dexamethasone ivermectine lopinavir ritonavir dexamethasone kaletra epanutin epilantine epivir ercolax eriacta escodarone escoprim escozem esidrex estrace etimonis etopophos euglucon eulexin euthyrox evista exelon exitop extra super avana extra super p force ezetrol famvir farlutal felden feldene felodil female cialis female viagra femara finasterax flagyl flamon flomax flox ex floxal floxin floxyfral flucazol flucinome flucoderm fluconax
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » İbadetin Manası, Kabul Şartları ve Nitelikleri

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  
İbadetin Manası, Kabul Şartları ve Nitelikleri
1463 Mesaj -
Ýbadet kelimesinin sözlük anlamý; Boyun eðmek, itaat göstermek, mütevazi olmak, kendini küçük görmektir. Uysal, itaat eden hayvan ve kolay ulaþýmý olan düz yol için de ibadetle ayný kökten gelen "muabbed" kelimesi kullanýlýr. "Tarîkun muabbedun" düz yol demektir. Ayný þekilde "baðýyrun muabbedun" itaatkar deve anlamýna gelmektedir.



Þer'i ýstýlahta ise ibadet kelimesi; Ýtaatle beraber sevgide en son sýnýr demektir. Nitekim Þeyhulislam Ýbni Teymiye (rahimehullah) ibadet kavramýný þu þekilde tanýmlamaktadýr:



"Ýbadet kelimesi, Allah'ýn sevdiði ve razý olduðu gizli ya da açýk bütün eylemleri ve sözleri kapsayan bir isimdir."



Bu itibarla ibadet kavramý oldukça geniþ bir manaya haizdir. Kesinlikle pek çok kimsenin zannettiði gibi sadece namaz, rükü ve secde gibi ibadetlerle sýnýrlandýrýlamaz. Nice kimse vardýr ki, þuursuzca yaptýklarý çeþitli ibadet þekilleri ile Allah'tan baþkasýna ibadet ederek þirke düþmektedirler –ki Allahu Tealâ þirk üzere ölen kimseye asla maðfiret etmeyecektir.



"Doðrusu Allah, kendisine ortak koþulmasýný asla affetmez." (4, Nisa/48)



Bundan dolayýdýr ki, ateþten kurtulmak ve cennete girmek isteyen bir kimsenin bütünüyle Allah'ý birleyebilmesi için ibadetin ne anlama geldiðini ve ibadet çeþitlerini çok iyi bilmesi gerekmektedir. Nitekim Muaz b. Cebel (radýyallahu anhu) hadisinde geçtiði üzere insanlarýn Allah'ý birleyerek sadece O'na ibadet etmeleri Allah'ýn kullarý üzerindeki hakkýdýr. Ve insanlar bu hususu hakkýyla eda etikleri takdirde kullarýnda rableri üzerinde olan haklarý Allahu Tealâ'nýn kendilerini cennete girdirmesidir.



Ýbadet aslen anlam olarak bir taraftan namaz, rukû, secde gibi þer'i amelleri kapsarken diðer taraftan da ilah edinme noktasýnda dua etme, Allah'tan baþka hiç kimsenin muktedir olamayacaðý hususlarda yardým talep etme ve sýðýnma gibi amelleri de kapsamaktadýr. Tüm bu saydýðýmýz ibadetlerde Allah'tan baþkasýna yönelmek kesinlikle caiz deðildir. Nitekim Allahu Tealâ "Ýstiaze" (sýðýnma) hakkýda þöyle buyurmaktadýr:



"Doðrusu insanlardan bazý erkekler, cinlerden bazý erkeklere sýðýnýrlardý da onlarýn þýmarýklýklarýný artýrýrlardý." (72, Cin/6)



Ayný þekilde kurban kesmek ve adakta bulunmakta asla Allah'tan baþkasýna yöneltilmemesi gereken ibadetlerdendir. Allahu Tealâ þöyle buyurmaktadýr:



"De ki: Benim namazým, ibadetim, hayatým ve ölümüm hep âlemlerin Rabbi Allah içindir. Onun ortaðý yoktur. Bana böyle emrolundu ve ben Müslümanlarýn ilkiyim." (6, En'am/162-163)



Bir baþka ayette ise Allahu Tealâ, "Rabbin için namaz kýl ve kurban kes" (108, Kevser/4) buyurarak namaz gibi, kurban ve adak ibadetlerinde de, sadece kendisini birlememizi vacip kýlmýþtýr.



Dua'ya gelince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) duanýn bir ibadet olduðunu þu hadisiyle bildirmiþtir:



"Dua ibadetin kendisidir."



Tüm bu anlattýðýmýz hususlarla beraber mutlak bir itaat ve boyun eðmede ibadet kavramýnýn kapsamýndadýr. Allahu Tealâ þöyle buyurmaktadýr:

"Ey Âdemoðullarý! Þeytana ibadet etmeyin, o size apaçýk bir düþmandýr diye size and vermedim mi?" (36, Yasin/60)



Ayette "þeytana ibadet" ile kastedilenin ona itaat olduðu açýktýr. Ayný þekilde Allahu Tealâ'nýn, Firavun ve ileri gelenlerinin sözlerine dair þu buyruðunda da bu anlam vardýr:



"Dediler ki; kavimleri bize ibadet edip dururken bizim benzerimiz olan bu iki adama mý inanacaðýz?" (Mü'minun 47)



Burada Firavun ve ileri gelenlerinin söyledikleri "...bize ibadet edip dururken..." ifadesinde ibadet kelimesiyle kastedilen, tüm hususlarda mutlak itaat ve baðlýlýktýr ki, Allah'tan baþkasýna yapýlmasý kesinlikle caiz deðildir. Þayet bu þekilde mutlak bir itaat ve baðlýlýk Allah'tan baþkasýna yapýlýrsa karþýmýza iki durum çýkmaktadýr:



Helal görmeksizin masiyette yapýlan itaat: Þeytanýn kiþiye zinayý hoþ göstermesi, efendinin kölesine içki içmeyi emretmesi, yöneticinin sakal kesmeyi emretmesi ve bu emirlerin muhatabý olan kiþilerin bunlarýn haram olduðuna inandýklarý halde kendilerine emredilene itaat etmeleri... Ýþte tüm bu itaatler ibadet lafzýnýn kapsamýna girmektedir. Bu hususlarda itaat eden kimselerse "þeytana ibadet eden" ya da "þeytana itaat eden" kimseler olarak isimlendirilir. Ancak böyle bir kimse haram olan bir fiil iþlemiþtir ve masiyetleri helal görmediði sürece küfre girmez. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bu konuda "Allah'a karþý günah iþlemek noktasýnda yaratýlmýþa itaat yoktur. Ýtaat ancak iyiliktedir" buyurarak, þiddetli bir uyarýda bulunmuþtur.



Hüküm ve Teþride itaat: Hüküm ve teþri bir þeyi helal ya da haram kýlmaktýr ki, bunun Allah'tan baþkasýna yöneltilmesi kesinlikle caiz deðildir. Kim hüküm ve teþri noktasýnda Allah'tan baþkasýna itaat ederse büyük þirke girmiþtir. Çünkü, bir þeyin helalliði ya da haramlýðý konusunda hüküm vermek sadece Tek ve Kahhar olan Allah'a mahsustur.



"O, kendi hükmüne kimseyi ortak etmez." (18, Kehf/26)



Allah'u Teala Yusuf Suresi'nin 40. ayetinde "Hüküm ancak Allah aittir" buyurmuþtur. Çünkü hüküm ve teþri uluhiyetin (ilahlýðýn) hususiyetlerindendir. Nitekim ilah kelimesi "kanun koyan" anlamýný içerir. El-Hakem ve El-Hakiym isimleri de Allah'ýn en güzel isimlerindendir. Bundan dolayýdýr ki, her kim Allah'ýn hükmünden baþka bir hüküm çýkarýr ya da kanun koyarsa açýk bir þekilde ilahlýða has sýfatlardan bir sýfatý kendi nefsine nispet etmiþ olur. Ýþte ayette buyrulduðu üzere Firavun "Sizin için kendimden baþka bir ilah tanýmýyorum" (28, Kasas/38) diyerek bu þekilde ilahlýða ait hüküm ve kanun çýkarma hakkýný kendi nefsine nispet etmiþtir.
Sadece hüküm ve teþri noktasýnda Allah'tan baþkasýna itaat ve ittiba etmenin þirk olduðuna dair bir çok delil mevcuttur. Allahu Tealâ þöyle buyurmaktadýr:



"Üzerlerine Allah'ýn ismi anýlmamýþ olanlardan yemeyin, çünkü onu yemek yoldan çýkmaktýr. Þeytanlar, dostlarýna, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar. Eðer onlara uyarsanýz, muhakkak ki, müþriklerden olursunuz." (6, En'am/121)



Ayette görüleceði üzere þeytanýn dostlarýna itaat etmek þirktir ve Allah'tan baþkasýna ibadet etmek demektir. Çünkü böyle bir itaat sadece Allah'a mahsus olan hüküm ve teþride; yani bir þeyi helal ya da haram kýlma noktasýnda bir itaattir. Hakim ve diðerlerinin sahih bir senetle Ýbni Abbas'tan yaptýklarý ettiði rivayette bu husus þu þekilde geçmektedir:



"Müþriklerden bir grup kurban ve ölü etinin yenmesi konusunda Müslümanlarla, -Allah'ýn öldürdüðünü deðil kendi öldürdüðünüzü; yani ölü etini yiyorsunuz- diyerek tartýþýyorlardý. Bu yüzden Allah'u Teala "Þeytanlar, dostlarýna, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar" buyurmuþtur.



Ýþte bu tip meselelerde mücerred bir itaat þirk olarak kabul edilir. Ýbn-i Kesir (rahimehullah) bu ayetin tefsirinde þöyle demektedir:



"Eðer Allah'ýn sizin için koymuþ olduðu kanunu terkedip baþkasýnýn koyduðu kanunu tercih ederseniz iþte bu þirktir."



Ýþte tüm bu anlattýðýmýz nedenlerden dolayý, her kim alimlerinin, emir sahiplerinin ya da yöneticilerinin Allah'ýn helal kýldýklarýný haram, haram kýldýklarýný da helal olarak kabul ettikleri fetvalarýna ya da kendisiyle insanlara hükmettikleri kanunlarýna itaat ederse, bu itaatiyle onlarý rab edinmiþ olur. Nitekim Tevbe Suresi'nin 31. ayeti bu hususa delalet etmektedir:



"Onlar, Allah'dan baþka bilginlerini ve rahiplerini de kendilerine Rab edindiler, Meryem oðlu Mesih'i de." (9, Tevbe/31)



Burada alimleri ve rahipleri rab edinmekten kasýt onlara ruku ve secde etmek deðil, hüküm ve teþride; haram ve helal kýlmada onlara itaat etmektir. Bu da sadece Allah için yapýlmasý caiz olan rukû ve secde gibi bir ibadettir. Bundan dolayý Allah (Subhanehu ve Tealâgöz kırpma ayetin devamýnda "Oysa onlar bir olan Allah'a ibadet etmekle emrolunmuþlardý. Allah'dan baþka hiçbir ilâh yoktur. O, müþriklerin ortak koþtuðu þeylerden de münezzehtir." diyerek onlarý kýnamýþtýr.



Yine Allahu Tealâ kendi koyduðu hükümlerin dýþýnda bir baþka hükme itaat eden ve tabi olan bu tür kimselere dair þöyle buyurmaktadýr:



"Yoksa onlarýn, Allah'ýn dinde izin vermediði þeyi kendilerine þeriat kýlacak ortaklarý mý vardýr?" (42, Þura/21)



Bu noktaya çok dikkat etmek gerekir. –Allah bize ve size merhamet etsin- Çünkü, zamanýmýzda pek çok kiþi sýrf bu yüzden helak olmuþtur.



Sahih Ýbadetin Nitelikleri: Ýbadetin Allah Tealâ'nýn bizden talep ettiði þekilde olmasý için sevgi, korku ve ittiba'yý ayný anda bir arada bulundurmasý gerekir.



1- Allah'u Tealaya sevgimizden dolayý ibadet ederiz. Allahu Tealâ böyle kullarýný, "iman edenlerin Allah'a sevgisi ise daha güçlüdür" (2, Bakara/165) diyerek övmüþtür.



2- Ayný þekilde Allah'a, kendisinden ve azabýndan korkarak ibadet ederiz. Allahu Tealâ þöyle buyurmuþtur:



"Onlardan korkmayýn, eðer mümin iseniz benden korkun." (3, Ali Ýmran/175)



"Onlar korku ve ümid içinde Rablerine dua ederler." (32, Secde/16)



3- Ümit: Sahih bir ibadetin niteliklerinden sonuncusu da Allahu Teala'nýn rahmetini ümit ederek O'na ibadet etmektir. Allahu Tealâ þöyle buyurmuþtur.



"Onlar Allah'ýn rahmetini ümit ederler ve azabýndan korkarlar." (17, Ýsra/57)



Bizler Allahu Tealâ'ya, hem O'nu severek, hem O'nun rahmetini umarak ve hem de azabýndan korkarak ibadet ederiz. Ýþte salihlerin durumu böyledir ve Allah'ýn kullarýndan istediði sahih bir ibadetin nitelikleri de bunlardýr. Bu yüzden seleften bazýlarý "Kim Allah'a sadece sevgisinden dolayý ibadet ederse o kimse zýndýktýr. Kim Allah'a sadece O'ndan korktuðu için ibadet ederse o kimse Harurî'dir. Kim de sadece ümit ile ibadet edense Mürciedir. Ancak sünnet ehli kimseler bu üç nitelikle Allah'a ibadet ederler" demiþlerdir.



Ýbadetin Kabulünün Þartlarý: Ýbadetin kabul olmasý için iman, ihlas ve ittiba þartýný bir arada bulundurmasý gerekir. Tüm bu hususlar ayný anda yerine getirilmediði sürece ibadet edenin ibadeti makbul deðildir. Allahu Teala "Erkek olsun, kadýn olsun, bir mü'min olarak kim salih bir amelde bulunursa, hiç þüphesiz biz onu güzel bir hayatla yaþatýrýz ve onlarýn karþýlýðýný, yaptýklarýnýn en güzeliyle muhakkak veririz."agla16, Nahl/97) buyurarak, salih amelin kabulünü imana baðlamýþtýr.



Ayný þekilde ihlassýz bir þekilde yapýlan ibadette kabul edilmez. Kudsî bir hadiste geçtiði üzere Allahu Tealâ þöyle buyurmaktadýr:



"Ben ortaklarýn þirkten en müstaðnî olanýyým. Kim bir amel iþler, buna Benden baþkasýný da ortak kýlarsa, onu þirkiyle baþ baþa býrakýrým."



Ýbadetin kabul olunmasý için üçüncü þart ise ittibadýr. Allahu Tealâ, koyduðu þeraite uymayan hiçbir ameli kabul etmeyecektir. Nitekim bir hadiste Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) þöyle buyurmaktadýr:



"Her kim bizim bu iþimizde (dinimizde) olmayan bir þey uydurursa, o uydurduðu þey reddolunmuþtur."



Allahu Tealâ'dan bizleri ve sizleri sahih amellere muvafýk kýlmasýný, amellerimizi kabul buyurmasýný ve sonumuzu güzel kýlmasýný dileriz.... (Allahumme Amin)



Ebu Muhammed Asým el-Makdisî
Kafkafa Hapishanesi/Ürdün
H.1415/Rebiu'ssani ...alýntýdýr.........
Gönderen: 24.03.2008 - 12:20
Bu Mesaji Bildir   Maksat kelam olsun üyenin diger mesajlarini ara Maksat kelam olsun üyenin Profiline bak Maksat kelam olsun üyeye özel mesaj gönder Maksat kelam olsun üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 874 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Suayb (46), cuneytarkin82 (49), emira (40), ibrahim13 (50), geylani2 (42), ilknur1977 (47), mhmtyel (43), Müslüman kiz (30), hitoprak (51), solmayan-gül (39), pancoloji (39), gül_güzeli (39), güle güle (37), Sueda (38), suvari (41), teacherone (45), kudüs (48), sensinnn (38), Isik Hafize (39), masumca (51), muradmurad (45), burku (36), hatice.d (47), ismail arabaci (37), ariiff (43), nur44_55 (42), deepsilver (36), _SON_NEFES_ (32), onur5844 (52), sailor2005 (67), canfeza (37), saltanat (45), saltiks (50), van65 (), Taha1 (38)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.60772 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.