kaletra kaletra kaletra generique kaletra generique stromectol aldactone aldara aldipin alendron alesse aleve alges x algifor allegra allergodil allo 300 tablinen allo basan allopur altace alutan alzar amanol amaryl amilo basan amilorid comp amiloride hct amiodar amlo eco amlopin amlovasc amoxi basan amoxi cophar amoxi mepha amoxil amoximex anafranil sr anafranil antabus antabuse antalgit antamex antisacer antra antramups anvitoff apcalis oral jelly
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » EVLENMEYİ DÜŞÜNENLERE!(KENDİM DE DAHİL)

önceki konu   diğer konu
5 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Son-GüL su an offline Son-GüL  
EVLENMEYİ DÜŞÜNENLERE!
1125 Mesaj -
Selamün aleyküm kardeþler,biraz uzun ama tam size-ya da bize-göre bir yazý.BUYRUN...

Evlenmeyi Düþünenlere

Ýçinizden bekâr olanlarý evlendirin mealindeki âyeti bizim arkadaþlar Evlenmeyi düþünenlere yol gösterecek bir yazý yayýnlayýn diye de tefsir ettikleri için, hayli zamandýr sýkýþtýrýyorlardý beni. Tarkandý, Ýkiz Kulelerdi derken, sonunda sýra geldi bu konuya. Ve, evlilik hazýrlýðý yapan gençlerin çeyizinde bulunsun diye tavsiyelerimi kaleme aldým. Yazdýklarým kiþisel fikirlerim sayýlmaz; çoðu terapistin de katýlacaðý tavsiyelerdir bunlar.

Þanslý olduðunuzu da bilin. Bizim zamanýmýzda bu konularda pek konuþulmaz, fikir verilmezdi. Evli-barklý, olgun-oturaklý abilerimiz hep çok daha mühim mevzularý anlatýr, bu konuya gelince susarlardý. Dinî dergilerde de yer almazdý bu konular, gençlerin zihni daðýlmasýn(!) diye. Öyle olunca da biz fýsýr fýsýr konuþurduk aramýzda:Evlensek mi acaba? Nasýl biriyle evlensek? Hoþlandýðým bir kýz var ama namaz kýlmýyor, problem olur mu dersin?Büyüklerimin bulacaðý bir kýzla evlensem mutlu olur muyum sence?

Siz bu tür açmazlar yaþamazsýnýz umarým. Zamanýmýzda bu konular daha rahat konuþuluyor zaten. Doðru karar vermenizde yazacaklarýmýn da biraz faydasý olursa ne mutlu bana.
§ EVLENMEK ÞART MI?
Kimse Robinson Crusoe deðildir. O bile bir dost bulduðunda sevinçten zýplamýþtý. Kendi baþýna da dünyanýn en huzurlu insaný olan ve hatta doðrudan Rabbine muhatap olabilen Peygamberimiz (a.s.m.) bile, bazen eþine Yâ Âiþe, konuþ benimle! dermiþ, kitaplarda böyle nakledilir. Konuþmak, paylaþmak ve yardýmlaþmak bu zorlu imtihan dünyasýna tek baþýna gelen insanýn en büyük ihtiyacýdýr belki de.

Bediüzzamanýn ifadesiyle, Ýnsanýn en fazla ihtiyacýný tatmin eden, kalbine mukabil [karþýlýk] bir kalbin mevcut bulunmasýdýr ki, her iki taraf sevgilerini, aþklarýný, þevklerini mübadele etsinler [paylaþsýnlar] ve lezaizde [güzel þeylerde] birbirine ortak, gam ve kederli þeylerde de yekdiðerine muavin ve yardýmcý olsunlar.
Evet, bir iþte mütehayyir [hayret veya tereddüt içinde] kalan veya birþeye dalarak tefekkür eden adam, velev zihnen olsun [hayalî bile olsa], ister ki, birisi gelsin, kendisiyle o hayreti, o tefekkürü paylaþsýn.
Kalplerin en latifi [duyarlýsý], en þefiki [þefkatlisi],kýsm-ý sani[diðer yarým] ile tabir edilen kadýn kalbidir.

Zaten evlilik, deðil bu insanî ve ulvî ihtiyaçlarý, insanýn en temel ihtiyaçlarýný barýnma, beslenme ve üreme dahi karþýlayan bir kurum olduðu içindir ki, tartýþmasýz her asýrda, her kültürde el üstünde tutulmuþ, þart gibi görülmüþ, hatta kutsanmýþtýr. Gelin görün ki, en fazla þikayet edilen kurumdur da ayný zamanda. Bir problemi olan, iþleri yolunda gitmeyen, gençliðindeki ideallerini yakalayamamýþ kiþiler, evliliðinden þikayet ederler genellikle. Sanki bekârlýðýnda çok mutluymuþ gibi, sanki bekâr kalsa ideallerine ulaþacakmýþ gibi. Hem evlenir, hem þikayet ederler; hem þikayet eder, hem de evlilikten vazgeçmezler. Olan da bekâr gençlere olur. Kafalar karýþýr: Evlenmesek mi?

Siz bakmayýn onlara. Hatta bana da bakmayýn siz, bazen ben de Bekâr bayan yarýmdýr, evlenince tam olur. Bekâr erkek yarýmdýr, evlenince tamamen biter gibi espriler yaparým ama, bal gibi biliyor, açýkça da görüyorum ki; bekârlýk yýllarýmda hedefsiz ve sonuçsuz bir koþturmaca hâlinde geçen hayatým, evlenince, bir tezgahýn baþýna oturup üretime baþlamak gibi bir deðiþim geçirdi ve maddî, manevî, sosyal sahalarda bugüne dek ne ürettiysem, hep evlendikten sonra oldu. (Eþime buradan teþekkürler!) Eski resimleri karýþtýrdýðýmda zaman zaman kendi kendine konuþan, yalnýzlýk sebebiyle arada kasvete dalan o genci görüp bugünkü hâlime þükrediyorum.

Geçenlerde Ulusal Psikiyatri Kongresine katýlmýþtým. Epeydir görmediðim birçok meslektaþým ve dostumla görüþtüm. Son katýldýðým kongreden bu yana peþpeþe iki çocuðum daha olduðu için benimle sohbet eden arkadaþlarýn konuþmalarý evlilik, çoluk-çocuk gibi konulara yöneldi genellikle. Benim de dikkatim bu konuya çevrildi tabiî. Kim evlenmiþ, kim bekâr kalmýþ, kim boþanmýþ, kimin kaç çocuðu var? Dikkat ettim, kim ki evlenip yuva kurmuþ; daha huzurlu, daha verimli, hedeflerini gerçekleþtirmiþ.Nasýlsýn? diye sorunca gevrek gevrek gülerek Ýyii diyor. Kim ki düzenli bir aile hayatý kuramamýþ; huzursuz, þaþkýn, meslekî yönden de verimsiz, baþýboþ dolanýyor.Yaa, bildiðin gibi iþte, birþey yok, ne olsun?

O yüzden Bediüzzamanýn Bekârlýk, bikârlarýn kârýdýr sözüne aynen katýlýyorum. Bekârlýk, bu hayatta kazancý olmayanlarýn iþidir yani. Üstelik onun, az önce yazdýðým espriden çok daha hakikatli bir sözü daha var ki; Bekâr erkek üçte iki erkek, üçte bir çocuktur. Bekâr kadýn üçte iki kadýn, üçte bir erkektir. Yani erkeklerin haylazlýktan kurtulup olgunlaþmalarý, bayanlarýn ise kiþiliklerini oturtmalarý için evlenmeleri lâzýmdýr.

Peki, evleneceðiniz kiþiyi nasýl seçeceksiniz?

§ ÖNCE NE ÝSTEDÝÐÝNÝZÝ BELÝRLEYÝN

Ne iþ olsa yaparým abi diyen birinin, iyi ve uygun bir iþ bulmasý çok zordur malûm. Hatta iþ bulmasý bile zordur. Oysa kiþi ne istediðini belirlese, aradýðýný bilmenin rahatlýðý ile çok daha kolayca bulabilir. Evlilik için de böyledir bu. Nasýl biriyle evleneceðine karar vermek, iþin yarýsýný halletmek demektir. Ama bunun için de tabiî önce kendi kiþiliðinizi, yönelimlerinizi ve ihtiyaçlarýnýzý belirlemeniz gerekir. Yani kendinizi tanýmanýz lâzýmdýr önce.

Ýkili iliþkilerde, aile hayatýnda sizin için önemli olan nedir? Huzur mu, paylaþým mý, destek mi, heyecan mý, ya da güven mi? Vazgeçemeyeceðiniz öncelikler hangileridir, kesinlikle kabul etmeyeceðiniz þeyler nelerdir? Bunlarýn adýný doðru koymanýz gerekir. En az on cümleyle ihtiyaçlarýnýzý, beklentilerinizi, þartlarýnýzý sýralayýn; elinizde ve aklýnýzda bulunsun.

Tabiî, bu istekleri sýralarken, abartmayýn da lütfen.
Adam arkadaþýna sormuþ:
Evlenmiyor musun?
Þartlarým tutarsa olur.
Ne istiyorsun ki?
Güzel olsun, akýllý olsun, dindar olsun, zengin olsun, kültürlü olsun, þefkatli olsun, ciddi olsun, itaatli olsun, bir de esprili olsun.
Ama abi, demiþ öteki, birden fazla evlilik yasak artýk!
Fýkra, önerimi unutturmasýn ama. Ne istediðinizi belirlemelisiniz mutlaka. On cümle lütfen.

§ ÝDEAL BÝRLÝÐÝ ÞART, AMA YETMEZ

Hayat arkadaþýný seçerken en çok dikkat edilmesi gereken noktalarýn baþýnda ideal birliði gelir. Hayatý beraber yaþayacaðýnýz kiþinin hayatý ne gözle gördüðü, hedefinin ne olduðu ve deðer yargýlarý, en çok üzerinde durulmasý gereken konudur.

Hayat, keyif peþinde, rahat içinde mi yaþanacak, yoksa idealler peþinde, gereðinde fedakârlýkla mý? Kazanýlan para ile daha iyi yaþamak mý hedeflenecek, yoksa o kazanç olabildiðince hayýr yollarýna mý sarf edilecek? Çocuk sahibi olunduðunda, çocuk hangi prensiplere göre büyütülecek, ona nasýl bir eðitim verilecek? Sosyal hayatta kimlerle nasýl bir diyalog kurulacak? Bu gibi temel tercihlerde uyum, iyi bir evlilik için olmazsa olmaz þarttýr.

Sizin hayatýnýzý bile uðruna feda edebileceðiniz ideallerinizi eþiniz yarým kulakla dinliyorsa, her satýrýný didik didik okuyup yaþamaya çalýþtýðýnýz kitaplarýnýzý eþiniz dinlerken uyukluyorsa, siz teheccüde bile kalkarken eþiniz yatsýyý bile kýlmadan yatýyorsa, býrakýn sevgiyi, saygý bile kalmaz ki aranýzda.

Ýlginç bir araþtýrma okumuþtum. Evlilikte mutluluðun þartlarý nelerdir? sorusuna her iki cinsin en çok verdiði üç cevaptan birisi, hatta birincisi inanç ve ideal birliði idi. (Diðerleri de sevgi ve cinsel uyum imiþ.) O yüzden evlenmeyi düþündüðünüz kiþide ilk bakacaðýnýz nokta, ayný idealleri paylaþýp paylaþmadýðýnýzdýr. Yani size sizin yolunuzda yoldaþ da olabilmelidir eþiniz.

Þimdilik istediðim gibi deðil, ama ileride düzelir diye de kendinizi kandýrmayýn. Âyetin verdiði dersi hatýrlayýn: Sen sevdiðine hidayet edemezsin, ancak Allah dilediðine hidayet eder.Deðiþeceðine dair garantiniz var mý? Ya da o, garanti verebiliyor mu? Yoksa siz kumar meraklýsý mýsýnýz? Veya tehlikeyi çok mu seviyorsunuz?

Ancak fikir uyumu önemli derken de ölçüyü kaçýrmayalým. En önemli noktadýr bu, ama tek önemli nokta deðildir. Gereklidir, ama yeterli deðildir. Bu noktada özellikle bir fikir grubu içinde olan ve idealleri yolunda yaþayan kiþilerin çokça düþtüðü bir hata vardýr: iyisine kötüsüne bakmadan, sýrf ayný fikirleri paylaþtýðý için uyumsuz biriyle evlenmek. Zaten benim fikrimde olan az; ideallerimi paylaþan birisini bulursam, huyuna suyuna bakmaz evlenirim diyenler çoktur. Ama unutmayalým ki, meselâ Hz. Zeyd ile Hz. Zeyneb de ayný yola baþ koymuþlardý. Fakat bu mutlu bir beraberlik kurmalarýna yetmedi.

Zaten düþünürsek, ayný ideali bile farklý insanlar farklý biçimlerde yaþamaz mý? En basit bir örnekle, evde oturup kitap okumak, yazý yazmak da bir ideale hizmet biçimidir; sürekli gezip sohbetlere, faaliyetlere katýlmak da. Ama arada daðlar kadar fark vardýr. Sadece fikir birliðini önemseyip kiþilik uyumunu yok saymak gibi bir hataya düþmeyiniz lütfen. Fikirleri size uyanlar içinde huyu da size uyan birini mutlaka bulursunuz.

§ SEVGÝ GEREKLÝ, AÞK RÝSKLÝDÝR

Neredeyse klasik bir münazara konusudur: Evlilikte aþk lâzým mý, deðil mi? Beylik bir cevap olarak herkes Tabiî ki lâzým der. Oysa bence sevgi þarttýr, ama aþk þart deðil, hatta risklidir bile. Hemen itiraz etmeyin, önce isimlendirmeyi doðru yapalým. Kullandýðým mânâda sevgi, karþýsýndakine ihtiyacýný hissetmek, onunla beraber olmaktan mutluluk duymak, onun eksiklerini de hoþgörmektir. Aþk ise ona muhtaç olmak, onsuz olamamak, eksiklerini ise görmemektir. Böyle bir aþk, aslýnda saðlýksýz (gözü kör de denir) bir ruh hâli deðil midir? Peki saðlýksýz bir duyguyla saðlýklý bir beraberlik nasýl kurulur? Depresyon tedavisinde kullanýlan bazý ilaçlarýn abartýlý aþk duygularýný da azalttýðýný biliyor muydunuz? Saplantý düzeyindeki aþk, bir hastalýk bile sayýlabilir aslýnda.

Ama modern çaðýn kliþelerinin dayatmasýyla, çoðu gençler aþk evliliðini en büyük hayalleri olarak kabul ederler. Bu kiþilerin çoðu, aþýk olduklarýnda karþýlarýndaki kiþinin eksiklerini, uyumsuz yönlerini görmez, o coþkulu duygunun esiri olup mantýðý tamamen bir kenara atarak yanlýþ evlilikler yaparlar. Aþýk olmuþ birisi için karþýsýndaki, dünyanýn en mükemmel kiþisidir, kusursuzdur, onun için yaratýlmýþtýr, o olmazsa hayat boyu mutsuz kalacaktýr. Oysa aþk bir duygu ve duygular da geçici olduðu için bir süre sonra aþk küllenmeye baþladýðýnda, önceleri görülmeyen yanlýþlar göze batmaya baþlar. Coþkuyla baþlayan iliþki hüsranla biter çoðunlukla.

Aslýna bakarsanýz, aþýk olan için bu denli riskler taþýyan bu duygu, aþýk olunan kiþi için bile çok rahatsýz edicidir. Düþünün; siz öylesine, geliþigüzel bir söz söylüyorsunuz (Ýnecek var þoför bey!), aþýðýnýz Ne hoþ bir cümle kurdun diyor. Siz sýradan gündelik bir davranýþýnýzý yapýyorsunuz, o Ne güzel içiyorsun çorbayý!diyor. Böyle olduðundan büyük görülmek insaný rahatsýz etmez mi sizce? Ýliþkinin doðallýðýný, davranýþlarýn içtenliðini öldürmez mi?

Zaten o yüzden deðil midir ki, çýlgýnca aþýk olunanlar genellikle aþýklarýna karþýlýk vermez, acý çektirir? Delice sevdim, ömrümü verdim diye baþlayan þarkýlar,O beni sevmedi, kalbini vermedi diye devam etmez mi hep? Tesadüf deðildir bu. Aklý baþýnda hiç kimse, olduðundan büyük görülmek, hak ettiðinden fazla ilgi ve sevgi görmekten mutlu olmaz kýsa süreli bir zevk dýþýnda.

Üstelik bu tip gerçekçi olmayan sevgiler, abartýlý hayranlýklar, yöneldiði kiþinin zihnine Ben onun zannettiði gibi mükemmel deðilim. Öyle olmadýðýmý fark ettiðinde ne olacak? tedirginliðini kazýr. Böyle seven, sevdiðini zorlu bir cendereye sýkýþtýrmýþtýr aslýnda. Ve göðe çýkaranlar, hayallerinin gerçek olmadýðýný görünce ortada bir yerde kalamaz, bu kez de yerin dibine batýrýrlar sevdikleri(!) kiþiyi. Büyük beklentiler büyük hayal kýrýklýklarýný hazýrlar.

Siz siz olun, eðer karþýnýzdaki size olduðunuzdan daha fazla kýymet veriyorsa, sizi olduðunuzdan mükemmel görüyorsa, size sýrýlsýklam aþýksa, uzaklaþýn ondan.
Dozunca seven, hatalarýnýzý da gören, ama iyi yönlerinizin hatýrýna onlarý affeden, sizden abartýlý þeyler beklemeyen, zorlamayan, destekleyen bir sevgi çok daha güzel deðil mi?

§ TEK BAÞINA DA MUTLU MUSUNUZ?

Meþhur atasözüdür: Ýki çýplak bir hamama yaraþýr. Yani, iki mutsuz birleþince mutlu olmaz. Tek baþýna mutluluðu bulamamýþsanýz, ancak bir baþkasýna dayanarak mutlu olacaksanýz, olmayýn daha iyi. Zaten olamazsýnýz. Üstelik bu dayanma tarzý, o hapþýrýnca sizin nezle olmanýza yol açacak, fazla dayandýðýnýzda da omuzu aðrýyacaktýr.
O yüzden, ilk anda size ters gelecek belki ama, eðer bekârken de mutlu, kendi içinde uyumlu bir insansanýz, evlenince daha da mutlu olursunuz muhtemelen. Yok eðer bekârlýðýnýz sýkýntýlý, problemli, huzursuz geçiyorsa evlenince mutlu olma hülyasý kurmanýz gerçekçi olmaz. Kendi içinizde bir toparlanma yaþamalýsýnýz evliliði düþünmeden önce. Unutmayýn, iyi bir evlilik kötü bir hayatý düzeltmez, ancak düzelmiþ bir hayatta iyi bir evlilik yapýlýr.

Bu sözlerimle bazýlarýnýn tatlý hayallerini bozuyor olabilirim ama, tüm sýkýntýlarýnýn evlenince mucizevî biçimde geçeceðini sanmak maalesef çok düþülen büyük bir yanýlgýdýr. Evliliðe bu kadar fazla anlam yüklemek de hem mantýksýzdýr, hem de riskli. Karþýnýzdaki de sizin gibi bir insandýr; beyaz atlý prens deðil.

Bu aldatýcý beklentinin uzun vadede en çok görülen sonucu ise (baþlarda da dediðimiz gibi) evlilik de mutluluk getirmezse eþini suçlamaktýr bu kez. Þu diyalogu o kadar çok yaþadým ki bugüne kadar:

Çok sýkýntýlý ve mutsuzum doktor bey.
Sebep nedir sizce?
Eþim. Evlendiðimden beri bana destek olmuyor hiç.
Bekârken çok mu mutluydunuz?
Eeee, sorunlarým vardý tabiî. Gençliðimde de tedavi görmüþtüm aslýnda.

Bu gibi kiþiler hayal ve masallarýn da etkisiyle evlenince tüm sorunlarýnýn aniden biteceðini bekledikleri için, aynen devam eden sýkýntýlar ciddi bir hayal kýrýklýðýný ve öfkeyi de beraberinde getirir maalesef. Oysa, eðer biz deðiþmezsek, yarýn bugünden farklý olmayacaktýr. Nikahta sadece keramet vardýr; mucize deðil.
O yüzden, önce siz tek baþýna da mutlu olmayý öðrenin, sonra evlenin. Mutluluk paylaþýldýkça artar.

§ KONUÞABÝLMEK LÂZIM

Evlilik anlaþmaktýr. Ýnsanlar da konuþa konuþa anlaþýrlar, malum. Beðendiðiniz kiþi dýþ görünüþüyle, huyuyla, yaþama biçimiyle size çok uyuyor ama konuþmaya baþladýðýnýzda bir kopukluk oluyorsa dikkat! Dozunda olunca tartýþmak bile güzeldir, ama konuþamamak bir felakettir. Onunla konuþtuðunuzda zihniniz açýlýyor, 1+1=3 ediyorsa bu çok güzel. Eðer fazla olumlu bir katký almýyor ama meramýnýzý anlatýp onu da anlayabiliyorsanýz 1+1=2 ediyor demektir ki, idare eder. Ama ne kadar seviyorsanýz sevin onunla konuþurken kendinizi anlatamýyor, onun da ne demek istediðini kavramakta zorlanýyorsanýz, yani 1+1, 2 bile etmiyorsa iþiniz zor. Hayat boyu mimiklerle anlaþamazsýnýz çünkü. Onunla konuþamazsanýz ya kendi kendinize konuþmaya baþlarsýnýz ya da baþkalarýyla. Ýkisi de risklidir.

Mutlaka evlenin. Anlaþýrsanýz mutlu olursunuz, anlaþamazsanýz filozof diyenlere de katýlmýyorum. Size muhatap olabilen, zihninizi açan, fikrinizi zenginleþtiren biriyle evlenirseniz filozof deðil evliya bile olabilirsiniz.

§ FLÖRT NE ÝÞE YARAR?

Konuþma deyince akla beraber çýkma ve flört de geliyor. Ýnsanlarýn birbirlerini tanýmak istemeleri çok normal tabiî. Ama flört dönemi, gerçek beraberliði aksettirmez çoðu zaman. Eðer flört, gerçek hayatýn aynýsý olarak yaþanabilse, belki evliliðin nasýl gideceðine dair ipuçlarý verebilir, ama bunun da baþka bedelleri vardýr malûm. Bildiðimiz anlamdaki flört, yani arada sýrada görüþüp gezmek, sohbet etmek ise, aslýnda gerçek hayatta olunandan farklý bir kiþiliðin sergilendiði bir dönemdir.

Örneðin kiþi günün yirmi üç saati tek baþýna, sessiz ve sakin bir hayat sürüyor, biriken sohbet ve gezme ihtiyacýný günde bir saatlik buluþmalara saklýyorsa, o bir saatte çok konuþkan, canlý, eðlendirici biri gibi davranabilir. Ve çýktýðý kiþi de canlý, atak, sosyal insanlardan hoþlanýyorsa onun gözüne hoþ görünebilir. Ama iþ evliliðe gelince, o hareketli görünen kiþinin günde ancak bir saat gezmeye ve sohbete tahammül edebildiði, aslýnda çok durgun ve sakin bir hayatý sevdiði açýða çýkar ve sürtüþmeler baþlar tabiî.

Ben üç-dört yýl flört edip birbiriyle çok iyi anlaþan, ama evlenince birkaç ayda hayal kýrýklýðý yaþayan nice insanlar gördüm. Evlilik hayatý baþlayýnca Reklamlarý izlediniz, þimdi haberler anonsu yapýlmýþ gibi olur.

Peki, flört bile olmadan evlenilecek kiþi nasýl seçilebilir? diyebilirsiniz. Aslýna bakarsanýz bir insanýn, karþýsýndaki kiþiyi tanýmasý o kadar da uzun bir zaman gerektirmez. Yapýlan araþtýrmalar özellikle bayanlarýn, karþýlaþtýklarý kiþiyi ilk üç dakika içinde deðerlendirip kategorize edebildiðini göstermiþtir. Dikkatli bir insan için yüz hatlarý, mimikler, ses tonu, konuþma biçimi, hatta kullanýlan kelimeler bile kiþiliðe dair önemli iþaretler taþýr. Ve özellikle hanýmlar bu tip iþaretleri çok iyi deðerlendirirler.

Meselâ karþýnýzdaki kiþiye Hava bu gün ne güzel, deðil mi?diye sordunuz diyelim. Hepsi de ayrý bir kiþilik yapýsýna iþaret eden çeþit çeþit cevaplar alabilirsiniz.

Gerçekten harika bir hava var, insanýn içi coþkuyla doluyor. (Canlý, iyimser.)
Böyle havalarý çok mu seversin? (Karþýsýndakiyle ilgilenen.)
Hý hý. (Kontrollü ve ketum.)
Haklýsýn, çok güzel, deðil mi? (Uyumlu, paylaþýmcý.)
Esas üç gün önce çok daha güzeldi. (Geçmiþte yaþayan.)
Yaa, bu güzel havada eve týkýldýk iþte. (Þikayetçi, karamsar.)

Bakýn, bir tek cümleden ne kadar çok ipucu çýkartabiliyorsunuz. Yeter ki ona iyi bakýn, dikkatli dinleyin ve ipuçlarýný deðerlendirin. Böylece yakýþýklý prensi bulmak için yüzlerce kurbaðayý öpmeniz gerekmez.

§ ONU ÝYÝ TANIYIN

Yukarýdaki konunun devamý olmakla beraber ayrý bir paragraf olmayý hak eden bir önemi vardýr bu bahsin. Bir insanýn karþýsýndakini iyi tanýyabilmesi için bile, önce kendi sýkýntý ve saplantýlarýndan arýnmasý gerekir. Þimdi onu bir düþünün. Nasýl bir insan olduðunu tarif edebilir misiniz? Eðer onun kiþiliðini en az on cümle ile tarif edemiyorsanýz, onu tanýmýyorsunuz demektir. (Ayrýca bu on cümleyi baþta hazýrladýðýnýz tarifle kýyaslayacaðýnýzý da anladýnýz tabiî.)
Eðer onu tam olarak tanýmadýðýnýz halde ondan çok hoþlanýyorsanýz, bu sizin farketmediðiniz bir kompleksinizle ilgili olabilir, dikkat edin! Ne demek istediðimi bir örnekle anlatayým:

Faraza, diyelim ki, siz maddî sýkýntý yaþýyorsunuz. Fena halde zorlanýyorsunuz. Acilen borç para bulmanýz lâzým. Ve bu arada bir yazarla tanýþtýnýz. Çok ilginç fikirleri var. Size son çýkan kitabýný anlatýyor. Ama siz onun fikirlerini dinlemiyorsunuz bile. Neden? Çünkü aklýnýz para probleminizde. Bu haldeyken onu ancak þöyle dinlersiniz: Acaba kitabý iyi sattý mý? Parasý var mý? Bana borç verir mi? Anlattýðý fikirleri dinlemezsiniz bile. Sonuçta sizin acil ihtiyacýnýz, meþgul olduðunuz probleminiz, onu tanýmanýzý engeller saatlerce konuþsanýz bile.

Aynen bunun gibi; diyelim ki sizin beðenilme, önemsenme konusunda bir kompleksiniz var. Ýnsanlarýn size hak ettiðiniz ilgiyi göstermediðini düþünüyorsunuz. Bu durumda yalancý ve ahlâksýz biri bile size aþýrý ilgi gösterse, peþinizden koþsa, sizi göðe çýkarsa, sizi elde etmesi kolaydýr. Siz uðraþtýðýnýz tek konuda derdinize deva olacaðýný düþündüðünüz bu kiþinin, aslýnda kolayca fark edilebilecek bir yýðýn yanlýþýný fark etmezsiniz. Sonra da Evlenmeden önce anlayamamýþtým onun böyle biri olduðunu diye þikayet edersiniz. Küçücük çocuklar bile karþýlarýndaki insanýn huyunu-suyunu hissedebilirken, siz nasýl oldu da onun bu yönlerini görmediniz? diye sorulduðunda da “Bilemiyorum, fark etmemiþim dersiniz. Aslýnda cevap açýktýr: O yönlerine hiç bakmadýnýz ki... Sizin ilgilendiðiniz tek bir konu vardý. Saplantýnýz yani.
O yüzden Önce kendi saplantýlarýnýzý bulup çözmeniz lâzým, doðru seçim yapabilmek için diyorum. Ve sonra da duru bir gözle karþýnýzdakine bakýp onu tanýmaya, anlamaya çalýþmanýz. Eðer karþýnýzdakinin huyunu-suyunu doðru düzgün tarif edemiyor, size sorulan þu þu yönleri nasýl? sorularýna cevap bulamýyorsanýz, tekrar bir deðerlendirme yapmanýz gerekiyor demektir. Bu deðerlendirmeyi güvendiðiniz kiþilerle beraber yapmanýzda da fayda var bence.

§ BÝRKAÇ BÝLENE DANIÞIN

Evleneceðiniz kiþiyi tabiî ki kendiniz seçeceksiniz, ama fikrine güvendiðiniz kiþilere danýþmanýzýn da çok faydasýný göreceksiniz. Hele aþýk iseniz (yukarýda deðindiðimiz gibi), tarafsýz yorum yapamayacaðýnýz için olaya üçüncü bir gözle bakan tecrübeli kiþilerin yorumlarýný da alýn mutlaka. Sizi denk ve uyumlu bir çift olarak görüyorlar mý? Tecrübe, sandýðýnýzdan (ve benim de gençliðimde sandýðýmdan) çok daha önemlidir.

Ancak burada da abartýya kaçmamalý, mutlaka son kararý siz vermelisiniz. Hata yapma korkusu veya kararsýzlýk sebebiyle evleneceði kiþiyi anne-babasýna veya büyüklerine seçtirenlerin þikayete hakký olmayacaktýr ileride. Sizin yerinize seçim yapacaklarýn da saplantýlarý olmadýðý ne malûm?

Hep söylerim, hayli baðýmlý bir toplum olduðumuz ve iliþkilerimizde özerkliðe pek yer vermediðimiz için, iki uç arasýnda salýnýp duruyoruz maalesef. Bir yanda gençlerin kararlarýný onlarýn yerine almak, baþkalarýnýn hayatýný yönetmeye çalýþmak, çocuðunu vesayete muhtaç bir aciz gibi görmek yanlýþýna düþen aileler, büyükler olduðu için; diðer yanda ya boyun eðmiþ, sorumluluðunu üstlenmekten korkan ve her iþini baþkasýnýn aklýyla yapan gençler yer alýyor ya da bu baskýyý reddedip ipleri tümden koparan, tamamen kendi baþýna davranýp kimseye danýþmayan isyankârlar. Orta noktayý bulmak çok mu zor sizce?

Burada özellikle sevdiði kiþiyle evlenmesine ailesi izin vermeyen (ya da sevmediði biriyle evlenmesi istenen) gençlere de seslenmek isterim. aileniz eðer bu dayatmayý bazý saplantýlarý doðrultusunda yapýyorsa, bununla onlarý (usulünce) yüzleþtirmeyi deneyin. Anne, sen mutsuzluðunu maddî sýkýntýna baðladýðýn için benim illa ki o zengin çocukla evlenmemi istiyorsun; ama senin esas problemin para deðil, babamýn seni sevmediðini sanýyorsun. Zaten bak, filanca da zengin, ama hiç de mutlu deðil gibi.
Eðer siz kendi tercihinizin sizi mutlu edeceðini yeterince ve mantýklý biçimde açýklarsanýz neden kabul etmesinler ki? Kim çocuðunun mutsuz olmasýný ister? Ha, eðer Düþünce biçimleri yanlýþ, kuþak farký var, anlamýyorlar diyorsanýz, yeterince konuþmuyorsunuz demektir. Onlar da sizin gibi genç oldular vaktiyle, siz meramýnýzý doðru anlatýrsanýz mutlaka anlayacaklardýr.

Bu konu üzerinde çok durmamýn sebebi, mutlu bir yuva kuracaðým diye arkanýzda harabeler býrakmanýzý istemeyiþimdir. O harabe görüntüleri sizin hayalinizde hep yaþar, ne kadar iyi bir evlilik yapsanýz da. Sizin iyiliðiniz için söylüyorum yani, aileniz için deðil.

§ ONUN AÝLESÝ NASIL PEKÝ?

Anasýna bak kýzýný al sözü boþuna söylenmemiþtir. Hele hele yapý olarak ailesine daha düþkün ve baðlý olan kýzlarýn, ailelerinin tarz ve kiþiliðinden çok farklý olmalarý hayli nadirdir. O yüzden özellikle bir erkeðin, evleneceði kýzýn ailesini iyi tanýmasý gerekir. Erkeklerin ise ailelerinden biraz uzaða düþebileceklerini de eklememiz lâzým, her ne kadar Armut dibine düþer ise de.

aileyi incelerken kiþinin anne-babasýyla iliþkilerine de çok dikkat etmek gerekir. Zira psikolojik bir gerçektir ki, kýz çocuðunun babasýyla, erkeðin de annesiyle iliþkisi, evlendiðinde de sürdüreceði bir iletiþim tarzýnýn temelini atar. Babasýyla mesafeli büyümüþ bir kýz, eþiyle de mesafeli olacaktýr muhtemelen. Annesinin þefkatli ev kadýný kimliðini benimsemiþ bir erkek, çalýþan ya da sosyal yönü kuvvetli bir kadýna (sebebini bilemediði halde) tahammül edemez. Babasý kendisine aþýrý düþkün bir kýzýn, eþinden de yüceltilme beklemesi veya annesi baskýn bir erkeðin pasif bir bayanla mutlu olamamasý gibi örnekler de verebiliriz.

Tabii ailesine bakýn derken aileler arasýnda uyumu da deðerlendirmek lâzým. Eþler birbiriyle ne denli uyumlu olursa olsun, ailelerle veya aileler arasýnda yaþanan sürtüþmeler en azýndan tatsýzlýk sebebi olacaðýndan, bu konuda da denklik aramakta fayda vardýr. ailelerimiz anlaþabilir mi? Ben onun ailesiyle uyuþabilir miyim diye de sorulmalýdýr yani.

§ DOÐRU ZAMANLAMA

Yanlýþ zamanda yanlýþ karar verilir. Eðer bir bunalým dönemi yaþýyorsanýz kesinlikle hayatýnýzý baðlayacak önemli bir karar vermeyin. Zira denize düþen yýlana sarýlýr. Biz, depresyon gibi sýkýntýlý dönemlerdeki hastalarýmýzý mutlaka uyarýrýz: Þu an saðlýklý deðerlendirme yapamayabilirsiniz. Kendinizi toparlayana kadar önemli bir karar almayýn.Öylesi bunalým dönemlerinde öncelikler deðiþir çünkü ve saðlýklý düþünmek pek mümkün olmaz.

Depresyonda iken yaþadýðý keyifsizliðin etkisiyle çok hareketli, neþeli birisine aþýk olup evlenen bir hastam, düzeldiðinde Ben bu havai, boþboðaz insanla nasýl yaþarým? demeye baþlamýþtý. Evdeki huzursuzluktan kurtulmak için ilk çýkan kýsmete evet diyen kýzlarýmýzýn çok yanlýþ seçimler yaptýklarý ve daha büyük sýkýntýlara düþtükleri de yine çok gördüðüm bir örnektir. Yaðmurdan kaçan doluya tutulur genellikle.

§ KAÇ YAÞINDA EVLENMELÝ?

Zaman deyince, uygun evlenme yaþý da çok önemli bir konudur. Cinslere göre konuþursak, erkek, yapý olarak daha geç olgunlaþýr. Bu, fizyolojik olarak da bilinen bir gerçektir. Bunu bazý þovenist erkekler Erkek olmak zor bir iþtir diye yorumlarlar. Þaka bir yana, erkeðin evlilik sorumluluðunu üstlenecek kývama gelmesi yirmibeþ yaþýndan önce zordur gerçekten de. Hele bizim gibi baðýmlý özellikleri olan, gençlerin bile çocuk muamelesi gördüðü bir toplumda, bu yaþý otuza bile taþýyabiliriz. Ancak geç evlenmenin erkekler için bazý hatalara düþme riskini arttýrdýðýný da unutmamak lâzým.

Bayanlar ise çok daha erken dönemlerden itibaren evlilik ve anneliðe hazýr gibidirler. Dolayýsýyla günümüzde genel kabul gören ortalama olan yirmi yaþ civarý mantýklý sayýlýr. Tabii bu yaþý eðitim vb sebeplerle biraz ileriye almak da mümkündür, ama kiþilik fazla kemikleþmeden evlenmekte de fayda vardýr bayanlar için. Zira evlilik bir ölçüde elastik olmayý, uzlaþabilmeyi, gereðinde taviz verebilmeyi gerektirir. Yaþ fazla ilerlemiþ, yaþama tarzý oturmuþ ise, karþýsýndakine uyum saðlamak güçleþecektir.

Bunca yýllýk huyumu deðiþtiremem ki!

Ýdeal olaný, erkeðin sorumluluk üstlenecek, gerektiðinde eþine yol gösterecek bir olgunluða eriþtiði yirmibeþ-otuz yaþlarýnda, bayanýn da kendini ve hayatý tanýyýp fazla da kiþiliði kemikleþmeden yirmi yaþlarýnda yapacaðý evliliktir. Arada beþ-on yaþ fark olmasý da tavsiye edilir zaten; özellikle ileriki yýllar açýsýndan.

§ DÖRT DÖRTLÜK OLMALI MI?

Yukarýda anlattýklarýmýz iyi bir evlilik yapabilmek için dikkate alýnmasý gereken (bazýgöz kırpma faktörlerdir. Bu saydýklarýmýzýn hepsinden tam not almak zorunda deðilsiniz elbette ama, hepsini dikkate almanýz sizin yararýnýzadýr. Bu dünya cennet olmadýðýna göre ve birçok peygamber bile evliliðinde sorunlar yaþadýðýna göre, mükemmel, kusursuz bir uyum arzulamak fazla iyimserliktir tabiî ki. Evlenmek için illa da karþýnýza dört dörtlük birisinin, bir masal kahramanýnýn çýkmasýný beklemeyin.

Onun busu eksik, bunun þusu fazla derken sonunda eli böðründe kalýp hiç olmayacak biriyle evlenenler çoktur.

Dört dörtlük uyum deyince þu soruyu sorasým geldi: Dünyanýn bir yerinde ayný sizin gibi, fiziðiyle, huyuyla týpatýp size benzeyen birisi var desem inanýr mýsýnýz? Ýnanmazsýnýz tabiî. Çünkü insanlar, hiçbiri diðerinin ayný olmayacak bir çeþitlilikle yaratýlmýþlardýr. En benzer dediðimiz kiþilerin bile, biraz dikkat ettiðimizde pek çok farklýlýklarýnýn olduðunu görürüz. Peki o zaman þu soruyu sorayým:Dünyanýn bir yerinde týpatýp sizin hayalinize uyan birisi var desem inanacak mýsýnýz? Buna da inanmayýn. Hayaller, idealler, yýldýzlar gibidir. Onlarla yolumuzu buluruz ama, onlara ulaþamayýz. Onlarýn gerçekleþme yeri baþka diyardýr. Bu dünyada bulabildiðiyle yetinmek de bir fazilettir.

Ýsterseniz formüle edelim: Dört dörtlük beklemeyin, dörtte ikiye de razý olmayýn; dörtte üçü hedefleyin.

§ SÖZLEÞME YAPIN

Eðer tüm bu muhasebeler sonunda evlenme kararý alýnmýþsa, bu kararýn þartlarýný kaðýda dökmenizi tavsiye ederim. (Sadece ben deðil, tüm evlilik terapistleri tavsiye eder bunu.) Evlilikte uyulacak kurallar, hangi konularda kimin nasýl bir fedakârlýk yapacaðý, kimin neyden sorumlu olacaðý, hatta hangi þehirde yaþanacaðý gibi konularýn bile yazýlý anlaþma hâline getirilmesinde fayda vardýr. Böylece evlilik sýrasýnda olabilecek sürtüþmelerde Benim dediðim mi olacak, senin dediðin mi?tartýþmalarý yaþamazsýnýz. Burada yazdýklarýmýz olacak. Ne söz vermiþtik? Bak, altýnda imzamýz bile var.

Ama bunun faydasý sadece evlilik süresince çýkan problemlerin çözümüne yardým da deðildir. Bence esas, çýkabilecek problemleri önceden görmeye ve belki de kötü bir evliliði engellemeye veya baþtan düzeltmeye yarar; doðru karar vermeyi kolaylaþtýrýr. O heyecanlý dönemin coþkusu içinde size önemsiz gibi gelen ve anlaþarak hallederiz, bir yolunu buluruz denilen nice gizli uyumsuzluk bu esnada açýða çýkabilir.

Meselâ ailelerle iliþkinin düzeyi, edinilecek mallarýn nasýl kullanýlacaðý, çocuk bakým ve eðitiminde eþlerin paylarý, özel ilgilere ne kadar zaman ayrýlacaðý, hatta televizyonda ne seyredileceðine kadar yazýn bakalým. Hiç tahmin etmediðiniz kaytarmalar, itirazlar olabilir.

Olmuyor mu? Hemen evlenin o zaman. Allah bir yastýkta kocatsýn.


Dr. Yusuf Karaçay


Bu yazý ZAFER DERGÝSÝ 300. Sayýda yayýnlanmýþtýr.

Kararsiz


Mesaj 3 kez düzenlendi. En son Songul tarafından, 03.11.2006 - 14:21 tarihinde.
Gönderen: 28.07.2006 - 16:13
Bu Mesaji Bildir   Son-GüL üyenin diger mesajlarini ara Son-GüL üyenin Profiline bak Son-GüL üyeye özel mesaj gönder Son-GüL üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Humeyra Yildirim su an offline Humeyra Yildirim  
210 Mesaj -
TEÞEKKÜRLER GÜZEL BÝR PAYLAÞIM
BÝRÇOK YERÝNE KATILIYORUM
Gönderen: 28.07.2006 - 16:42
Bu Mesaji Bildir   Humeyra Yildirim üyenin diger mesajlarini ara Humeyra Yildirim üyenin Profiline bak Humeyra Yildirim üyeye özel mesaj gönder Humeyra Yildirim üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
talha serdar su an offline talha serdar  
RE:
186 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Humeyra Yildirim

TEÞEKKÜRLER GÜZEL BÝR PAYLAÞIM
BÝRÇOK YERÝNE KATILIYORUM



SELAMINALEYKÜM BENCE DORU DEYÝL

PEYGANBER EFENDÝMÝZ (S.A.V) HADÝSÝNDE BUYURUYORKÝ
ÖMÜRDE ÝKÝTANE AN VARDIR BUAN NE BÝR SANÝYE ÝLERÝ GÝDER NEDE BÝR
SANÝYE GERÝ GELÝR BÝRRÝNCÝSÝ ÖLÜM ÝKNCÝSÝDE NÝKAH))

SADAKARESURULLAH

Gönderen: 28.07.2006 - 17:45
Bu Mesaji Bildir   talha serdar üyenin diger mesajlarini ara talha serdar üyenin Profiline bak talha serdar üyeye özel mesaj gönder talha serdar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
talha serdar su an offline talha serdar  
RE:
186 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Humeyra Yildirim

TEÞEKKÜRLER GÜZEL BÝR PAYLAÞIM
BÝRÇOK YERÝNE KATILIYORUM

SELAMINALEYKÜM BENCE DORU DEYÝL

PEYGANBER EFENDÝMÝZ (S.A.V) HADÝSÝNDE BUYURUYORKÝ
ÖMÜRDE ÝKÝTANE AN VARDIR BUAN NE BÝR SANÝYE ÝLERÝ GÝDER NEDE BÝR
SANÝYE GERÝ GELÝR BÝRRÝNCÝSÝ ÖLÜM ÝKNCÝSÝDE NÝKAH))


SADAKARESURULLAH
Gönderen: 28.07.2006 - 17:48
Bu Mesaji Bildir   talha serdar üyenin diger mesajlarini ara talha serdar üyenin Profiline bak talha serdar üyeye özel mesaj gönder talha serdar üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Son-GüL su an offline Son-GüL  
1125 Mesaj -
Ve aleyküm selam,

Doðru ve ya yanlýþ evlenmek isteyenlerin

okumasý amacýyla ekledim...Kararsiz

ALLAH(c.c) cümlemize hayýrlý eþler ve evlatlar nasip eyler inþaALLAH...
Gönderen: 03.11.2006 - 14:25
Bu Mesaji Bildir   Son-GüL üyenin diger mesajlarini ara Son-GüL üyenin Profiline bak Son-GüL üyeye özel mesaj gönder Son-GüL üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1040 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
hümeyra24 (43), güllüm (41), alitufan (48), semsuddin (39), f_erturk (39), zafercezlan (54), benbuamellerimi.. (53), seyma_05 (39), yenilmezburuk (46), mhmmdky (37), sivaslihakan (46), sunam6 (41), konya28 (37), mardinlimemo (44), @hasan@ (39), _huzurislamda_ (39), Seda_ (35), BOPPON (43), faziltopal (55), ahmetserkankaya (43), eLsina (38), AZRA66 (37), sulukapo (34), HAKANCETIN (46), mentese (48), palanxdöken (53), ADEM BAKIRHAN (60), ceyhan (71), ReSuLe_HaSrEtt (38), Forever_Love (40), mutlu69 (55), islam yusuf (54), sofi32 (49), yesil_bahar19 (37), makhorsa (48), erihna (41), veysi irdam (88), abdullah özkul (27), nur58 (60), fedayi (55), RAMAZAN69 (37), seyyidali47 (50), gocer (55), suleyman yildiz (57), vuslat_wien (41), KASIM EROL (50), isanurun (39), koeroglu (48), ardaci (49), ardaburda (50), gunesgunes (42), Burcu89 (35), BMW (43), ZLH (), hafiz_34 (68), bestebuse (51), Aysegül (36), seroar (55), hacirizeli (53), sonmezNL (53), zeko (), CILGIN KURT (51), BERGE00 (42), sevki (51), fth (41), muhammetmustafa (44), bsapmaz (59), siyah_gül (36), ekrem144 (), Cicekci (37), rooster79 (45), mehmetx (44), furkan42 (42), yunus ata (61), GangstAdem (39), orhan06 (44), kamuran (51), dinimiseviyorum (39), esm (40), buzmavisi61 (58)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.67882 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.