*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 525 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Salı, 30. Nisan 2024 - 10:32

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » Gurbette Ezan

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Yusuflu

Gurbette Ezan

428 Mesaj -

Gurbette Ezan

Gurbette nasýl giderilir ezana duyulan hasret? Neler kaybetmedik ki gurbette onsuz geçen yýllarýmýzda. Günde beþ kere bize Allah’ý, Resulullah’ý (sas) hatýrlatan, bizi kulluða çaðýran ve ruhumuzu okþayan o lâhutî sesten mahrum geçen yýllarýmýzda neler kaybetmedik ki…
Þimdiye dek çok þeyler söylendi gurbet üzerine. Ezansýz ülkelerde yaþamaktýr, gurbetin bir diðer adý. Sadece doðduktan sonra kulaðýna okunan ezanla yetinen nesiller yetiþiyor bu gurbet ellerde. Ne Allah’a çaðýran bir ses duyulur orada, ne Resulullah’ý (sas) hatýrlatan bir naðme, ne de mânevî boþluklarla kývrananan nesillere kurtuluþ ufku gösteren hoþ bir sadâ. Ezansýz memleketlerde boðuþur nesiller binbir içtimaî problemle, zîrâ ezan gibi diriltici bir esintiden yoksundur onlar.
Evet, ezan bir nefhadýr, bir çaðrýdýr Sonsuz’dan gelen ve Sonsuz’a götüren.. bir vatandýr üzerinde yaþanýlasý; bir þifredir; hayata sýrlý ufuklar açan ve bir uyarýcýdýr zamanýn kýymetini her dâim haber veren… Kulaklarýmýzý okþayan ne güzel, ne hoþ naðmedir o. Bu duygulardýr ki, gurbettekileri Ýstanbul’a çeker hep. Tarihin en canlý þâhitleri minarelerden yükselen ezan sesleri sarar ruhumuzu. Sabah ezanýyla birlikte yeni doðmuþ gibi rahatlar, güne inþirah içinde anlatýlmaz duygularla uyanýrýz. Sultan Ahmet, Süleymaniye, Fatih, Eyüp Sultan, Çamlýca camiilerinin minarelerinden kopup birbirine karýþan lâhutî ezan seslerini ifadeye kelimeler yetmez. Sonra da yýllardýr yaþadýðýmýz gurbette duygularýmýzýn ne denli dumura uðradýðýný düþünüp kaderin hükmüne boyun eðerken sessizce, hissederiz gurbeti içimizde derince… Zîrâ bu mabedlerin sihirli dünyasýnda;
“Gök nûra gark olur nice yüz bin minâreden,
Þehbâl açýnca ruh-ý revân-ý Muhammedî;
Ervâh cümleten görür‚ Allahü Ekber’i,
Akseyleyince arþa lisân-ý Muhammedî.”
(Yahya Kemal)
hakikatinden ve bütün gönüllere dalga dalga ibadet duygusunun, þefaat beklentisinin ve rahmet esintisinin yayýlmasýndan mahrum kalmýþýzdýr.
Öyle ki, ruhumuzu dirilten mühim bir dinamik ezan olmadýðý için yabancýlaþmýþýz; kulaklarýmýz ise, pas tutmuþ hâldedir. Binbir eracif dolmuþtur yüreðimize. Ezan ne büyük nimetmiþ ki, bedeli de o kadar aðýr oluyor demek. Bu yüzden olsa gerek, Ýstiklâl Marþý’nda;
“Bu ezanlar -ki þehadetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli!”
diye ezandan bahsedilmiþtir.
Þair, “Biz kýsýk sesleriz.. minareleri/Sen ezansýz býrakma Allahým!” derken, çok önemli þeyler hissetmiþ olmalý. Ezansýz semtler, ezansýz ülkeler, ezana hasret memleketler var. Gurbette ne minarelerden yükselen ezanla açarsýn orucunu, ne ezan coþkusuyla tutarsýn bayram namazlarýnýn yolunu, ne de acaba kim bu fâni dünyadan göçmüþ diye bir selâ sesi duyarsýn. Belki de bu yüzdendir, gurbette bayramlarýn ve Ramazanlarýn sönük geçmesi, insana bir þeylerin eksikmiþ gibi gelmesi...
En kötüsü de ezansýz hayata alýþmak, artýk onu hissedememek, duyarsýzlaþmak... Namazlarda bile, hemen kametleyip namaza durmak ne acý! Doyasýya ezaný duyamamak, onu evlerimize misafir edememek ne talihsizlik! Sadece çocuklarýmýz doðunca deðil, evlerimizin duvarlarýnda her zaman inlemeliydi ezanlarýmýz, yuvamýzýn her köþesine sinmeliydi o ruh. Evet, minarelerden bize ulaþmayan o coþkun, diriltici naðme, hava zerreleriyle her yuvadan dýþarýya akmalýydý. Sinmeliydi mânevîyatsýzlýktan nefes yollarý týkalý toplumun ruhuna. Ama nasýl, bir bilebilsek.
Büyük çiledir ezansýz beldelerde yaþamak. Ezanýn söylediklerini biz yüreðimizle, ihlâsla, samimiyetle, gerçek Mesihî bir ruhla, davranýþlarýmýza yansýtarak temsil edebildiðimiz gün, minarelerden arþa yükselen sesler, kalbden kalbe giden yollarda ayrý bir mânâ buuduna ulaþacak, mânevî boþluklar doldurulacak.
Gurbetin garip çocuklarý bizler, Ýlâhî Mesajlarý gerektiði þekilde gönüllerimizde duyar ve ruhumuzda temsil keyfiyetini tutturabilirsek eðer, minareler gibi dimdik, dosdoðru insanlar olarak vazifemizi bihakkýn yerine getirmiþ oluruz. Varsýn o zaman kulaklarýmýz minarelerin o hoþ naðmesini duymasýn!

Muhammet MERTEK

Gönderen: 03.01.2006 - 12:50

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 525 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ferdülislam (108), sunniit (59), kadirbey (62), busra12 (32), melisatek (32), hüzünlüköprü (36), ramazan294 (35), nisa88 (36), ervam (57), Allah 1 (47), saime86 (38), batu39 (51), Abdurrahman Gör.. (61), fatihulu24 (30), Zeynep_85 (39), ferhatb (51), GuVeNN (46), safiye55 (35), azra16 (44), ahmed86 (38), mürsid (37), mekin (43), tohurter (54)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.56117 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.