*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 579 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazar, 28. Nisan 2024 - 03:23

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KADIN & AiLE » Mutluluk Zor Değil Ama İstemek Lazım!

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Muhtazaf

Mutluluk Zor Değil Ama İstemek Lazım!

Moderator

4254 Mesaj -

Mutluluk Zor Deðil Ama Ýstemek Lazým!
Mutluluktan herkes söz eder,ama onun ne olduðunu kimse bilmez.
Madame Roland
Mutlu olmak elbette zor deðil, ama önce karar verip istemek lazým. Genelde bizi mutsuz eden konulan þöyle bir Özetleyelim:
ý. Pahalýlýk, enflâsyon, kötü ekonomi ve buna baðlý olarak geliþen sýkýntýlar, (ödenmeyen çekler, tahsil edilemeyen senetler ve geçim sýkýntýsý.)
2. Ailevî problemler, (þiddet, kavga, çocuklarýn okulu, vs.)
3. Toplumsal dertler (baþörtüsü yasaðý vs.) Mutlu olmanýn çok kesin hatlý belirli bir yöntemi, mutluluðun belirli bir standardý yok. Kendi kendime þu soruyu hep sordum: "Ýnsan nasýl mutlu olabilir?" Ve "Ýnsan hangi seviyede mutlu olabilir?" Sonuçta anladým ki, mutluluk standart dýþý bir þey. ..Kimine göre zaten böyle bir þey yok. Mutluluk, sýkýlan insanýn uydurduðu bir kavram. Biz insanlar da "yok"u arayan zavallýlarýz. "Yok"u ararken hayatý unutup kendimizi helak ediyoruz.
Bence bu yanlýþ bir açýklama. Hayatta mutluluk var. Ahirett mutluluk yurdu cennet varsa, dünya ahiretin küçücük bir modeli olduðuna göre, dünyada mutluluk var.
Ýnsan mutlu olabilir. Ya da insan kendini mutlu hissedebilir "Nasýl?" sorusuna standart bir cevap bulmaya çalýþmak þart deðil. Belki bu sualin insan adedince farklý cevaplarý var.
Bence, her insan mutluluðu düþleme yerine, elinde bulunan deðerleri dolu dolu yaþamalý.
Ailevî problemlerin çözümü belli: Sevgi ve aþk... Bunu þimdiye kadar çok tartýþtýðýmýz için buraya almýyorum.
Mutsuzluðumuzun diðer kaynaklarý ise salt bugüne ait sorunlar deðil, bazýlarý on yaþýnda, bazýlarý yüz yaþýnda. Belki boyut deðiþtirerek bazýlarý yüzlerce yýl daha sürecek. Peki biz yüzyýllar boyu mutsuz mu olacaðýz? Bugünkü mutsuzluk kaynaklarýmýzýn çoðu geçmiþte de vardý. Abartmýþtýk, büyütmüþtük ve altýnda ezilmiþ, mutsuz olmuþtuk. Ne kazandýk? Yýllar boyu dertlendik, mutsuz olduk diye sorunlar bitti mi?
Bitmedi. Aleyhimize oldu. Fazlaca bunaldýðýmýz için, hiçbir çözüm üretemedik, o zaman da sorunlarýn altýnda daha çok ezildik.
Ýnsanýn olduðu yerde dert bitmez. Mutlu olmak için dertlerimizin bitmesini, her iþin yolunda gitmesini beklersek, sonsuza dek bekleriz. Bekleriz ama dertlerin bittiði günü görmeden ölürüz. Çünkü ulaþmaya çalýþtýðýmýz geliþmiþ toplumlarýn da dertleri bitmedi. Geçim dertleri yok, ekonomik problemlerinin çoðunu çözmüþler, fakat bunalýmdan ve ona baðlý olarak intiharlardan kurtulamamýþlar.
Öyleyse mutluluk aradýðýmýz yerde deðil. Yani dýþýmýzda deðil, içimizdedir.
Ben hayatýmýn belli bir döneminde gerçek bir dertle yüzleþirken, geçmiþte yaþadýðým dertleri, sýkýntýlarý çok abarttýðýmý bazýlarýnýn dert filan olmadýðýný, bazýlarýnýn ise, tam tersine, mutluluk kaynaðý bile olabileceðini fark ettim. Ve mutlu olarak yaþayabileceðim zamanlan mutsuz geçirdiðim için piþmanlýk duydum.
Hayat yolu iniþ çýkýþlarla doludur...
Acý ile tatlý, doðru ile yanlýþ, mutlulukla mutsuzluk, fakirlikle zenginlik iç içe gider.
Öylesine hýzlý bir akýþ var ki, bazen ayný gün, birbirine taban tabana zýt olgu ve duygularý dakika farkýyla yaþarýz.
Mademki hayat geçici, her þey geçicidir; geçici þeyler için kendimizi aþýrý derecede sýkmanýn, üzülmenin, stresten strese sokmanýn anlamý var mý?
Osmanlý ceddimizin çerçeveletip duvarýna astýktan baþka felsefe olarak yüreðine de astýðý bir levha vardý: "Bu da geçer Ya Hû!"
Ne zaman altýndan kalkamadýðý iþlerde boðulmaya ve çaresiz kalmaya baþlasa o levhaya bakar, bu levhanýn sýrrýnda rahatlardý. Çünkü o levhadaki tek cümleden ibaret bir þey deðil, bir Allah'a teslimiyet vesikasýydý: Kulluk beratý!
Tevekkül etmeyi unuttuk, problem çözmeyi beceremiyoruz, o zaman gelsin dertlenme, gelsin stres, gelsin çile yumaðýna dokumalar! Artýk kendimizi ne kadar periþan edebilir, hýrpalayabilirsek...
Bir kez "Bu da geçer Ya Hû!" diyebilsek...
Problem mi? Geçer Ya Hû!
Sýkýntý mý? Geçer Ya Hû!
Ödeme darlýðý mý? Geçer Ya Hû!
Baþarýsýzlýk mý? Geçer Ya Hû!
Hepsi geçer. Yeter ki, insan olarak dinamik duralým, sorunlara teslim olmayalým.
ÝÞÝ EÐLENCEYE DÖNÜÞTÜRÜN
Geçenlerde kahvaltý ederken, eþim günlük iþlerini saymaya baþladý.
* Bulaþýklar yýkanacak,
• Ev baþtan sona süpürülecek,
• Ütü yapýlacak,
• Yemek piþirilecek,
• Markete çýkýlacak.
Gerçekten de ev hanýmlýðý zor zenaat: Boþuna mý bu iþten anlayanlar, ev hanýmlarýný "aðýr iþçi" sýnýfýndan sayýyor?
Bütün bunlarý bir günde yapmak yerine bazýlarýný ertelemesini söyledim eþime. Meselâ yemek piþirmeyebilirdi. (Akþama kahvaltý etsek kýyamet mi kopacak?) Yemek piþirmeyeceðine göre markete gitmesine gerek yoktu. Bulaþýklarý yýkamak zorunda olabilirdi, ama belki evi köþe bucak temizlemeyi yarýna býrakabilirdi. Ütüyü de ikiye bölebilirdi pekâlâ. (Þahsen ütü yapmayý severim, gömleðin kýrýþýklarý düzelirken, hayatýmýn kýrýþýklarý da düzelirmiþ gibi gelir.)
Ýç dünyanýz hangi ev iþine müsaitse o gün onu yapýn bence. Böylece iþ eðlenceye dönüþecek, sýkýcý olmaktan çýkacaktýr. Stres yerine belki mutluluk bile verecektir.
PES ETMEK YOK!
Bugünkü Türkiye'nin ve Türkiye'de yaþayan insanlarýn kimi sosyal, kimi siyasal, kimi hukuksal, kimi ekonomik çeþitli sýkýntýlarý var. Zaman zaman kendimizi büyük bir baský altýnda hissediyoruz. Bazen de pes etmemize ramak kalýyor.
Sakýn sakýn! Asla vazgeçmeyin! Yarýnlar istediðiniz gibi olacak, yarýnlarda insan haklarý eksenli geliþmiþ bir Türkiye doðacakmýþ gibi yaþayýn.
Eðitiminize devam edin, sýnavlarýnýza hazýrlanýn, mesleðinizin doruðuna çýkmaya çalýþýn.
Herkes sizi vazgeçirmeye çalýþsa bile hedefinize ulaþmaktan vazgeçmeyin!
Unutmayýn ki, Hz. Ýbrahim önünde Nemrut ateþi yanar bile inandýðýndan, düþündüðünden, hiçbir hederinden vazgeçmedi. Sonuçta Nemrut ateþi gülistana döndü. Çünkü rahmet yetiþmiþti
Rahmetin ne zaman yetiþeceði belli olmaz. Bize rahmeti yönlendirmek düþmez elbet, bize sabredip uðraþarak hak etmeye çalýþmak düþer.
Hayatý biz plânlamýyoruz. Hayatý plânladýklarýný zannedenler de plânlamýyor aslýnda. Bu "Sefine-i Rabbaninin—Rabbin gemisinin" ezel ve ebede hükmeden bir kaptaný var.
Bu yüzden kahýrlanmaya, aþýrý üzülmeye, üzülüp dünyayý kendine zindan etmeye gerek yok.
Biz kuluz!
Hayatý deðiþtirmek elimizde deðil. Ama hayatý deðiþtirebilecek Kudrete ram olmak, Ona kul olmak elimizde. Dua ve niyaz ne güne duruyor?
ÇOCUKLAÞMAKTAN ASLA KORKMAYIN
Herkesin içinde bir çocuk var: Biraz haþarý, biraz uçarý, biraz sorumsuz, biraz hýrçýn, biraz þýmarýk ve alabildiðine sevimli bir çocuk. Mutluluðu yakalamak istiyorsanýz, içinizdeki çocuðu sakýn öldürmeyin.
Çocuklaþmaktan asla korkmayýn. . Hadi bakalým, þimdi çocuklasýn!
Sebepsiz gülün, yerlerde yuvarlanýn, su birikintisine basýn, yüksek sesle konuþun. Fýrsat buldukça çocuk olun ve çocuk olduðunuzu da hatýrlayýn: Çocuklar mutlu olmak için sebep aramaz, zira onlar hep mutludur. Yeri geldiðinde de aðlayýn: Çocuklar Çok rahat aðlar..
Rahmetli annem "erkekler aðlamaz" derdi, beni öyle yetiþtirdi Topraða verirken, hýçkýrýklarýmý bastýramayýnca aðzýmý kulaðýna dayadým ve dedim ki: "Anacýðým, 'erkekler aðlamaz” diye öðrettiydin ya, doðru deðilmiþ, iþte oðlun aðlýyor." O gün aðlamayý öðrendim. Mutlu olmanýn bir yolunun da, gerektiðinde aðlayabilmek olduðunu anladým. Ve o günden beri aðlayamayan erkeklere hep acýdým. Hiçbir þey için geç deðildir; taleplerinizi ertelemeyin.
Yazar: Yavuz Bahadýroðlu

Gönderen: 04.10.2010 - 11:54

	keskinmetal

655 Mesaj -

zamanýn padiþahý alimleri toplayýp bana öyle bir kelime öðretinki
neþemdede üzüntümdede beni rahatlatsýn demiþ
tabi her alim bildiðini söylemiþ en son kalan alimse sessizce durup dinlemiþ
padiþahýn dikkatini çekince siz niçin komuþmazsýnýn hocam deyince ne diyeyim padiþahým
bu da geçer ya hu deyin demiþ
sanýrým mutluluðu istemek için tam teslimiyet gerekli
ama malesef hep eksik kalýyoruz rambim bana hidayet nasip etsin inþaalah
banada diyenleride hidayete erdirsin

selam ve saygýlar

Gönderen: 08.10.2010 - 22:40

keskinmetal üyenin diger mesajlarini ara

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 579 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
***Murat*** (48), behlul (50), hatice57 (44), GaZZe (60), erveysel (61), Abdulkadir22 (31), samyeli13 (47), candeniz (24), balacan (54), abdulkadir (31), babam veben (55), askbumu (43), sahra_yagmur (37), halit42 (39), Babacan52 (56), gurbetcigenc (33), Fikret1972 (52), NuR_EFSAN (39), jopp777 (47), pempe1987 (37), Nur baçesi (28), seyhzadem (36), Mustafa Alptug (41), gunes_akca (35), KanKaZ (36), hsusal (72), olimp_ (45), ufkumuzvar (42), gakkosfatih (42), HIKKI (51), Selale1 (49), Yasin Tural (36), nebitdag (45)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.55828 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.