütün kullarýný baðýþlar" Hadis-i Þerif
Peygamber Efendimiz, bu ayda mümkün olduðu kadar oruç tutardý. Hz. Âiþe, O'nun bu davranýþýný þu sözleriyle ifade eder: "Rasûlüllah'ýn (s.a.s) Þaban ayýndaki kadar çok oruçlu olduðu bir ay görmedim" Hadis-i Þerif
________________________________________
Kaynaklar: Ramuz El –Ehadis (Hadisler Deryasýgöz kırpma
“ Ramazan Ve Takva Eðitimi” Prof.Dr. Mahmud Es’ad Coþan
Þamil Ýslam Ansiklopedisi

Beraat Kandili
Beraat Duasý
“Bismillahirrahmanirrahim
Allahümme ya zel menni ve la yemunnu aleyhi. Ya zel celali vel ikram. Ya zet tavli vel inam. La ilahe illa ente zahrellacine ve carel müstecirine ve emanel haifin. Allahümme in künte ketebteni ýndeke fi ümmil kitabi þekýyyen ev mahrumen ev matruden ev mugatteran aleyye firrýzgý femhullahümme bi fadlýke þegaveti ve hýrmani ve tardi ve ýgtara rýzgý ve esbitni ýndeke fi ümmil kitabi seýden ve merzukan ve muvaffagan lil hayrati feinneke gulte ve gavluke’l haggu fi kitabike’l münzeli ala lisani nebiyyike’l mürsel. Yemhullahu ma yeþau ve yüsbitü ve ýndehu ümmü’l kitab. Ýlahi bi’tecelliyyil azami fi leyletin’nýsfi min þa’bane’l mükerremi’lleti (fiha yüfragu küllü emrin hâkim)ve yübremü en tekþife anna minel bela i ma na’lemu ve ma la na’lemu ve ma ente bihi a’lemu inneke ente’l eazzul Ekrem. Ve sallalalhu ala seyyidina muhammedin ve ala alihi ve ashabihi ve evladihi ve ezvacihi ve sellem.”
Beraat Gecesi’nde Akþam namazýndan sonra,3 tane Yasin-i Þerif okunacaktýr. Her Yasin okunduktan sonra,1 kere yukarýdaki Berat duasý okunacaktýr.
1.okuyuþta Cenab-ý Hak’tan hayýrlý ve uzun ömür talep; kaza ve beladan emin olmak niyetiyle,
2. okuyuþta, bol ve helal rýzýk temenni niyetiyle,
3. de, son nefesinde hüsn-i hatime yani iman ile göçmek niyetiyle, okunacaktýr.
Beraat Gecesi’nde en az 12 rekât en fazla 100 rekât “Hayr Namaz’ý” kýlýnýr. Her 2 rekâtta bir selam verilir. Her rekâtta, Fatiha’dan sonra en az 10 kere Ýhlâs Suresi okunur.
Her rekâtta 100 Ýhlâs- Þerif okumak suretiyle 10 rekâtta kýlýnabilir.
Namazdan sonra:
14 kere Ýstiðfar
14 kere Salâvatý þerife
14 kere (besmeleyle) Fatiha Suresi
14 kere (besmeleyle) Ayetel Kürsi
14 kere (besmeleyle) Tevbe suresinin son iki ayeti Kur’an-ý Kerim, Sayfa: 208
14 kere [Yasin, Yasin] dedikten sonra 1 Yasin Suresi (Yasin-i Þerif’de 7 zahiri,7 batýni MÜBÝN vardýr. Böylece o da 14 olur.)
14 kere (besmeleyle) Ýhlas Suresi
14 kere (besmeleyle) Felak Suresi
14 kere (besmeleyle) Nas Suresi
14 kere Subhanallahi velhamdü lillahi ve la ilahe illalahu vallahu ekber.Vela havle vela kuvvete illa billahi’l –aliyyi’l-aziym
14 kere Salavatý Þerife (Salatý Münciye okumak efdaldir) okunur. Bunlardan sonra dua yapýlýr.
________________________________________
Kaynaklar: “Ýslam Ýlmihali “M. Asým Köksal
“Mübarek Gün ve Gecelerde Yapýlmasý Tavsiye Edilen Dua ve Ýbadetler” Fazilet Neþriyat

RAMAZAN AYI

Ebu Hureyre’den rivayeten Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
“Daha önceki ümmetlere verilmemiþ olan beþ mükâfat benim ümmetime verildi. Allah indinde oruçlunun aðýz kokusu misk kokusundan daha sevimlidir. Denizdeki balýklar bile iftar edinceye kadar oruçluya istiðfar ederler. Bu ayda her gün Allah cennetini süsler ve “Salih kullarým dünyadaki sýkýntýlarý sona erip, yorgunluklarýný atmak için sana gelecekler Ey cennet !”buyurur. Yine bu ayýn hürmetine þeytanlarýn azýlýlarý zincirlere, bukaðýlara, boyunduruklara vurulur. Ramazanýn en son günün de oruçlular maðfiret olunurlar. Sahabe-i Kiram da sorarlar:”Ya Rasulullah en son gecesi Kadir gecesi mi?”Efendimiz:”Hayýr! Çalýþan iþçiye çalýþmasý bittiði zaman ücreti verilir.” (Yani Ramazan’ýn en son günü kastedilmektedir) : [1]
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
“Ramazan ayý gelince dört þeyi çok yapýn. Eþhedü en lailahe illallah’ý (Kelime-i Þehadeti) ve Estaðfirullah’ý çok söyleyin. Allah’tan cenneti isteyin. Cehennemden de Allah’a sýðýnýn.” [2]

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
"Kim Ramazan ayý içinde, hayýrdan herhangi bir çeþidiyle bir hayýr yaparsa, yahut Allah’a yakýnlýk saðlayacak fariza olan bir ibadeti yerine getirirse; (zekât gibi) bu ayýn dýþýnda yapmýþ olduðu yetmiþ farizayý eda etmiþ gibi olur.” [3]
________________________________________
Kaynak: [1] ”Ramazan ve Güzel Ameller” Prof..Dr. Mahmud Es’ad Coþan
[2]-[3] “Ramazan Ve Takva Eðitimi” Prof..Dr. Mahmud Es’ad Coþan

Kadir Gecesi

H.z Aiþe (R.A) Rasulullah’a, Kadir gecesine rastlanýnca nasýl dua edileceðini sorar.Aleyhis salatü vesselam efendimiz þu duayý okurlar:
“Allahümme inneke afuvvün kerimun tuhýbbul afve fa’fu anni!”
Manasý: “Ey Allah’ým sen affedicisin, affetmeyi seversin. Beni affet!”
Kandil gecesi olmasý hasebiyle tesbih namazý kýlmalýdýr. Bu gece Allah’ý çok çok zikir ve tesbih etmek, Peygamberimize salatü selam getirmekle de ihya edilir.
Kadir gece’sinde en az 2, ortalama 100 rekât namaz kýlýnýr.2 rekâttan fazla kýlýnacak olursa, her rekâtta Fatiha’dan sonra Kadir suresiyle beraber 3 kere de Ýhlâs suresi okunur. Ýki rekâtta bir selam verilir.
_____________________________________
Kaynak: “Ýslam Ýlmihali” M. Asým Köksal,
“Mübarek Gün ve Gecelerde Yapýlmasý Tavsiye Edilen Dua ve Ýbadetler” Fazilet Neþriyat

TESBÝH NAMAZI
Peygamberimiz, amcasý H.z Abbas’a: “Ey Abbas! Ey Amcacýðým! Ben sana on þeyi haber vererek ikramda bulunayým, fayda saðlayayým mý ki sen, onu iþlediðin zaman, Allah senin günahýnýn evvelini, ahirini, yenisini eskisini bilmeyerek iþlenilenini; bilerek iþlenilenini, küçüðünü, büyüðünü; gizlisini, açýðýný baðýþlasýn?” buyurdu.
H.z Abbas: “Olur ya Rasulallah! Haber ver!” dedi.
Peygamberimiz: “Dört rekât namaz kýlarsýn. Her rekâtýnda Fatiha Suresi’yle birlikte baþka bir sure okursun. Ýlk rekâtýn kýraatinden önce (yani Sübhaneke’yi okuduktan sonra On beþ ve kýraatten sonra on kere “Sübhanallahi ve’l hamdü lillahi vela ilahe illallahu vallahu ekber” dersin, rükûa gidersin. Rükûda da bunu on kere, rükûdan doðrulunca on kere, secdeye vardýðýnda on kere, secdeden baþýný kaldýrdýðýn zaman on kere, ikinci secdeye vardýðýn zaman on kere okursun ki bunlarýn sayýsý her rekâtta yetmiþ beþ ve dört rekâtta ise, üç yüzdür. Rekâtlarýn dördünde de böyle yaparsýn. Günahýn Alic kumlarý gibi çok da olsa, Allah, onlarý afv eder. Bu namazý, tesbihlerini okuyarak kýlmaya gücün yeterse, her gün bir kere kýl!” buyurdu.
H.z Abbas “Ya Rasulalllah! Bu tesbihleri her gün okumaya kimin gücü yeter” dedi.
Peygamberimiz: “Her gün kýlmaya gücün yetmezse, her Cuma bir kere kýl! Her Cuma yapamazsan her ay bir kere kýl! Ayda bir kýlamazsan her yýl bir kere kýl! Yýlda bir kere de kýlamazsan, ömründe bir kere olsun kýl!” buyurdu.[1]

Günahlarýn affýna vesile olan Tesbih namazý 4 rek’atli bir namazdýr. Bu namazý kýlabilmek için þu tesbihi ezberlemek gereklidir.
“Subhanallahi velhamdülillahi ve la ilahe illlalahu vallahu ekber ve la havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim”
Tesbih namazýnýn kýlýnýþý:
Kalben tesbih namazý kýlmaya niyet edilir.”Allahu Ekber” diyerek namaza baþlanýr.
Yukarýdaki tesbih:
Subhaneke’den sonra 15 kere,
Zammý sureden sonra 10 kere,
Rukuda 10 kere,
Rukudan doðrulunca 10 kere,
Secdede 10 kere,
Secdeden doðrulunca 10 kere,
Ýkinci secdede 10 kere okunur.
Böylece 1. rekât kýlýnmýþ olur.2. rekâta kalkýnca Fatiha’dan önce yine 15 kere, diðer yerlerde de tarif edildiði gibi 10’ar kere okunarak 4 rekât tamamlanýr.
Tesbih namazýnýn diðer taraflarý aynen diðer namazlarda olduðu gibidir. Fazlalýk sadece okunan tesbihlerdir. 2. rekâtta oturulduðunda, “Ettehýyyatü’den” sonra “Allahümme Salli ve Allahümme Barik” 3. rekât için ayaða kalkýldýðýnda da “Subhaneke” okunacaktýr.
Tesbih namazýnda her rekâtta okunan tesbih adedi 75 dir. 4 rekâtta 300 tesbih okunmuþ olur.

(Tesbih namazý Cuma geceleri de dâhil olmak üzere tüm kandil ve bayram gecelerini ihya etmek maksadýyla eda edilir. )[2]
________________________________________
KAYNAK: [1] Ýslam Ýlmihali” M. Asým Köksal,
[2] “Mübarek Gün ve Gecelerde Yapýlmasý Tavsiye Edilen Dua ve Ýbadetler” Fazilet Neþriyat

Bayramlarýn Faziletleri
“Her kim iki Bayram gecesini ihya ederse, kalplerin öleceði zamanda, onun kalbi asla ölmez.” [1]
Hadis-i Þerif

“Zengin bir kimseyi ziyaret edene gündüzü oruç ile geceyi namazla geçirmiþ gibi sevap verilir. Fakir bir kimseyi ise Allah yolunda cihad etmiþ gibi sevap verilir.”
Hadis-i Þerif

“Ýnsanýn Allah yolunda harcamalarý yedi yüz misli sevaplandýrýlýr. Anne ve babasýna yaptýðý harcamalar da yedi yüz misli sevaplandýrýlýr. Kiþinin ailesine eþine ve çocuklarýna yaptýðý harcamalar da yediyüz misli sevaplandýrýlýr. Ramazan bayraminda kurban kesmenin de mükâfatý yedi yüz mislidir.” [2]
Hadis-i Þerif

Kurban bayramýnda en sevaplý amel kurban ile uðraþmaktýr. Ramazan bayramýnda ise bilumum ziyaretler ve misafir aðýrlamak çok sevaplýdýr.
________________________________________
Kaynaklar: Mahmud Es’ad Coþan Efendi Hazretlerinin Bayram Sohbetlerinden alýntýlanmýþtýr.
[1] Mecma-ul Adab
[2] “ Ramazan Ve Takva Eðitimi” Prof..Dr. Mahmud Es’ad Coþan

ÞEVVAL AYI

“Ebû Eyyûb radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Ramazan orucunu tutan ve buna þevval ayýnda altý oruç daha ekleyen kiþi, bütün seneyi oruçlu geçirmiþ gibi olur.her sene böyle yaparsa,bütün ömrünü oruçlu geçirmiþ gibi olur.."[1]

* Bu hüküm her hayýrlý iþin on katý sevap ile deðerlendirileceði esasýna dayanýr. Yani 30 Ramazan + 6 Þevval 36 x 10 = 360 gün. Bu hadiste belirtilen oruç þeklini Ýmam Malik (r.a.) her halde kendisine ulaþmamýþ olacak ki Muvatta isimli kitabýnýn oruç bölümünün sonunda böyle bir oruç tutulacaðýna dair bir bilgi bize ulaþmadý demektedir. Halbuki bu Raviden baþka Ebu Hureyre, Cabir, Sevban, Berâ ibni Âzib ibni Abbas ve Aiþe (r.anhüm) olmak üzere bu hadisin baþka rivayetleri de bulunmaktadýr.
Dolayýsýyla sünnet olan bu oruçlar Ramazan bayramýnýn ikinci gününden baþlamak üzere o ayýn içinde nasýl olursa olsun peþpeþine veya ayrý ayrý zamanlarda tutmak gerekir. [2]
________________________________________
[1] Müslim, Sýyâm 204. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Savm 57; Tirmizî, Savm 53; Ýbni Mâce, Sýyâm 33
[2] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 366.

ZÝLHÝCCE AYI

“Ýbni Abbâs radýyallahu anhümâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Baþka günlerin hiçbirinde, –zilhiccenin ilk on gününü kastederek– þu günlerde iþlenecek amel–i sâlihten, Allah katýnda, daha sevimli hiçbir amel yoktur."
– Allah uðrunda yapýlacak cihad da mý üstün deðildir, Yâ Resûlallah? dediler.
– "aglaEvet) Allah yolunda yapýlacak cihad da. Ancak malýný ve canýný tehlikeye atarak cihada çýkan, þehit olup dönmeyen kimsenin cihâdý baþka. (O, bundan üstündür), " buyurdu. [1]

Peygamberimiz bir hadis-i þeriflerinde : "Allah'a ibadet için Zilhicce ayýnýn ilk on gününden daha sevimli, daha elveriþli günler olamaz. Onlardan her bir günün orucu, yýl orucuna ve her bir gecenin ibadeti de Kadir Gecesi'nin ibadetine denk tutulur!" buyurdu. [2]
________________________________________
[1] Buhârî, Îdeyn 11. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Savm 61; Tirmizî, Savm 52; Ýbni Mâce, Sýyâm 39.
[2] Ýslam Ýlmihali” M. Asým Köksal

AREFE GÜNÜNDE VE MUHARREM AYI’NIN DOKUZ VE ONUNCU GÜNÜNDE TUTULAN ORUÇLAR
“Ebû Katâde radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e arefe günü tutulan orucun fazileti soruldu; o da:
"Geçmiþ bir yýlýn ve gelecek bir yýlýn günahlarýna kefâret olur" buyurdu.[1]

* (Fecr: 89/2)’deki on gün (Hac: 22/28 )’deki belirli günler (Bakara: 2/197)’deki sayýlý günler Kurban bayramý ve teþrik günleri olarak da yorumlanmýþtýr. Dolayýsýyla bu günleri ibadetle ve oruçla geçiren kimseye geçmiþ ve gelecek birer yýllýk günahlarýna kefaret olmaya yetecek kadar sevap ve rahmet verilir. [2]

“Ýbni Abbâs radýyallahu anhümâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem aþûre gününde oruç tuttu ve oruç tutmayý tavsiye etti."[3]

“Ebû Katâde radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e aþûre günü tutulan orucun kýymeti soruldu; o da:
"Geçmiþ bir senenin günahlarýna kefaret olur" buyurdu.[4]

“Ýbni Abbâs radýyallahu anhümâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Gelecek seneye kadar yaþayacak olursam, muharrem ayýnýn dokuzuncu günü oruç tutarým."[5]

Peygamberimiz buyuruyor ki: ”Kim Aþure günü Müslümanlardan on kiþiye selam verirse, bütün müminlere selam vermiþ olur.” [6]

Peygamberimiz buyuruyor ki: ”Kim Aþure günü zerre kadar bir sadaka verirse, Allah ona Uhud daðý kadar sevap verir, o sevabý kýyamet günü mizanýnda bulur.” [7]

Bu ayda istiðfar etmeyi çoðaltmak tavsiye olunmaktadýr. [8]

* Yahudilerin aþure günü oruç tuttuklarý kendisine haber verilince Rasûlullah (s.a.v.) onlara benzememek için bir gün öncesinden tutmaya niyetlenmiþtir. Onlara benzememek için aþureden bir gün önce veya bir gün sonrasýyla tutmak (9-10 veya 10-11 veya 9-10-11) uygun olur.[9]
________________________________________
[1] Müslim, Sýyâm 196, 197. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Savm 54; Tirmizî, Savm 48; Ýbni Mâce, Sýyâm 40.
[2] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 365.
[3] Buhârî, Savm 69; Müslim, Sýyâm 127, 128.
[4] Müslim, Sýyâm 197. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Savm 54; Tirmizî, Savm 48; Ýbni Mâce, Sýyâm 40.
[5] Müslim, Sýyâm 134. Ayrýca bk. Ýbni Mâce, Sýyâm 41.
[6]- [7] Mecma-ul Adab
[8] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 365.
[9] “Mübarek Gün ve Gecelerde Yapýlmasý Tavsiye Edilen Dua ve Ýbadetler” Fazilet Neþriyat

MUHARREM AYI
“Ebû Hüreyre radýyallahu anh'den rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Ramazan orucu dýþýnda en faziletli oruç, Allah'ýn ayý muharremde tutulan oruçtur. Farzlar dýþýnda en faziletli namaz da gece namazýdýr." [1]

Peygamberimiz buyuruyor ki: “Her kim Muharrem ayýnda 1 gün oruç tutarsa 30 gün oruç tutmuþ sevabý verilir.” [2]

Peygamberimiz buyuruyor ki: “Her kim Zilhicce’nin son gününü ve Muharremin 1. gününü oruçlu olarak geçirirse giden seneyi oruçla kapatmýþ olur ve gelen yeni seneyi oruçla baþlatmýþ olur. Allah o kimsenin bu davranýþýný elli yýllýk günahýna kefaret vesilesi eyler." [3]

Peygamberimiz buyuruyor ki: “Kim Zinet günü oruç tutarsa; senenin kaçýrmýþ olduðu diðer mübarek günlerinin telafisini yapmýþ olur. Zinet günü Muharrem’in 10.günüdür.” [4]

Peygamberimiz Muharrem’in 10. günü þöyle buyurduðu rivayet edilir. “Ýnsanlara seslen ilan et.!Bugün bu saate kadar bir þeyler yemiþ olsalar bile yemeði býraksýnlar!Eðer yememiþse de artýk yemesin! Çünkü bugün Aþure günüdür” [5]

Ebu Hureyre’den rivayeten Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: “Kim aþure günü kendisine ve ailesine diðer günlerden farklý olarak ikramda bulunur, geniþlik saðlarsa; senenin kalan günlerinde de Allah o kimseye rýzýk bakýmýndan geniþlik saðlar.” (kast edilen ikram; giyecek ve yiyecek cinsinden her þeyi kapsar ) [6]

Peygamberimiz buyuruyor ki: ”Kim Aþure günü bir âlimin bulunduðu meclise yahut Allah’ý zikrettikleri yere gelip onlarla beraber bir saat oturursa Allah’ýn onu cennete koymasý bir hak olur.” [7]
________________________________________
[1] Müslim, Sýyâm 202, 203. Ayrýca bk. Ebû Dâvûd, Savm 56; Tirmizî, Mevâkît 207; Nesâî, Kýyâmü'l–leyl 6. 1168’de geçmiþti.
[2] -[3] -[4] -[5] Bu hadisler merhum Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coþan Efendi H.z’nin Hadis sohbetlerini takip eden bir kimsenin not defterinden alýntýlanmýþtýr.
[6]-[7] Mecma-ul Adab

HER AY ÜÇ GÜN ORUÇ TUTMANIN FAZÝLETÝ
“Abdullah Ýbni Amr Ýbni'l–Âs radýyallahu anhümâ'dan rivayet edildiðine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem þöyle buyurdu:
"Her ay üç gün oruç tutmak, bütün seneyi oruçla geçirmek demektir."[1]

Ýbni Abbâs radýyallahu anhümâ þöyle dedi:
“Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazarda ve seferde eyyâm–ý bizý (mehtaplý geceler) oruçsuz geçirmedi”.[2]

* Tavsiyesi ile yaptýklarý arasýnda tam bir uyum olan Rasûlullah (s.a.v.)’ýn nafile oruçlarla alakalý tavsiye ve yaptýklarý böylece gözler önüne serilmiþ oldu. Farzlarýn yaný sýra yapýlmasý gereken bu tür nafile ve tatavvu ibadetlerle de kiþi Allah’a yaklaþmaya ve sevabýný artýrmaya çalýþmalýdýr. [3]

________________________________________
[1] Buhârî, Savm 59 ; Müslim, Sýyâm 197. Ayrýca bk. Nesâî, Sýyâm 78, 82.
[2] Nesâî, Sýyâm 70.
[3] Abdullah Parlýyan, Açýklamalý Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 367.


Mesaj 8 kez düzenlendi. En son zahide111 tarafından, 22.01.2008 - 01:43 tarihinde.
Gönderme Tarihi: 05.07.2007 - 03:21
zahide111 üyenin diger mesajlarini ara zahide111 üyenin Profiline bak zahide111 özel mesaj arzu etmiyor zahide111 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Sayfa (1): (1)
İmzalar göster - Konu olarak göster

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 581 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ferdülislam (108), sunniit (59), kadirbey (62), busra12 (32), melisatek (32), hüzünlüköprü (36), ramazan294 (35), nisa88 (36), ervam (57), Allah 1 (47), saime86 (38), batu39 (51), Abdurrahman Gör.. (61), fatihulu24 (30), Zeynep_85 (39), ferhatb (51), GuVeNN (46), safiye55 (35), azra16 (44), ahmed86 (38), mürsid (37), mekin (43), tohurter (54)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.57239 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.