stromectol dexamethasone hydroxychloroquine generique rhinocortlopinavir ritonavir luvox lyrica marvelon maxalt medrol active mefe basan mefenacide mefenamin meladinine mellaril mellerettes melleril mentax mestinon metaglip metfin metoject metrizol micardis hct micardis micardisplus microgynon micronase micronovum microzide minac 50 minipress minocin miranova mobic mobicox moduretic motilium motrin munobal myambutol myconormin myfortic mysoline naltrexin naprolag
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » Resulullah Efendimizin dostlarından şakalar

önceki konu   diğer konu
3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Resulullah Efendimizin dostlarından şakalar
Moderator


4254 Mesaj -
Resulullah Efendimizin dostlarýndan þakalar

Sahabe-i Kiram, Peygamber Efendimize yaptýklarý gibi kendi aralarýnda çok enteresan þakalar yapmýþlardýr. Onlar da insandý ve elbette günlük hayatýn meþguliyetleri, yorgunluðu ve stresini gidermek için buna benzer yollara baþvurmuþlardýr. Tabi bir de fýtrat meselesi vardýr. Kimi insanlar yapý gereði þakacý, olaylara mizahi bir tarzla yaklaþan bir karaktere sahiptirler. Ýþte birkaç tablo...

Þakanýn üstadý; Nuayman
Kesilen Deve

Nuayman çok þakacý birisi idi. Yaptýðý þakalar bazen aþýrýya kaçardý. Fakat yine de Peygamberimiz (sav) onu anlayýþla karþýlardý.

Bir gün çölde yaþayan bedevi Araplardan birisi Peygamber Efendimizi ziyarete gelmiþti. Devesini Mescid-i Nebevi'nin avlusuna baðlayýp içeri girmiþti. Sahabîlerden birisi deveyi görünce Nuayman'a:

-Þu deveyi kessen de etini yesek, eti çok özledik, çoktandýr et yiyemiyoruz. Nasýl olsa Peygamberimiz devenin parasýný ödeyecektir.

Nuayman da itiraz etmedi, o da zaten tam böyle iþlerin adamýydý. Deveyi yere yatýrdý, kesti ve baþladý yüzmeye.

Devenin sahibi Peygamberimizin huzurundan çýkýnca bir de ne görsün, devesinin derisi yüzülüyor.

-Eyvah! Devemi kesmiþler, diye feryada baþladý.

Peygamber Efendimiz dýþarý çýktý:

-Bunu kim yaptý? diye sordu.

-Nuayman yaptý, dediler.

Nuayman kaçmýþtý. Peygamber Efendimiz Nuayman'ýn peþine düþtü, aramaya koyuldu.

Sonunda Duabaa adýnda bir kadýnýn evinin bahçesinde buldu. Nuayman evin avlusundaki çukura girmiþ, üzerini de hurma aðacý yapraðý ile örtmüþ, görünmüyordu.

Peygamberimiz eve girince birisi bir taraftan yüksek sesle:

-Biz onu görmedik diyor, bir taraftan da parmaðýyla Nuayman'ýn saklandýðý çukura iþaret ediyordu.

Peygamberimiz gitti, onu çukurdan çýkardý. Nuayman'ýn yüzü gözü toz toprak içinde kalmýþtý. Peygamberimiz sordu:

-Niçin böyle yaptýn?"

Nuayman:

-Yâ Resulallah, size burada olduðumu söyleyenler yaptýrdýlar bana...

Peygamber Efendimiz bir yandan Nuayman'ýn yüzünü gözünü siliyor, diðer yandan da gülüyordu. Allah Resulü (sav) daha sonra deve sahibine devesinin parasýný ödedi ve iþi tatlýya baðladý.
Köle mi deðil mi?

Ümmü Seleme anlatýyor:

Hz. Ebu Bekir ticaret maksadýyla Nuayman ve arkadaþý Suveybit'le birlikte Busra yolculuðuna çýktý. Her ikisi de Bedir Savaþý'na katýlmýþtý. Nuayman kervanýn yiyecek iþlerine bakýyordu. Bir gün Suveybit ondan yemek isteyince:

-Ebu Bekir gelinceye kadar veremem, dedi.

Bunun üzerine Suveybit kýzarak; "Vallahi ben de seni kýzdýrmasýný bilirim!" diye kalkýp bir baþka kervanýn yanýna gitti.

Arkadaþýnýn kendisine yiyecek vermemesine çok aðýr bir ceza verecekti. Kervanda bulunanlara:

-Benim genç, güçlü bir Arap kölem var, satýn alýr mýsýnýz? dedi. Adamlardan biri cevap verdi:

-Anlaþmamýza baðlý, uzlaþýrsak elbette alýrýz. Suveybit:

-Fakat benim kölem çok gevezedir, olabilir ki, size, ''Ben köle deðilim.'' diyebilir. Eðer bundan dolayý satýn almazsanýz, þimdiden söyleyin de bana karþý þýmarýklýðý artmasýn.

-Hayýr, biz alýrýz, kendisini dinlemeyiz bu konuda.

Ve Suveybit'e on genç diþi deve vererek satýn aldýlar. O da develeri önüne katýp getirdi ve Nuayman'ý göstererek:

-Ýþte benim kölem budur, dedi. Nuayman:

-O yalan söylüyor, ben hür bir insaným, dediyse de, kervan sahipleri:

-Senin böyle diyeceðini zaten öðrenmiþtik, haydi yürü...

Nuayman'ýn boynuna ip takýp götürdüler. Hz. Ebu Bekir gelince durumu kendisine haber verdiler. Ebu Bekir hemen arkadaþlarýyla birlikte kervanýn yanýna gidip, develeri vererek, Nuayman'ý geri aldý. Sonra Resulullah'a durumu anlattýlar.

Resulullah (sav) ve ashabý bir yýl boyunca bu olaya güldüler.
Az bedel çok ödül

Hz. Ömer camideydi.

Bir adam içeri girdi ve namaz kýlmaya baþladý.

Çok hýzlý kýlýyordu adam. Ve birkaç rekât kýldýktan sonra hemen ellerini açarak yüksek sesle Allah'a dua etmeye baþladý:

-Ey Allah'ým, beni cennetine al, cennetinde hurilerle evlendir.

Adamýn duasýný tebessümle dinleyen Hz. Ömer seslenir:

-Hey adam, sen parayý az ödedin ama karþýlýðýnda çok þey istiyorsun.

"Bir þey deðilmiþ"

Hz. Aiþe aðýr hastadýr.

Ziyaretçiler akýn akýn gelmektedir.

Yanýna gelenlerden biri de kardeþi Abdurrahman'ýn torunu Abdullah.

-Geçmiþ olsun anneciðim. Sana kurban olayým, kendini nasýl hissediyorsun?

Hz. Aiþe (ra):

-Vallahi bu dert ve hastalýk ölüm hastalýðýdýr.

Abdullah:

-Ha öyle mi, demek bir þey deðilmiþ, ben de korkmuþtum.

Bu þaka üzerine Hz. Aiþe gülerek;

-Sen bu huyunu hiç býrakmayacaksýn. Allah hayrýný versin, der.

Kim büyük?

Muaviye (ra) Sebe halkýndan bir adamla karþýlaþýnca, aralarýnda þöyle bir konuþma geçer.

-Senin kavmin ne kadar cahilmiþ. Baþlarýna bir kadýný Melike (yönetici) yaptýlar. (Burada Sebe Melikesi Belkýs'a iþaret etmekteydi.)

Adam Muaviye'nin bu sözüne þöyle cevap verdi:

-Senin kavmin benimkinden daha cahilmiþ. Çünkü Resulullah (sav) onlarý Hakka çaðýrdýðýnda;

"Ey Allah'ým, eðer bu Kur'an senin katýndan inmiþ bir gerçek ise, üzerimize gökten taþ yaðdýr yahut bize elem verici bir azap getir." Dediler de, "Eðer bu Kur'an senin katýndan inmiþ bir gerçek ise bizi O'na ilet" demediler. Þimdi söyle bakayým kim daha cahilmiþ?

Muaviye adama hak verdi.
Hz. Osman'ýn baþý yarýlýyor

Devir Hz. Osman devri. Mahreme b. Nevfel, Medine'de yaþýyordu. Ýki gözü kör, yaþlý bir ihtiyardý. Tam 115 yaþýndaydý. Bir gün mescidde kalktý, küçük abdestini yapmak istedi. Nuayman b. Amr, yerinden kalkýp onun yanýna geldi. Onu mescidin dýþýna götürüyormuþ gibi yapýp bir kenara çektikten sonra;

-Ýþte buraya ihtiyacýný görebilirsin, dedi.

O da orada oturdu ve bevlini yaptý. Halk, cami kenarýnda adamýn küçük abdestini yaptýðýný anlayýnca ona baðýrdý. Ama iþ iþten geçmiþ, olan olmuþtu. Çok mahcup ve üzgün bir þekilde cemaate gelen Mahreme haykýrdý:

-Beni bu yere kim getirdi, azab olunasýca?" dedi.

Ona söylediler:

-Seni Nuayman b. Amr buraya getirdi.

Ýhtiyar çok kýzgýndý:

-Benim baþýma getirdiðini, Allah da onun baþýna getirsin. Dikkat ediniz! Bu benim Allah için üzerime farz olsun, nezr olsun. Eðer ben onu elime geçirirsem, þu bastonumla ona öyle bir darbe vuracaðým ki, ölünceye kadar unutamayacak. Böylece bir zaman geçti, Mahreme de olanlarý unuttu.

Sonra bir gün Hz. Osman mescidin bir tarafýnda namaz kýlarken Nuayman, Mahreme'nin yanýna giderek;

-Nuayman'dan intikam almak istiyor musun? dedi.

Mahreme:

-Evet, nerdeyse onu bana göster, dedi.

Nuayman, Mahreme'nin kolundan tutarak onu Hz. Osman'ýn arkasýna götürdü ve;

-Ýþte Nuayman budur, dedi.

Hz. Osman namaz kýlarken hiç bir þeyden haberi olmazdý.

Mahreme iki eliyle asasýný tuttu ve bütün gücüyle Hz. Osman'ýn kafasýna indirdi. Hz. Osman'ýn kafasý yarýldý. Ýnsanlar Mahreme'nin yanýna gelerek;

-Sen ne yaptýn. Mü'minlerin Emîri Osman'a vurdun, dediler.

Anlaþýlan yine Nuayman'ýn oyununa gelmiþti.

Bu olanlarý iþiten Zühre oðullarý Nuayman'dan intikam almak istediler, fakat Hz. Osman izin vermedi:

-Býrakýn onun cezasýný Allah versin. O her þeye raðmen, Bedir ashabýndandýr, O'na bir zarar vermeyiniz.
ALINTI.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Muhtazaf tarafından, 26.03.2009 - 16:47 tarihinde.
Gönderen: 26.03.2009 - 16:37
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
sevdaa1 su an offline sevdaa1  
1090 Mesaj -
Elinize Saglik Te$ekkürler sevinçli
Gönderen: 26.03.2009 - 18:37
Bu Mesaji Bildir   sevdaa1 üyenin diger mesajlarini ara sevdaa1 üyenin Profiline bak sevdaa1 üyeye özel mesaj gönder sevdaa1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Moderator


4254 Mesaj -
Cümlemizden
Gönderen: 27.03.2009 - 15:15
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 886 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
mouharem68 (56), Mavi mutluluk (42), gardiyan (51), hüzünn (36), yanardag (49), kalebeyi (43), Trabzon61 (34), Kameraman_63 (61), Rabia1 (52), MaviguL (42), YSMNT (45), kardelen_06 (40), PembeGül (39), aliosmantr (37), safak13 (46), secere (47), yasargokmen (51), mehmet23 (53), HaBeSii (43), tkardelen (42), MUSTAFA ONUR (63), efendi54 (54), cemilakgun (48), þip&thorn.. (45), cemilakgün (48), Moehh80 (44), ismailbaturay (47), tümtürk (36), SaBoTaJ (124), resadiyeli84 (40), muhammedali_x (49), metinx (49), Fatih almanya (44)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.59707 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.