stromectol lopinavir ritonavir ivermektin budesonide budesonide detrol detrusitol dexantol dexone diamox diflucan dilantin dilatrend dilzem dinostral diocimex diovan hct diovan diprolene diuresal diurix dostinex doxy basan doxycline droxia dulcolax duodopa duphaston duricef duspatalin dynexan nouvelle formule ecopan efavirenz effexor xr effexor elantan elavil eldepryl elmetacin elocon elpradil eltroxine elyzol ena basan enasifar endoxan
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Atalarının yahudiye toprak satışıyla mahvolan bir millet. FİLİSTİN...

önceki konu   diğer konu
12 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Berraksu1 su an offline Berraksu1  
Atalarının yahudiye toprak satışıyla mahvolan bir millet. FİLİSTİN...
226 Mesaj -


Yýllardýr süren Ýsrailin Filistin halký üzerindeki mezalimi ve dökülen Filistinli müslüman kaný durmak, dinmek bilmiyor.

Þüphesiz Ýsrailin etrafýný tamamen müslüman ülkelerin çevirdiði bir coðrafyada yalnýz baþýna bu mezalimi, rezilliði ayakta tutmasý ve hayatta kalmasý asla mümkün deðil.Arkasýnda ABD nin koþulsuz ve tam desteði onun varlýðýnýn ana ve tek nedenidir.

5 Haziran 1967 de baþlayan ve adýna altý gün savaþlarýda denen Arap Ýsrail savaþýnýn mutlak galibi Ýsrail olmuþtur. Çevresindeki Arap müslüman ülkelerinin hepsi hem tam bir bozguna uðramýþ hemde toprak kaybýna uðramýþlardýr.Hiç unutmam o zaman Mýsýr devlet baþkaný olan NASIR savaþ baþladýðýnda Ýsrail'e Telaviv'de buluþalým diye çok iddialý mesaj veriyordu. Kendilerine o kadar güveniyorlardýki Ýsraili çevreleyen arap ülkeleri. Yalnýzca Ýsraille savaþacaklarýný zannediyorlerdý.Tabi iþin sonu böyle olmadý. Ýsrail Mýsýr'ý, Suriye'yi Ürdün'ü hallaç pamuðu gibi daðýttý.

Bugün bölgedeki güç dengesini ve nedenlerini düþünürken bu tabloyu yani ABD nin Ýsraile kayýtsýz, þartsýz, sonsuz desteðini asla unutmamak gerekiyor. Yoksa bu faciayý gerçek anlamda deðerlendirebilmek asla mümkün deðildir.

Bu toprak kayýplarýndan yalnýzca Sina yarýmadasý Ýsrail tarafýndan Mýsýra iade edilmiþtir. Özellikle Suriye ve Ürdüne ait iþgal altýnda kalan topraklarda ve Filistin halklarýnýn yaþadýðý bölümlerin hemen hepsinde ise iþgal hatta kanlý iþgal bugünde aynen devam etmektedir.

Aþaðýdaki linkte Filistin halkýnýn yahudiye toprak satýþýyla bugün yaþadýðý felaketin temellerini nasýl attýðýný tarihçesiyle görebilirsiniz. O nedenle detaya gitmeden þunlarý ilave etmek istiyorum. Deðil bugün Filistin halkýnýn var olma mücadelesi verdiði topraklar, Ýsrailin devlet diye çöreklendiði malum haritasýndaki topraklarýn dahi çoðunluðu Filistin halkýna aitken toprak satýþý yoluyla çok büyük bir oyunla ellerinden alýnýp sonrada Ýsrail devleti ilan edilmiþtir.

Bugün Filistin halký yakýn tarihteki atalarýnýn yaptýklarý bu feci hatanýn bedellerini çok aðýr ve kanlý bir þekilde ödemektedirler.
Þüphesiz Allah sonunda yahudinin ve onun destekçisi ABD nin bu topraklarda defterini dürecektir. Fakat nice kanlý aðýr bedellerin daha ne kadar zaman ödeneceðini kestirmek bilmek mümkün deðildir.

Ülkemizin insanlarý haklý olarak Filistin halkýna yapýlan bu zulme isyan etmektedirler . Fakat çok ilginçtir, Ýsrailin arkasýnda ABD olmadan bölgede bir gün dahi duramayacaðýnýn genelde bilinmesine raðmen, neden ABD ye tepki gösterilmez ? Neden hala bir numaralý Ýslam düþmaný bir ülkenin boyunduruðunu kabul edip bu ülkeyi bu uðurda bölünmeye doðru taþýyanlar hala halkýmýzýn önemli bir kesimince Dinin dahi temsilcisi olarak kabul edilirler ?

Bugün Filistini mahveden yabancýya toprak satýþý belasý Türkiyeninde baþýna bela olacak bir süreç yaþamaktadýr.
Kýyýlarýmýzda yabancý yaðmasý süratle devam etmektedir. Benim gittiðim yerlerde ve dostlarýmdan edindiðim bilgilerde edindiðim acý ve ibret izlenim þudur. Artýk kýyýlarýmýz özellikle turistik bölgelerimizin pek çoðunda artýk yaðma o dereceye varmýþtýr ki buralarda artýk Türkçe dahi neredeyse hiç konuþulmamaktadýr.Hele hele hiç unutamadýðým bir aným varki yakýn zamanda, hatýrladýkça gözlerim yaþarýyor. Bir akrabamýzýn güneyde zeytin baðlarýnýda bulunduðu evi ziyaretimde gördüðüm ibret þudur.Neredeyse denizden iki kilometre yukarýda bile bu yakýnýmýn evinin bir yanýnda alman villasý öbür yanýnda ise ingiliz villasý var.
Bilmem analatabiliyormuyum ?

AKP Danýþtay tarafýndan tehlikeli boyutlara vardýðý nedeniyle iptal ettiði yabancýya toprak satýþýný tekrar bu sefer yabancýya konut satýþý þeklinde kanunlaþtýrmak için kollarýný sývamýþ vaziyettedir. Yani azmetmiþlerdir üç günlük saltanatlarý için ülkenin satýlabilecek her þeyini BABALAR GÝBÝ SATMAYA.

Güneydoðu Anadoluda yabancýya toprak satýþý boyutlarý irkiltecek boyutlardadýr. Ýsrailin Türkler aracýlýðyla aldýðý topraklarý yarýn büyük Ýsrail hayaliyle taçlandýrma düþüncesinde olduðunu bilmeyenleri hayretle karþýlýyorum.

Yani kardeþlerim sözün özü ÜLKEYÝ BABALAR GÝBÝ SATMA iþi dört nala ve feci bir sonuca götürecek þekilde devam ediyor.Tamam Filistinli kardeþlerimiz için hepimizin yüreði kan aðlýyor.
Peki yarýn bizdende birileri toprak talep edince düþtüðümüz bu gafleti neyle izah edip bu faciadan nasýl paçamýzý kurtaracaðýz ? Yarýn Hakkýn divanýnda Allah bize "Ben Filistin halkýnýn yaþadýðý kahýr ve çileleri tüm Ýslam dünyasýna ibret olarak irade ettim, neden ders almadýnýz ?" diye sorduðunda ne cevap vereceðiz ?

Þunuda hiç unutmayalým BOP ayný zamanda bir büyük Ýsrail projesi özelliðide taþýmaktadýr.

Bu arada Filistin konusunun benim için bir ayrýcalýðý olduðu konusunuda kendimden birkaç bilgiyle söylemek istiyorum. Benim baba tarafýndan dedemin dedesi yaklaþýk ikiyüz yýl sene kadar önce Filistin topraklarýndan Anadoluya göç etmiþtir.Bu ata diyarýný hiç unutmamakla birlikte, gerçekleride söylerken maalesef iþin acýlýðýnýda saklamýyorum.
Ve þüphesiz bugün BEN TÜRKÜM diyen hiçbir Türk benden daha Türk deðildir. Göðsümü gere gere NE MUTLU TÜRKÜM DÝYENE diyen bir müslümaným.

Nasýl gurur duymam Türklüðümle. Allah Emevi ve ABBasi zalimlerinin tanýnmaz hale getirdiði Kuranýn dýþýna çýkardýðý Ýslamý Anadoluda sayýsýz Veli kuluyla Allah'ýn Resulünün getirdiði güzelliðe tekrar kavuþturdu.Hz Ali dahi bindörtyüz sene öncesinden Ýslamýn bekasýnýn Anadolu topraklarýndan yani Türkler tarafýndan ayakta tutulacaðýnýn müjdesini verdi bizlere. "Türkler uyanýnca bekleyin Ýslamýn zaferini" anlamýnda sözleriyle. Zaten Ýslam tarihini incelediðinizde, Anadolu evliyasýnýn sýrrýný çözebildiðinizde. bunun doðruluðunu anlamanýz için hiçde zorlanmazsýnýz.

Þu anda Türkiyede bir ibret ders olarak aðýr ve kahýrlý bedellerin ödeneceði bir sürece hýzla gitmekteyiz. Fakat sonuç odurki, Osmanlýnýn küllerinden yepyeni bir Cumhuriyet çýkaran Allah, bu sefer Türk milletini aðýr ve kahýrlý bedeller ve derslerle büyük bir imtihandan geçirdikten sonra, çok daha büyük zaferlerin, baþarýlarýn temsilcisi kýlacaktýr.
Tabi bunu þu anda baþta olan din tüccarlarý ile deðil, yine Cumhuriyeti kuran asli düþüncenin temsilcileri ile yapacaktýr.Ülkenin çoðunluðunun uyanýþýda bu bu insanlar sayesinde olacaktýr.



Yunus Suresi, 100 : Allah pisliði/gazabý aklýný kullanmayanlarýn üzerlerine yaðdýrýr.










Mesaj 4 kez düzenlendi. En son Berraksu1 tarafından, 12.05.2008 - 17:47 tarihinde.
Gönderen: 12.05.2008 - 11:38
Bu Mesaji Bildir   Berraksu1 üyenin diger mesajlarini ara Berraksu1 üyenin Profiline bak Berraksu1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
RuZGaR su an offline RuZGaR  
.
Moderator


1295 Mesaj -
Verdiðiniz linkte de belirtildiði gibi - linkle ilgili söylenecek çok þey var aslýnda, nasýl bir site linki verdiðiniz Abdülhamite atfedilmiþ sözlerden anlaþýlýyor, Abdülhamit ki Ümmetçi bir bilinçle ülkeyi bir arada tutmuþtur, Filistin için "orasý Türk milletinindir, Türk imparatorluðunundur" sözünü ona söyletmek zor olmamýþ mý, hiç utanýp sýkýlmamýþlar mý oraya yazarken acaba..- Yahudiler satýn almýþ olduklarý ki çok az bir yüzdeyi tutan topraklarýný yönetime sýzdýrdýklarý kendi adamlarý sayesinde almýþlardýr, bütün bir milletin, orada bir dönem yaþamýþ bütün halkýn suçlanmasý hiç hoþ deðil bence.. Bu tavýrlarla Ýsrailin ekmeðine yað sürüyorsunuz sadece, Gazzede elektriðin bile olmadýðý þu anda bunlarý tartýþmanýn kime ne yararý var, oh olsun mu diyelim yani yaþananlara..

Þu an Hamas bile Ýsraili tanýma þartý olarak 67 sýnýrlarýný þart koþuyor, yani kimse sizin dediðinize göre sattýklarý topraklarý istemiyor, þimdi bunlar ortadayken sizin bahsettiklerinizin ne anlamý ne de önemi var, araya fitne tohumu ekmekten baþka bir iþe yaramýyor söyledikleriniz!..


Gönderen: 12.05.2008 - 13:19
Bu Mesaji Bildir   RuZGaR üyenin diger mesajlarini ara RuZGaR üyenin Profiline bak RuZGaR üyeye özel mesaj gönder RuZGaR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
-ERDAL- su an offline -ERDAL-  
198 Mesaj -
Rüzgar bence berraksu kardeþte en az senin kadar filistin halkýný düþünüyordur,zil takýp oynayan burda bunu yayýnlamaz,incitici bir yorum yapmýþsýn,keþke incitmesek kardeþlerimizi.Berraksu belkide senden benden daha çok dua ediyordur ordaki kardeþlerimiz için,kimse art niyetli deðildir burda,bunun bilinmesini istiyorum..
Gönderen: 12.05.2008 - 17:14
Bu Mesaji Bildir   -ERDAL- üyenin diger mesajlarini ara -ERDAL- üyenin Profiline bak -ERDAL- üyeye özel mesaj gönder -ERDAL- üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Berraksu1 su an offline Berraksu1  
SÖYLENİLMEK İSTENEN YAHUDİNİN HAÇLI İLE BİRLİKTE GEÇMİŞTE VE BUGÜN MARİFETLERİ
226 Mesaj -
Rüzgar kardeþim yazýnýzý okuduðumda þaþýrmadýðýmý söylersem yalan söylemiþ olurum.

Benim bugüne kadar yazdýðým yazýlarda hem haçlý sömürgeciler hemde siyonist yahudi hakkýndaki düþüncelerim apaçýk bellidir.
O topraklarýn babam cihetinden ata diyarý olduðunu ve bu nedenle içimin yandýðýný anlatmaya çalýþtým. Fakat bu konunun yani Filistinlilerin geçmiþteki toprak satýþlarý nedeniyle bugün çektikleri kahýrlarýn ülkemizdede benzeri bir sürece sebep olabileceðinine ikaz ettim. Detaylarla ve yaþamsal anlatýmlarla gelinen noktayý anlatmaya çalýþtým.

Siz benim yazdýklarýmý iyi okuyup anladýðýnýzdan eminmisiniz ? Birþeyleri özellikle linkte gördüðünüz ve hoþunuza gitmeyen birþeyleri görüp hemen karar vermiþ olmayasýnýz ? Link için þunu söylemeliyim, googlda konu için tarihsel yönde bir yazý ararken bu yazýyý tesadüfen buldum.Sitenin kimin olduðuna bakmadým bile. Olaylar doðru yada doðruya yakýnsa pekde bakmam zaten.
Þöyle içeriðine bir bakýp Filistin topraklarýnda oynanan oyunlarý yansýtan bir yazý düþüncesi ile yazýma ilave ettim.
Bahsettiðiniz gibi Abdulhamit için kötü sözlerde göremedim. Belki hýzla okurken bir iki detayý atlamýþ olabilirim.

Linki ön plana çýkarýp benim yazdýklarýmý görmezlikten gelmek. Yazdýklarýmý doðru yanlýþ anlamadan daha baþtan kabul etmemek anlamýna gelmezmi ? Link sizi bu kadar rahatsýz ettiyse bir dokunuþta kaldýrýrým. Benim aslolan burada yazdýðým yazýdýr.Zaten tarihsel süreci ben kýsaca vermiþ bulunuyorum.

Söylediklerinizin tam tersine Abdülhamit'e teklif edilen Ýsrailin kuruluþu için yapýlan tüm teklifleri reddettiðide linkteki yazýda yazýyor. Kaldýki Abdulhamit döneminde bu padiþahýmýzýn hatalarýda olmuþtur.Baský ile geçen ve bir adým ileri gidemeyen sadece kaoslarý öteleyen bir Osmanlý vardýr Abdulhamit döneminde. Abdulhamitin ülkesi için çýrpýndýðý mutlaktýr.
Bu hal böyle kötü bir dönemde padiþah olmanýn verdiði þartlarda ancak böyle mücadele edilir kararý ilede Padiþahýn dönemini geçirmesi söz konusudur.Sonuçta Osmanlý bu kaosu temdit döneminin sonunda geldiði yerin acý meyvelerini toplamaktan maalesef kurtulamamýþtýr.

Sonuç olarak benim hem filistinliler için, hem yahudiler için hem ABD için hem Osmanlýnýn son dönemi için yazdýklarýmda düþündüklerimde apaçýk ortadadýr.

Merak edilen baþka bir husus varsa onuda seve seve cevaplarým. Yeterki yanlýþ anlamalarla emekler boþa gitmesin.

Not : Tepesine tepesine vurup rezil etmek þayet Yahudinin, haçlýnýn ekmeðine yað sürmekse þayet, ben bu yaðý zevkle sürmeye devam edeceðim.Mühim olan anlatýlmaya çalýþýlaný, yapýlmaya çalýþýlaný okuyabilmektir diye düþünüyorum.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Berraksu1 tarafından, 12.05.2008 - 17:46 tarihinde.
Gönderen: 12.05.2008 - 17:43
Bu Mesaji Bildir   Berraksu1 üyenin diger mesajlarini ara Berraksu1 üyenin Profiline bak Berraksu1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
yaka ignesi su an offline yaka ignesi  
68 Mesaj -
bu çok hassas konu üzerinde bu kadar konuþmak yerine onlara faydalý olabilecek bir þeyler yapmaya davet ediyorum sizi.sakýn yanlýþ anlamayýn.bu yapmýyorsunuz anlamýna gelmez.sizleri tanýmýyorum,ama bu sitenin koz paylaþmak yeri olmadýgýnýda biliyorum.dilin kemigi yoktur.anlýk kýzgýnlýklar nice kýrgýnlýklarý dogurur.keþke bunun yerine o kardeþlerimize faydalý olabilecek bir yardým kampanyasý düzenleseniz.düþünsenize her ravdalý bir lirayla katýlsa bile kaç kiþiye ilaç olur.malýmýzýn fazlasýný degil,ihtiyacýmýz olanýda verebilmeliyiz ki hakiki ümmet olabilelim degilmi.birde tarihimizi lütfen gerçek kaynak lardan dogru bir þekilde ögrenelim.selam ve dua ile.......
Gönderen: 12.05.2008 - 17:44
Bu Mesaji Bildir   yaka ignesi üyenin diger mesajlarini ara yaka ignesi üyenin Profiline bak yaka ignesi üyeye özel mesaj gönder yaka ignesi üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Moderator


4254 Mesaj -
Filistin Tarihçesi

Binlerce yýllýk tarihi geçmiþe sahip olan Filistin topraklarý, geçtiðimiz yüzyýl içerisinde dünya gündeminden düþmeyerek uluslararasý hareketliliðin merkezini oluþturdu. Dini, siyasi ve kültürel açýdan taþýdýðý anlamý ve Doðu Akdeniz’i tutan tarifsiz jeopolitik önemi, Filistin’i deðerli kýlmaya fazlasýyla yetmektedir.
Filistin, Hz. Ýbrahim’in kendisi gibi peygamber olan iki oðlu Hz. Ýsmail ve Hz. Ýshak’ýn soyundan gelen Müslüman ve Yahudiler (Ýsrailoðullarýgöz kırpma ile ve Hz. Ýsa’nýn doðum ve mücadele yeri olmasý özelliði ile kutsal yerlerin bulunduðu, dini boyutu yüksek olan bir coðrafyadýr. Yahudilerin kökenlerini Hz. Ýbrahim’e dayandýrarak buradaki varlýklarýný haklý gösterme çabalarý; Hz. Musa’nýn ilahi emirleri almak için bulunduðu Tur Daðý’ndan henüz geri dönmeden Allah’a þirk koþarak buzaðýya tapmalarý, Allah’ýn kendilerine vazettiði Tevrat’taki emirleri deðiþtirmeleri ve peygamberlerini öldürmeye varan aþýrýlýklarý ile birleþtirildiðinde, topluluðun esasen dine bakýþlarýndaki tezat ortaya çýkmaktadýr. Hz. Yakup’u (haþa) Allah ile güreþtiren ve galip getiren bir zihniyetin Allah inancý ise aslýnda apaçýktýr.
Ýsrailoðullarý MÖ 2000’lerde ulaþtýklarý Filistin topraklarýndan Babil Krallýðý ve Roma Ýmparatorluðu dönemleri ile Haçlý iþgalinde büyük katliamlara uðrayarak sürülmüþlerdir. Halbuki Yahudiler, Hz. Ömer döneminde Kudüs kapýlarýnýn Müslümanlara açýlmasýyla baþlayan dönemde ve ardýndan Selahaddin Eyyubi ve dört asýr sürecek olan Osmanlý döneminde bu topraklarda barýþ ve esenlik içerisinde yaþadýlar. Hatta Endülüs’te batý çýlgýnlýðýna kurban olmak üzere olanlar, Rusya’da ve Avrupa’da bulunan Yahudiler de yine Müslüman topraklarýna kabul edilmiþler ve burada emniyet içerisinde yaþamýþlardýr.
19. yüzyýl, Avusturya-Macaristan, Ýngiltere ve Rusya gibi güçlerin dünya siyaset arenasýna damgasýný vurduðu Osmanlý Devleti’nin ise zayýflamaya baþladýðý bir dönem oldu. Ýmparatorluðun geniþ sýnýrlarý artýk dýþ güçlerin müdahale alanlarý haline geldi. Bu dönemde Avrupa’da bir Yahudi devletinin varlýðýna hayýr diyen Avrupalý güçler, 1897 yýlýnda yapýlan I. Siyonist Kongresi ile baþlayan ve „Halký olmayan bir ülkeyi, ülkesi olmayan bir halka devredin...“ sloganý ile Filistin topraklarýnda bir Yahudi devlet kurma fikrini öngören süreci hararetle desteklediler.
I. Dünya Savaþý sýrasýnda Ortadoðu’da Ýngiltere ve Fransa arasýndaki Sykes-Picot paylaþýmý ve bir sene sonra 1917 Balfour Deklarasyonu, Yahudilere bu topraklarý resmen açarken, ayný zamanda Ýngiliz mandasý ile birlikte bölge yavaþ yavaþ anarþinin kucaðýna býrakýlýyordu. II. Abdülhamid’i aþmayý baþaramayan Yahudiler, padiþahýn büyük önlemler aldýðý bu topraklarda artýk Hagana, Stern ve Irgun gibi çetelerle Müslümanlara karþý her türlü saldýrýyý sistematik bir biçimde devam ettirir olmuþlardý.
II. Dünya Savaþý sonrasý bölgede Ýngiltere’nin yerini ABD aldý. 1948 Mayýsýnda ise Filistin topraklarýnda Batý desteði ile Ýsrail devleti kuruldu. Bu devlet daha kurulmadan gerçekleþtirilen Deir Yasin gibi katliamlar, aslýnda Ortadoðu’da yeni ve daha büyük bir istikrarsýzlýðýn habercisiydi.
1948’den itibaren gerçekleþen Arap-Ýsrail savaþlarý, Yahudilerin almaya devam ettiði güçlü Batý desteðinin yaný sýra Arap ülkelerinin Filistin konusundaki tutarsýzlýklarýný ve samimiyetsizliklerini de ortaya koymaktaydý. 1967 savaþýnda Ýsrail’e topraklarýný kaptýran Mýsýr, Ürdün ve Suriye’nin soruna daha çok bir iç politik malzeme olarak yaklaþmalarý ve kendi kayýplarýnýn peþine düþmeleri, ortak bir hareket planý ortaya koyamamalarý ile birleþince sürecin Filistin aleyhine iþlemesi kaçýnýlmaz bir hal alýyordu.
Soðuk Savaþ döneminin çift kutuplu ekseninde Filistin’de dengeler çok fazla deðiþmedi. Ýsrail, 1967 savaþý ile Kudüs dahil tüm Filistin’i ele geçirerek topraklarýný üç misli artýrdý. 1973 savaþý ise Ýsrail’in elini büsbütün güçlendirdi. Her savaþ ve katliam sayýlarý milyonlarla ifade edilen yeni Filistinli mültecileri çýkardý. BM’de alýnan 200’ün üzerinde karar ya BM Güvenlik Konseyi’nden ABD vetosuyla döndü ya da herhangi bir yaptýrýmý olmayan bu kararlar Ýsrail’in keyfi uygulamalarý ile su üzerine yazýlmýþ maddeler olarak kaldý.
1970 yýlýndaki Kara Eylül olaylarýnda Ürdün Kralý Hüseyin’in Ýsrail desteði ile binlerce Filistinliyi katletmesi, Ýsrail’in 1982 Lübnan iþgali ve Sabra-Þatilla Katliamlarý ile baskýlar Filistin topraklarýnýn dýþýnda da devam etti. Ýsrail’in en geliþmiþ silahlarla yürüttüðü bu sýnýrsýz ve dayanýlmaz baskýlar, Filistinlilerin kadýn-erkek, yaþlý-genç bir bütün olarak taþ ve sopalarla bayrak açtýklarý Ýntifada’yý baþlattý.
Soðuk Savaþ sonrasý dönem Ortadoðu’da yeni kýrýlmalar meydana getirdi. Irak’ýn Kuveyt’e girmesi ve ABD’nin 1991 Irak müdahalesi bu döneme kadar bölgede devam eden güçlü Sovyet etkisini ortadan kaldýrýrken tek kutuplu düzeni baþlatýyordu. Bu dönemde Ýntifada’nýn güçlü etkisi ve ABD’nin küresel aktör olma çabalarý birleþince Ýsrail masaya oturtuldu ve Ortadoðu Barýþ Süreci baþladý.
Oslo Barýþ Anlaþmalarý ile önemli bir ivme kazandýðý sürekli olarak tekrarlanan Ortadoðu Barýþ Süreci’nde Filistin tarafý çok önemli tavizler vermeye zorlandý. Likud ve Ýþçi Partilerinin liderleri dahi Oslo sürecinin Filistinlilerin aleyhine olduðunu gizleme gereði duymadýlar. Dikkatlice bakýldýðýnda Oslo sürecinin, Filistinlileri kuþatma altýndaki bölgelere ayýrmak ve bu bölgeler arasýna Yahudi yerleþimciler yerleþtirmek suretiyle muhtemel Filistin devletinin toprak bütünlüðünü engellemek üzere dizayn edildiði görülür. Örneðin Gazze ve Eriha, Ýsrail denetimindeki kilometrelerce toprak ile birbirinden ayrýlmýþtýr. Ayrýca Oslo’dan önce Gazze ve Batý Þeria’da yasadýþý 110.000 Yahudi yerleþimci varken, Oslo’dan sonra bu sayý 195.000’e çýkmýþtýr. Yahudi yerleþimcilerin sayýsý bu þekilde Filistin bölgelerinde çýð gibi artarken, beþ milyon Filistinli mülteci çok zor þartlar altýnda her türlü mahrumiyet içerisinde yaþam mücadelesi vermektedir.
Filistinlilerin II. Ýntifada’yý baþlatmalarýna sebep olan en önemli nedenlerden biri hiç kuþkusuz Oslo Barýþ Anlaþmalarýnýn getirdiði söz konusu adaletsiz ve tatminsiz ortamdý. Oslo anlaþmalarýnda, kolay konular gündeme alýnýrken, çözümü zor konular (Kudüs, yerleþimciler, mülteciler ve Filistin devletinin kurulmasýgöz kırpma nihai statü görüþmelerine býrakýlmýþtý. Nihayet 2000 yýlýnýn Temmuz ayýnda taraflar çözümü zor olan temel meseleleri görüþmek üzere Camp David’de biraraya geldiler. Ancak Amerikan Baþkaný Clinton’un Ýsrail’in tezlerini destekleyen önerileri Filistin lideri Arafat tarafýndan kabul edilmedi.
2002 yýlýnýn Mart ayýnda Ýsrail, Filistin otoritesinin tüm kurumlarýný hedef alan yoðun saldýrýlarýna baþladý. Ýsrail Baþbakaný Ariel Þaron’un Filistin Lideri Yaser Arafat’ý uzun süre Ramallah’taki karargahýnda kuþatma altýnda tutmasý, Filistin Otoritesine ait karakollarý ve tüm binalarý saldýrýlarýn hedefi haline getirmesi, Ýsrail’in Ortadoðu Barýþ Süreci’nde Filistinlilere „lütfedilen“ her þeyi geri alma hevesinde olduðunun göstergesiydi.
Þ, Ortadoðu’daki þiddeti durdurmaya yönelik olarak gerçekleþtirilen tüm inisiyatifleri Amerika’nýn da ses çýkarmamasýný fýrsat bilerek boþa çýkardý. Kasým 2000’de ABD Senatörü George Mitchell Baþkanlýðýnda oluþturulan Mitchell Komisyonu’nun hazýrladýðý raporda Ýsrail’den yerleþim bölgesi inþasýný bir an önce durdurmasý istendi. Ýsrail tarafý, „Filistin’in þiddeti durdurmasýna“ yönelik çaðrýyý dile getirirken, Filistin tarafý da raporun „Ýsrail’in yeni yerleþim yerleri inþa etme faaliyetlerini durdurmasý“ noktasýndan raporu deðerlendirdi. Ýsrail yerleþimciler sorununun, iki tarafýn da daha önce anlaþtýðý üzere, Kudüs, mülteciler ve sýnýrlar sorunuyla birlikte nihai görüþmelerin bir parçasý olduðunu belirterek, bu sorunun diðerlerinden ayrýlmasý gerektiðini söyleyen bir anlaþma bulunmadýðýný belirtti. Amerikalý diplomat Tenet’in planý ise yedi günlük bir sükunet döneminden sonra barýþ masasýna oturulmasý çaðrýsýnda bulunarak Ýsrail’in ekmeðine yað sürdü.
Ýo gün bugündür bazen esnek açýklamalar yapmakla birlikte, „Filistinliler þiddete son vermeden barýþ masasýna oturulamayacaðý“ ifadesini tekrarlamaktadýr. 11 Eylül saldýrýlarýnýn oluþturduðu uluslararasý ortam da hiç þüphesiz Þaron’un bu kadar pervasýzca davranmasýnda önemli rol oynamaktadýr.
Ýsrail II. Ýntifada sürecinde baský ve katliam politikalarýnda geri adým atmayý hiç düþünmedi. Bilakis ABD’nin sözde „teröre karþý savaþ“ ittifakýnýn en güçlü destekçisi olan Ýsrail, Filistin kentlerine en geliþmiþ silahlarla girdi. Refah, Cenin, Nablus, El-Halil ve daha birçok yerde gerçekleþtirilen katliamlar karþýsýnda BM soruþturma açmayý bile beceremedi; çünkü Ýsrail BM’nin gözlemcilerini kabul etmeyeceðini söylüyordu.
2002 Eylülüne gelindiðinde Ortadoðu Dörtlüsü adý verilen ABD, Rusya, AB ve BM tarafýndan iki devletli bir çözüm önerisi sunan Ortadoðu Yol Haritasý ortaya kondu. Diðerleri gibi mevcut durumu yasallaþtýrmaya çalýþan ve Filistin’in elini kolunu tamamen baðlayan bu anlaþma pratikte Filistin tarafýna yönelik her türlü yaptýrýmdan bahsederken, Ýsrail’in ise 28 Eylül 2000’den itibaren iþgal ettiði topraklardan çekilmesini öngörmekteydi. Fakat Ýsrail, yeni imzaladýðý bu anlaþmaya ve daha öncekilere raðmen Yahudi yerleþim birimi inþasýna devam ettiði gibi, daha da insanlýk dýþý olan ve eþi benzeri görülmemiþ bir duvar projesini uygulamaya koydu. Sekiz metre yüksekliðinde ve 730 km. uzunluðunda olmasý planlanan duvar Batý Þeria’yý tamamen dünyadan tecrit ederken Ýsrail, bu yolla Filistinli intihar eylemcilerini durdurmayý hedeflediðini söylüyordu. Tamamlandýðýnda 200.000 Filistinliyi maðdur býrakacak olan duvar, ayný zamanda Batý Þeria’nýn %45’ini daha Ýsrail kontrolüne sokacaktýr.
Ýsrail’in utanç abidesi olan duvar tartýþmalarý henüz devam ederken, bu kez Mart 2004’te bizzat Ýsrail baþbakaný Ariel Þaron tarafýndan yürütülen ahlaksýz bir operasyon ile Filistin’in manevi önderi Þeyh Ahmet Yasin þehit edildi. Bu füzeli saldýrý tüm dünyada Ýsrail’e olan nefreti bir kez daha tazeledi ve Ortadoðu Yol Haritasý adlý son barýþ planý (!) da tarihteki yerini aldý. ABD’nin vetosuyla BM’nin olayý kýnamasýna bile müsaade etmemesi, bölge dengelerinin nasýl yürütüldüðü konusunda bilgileri de pekiþtirdi. Ayrýca uluslararasý arenada tanýnmýþ bir yönetimin baþkaný olan Arafat’ýn da suikast düzenlenecek liderler arasýnda gösterilmesi, Ýsrail’in hukuk tanýmayan tavýrlarýnýn geldiði boyutun görülmesi açýsýndan manidardýr. Ýsrail çýlgýnlýðýnýn nereye kadar varacaðý ve terörün asýl kaynaðý olan Ýsrail’e kimin dur diyeceði ise asýl merak edilen sorular arasýnda.
Þaron’un provakatif Kudüs ziyaretiyle baþlayan ve II. Ýntifada dönemi olarak adlandýrýlan yeni dönemde Filistin ve Kudüs meselesi sadece Filistinlilerin deðil, tüm Müslümanlarýn ve insanlýðýn meselesidir. Dünyanýn en stratejik bölgesi sayýlabilecek olan Ortadoðu’nun merkezi konumundaki Filistin, daha uzun yýllar gündemde olmaya ve belirleyiciliðini korumaya devam edecektir.
Her yönüyle Filistin meselesinin ele alýndýðý bu çalýþma, konunun daha iyi anlaþýlmasýna ve Türk kamuoyundaki duyarlýlýðýn artýrýlmasýna katkýda bulunmayý amaçlamakta ve „Filistin ve Kudüs bilinci“ oluþturmayý hedeflemektedir. Zira dini, siyasi, askeri ve stratejik açýlardan büyük ehemmiyeti bulunan Filistin ve Kudüs, kapsamlý bir þekilde tanýnmadýðý ve kavranmadýðý sürece „kutsal topraklar“a yönelik gayretlerimiz ve çözüm önerilerimiz de çok saðlýklý olamayacaktýr.
ALINTI


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Muhtazaf tarafından, 13.05.2008 - 01:42 tarihinde.
Gönderen: 13.05.2008 - 01:40
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Moderator


4254 Mesaj -
ÝÞGAL ALTINDAKÝ FÝLÝSTÝNDE ÝNSAN HAKLARI ÝHLALLERÝ


» Katliamlar

» Filistinli Mülteciler Filistin Ýstatistik Bürosu tarafýndan yapýlan açýklamada 2003 yýlý sonu itibariyle dünyadaki Filistinli sayýsýnýn 9,7 milyon olduðu belirtilmektedir. Bu rakamdan sadece 3,7 milyonu Filistin topraklarýnda, bir milyona yakýný ise Ýsrail sýnýrlarý içinde yaþarken, geriye kalan 5 milyonu aþkýn Filistinli ise baþta Arap ülkeleri olmak üzere dünyanýn deðiþik ülkelerine daðýlmýþ vaziyette vatanlarýna serbestçe dönecekleri günü bekliyor.

» Batý Þeria’da Mülteciler BM’de kayýtlý yaklaþýk 579.987 mülteci nüfusunun dörtte biri, Batý Þeria’da bulunan toplam 20 kampta yaþamaktadýr. Bu kamplarýn %70’i Batý Þeria’nýn kasaba ve köylerinde bulunmaktadýr. Batý Þeria, UNRWA’nýn görev yaptýðý yerler içinde en çok kampýn bulunduðu bölgedir. Bununla birlikte Batý Þeria’nýn en büyük kampýnýn nüfusu Gazze’nin en küçük kampýnýn nüfusuna eþittir.

» Filistini mültecilerin dönüþ hakký Filistinlilerin yerlerinden edilmelerinin üzerinden yarým yüzyýldan daha uzun bir zaman geçmiþtir. Bu olay, bugüne kadar Ortadoðu’nun en önemli sorununun baþlangýcýný teþkil etmektedir. Filistin-Ýsrail çatýþmasýnýn baþ sorumlusu Ýsrail olmasýna raðmen Ýsrail, kendi bakýþ açýsýný sunmada her zaman Araplardan daha güçlü ve daha yetenekli olmuþtur.

» Filistinlilerin Irak’a Yerleþtirilme Projesi Ortadoðu Barýþ Süreci’nin belki de en önemli bölümü olarak nitelendirilebileceðimiz nihai statü görüþmelerinde taraflarý en fazla zorlayacak sorunlardan biri mülteciler sorunu olacaktýr. Geri dönüþ için tüm yollarý týkamaya çalýþan Ýsrail, Filistinli mültecileri diðer Arap ülkelerinde býrakacaðý gibi, Filistin’dekileri de baþka ülkelere göndermenin hesaplarýný yapmaktadýr. Bu yönüyle Irak’ýn iþgali kendisine önemli bir açýlým yapma imkaný saðlayacaktýr.

» Gazze'de Mülteciler Sekiz mülteci kampýnýn bulunduðu Gazze þeridinde, 423.881’i kamplarda olmak üzere toplam 772.863 mülteci yaþamaktadýr. BM’nin 1947 paylaþým planýnda, 1940’lý yýllarýn ortalarýna kadar tek bir Yahudi’nin bile yaþamadýðý Gazze Bölgesi ileride bir Arap devleti kurulmak üzere Ýngiliz manda bölgesi olarak gösterildi.

» Geri Dönüþ hakký ve Ýsrailin çýkardýðý engeller Filistinli mülteciler sorunu Filistin sorununun insani boyutunu oluþturmaktadýr. Sorunun çözümü için devreye giren uluslararasý insani hukuk karþýsýnda Ýsrail’in aldýðý tutum Ýsrail’in hukuk ve adalete kesinlikle deðer vermediðini göstermektedir.

» Lübnandaki Filistinli Mülteciler Arap-Ýsrail savaþlarýnýn, Lübnan’ýn Ýsrail tarafýndan iþgalinin ve Lübnan Ýç Savaþý’nýn kurbanlarý olan Filistinli mülteciler yarým yüzyýlý aþkýn bir zamandýr Lübnan’daki mülteci kamplarýnda yaþamaktadýrlar. 1948’de yerlerinden edilenler Lübnan’ýn Ýsrail sýnýrýna yakýn bölgelerinde yaþamaktadýrlar.

» Mülteci Kamplarý

» Uluslararasý Hukukta Filistinli Mülteciler Sorunu Edward Said’in belirttiði gibi, Filistin’in Ýsrail tarafýndan iþgali „yüzyýlýn en uzun iþgali“dir. 20. yüzyýlýn yalnýzca en uzun deðil, ayný zamanda sonuçlarý itibariyle de en yýkýcý iþgalidir. ABD Mülteciler Komitesi’ne göre, dünyadaki her dört mülteciden biri Filistinlidir.

» Ürdündeki Filistinliler Ürdün’ün öteden beri siyasi anlamda hassas bir konu olarak gördüðü Filistinlilerin toplam nüfus içinde oluþturduklarý oran, uzun süredir tartýþýlan bir konudur. Resmi rakamlar Ürdün’de yaþayan Filistinli nüfusun %30’un üzerinde olmadýðýný söylemekle birlikte, konunun uzmanlarýnýn verdiði rakamlar %50 ile 60 arasýnda deðiþmektedir.

» Filistin Diasporasi

» Amerika

» Avrupa

» Ýntifada Sonrasý 28 Eylül 2000 tarihinde ana muhalefet partisi baþkaný Ariel Þaron’un (þimdiki Ýsrail Baþbakanýgöz kırpma Mescid-i Aksa’ya yaptýðý provokatif ziyaretin ardýndan bir hafta sonra Cuma günü Baþbakan Ehud Barak’ýn polis ve asker gücünü yýðmasýyla baþlayan ikinci büyük Filistinli direniþi diðer adýyla II. Ýntifada 2004’e gelindiðinde zirve noktasýna ulaþýyordu.

» Hedef Siviller Aksa Ýntifadasý’nýn baþladýðý Eylül 2000’den 29 Eylül 2003 tarihine kadar 2.229 Filistinli, Ýsrail askerlerinin ve yerleþimcilerin saldýrýlarý sonucunda hayatýný kaybetmiþtir.

» Masum Kurbanlar Öldürülen Filistinlilerin bir çoðunun çocuklardan oluþmasý ihlallerin önemli bir yönüne iþaret etmektedir. Aksa Ýntifadasý ile birlikte Ýsrail güçleri tarafýndan öldürülen Filistinli çocuklarýn sayýlarýnda önemli bir artýþ gözlenmiþtir.

» Suikast Politikasý Bölgede þiddetin durdurulmasýný ve 2005 yýlýnda baðýmsýz Filistin devletinin kurulmasýný öngören „Yol Haritasý“nýn 4 Haziran 2003’te Ürdün’de yapýlan zirvede taraflarca kabul edilmesinin ardýndan, Ýsrail’in baþta Hamas liderleri olmak üzere Filistinlilere yönelik suikast giriþimleri arttý.

» Tutuklular Ýsrail’in kurulduðu yýldan itibaren en sýk iþlediði insan haklarý ihlallerinden biri, Filistinlilere karþý sistematik olarak iþkence uygulamasýdýr. Ýsrail zindanlarýndaki Filistinli tutuklularýn tam bir insanlýk dramý yaþadýklarý, bu insanlarýn iþgal yönetiminin görevlileri tarafýndan her türlü insanlýk dýþý muameleye ve iþkencenin her þekline maruz býrakýldýklarý çeþitli insan haklarý örgütlerinin raporlarý ile doðrulanmýþtýr.

» Israil’in Guantanamo’su

» Dolaþým Özgürlüðü Ýsrail, II. Ýntifada’nýn baþlangýcýndan itibaren iþgali altýnda tuttuðu topraklarda Filistinlilerin dolaþým özgürlüðüne çok ciddi sýnýrlamalar getirmiþtir. Sadece Eylül 2000 ve Þubat 2001 tarihleri arasýnda, sýnýr içi dolaþým sýnýrlamalarý ve engellemeleri Batý Þeria’nýn tamamýnda ve Gazze’nin ise %89’unda uygulanmýþtýr.

» Utanç Duvarý Güvenlik duvarý ilk kez Ýsrail Baþbakaný Ariel Þaron’un 21 Þubat 2002 tarihinde Filistin ile Ýsrail arasýnda güvenliði saðlamak için „tampon bölge“ oluþturma yönünde alýnan kabine kararýný kamuoyuna açýklamasýyla gündeme gelmiþtir. Ardýndan Þaron 3 Haziran’da temel olarak Yeþil Hattý takip edeceði öne sürülen 700 kilometrelik duvarýn 110 km’lik kýsmýnýn inþasýný onaylamýþtýr.

» Yerleþimciler Ortadoðu Barýþ Süreci’nin baþladýðý günden itibaren, iki taraf arasýndaki çözülmesi en zor problemlerden biri, Yahudi yerleþim birimleri meselesi olmuþtur. Ýsrail hükümeti mülteciler ve Kudüs meselelerinde gösterdiði uzlaþmaz tutumu yerleþim birimleri konusunda da sürdürmüþtür.

» Mitchell Komisyonu II. Ýntifadanýn hemen ardýndan 17 Ekim 2000 tarihinde BMGK’nýn kabul ettiði 1322 sayýlý kararla, Eylül’de baþlayan çatýþmalarýn engellenmesi ve meydana gelen trajik olaylarýn çabuk ve objektif bir þekilde araþtýrýlmasý amacýyla bir mekanizmanýn kurulmasý öngörülmüþtür.

» 11 Eylül Sonrasý 11 Eylül saldýrýlarýnýn ardýndan oluþan „anti-terörizm“ atmosferinde potansiyel terörist olarak algýlanan Arap ve Müslümanlar aleyhinde yapýlan propaganda baþarýya ulaþmýþ gibi gözükmektedir. Taliban, Bin Ladin, El Kaide, Vahhabi gibi terimlerin ve isimlerin bugün insanlarýn zihinlerine olumsuz birer imge olarak kazýnmýþ olmasý bu baþarýnýn en büyük göstergesidir.

» Þeyh Ahmet Yasin Ýsrail’in insan haklarý ihlalleri, yargýsýz infazlar ve uluslararasý sözleþmeleri ihlal konusunda umursamaz tutumuna en çarpýcý örneklerden biri kuþkusuz Filistin Ýslami Direniþ Hareketi Hamas’ýn kurucusu Þeyh Ahmet Yasin’e yönelik füze saldýrýsýdýr. 22 Mart 2004 tarihinde gerçekleþtirilen suikastla, 68 yaþýndaki Yasin, tekerlekli sandalyesi ile sabah namazýndan döndüðü bir sýrada, yanýndaki dokuz kiþi ile birlikte hayatýný kaybetti. Ve 2008 deyiz hala zulum devam etmekte müslümanlar seyretmekte............
ALINTI


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Muhtazaf tarafından, 13.05.2008 - 01:45 tarihinde.
Gönderen: 13.05.2008 - 01:41
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  
Siyonistlerin yanlış hesabı
1463 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý RuZGaR

Verdiðiniz linkte de belirtildiði gibi - linkle ilgili söylenecek çok þey var aslýnda, nasýl bir site linki verdiðiniz Abdülhamite atfedilmiþ sözlerden anlaþýlýyor, Abdülhamit ki Ümmetçi bir bilinçle ülkeyi bir arada tutmuþtur, Filistin için "orasý Türk milletinindir, Türk imparatorluðunundur" sözünü ona söyletmek zor olmamýþ mý, hiç utanýp sýkýlmamýþlar mý oraya yazarken acaba..- Yahudiler satýn almýþ olduklarý ki çok az bir yüzdeyi tutan topraklarýný yönetime sýzdýrdýklarý kendi adamlarý sayesinde almýþlardýr, bütün bir milletin, orada bir dönem yaþamýþ bütün halkýn suçlanmasý hiç hoþ deðil bence.. Bu tavýrlarla Ýsrailin ekmeðine yað sürüyorsunuz sadece, Gazzede elektriðin bile olmadýðý þu anda bunlarý tartýþmanýn kime ne yararý var, oh olsun mu diyelim yani yaþananlara..

Þu an Hamas bile Ýsraili tanýma þartý olarak 67 sýnýrlarýný þart koþuyor, yani kimse sizin dediðinize göre sattýklarý topraklarý istemiyor, þimdi bunlar ortadayken sizin bahsettiklerinizin ne anlamý ne de önemi var, araya fitne tohumu ekmekten baþka bir iþe yaramýyor söyledikleriniz!..


....
.Çaðýmýzýn en önemli Ýslam alimlerinden Muhammed Esed 1922 yýlýnda -henüz Leopold Weiss iken- Filistin'i ziyaret etmiþ ve orada Siyonist liderlerle görüþmüþtü.

“Mekke'ye Giden Yol”da anlatýyor:

“Filistin'e gelmeden önce burasýný bir Arap ülkesi olarak hiç düþünmemiþtim. Þüphesiz, bölgede 'bazý' Arap topluluklarýnýn da yaþadýðýný az çok kestiriyordum, ama onlarý çöl çadýrlarýnda yaþayan göçebeler ve basit, ilkel vaha sakinleri olarak tasarlýyordum hep. Çünkü, ilk zamanlar, Filistin hakkýnda okuduklarýmýn çoðu Siyonistler tarafýndan yazýlmýþ kitaplardý; ve Siyonistler de, doðal olarak, kendi renkleriyle boyuyorlardý tabloyu. Þehir ve kasabalarýn Araplarla dolup taþtýðýný ve söz gelimi 1922'de Filistin'de her bir Yahudiye karþýlýk beþ Arap'ýn yaþadýðýný ve bu son derece belirgin nüfus farkýndan kalkarak, buranýn bir Yahudi memleketi olmaktan çok bir Arap memleketi olduðunu nereden bilebilirdim? Bu durumu, o günlerde karþýlaþtýðým Siyonist Hareket Komitesi Baþkaný Mr. Ussyshkin'e belirttiðim zaman gördüm ki, Siyonistlerin Arap nüfus üstünlüðünü hesaba katmaya niyetleri yoktu pek; onlarýn gözünde, Araplarýn Siyonizm'e karþý gösterdikleri tepki de öyle gerçek bir önem taþýmýyordu. Mr. Ussyshkin'in cevabý, Araplara karþý beslenen Siyonist küçümseme ve horgörüyü dile getiriyordu yalnýzca: 'Burada gerçek bir Arap direniþ hareketi yok karþýmýzda; yani tabandan gelen bir hareket. Direniþ adýna bütün gördüðünüz, gerçekte bir avuç öfkeli kýþkýrtýcýnýn bastýðý yaygaradan baþka bir þey deðil; bu da birkaç ay, bilemediniz birkaç yýl içinde kendiliðinden çözülüp gidecektir.'”

Çok çarpýcý, deðil mi?

Tekrar okuyalým:

“Direniþ adýna bütün gördüðümüz, gerçekte bir avuç öfkeli kýþkýrtýcýnýn bastýðý yaygaradan baþka bir þey deðil; bu da birkaç ay, bilemediniz birkaç yýl içinde kendiliðinden çözülüp gidecektir.”

Siyonistlerin hesabý buydu.

Ama Alemlerin Rabbi Allah'ýn da bir hesabý vardý.

O hesap gereði Ýsrailliler yarýn Yahudi Devleti'nin 60. kuruluþ yýldönümünü HAMAS, Ýslami Cihad ve Hizbullah füzelerinin menzilinde kutlayacaklar!

Nereden nereye…

***

Saadet Partisi Ankara Gençlik Kollarý'dan duyuru:

“Filistin topraklarýndaki Ýsrail mezalimi iþgalin 60. yýlýnda devam ediyor. Ancak Müslümanlarýn dualarýyla da Yasinlerin, Ammarlarýn, Fatýmalarýn ellerindeki sapanlar silaha, taþlar kurþuna dönüþüyor ve intifada devam ediyor.

Ýntifadanýn devam etmesi için, 'Özgür Filistin' ve 'Özgür Kudüs' için, mum ýþýðýnda çalýþan kahramanlar için...

14 Mayýs Çarþamba günü saat 22:00'de Filistin'in dertleriyle dertlenen bütün kardeþlerimizi Saadet Partisi Ankara Gençlik Kollarý olarak ýþýklarýmýzý kapatmaya, sadece 5 dakikalýðýna Ýsrail vahþetini düþünmeye ve Filistinli kardeþlerimiz için ellerimizi semaya kaldýrýp dua etmeye davet ediyoruz.”

Hakan ALBAYRAK...
Gönderen: 13.05.2008 - 08:28
Bu Mesaji Bildir   Maksat kelam olsun üyenin diger mesajlarini ara Maksat kelam olsun üyenin Profiline bak Maksat kelam olsun üyeye özel mesaj gönder Maksat kelam olsun üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
pembe_PAPATYA su an offline pembe_PAPATYA  
330 Mesaj -
hepinizden
Gönderen: 13.05.2008 - 10:13
Bu Mesaji Bildir   pembe_PAPATYA üyenin diger mesajlarini ara pembe_PAPATYA üyenin Profiline bak pembe_PAPATYA üyeye özel mesaj gönder pembe_PAPATYA üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Berraksu1 su an offline Berraksu1  
Atalarının yahudiye toprak satışıyla mahvolan bir millet. FİLİSTİN. (2)
226 Mesaj -
Aslýnda sadece Ýsrail ve Filistinin tarih sürecinde nasýl bir oluþum geliþme savaþ ortamýna geldiklerini anlatýrken malum linki verdim. Konu benim anlatmak istemediðim bir cihete link te kullanýlarak bilerek veya bilmeyerek taþýndýðý için linki iptal ettim.

Aslýnda o linki son anda ilave ettim. Yazýmda ona hiç ihtiyacýmda yoktu. Bir kaç kelime daha fazla izahla onunla vermek istediðimide gayet güzel verebilirdim.Neyse...

Dediðim gibi aslolan benim yazdýklarýmla anlatmak istediklerimdir.

Ben yazýmda Filistinliler Ýsraile sattýklarý topraklarý geri istiyorlar gibi bir ifade kullandýðýmý hiç zannetmiyorum. Zaten öyle bir þeyde düþünmüyorum.

Ýsrailin ABD desteðinde uyguladýðý acýmasýz yayýlmacý politikasýný anlatmaya çalýþtým. Taa baþtan kendilerine ait olmayan topraklarýda satýn alarak büyük Ýsrail yolunda temeli attýklarýný, sonra 67 savaþýný fýrsat bulup bunu daha ileri safhalara taþýdýklarýný yazdým.

Ýsrailin 67 savaþýnda iþgal ettiði topraklarý kendi topraklarý gibi kabul ettirmeye çalýþtýðýný fakat Mýsýra ait olan Sina yarýmadasýný çeþitli nedenlerle ve gördüðü baskýlarla býrakmak zorunda kaldýðýný ifade ettim. Aslýnda Ýsrailin gaspettiði çok büyük toprak parçalarý içinde Sina yalnýzca "bunu alýnda susun" anlamýný taþýyordu.

Bugün Ýsrail gaspettiði topraklarý vermemek için kanlý, kansýz her yolu denemeye devam etmektedir.Belki bazý baþka þeytanlýklar için Filistin topraklarý konusunda tavizler verse dahi Ýsrailin hedefleri çok daha büyüktür. Býrakýn Filistinli müslümanlarýn topraklarýný geri vermeyi, Ýsrail bizim Doðu ve Güneydoðu bölgemizde el altýndan bu ülkenin insanlarýný kulanarak büyük topraklar satýn almaktadýr.
Nedenmi ? Bugün kendi bulunduðu topraklarda ve Filistin topraklarýnda oynadýðý çirkef oyunlarý oynayabileceði bir süreci beklemek ve harekete geçmek için.BÜYÜK ÝSRAÝL PROJESÝ için.

Yani ilk aþamadaki þekliyle BÜYÜK ÝSRAÝL KÜRDÝSTAN'ý hayali için. Büyük kürdistan projesi aslýnda BÜYÜK ÝSRAÝL projesinin ilk aþamasýdýr.
Yoksa Ýsrail ne yapsýn onca satýn aldýðý topraðý. Kürt devleti iþine niye bunca masraf yapýp katkýda bulunsun ?

Benim yazýlarýmý okuyup deðerlendirirken altý asýr bu bölgede adaletle hüküm süren Osmanlýnýn en ufak bir dahili bile olmadan bölgedeki tüm arap islam devletlerinin haritalarýnýn neden ingilizler tarafýndan hemde cetvelle çizildiðini iyi öðrenip iyi düþünün derim.
Osmanlýyý, ingilizlerle birleþip arkadan vurma olaylarýndan bahsetmeye ise hiç gerek görmüyorum. Anlamak isteyen kardeþlerime sanýrým bu kadarýda yeterli.

Böylece benim yazýlarýmýn her satýrýnýn neden bu kadar emek sarfedilerek buraya aktarýldýðýnýda öðrenmiþ oluruz diye düþünüyorum.

Baþlýk altýndaki ilk yazýmda þunlarýda ifade ettim. ABD ve ÝSRAÝL bu bölgede daha bir süre kanlý çirkin eylemlerine fýrsat bulsalarda sonunda galip gelecek olan Hak dinin mensuplarýdýr. Çünkü Allah yanlýþlarý nedeniyle kahýr ve gazabla imtihanlar versede sonuçta hakim olacak olan Hak din ve onun uyanýþa geçen insanlarýdýr.

Bu genel uyanýþýn lideride yine çetin imtihanlardan sonra haçlý ve siyonist beladan sýyrýlmýþ Türkiye olacaktýr.



Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Berraksu1 tarafından, 13.05.2008 - 12:08 tarihinde.
Gönderen: 13.05.2008 - 11:57
Bu Mesaji Bildir   Berraksu1 üyenin diger mesajlarini ara Berraksu1 üyenin Profiline bak Berraksu1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
RuZGaR su an offline RuZGaR  
RE:
Moderator


1295 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Berraksu1

Rüzgar kardeþim yazýnýzý okuduðumda þaþýrmadýðýmý söylersem yalan söylemiþ olurum.

Benim bugüne kadar yazdýðým yazýlarda hem haçlý sömürgeciler hemde siyonist yahudi hakkýndaki düþüncelerim apaçýk bellidir.
O topraklarýn babam cihetinden ata diyarý olduðunu ve bu nedenle içimin yandýðýný anlatmaya çalýþtým. Fakat bu konunun yani Filistinlilerin geçmiþteki toprak satýþlarý nedeniyle bugün çektikleri kahýrlarýn ülkemizdede benzeri bir sürece sebep olabileceðinine ikaz ettim. Detaylarla ve yaþamsal anlatýmlarla gelinen noktayý anlatmaya çalýþtým.

Siz benim yazdýklarýmý iyi okuyup anladýðýnýzdan eminmisiniz ? Birþeyleri özellikle linkte gördüðünüz ve hoþunuza gitmeyen birþeyleri görüp hemen karar vermiþ olmayasýnýz ? Link için þunu söylemeliyim, googlda konu için tarihsel yönde bir yazý ararken bu yazýyý tesadüfen buldum.Sitenin kimin olduðuna bakmadým bile. Olaylar doðru yada doðruya yakýnsa pekde bakmam zaten.
Þöyle içeriðine bir bakýp Filistin topraklarýnda oynanan oyunlarý yansýtan bir yazý düþüncesi ile yazýma ilave ettim.
Bahsettiðiniz gibi Abdulhamit için kötü sözlerde göremedim. Belki hýzla okurken bir iki detayý atlamýþ olabilirim.

Linki ön plana çýkarýp benim yazdýklarýmý görmezlikten gelmek. Yazdýklarýmý doðru yanlýþ anlamadan daha baþtan kabul etmemek anlamýna gelmezmi ? Link sizi bu kadar rahatsýz ettiyse bir dokunuþta kaldýrýrým. Benim aslolan burada yazdýðým yazýdýr.Zaten tarihsel süreci ben kýsaca vermiþ bulunuyorum.

Söylediklerinizin tam tersine Abdülhamit'e teklif edilen Ýsrailin kuruluþu için yapýlan tüm teklifleri reddettiðide linkteki yazýda yazýyor. Kaldýki Abdulhamit döneminde bu padiþahýmýzýn hatalarýda olmuþtur.Baský ile geçen ve bir adým ileri gidemeyen sadece kaoslarý öteleyen bir Osmanlý vardýr Abdulhamit döneminde. Abdulhamitin ülkesi için çýrpýndýðý mutlaktýr.
Bu hal böyle kötü bir dönemde padiþah olmanýn verdiði þartlarda ancak böyle mücadele edilir kararý ilede Padiþahýn dönemini geçirmesi söz konusudur.Sonuçta Osmanlý bu kaosu temdit döneminin sonunda geldiði yerin acý meyvelerini toplamaktan maalesef kurtulamamýþtýr.

Sonuç olarak benim hem filistinliler için, hem yahudiler için hem ABD için hem Osmanlýnýn son dönemi için yazdýklarýmda düþündüklerimde apaçýk ortadadýr.

Merak edilen baþka bir husus varsa onuda seve seve cevaplarým. Yeterki yanlýþ anlamalarla emekler boþa gitmesin.

Not : Tepesine tepesine vurup rezil etmek þayet Yahudinin, haçlýnýn ekmeðine yað sürmekse þayet, ben bu yaðý zevkle sürmeye devam edeceðim.Mühim olan anlatýlmaya çalýþýlaný, yapýlmaya çalýþýlaný okuyabilmektir diye düþünüyorum.






Verilen linkte eleþtirdiðim Abdülhamit hakkýnda kötü þeyler yazmalarý deðil, mantýk dýþý þeyler yazmalarýydý. Bu da linkteki bilgilerin doðruluðundan þüphe etmemi saðlamýþtý doðal olarak..

Filistinlilerin toprak sattýðý iddiasýnýn, günümüzde dile getirilmesi konusunda eleþtirilerim oldu, çünkü zaten Arap düþmanlýðýnýn mesnedsiz þekilde prim yaptýðý ülkemizde bir de topraklarýný sattýlar iddiasýyla insanlarýn onlardan dualarýný bile esirgediklerine bir çok kez þahit olduðum için böyle bir tepki verdim. Kendi topraklarýmýz için emsal oluþturmasý açýsýndan örnek verdiðinizi anladým ki zaten Ýsrailin Filistinde yapmýþ olduðu katliam, iþgaller ve Abdnin desteði konusunda kimsenin aksini düþüneceðini sanmýyorum, yazýnýzda da anlamadýðým yer olduðunu düþünmüyorum ancak yine de türlü Yahudi oyunlarýyla ele geçirilmiþ olan topraklar için Filistinlilerin suçlanmasýndan duyduðum hoþnutsuzluk için yazýlmýþ bir mesajdý, hepsi bu..göz kırpma




Mesaj 1 kez düzenlendi. En son RuZGaR tarafından, 14.05.2008 - 21:53 tarihinde.
Gönderen: 14.05.2008 - 21:53
Bu Mesaji Bildir   RuZGaR üyenin diger mesajlarini ara RuZGaR üyenin Profiline bak RuZGaR üyeye özel mesaj gönder RuZGaR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Berraksu1 su an offline Berraksu1  
MÜSLÜMANLAR ÖZELEŞTİRİYE AÇIK OLMALI....
226 Mesaj -
RÜZGAR kardeþim cevabýn için teþekkürler.

Size cevapla birlikte bir konuyuda aydýnlatmak isterim.

Yazýlarýmdanda anlaþýlacaðý üzere, ister Filistin olsun ister müslüman baþka bir arap ülkesi veya ülkemiz insanlarý olsun devamlý þu noktayý vurguluyorum. Yazýlarýmýn hemen hemen haçlý ve siyonistlere deðindiðim bölümlerinin tümünde Ýslam kimliðine sahip milletlerin haçlý ve siyonist tehlike karþýsýnda yeterince uyanýk olmadýðý hatta çok büyük gafletler içinde hatalar yapýldýðýnýn uyarýlarý var.

Zaten müslümanlarýn bu kuþatýlmýþlýktan kurtulmak için Kuran ve akýl yolunun gerekli kýldýðý objektif deðerlendirmelerden baþka hiç bir yoluda yok. Birde özellikle bunu vurguluyorum. Dinimizin fertleri hatalý iþleri terkedip Kuran'ýn özüne dönmedikleri sürece bu acýlar devam edecektir.Hiç bir dua bu hali deðiþtirmez. Çünkü Allah katýnda kabul görmez.Bunun ispatý Ýslam coðrafyasýnýn bugün yaþadýklarý, yaþamaya mecbur kaldýklarýdýr.

Dualar ancak müslümanlar doðruya yöneldiklerinde kendilerine Allah katýndan karþýlýk bulur.
Þimdi diyeceksiniz ki Allah bu haldemi býrakýr ? Asla ve asla.
Bu münezzeh dinin, Hak dininin mensuplarý þüphesiz sonunda yine galip kýlýnacaklardýr. Fakat o hal dahi uyanýþlarla birlikte mümkün olacaktýr.

Bunun dýþýnda Allah'ýn yardýmýnýn geleceði bir hal ise muazzam bir örnek olan Osmanlýnýn feci bitiþinden sonra küllerinden yepyeni bir devletin, bir Cumhuriyetin çýkýþýdýr. Bu Allah'ýn müslümaný aðýr dersler versede sonunda düþtüðü yerde býrakmayacaðýnýn ve elinden tutup tekrar hamleler yapmasý için fýrsatlar vereceðinin en güzel misalidir.

Müslümanlar acýda olsa özeleþtiri yapmak durumundadýrlar, mcburiyetindedirler. Allah, ayetlerinde devamlý olarak düþünmeye davet ediyor. Müslümanlýðý aþaðýlamak bambaþka aþaðýlýk bir iþtir. Bu iki tam zýt hali karýþtýrmamak gerekir.

Þu noktayýda çok iyi bilmek gerekiyor.Eleþtirilere açýk olmayan fert ve toplumlar, hatalarýný telafi etmek ve sonrada doðruya ulaþmak imkanýndanda mahrum olurlar.

YUNUS SURESÝ, 100 : ALLAH PÝSLÝÐÝ/GAZABI AKLINI KULLANMAYANLARIN ÜZERLERÝNE YAÐDIRIR.

Gönderen: 15.05.2008 - 12:52
Bu Mesaji Bildir   Berraksu1 üyenin diger mesajlarini ara Berraksu1 üyenin Profiline bak Berraksu1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 523 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Atak74 (50), bkaan50 (28), hballi44 (43), emrah3946 (41), safari (55), 1 yolcu (48), hballi (43), adamisali (34), YaSinYuSuf (57), sayha (54), nigdeliemre (35), ocaku08 (49), furkan_safa (28), ilbeyizmir (46), manarin (49), mekizgin (56), cihangir (52), KADRI (53), gluck (47), hha19 (42), firat7 (40), ZEYNEPRABIA (46), vivaa (37), konhair (47), ERTASCH (50), byy (42), sibbelll (38), yolcu-01 (43), KANADALI (46), engina (41), ubeydullahoztur.. (44), MeMo-X (37), fatih1980 (44), darknessman (41), My_hos (36), hkanca (56), cetintas (35), Berra&Sare (48)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.62114 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.