*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1341 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazar, 1. Aralık 2024 - 01:21

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SORULAR & CEVAPLAR » Gayri-müslümle evlilik

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Baharrr

Gayri-müslümle evlilik

Misafir

Merhaba
Ben 24 yasinda genc bir kizim.
Evlenmeyi düsündügüm bir genc var. Fakat ailem bu evlilige karsi, cünkü evlenmek istedigim sahis müslüman degil. Gercektende islama göre müslüman bir bayan gayri-müslim biriyle evlenemezmi? Böyle birsey Kuran´da geciyormu?

Gönderen: 12.03.2005 - 21:00

	yoktan

1227 Mesaj -

selamun aleykum bahar kardeþim..

bir mü'min kadýnýn gayr-i müslim bir erkekle evlenmesi caiz deðildir..
konu hakkýnda geniþ açýklama..

Gayr-i Müslimle Evlenmek

Müslüman bir erkeðin Ehl-i Kitap olan Yahudi ve Hristiyan bir kadýnla evlenmesi kerahatle birlikte caiz olup mekruhtur. Çünkü, doðacak çocuk, baba ve annesinin ayý ayrý istikamette geliþmiþ inançlar arasýnda sarsýntýlara maruz kalmaktadýr. Müslüman kadýnlarýn Kitap ehlinin erkekleriyle evlenmelerinin caiz olacaðýna dair ne âyet, ne hadis hiçbir mübahlýk delili gelmemiþtir.

Ehl-i kitabýn dýþýnda kalan ve inanç itibariyle küfür içinde bulunan bulunan ve evlenmesi caiz olmayan kadýnlar þunlardýr:

*Budist veya Brehmen gibi isimlerle adlandýrýlan ve ineðin tenasül uzvuna tapan *Mecusi hindiler
*Puta tapan kadýnlar
*Ýsmaili ve Karmati gibi sapýk zýndýklar
*Din ve ahlak baðlarýný kýrmýþ bir görüþün zebunu olan kadýnlar
*Dinsiz ve ateist kadýnlar

Bu konuya Elmalý Tefsirin de özetle þöyle deðinilinmektedir:

"Müþrik kadýnlarý, iman etmedikçe nikâhlamayýn. Bir müþrik kadýn, sizin hoþunuza gitse bile, iman etmiþ olan bir cariye herhalde ondan daha hayýrlýdýr. Müþrik erkeklere de mümin kadýnlarý nikâh ettirmeyin. Bir müþrik, sizin hoþunuza gitse bile, mümin bir köle elbette ondan daha hayýrlýdýr. Onlar sizi ateþe davet ederler, Allah ise, kendi izniyle cennete ve maðfirete davet ediyor ve âyetlerini insanlara açýklýyor. Umulur ki onlar hatýrda tutup, öðüt alýrlar." (Bakara Suresi / 221)

Müþrik, Kur'ân dilinde iki anlama gelir ki biri zahirî, diðeri hakikîdir.
Zahirî müþrik, açýktan açýða Allah'a ortak koþan, birden fazla ilâh olduðu kanaatinde olanlardýr. Bu anlama göre, Kitap ehline müþrik denmez.
Hakikî müþrik, gerçekten tevhidi ve Ýslâm dinini inkar edenler, yani mümin olmayan gayr-i müslimlerdir.

Yahudiler ve Hýristiyanlar müþrik midirler?
Bunlar, dýþtan tevhide inandýklarýný ileri sürmelerine raðmen, gerçekte Allah'ýn çocuðu olduðu kanaatindedirler.
Hýristiyanlar, teslise (Allah'ýn baba, oðul ve Rûhu'l-Kudüs olmak üzere üç olduðuna) inanýrlar. Ve "Mesih, Allah'ýn oðludur." derler.
Yahudiler de "Üzeyr Allah'ýn oðludur." demiþlerdir. Böyle demekle birlikte onlar tevhide inandýklarýný da iddia ederler.
Her ikisi de dýþtan dýþa müþrik deðillerse de, gerçekte müþriktirler. Bunun için mutlak olarak müþrik denildiði ve özellikle iman karþýlýðýnda söylendiði zaman, mutlak anlamý üzere kullanýlmýþ demektir ve genel olarak kâfirleri kapsar.

Ey iman ehli, gerek dýþtan dýþa ve gerekse gerçek müþrik olan yani mümin olmayan kadýnlardan hiç birini nikâhýnýza almayýnýz. Onlarla evlenmeyiniz. Nihayet iman etsinler, o zaman evlenebilirsiniz. Ýmansýz kadýnlarla evlenip de aile kurmaya kalkýþmayýnýz. Burada müþrik kadýndan mümin kadýn karþýlýðý söz edilmesi, müþrik kadýnlardan maksadýn iman etmeyen tüm kâfir kadýnlar olduðunu ayrýca gösteren bir delildir.
Gerek zahirî, ve gerekse hakikî müþrik olsun ve gerek Kitap ehli olsun, gerekse olmasýn mümin olmayan kâfir erkeklerin hiç birine de nikâh etmeyiniz. Onlarý sizden hiç bir kýz ve kadýnla evlendirmeyiniz. Nihayet o imansýzlar, iman etsinler o zaman verebilirsiniz. Ve hiç kuþkusuz mümin olan köle herhangi bir müþrikten, imansýz kâfirden hayýrlýdýr. Ýsterse o kâfir sizi büyülemiþ, kendisine hayran etmiþ olsun, hürriyeti, güzelliði veya serveti veya makam, mevki ve dünya talihi veya öteki halleri ve davranýþý ile pek fazla gözünüze girmiþ bulunsun. Böyle bile olsa mümin olmayan kimseye hiçbir mümin ve Müslüman kadýný nikâhlamayýnýz. O imansýzlar erkek olsun, kadýn olsun çýralarý insan ve taþ olan o belalý ateþe davet ederler, durumlarý ve sözleriyle ona çaðýrýrlar. Ve mümin olmayanlarýn mutlaka müþrik olduklarýný ve bunlarla nikâhlanma ve onlarý nikâhlamanýn zina ve þirk ile sonuçlanacaðýný anlasýnlar, bu nokta derinden derine düþünmeye muhtaç deðildir, bunu hatýrlayýp zihinde canlandýrmak yeterlidir. O halde ey iman edenler! Allah'ýn emrini, çaðrýsýný býrakýp da o erkek veya kadýn kâfirlerle evlenmek veya onlarý evlendirmek suretiyle kendinizi ateþe atmayýnýz.

"Sizden önce kitap verilen ümmetlerin hür ve iffetli kadýnlarý da iffetlerinizi koruyarak, zina etmeksizin, gizli dost tutmaksýzýn, kendilerine mehirlerini verip nikâhladýðýnýz takdirde size helâldir" (Maide,5)

Ancak Maide Suresinde, uyarýnca bu âyetin birinci fýkrasýndan Kitap ehlinin kadýnlarý istisna olunarak, Kitap ehlinden kýz almaya mekruh olarak ruhsat verilmiþ; fakat ikinci fýkra muhkem olarak kalmýþ ve kýz vermeye hiçbir þekilde izin verilmemiþtir.

"Erkekler, kadýnlarý yönetmeye yetkilidirler." (Nisa, 34)

Ýlâhi kânunu gereðince kadýnlar kocalarýnýn yönetimi altýnda bulunurlar. Dolayýsý ile, bir mümin kadýný, bir kâfir ile evlendirmek onu, o kâfirin yönetimi altýna býrakmak ve onun davasýna mahkûm etmek olacaðýndan, o mümin kadýný kesinlikle ateþe atmaktýr.
Ancak bu ilâhî kânunu bilen ve kendini ona göre idare edebilecek olan erkekler hakkýnda bu yönetim altýna giriþ ve çaðrýya mahkûm oluþ zorunlu ve kesin deðildir. Bu þartlar altýnda, müslüman erkekler için ihtiyaç hâlinde bir ruhsata imkân vardýr. Bunun için bu âyetle yol gösterme ve hatýrlatmadan sonra,
"Kitap verilen ümmetlerin hür ve iffetli kadýnlarý" (Maide, 5/5) âyetiyle gereðinde yalnýz Kitap ehlinden kýz almaya ruhsat verilmiþ ve zururetler kendi miktarlarýnca takdir olunacaðýndan, bunun dýþýndakiler yine haramlýkta býrakýlmýþtýr.
Þunu da hatýrlayalým ki, "O yerde ne varsa hepsini sizin için yaratandýr. Sonra semaya doðrulmuþ iradesini göklere yöneltmiþtir." (Bakara, 2/29) âyeti gereðince mallarda ve eþyada asýl kural, onlarýn mübah olduðu ve haramlýðýna dair delil bulunmadýkça mübahlýk ile amel olunacaðý; fakat "sizin için" buyrulduðundan dolayý bu mübahlýkta insanlarýn canlarýnýn ve ýrzlarýnýn dahil olmadýðý ve aksine mallardaki asýl kural olan mübahlýk insanlarýn canlarýný, ýrzlarýný, haklarýný ve yararlarýný korumak için bulunduðudur. Kýsacasý can ve ýrzda haramlýk asýl kural olunca bir mübahlýk ve izin delili bulunmadýkça can gibi ýrzda da tasarrufta bulunmak haram olacaðýndan nikâh kýyma izni, mutlaka bir delile dayalý olacaktýr. Mübahlýðýna delil bulunmayan yerlerde nikâh kýymak haramdýr. Yani o nikâh, nikâh deðil zinadýr.
Bu nokta üzerinde iyi düþünülünce anlaþýlýr ki bu âyetteki kadýn ve erkek müþrikler, kadýn ve erkek müminlerin karþýlýðý olmasaydý da, zahirî müþrik anlamýnda olabilseydi, o zaman da müslüman kadýnlarýnýn diðer kâfirlere nikâh edilmeleri aslî haramlýkla haram olacaktý. Çünkü "hür ve iffetli kadýnlar" ifadesiyle müslüman erkeklerin Kitap ehlinin kadýnlarýyla evlenmelerine izin verilmiþ olduðu halde; Müslüman kadýnlarýn Kitap ehlinin erkekleriyle evlenmelerinin caiz olacaðýna dair ne âyet, ne hadis hiçbir mübahlýk delili gelmemiþtir. Müslümanlarýn kadýnlarý, Ýslâm tohumlarý için þerefli bir tarladýr. Ve müslümanlar genellikle tarlalarýndan ve ekin ektikleri yerlerden hiçbirini yabancýlara çiðnetmemek, cinsel birleþmelerine izin vermemekle yükümlüdürler. Mal tarlasý olan vatan topraðýný yabancýlara çiðnetmek büyük bir felaket olduðu gibi, can ve din tarlasý olan Ýslâm kadýnlarýný baþkalarýna çiðnetmek de felaketlerin felaketidir.

Kaynak:
1) Büyük Kadýn Ýlmihali, Rauf PEHLÝVAN
2) Günümüz Meselelerine Açýklamalý Fetvalar
3) Hak Dini Kuran Dili (Elmalý Tefsiri), Elmalýlý Muhammed Hamdi Yazýr, Bakara Suresi /221

selam ve dua ile

Gönderen: 12.03.2005 - 22:05

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1341 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Yalvac (61), kmurrad (59), endulus (57), ercan_sw (51), erhanseyfi (64), B e t u l (52), h.t (62), zisan_gul (41), hasretkafesi (53), ahmetkb (52), mustakar01 (62), tövbekargenç (44), mekoc66 (56), ahmet_k22 (39), Abdullah-10 (57), maruf-1 (59), GuelSevdasi81 (43), inci-2 (61), maxsibilyan (45), enesny (42), ramadan48 (42), fatmaavci (62), FIRTINA 50 (56), kaptan67 (61), menzil38 (57), Hacer -72 (52), Guel (39), A H M E T (45), msk02 (47), Mehmet_Ank (63), yusufgezer (41), Aydýn Vu.. (55), Sezer (), oguzlarx27 (55), M.Riza Sekerli (54), kamanliadem (59), eva_maria (36), musab b. ümeyr (42), nurfatih (46), AhmetBayrak (56), ali öz (48), köln42 (58), xAhmetx (49), sadullahyusuf (40), abdülhamit (231), tigrisriver (45), sürmeli (41), enesertugrul (52), medsav (67), Turan64 (61), GCc_EEi (42), ahmetsait (44), alidogan1 (64), ayhanisik42 (51), sedi güngörmü&t.. (59), baha1903 (40), bünyan (59), Orbay1 (56), kaymakli-50 (58), cagri67 (52), HAKAN ERGÜT (50), ravda dostu (40), fatiha42&07 (54), mavipýna.. (59), efrailakcay (51), Bekir 38 (39), selva sehito&et.. (40), Mursid (60), turkish wolf (52)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.20374 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.