generique colchicine lopinavir ritonavir dexamethasone stromectol fluvoxamine apranax aprovel aralen arava arcocillin arcoxia aricept arilin arimidex aristocort artane arthrotec artofen asacol asasantine asmaxen at 10 atarax atenil ateno basan comp ateno basan atesifar athrofen atridox atrovent augmentin avalide avana avapro avelox aventyl aviral avodart aygestin azaimun azarek azelex aziclav azulfidine bactrim basiron
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » OSMANLI TARİHİ ve MEDENİYYETİ » Ermeni Meselesi

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
katre16 su an offline katre16  
Ermeni Meselesi
43 Mesaj -

Tarihi bir belgedir, Ersinek köyü imamýnýn mektubu.. þöyle baþlar: "Kardaþlar: Küffâr eline esîr olanýn hâli nice olduðu cümlenizce ma'lûmdur. Fakat bu def'a olan esîrlik ve hakâret hiçbir an görülmemiþdi. Devr-i âdem'den beri bu gibi zulümler ne olmuþdur ve ne de olabilir. Dil ile vasfolunamaz. Ancak halka ayândýr. Sabîler ve avratlarýn âvazý arþ-ý a'lâya çýkdý, felekleri aðlaþdý. Düþmanýmýz cesîm bir düþman olsaydý insâna efkâr olmazdý. Yalnýz bizim vicdânsýz, hakîkatsizliðimizden, dört Ermeni neferi elinde boynu eðri ve gözü yaþlý orada býçakla ve büyük ezâlarla katlolunmaklýðýmýz bizi ölmezden evvel öldürdü. Nâmus kalmadý. Cândan su'al olunursa Ýslâm yarýdan ziyâde belki üçte biri de ancak kaldý..." Birinci Dünya Savaþý, diðer bir deyiþle “Büyük Savaþ” 20.yüzyýlýn baþlarýnda insanoðlunun baþýna gelebilecek en büyük felaketleri de beraberinde getirmiþtir. Savaþ alanlarýnda verilen büyük zayiatlar yanýnda savaþýn cephe gerisindeki sivil halklar üzerinde býrakmýþ olduðu etki ve korunmasýzlýðýn getirdiði kayýplar öylesine büyük boyutlara ulaþmýþtýr ki, felaket sözcüðü halklarýn yaþamýþ olduðu topraklar ve savaþ alanlarý ile âdeta bütünleþmiþtir. Birinci dünya harbinin içine çekilmiþ, topraklarý her köþeden istilaya uðramýþ olan Osmanlý imparatorluðu doðuda da pek çok cephede savaþý sürdüyordu. Bu sýrada, ellerine büyük bir koz geçireceðini keþfeden Ýngiltere ve Rusya, Osmanlýya karþý cephe almýþ olan Ermeni komitacýlarý kýþkýrtarak, cephe gerisindeki halka saldýrmalarýný saðladý. 1915 yýlýndan, Rusya'da meydana gelecek ilhitilal tarihine yani 1918 yýlýna kadar Rusya ve Ýngilterenin kontrolu içinde hareket eden Ermeniler, Bolþevik ihtilalinden sonra insiyatifi ellerine aldýlar. Bir yandan cephelerde mücadele eden ordu, cephe gerisindeki halkýn güvenliðini de saðlamak zorundaydý. Ýki yönden kuþatýlan orduyu en azýndan Ermeni komitacýlardan kurtarmak için devlet, geçici bir tahliye, bir zorunlu göç kararý aldý. Ýçinde bulunduðumuz tarihlerde, 24 nisan gününden baþlayarak takibeden üç gün boyunca, Ermenistan ve Ermenilerce “Osmanlýnýn Soykýrým”ý olarak tarif edilen olay, geçici bir kararla, üstelik Osmanlý topraklarý içinde gerçekleþtirilmiþ zorunlu bir tahliye olayýndan baþka bir þey deðildir. O tarihteki hayat ve savaþ ayný zamnada çetin yolculuk þartlarý sebebiyle, yol boyu açlýk ve hastalýk yüzünden ölümler de söz konusu olmuþtur. Tarihçilerin ortak görüþüne göre, bu ölümler soykýrým olarak deðerlendirilemez. Üstelik Ermeni kaybý, ayný tarihler içinde, Ýngilizler ve Ruslarca desteklenen komitacýlar tarafýndan gerçekleþtirilen saldýrýlar sonucu katledilen müslüman Türk ahalinin sayýsýnýn yarýsý bile deðildir. 24 nisan günü Ermenistan'da büyük yas kabul ediliyor. O gün devlet erkanýndan din adamlarýna, sýradan halka kadar bütün ülke karalara bürünüyor. Televizyonlarda Türkiye aleyhine açýkoturumlar tertib ediliyor, karalayýcý belgeseller gösteriliyor. Sýradan yani bilinçsiz halkýn, onlarý yönlendiren politikacýlarýn ve tutuculuklarýyla ünlü din adamlarýnýn hararetle 80 küsür yýl önce yaþandýðý ileri sürülen soykýrýmýn yasýný tutmalarý normal kaþýlanabilir. Ancak ilginçtir, Ermeni ilim adamlarý, araþtýrmacýlar dahi söz birliði etmiþcesine bu meþhur soykýrýmdan ve bizlerden nefretle söz ediyorlar, þaþýrtýcý olan bu. Bir baþka þaþýrtýcý olay ise, bu iddialarýný kendi ülkeleriyle sýnýrlý tutmuyor, bütün dünyaya yaymaya gayret ediyor, güçlü devletlerin de “soykýrýmý” desteklemesini talep ediyorlar. Son olarak Kanada hükümetinden istedikleri desteði aldýlar. Nisan ayý geldiðinde, nisanýn 24'ü geldiðinde, bulunduklarý ülkelerdeki Ermeniler, ellerinde rozetlerle kapý kapý geziyorlar. Bir günlüðüne de olsa soykýrým rozetini takmasýný rica ettikleri, konuyla ilgili hiç bir bilgisi olmayan dünya vatandaþlarýnýn kapýsýný çalýyor ve bunu baþarýyorlar. Her bir Ermeni vatandaþý, baþtan ayaða bu ideale bürünmüþ. Tek bir amaçlarý var, bizim ve dünyanýn dilinden soykýrým kelimesinin dökülmesini saðlamak. Ermeni sorunuyla ilgili olarak çeþitli araþtýrmalar yapan ve bu günkü durumlarýný yakýndan takibeden Bilkent Üniversitesi öðretim üyesi Prof. Dr. Esat Arslan'a göre, 24 nisan tarihinin Ermeni soykýrýmýyla uzaktan yakýndan alakasý olmayan bir tarih. Soykýrým olduðu iddia edilen, zorunlu göç veya tahliye olayýnýn gerçekleþmesi de bu tarihlere rastlamýyor. (ki bu olaya tehcir yasasý demek de son derece yanlýþ. Zira ortada yasa yok bu bir geçici karar sadece ve tehcir de ülke sýnýrlarý dýþýna yapýlýr, hicret ettirme anlamýna gelir. Oysa Ermeniler, osmanlý topraðý içinde yer alan Suriyeye göç ettirilmiþtir.) Birinci Dünya Savaþý sýrasýnda Rus kuvvetlerinin, Osmanlý ve Rus Ermenilerinden kurulmuþ olan gönüllü alaylarý öncülüðünde, Doðudan Osmanlý topraklarýna girmesiyle birlikte Osmanlý ordusunda bulunan Ermeniler, silahlarýyla birlikte firar ederek Rus kuvvetlerine katýlmýþlardýr. Rus ordusuna henüz ulaþamayan bir kýsým Ermeniler ise çeteler kurarak isyan etmiþlerdir. Yýllarca gerek Ermeni gerekse misyoner okullarýnda ve kiliselerinde saklanan silahlar ortaya çýkarýlmýþ, askerlik þubeleri basýlarak yeni silahlar saðlanmýþtýr. Silahlanan Ermeni çeteleri komitelerin "kurtulmak istiyorsan, önce komþunu öldür" talimatý üzerine, erkekler cephelerde olduðu için savunmasýz kalan Türk þehirlerine, kasabalarýna ve köylerine saldýrarak katliama giriþmiþlerdir. Osmanlý kuvvetlerini arkadan vuran Ermeniler, Osmanlý birliklerinin harekatýný engellemiþler, ikmal yollarýný kesmiþler, yaralý taþýyan konvoylarý pusuya düþürmüþler, köprü ve yollarý imha etmiþler, bulunduklarý þehirlerde ayaklanarak Rus iþgalini kolaylaþtýrmýþlardýr. Rus kuvvetleri saflarýnda bulunan Ermeni gönüllü alaylarýnýn yaptýðý zulüm o kadar aðýr olmuþtur ki, Rus komutanlýðý bazý Ermeni birliklerini cepheden uzaklaþtýrarak geri hatlara sevk etmek zorunluluðu hissetmiþtir. Ermeni isyanlarý özellikle Doðu Anadolu'dan baþlayarak diðer vilayetlere yayýlmýþtýr. Erzurum ve çevresinde Rus iþgalinin geniþlemesiyle Ermeniler, "halkýn kanýný kendilerine mubah" görmüþler ve bir Alman generalinin ifadesiyle, "Bu bölgedeki Müslüman halký silip süpürmeye baþlamýþlar”dýr. Ermeni çetecilerinin Kars ve çevresinde Müslüman ahaliye yönelik katliam hareketleri 1915 ve 1920 yýllarý boyunca sürmüþtür. Kafkasya'da ve Doðu Anadolu Bölgesi'nde Türklere yönelik Ermeni katliamlarý düzenli Ermeni birlikleri tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. Çok sayýda Türk, çoluk çocuk, genç ihtiyar demeden Ermeniler tarafýndan öldürülmüþtür. Sadece 1918 yýlýndan beri Kars ve havalisinde katledilen Müslümanlarýn sayýsýnýn yirmi beþ bine ulaþtýðý kaydedilmiþtir. Ermeni çetelerinin bu tür zulüm ve eylemleri sürerken, güvenlik kuvvetleri tarafýndan Ermenilerin yaþadýklarý bölgelerde yapýlan aramalarda pek çok silâh ve cephane ele geçirilmiþtir. Artýk devletin varlýðýný aðýr bir þekilde yaralayan bu durum, biraz daha hoþgörü gösterildiðinde, telafisi mümkün olmayan sonuçlara sürükleneceðini göstermektedir. Osmanlý Devleti'nin savaþa girmesinden ve özellikle Kafkas Cephesindeki bozgundan sonra, Ermenilerin Müslüman halka karþý baskýlarý, askerden firarlarý, asker ve jandarmaya saldýrýlarý, silahlý ve mühimmatla yakalanmalarý, Fransýzca, Rusça ve Ermenice þifre gruplarýnýn ele geçirilmesi gibi geliþmeler, ülke çapýnda bir karýþýklýk çýkaracaklarýný gösteren en önemli kanýtlar olmuþtur. Bunun üzerine Ermeni komiteleri 24 Nisan 1915 tarihinde kapatýlarak, yöneticilerinden 2345 kiþi devlet aleyhine faaliyette bulunmak suçundan tutuklanmýþtýr. Dýþarýdaki Ermenilerin her yýl "Ermeni soykýrýmýnýn yýldönümü" diye andýklarý 24 Nisan, iþte bu 2345 komitecinin tutuklandýðý tarihtir ve tahliyeyle alakalý deðildir. Ancak, asýlsýz olaylarý bile abartarak propaganda malzemesi yapan komiteci Ermeniler, söz konusu tutuklamalarý da bir propaganda konusu yapmak için derhal harekete geçmiþlerdir. Nitekim, ABD Cumhurbaþkaný’na þu telgrafý göndermiþ, Baþpiskopos Kevork: "Sayýn Baþkan, Türk Ermenistan’ýndan aldýðýmýz son haberlere göre, orada katliam baþlamýþ ve organize bir tedhiþ Ermeni halkýnýn mevcudiyetini tehlikeye sokmuþtur. Bu nazik anda Ekselanslarýnýn ve büyük Amerikan Milletinin asil hislerine hitap ediyor, insaniyet ve Hýristiyanlýk inancý adýna, büyük Cumhuriyetinizin diplomatik temsilcilikleri vasýtasýyla derhal müdahale ederek, Türk fanatizminin þiddetine terkedilmiþ Türkiye'deki halkýmýn korunmasýný rica ediyorum. Baþpiskopos Kevork'un telgrafýný, Rusya'nýn Washington Büyükelçisi'nin ABD'deki temaslarý izlemiþ, böylece yasadýþý iþler yapan Ermeni komitecilerinin tutuklandýðý gün olan 24 Nisan, “Türkler’in Ermenileri soykýrýma tabi tuttuðu gün” olarak dünya kamuoyuna propaganda edilmiþtir. 1915 Ermeni Tahliye kararý ise, fiilen ortaya çýkan bir isyana ve düþman orduyla iþbirliðine karþý alýnan bir karardýr. Baþta Van olmak üzere yurdun pek çok yerinde baþlayan Ermeni isyan ve katliamlarýna önlem almak amacýyla Talat Paþa'nýn baþlattýðý, Hükümet ve Meclis’in de uygun gördüðü yer deðiþtirme, doðrudan doðruya cephelerin güvenini sarsacak bölgelerde uygulanmýþtýr. Bunlardan birincisi, Kafkas ve Ýran cephesinin geri bölgesini oluþturan Erzurum, Van ve Bitlis dolaylarý; ikincisi ise, Sina cephesi gerilerini oluþturan Mersin-Ýskenderun bölgeleridir. Ermeniler, her iki bölgede de düþmanla iþbirliði yapmýþ ve onlarýn çýkarma yapmalarýný kolaylaþtýracak faaliyetlerde bulunmuþlardýr. Yer deðiþtirme uygulamasý daha sonralarý, isyan çýkaran, düþmanla iþbirliði yapan ve Ermeni komitacýlarýna yataklýk eden diðer vilâyetlerdeki Ermenileri de kapsayacak þekilde geniþletilmiþtir. Baþlangýçta Katolik ve Protestan Ermeniler uygulamanýn dýþý býrakýldýklarý halde, daha sonra bunlardan zararlý faaliyetleri görülenler de göç ettirilmiþlerdir. Gerçekleþtirildiði 1915’ten günümüze kadar yer deðiþtirme uygulamasý hakkýnda çok þey yazýlýp çizilmiþtir. Ermeniler, uydurma belgelerin arkasýna gizlenerek, dünya kamuoyunu uzun süre kandýrmayý baþarmýþlardýr. Baþlangýçta üç yüz binlerden baþlayýp, üç milyonlara kadar varan rakamlarla ifade edilen Ermeni katliâmý hikâyelerinin hiçbir dayanaðý bulunmamaktadýr. Nitekim Ýstanbul'un iþgal edildiði dönemde Ýngilizler ve Fransýzlar, Osmanlý arþivini yeterince araþtýrmalarýna raðmen soykýrýmý imâ edecek tek bir belgeye dahi rastlayamamýþlardýr. Ermenilerin ipe sapa gelmez bir iddiasýna göre, iþgaller altýnda inleyen Osmanlý ordusu, sýrf Ermenileri yok etmek için, Trabzon'da bir gaz odasý inþa etmiþ. O zamanki þartlarda deðil gaz odasý kurmak, askerlerinin bitlere karþý korunmasýný saðlayacak parasý bile olmayan ordu bunu nasýl yapmýþtý acaba? Þayet, Osmanlý devletinin Ermenileri “soykýrým”a tabi tutmak gibi bir amacý olsaydý; bulunduklarý yerlerde bu düþüncesini gerçekleþtiremez miydi? Bunun için “yer deðiþtirme” gibi bir uygulamaya ne gerek vardý? Ermenilerin, bulunduklarý yerde, boyunlarýný vurur, kurþuna diziverir olur biterdi. Kafilelerin güvenliði, saðlýðý ve geçimlerinin temini için büyük maddi fedakarlýklara ne gerek vardý? 1915 Mayýsýndan 1916 Ekim ayýna kadar yaklaþýk bir buçuk yýl devam eden göç ettirme ve yerleþtirme sýrasýnda, emirler çerçevesinde ve mahallinde aldýðý tedbirlerle, o günün zor savaþ þartlarýna raðmen, Ermenilerin can ve mallarýný koruma altýna almasýna ne gerek vardý? Adetâ yeni bir cephe açmýþ gibi idarî, askerî ve malî yükün altýna girmeye ne gerek vardý? Bütün bu sorularýn cevaplarý, Osmanlý Devleti'nin asýl niyetinin anlaþýlmasýna yetecektir. Osmanlý devletinin, yüzlerce yýl devlete olan baðlýlýklarýndan dolayý “millet-i sadýka” olarak nitelendirdiði bu halka karþý, birdenbire tavýr deðiþtirmesinin de mantýklý bir izahý yoktur. Deðiþen Osmanlý deðil, Rusya ve Ýtilaf Devletlerinin baðýmsýzlýk vaatlerine kanan Ermenilerdir. Millet-i sadýkanýn yani Ermenilerin vefalý evlatlarýnýn varlýðýnýa þahit olmak için, Gülhane Týp Akademisinde açýlan Saðlýk Subaylarý þehitliðini ziyaret etmek yeterli olacaktýr. Siyasi emellerle çýkan çatýþmalarda uygulanan tedbirler ve zorunlu göç, soykýrým havasý ve programý içinde hazýrlanmamýþtýr. Devlet güvenliðinin saðlanmasý için gerekli bir uygulama olan yer deðiþtirme, dünyanýn en baþarýlý sevk ve iskan hareketidir ve hiçbir zaman Ermenileri imha etmek gayesini gütmemiþtir. Yanlýþ bir iddia ve kuru bir iftira ardýnda sürüklenenler kadar, haklý olanlarýn torunlarý olarak doðrularý bilmek ve en az Ermeniler kadar bu konuda hassasiyet göstermemiz gerektiðine inanýyoruz. Konuyla ilgili daha geniþ bilgi almak isteyenlerin devlet arþivlerini araþtýrmalarýný ve derli toplu bir iste olarak da ermenisorunu.gen.tr adresini ziyaret etmelerini tavsiye ediyoruz. Konuyla ilgili bir cd ayný siteden temin edebilirsiniz. ERMENÝ SORUNU (Ýddialar - Gerçekler) CD'si satýþa sunuldu. “Ermeni Sorunu: Ýddialar ve Gerçekler” CD-ROM’u Ermenilerin asýlsýz iddialarýna karþýlýk gerçekleri bütün açýklýðý ve ayrýntýlarýyla anlatan, toplumumuzu ve gelecek nesilleri bilinçlendirmeyi amaçlayarak hazýrlanmýþtýr. Orijinal fotoðraflar, görüntüler, belgeler, resimler, haritalar, seslendirilmiþ metinler ve özel olarak bestelenen müziklerle çok zengin bir içeriðe sahiptir. Prof. Dr. Yusuf Halaçoðlu’nun danýþmanlýðýnda, konu hakkýnda uzman bir çok bilim adamýnýn bilgilerinden ve kuruluþlarýn özel arþivlerinden yararlanýlarak hazýrlanmýþtýr. Ermeni katliamlarýný anlatan bir kitabý da tavsiye etmek istiyorum. Timaþ, FÝGAN Ahmed Günbay Yýldýz Bir deðil bin destandýr Anadolu... Destanlara kahramanlar yetiþtirmiþtir. binlerce. Ýþte FÝGAN. o destandan bir damlacýk... Ermenilerin ihaneti ve masum Anadolu insaný... Yakýn tarihe bir ipucu... En çok okunan yazar ünvanýný kazanan AHMET GÜNBAY YILDIZ bu romanda Ermeni mezalimi karþýsýnda Anadolu insanýnýn figanýný yazdý. Sizden öncekiler bu eseri defalarca okudular. Siz de okuyun. seveceksiniz.


Gönderen: 31.01.2008 - 17:45
Bu Mesaji Bildir   katre16 üyenin diger mesajlarini ara katre16 üyenin Profiline bak katre16 üyeye özel mesaj gönder katre16 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
_ESaDuLLaH_ su an offline _ESaDuLLaH_  
611 Mesaj -
Ermeni meselesi kanayan yardir anadolumuzda. üstünü kapattilar hemde sucu üzerimize attilar.ALLAH razi olsun kardes bende okudum figani. bende okumanizi tavsiye ederim.
selam ve dua ile

Gönderen: 01.02.2008 - 10:46
Bu Mesaji Bildir   _ESaDuLLaH_ üyenin diger mesajlarini ara _ESaDuLLaH_ üyenin Profiline bak _ESaDuLLaH_ üyeye özel mesaj gönder _ESaDuLLaH_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 822 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
karaali70 (54), Mücahit58 (42), firdevs_91 (33), harman76 (48), gul2 (47), özgür3 (35), songokou (42), nuri72 (52), aysun saglam (46), dalin (39), caglar_1988 (36), emine_yilmaz (45), elif19 (37), morcali (63), enderim23 (46), aga2 (61), hüzünlü gurbet (46), yeþil (42), 1yavuz (53), suvari_ (41), gazeteci1985 (39), adem03 (45), azzat (60), huemeyra41 (32), Kursad_ist (46), ruhan_ruhani (41), eskalibo (50), neofatih (39), yuuusuf (43), yunuscelik (46)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.57656 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.