*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - KEMALİST KALEMŞÖRLER COŞTU BİKERE! KAN İSTEYEN İSTEYENE.

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1188 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cuma, 15. Kasım 2024 - 17:04

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » KEMALİST KALEMŞÖRLER COŞTU BİKERE! KAN İSTEYEN İSTEYENE.

önceki konu diğer konu

5 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	ebu_hanzala

KEMALİST KALEMŞÖRLER COŞTU BİKERE! KAN İSTEYEN İSTEYENE.

395 Mesaj -

Demokrasi ve laiklik havarisi Kemalistler eteklerindeki taþlarý dökmeye devam ettikçe kafalarýnýn ardýndaki gerçekler ortaya çýkýyor. Yarým yamalak bir baþörtüsü serbestisi olacak diye baþta medyadaki kalemþorlar olmak üzere cümlesi kudurmuþ saldýrýyor.

Hepsi birer fetvacý olup baþörtüsü ile ilgili ahkam kestiler yetmedi hýzlarýný alamadýlar

Toplumda “huzur” var! Germeyelim, herkes halinden memnun yapmayýn dediler olmadý

Aslýnda baþörtüsü sorunu yok, herkes ikna odalarýndan geçti kabul eden baþýný açýp geliyor dediler buna da inanan olmadý

Ne de olsa Kemalistler, laik ve demokrasi aþýðý ve “Kemalizm felsefesinde zulme yer yok. Onbinerce mümini onlar katletmediler”(!) bu defa “insancýl” yüzlerini açýða çýkararak idamdan, öldürmeden, kan akýtmaktan bahseder oldular.

Bu telaþlarýný anlamak gerekir, onlarda biliyorlar ki laiklik pamuk ipliðine baðlý, Kemalizm çöktü çökecek, halk dedikleri ise “yobazlaþmýþ” fayda gelmez.

Bu durumda çýðýrtkanlýk yapmaktan baþka bir çareleri olmasa gerek…

Kemalistler Ýslami deðerlere karþý bu denli tahammülsüz ve çýrpýnýp dururken, müminin ben ne kadar duyarlýyým demesi gerekmez mi acaba?

Serdar Akinan efendi de felsefeden, tarihten dem vurarak, kanla yazýlmýþ “manda olmaktan uzak baðamsýz” Kemalizm ve laikliðin deðiþtirilemeyeceðini haykýrýyor. Ne güzel hepiniz gerçek yüzlerinizi ifþaya devam edin sizi gidi takiyeciler…..! buyrun yazýyý okumaya ve ibret almaya

Kanlý olacak... Serdar Akinan/Akþam 11 Þubat 2008

Sevgili arkadaþlar, siz çok ciddi bir kavram kargaþasý yaþýyorsunuz.

Yasayla anayasayý karýþtýrýyorsunuz.

411 adet elin kanla yazýlmýþ bir temel metni; bir felsefeyi “sorunsuz” deðiþtirebileceðini varsayýyorsunuz.

Felsefeci Ýoanna Kuçuradi'nin anayasa kavramýna getirdiði tanýma bir bakalým mý önce?

“Bir grup, bir baþka gruptan siyasi baðýmsýzlýðýný kazandýðýnda, yani yeni bir devlet kurulduðunda, günümüzde insanlarýn yaptýðý ilk iþ, bir anayasa hazýrlamaktýr.”

“Siyasal bir birim olarak devletin iç yapýsý ya da anayasasý, baþka bir deyiþle belirli bir devlette devletin nasýl kurulduðu, çeþitli devlet tipleri arasýndaki farký oluþturur.”

“Bu rejim farkýndan daha temel bir farktýr ve ayný rejimin farklý ülkelerdeki iþleyiþini de etkiler.”

Anlamadýnýz mý?

Peki bir de þöyle anlatayým... Sevgili bir üstadým toparlamýþ...

ABD Anayasasý: 1775-1783 arasý kolonyal Ýngiliz güçlerine karþý verilen uzun ve kanlý bir savaþtan sonra kabul edilmiþtir. En önemli deðiþikliklerin baþýnda gelen köleliðin kaldýrýlmasý ise ( 13th amendment) iç savaþ ile gerçekleþtirilebilmiþtir.

Ýngiliz Anayasasý: Hemen Ýngiliz Anayasasý diye bir þey yok ki demeyin. Evet, Ýngiliz Anayasasý'nýn kökenleri Magna Carta (1215)' ya dayanýr ve onun üzerine kuruludur. Þekil yönüyle de Yahudilerin Talmud'unu çaðrýþtýrýr. Yazýlý olmayan, geleneðe ve tarihe baðlý kurallar sistemi. Ancak biraz tarih bilenler de bilir ki, bugünkü Ýngiliz yasalarý, Cromwell'in I. Charles'a karþý ayaklanmasý (1642-1650 arasý; ilk burjuva devrimi olarak da kabul edilir) sonucunda, daha sonra II. Charles'a kabul ettirdikleri Habeas Corpus (1679)'a dayanýr. Bunlar da kapý gibi yazýlý kurallardýr. Yani Ýngiliz Anayasasý vardýr ama diðerlerine benzemez. Bu savaþ da epey kanlý olmuþtur.

Fransýz Anayasasý: Söylemeye gerek yok herhalde: 1789 Fransýz devrimi. Kan mý dediniz?

Japon Anayasasý: (1947) General Mc Arthur neredeyse kendi elleriyle yazmýþtýr bu anayasayý. Hiroþima ve Nagazaki epey ikna edici olmustur sanýrým.

Alman Anayasasý: (1949) Müttefikler dikte ettirmiþlerdir.

Ýtalyan Anayasasý: (1949) Müttefikler dikte ettirmiþlerdir.

Rus Anayasasý: (1993) Yeltsin'in tanklarýn üstündeki görüntüleri hâlâ gözlerimizin önündedir sanýrým. Diðer yandan onu önlemeye çalýþanlar da hapsi boylamýþtýr. Kelleleri uçmadýysa, bunu Kýzýl Ordu'nun saf deðiþtirmesi ve kanlý bir yönetim deðiþimine yol açmamýþ olmasýna borçludurlar.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý: (1924) Kurtuluþ Savaþý; (1960) askeri darbe, (1982) askeri darbe... Üç anayasa da epey bir kan üzerine inþa edilmiþtir, deðiþik nedenlerden olsa da...

Þimdi bu iþbirlikçi arkadaþlar anayasamýzýn “laiklik” taþýný kaldýrýp atýyor.

Ne tarihten, ne felsefeden, ne sosyolojiden ne de laftan anlýyorlar...

ABD ve Ýngiltere bunlara, “Yürü koçum kim tutar seni...” dedi ya...

Oysa kurucu felsefe ile oynuyorsun...

Kýlýç çekiyorsun.

Kime?

88 yýl önce bu topraklarý o Müslüman katillerine vermeyenlere...

Müslümanlarýn katilleriyle iþbirliði yapan sen deðil misin?

Bu adamlar 88 yýl önceki ayný katiller deðil mi?

Masalarýnda hâlâ o haritalar dolaþmýyor mu?

Yanlýþ yaptýnýz.

Mertçe; karþýmýza çýkarak; “Kemalizmi yýkacaðýz, manda olacaðýz...” diyerek ve delikanlý gibi kan dökerek yapmadýnýz.

Öte mahallenin itlerini arkanýza alýp kaçak güreþtiniz.

Þimdi adam seçiyorsunuz... Yanýnýzda üç tane Neo-Ýslamcý, dört tane eski solcu aydýn... Karþýnýzda þahsiyetsiz bir muhalefet, üniformalarýný hýzla epriten bir üst yapý...

O 411 el “gerçekte” kaç kiþiyi temsil ediyor? Göreceðiz...

Söz bitmiþtir.

Kansýz olmaz.

Ben demiyorum... Tarih diyor.

evet tarih diyor serdar efendi.
ama þunu unutmaki tarih küfrün her daim zail olduðuna þahit ve bunu her dem ve dönemdede küfrün unsurlarýna mutlaka iletiyor..

ve..

bir gün sizde tarih olacaksýnýz hemde tarihin kapkara sayfalarýna gömüleceksiniz!

Gönderen: 13.02.2008 - 16:50

ebu_hanzala üyenin diger mesajlarini ara

	RuZGaR

Moderator

1295 Mesaj -

Yazýk, çok yazýk gerçekten..
Hepsi gerçek yüzünü gösterdi, hoþ biliyorduk zaten ama ne olduðunu tam olarak kestiremediðim bir isimdi Serdar Akinan..

Hala bu ülkeyi kendilerinden ibaret sayýyorlar, halký görmüyorlar da zaten tarihlerinde hep kan olan Abd, Ýngiltere,Fransayý önümüze örnek diye getiriyorlar. Bir de utanmadan Müslüman katilleri diyerek suçluyor, Müslümanlara yýllardýr yaptýklarý zulümle kendilerine hangi sýfat konulmalý acaba, onlar hiç Müslüman asmadý sanki..

Gönderen: 13.02.2008 - 18:04

	Evrensel

237 Mesaj -

Kemalist laikler kandan, terorden beslenir.Demokrasi, hukuk, adalet, ozgurlukler, esitlikler kemalist-laiklerin en hazzetmedikleri kavramlardir.

Varliklarini gerginliklere, kutuplasmalara, catismalara borcludurlar.

Gönderen: 15.02.2008 - 21:05

	Muhtazaf

Moderator

4254 Mesaj -

Memleket onlarin ve bizi kendilerinin köleleri zannediyorlar
ALLAH müslümanlara uyanma nasip etsin
selam ve dua ile

Gönderen: 15.02.2008 - 22:22

	ebu_hanzala

LAİKÇİ KEMALİSTLERDEN DERS VE İBRET ALINMALIDIR

395 Mesaj -

Baþörtüsünün üniversitelerde serbest býrakýlmasýnýn gündeme alýnmasý ile beraber çeþitli kesimlerden tepki ve homurdanmalar baþladý. Kanunun meclisten geçmesiyle, laikçi ve Kemalistlerden baþörtüsü bahane edilerek Ýslami deðerlere yoðun bir saldýrý yapýldý.
Öncelikle dikkat edilecek olursa yapýlan deðiþiklik sadece üniversiteler ile sýnýrlýdýr. Yani diðer bir ifade ile baþörtülülere denilmek isteniyor ki: “sen liseyi bitirinceye kadar örtünemezsin, üniversitede örtün ama okulu bitirince diplomaný kamusal alanda kullanman mümkün deðil çünkü hizmet veren olarak baþörtüsü takman yasaktýr.” Bu derece sýnýrlý, yarým yamalak bir düzenlemeye dahi tahammül edilmemekte, üstelik henüz yasa yürürlüðe girmeden anayasa mahkemesine baský yapýlýp yasanýn iptali için uðraþýlmaktadýr

Her yönüyle eksik ve yetersiz olan ama nispeten de olsa en azýndan üniversite öðrencilerini rahatlatabilecek bu yasayý bahane edenler yoðun bir kampanya ile savaþa baþladýlar. Her zaman olduðu gibi irticadan, þeriat devletinden dem vurulup Ýran oluyoruz denilmeye baþlandý.
Tahammülsüzlük gösteren kesimlerin bir kýsmý açýktan Ýslami deðerlere saldýrarak ortaçað karanlýðýna dönmekten bahsederken, diðer bir kesim de baþörtüsüne karþý olmadýðýný ama bununla yetinilmeyeceðini, ileride diðer alanlarda da Ýslami hassasiyetlere göre düzenlemeler olacaðýný, kendilerinin bundan ürktüðünü dile getirmektedirler. Bunun yanýnda Ýslami deðerlere düþmanlýk yapmayan ve demokrat olduðunu iddia eden bir kesim de yasaklarýn kalkmasýnýn toplumsal mutabakatla yapýlmamasýndan yakýnmaktadýrlar.

Yasakçý kesimleri uzun uzadýya yazmam, baþörtüsüne büyük bir karþý duruþ var anlamýna gelmesin. Çünkü yapýlan bir çok kamuoyu yoklamasý, toplumun yüzde sekseninin baþörtüsü yasaðýna karþý olduðunu ortaya koymaktadýr. Ama yüzde yirmilik azýnlýk hem ülke rantýný uzun süreden beri yediðinden hem de basýn vs propaganda unsurlarýna hakim olduðundan, sesleri gür çýkmakta sanki tüm ülke gerilmiþ, kaos ve bölünme var havasý vermektedirler.

Kemalist düzen kurulalý beri çarklarý bu þekilde iþledi ve iþletilmeye çalýþýlýyor. Despot rejim ilk yýllarýnda kademeli olarak Ýslami deðerleri bir bir ortadan kaldýrmaya çalýþmýþ ve laiklik adý altýnda toplumun yaþamýndan Ýslami deðerleri koparmak için bir çok yasaðý devreye koymuþtur.

Bugün durum o seviyeye gelmiþtir ki; inancý gereði örtünmek isteyen birine karþý hemen laikçi ve Kemalistler top yekun harekete geçip “rejim elden gidiyor” þayiasýyla Ýslam’a ve Ýslami deðerlere saldýrmaktadýrlar. Nitekim meydanlarda mümine kadýnýn iftiharý olan çarþafýn yakýlmasý, tiyatro rezaleti adý altýnda çarþafýn ayaklar altýna alýnmasý ve mitinglerde yetmiþ yaþýný geçmiþ zavallýlara baþörtülerinin açtýrýlmasý, tahammülsüzlüklerine en bariz örneklerdir.

Elbette mesele baþörtüsü deðildir, bu kesimlerin asýl derdi Ýslami deðerlerdir. Yüzde doksan dokuzu Müslüman olan bir ülkede açýktan inkarcýlýklarýný söyleyip Ýslam’a saldýramayacaklarýna göre en iyisi herkese hoþ gelen demokrasiden, toplumsal barýþtan, ilericilikten, çaðdaþ uygarlýk seviyesinden bahsederek niyetlerini gizleyip saldýrmalarýdýr. Ki bu konuda profesyoneldirler. Meskun alanda içki tüketimi sýnýrlandýrýlmaya kalkýlsa hemen ayaklanýp özgürlükler elden gidiyor, içki yasaðý neymiþ, isteyen içer isteyen içmez havasýyla güya özgürlük bekçisi olanlar, aslýnda niyetlerinin ne olduðunu açýkça beyan etmektedirler.

Bu laikçi geçinen din düþmanlarý son zamanlarda sýkça otobanda namaz kýlýndý, ak merkezde namaz kýlýnýyor vs provokatif haberlerle de toplumda infial uyandýrmaya çalýþarak, güya kendilerine baský olacaðý, yaþam alanlarýnýn daralacaðýný anlatmaya çalýþýyorlar. Tüm bunlarý uzatmanýn bir gereði yok, esasen bu yazýnýn konusu bunlarý deþifre etmek te deðildir. Biraz olsun Ýslami duyarlýlýðý olan herkes zaten laikçi Kemalistlerin Ýslam’a olan tahammülsüzlüklerini ve her fýrsatta nasýl Ýslam’a saldýrdýklarýný bilir. Yine bu ülkede medyanýn kimlerin tekelinde olduðu, Ýslam’a düþmanlýkta ne tür kepazelikler yapýldýðý ve sürekli darbe tetikçiliðinin de yapýlmakta olduðu aþikardýr. Ayný þekilde çaðdaþ yaþam adý altýnda topluma sunulan rezalet de ortada.

Deðinmek istediðim asýl nokta; Ýslam düþmanlarý var güçleri ile Ýslami deðerlere karþý savaþýrken, Müslümanlarýn duyarlýlýðý ne durumda ve ne yapmak gerekir?

Öncelikle Ýslam’a düþmanlýk yapanlarýn iyi tanýnmasý gerekir. Yukarýda da bahsettim, bunlarýn çok azý açýktan Ýslam’a düþmanlýk yapmakta ise de genel itibariyle sürekli kabul görebilecek kavramlara sýðýnýlarak Ýslami deðerlere saldýrýlmakta ve yozlaþtýrýlmaya çalýþýlmaktadýr. Bunlarýn durumu Kuran’ý Kerim’de zikredilirken: Onlara: "Yeryüzünde fesat çýkarmayýn" denildiðinde: "Biz sadece ýslah edicileriz" derler. (Bakara 11) Þeklinde tasvir edilmektedir. Þu anda baþörtüsünü bahane ederek Ýslam’a saldýran ve kendisine kýlýf olarak ta “toplumda infial olmasýn”, “kaos olur ve fitne çýkar”, “bu konularda toplumu germemek gerekir” diyenlerin asýl niyetleri dile getirdikleri masumane gerekçeler deðildir. Onlar bozguncudurlar, Ýslam’a düþmanlýk yapan ve menfaatlerini korumaya çalýþan kesimlerdirler, onlarýn toplumsal düzenden bahsetmesi abesle iþtigaldir, çünkü onlar fitnecidir.

Diðer bir konu da sürekli olarak diyalog, hoþgörü ve farklý renklerin birlikte yaþamasý adý altýnda bazý Müslümanlarýn oyalanmasý ve maalesef oyuna gelmesi durumudur. Onlarýn hoþgörü ve diyalog dedikleri, kendi istediklerini dayatýp Ýslam’ý sadece beyinde var olan ve bireysel olarak evlerde yaþanan bir inanç haline getirmek ve kepazelikleri de farklý renkler diyerek topluma sunmaktýr. Ýslam’da hoþgörü ve diyalog arayanlar asrý saadet dönemine baksýn, tüm kesimlerin hak ve hukukunun Ýslam çerçevesinde korunduðu en güzel þekilde gösterilmiþtir. Yoksa bugünkü manada hoþgörü adý altýnda Ýslami deðerlerin asimile edilmesi, hiçbir Mü’minin kabul edemeyeceði bir durumdur. Bunu dile getirenler ve isteyenlerin niyetini anlamak zor olmasa gerek. Eðer birileri sürekli olarak taviz isteyip çaðdaþ medeniyet adý altýnda gayri Ýslami durumlara göz yumulmasýný istiyorsa bunlarýn durumu ortadadýr. Çünkü Ýslami akide üzerinde pazarlýk veya tavizin olmasý söz konusu olamaz.

En önemlisi de Ýslam düþmanlarýnýn çabalarýndan alýnacak ders ve ibretlerdir. Dikkat edilirse sadece dünyalarý ve menfaatleri için var güçleri ile didinmekte, kendi deðimleriyle savaþmaktadýrlar. Kendi standartlarýna aykýrý en küçük bir durum söz konusu olduðu an top yekun harekete geçmekte ve deyim yerindeyse kýyameti koparmaktadýrlar. Laikçi Kemalistlerin putlarý ve rahatlarý için yaptýklarýndan ders ve ibret alýnmalýdýr. Ýslami deðerleri korumak için öncelikle uygulayýcýsý olunmalý ve hiçbir þekilde taviz verilmemelidir.

Unutulmamalýdýr ki yarým yamalak bir baþörtüsü serbestisine karþý bu derece tepki gösteren ve bunu bahane edip Ýslam’a saldýranlardan iyi niyet ve adalet beklemek boþtur. Yapýlacak tek þey, sonuna kadar Ýslam’a ve Ýslami deðerlere sahip çýkmak ve tavizsiz olmaktýr. Eðer inananlar bunu yapabilirse o zaman gerçekten laikçi Kemalistlerin kuru kalabalýk olduðu ve nesillerinin dinozorlar misali bir gün tükenmeye yüz tutacaðý umulur inþallah….

Allah’a emanet olunuz.

Gönderen: 16.02.2008 - 09:18

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an 1 üye ve 1188 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
aliye72 (49), maliyeter (45), Mehmet Ögretmis (66), REHBER2 (60), meltem35 (54), banazli (48), kardelen55 (53), rojda (39), yakobus (48), ibo13 (47), zeyd82 (42), erhan baker (50), seferistan (53), rufat (43), KAMCILI_MIZRAK (52), ejderha (57), Sofican (44), ofluenes61 (39), manly (51), boncell (53), zümer (44), ferdi33 (54), recai (47), Hidayet Demir (67), yelizyagci (48), doxan1 (45), imparator_57 (43), DELÝVELÝOGLU (60), KURTBEY66 (47), Murtaza GÜRSOY (38), yalovalifurkan7.. (34), durak1 (69), sinos (52), isik_67 (38), DaMLaM (47), EnDeRuN (53), Baha_RIP (35), cristor (46), AVLAYANHASAN (51), seyyid_emin (46), beyzanur61 (45), sekkos (42), necla caltekin (72), ekrem1992 (32), MuhammetColak (42)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.61491 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.

ve.. bir gün sizde tarih olacaksýnýz hemde tarihin kapkara sayfalarýna gömüleceksiniz!

ve..

bir gün sizde tarih olacaksýnýz hemde tarihin kapkara sayfalarýna gömüleceksiniz!