*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Hayrunnisa Gül'e türban davası açıyor

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 13 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	der_ya

Hayrunnisa Gül'e türban davası açıyor

875 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.05.2007

En Son On: 22.01.2010 - 17:46

Cinsiyeti: -----

CHP'li Arıtman, Hayrünnisa Gül’ün türbanını mahkemeye taşıyacağını açıkladı. Arıtman, türbanla Köşk’te bulunması nedeniyle Gül’ün eşi aleyhine dava açacağını söyledi

Arıtman, türbanla Köşk’te bulunması nedeniyle Gül’ün eşi aleyhine dava açacağını söyledi.

Meclis kulisinde bir grup gazeteci ile sohbet eden Arıtman, Hayrünnisa Gül ile ilgili dava açmaya hazırlandığını belirtti. Arıtman, “Eğer üniversite öğrencileri okullarına türbanla giremiyorsa, Hayrünnisa Gül de Köşk’e öyle yani türbanla girememelidir. Bu hukuken yanlıştır” dedi. Cumhuriyetin kurumları arasında eşitlik olması gerektiğini savunan Arıtman, “Ben yürekli avukatlar arıyorum. Eğer cesur avukat bulabilirsem hiç düşünmeden davayı açacağım. Benim bir cumhuriyet kadını olarak türbanın Köşk’e çıkmasını kabul edemiyorum” şeklinde konuştu.

’Rahibeye benzemiş’

Hayrünnisa Gül’ün kıyafetlerini de eleştiren Arıtman, “Hayrünnisa Gül hanımefendi frak üstüne türban giymiş, tam komedi. Dünyada heralde eşi benzeri olmayan bir giyim tarzı. Son giydiği kıyafetle aynı rahibelere benzemiş. Dikkat ederseniz rahibelerin kıyafetleri de böyledir. Penguene benzemiş diyeceğim, penguenlere haksızlık olacak” dedi.

dın duşmanlığı ve imanı kaıdelerı hazmedememek boyle bır sey olsa gerek....ey bu sözlerı soyleyen topragın altın-da nereye kacacaksın sen.......

Ekleme Tarihi: 04.11.2007 - 22:22

	_LaL_

838 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2007

En Son On: 17.12.2010 - 23:47

Cinsiyeti: -----

:(:(:(:(:(

madem üniversitelere de türbanla girilsin sorun çözülsün..

Allah yardımcımız olsun...

Bu mesaj 1 kez ve en son aysen tarafından 04.11.2007 - 22:52 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 04.11.2007 - 22:36

	KaLBeNuR

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007

En Son On: 17.08.2009 - 12:01

Cinsiyeti: Bayan

Yeni Şafak Makaleleri

Alışacaklar

24/08/2007

Onları anlıyorum. Karizması çizilip foçası bozulmuş külhanbeyi gibi, sağa sola saldırıyorlar.

Hırçınlaşıyorlar, kahırlanıyorlar, mızmızlanıyorlar. Dağarcıklarında ne varsa boşaltıyorlar.

Dağarcıklarında ne var?

Mebzul miktarda çamur var. Zor günler için biriktirilmiş necaset katkılı çamur. Önlerine gelene sallıyorlar. Taş var. Küfür var. Tehdit var. Tevir türlü yalan dolan var. Alicengiz oyunları, ayak oyunları var. İftira, yaftalama, klişeleme var.

İyi ama neden?

Azgın azınlık psikolojisi böyle bir şey işte. Şimdiye kadar astıkları astık, kestikleri kestikti. Yedikleri önlerinde, yemedikleri arkalarındaydı. Milletin eline vurup ekmeğini alıyorlar, ensesine yapışıp kanını emiyorlardı.

İktidarı kendilerine zimmetlemişler, devleti “devlet ve hükümet” diye ikiye bölmüşler, o da olmadı “sayısal üstünlük - siyasal üstünlük” diye hurafeler uydurmuşlardı. Böylelikle seçimleri kaybetseler de devleti kaybetmeyeceklerdi. Hükümet mi? Nasıl olsa kendilerinin kirlettiğini temizleyecek, boşalttığını dolduracak, dağıttığını toparlayacak, bozduğunu tamir edecek birilerine ihtiyaç vardı. Hükümet işte oydu. “Evin hizmetçisi” rolü neyine yetmiyordu. Ama asla parçalanmış devleti bütünlemeye kalkmamalıydı.

Onlar yer, içer, kirletir, eğlenir; hükümet de onların gerisini temizler, sofra artıklarına tav olurdu. Onlar bozacının şahidi şıracı hesabı, kurumları, Karunları, Hamanları bir araya gelip karar verir, hükümete de onu uygulamak düşerdi. Onlar hazineyi eş, ahbap, dost arasında pay ederek boşaltırlar, hükümet de onların boşalttığı hazineyi doldurmak için millete kemer sıktırırdı.

Bazen olanca büyüklüğüne rağmen pasta onlara bile yetmez olurdu. Azgın azınlık kendi aralarında pastadan pay kapma dalaşına girer, ortalık toz duman olur, birbirlerini tekmeler, etrafı kırıp dökerdi. Hükümet de onların dalaşından geriye kalan enkazı toplardı. Daha ileriye gitmek ağzının işi değildi.

Şimdi yeni bir devir başlıyor. Milletten gasbedilmiş yetkiler millete yeniden dönüyor. Haramzadeleri saran telaşın altında bu yatıyor. Korku, bundan böyle haramzadelik ve haramilikle geçinememe korkusu. Korku, kol bükme ve zor yoluyla milletin tepesinde boza pişirememe korkusu. Korku, Alicengiz oyunlarıyla iktidar olamama korkusu. Korku, haksız yere elde ettikleri statüleri ve makamları kaybetme korkusu.

Asıl derin korku hesap sorulma korkusu.

Bu sonuncusu onları çıldırtıyor olmalı. Ama ortada “Milletten gasp edilenlerin hesabını soracağız” diyen hiç kimse yok. Bırakın hesap sormayı, adeta kendilerine siz bu ülkenin “Con Ahmed’i de olsanız, sizin devr-i dâim makinenize kimse laf etmeyecek, müsterih olun” garantileri verilmekte.

İyi de, buna sevinmeleri, “Paçayı ucuz kurtardık” deyip göbek atmaları gerekmiyor mu? Daha ne olsun? Siyasal cinayetlerinin hesabı sorulmayacak, darbelerinin hesabı sorulmayacak, haksız kazançlarının hesabı sorulmayacak, millete verdikleri maddi manevi zararların hesabı sorulmayacak. Dünyada amel defteri bu kadar kirli olup da bu kadar ucuz yırtan bir başka azgın azınlık var mıdır?

Bizce yoktur. Peki, o zaman niçin hâlâ bu kadar hırçınlık yapıyorlar?

Hırçınlığın büyüklüğüne bakarak, kaybettiklerinin büyüklüğünü anlayabilirsiniz. Buna bakarak da, milletten kaçırdıklarının büyüklüğünü anlayabilirsiniz.

Deniz bitti. Yolun sonu göründü. Millet oyunu sezdi. Bu numarayla buraya kadar. Daha fazla gidemezler.

Alışacaklar.

Gasp etmeden yaşamaya alışacaklar. Azınlığın çoğunluğa tahakküm edemeyeceği gerçeğine alışacaklar. Hayat tarzlarını zorla çoğunluğa dayatamayacaklarını kabul edecekler. Tepeden inme mühendislik yönteminin iflas ettiğini görecekler. Milletin sırtına giydirdikleri deli gömleğini millet sırtından çıkarıp malum zümreye giydirmiyorsa, yatıp kalkıp buna şükredecekler.

Emziklerini kaybetmiş koca bebek gibi ortalığı velveleye veriyorlar. Evet, emziklerini kaybettiler. Hiçbir şeyin hesabını vermeden, bu kadar ucuz sıyırdıklarına saysınlar.

Biliyorum, alışmak zor geliyor, ama başka çaresi de yok.

Mustafa Islamoglu

Ekleme Tarihi: 05.11.2007 - 02:37

	KaLBeNuR

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007

En Son On: 17.08.2009 - 12:01

Cinsiyeti: Bayan

Mustafa İslamoğlu

CHP’nin aklı başında mı?

03/09/2005

“Her yere bir darağacı kurmuş, konuşanı asıyorlardı. Biz bu yüzden cesur olamadık. Ama artık Türkiye’de ve dünyada çok şey değişmiştir. Siz cesur olun çocuklar. Ve bilin ki güçlü olan sizlersiniz.”

Bu acı ve dahi geç kalmış itiraflar kime ait biliyor musunuz? Tek Parti diktasının son Milli Eğitim Bakanı (1948-50) Prof. Dr. Tahsin Banguoğlu’na. Yaşlı bilim ve siyaset adamının “dostum” dediği gazeteci Olcay Yazıcı’ya söylediği bu sözler geç kalmış bir “günah çıkarma”.

Milli Şef’in Milli Eğitim Bakanı “her şey değişti” diyor. Doğru, her şey değişti. Çavuşesku halkı tarafından delik delik kovalandı ve cesedi parçalanıp köpeklere atıldı. Leninist, Stalinist görmek şimdinin Rusya’sında hortlak görmek kadar garipsenir oldu. Pol-Pot, Enver Hoca, Pinoche, Salazar, Şah Rıza... Ne kadar faşist, sağcı, solcu, orta yolcu diktatör ve zorba varsa layık oldukları yeri boyladılar.

Yani çok şey değişti. Peki CHP de değişti mi?
Hiç olur mu öyle şey. CHP değişir mi? O bildiğiniz gibi yine Kur’an düşmanı, Kur’an kursu düşmanı, İHL düşmanı, kutsal düşmanı.

Bu düşmanlığın temelinde millet düşmanlığı yatıyor. CHP’nin Milli Şef’i İnönü’nün savaş yıllarında Bursa dönüşü kurmaylarını toplayıp söylediği şu sözü tarih kaydetmiş bulunuyor: “...dikkat edin”, dedim, “millet düşmanınızdır.”

Sağcı olsun, yağcı olsun... Solcu olsun, faşist olsun... Türkiye’nin partisi olup da Kur’an’a düşman olmak mümkün mü? CHP’liler çıkıp diyebilirler ki “Yok efendim, biz Kur’an’a değil, Kur’an kursuna karşıyız.” Nedeni mi? Nedeni iki şey olabilir: Birincisi cehalet, ikincisi yobazlık.

Birinci ihtimal cehalet. CHP’lilerin Kur’an’ın cahili olmaları anlaşılabilir bir şey. Okullarda Kur’an okutulmuyor ki öğrensinler. Onların muhitinde din ve dinî değerler muteber şeyler değil.

Kur’an’ın cahili olmaları anlaşılabilir bir şey de, bilmedikleri bir şeye bunca karşı olmaları var ya, işte bu anlaşılamaz. Yahu siz daha karşı olduğunuz şeyin ne olduğunu adam akıllı bilmiyorsanız bu ülkeyi yönetmeye nasıl talip olabilirsiniz?

-Kur’an öğretilmesine karşıyım.
-Niçin karşısın, içinde ne yazdığını biliyor musun?
…
Olur a, karşı çıkan CHP’lilerden biri çıkar der ki: Evet ben karşı olduğum şeyi biliyorum. Kur’an kursuna bile gittim. Kur’an’ın içeriği şu şu.. Ben bile bile karşı çıkıyorum. O zaman ona da “Neden karşısın?” diye soracağız. Ne diyeceğini biliyoruz, çünkü şu anda zaten onu diyorlar: “Çocukları şartlandırıyor.”
İşte burada duracaksınız. Çelişkisini izah etmesini ısrarla isteyeceksiniz: Eğer mesele dediğin gibiyse, senin durumun bu iddiayı yalanlıyor. Seni şartlandırmadığına göre iki şık var: Ya Kur’an’ın cahili olduğun halde biliyorum diyerek yalan söylüyorsun, ya da ideolojik takıntıların sebebiyle din düşmanlığı yapıyorsun.

Yani ya yalancısın, ya da inkârcı cahilin teki.
İkisi de hayra alamet değil. Anlayacağınız CHP hiç değişmemiş. Yaşar Nuri’ye söyleyin de, “dünyanın en yufka yürekli en iyi Müslümanının” genel başkanlık ettiği CHP’ye şu ayeti hatırlatsın: “Kim O sonsuz merhamet sahibinin zikri olan Kur’an’a karşı yamuk bakarsa, onu şeytani bir kimliğe mahkum ederiz de, o onun uydusu haline gelir.” (Zuhruf 36)

Bir de uyarı: Müslümanların mukaddes kitabına hakaret eden KESK başkanına karşı dava açmak için neden mahkemelerin önünde kuyruk oluşturmuyorsunuz?

Ekleme Tarihi: 05.11.2007 - 12:46

	KaLBeNuR

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007

En Son On: 17.08.2009 - 12:01

Cinsiyeti: Bayan

Mustafa İslamoğlu

Başörtüsüne özgürlük

03/09/2005

Başörtüsü yasağı hala kanayan bir yara.

Bu yasağı uygulayanlar ''bırakın da kan kaybından önsünler'' diye düşünüyorlarsa, aldanırlar.

Onların ısrarlar kanattığı bu yara madurları yok etmeyecek. Onlar kaybettikleri kanı imanlarının verdiği cehd ve gayretle, sabır ve sebatla telafi etmeyi öğrendiler.Aksine güçlendirecek onları, daha dirençli kılacak.

Vazgeçenler olabilir. Dermanı yetmeyenler, sabrı tükenenler olabilir. Dayanamayanlar, mazereti olanlar olabilir. Dahası bir biçimde ruhsatla amel edenler, tercihlerini takva deil fetva yönünde kullananlar olabilir. Bu anlaşılır bir durumdur.

Fakat bir de her şeye rağmen direnenler var. ''Ricalu'n-Nisa'' derlerdi eskiler, yani ''kadınların yiğitleri''. Sayıları hiç de az değil. Onlar Kur'an'ın müjdelediği ''yarışta en önde gidenlerden'' (es-sabikun) olmayı tercih etmiş gibiler. Bunun uzun bir koşu olduğunun bilincindeler.

Hala koşuyorlar.

Birileri onların bu yarıştan, dilleri bir karış dışarıda çekilmesini bekliyorlar. Ama onların sabrı ve sebatı, düşmanlarının beklentilerini boşa çıkaracak gibi.

Bu cumartesi işte onların arasındaydım.Kadırga Kültür Merkezinde bir avuç gönüllü başörtüsü mağdururnun organize ettiği ''Başörtüsüne özgürlük'' sempozyumunda beni de aralarında görmek istemişlerdi.Kıramazdım.Gittim, konuştum,gözlerinde hala ilk günkü canlılığı gördüm ve sevindim.

Başörtüsü İslamim tesettürün tekmilesi, mütemmim cüzüdür. Aynı zamanda hem fiziken hem de manen zirvesidir. Allah'ın emrine ''Başımın üstünde yeri var!'' diyerek pazarlıksız teslim olanlar, elbette zor günde O'nun emrine imtisal etmenin ecrini kat kat alacaklar.

Başörtüsü daha başta da simgeydi. Medine'deki Yahudi Beni Kaynuka kabilesi Müslümanların günden güne güçlenmesini hezmedemeyinde bu hazımsızlığını bir müslüman kadının örtüsüne saldırarak sergilediler. Sonunda başlarına iş aldılar ve bu onların Medine'deki varlıklarının sonu oldu.

Oysa ki, bu terbiyesizliği yapan Medineli Yahudilerin kadınlarının da başı örtülüydü.Örtülüydü ama onların başörtüsüne yüklediği anlan ile Müslümanların yüklediği anlam farklıydı. Onların ilahiyatında başörtüsü kocanın kadın üzerindeki tehakkümünü ifade ediyordu. Fakat İslam'da başörtüsü Müslüman kadının onur ve kişiliğinin simgesiydi.Onlar Müslüman kadının örtüsüne saldırırken ''simgeye'' saldırmışlardı.

İslam'ın yourduğu yüzyıllar içinde örtü bu simgesel değerini yitirerek küresel bir standart haline geldi. Doğuda da Batıda da, Güneyde de Kuzeyde de bu böyle devam etti.Ta ki modern zamanlara gelinceye kadar.

Modern zamanlar, insanı metalaştıran bir felsefe üzerine bina edildi.Metalaştırmadan en büyük zararı gören de kadın cinsi oldu. Özellikle kadın bedeni ve cinselliği ''kamuya'' açıldı. Oysa ki cinsellik özel ve mahrem bir alandı. Batı modernizmi bu alanı kollektif alan haline getirdi. İki cins arasındaki ilişkide kişilik değil dişilik öne çıktı. Kadının cinsiyetini şahsiyetinin önüne geçirdiler. Ve kadın öldü... Ve insan öldü...

Tesettür aslında cinselliğin sömürü aracı olmaktan çıkarılmasını temsil eden bir tedbirdi. Kadın tesettürüyle çevresine kişiliği ve öncelikleri hakkında mesaj veriyordu.Ve tesettür kadına bir tür ''otonom'' alan bahşediyordu. ''Mahremiyet'' tesettürün de katkı da bulunduğu bu otonom ve özgür alanın adıydı.Bu kadın cinselliğine yönelecek her tür saldırıya karşı konulmuş bir zırh işlevi görüyordu. Bundan en çok yararlanan kadının kendisiydi.

Çıplaklık da bir mesajdı. Neyin mesajı olduğu açık. Bu mesajı veren kadınlar ve alan erkekler, başörtüsünün verdiği mesajdan olağanüstü rahatsızlık duydular. Yasağın sebebi bu.

Hükümet de bu haksızlığı mutlaka gidermeli. Unutmamalı: Mazlumun ahı, devirir Şahı.

Ekleme Tarihi: 05.11.2007 - 12:51

	hakyolislam

:) hiç Birşey elde edemez !!!

58 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 15.06.2006

En Son On: 28.01.2010 - 19:58

Cinsiyeti: Erkek

Yargı Cumhurbaşkanından yana

Mahkeme heyeti aksi karar verse hapsini sürer !!!
Burası Türkiye ! Sen çık g...tünün b...k u ile Cumhurbaşkanına dava aç olacak iş değil ! Hemde Türkiyenin Cumhurbaşkanına olacak iş değil bu ya !!! Anayasada bazı şeyleri değiştirseler iyi olacak , Yada şöyle bir madde ekleseler. madde Bilmem kaç ! ::::> Hiç kimse Türkiye Cumhurbaşkanına Karşı Hangi kurumkuruluşa mevkiye bağlı olursa olsun Dava açamaz Bu ailesi içinde geçerlidir !!! ( Bu madde Değiştirilemez ! ) Türkiye Cumhuriyetinin geleceği için aslında böyle anayasa değişiklikleri şart...
Çünkü Cumhurbaşkanı sıradan bir kişi sıradan bir makam değil orası! Orası Baba makam

Ekleme Tarihi: 05.11.2007 - 13:12

	EK1453

253 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.09.2007

En Son On: 30.11.2007 - 00:43

Cinsiyeti: Erkek

Alışacaklar SON rant oynanıyo merak etmeyin Kazanan Mümin ve mümine kardeşlerimiz olacak...Selamlar...

Ekleme Tarihi: 05.11.2007 - 18:03

	KaLBeNuR

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007

En Son On: 17.08.2009 - 12:01

Cinsiyeti: Bayan

Sayın Arıtman siz neye benziyorsunuz?
06/11/2007

Moralhaber.net yazarı Gülay Atasoy un yazısı

Sayın Arıtman siz neye benziyorsunuz?

CHP milletvekili Canan Arıtman Hayrünnisa Gül’ün türbanını mahkemeye taşımak için yürekli avukatlar arıyormuş. Bir cumhuriyet kadını olarak türbanın Çankaya’ya çıkmasını kabul edemiyormuş.

Ayrıca bu Cumhuriyet kadını(!) Bayan Gül’ün cumhuriyet bayramı resepsiyonundaki kıyafeti için “Penguene benzemiş diyeceğim, penguenlere haksızlık olacak” demiş.
Tabii bir Cumhuriyet kadınına (!) da bu yakışır.
Cumhurun başkanın eşine bir hayvanının sıfatını bile yakıştıramıyor.
Peki ama bir cumhuriyet kadınına bir “First Lady”e hayvan demek yakışıyor mu?
Acaba cumhuriyet kadını olmak için insanlara hayvan mı demek gerekiyor?
Güya Müslümanlara gerici yobaz çağdışı diyen ve türbanı karanlık çağlara dönmenin sembolü olarak gören hanımefendi bu konuşmayla ne kadar ilerici ,çağdaş ve medeni oluyor?(!)
Yani şöhret olmak isteyen ortaya çıkıp saçma sapan şeyler söyleyerek kendinden bahsettirmek istiyor.
Bana göre Sayın Arıtman da bunlardan biri olarak siz Hayrünnisa Gül’ü mahkemeye vermiyorsunuz?
Peki ya kimi diye sorarsanız.
Siz halkı mahkemeye veriyorsunuz.
Çünkü onu oraya halkın meclise seçtikleri seçti.
Referandumla da yapılanın doğru olduğunu te’yit etti.
Siz de kalkıp halka rağmen halkçılık iddiasında bulunarak Bayan Gül’ün türbanını mahkemeye taşımaktan söz ediyorsunuz.
Defalarca soruyorum bu nasıl halkçılık ki, sürekli halktan şikayetçi oluyorsunuz?
Bu nasıl cumhuriyetçilik ki, cumhurun rağmına hareket ediyorsunuz?
Bu halinizle çok komik duruma düşüyor, sürekli seçimlerde kan kaybediyorsunuz.
Eeee, kimileri iş üretir. Kimileri de sizin gibi laf üretir.
Köylerde tembel erkekler olur kahvede boş boş oturup ağız dalaşı yapar. Siz de aynen o erkekler gibi meclis sandalyelerinde oturup boş boş laf ediyorsunuz.
Ya da bazı uyuz erkekler olur hiçbir iş başaramaz, para kazanamaz hırsını ise gidip evdeki hanıma dayak atmaktan alır. Ve kendi güçlülüğünü aciz zavallı kadının canını yakarak ispat etmeye kalkışır.
Valla siz o erkekleri de geçtiniz.
Seçimleri kaybedip kaybedip hırsınızı kazananlardan alıyorsunuz.Daha doğrusu başımızdaki bir metre bez parçasından alıyorsunuz.
Hep minderden kaçan güreşçi gibisiniz. Gelin şöyle mindere doğru aslan gibi güreşip zaferinizi kutlayın.
Ya da Allah aşkına biraz susun!
Artık eski günler geride kaldı..
İstediğiniz kadar yalvarın ne basın ne de asker sizin elinizden tutmaz.
Böyle geldiniz. Bir günde kaybetmenin hırsıyla çatlayıp
gideceksiniz..
Unutmayın bizim parolamız: “Medenilere galebe çalmak ikna iledir.Söz anlamayan vahşiler gibi icbar ile değildir.”
Siz de halkı ikna edebiliyorsanız oylarını alarak iktidara gelin. Yoksa söz anlamayan vahşiler gibi Başkumandanın eşine hayvan diyerek bir yere varamazsınız.
Sizi terbiyeye davet ediyorum. Sadece Hayrünnisa Gül’e değil onun şahsında bütün başörtülülere hayvan diyorsunuz.
Biz hayvan olmayı kabul etmiyoruz.Hayvan olacak bir hareket de yapmadık.
Ama halkının %70 i örtülü olan kadınlara hayvan diyen bir insana ne demek gerek bilmiyorum.
Yalnız şunu merak ediyorum acaba kendisi hiç aynaya bakıyor mu?Neye benziyor?

Ekleme Tarihi: 06.11.2007 - 18:54

	der_ya

875 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.05.2007

En Son On: 22.01.2010 - 17:46

Cinsiyeti: -----

tek kelımeyle cuk oturmuş....sagoalsın cananım..

Ekleme Tarihi: 06.11.2007 - 19:04

	KaLBeNuR

Bu zihniyet varken başka musibete gerek yok

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007

En Son On: 17.08.2009 - 12:01

Cinsiyeti: Bayan

Bu zihniyet varken başka musibete gerek yok
06/11/2007 - 18

Ogün ŞABANOĞLU

Hangi zihniyet dediğinizi duyar gibiyim. Hangi zihniyet olacak canım şu CHP zihniyeti. Bundan 1400 yıl önce darun nedve adlı bir çatı altındaydı. Bundan yüzyıl öncelerde, ittihat ve terakki adında bir çete olarak sahneye çıktılar ve koca bir imparatorluğu tarihin derinliklerine gömdüler. Ve o günden bu yana CHP adıyla yine sahnedeler.
Aslında onlar dünya kurulduğundan bu yana hep vardılar. Hakkın, iyiliğin olduğu yerde onlar hep vardı. Şu ülkedeki yapılmak istenen ya da yapılan bütün iyiliklere bakın. Karşısında hep bu zihniyeti göreceksiniz. Bir yandan insan haklarından bahsederlerken, diğer yandan kendileri gibi düşünmeyen insanları insan yerine bile koymadıklarını göreceksiniz.
Bir yandan inanç hürriyetinden, düşünce hürriyetinden bahsederlerken, diğer yandan suçu sadece inancını yaşamak olan, düşüncesini ifade etmek olan insanlara nasıl kan kusturduklarını göreceksiniz.
Bir yandan başkalarını amerikancı, batıcı diye suçlarken, diğer yandan amerikan kültürünü, batı kültürünü bu millete aslında dayatanların onlar olduğunu görecek ve tiksineceksiniz.
Ve yine düşünün.
Şu ülkedeki kötülüklerin arkasında kim var? Fazla düşünmenize gerek kalmayacak, CHP zihniyetini hemen fark edeceksiniz.
Toplumu kemiren, bir toplumu ayakta tutan değerleri yozlaştıran ve bir milleti içten içe çürüten ne kadar unsur varsa CHP zihniyetinin bunların ateşli bir savunucusu olduğunu göreceksiniz.
Fuhuş, alkol, kumar ve diğerleri.
Peki, bu gibi kötü alışkanlıkların panzehiri nedir? İnsanları bu konuda eğitmek.
Bir yandan bu alışkanlıkların maddi manevi kötülüklerini insanlara öğretirken, diğer yandan da caydırıcı tedbirler almak. Ama gel gör ki ne zaman böyle bir şey yapılmak istense karşısına hemen CHP çıkıyor. Yazının başında da dedim ya, onlar aslında hak karşısındaki duruşlarını sergiliyorlar. Onları biz aslında Kur andan tanıyoruz.
"Haktan bahsedildiğinde düşmanlıklarını yüzlerinden anlarsın. Buna rağmen içlerindeki kin ise daha büyüktür. [Ayet-i Kerime Meali] Başka söze ne hacet.
Ve bu zihniyete mensup iki kadın çıkmışlar, ortalığı boş bulmuşlar ki şakıyorlar.
Önce şu sarışın hanımdan başlayalım. Nur hanımın iddiasına göre, tarikatlar İstanbul’u rehin almışlar ve bazı semtlere artık girilemiyormuş.
Bu hatun galiba 1930’lu yıllarda yaşıyor olmalı. Malum o yıllarda köylü vatandaşlarımız Ankara ya gelirler, ama ulus gibi Kızılay gibi semtlere "bitli" oldukları gerekçesiyle giremezlerdi. Peki, iktidarda kim vardı? Kim olacak bu CHP zihniyeti vardı. Kendisine ulaşabilen birisi bu hanımı uyuduğu kış uykusundan uyandırmalı.
Bir diğeri de Canan Arıtman.
Oda kafayı Hayrunnisa Gül ün tesettürüne takmış. Çankaya’da başörtüsü olamazmış ve bunun içinde mahkemeye başvuracakmış. Daha bitmedi. Hayrunnisa Hanım bu haliyle rahibelere benziyormuş. Canan hanım öyle diyor. Görüyorsunuz değil mi? Bunun ihanetten başka bir açıklaması olabilir mi?
Siz bir yandan şehitlik diyerek, vatan diyerek, Allah Allah diyerek millete gaz verecek, belki de savaşa bile gidebilecek bir operasyona iktidarı itmeye çalışacaksınız, diğer yandan konjöktür gereği kullandığınız şehitliğin kaynağı olan İslam’ın bir diğer emri olan tesettürü görünce çılgına dönecek, her fırsatta kininizi kusacaksınız. Buna sadece yazıklar olsun denir. İki yüzlülük olursa ancak bu kadar olur. Rahibeye benzeme sözüne gelince. Valla canan hanım, siz başkalarının neye benzediği hakkında yorum yapacağınıza, aynanın karşısına geçinde kendiniz neye benziyorsunuz ona bir bakın! Dışarıda bugün amerikanın ve batının savaştığı tek güç İslam dini. Çünkü bencilliğin karşısındaki tek gerçek güç. İçerde ise İslam’a karşı savaşan en hırçın güç kim? CHP zihniyeti. Hani bunlar amerikan karşıtıydı. Bunlar olsa olsa amerikanın Türkiye versiyonu olurlar! Onlara da yakışır doğrusu

moralhaber

Bu mesaj 1 kez ve en son cananberraramazan tarafından 07.11.2007 - 13:09 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 07.11.2007 - 13:08

	Maksat kelam olsun

1463 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2007

En Son On: 09.05.2011 - 10:25

Cinsiyeti: Erkek

bence normal ya chp kafası başka ne beklerdiniz ki aaaaa çok güzel deyecek hali yoktu yahu sizde eğer böyle bekleyenleriniz varsa

size gülerim ben ama mustafa hocamın dediği gibi alışacaklar türbana çarşafa her neyse elleri mahkum istemeyene ta orada sinegok havra kilise her neyse bizde böyle sayın arıtman işinize gelirse ...ulan tvlerde gazatelerde çarşar çarşaf mühtecnel resim geyik kumar içki vs tavır yok hata ve hatta çocukların çizgi filmlerinde bile var be onu kimse görmez misyonerler eskiden cirit atardı şimidilerde turnuva düzenliyorlar .....neyse hani bir söz varya dinime söven gavur olsa bari yoksa bunlar dinmi değiştirdi evremi geçirdiler diyecem.....

selam ve dua ile............

Ekleme Tarihi: 08.11.2007 - 00:36

Maksat kelam olsun üyenin diğer mesajları

	MELIKSAH04**

328 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.06.2007

En Son On: 06.08.2009 - 15:05

Cinsiyeti: -----

[B]ARKADAŞLAR KIZMAYALIM SAKİN OLALIM AAAAA SİZDE ÇOK ABARTIYORSUNUZ AMA AYIPTIR .....LÜTFEN YANİİİİ....HANİ BİR ATASÖZÜ VARDIR HERKESE AKLI KADAR DARILACAKSIN ....BUNLARA DARILMAYA KIZMAYA HİÇMİ HİÇ GEREK YOK ...BENDE BUNLARA KUŞ BEYİNLİ DİYCEM AMA KUŞLARA ÇOK HEMDE ÇOK BÜYÜK HAKARET OLACAK ÇÜNKÜ ONLAR BİLE HAKKI BİLİYOR BOŞVERİN YORULMAYALIM BİZ AKLIMIZI BU PİSLİKLERDEN GÜZEL VATANIMIZI NASIL ARINDIRIRIZ DİYE DÜŞÜNELİM VE KORKMADAN YOLA DEVAM ........ALLAH RAZI OLSUN CANAN VALLA YİNE DÖKTÜRMÜŞÜN

Ekleme Tarihi: 08.11.2007 - 06:28

	Esma-Sultan

RE:

330 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.08.2007

En Son On: 18.09.2009 - 23:02

Cinsiyeti: Bayan

Alıntı
Orijınalı fth1453

Alışacaklar SON rant oynanıyo merak etmeyin Kazanan Mümin ve mümine kardeşlerimiz olacak...Selamlar...

in$aALLAH...

gercekten cok üzücü...
cok yazik bizim devlete...

:(

(Ya dua etsinlerki - öyle güzel bi Bayanin Kö$kte var olduguna.
$imdiye kadar hic böyle güzel bi Bayan görmemi$tim Kö$kte- hic olmadida yani

)

Ekleme Tarihi: 08.11.2007 - 20:47

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 1715 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
Cihan-63 (53), seyit TUNÇYÜZ (57), seyittun&ccedil.. (57), erenciyim_buket (25), Hus3yin (40), Ahmet Tabu (45), aybuke1985 (40), alperen44 (51), omerbicici (41), Judicious (40), yusuf80 (45), hasan bin dinar (40), aycik (57), altunhisar (56), fasligul (40), suhitu70 (50), neslihan86 (39), imame (36), garip karde&tho.. (39), zümrüt soslu (54), vezir_han (46), Mehmet YILMAZ20.. (51), 2-ba (36), pusat_68 (39), ceylannuri (76), Turan_ch (67), Sarkfatihi (54), Nikmikyok (40), UkaLa (40), yanlýz k.. (53)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.78986 saniyede açıldı