0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » K İ T A P / K Ü L T Ü R / S A N A T » KİTAP & DERGİ » günümüzün hassas meselesi (TALAK)

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
asil_kalp_4 su an offline asil_kalp_4  
günümüzün hassas meselesi (TALAK)
160 Mesaj -
Günümüzün hassas meselesi

TALAK





Efendim! Geçenlerde hanýmla aramýzda bir münakaþa geçti ve ben bu münakaþa anýnda hanýmýma üç kere boþ ol, boþ ol, boþ ol veya üç talâkla boþsun dedim. Ne olur bana bir çýkýþ yolu gösterin!



Ýslâm Hukuku'nda þakayla yapýlsa dahi ciddî sayýlan ve son devirde toplum tarafýndan âdeta umursanmayan talâk (boþanma) müslüman toplumun çokça hassasiyet göstermesi gereken meselelerdendir. Aksi hâlde toplumda nikâhsýz aileler çoðalacak ve nesebi sahih olmayan zürriyetler ortaya çýkacaktýr. Bunun neticesinde toplumun temel taþlarý yerinden oynayacaktýr.

Her müslümana, ilmihâlini öðrenmesi emrolunmuþtur. Müslüman namaz kýlacaksa, namazla ilgili hükümleri bilmesi ona farzdýr. Aksi hâlde kýldýðý namaz kabul olmayacaktýr. Ayný þekilde bir müslümanýn, evleneceði zaman nikâh ve talâkla (boþanmayla) ilgili meseleleri bilmesi gerekir. Bilmediði takdirde aile binasý âdeta heyelân bölgesine yapýlmýþ bir bina gibi olacaktýr ve en ufak bir kaymada bir daha bir araya gelmemek üzere yýkýlacaktýr.

Toplumumuzda bugün gelinen nokta çok vahimdir. Birçok insan þuursuzca laflar edip, bunun akabinde ilim ehline müracaatta bulunuyor ve þöyle diyor:

"Efendim! Geçenlerde hanýmla aramýzda bir münakaþa geçti ve ben bu münakaþa anýnda hanýmýma üç kere boþ ol, boþ ol, boþ ol veya üç talâkla boþsun dedim. Ne olur bana bir çýkýþ yolu gösterin!"

Maalesef ilim ehli, bu gibi meselelerde bir çýkýþ yolu bulamýyor. Böylesine mühim bir meselenin toplumda küçümsenmesi, toplumun dinî hassasiyet konusunda geldiði noktayý ve cehaleti gözler önüne seriyor. Ýnanan bir insan olarak yapmamýz gereken; talâkla ilgili meseleleri çokça okuyup, içinden çýkamadýðýmýz yönlerini mutlaka ehline sormaktýr. Burada talâkla ilgili fýkhî hükümleri açýklamayý faydalý gördük.

Fýkýh açýsýndan

talâk (boþanma)

Ýslâm Hukuku'nda nikâhla kurulan evlilik baðýný çözmeye ve ortadan kaldýrmaya "Talâk" denir.(1) Ýslâm'da boþanma yetkisi erkeðe verilmiþtir. Evlilik hayatýnda yüklendiði sorumluluk ve külfet açýsýndan erkek buna daha lâyýk görülmüþtür. Ancak talâkýn geçerli olabilmesi için de erkeðin bazý þartlara hâiz olmasý gerekir. Bu þartlarda erkeðin akýllý ve bulûða ermiþ olmasý gerekir. Nikâh akdinde þart koþulursa, talâk hakký kadýna veya üçüncü bir þahsa devredilebilir. Bu devir iþine "Tefvizi Talâk" denir. Erkek dilerse, nikâhtan sonra da eþine boþama yetkisi verebilir. Ama bu tavsiye edilen bir þey deðildir.

Talâkýn Hikmeti

Evliliðin huzur ve mutluluk içinde devam ettirilebilmesi, her þeyden önce eþlerin birbirlerini sevip saymalarýna baðlýdýr. Hemen her evlilik bu düþünce ile kurulur. Fakat hepsinin bu hedefe ulaþtýðý söylenemez. Güzel ve samimî duygularla evlenenler, daha sonra mutlu olamamýþlar ve olmalarý da mümkün deðilse, ömür boyu müþterek hayata katlanmalarýnýn bir anlamý yoktur. Bu durumda evliliðe son vererek, bu ýstýraptan kurtulmalarý gerekir.

Ýnsaný maddî ve manevî özellikleriyle ele aldýðýmýzda, onun her yönüyle mükemmel olmadýðýný görürüz. Bu nedenle, taraflardan biri, evliliðin kuruluþunda veya devamý sýrasýnda bir hata, kusur yapmýþ olabilir. Bu hata veya kusurlarýn telâfisi imkânsýz da olabilir. Taraflarýn bunun cezasýný bir ömür boyu çekmeleri doðru deðildir. Öyleyse çözüm, çekilmez hâle gelen evliliði sona erdirmek, taraflarýn belki de mutlu olabilecekleri diðer bir evliliðe imkân tanýmaktýr.



Talâkýn Hükmü

Ýslâm gerçekçi bir dindir. Yani hükümleri, insan fýtratýnda varolan gerçekler dikkate alýnarak konulmuþtur. Ýnsaný en iyi tanýyan Cenâbý Hak, bu durumda, çekilmez hâle gelen evliliklere son verilmesine müsaade etmiþtir: "Talâk (boþama) iki keredir. Sonra ya iyilikle geçinmek ya da güzellikle ayrýlmak gerekir."agla2)

"Ey Peygamber! Kadýnlarý boþayacaðýnýz zaman iddetleri vaktinde boþayýn; iddeti de sayýn.."agla3)

Hz. Peygamber de: "Allah nezdinde helâlin en sevimsiz olaný boþanmadýr." buyurmuþtur.(4)

Bu nasslardan da anlaþýldýðý gibi talâk caizdir, mubahtýr. Ancak, ihtiyaç ve zaruret hâlinde baþvurulmasý gereken bir çaredir. Talâkýn genel hükmü bu olmakla birlikte, bu hüküm, yerine göre deðiþir. Mesela bid'î boþamalar haramdýr. Kusuru bulunmayan bir eþi, usulüne uygun olarak boþamak mekruh; dindar ve iffetli olmayan eþi boþamak mendub; geçimsizlik hâlinde hakemlerin gerekli bulduðu boþama farz; sevilmeyen eþin boþanmasý ise, caizdir.

Talâk sigasýnda

aranan þartlar

Talâk sigasýnda (söylendiði kalýp) aranan þartlar ikidir:

1Siga, açýk (boþsun, seni boþadým, boþ ol gibi) veya kinaye (iddet say, sen teksin, sen hürsün gibi) olarak talâka delâlet eden bir söz olmalýdýr. Talâk sigasý açýk lafýzla olduðu zaman niyete bakýlmaksýzýn talâk vâki olur. Kinayeli lafýzlarda ise, niyet muteberdir. Eðer bu kinayeli lafýzlarda boþamaya niyet edildiyse, talâk vâki olur. Aksi takdirde talâk vâki olmaz. Talâk fiillerle de vâki olmaz. Meselâ karýsýna öfkelenip babasýnýn evine gönderir, sonra da eþyalarýný ve mehrinin kalan kýsmýný ona gönderir ve bütün bunlar olup biterken de talâk kelimesini telaffuz etmezse, bu yaptýðý iþler talâk sayýlmaz.

2Talâk lafýnýn kastedilmiþ olmasýdýr. Bir kimse karýsýna "sen hoþsun" diyeceði yerde "sen boþsun" derse, karýsý dinen boþ olmaz. Yani talâk vâki olmaz.(6)

Muhalaa yoluyla talâk

Herhangi bir nedenle evlilik hayatýný sürdürmek istemeyen kadýnýn, kocasýna ödediði bir bedel karþýlýðýnda evlilik baðýndan kurtulmasýna "Muhalaa" denir.(7) Bu evlenme biçiminde kadýn istemediði evlilikten kurtulurken, erkek de uðrayabileceði maddî zararý telâfi ederek yeniden evlenme imkânýný elde etmiþ olur. Allah Teâlâ Kur'an–ý Kerîm'de: "Kadýnlara vermiþ olduðunuz bir þeyi geri almak helâl deðildir. Meðerki karý koca Allah'ýn çizdiði sýnýrlara riayet edememekten korkarlar. Þayet onlarýn, ilâhî sýnýrlara riayet edemeyeceðinden korkarsanýz, zevcenin kurtulmak için bir þey vermesinde ikisi için de günah yoktur."agla8) buyurarak muhalaa yoluyla boþanmayý meþru kýlmýþtýr.

Hâkim kararýyla

boþanma (tefrik)

Ýslâm Hukuku'nda boþama, prensip olarak, kocanýn iradesiyle ve mahkeme kararýna gerek olmaksýzýn meydana gelir. Koca bizzat boþayabileceði gibi, vekil aracýlýðý ile de boþanabilir ya da karýsýna boþama yetkisi (tefviz) verebilir. Ancak bazý boþanma sebepleri ortaya çýkýnca kadýnýn da mahkemeye baþvurarak evliliðe son verdirmesi mümkündür. Evliliðin bu þekilde sona erdirilmesine "Tefrik" denir. Bu boþama sebeplerini dört maddede toplayabiliriz.

1) Hastalýk ve kusur,

2) Nafakayý kesmek,

3) Kayýplýk,

4) Þiddetli geçimsizlik.

1Hastalýk ve Kusur

Evlilik akdi sýrasýnda mevcut olan ve daha sonra meydana gelen bazý hastalýk ve kusurlar sebebiyle kadýnýn boþanma davasý açma hakký vardýr. Kocanýn mahkemeye baþvurmadan evliliðe son verme imkâný her zaman bulunduðu için, bu durumda onun dava açma hakký söz konusu olmaz. Ebû Hanife ve Ebû Yusuf'a göre; kadýna boþanmak için hâkime baþvurma imkâný veren kusurlar beþ tanedir.

a.Kocanýn iktidarsýz olmasý,

b.Husyelerinin çýkarýlmýþ bulunmasý,

c.Cinsiyet uzvunun çýkarýlmýþ olmasý,

d.Onun büyü, sihir vb. etkilerle baðlý olmasý,

e.Erkeðin cinsiyetinin kadýn mý erkek mi olduðunun belli olmamasý.

Ancak bu kusur ve hastalýklar bilinerek evlenilmiþse, artýk bunlara dayanarak boþanma talebinde bulunamayacaðý konusunda görüþ birliði vardýr.

2Nafakayý Kesmek

Bir erkek hanýmýnýn maiþetini saðlamakla yükümlüdür. Koca bunu kendiliðinden saðlarsa, sorun kalmaz. Aksi hâlde kadýnýn baþvurusu üzerine hâkim nafakaya hükmeder. Ancak koca fakir olur ve hâkimin hükmettiði nafakayý ödeyecek malý bulunmazsa, durum ne olur? Acaba kadýn buna dayanarak, boþanma davasý açabilir mi? Bu konuda iki görüþ vardýr:

a. Ebû Hanîfe'ye göre bu sebebe dayanarak hâkimin boþamaya karar vermesi caiz deðildir.

Kadýnýn sabretmesi gerekirse, kocasýnýn izniyle çalýþmasý ve kocasýnýn nafakayý borçlanmasý gerekir. Kadýn bu þekilde de nafakayý temin edemezse, kocasý ölseydi ona kim nafaka verecek idiyse, ondan alýr. Bunlar sonradan kocaya rücû eder.

b. Ýmam Þafiî, Mâlik ve Ahmed bin Hanbel'e göre; kadýn bu sebeple boþanma davasý açabilir. 1917 tarihli "Osmanlý Hukuký Aile Kararnamesi" bu konuyu Ebû Hanîfe'nin görüþüne uygun olarak düzenlemiþtir.

3Kayýplýk

Bulunduðu yer veya hayatta olup olmadýðý bilinmeyen kimseye "mefkûd" denir. Hayatta olduðu hâlde evine gelmeyen kiþiye de "gâib" denir. Ebû Hanîfe ve Þafiî'ye göre; mefkudun ölümüne hükmetmek için, karýsý ve malý için akranlarýnýn hayatý kadar bir süre beklemek gerekir. Böyle bir karar, evliliði de sona erdirir. Gâiblik hâlinde ise, boþanma davasý açma hakký bulunmaz. Ýmam Mâlik ve Ahmed bin Hanbel'e göre; hâkim, kocanýn yeri bilinmez ve üzerinden bir yýl da geçmiþ bulunursa, kadýnýn isteði üzerine evliliðe son verilir. Yeri bilinen gâib kocayý ise, ihtar eder ve eve dönmesi için makul bir süre tanýr. Bu süre geçtiði hâlde eve dönmezse, evliliðe son verir.

4Þiddetli Geçimsizlik:

Koca, eþine iyi davranmaz ve zulme varan muamelelerde bulunursa, kadýn, hâkime baþvurarak boþanma davasý açabilir mi? Prensip olarak, kadýn, kocanýn zulmünü önlemek için her zaman mahkemeye baþvurabilir. Hâkim zulmünü önler ve ona, karýsýna iyi muamele etmesi için nasihatte bulunur. Geçimsizlik her iki eþten olabilir. Maðdur olan eþ, hâkim yoluna baþvurabilir.



TALÂKIN KISIMLARI

1) Sünnî Talâk

Bu kýsým talâk, Kur'an ve sünnetin talimatýna uygun olan boþanma biçimidir. Bu talâk biçiminin üç temel þartý vardýr:

a.Kadýnýn hayýz hâlinde bulunmamasý,

b.Hayýzdan temizlendikten sonra cinsî münasebetin bulunmamasý,

c.Boþanmanýn yalnýz bir talâkla veya üç temizlikte birer talâkla yapýlmasý.

2) Bid'î Talâk

Kadýný hayýz günlerinde veya temizlik hâlinde cinsî temastan sonra yahut temizlik hâlinde, birden fazla boþamaktýr. Hanefî, Þafiî, Mâlikî ve Hanbelî mezheplerine göre; "Bid'î Talâk"la boþama hukukî açýdan muteberdir. Ancak bu yola baþ vuran kimse, Ýslâm'ýn koyduðu kurallara uymadýðý için günahkâr olur.

3) Ric'î Talâk

Ýddet içerisinde yeni bir nikâh akdi yapýlmadan ve hanýmýn rýzasýna bakýlmadan kocanýn, karýsýna "sana döndüm" sözüyle veya eþini öpmesi veya þehvetle yaklaþmasý gibi fiilî bir hareketle geri dönmesine denir.(5)

4) Bâin Talâk

Yeni bir nikâh akdedilmeden erkeðin normal evlilik hayatýna dönüþüne imkân vermeyen boþanma þekline denir.

BOÞANMA MEHRÝ

Mehir, evlenirken erkeðin karýsýna vermesi gereken maddî bir meblaðdýr. Bu, para, altýn, gümüþ, ev, tarla vb. olabilir. Aslolan mehrin nikâh anýnda peþin verilmesi iken, kadýn kabul ederse mehrinin tamamýný veya bir kýsmýný kocasýna te'cil edebilir. Yani kocasýnýn ödeme iþlemini sonraya býrakabilir. Ýsterse, aldýðý ya da alacaðý mehrin tamamýný veya bir kýsmýný kocasýna hibe edebilir. Erkek, karýsýný boþadýðý zaman, daha önce ödememiþse mehrini ödemek mecburiyetindedir. Bu mecburiyet, bir nevi geçici boþama olan ric'i talâkta deðil, boþamanýn tamamen kesinleþmiþ hâli olan bain talâkta ortaya çýkar. Erkek nikâhlandýðý karýsýný, birleþme veya sahih halvetten önce boþarsa, mehrinin yarýsýný verir. Birleþme veya sahih halvetten sonra boþarsa, mehrinin tamamýný vermesi gerekir. Birleþme veya sahih halvetten önce, kadýnýn sebep olmasýyla ayrýlýk vâki olursa, kadýnýn mehir alma hakký olmaz, yani mehir düþer. "Sahih halvet", kimsenin göremeyeceði ve ansýzýn gelemeyeceði bir yerde nikâhlý çiftlerin baþ baþa kalmalarýdýr. Bu þartlar bulunmaksýzýn çiftlerin bir arada bulunmasýna da "fâsid halvet" denir. Meselâ, nikâhlý çiftlerin sokakta, kapý önlerinde yan yana gelmeleri gibi.

Nikâh kýyýlýrken mehir tayin edilmemiþse, böyle bir kadýný boþayan kocanýn "mehri misil" (benzer mehir) ödemesi gerekir. "Mehr–i misil", kadýnýn emsâline bakýlarak takdir edilen mehirdir. Bu hususta göz önüne alýnacak ölçüler; yaþ, güzellik, servet, yaþadýðý çevre, dindarlýk, bekârlýk veya dulluk, bilgi, güzel ahlâk, sosyal ve kültürel seviye gibi hâllerdir.
Gönderen: 15.05.2004 - 13:14
Bu Mesaji Bildir   asil_kalp_4 üyenin diger mesajlarini ara asil_kalp_4 üyenin Profiline bak asil_kalp_4 üyeye özel mesaj gönder asil_kalp_4 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Gast bozo  
saol
Misafir
Kardesim guzel bir konu secmissin yazilarinin devamini diliyorum
Gönderen: 15.05.2004 - 15:47
Bu Mesaji Bildir   Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1052 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
(a.yasir) (57), alihaydar02 (48), cantanem (51), burakburak (52), FiLiZ-NL (48), sonsuzluk38 (54), zümrüdüanka (49), Rumeysa1980 (44), ruhneraz (51), EREN12 (60), cihat25 (67), sidika (49), bir dost (51), serdar81 (59), Gayemiz : ALLAH (36), ebu-abdurrahman (49), basrikaya (49), sahaf (51), [melike] (34), Eibo (), Sonofgavs (44), Fuat Özgürlük (58), Cueneyt88 (36), hüzünlü (45), burak_22 (40), alperen_66 (46), aliosmanpolat (44), islam_2005 (34), TuRkMeNkIzI__Mi.. (34), gunesm (54), moslem (34), mustafa karaba&.. (56), sivasli58 (42), yusuf_islam (34)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.67241 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.