| 
Üye Girişi
 | 
  Üye Ol
 |  RavdaTe@m |  Site Kuralları |  Yardım |  Hakkımızda
0
Home
Anasayfa
F o r u m
E-Kart
RAVDA Çocuk
Linkler
Ziyaretçi Defteri
Rehberlik Hizmetleri
Tavsiye Et
 
Sitede Arama
» Kapsamlı Arama
Google`de Ara
Google
Tavsiye Linkler
Kuran Kursu Mezunları
Müslümanlar.com
Hak Yolundayiz
Müslüman Nesil
Genç Kalem
Önemli Linkler







Statü / İstatistik
En Son Üyemiz:
Didem_
53683 Toplam Üyemiz var.
 Online Üyeler:
Online: 1010 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazartesi, 23. Aralık 2024 - 23:39

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Seyyid Bey'den Ahmet Hakan'a bir reddiye hikayesi

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
yoktan su an offline yoktan  
Seyyid Bey'den Ahmet Hakan'a bir reddiye hikayesi
1227 Mesaj -
Seyyid Bey, Osmanlý Devleti'nin son dönemlerinde yetiþen iyi bir Ýslam Hukukçusu idi. "Ýslam Hukukuna Giriþ" niteliðinde ki "Medhal" adlý kitabý alanýnýn ilk çalýþmalarýndan olmasýna raðmen hala bu gün aþýlamamýþ eserler arasýnda kabul edilmektedir. Modern eðilimleri ve dünyevi ihitiraslarý baskýn olan Seyyid Bey inanýp yaþadýklarýný, okuyup yazdýklarýný bir kalemde silip atabilecek kadar da istikrarsýz birisidir.

Hoca yeni kurulan Türkiye Cumhuriyet'i Devleti'nde Adalet Bakaný olarak görev alýr. Meclis'te Hilafet'in ilgasý ile alakalý görüþmeler yapýlýrken "Hilafet'in Mahiyyet'i Þer'iyyesi" baþlýðýný taþýyan uzun bir konuþma yapar. Ali Þükrü gibi askeri geçmiþi olan vekillere karþý hilafetin Ýslam'da olmadýðýný savunur. Hocanýn konuþmasý kitaplaþtýrýlýr ve Anadolu'ya tevzi' edilir.
Seyyid Bey bu konuþmayý hazýrlarken daha büyük makamlarýn hayalini kuruyordu. Çünkü istikbalinin daha da parlak olacaðýna dair bir takým iþaretler sezmekteydi. Baþbakan olmayý bile düþlüyordu. Ne var ki konuþma yapýlýp, hilafet kaldýrýldýktan sonra Hoca'ya hem Adalet Bakaný hem de üniversite hocasý olarak görev yapamayacaðý, bu durumda üniversite hocalýðýný tercih etmenin kendisi için daha isabetli olacaðý söylendi. Öyle de oldu; Seyyid Bey bakanlýktan alýndý. Üniversiteye dönmesine döndü fakat yýkýlan hayalleri karþýsýnda metanetli olamadý. Kýsa zaman sonra bir otel odasýnda çok sevdiði dünyaya dargýn bir þekilde elvada dedi.
Adalet Bakaný olarak istihdam edilen Seyyid Bey'in görevi Ýslam'da hilafetin olmadýðýný söylemekle sýnýrlandýrýlmýþtý. Vazifesini yapýnca da "uygun görülen görevinden" çekildi. Hadiseye bu zaviyeden bakýldýðýnda Seyyid Bey'e karþý bir haksýzlýk yapýldýðýný söylemek mümkün deðildir. Çünkü o bulunduðu makamýn kendisine tapulanmadýðýna inanmak istemiyor, daimi bir terfi içerisinde olacaðýný hayal ediyordu.
Seyyid Bey'in hayat hikayesi ile Hürriyet yazarý Ahmet Hakan arasýnda ciddi farklýlýklar olmakla beraber, büyük benzerlik de vardýr. Farklýlýklar babýnda þunlar söylenebilir: Seyyid Bey iyi derece de yetiþmiþ bir fakih ve ciddi eserler telif eden bir ilim adamýydý. Ahmet Hakan ise þimdilerde zemmettiði Ýsmailaða Kur'an Kurslarý'nda -her ne kadar birkaç yýl bulunsa da- Seyyid Bey'e nisbetle "teþehhüt miktarý" kalmýþ bir "mübtedi"dir. Bu yüzden Kitab'ýn baþýndan bahsederken sonuyla, sonundan bahsederken de baþýyla çeliþiyor. Aslýnda ayný çeliþkiler Seyyid Bey'de de vardýr. Fakat O'nun Kitab'ýn "hammalun zû vucuh" (çok manalýgöz kırpma yapýsýndan kendince istifa etmeyi bilmesi bir parçada olsa çeliþkilerini örtmektedir.
Seyyid Bey'le Ahmed Hakan arasýnda ki benzerlik ise -bir bilen- olarak -uygun görev-leri ifa etmiþ olmalarýdýr.
Ahmet Hakan'ýn yýllarca yemeðini yiyip, suyunu içtiði, yatakhanelerinde barýndýðý Kur'an Kurslarýnda ders okuduðunu gizleyip, kendisine "öðrenci" yerine "gözlemci" rolü biçmesi makamýna münasip olsa da tarihi realiteye muhaliftir. Yýllarca içinde bulunduðu bir ortamý ve o ortamda üstlendiði rolü doðru anlat(a)mayan bir yazarýn her hangi bir hadise hakkýnda ki tesbit ya da tahlillerine ne kadar itibar edilebilir!?
Her ne kadar Ahmet Hakan Ýsmailaða'da niçin bulunduðunu söylemese de Hürriyet ve çevresi Onu, oralarda bulunduðundan, Ýslami ilimleri "bir parça"da olsa okuduðundan göreve almýþlardý. Ýslami konularda Hürriyet'in "bir bilen"i olacaktý. Öyle de oldu. Bayram Hoca'nýn öldürülmesi üzerine yapýlan yorumlarda Ertuðrul Özkök baþta olmak üzere bir çok yazar "Ahmet Hakan dedi ki" diye söze baþlamýþlardý.
Hakan'ýn geçmiþteki konumunu gizlemesi beni bir anda 10-15 yýl öncesine götürdü. Çocukluðumdan hatýrlarým, Ýmam-Hatip'li olmanýn þuuruna erememiþ bazý arkadaþlar lüks semtlerde dolaþýrlarken okulun rozetini yakalarýndan kaldýrýr, kendilerine nerede okuduklarý sorulduðunda alakasýz liselerin adlarýný verirlerdi.
Utanç veren bu durumun müsebbipleri köyden gelen, ilk defa þehrin lüks sokaklarýnda yürüyen, Ýmam Hatip'li olmanýn zarf ve mazrufunu idrak edemeyen çocuklar deðil onlarý ve okullarýný her fýrsatta aþaðýlayan çaðdaþ yobazlardý. Peki ya, yaþý kýrklara dayanan Ahmet Hakan'ýn reddi mirasýna ne demeli? Bunun faturasýný da mý çaðdaþ yabozlara keseceksiniz!?
Ahmet Hakan bugün yayýnlanan yazýsýnda -reddi mirasýnýn bir parçasý olarak- Cübbeli Hoca'nýn niçin kaset sattýðýný ve neden bu satýþ karþýsýnda müslüman aðabeylerinin sessiz kaldýðýný sorguluyor. Eðer Hoca, kasetlerini tanýtýrken Hakan'ýn rivayet ettiði þekilde konuþtuysa bu tenkit edilebilir (kaseti dinlemedim), fakat gerek hukuki gerekse de fýkhi açýdan kasetlerden telif ücreti almak hem hakdýr, hem de helaldir. Hoca'nýn kendi kasetlerini satmasýný (rivayet edildiði þekilde tasvib etmesem de) gayri ahlaki bulan Hakan, Ýskele Sancak programýnda konuk ettiði katýlýmcýlarýn konuþmalarýný kendi kitabý gibi bastýrýp satmasý ve sonrasýnda da mahkemelik olmasýný ne kadar ahlaki görmektedir!?
Cübbeli Hoca'yý, yapmadýklarýný söylemekle itham eden Hakan bu tenkitlerini toplumdaki bir problemi çözmek adýna mý, yoksa Hürriyet'in irtica çýðýrtkanlýðýna malzeme sunma adýna mý yapmaktadýr. Seyyid Bey zaviyesinden bakarsanýz kendisine verilen -uygun görevi- ifa etmektedir. -Ne zamana kadar- diye sorarsanýz -irtica sendromu- devam edinceye kadar derim.
Fakat Ahmet Hakan ýsrarla Ýsmailaða'da "gözlemci" olarak bulunduðunu söyleyip, "öðrenciliðini" inkar ederse, Hürriyet nezdinde bu adam "yarým hoca" diye algýlanacak ve dolayýsýyla bir daha kendisine "bir bilen" olarak itimat edilmeyecektir. Karizmasý çizilince belki de "irtica sendromu" bitmeden görevine son verilecektir. Seyyid Bey gibi...

Ýnkiþaf Dergisi-Ahmet AÇIKGÖZ
Gönderen: 02.11.2006 - 20:58
Bu Mesaji Bildir   yoktan üyenin diger mesajlarini ara yoktan üyenin Profiline bak yoktan üyeye özel mesaj gönder yoktan üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
sicilyali su an offline sicilyali  
1054 Mesaj -
Bu yazýnýn üstüne;

"CUK" diye oturmuþ.


denir.
Gönderen: 02.11.2006 - 21:25
Bu Mesaji Bildir   sicilyali üyenin diger mesajlarini ara sicilyali üyenin Profiline bak sicilyali üyeye özel mesaj gönder sicilyali üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1010 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
 Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.74692 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.