0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Berat Gecesi...

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Ukab su an offline Ukab  
Berat Gecesi...

575 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.01.2007
En Son On: 05.02.2010 - 15:42
Cinsiyeti: Erkek 
Bu mübarek geceye "Berat Gecesi"nin yanında "Mübarek Gece", "Sakk Gecesi", "Rahmet Gecesi" denilmiştir.
Yüce dinimizin mübarek ve mukaddes kabul ettiği zamanlar ve mekânlardan biri de Berat gecesidir. Berat gecesi, üç ayların ikincisi Şaban ayının on beşinci gecesidir. Şaban ayının on beşinci gecesinin fazilet ve üstünlüğü haber veren Duhan sûresinin dördüncü âyet–i kerîmesinin yanında, birkaç hadis–i şerif ve geçmiş ulemâdan bize ulaşan pek çok sağlıklı rivayetler bulunmaktadır.
Allah Celle Celaluhu şöyle buyuruyor:
"Apaçık olan Kitab'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir."agla1)
Kur'an–ı Kerîm'in indirilmesi ile ilgili olarak iki değişik sûrede iki ayrı ayet–i kerîmenin altı özellikle çizilmektedir. Bunlardan bir tanesi Duhan sûresinin üçüncü ve dördüncü âyetleridir. Diğeri de Kadir sûresidir. Kadir sûresinin birinci âyet–i kerîmesinde şöyle buyrulmaktadır:
"Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik."
Bu iki ayet–i kerîme dikkatle incelendiğinde her iki ayetin farklı iki indirmeyi haber verdiği anlaşılmaktadır. "Biz onu mübarek bir gecede indirdik." Ayet–i kerîmesi, Kur'an'ın bir gecede indirildiğini bildirmektedir. Oysa Cebrail Aleyhisselâm'ın, Kur'an'ı yirmi üç senede Peygamber Efendimize peyderpey indirdiği bilinmektedir. Kadir sûresinde ise sadece "Kadir gecesinde indirdik." denilmektedir.

* * *
Bu konuda gelen rivayetlere göre, Atiyye el–Harûrî, İbn Abbas Radıyallahu Anh'a şu soruyu sorar:
"Cenab–ı Hak, Kadir sûresinde, 'Şüphesiz biz onu Kadir gecesinde indirdik.' buyuruyor. Bu âyet de 'Biz onu mübarek bir gecede indirdik.' buyuruyor. Allah bu Kur'an'ı aylar boyunca indirdiğine göre, "bir gecede" denmesi nasıl doğru olur?"
* * *
İbn Abbas Radıyallahu Anh bu soruya şu cevabı verir:
"Ey İbnü'l–Esved! Eğer ben ölseydim ve bu soru senin kafana takılsaydı, sen bu sorunun cevabını bulamadan ölüp giderdin. Kur'an, toptan, bir defada Levh–i Mahfuz'dan Beyt–i Ma'mur'a indirilmiştir. Beyt–i Ma'mur da birinci kat gökte, en yakın semâdadır. İşte bundan sonra Kur'an, çeşitli hâdiseler hakkında zaman zaman, parça parça (dünyaya) inmeye başlamıştır."agla2)
Bu rivayetten anlaşıldığı üzere ilk önce Kur'an'ın tamamı "mübarek bir gecede" Levh–i Mahfuz'dan dünya semâsındaki Beyt–i Ma'mur'a indirilmiştir. İşte bu indirildiği gece, şaban ayının on beşinci gecesidir. Bu geceye "Berat", "Mübarek", "Sakk" ve "Rahmet" gecesi denilmektedir. Dünya semâsından yani Beyt–i Ma'mur'dan dünyaya, Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimize indirilmeye başlandığı gece de Kadir gecesidir.
"Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir."agla3)
Bu ayet–i kerîmenin tefsirini İsmail Hakkı Bursevî Rahmetullahi Aleyh şöyle yapmıştır:
"Bu geceden gelecek senedeki aynı geceye kadar bedbahtlık ve saadet dışında kulların rızıkları, ecelleri, bütün işleri sağlam ve muhkem bir şekilde ayrıntılı olarak yazılır.”
Bu işlerin yazılmasına Levh–i Mahfuz'da Berat gecesinde başlanır ve Kadir gecesinde bitirilir. Sonra rızıkların yazıldığı dosya Mikail Aleyhisselâm'a; savaşların, depremlerin, yıldırımlar ve âfetlerin dosyası Cebrail Aleyhisselâm'a; musibetler ve ecelleri gelenlerin dosyası da Azrail Aleyhisselâm'a verilir. Öyle ki adamın birisi çarşıda gezer, diğeri evlenir, çocuğu olur; ama ismi ölecek kimseler arasına alınmıştır. O ise, başına geleceklerden habersizdir.
İşte bu gecede sene boyunca olacak olan olayların ayırımı; hayır–şer, sıkıntılar–rahatlıklar, zaferler–yenilgiler, bolluk–kuraklık şeklinde ayrıntılı bir şekilde yapılmaktadır."agla4)

* * *
Şaban ayının on beşinci gecesi, dört farklı isimle anılmaktadır. Bu dört ismin kelime mânaları şöyledir.
1–Berat: İlim ve fazilette üstünlük, emsalinden üstün olmak ve temize çıkmak, temizlenmek ve bir kimsenin temizlendiğini bildirir vesika.
2–Mübarek: İlâhî hayrın bulunduğu şey, bereketli ve uğurlu.
3–Sakk: Bir şeyin aslı, orijinali.
4–Rahmet: Merhamet, acımak, şefkat etmek, ihsan etmek, esirgemek ve bağışlamak
.

BERAT GECESİNİN ÖZELLİKLERİ

1– Tefrîk–i külli emrin hakîm:
Her bir hikmetli iş bu gecede tasnif edilip ayrılır ve bir programa bağlanır.
2– Bu gece yapılan ibadetin fazileti:
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Her kim bu gece yüz rekât namaz kılarsa, yüce Allah ona yüz melek gönderir. Otuzu ona cenneti müjdeler, otuzu ona cehennem azabından teminat verir. Otuzu da ondan dünya âfetlerini savar. On tanesi de ondan şeytanın tuzak ve hilelerini savarlar."
3– Yeryüzüne rahmet iner:
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah bu gece ümmetime öyle rahmet eder ki, Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca insanı bağışlar."agla5)
4– Bu gece mağfiret ve bağışlanma gecesidir:
Yine Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Yüce Allah bu gece bütün Müslümanlara mağfiret buyurur; ancak kâhin, sihirbaz yahut çok kin güden veya içkiye düşkün olan yahut ana–babasını inciten veya zinaya ısrarla devam eden müstesna."
5–Bu gecede Resûlullah'a şefaatin tamamı verilmiştir:
Şöyle ki: Resûlullah, Şaban ayının on üçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat niyaz etti, üçte biri verildi. On dördüncü gecesi niyaz etti, üçte ikisi verildi. On beşinci gecesi niyaz etti, hepsi verildi. Ancak Allah'tan devenin kaçması gibi kaçanlar başka.(6)

İNZAL VE TENZİL

Kur'an–ı Kerîm'in bir defada toptan indirilmesine "inzal" denilmiştir. Kur'-an–ı Kerîm'in Levh–i Mahfuz'dan birinci kat semâya "inzal" edildiği gece, Şaban ayının on beşinci gecesi olan Berat gecesidir.
Bir de Kur'an'ın indirilmesi için "tenzil" sözcüğü kullanılmıştır. Tenzil, Kur'an'ın birinci kat semâdan Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimize peyderpey indirilmesi için kullanılmıştır. Tenzil'in başladığı gece, Kadir gecesidir.

BU GECEYE HAS DİĞER ÖZELLİKLER

Bu gece ile alâkalı olarak, Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Şaban ayının yarısı (Berat gecesi) gelince; gecesini namazla, gündüzünü oruçla geçiriniz. Cenab–ı Allah o gece güneşin batmasıyla dünya göğüne tecelli eder ve şöyle der:
"Benden af dileyen yok mu? Onu affedeyim. Rızık isteyen yok mu? Ona rızık vereyim. Şifa isteyen yok mu? Ona şifa vereyim."
Allah Teâlâ, Şabanın on beşinci gecesi tecelli eder ve anne babasına âsi olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında bütün kullarını bağışlar.(7)

* * *
Hadis–i şerifte geçen bazı kavramları açıklık getirmeye ihtiyaç vardır. Özellikle günümüzde bazı din istismarcıları ve sözde din reformcuları bir kısım kavramları kendi sapık amaçlarına alet etmektedirler. İzahına gereken husus yukarıda zikrettiğimiz hadis–i şerifte geçen "Cenab–ı Allah o gece güneşin batmasıyla dünya göğüne iner, tecelli eder" cümlesidir. Allah Teâlâ'nın zatı ile ilgili şekil, sûret ve yer isnadında bulunmak, şirk ve küfürdür. Hiçbir mümin Hak Teâlâ'ya ne şekil, ne de yer isnadında bulunabilir. Şüphe getirmez bir gerçek var ki, İslâm inancına göre; Rabbimiz zaman ve mekândan münezzehtir. Bunun altını çizelim. Ancak bizim aklımız, duyularımız veya varlığımızla anlayıp algılayamayacağımız bazı hâller ve keyfiyetler meydana gelebilir.
Hâşâ Şaban ayının on beşinci gecesi şekil ve mekân itibariyle, "Rabbimiz şimdi gökyüzündedir" gibi bir düşünce içinde olmak doğru değildir. Konumuzla alâkalı şöyle bir örnek vereceğiz: Ayet–i kerîmede "Biz insana şahdamarından daha yakınız." buyruluyor. Bu ayetten ne anlıyoruz? Hâşâ Allah Celle Celâluhu'nu şahdamarımızın içinde mi düşüneceğiz? İşte buradaki yakınlığın maddî ve mânevî boyutu ne ise, "birinci kat semâya iner" sözünün de maddî ve mânevî boyutu odur.
Berat gecesinde Rabbimiz, bilemediğimiz, anlayamadığımız bir tarzda, zaman ve mekândan münezzeh olarak dünya semâsına iner. Bunun detayını ve teferruatını bizim aklımız almaz ve anlamaz.
Bizim de içinde bulunduğumuz Samanyolu galaksisi gibi gökyüzünde yüz milyarlarca galaksi vardır ve bu galaksileri gözümüzle görmemiz mümkün değildir. Bu galaksileri biz gözümüzle göremiyoruz diye bu galaksiler yok değildir. Bilim adamları yüz milyarlarca galaksinin varlığından bahsediyorlar. Allah bilir, belki trilyonlarca galaksi vardır. Şimdi bu konu ile ilgilenen bilim adamları trilyonlarca galaksiyi tespit edemediler diye bu galaksiler de yok olmuyor. İşte bunun gibi, kendini beğenmiş sözde bazı reformist geçinen insanların başta Berat gecesine ve "birinci kat semâya iner" cümlesine getirdikleri itiraz, yalan ve uydurmadan başka bir şey değildir.

BERAT GECESİ GÖK KAPILARI AÇILIR

Ebû Hüreyre Radıyallahu Anh'dan rivayet edildiğine göre; Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz şöyle buyurmuştur:
"Şaban ayının orta (on beşinci) gecesinin ilk vaktinde Cebrail bana geldi ve şöyle dedi:
–Yâ Muhammed, başını semâya kaldır.
Sordum:
–Bu gece nasıl bir gecedir?
Şöyle anlattı:
–Bu gece Allah–u Teâlâ, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşanlardan başka hemen herkesi bağışlar. Meğerki bağışlayacağı kimseler büyücü, kâhin, devamlı şarap (bütün alkollü içkiler) içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olmasınlar. Bu kimseler tövbe edinceye kadar Allah–u Teâlâ onları bağışlamaz."
Gecenin dörtte biri geçtikten sonra Cebrail tekrar geldi ve şöyle dedi:
–Yâ Muhammed başını kaldır.
"Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında bir melek durmuş, şöyle sesleniyor:
–Bu gece rükû edenlere ne mutlu!
İkinci kapıda da bir melek durmuş, şöyle sesleniyordu:
–Bu gece secde edenlere ne mutlu!
Üçüncü kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:
–Bu gece dua edenlere ne mutlu!
Dördüncü kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:
–Bu gece Allah'ı zikredenlere ne mutlu!
Beşinci kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:
–Bu gece Allah korkusuyla ağlayan kimselere ne mutlu!
Altıncı kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:
–Bu gece Müslümanlara ne mutlu!
Yedinci kapıda da bir melek durmuştu. O da şöyle sesleniyordu:
–Hiç dilekte bulunan yok mu ki, kendisine dileği verilsin!
Sekizinci kapıda duran melek de şöyle sesleniyordu:



–Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın?
Bunları gördükten sonra Cebrail'e sordum:
–Bu kapılar ne zamana kadar açık tutulur?
Şöyle dedi:
–Gecenin başından, tanyeri ağarıncaya kadar.
Sonra şöyle dedi:
–Yâ Muhammed, Allah–u Teâlâ bu gece, Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısınca kimseyi cehennemden azat eder.(8)

GECEYE BERAT İSMİNİN VERİLMESİNİN NEDENİ

Rivayet edildiğine göre; bu geceye Berat isminin verilmesinin sebebi, bu gecede iki berat fermanı verilmesidir.
Şöyle ki:
1–Bu gece Allah tarafından, pişman olup yaptıklarından tövbe etmeleri hâlinde fâsıklara ve günahkârlara kurtuluş fermanı verilir.
2–Bu gece, Allah'ın velî kullarına zarar ve ziyana uğramaktan yana kurtuluş fermanı verilir.
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimizin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Bu gece, Allah–u Teâlâ kullarına bakar. Müminleri bağışlar, kâfirlere mühlet verir. Kin ve haset sahiplerini de o hallerini terk edinceye kadar kendi hâllerine terk eder."

* * *
Rivayet edilmiştir ki:
"Müslümanların yeryüzünde iki bayramı olduğu gibi semâdaki meleklerin de iki bayram gecesi vardır. Meleklerin bayram geceleri şunlardır:
–Berat gecesi.
–Kadir gecesi.
Müslümanların bayram günleri şu günlerdir:
–Ramazan bayramı günleri.
–Kurban bayramı günleri.
Meleklerin bayramları gece olur; zira onlar uyumazlar. Müminlerin bayramları ise gündüz olur; zira onlar gece uyurlar.

* * *
Denilmiştir ki:
"Allah–u Teâlâ'nın Berat gecesini açıktan bildirip, Kadir gecesini gizli tutmasında hikmetler vardır. Şöyle ki:
Kadir gecesi rahmet, mağfiret, cehennemden kurtulma gecesidir. Allah–u Teâlâ onu saklı tuttu ki, onun üzerine kimse konuşamasın.
Berat gecesini de açıkladı; zira o gece, hüküm ve kaza gecesidir. Dargınlık ve rıza gecesidir. Kabul ve red gecesidir. Kavuşmak ve kavuşmamak gecesidir. Saadet, şekavet, ikram ve paklık gecesidir.
Bu gecede bir kimse saadet bulur; diğer kimse saadetten uzaklaşır.
Bu gecede bir kimse mükâfat alırken; diğer kimse ziyana uğrayıp kaybeder.
Bu gecede bir kimse ikram görürken; bir başkası mahrum kalır.
Bu gecede bir kimse ecir alırken; bir başkası kovulur.
Nice hazırlanmış kefen vardır ki, sahibi çarşı pazarda koşturup durur.
Nice kabir vardır ki, kazılıp hazırlanmıştır; ama sahibi sürur (sevinç) içinde aldanıp kalmıştır.
[color=#003399]Nice gülen ağız vardır ki; yakında ölüp susacaktır.
Nice konak vardır ki, inşası tamamlanmıştır; ama sahibine ölümün gelmesi çok yakındır.
Nice kul vardır ki, sevap bekler; ama karşısına ceza çıkar.
Nice kul vardır ki, müjde bekler; ama karşısına hüsran ve ziyan çıkar.
Nice kul vardır ki, cenneti bekler; ama karşısına cehennem çıkar.
Nice kul vardır ki, vuslatı, kavuşmayı bekler; ama karşısına ayrılık çıkar.
Nice kul vardır ki, ihsan bekler; ama karşısına belâ çıkar.
Nice kul vardır ki, mülk bekler; ama helâkla karşılaşır.
[/color]

Dipnotlar:
1–Duhan sûresi, 3–4
2–Fahrüddin er–Râzî, "Tefsir–i Kebir", çev. Suat Yıldırım ve diğerleri, Huzur Yayınevi, Ankara, 1995, c.19, s.56
3–Duhan sûresi, 4
4–İsmail Hakkı Bursevî, "Ruhu'l–Beyan Tefsiri", Damla Yayınları, 1997, c.7, s. 585
5–İbn Mâce, Mukaddime 191
6–Alûsî, XIII, 112
7–İbn Mâce, İkametü's–salat 191; Tirmizî, Savm 38
8–Abdülkadir Geylânî, "Gunyetü't–tâlibîn", terc. Abdülkadir Akçiçek, Sağlam Kitabevi, İstanbul 1991, s. 578



Bu mesaj 1 kez ve en son Ukab tarafından 26.08.2007 - 14:54 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.08.2007 - 14:53
Bu mesajı bildir   Ukab üyenin diğer mesajları Ukab`in Profili Ukab Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
_LaL_ su an offline _LaL_  
hadislerle Berat kandili....

838 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2007
En Son On: 17.12.2010 - 23:47
Cinsiyeti: ----- 
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuşlardı:
“Recep, Allah’ın ayıdır. Şaban, benim ayımdır. Ramazan, ümmetimin ayıdır”. Mübarek Recep ayının ardından gelen Şaban ayı Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ayıdır. Bu mübarek ayın değerini bilerek, ibadetlerimizi yapmalı, alemlerin Rabbinden af dilemeliyiz.

Şaban ayının önemli özelliklerinden biri Beraat gecesi gibi müstesna bir gecenin bu ayın içinde bulunmasıdır.

Ebu Hüreyre Radıyallahu And’dan rivayet edildiğine göre: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuştur:
—“Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s) bana geldi; şöyle dedi:
—“Ya Muhammed, başını semaya kaldır. Sordum.
—“Bu gece nasıl bir gecedir? Şöyle anlattı:
—“Bu gece, Allah-u Teala, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen herkesi bağışlar. Meğer ki, bağışlayacağı kimseler büyücü, kahin, devamlı şarap içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tövbe edinceye kadar, Allah-u Teala onları bağışlamaz.

Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail yine geldi ve şöyle dedi: "Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış.
Cennetin birinci kapısında dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyor: "Ne mutlu bu gece rüku edenlere.
İkinci kapıdan dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Bu gece secde edenlere ne mutlu".
Üçüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece dua edenlere ne mutlu." Dördüncü kapıda duran melek dahi şöyle sesleniyordu: -"Bu gece, Allah'ı zikredenlere ne mutlu".
Beşinci kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu."
Altıncı kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Müslümanlara ne mutlu." Yedinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın.
Bunları gördükten sonra, Cebrail'e sordum: "Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak?
Şöyle dedi: "Ya Muhammed, Allah-u Teala, bu gece, Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kimseyi cehennemden azat eder."

- Hz. Ayşe Radıyallahu Anha anlatıyor: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdular ki: "Allah Teala Hazretleri, Nıfs-u Şa'ban gecesinde dünya semasına iner ve Kelb kabilesinin koyunlarının tüyünün adedinden daha çok sayıda günahı affeder."



Allah Razı Olsun
Ekleme Tarihi: 26.08.2007 - 21:26
Bu mesajı bildir   _LaL_ üyenin diğer mesajları _LaL_`in Profili _LaL_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1585 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
neco64 (56), hilas (49), nkayan (60), elifgirl (43), esenceliömer (46), o.z.k.a.n (47), TILSIMLI52 (47), türkoðlutü.. (61), allim (52), WebmasteR (43), gültekingumus (54), Nevnihal_17 (36), niyaziterzio&et.. (56), nurse_61 (39), yilmaz.s (54), bahadirb (35), hacisa (61), oguzhan01 (44), tarik tufan (40), hatiice (40), veli1975 (49), alpaslan (59), emre2500 (52), turquaz (38), neseliukala (52), yildirimlar (47), catlaak (50), islamgulu (38), belinay (47), delikarabekir (41), raydin (59), dünya (47), hasimbilgic (56), TalhaahmeT (51), tubis (38), cananuluocak (38), tufan_07 (39), huzur_u mah&tho.. (46), Ekrem (46), dilyar56 (52), habibe1994 (54), sevdim_gerisi_y.. (38), sadece_sen (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.15799 saniyede açıldı