budesonide lopinavir ritonavir fluvoxamine kamagra kaletra cordarone coreg coridil corpamil corprilin corpriretic corticotherapique cosaar plus cotrim coumadin cozaar crestor crixivan cyclogyl cycrin cyklokapron cymbalta cytotec cytoxan dalacin c dalacin t dalacin v danatrol danocrine daonil deflamat deltasone demadex demolaxin dentomycine depakine chrono depakine depakote depo provera dermestril dermovate deroxat desogen desoren desyrel detrol la
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Muhteşem bir fırsat: Zilhicce'nin on günü..

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 3 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
eylülüm. su an offline eylülüm.  
Muhteşem bir fırsat: Zilhicce'nin on günü..

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 13:37
Cinsiyeti: Bayan 
Kur'an-ı Kerim'de *Fecr Suresi'nin başında, "On geceye yemin olsun
ki..."*ifadeleriyle bahsedilen bu on gecenin ne muazzam bir hazine
olduğunu ne
yazık ki hakkıyla bilemiyoruz. Bazı kaynaklarda bu on gecenin Ramazan'ın son
on günü veya Muharrem'in onuncu gününe (Aşure Gününe) kadar olan on gün
olduğu kayıtlı olsa da genel görüş ve kabul, bu mübarek on günün Zilhicce
ayının ilk on günü olduğudur. *Bu seneki takvime göre bu on gün 11-20 Aralık
tarihleri arasıdır.*

Ramazanın yarısından sonra başlayan ayrılık hüznü, Kadir Gecesi'nden sonra
artar ve son teravih-son oruçla birlikte zirveye çıkar. Artık rahmet ve
mağfiret ayı bitmekte, bire bin verilen geceler veda etmektedir. Maneviyata
duyarlı nice mü'min gözyaşı döker, hatta bayramı buruk geçirir. Şevval
ayında tutulan altı oruç acılı yüreklerimizi bir derece teskin eder. Sanki
Ramazan'ın küçük bir uzantısını yaşarız. Kurban Bayramı'ndan önceki
Zilhicce'nin ilk on günü ise, Ramazandaki bol sevaplı ve çok feyizli
ibadetlerden ayrılan mahzun gönüllerimize âdeta bir "teselli
armağanı"dır. *"Keşke
Ramazan biraz uzun olsaydı..."* ya da *"Ah, Ramazanı hakkıyla ihya
edebilseydim..." *diye yanan gönüllerimize muhteşem bir fırsattır bu on gece.
Kur'an-ı Kerim'de Fecr Suresi'nin başında, "On geceye yemin olsun ki..."
ifadeleriyle bahsedilen bu on gecenin ne muazzam bir hazine olduğunu ne
yazık ki hakkıyla bilemiyoruz. Bazı kaynaklarda bu on gecenin Ramazan'ın son
on günü veya Muharrem'in onuncu gününe (Aşure Gününe) kadar olan on gün
olduğu kayıtlı olsa da genel görüş ve kabul, bu mübarek on günün Zilhicce
ayının ilk on günü olduğudur. Bu seneki takvime göre bu on gün 11-20 Aralık
tarihleri arasıdır.
Zilhicce, umumi af ve bağışlanma ayıdır


Kamerî ayların 12'ncisi olan Zilhicce ayı, İslâm'ın beş esasından biri olan
hac ibadetinin yerine getirildiği umumi af ve bağışlanma ayıdır. İşte bu
mübarek ayın yukarıda da ifade ettiğimiz birinden onuna kadar olan zaman
dilimi "leyâli-i aşere", yani on mübarek gecedir. Onuncu gün Kurban
Bayramı'nın ilk günüdür. İşte bu günlerin kıymetini anlatan Sevgili
Peygamberimizin ( s.a.v.) muhteşem müjdesi:

"Allah'a ibadet edilecek günler içinde Zilhicce'nin ilk on gününden daha
sevimli günler yoktur. O günlerde tutulan her günün orucu bir senelik oruca,
her gecesinde kılınan namazlar da Kadir Gecesine denktir." (Tirmizi: Savm,
52; İbn Mace: Sıyam, 39)

Demek ki, bugünlerde tutulan bir oruç, 360 gün oruca bedeldir. Rabbimizin
rahmet ve bereketi o kadar coşmaktadır ki, bir günlük oruca bir yıllık oruç
sevabı vermektedir. Böyle güzel ve tatlı bir müjdeye ilgisiz kalmak mümkün
mü? Bu gecelerin Kadir Gecesine benzetilmesi ise, ayrı bir güzelliktir.
Çünkü, Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır ve 83 yıllık ibadete bedeldir.
Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin

Yine Efendimizden (s.a.v.) harika bir teşvik cümlesi:

"Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi
yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok söyleyin!" (Abd
b. Humeyd, Müsned, 1/257)

Tesbih, sübhanallah; tahmid, elhamdülillah; tehlil, lâilâheillâllah; tekbir
ise Allahu ekber demektir. Tesbih, tahmid ve tekbirin namazın çekirdekleri
hükmünde olduğunu düşünürsek, bugünlerde nafile namazları arttırmanın ne
kadar büyük sevap olduğunu anlayabiliriz.Yukarıdaki hadisi destekleyen şöyle
bir rivayet daha vardır:

"Günlerden hiçbiri yoktur ki onlarda yapılan bir iş Zilhicce'nin ilk on
gününde yapılan işten daha faziletli ve yüce, Allah'a daha sevimli olsun..."
(Tirmizi, Savm: 52; Darimî, Savm: 52)

İbni Abbas'ın şu rivayeti ise, bugünlerdeki ibadetin cihattan bile faziletli
olduğunu gösteriyor:Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam şöyle buyurdu:

"Allah katında içinde bulunduğumuz şu günler (Zilhicce'nin ilk on günün)deki
salih amelden daha sevimli (salih amelin bulunacağı) başka günler
yoktur."Sahabeler, sordular:"Ya Resulallah, Allah yolunda cihat da
mı?"Resulullah ( s.a.v.) cevap verdi:"Evet, Allah yolunda cihat da. Meğerki
bir adam canıyla ve malıyla cihada çıkıp da kendisine ait mal ve candan
hiçbir şeyi geri getiremez olursa, o başka." (İbni Mâce, Sıyam:
39.İbniHacer, 5:119)

Buna göre, cihada çıkıp malını feda edip kendisi de şehit olan kimsenin
ameli bu on gündeki amelden daha faziletlidir.
Arefenin yeri başkadır

Ekleme Tarihi: 12.12.2007 - 18:48
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 13:37
Cinsiyeti: Bayan 
Bugünlerde oruç tutup, gündüzünü ve gecelerini de ibadetle geçirmek hem
affa, hem de büyük sevaplar elde etmeye vesile olur. Bu on gün içinde Arefe
gününün yeri ise bambaşkadır.Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Arefe günü
tutulan oruç hakkında şöyle buyurmaktadır:

"Arefe günü tutulan oruç, geçmiş bir senenin ve gelecek senenin günahlarına
keffaret olur." (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 457)

Hz. Ebu Bekir'in oğlu Abdurrahman, Arefe günü kardeşi Hz. Aişe'nin (r.a.)
huzuruna girdi. Hz. Aişe oruçlu olduğu için hararetten dolayı üzerine su
dökülüyordu. Abdurrahman ona:"Orucunu boz" dedi. Hz. Aişe:* "Resulullahın (
s.a.v.), 'Arefe günü oruç tutmak, kendisinden önceki senenin günahlarına
keffaret olur' dediğini işittiğim halde iftar mı edeyim?"* dedi. (Tergîb ve
Terhîb Trc, 2. 458)"Keffaret olur", günahları örter, affettirir, demektir.
Bizim gibi neredeyse bir günah denizinde yüzen ahir zaman Müslümanları için
bundan daha büyük bir müjde olabilir mi? İşte af ve mağfiret fırsatı!Başka
bir rivayette ise Hz. Aişe şöyle demiştir:

"Arefe gününün orucu bin gün oruç tutmak gibidir." (Tergîb ve Terhîb Trc, 2.
460)

Demek ki, bir günlük arefe orucu, üç yıllık normal günlerde tutulan oruç
sevabına denktir.Efendimiz, bugünün faziletini şöyle anlatır:

"Arefe günü gelince, Yüce Allah rahmetini saçar. Hiçbir gün o günde olduğu
kadar insan cehennemden azat olunmaz. Kim Arefe günü gerek dünya ve gerekse
âhiret ile ilgili olarak Allah'tan bir şey isterse, Allah onun dileğini
karşılar."

Yine konuyla ilgili bir hadis şöyledir:"Arefe gününden daha faziletli bir
gün yoktur. Allahü Teala o gün, yer ehli ile meleklere karşı övünür ve
(Arafat'taki hacıları kast ederek) şöyle buyurur: 'Kullarıma bir bakın.
Saçları başları dağınık, toz toprak içinde her uzak ilden bana geldiler. Bu
hâlleri ile onlar, rahmetimi ümit etmekteler, azabımdan dahi korkmaktalar.
Şahit olunuz, onları bağışladım. Onların yerlerini cennet eyledim.'Melekler
derler ki: 'Onların arasında biri var ki; yalancıktan bu işi yapar. Falan
kadın da öyle.'Allahü Teâla şöyle buyurur:

'Onları da bağışladım.'Arefe günü olduğu kadar, hiçbir gün cehennemden daha
çok azat edilen olmaz."

Bu arada şunu hatırlatalım: *Hadislerde zikredilen Zilhicce'nin ilk on
gününden maksat ilk dokuz günüdür. Çünkü Zilhicce'nin onuncu günü Kurban
Bayramı'nın birinci günüdür, bugün oruçlu olmak caiz değildir; ancak o gün
de ibadet günüdür. *Müstehap olan oruç, Kurban Bayramı'ndan önceki ilk dokuz
gündür. On geceye ise, Kurban Bayramı'nın gecesi dahildir. Çünkü geceler
önce gelmektedir.Ayrıca Zilhicce'nin sekizinci gününe "terviye günü"
dokuzuncusuna "Arefe günü"; Kurban bayramı gününe (onuncu güne) "nahr=kurban
günü", ondan sonraki üç güne de "teşrik günleri" denilmiştir.
Farz namazlara ilaveten nafile ibadetler

Bu on günü hangi ibadetlerle değerlendirmeliyiz?Her şeyden *önce her zaman
ve zeminde en vazgeçilmez ibadet olan beş vakit namazı asla ihmal
etmemeliyiz.* Çünkü, hiçbir nafile ibadet farzların yerini tutamaz.
Namazlarda cemaate katılmak için gayret etmeli, daha bir dikkat ve huşu ile
eda etmeliyiz. *Mümkünse bugünlerde oruç tutup zamanımızı Kur'an, istiğfar,
salavat, zikir ve dua ile geçirmeliyiz.* Her zaman yapamayanlar bile hiç
değilse bugünlerde kuşluk, evvabin, teheccüt gibi namazları kılmalı, affa
nail olmak için çırpınmalıdır.Hatta affa ve rızaya nail olmayı hedef kabul
ederek, bu on günü sanki Ramazan'ın son on günüymüş gibi geçirmeliyiz. Buna
güç yetiremeyenler, hiç değilse arefe gününü ve bir gün öncesini oruçla ve
ibadetle geçirmelidirler. On gece içinde, bilhassa terviye, arefe ve bayram
gecelerini ihya etmenin özel bir yeri vardır. *Arefe günü bin İhlâs Suresi
okumak çok faziletlidir.* Çünkü arefe, tevhidin, azamet ve kibriyanın tam
hissedilip ilan edildiği gündür. Bunun için Arefe gününün sabah namazında
başlayıp bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar 23 vakit farzlardan
sonra teşrik tekbirlerini getirmek vaciptir. *Hatta bu tekbirleri on gün
içinde müsait oldukça söylemek büyük sevaptır.* *Bugünlerde milyonlarca
mü'min haccetmek için mukaddes topraklara gitmiş, kimi Kâbe'yi tavaf ediyor,
kimi ağlayarak dua ediyor, kimi Medine'de Ravza-yı Mutahhara'da gözyaşı
döküyor, kimi zikir ve dua ile sa'y ediyor, kimi Makam-ı İbrahim'de
gözyaşıyla namaz kılıyor, kimi Mültezem'de af için yalvarıyor... *Hepsi
kendileri ve mü'minler için af, mağfiret, rıza, tevfik ve hidayet istiyor.
Arefe günü ise, hepsi Arafat'a gelmiş, "Lebbeyk, Allahümme Lebbeyk"
sadalarıyla asumanı inletiyor, gözyaşıyla kıldıkları namaz ve ettikleri dua
ile Rabbimizin rahmetine sığınıyor.İşte kendimizi hayalen hacda hissetmek,
onları izleyerek kendimizi onların içinde saymak yoluyla manevî bir hâl
kazanabiliriz. İnşallah dua ve ibadetlerimizin hacıların yaptıkları
ubudiyete dahil olmasını ümit ederek ibadet edelim. *Şunu da unutmayalım ki,
hadislerde verilen müjdelere nail olmak için o günleri nicelik ve nitelik
olarak en üst seviyede değerlendirmemiz gerekir.* Böylece bambaşka bir
halete bürünür, ibadetin hazzını yaşar, inşallah Kurban Bayramı'na
affedilmiş olarak girebiliriz.

Ekleme Tarihi: 12.12.2007 - 18:49
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
eylülüm. su an offline eylülüm.  

235 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.04.2007
En Son On: 02.05.2008 - 13:37
Cinsiyeti: Bayan 
* *"Allah indinde Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha
kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri çok
söyleyin!" (Abd b. Humeyd, Müsned, 1/257)

** Kamerî ayların 12'ncisi olan Zilhicce ayı, İslâm'ın beş esasından
biri olan hac ibadetinin yerine getirildiği umumi af ve bağışlanma ayıdır.
Bu mübarek ayın birinden onuna kadar olan zaman dilimi "leyâli-i aşere",
yani on mübarek gecedir. Onuncu gün Kurban Bayramı'nın ilk günüdür.

** Bu on günde beş vakit namazı asla ihmal etmemeliyiz. Namazlarda
cemaate katılmak için gayret etmeli, daha bir dikkat ve huşu ile eda
etmeliyiz. Mümkünse bugünlerde oruç tutup zamanımızı Kur'an, istiğfar,
salavat, zikir ve dua ile geçirmeliyiz. Her zaman yapamayanlar bile hiç
değilse bugünlerde kuşluk, evvabin, teheccüt gibi namazları kılmalı, affa
nail olmak için çırpınmalıdır.
On Günlük İhyanın Püf Noktaları-

Birçok insan bugünlerin kıymetini bildiği halde günlük işlerin ve
ilişkilerin içinde tam bir ihya programı yapamıyor. Ya unutuyor ya dünya
işlerine zaman ayırıyor ya da tam istifade edemiyor. *Bunun için şu basit,
ama etkili tavsiyelere dikkat edin: *

- Bu yılki miladî takvime göre, 11-20 Aralık arasına rastlayan *Zilhicce'nin
ilk on gününü ajandanıza veya her gün gördüğünüz bir yere not edin.* Bu on
gün içinde sizi meşgul edecek misafirlik, yolculuk ve yorucu işlerden uzak
durun. Bu tür programları ya öne alın veya erteleyin.

- Seçici olmadan maç, dizi, haber izlemek gibi *boş ve sizi ilgilendirmeyen
işlere zaman ayırmaktan her zaman kaçının*; bu on günde ise daha bir titiz
olun.

- Bugünlerde *sağlığınıza özel bir önem verin* ki, ibadet ve zikirden geri
kalmayın. Ameliyat ve uzun tedavileri bugünlere denk getirmeyin.

-Eğer ev hanımı, emekli, yaşlı gibi mesaiye bağlı bir işiniz yoksa bu on
günü sanki *i'tikafa girmiş gibi* dolu dolu geçirin.

- Öğrenci, memur, işçi gibi belirli bir uğraşınız varsa, mümkün olduğu kadar
* izin ya da tatil günlerinde oruç ve ibadete ağırlık verin*.

- İş, okul vs. sizi mutlaka meşgul etse bile aralardaki *"ölü zamanları"
değerlendirin*. Bunlardan kastımız, iş ve okula gidip gelirken, teneffüs,
sıra bekleme gibi durumlardaki boş zamanlardır. Bu zamanları Kur'an,
salavat, dua, istiğfar ve zikirle değerlendirin.

- *Yanınızda sürekli küçük ebatlı bir Kur'an veya bir evrad kitabı taşıyın*.
Boş zamanlarda birkaç sayfa bile okusanız kârdır.- Kur'an okumasını
bilmeseniz bile, ezberinizde olan sureleri defalarca okumanız büyük
sevaptır.

- Bu on gecede *daha az uykuyla idare edin* ve uykunuzu kaçıracak çay, kahve
gibi içecekleri daha çok tüketin.

- On günün tümünde oruçlu olamadıysanız *fırsat bulduğunuz gün Cuma'ya denk
gelse bile yine oruç tutun*. Çünkü, başka günlerde tutmaya imkanı olduğu
halde Cuma günü tutmak mekruhtur. Öyle bile olsa, mekruh sevabından biraz
eksilir demektir, yoksa hiç tutmayan zaten hiç sevap kazanmamış olur.

- Zaman kazanmak için *bayramlık ve kurbanlık alış verişini önceden yapmaya
çalışın.

Cemil TOKPINAR , Moral Dergisi
Ekleme Tarihi: 12.12.2007 - 18:51
Bu mesajı bildir   eylülüm. üyenin diğer mesajları eylülüm.`in Profili eylülüm. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 738 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
jakup (32), muzocel26 (58), salihhazar (55), Beyza (56), cs7014 (50), oezkan (51), kara61 (66), aetkral (51), kubratalp (48), K.GOCERLI (27), cecenmucahidi (33), yaburka (49), violine (44), mavi_ruya (48), mbahaddin (55), Kerim_Bey (36), Süreyya (66), yemenici68 (56), mecid (43), kerime (42), mehmet_eyigör_6.. (28), tokayca (51), hasan5335 (36), volkan33 (54), mgunhan (48), ttufan (42), isvec (65), beyazguel (38), atay (62), sonromeo2 (47), kulibo (38), Zeynepgul (44), nihat 60 (44), g_neferalperen3.. (46), sebiarus (55), hace (41), EsmerKiz-NL (39), n@ksýben (43), pedino (54), hatice 1975 (49), hesbollahi (45), hafýz_ (37), ozel (68), fethic (55), hacimeryem (54), telve (52), Levent75 (49), züleyha hanc&ya.. (47), erciyas tamer (46), m.kýl&ya.. (53)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.62367 saniyede açıldı