*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 828 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazar, 5. Mayıs 2024 - 07:20

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » Güzeli Taşımak Zordur...

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	halk yolcusu

		Güzeli Taşımak Zordur...

1504 Mesaj -

Yaþadýðý yerde hep 'güzel' kalan insanlar, zamanla, isimlerinden çok 'güzellikleriyle' anýlýr. Biyolojinin ötesindeki güzellikleriyle insana ve hayata yöneldiklerindendir ki, arkalarýnda, gönül ve zihinlerde ýþýltýlý bir iz býrakýrlar. Bakýþlarýnýn, ellerinin, dahasý kalblerinin deðdiði her bir þey iyileþmeye yüz tutar. Güzeldirler; güzelce yaþar ve güzelliklere vesile olurlar.

Güzel görünmek gibi bir dertleri de yoktur; 'görünmeye' çalýþmanýn profesyonelce olduðunu düþünüp, bundan fellik fellik kaçarlar. Hayatýn oynanacak bir oyun deðil, yaþanacak bir imtihan ve gerçeklik olduðuna inanýrlar. Baþka türlü olmak ellerinde deðildir; kalblerinde ne yaþanýyorsa, bakýþlarýndan ve dillerinden de o dökülür. Ayak bastýklarý topraðý, sokaktaki kediyi, yaralý kuþu, topal leyleði, aç köpeði, kalbi kýrýk yetimi, düþmüþ insaný 'kardeþi' görür, acýlarýný acýsý bilir, baþkasýyla paylaþmadýðý bir huzurun huzur olamayacaðýný düþünürler. Baþkalarýna açýk kalblerin ve sofralarýn sahibidirler. Baþkasýna kapanmakla oburlaþan bencilliði; insana, kalbe, iyiliðe, güzelliðe, hâsýlý yaratýlýþýn gâyesine düþman bir yutucu gibi görürler. Kendilerinden vazgeçtikçe kendileri olurlar.

Ama gelin görün ki, Þâir öyle diyor...:
'Güzel insanlar güzel atlara binip gittiler.'

Bu iç yakýcý deyiþ, 'güzel insan'dan yoksun bir zamandan geçen veya buna yakýn döneme karþýlýk gelen bir tespittir ve bugün için de söylenebilir. Bizi, dolayýsýyla yaþadýðýmýz hayatý güzelleþtiren 'vasýf'larýn arkalara düþtüðünü, baþka türlü 'deðer'lerin öne çýktýðýný gösteren bir þey...

Güzeli taþýmak zordur!

'Güzel' kalmak gerçekten zordur; bedel ister. O 'esaslý þey' olabilmek için çok þeyden vazgeçmek gerekir.

Bizleri güzelleþtiren deðerlerin hayatýmýzdan düþüþü, bazý kazançlar(!) adýna görmezden gelinmiþ veya üzerinde çok fazla düþünülmemiþtir. Atlarýna binip giden güzel adamlarla birlikte hayatýmýzdan çekilen bu deðerler, 'geçmiþ zaman sesleri' gibi, yine de arada bir kuytularda çýnlar. Yüzü 'geçmiþ'e dönük, 'deðer' bilir 'eski zaman insanlarý'nýn konuþmalarýnda çýnlayan bu kayýplara baktýðýmýzda, kaybettiklerimizin az þey olmadýðýný görürüz. Ve bunu fark ettiðimizde, ellerimiz öylece aþaðýlara düþer.

Uzaklarda, karanlýðýn kuytularýnda bir yerde, oralarýn yabancýsý birine 'ýþýðý yanan ev' olmak, ne muhteþem bir þeydir! Karanlýðý, yabancýlýðý, üþümüþlüðü çözüveren sýcak bir yuva; gidebileceði bir yeri olmayana çalacak bir kapý; yorgun bir bedene serilmiþ bir yatak; aç bir mideye hazýrlanmýþ bir sofra olmak ne iyileþtiricidir! Yolcuya, yabancýya, düþküne, kimsesize, yetime, kýrýk kalblere yer açmak; 'hiçbir yer' olan ara bir durakta onlara 'bir yer' olmak; yersiz ve yurtsuz kaldýklarý için hiçbir yere gidemeyenlere dönebilecekleri bir 'adres' olmak ne çok makbule geçer! Üþümüþ bir kediyi evin içine almak; aç bir köpeðin önüne bir kap yemek býrakmak; yaralý bir kuþun yarasýna inceden bir merhem sürmek; hayatýn dokunup geçerken acýttýðý bir insan kalbinde esastan bir sabýr estirmek, hayatý yaþanýr kýlan ne diri bir güzelliktir!

Atlarýna binip giden güzel insanlara sahip bir medeniyetin yetimleriyiz. Çekip gidenlerin doldurulmamýþ boþluklarýnda savrulup duran yoksullarýz. Kalabalýklarýn ortasýnda, kocaman bir 'yalnýzlýk'la hemhal 'yabancý'lar gibiyiz.

Özümüz'den baðýmsýz soru ve ihtiyaçlarýn kurduðu karmaþada, dört nala koþan atlarýn sürüklediði bir arabada uçuruma giderken, aklýmýza ne kendimiz ne de yitiklerimiz geliyor. Güzel adamlara uzaklýðýmýzda ve gün gün bizi kemiren yoksullukta, çocuksu oyun ve uðraþlarla oyalanýyoruz. Kalbimizi mânâsýz sevdalarda boðdurarak nefessiz býrakmýþ; 'can'ýmýzý, soluksuz 'canan'larýn arkasýnda koþturarak yormuþuz. Hayat kalbimize ulaþamýyor, yorgun düþmüþ 'can'ýmýza bir þey ifade edemiyor.

Neyi kaybettiðimizi hatýrlamadan yeniden yola koyulamayýz. Þâir, 'Neyi kaybettiðini hatýrla!' diyordu. Zira hatýrlamamak, kiþiyi; kimliðinden, yürüdüðü ve geldiði yeri kuran 'tarih'ten yoksun býrakýr. Kendi tarihinin çöktüðü yerde, kiþi de kalmaz. Hâfýza kaybýný yaþayan hasta için dün, bugün, etrafta dönen çok þey, yani hayat mânâsýzlaþýyorsa, neyi kaybettiðini hatýrlamayan biri için de bu böyledir. 'Tarih'siz kalmýþsanýz, yani 'dün'ünüz yoksa, 'yarýn'sýz kalmýþ sayýlýrsýnýz. 'Dün'süzlüðün ve 'yarýn'sýzlýðýn orta yerindeyseniz, 'bugün' diye bir þeyiniz de kalmamýþ demektir.

Alýntý...

Gönderen: 16.07.2008 - 20:08

halk yolcusu üyenin diger mesajlarini ara

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 828 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
gocmenkuslar (56), fatihalperen (40), cumababa (64), osman karaca (59), selim444 (33), furkan2005 (44), sena_66 (56), sebo1963 (61), manolya (59), sertkaya (54), sofigardas (44), MEHMET_1960 (64), dursun ali (68), cepkamil (51), romen (42), selim_wien (42), awsaroglu (49), tekin58 (59), sahabegulu (47), hintavi (47), sivassporlu (38), hakký özka.. (59), Hayriye Esra (38), eylem (49), nurdane_unlu (58), tüncay (46), uzaktaki (48), Goblin (37), aliyasar (60), ozturk yasin (61), iborrr (59), Elbistan (44), s_a_r_a_ (36), HABÝBE (39), sefaiscan20 (35), YAKAMOZ42 (44), p_rens (69), metin007 (47), P_kardes (51), mehmetturkmen (46), Bayramalptekin (60), sitemkar (44), ATEKER (51), muco_15 (39), hicran (37), beyondvision (38), Konyali_Yakup (38), Hayat-i (55), Ece (38), Meviza29 (51), meaksa (39), Pfantom (63), INCE (52), musab27 (46), vuslaterimi (39), nisa06 (53), nisan3aknur (49), KabirYolcusu (40), ates_2001 (40), Gundepster (44), BiLMARUF (51), haroun66 (38), benmuzo27 (46), ahmet349 (39), O NA KAVUÞMAK (37), kadir_1818 (49), kadir_kadir (49), siblako (51), kökan (51), ünsal (46), hasanözen (54), y-o-l-c-u (45), EFSANE35 (50), nbalâ has.. (32), yusufla (45), tomi56 (34), yavuzselim (48), huseyin22 (50), insanlýk.. (36), code10 (49), Barbaros tas (65), mahinur40 (49), kerbela_ (38), furkan71 (53), macfurkan (48), Atomcan (49), bukey musab (39), benlikolmas&yac.. (37), serdaroglu1 (79), comert_harun (39), Musabbukey (39), rduman07 (39), erolxyz (46), prenses82 (42), mErVe.. (38), sakinliman (57), sofi180 (38), msene (50), yavuz1d (42), Muhammed74 (50), travaci (51)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.57826 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.