..."Efendim"... ve ..."Seni Sevmek"...
Bilmiyorum becerebilirmi bu aciz benligim Seni, Senin sevgini anlatabilmeyi. Kaleme dökebilirmi bu sevdayi.
Ask'ina pervane olmus bu gönül sigdirabilirmi kelimelere güzelligini bir nebze olsun...
Sultanim, Seni her anisimda dilim tutulur büyüleyici güzelligin karsisinda. Öyleki kelimelerim kifayetsiz kalir senin kemalini anlatmaya. Ama yinede sevgine susamis bu kalbim bir kus misali uçmaya baslar askinin deryasinda. Senle dolu koca deryadan küçük bir yudum düser nasibine, ve o küçücük yudumu anlatmaya baslar büyük bir sevinçle...
Ve iste Efendim...
Herseyden önce insandin, Insanlar senin insanligina hayrandi çunku Allah c.c. Seni insanlara üsve-i hasene olarak göndermisti. Yüce ahlakinla, dost düsman herkezin gönlüne taht kurmustun "Muhammed-ül Emin" olmustun.
Rasülüm...
Peygamber olmadan Sana takilan bir sifatti El Emin, asaletinin taciydi iki cihanin günesi gibi parlayan.
Nurunu goren Daglar taslar dillenirde, göremeyen canlilar seni görmek için canini verirdi çünkü Allah seni latif yaratmisti gül ve çiçek misali. Güller güzelligine vurulmus bülbüller ise misk kokuna hasret kalmisti...
Anlatmaktan aciz kaldigimiz bir güzellige sahiptin Sen. Temizdin, paktin. Ap-ak giyinirdin elbiselerini, nur yüzüne ayri bir güzellik daha katardi düzenli saçlarin.
Cok güzel ve tane tane konusurdun, güzel konusmak mü'mine hastir derdin hep.
Sesinle gönülleri ferahlatir, Hos sohbetinle kalpleri aydinlatirdin...
Her defasinda bize Selamin önemini anlatir, Selam'siz kelama baslamamizi önerirdin. Ve Allah'in en güzel Selamini hediye ederdin sevenlerine...
Hep tebessum eder hiç kizmazdin, zaten kizmak yakismazdi hiç güller gülüne...
En kötü ve kati insanlara karsi bile sabirla davranir edeple konusurdun.
Sevginin inceligini gösterirdin gözlerinin derinliginde, Göz alici ihtisam'ini gören alikoyamazdi kendini sevgine kapilmaktan. Nur saçardi o mübarek gözlerin kafirlerin susamis kalplerine, ve bahar misali yeniden yesertirdi çöllesmis gönüllerini...
Habibim...
Iyiligi emredip kötülügü nehy eden sendin, barisi bütün hükümlerin efendisi ilan edende sendin. Hemde her hükmün özüne barisi koyan bir anlayisin essiz temsilcisiydin. Bu güzel tavrinla savasa bile baris getirmis öldürmeyi bile insanilestimistin. Müslüman girmek zorunda kaldigi savasta bile acimasizlasamaz , vahsilesemez demistin. Zaten seni sevenlerde bunun bilici altindaydi çünkü savas hükuku dünyada ilk defa Kur'an-i Kerimle düzenlenmis, ve Sen güzeller güzeli ile uygulamaya konulmustu. Savasa bile sevgi getiren, baslamis savastan bile savasi sevmedigini gösteren bir anlayis, Islam'dan Senin ümetine teblig ettigin din'den baska hangi inanista, hangi anlayista vardir acaba?
Iste bu güzel anlayisin sayesindedir'ki Müslüman'lar "Sülh (baris) hükümlerin efendisidir" hadis'ini hiç unutmadilar hatta mirasçisi oldular ve hep baris için savastilar...
Canim Efendim...
Sevgiyi yoktan yaratip yüreklerimize armagan eden Yüceler Yücesi Yaraticimiza hamd olsun ki Seni bize sevgi elçisi olara gönderdi. Seni bize sevgiye vesile kildi, senle sevdirdi sevmeyi.
Sen gelmeden önce dünyada sevgi tükenmeye yüz tutmustu. Insanlar hayvanlar gibi belki çogu zaman daha asagi ve daha kalitesiz bir hayat yasiyordu. Geldin ve katilasmis kalplere sevgiyi ögrettin. Bütün yaratilisi sevdin ve dünyaya yeniden sevmeyi ögrettin. Iste bu gerçek gösteriyorki Seni bilmeden ve tanimadan sevgi bilinmez ve taninmaz. Sen sevilmeden sevgi bilinmez ve sevilmez.
Bizler ne kadar sansliyiz Seni taniyoruz. Dolayisiyla Senin sevgini seviyoruz, Seni sevmeyi seviyoruz çünkü biz Seni seviyoruz...
O güzel Osmanli'nin dedigi gibi;
"Muhammed'den muhabbet dogdu hasil,Muhammed'siz muhabbet'ten ne hasil."
Iste Efendim...
Biz Senin muhabbetini seviyoruz, Senin Muhammed olusunu seviyoruz. Biz seni Allah'in kulu ve Rasülü oldugun için seviyoruz. Daha dogrusu biz seni Allah c.c. için seviyoruz, O güzel Sübhan'i bize sevdirigin için seviyoruz...