*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE EĞİLMEK HANGİ İHTİYAÇTAN DOĞMUŞTUR

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 836 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Salı, 21. Mayıs 2024 - 16:13

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » ÇOCUK EĞİTİMİ » ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE EĞİLMEK HANGİ İHTİYAÇTAN DOĞMUŞTUR

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Suhedanur

ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE EĞİLMEK HANGİ İHTİYAÇTAN DOĞMUŞTUR

339 Mesaj -

ÇOCUK PSÝKOLOJÝSÝNE EÐÝLMEK HANGÝ ÝHTÝYAÇTAN DOÐMUÞTUR

Her mahluk kendi türü için mümkün olan kemale ulaþmaya müsait ve müstehaktýr. Bu kemal (olgunluk) kendisinden istenen gayedir. Her insanýn saadeti de kendine has olan kemale ulaþmasýndandýr.

Kemal ise ilim ve amel ile olur. Ýlim de aslýnda Allah rýzasý için olunca bizzat sonsuz bir zevk ve lezzet haline gelmektedir. Çünkü dünyanýn darlýðýna, istek ve ihtiyaçlarla artan sýkýntýlarýna karþýlýk, ilim sonsuzdur. Ruha verdiði lezzet de sonsuzdur.

Allah (cc) Fatýr Suresi 10. ayette þöyle buyuruyor: “Hoþ söz ancak O’na yükselir. Salih amel ise onu yükseltir.” Ayette “hoþ söz” ilim manasý ile tefsir edilmektedir. O halde burada ilmin “öðrenme” faaliyetine, amelin “davranýþ”a tekabüliyetine iþaretle þu iki ifadeyi geliþtirebiliriz:

1. insan ruhun kemal derecesi davranýþlarýna yansýr ve davranýþlarýyla ölçülebilir.

2. Davranýþlar (ameller) ise ancak öðrenme (ilim) ile daha iyiye ve güzele (kemale) doðru deðiþim gösterir. Kemal potansiyelini insan öðrenme ve eðitim ile kuvveden (niyetten) fiile çýkarýr.

Çocuklarýmýz ki onlar, en deðerli varlýklarýmýz, yaþayan imtihan vesikalarýmýz, kapanmayan amel defterlerimizdir!

Karakter kazandýrmak, ruh yetiþtirmek gibi nazik bir görev konusunda ana baba ve eðitimcilerin hazýrlýksýz olmalarý, telafisi hiçbir þekilde mümkün olmayan bir sorumsuzluktur.

Bu görevin kolay olduðuna, özel bir hazýrlýk ve gayret gerektirmediðine, babadan kalma, rastgele usullerle kurtarýlabileceðine inanmak hatalarýn en büyüðüdür.

Bu görev bütün kuvvetimizi harcamamýza, bütün kalbimizi vermemize layýk büyük ve asil bir görevdir, en yüce bir ibadettir.

Ýnsanda beklenen davranýþlarý geliþtirmeye yönelik görev üstlenen; insan þahsiyet ve karakterinin oluþmasýnda sorumluluk taþýyan kiþiler (anneler, babalar, öðretmenler) genel olarak insanlarýn niçin þöyle ya da böyle davrandýklarýný, ne hissettiklerini, ne düþündüklerini anlamak zorundadýrlar.

Bu sorularýn kolay cevaplarý yoktur þüphesiz. Fakat “insan davranýþlarýný, insan ruhunu inceleyen bilim” olarak bilinen psikoloji, bugün davranýþý etkileyen iç güdüleri, duygularý, inançlarý, tutumlarý, istekleri, iradeyi ve hatta rüyalarý gözü önünde tutarak, mümkün olduðunca objektif olarak davranýþý incelemeye, ölçmeye ve çözümlemeye çalýþmakta ve insanýn kendisini ve diðerlerinin davranýþýný anlamaya yönelik bir çerçeve sunmaktadýr.

Þu var ki psikolojinin sunduðu bu bilimsel çerçeveden alýnýn ilkelerin özel durumlara uygulanmasý psikolojinin sanat yanýdýr. Ki bunun da kolay kazanýlmayacaðý unutulmamalýdýr.

Ýnsan davranýþlarýnýn kemal üzere olgunlaþmasýna, böylece, insanlar arasýnda verimli ve mutlu iliþkiler geliþmesine, genç kuþaklara Allah (cc) halifesi sýfatýna yakýþan idealler benimsetilmesine, giderek, insanca ve müslümanca bir kültür ve medeniyetin çiçeklenmesine ancak eðitim ile ulaþýlabilecektir. B. Russel’in dediði gibi: “Eðitim, yeni bir toplumun anahtarýdýr.”

O halde, insanýn kendine yabancýlaþmayacaðý, bütünlüðü parçalanmadan sürdürebileceði hayat ortamý (alem), ancak onun doðasýndaki unsurlarý dengeleyen, onun çok boyutlu fýtratý doðrultusunda bir yapýlanma seyri ve örgüsü gösteren bir kültür ve medeniyet ile mümkün olabilir.

Bizce insan deðil “Hak” her þeyin ölçüsü olmalýdýr!

Çocuk eðitimi konusunda Kur’an’a baþ vurduðumuzda, yol, yordam ve metod konusunda açýk ve sarih ipuçlarýnýn yer almadýðýný görüyoruz. Ancak Tahrim suresi altýncý ayette:

“Ey iman edenler, kendinizi ve ailenizi yakýtý insanlar ve taþlar olan ateþten koruyun.” Tegabün suresi on beþinci ayette; Enfal Suresi yirmi sekizinci ayette: “Mallarýnýz ve çocuklarýnýz sizin için imtihandýr” buyrularak çocuk eðitimin ehemmiyeti vurgulanmýþtýr.

Buna karþýlýk en büyük terbiye edicimiz olan Yüce Rabbýmýz, bütün Kur’ân-ý Kerimi baþtan sona yetiþkinlerin eðitimine hasretmiþtir. Öyle ki Yüce Rabbimiz Kur’anda, insan ruhunun derinliklerinden, en gözden kaçabilecek tasarruf ve tasallutlarýna kadar onun yapýsýný gözler önüne seriyor; en ferdî ve özel gündelik davranýþlardaki teferruattan en toplumsal, tarihsel ve evrensel davranýþ, sorumluluk ve yönsemelerine kadar her alanda tevhid üzere bir kimlik kazandýrma programý sunuyor.

Konumuzla ilgili olarak þu hikmeti kavrýyoruz:

Çocuklarýn eðitiminin sýrrý büyüklerin davranýþlarý ve yaþama tarzýnda yatar! Týpký tarih içerisinde, islamýn insanlara hep bir örnek insan, peygamber aracýlýðý ile sunulduðu gibi.

Ancak çocuk eðitiminin yolu, metodu ve en isabetli usulünü aramak da insana býrakýlmýþtýr. Bu bir çok konuda karþýmýza çýkan sünnetullahtýr.

Nasýl ki yeryüzünün tüm imkanlarýný tanýyýp (fizik, kimya vs) tabiat ve özellikleri çerçevesinde, insani ölçülere uygun olarak bir emanet anlayýþý içerisinde dünyadan yararlanmak insanýn gayret ve insiyatifine býrakýlmýþsa…

En yüksek duyarlýlýk ve sorumluluk seviyesinde ele alýnmasý gereken bir emanet olarak çocuðun yapýsýný ve geliþim karakteristiklerini tanýmak, onu kendi hata ve eksiklerimizin yýkýcý etkilerinden korumanýn, cevherini bozmadan fýtrata uygun geliþimini saðlamanýn, ruh saðlýðýný yaralamadan hayata hazýrlamanýn ilk adýmýdýr.

Çünkü çocuklar büyüklerin minyatürü olmayýp onlardan tamamen farklý bir yapýya ve geliþim aþamalarýna has davranýþlara sahiptirler.

Bu özgün yapýyý tanýmak; hangi davranýþlardan ne tarzda etkileneceðini bilme, ne tür tutumlarýn beklenen þahsiyete ve karakterleri oluþturacaðýný kestirebilmek açýsýndan çocuk eðitiminde tutulacak yolun bilimsel mahiyeti inceleme ve araþtýrmalar yaparak bunlardan objektif evrensel sonuçlara varmak için Geliþim Psikolojisi, Çocuk Psikolojisi gibi disiplinler doðmuþtur.

Gönderen: 06.03.2004 - 01:29

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 836 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Huseyin Gurbuz (49), hayrunisa2006 (52), paradies (45), gurbetci mucahi.. (50), ZEYVAH (37), mustafapala74 (38), genc hafýz (34), _?=)(/ (41), ist1965m (59), carina_caresse (36), carina.caresse (36), carina_caressee (36), es_me (38), vuslatim (36), mustafakemalpas.. (39), garibb (48), mdadag (53), CILGIN28 (59), mahmut aga (52), ilhan_27 (46), yunus_emre1983 (41), mchd (49), aozkan78 (46), ertan-1 (54), hittmann313 (49), ahmetolsun (43), feyza20 (39), yilmaz47 (49), babasininkizi86 (38), yasam (42), Ebu_AkiL (43), red_knight (39), HuseyinAbi (49)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.61528 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.