*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 788 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cumartesi, 4. Mayıs 2024 - 21:10

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SORULAR & CEVAPLAR » Yeni dogan bebeklerle ilgili

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	blnali55

Yeni dogan bebeklerle ilgili

76 Mesaj -

selamun aleykum..
eskýsý gýbý aktýf olmadýgýndan uzuluyoruz bu bolumun..
yýnede hersey ýcýn tskler allah sýzlerden razý olsun..

Yený dogan bebekler yený dogdugunda neden agarlar?
Ve onlarý melekler guldurur aglatýrlarmýs bebegýn durup duruken aglarken ve gulerken bu yuz ýfadesýnden goruyoruz bu gercekten varmýdýr ?peký varsa nedený nedýr?

selam ve dua ile

Gönderen: 16.08.2008 - 15:55

	SaYaCGIN

Admin

1760 Mesaj -

Ve Aleyküm Selam

Kim aðlayan çocuðunu sakinleþinceye kadar gönüllerse, Cenab-ý Hak cennette ona, memnun oluncaya kadar ita ve ihsanda bulunur.”
Hadis-i Þerif

Beden dili ve konuþma dýþýnda insanýn kendisini ifade ettiði baþka yollar da vardýr. Onun dünyalar kadar geniþ ve sýrlý iç âlemi, kýsmen de olsa bu yolla dýþa açýlýr. Nice hal, ýzdýrap, umut ve hüzün vardýr ki, ancak aðlamakla anlatýlýr. Bazen de öyle bir mânâ yüklenir ki aðlamaya, onun taþýdýðý mânâ, aðlamanýn dýþýnda hiçbir tavýr ve davranýþla anlatýlamaz. Kim bilir, belki de yeryüzü için depremler, daðlar için volkanlar ne ise, insan için de aðlamak odur. Kâinatýn Efendisi Hz. Muhammed’in (sas) beyanýna göre aðlamak; “Allah’ýn rahmetinin bir eseridir…” Hele söz konusu olan bebekler ise, aðlamak Cenab-ý Hakk’ýn sonsuz rahmetinin onlardaki küçük bir tecellisidir. Bundan dolayý ebeveynler, bilhassa da anneler, bebekleri aðladýðý için üzülmek yerine, Allah’ýn rahmetinin muhteþem neticelerini görmeye çalýþmalýdýr. Çünkü bebeklerin ihtiyaçlarýný haber vermek için kullandýklarý yegâne dil aðlamaktýr.

Bebeðin âlemle temas kurmasýný saðlayan ve sosyalleþme yolunda attýðý ilk adým olarak görülen aðlama, ihtiyaçlarýn karþýlanmasý için bir ikaz lâmbasý gibidir. Bebek, ihtiyaçlarýný hisseder; ancak onlarý karþýlayamaz. Baþkasýnýn yardýmýna ihtiyacý olduðunu söylemek için aðlar.

Bebeðin dünya hayatýna aðlayarak baþlamasý zaruri bir ihtiyaçtýr. Zira bu ilk aðlamalar bebeðin akciðerlerinin açýlmasýna, hava almasýna ve kalbin çalýþmaya devam etmesine vesile olur. O yüzden yeni doðan bir bebek mutlaka aðlamalýdýr. Bebek-lerin % 70-80′i doðar doðmaz kendileri aðlar. Þayet aðlamýyorsa kaba etlerine, ayak altlarýna vurularak, sýrtý okþanarak uyarýlýr ve aðlamasý sað-lanýr. Bu uyarýlmalarla bebeklerin % 99′u aðlar. Buna raðmen aðlamýyorsa, ambu denen bir âlet ile aðzýndan basýnçlý hava verilir, nefes almasý hâlâ gerçekleþmemiþse, nefes borusuna tüp yerleþtirilerek ve gerekirse makineye baðlanarak hava almasý saðlanýr. Çünkü bebeklerin dünya hayatýna aðlayarak baþlamalarý bebeðin saðlýðý için son derece önemlidir.

Bebeklerin ilk 15 gün içindeki aðlamalarý akciðerlerin kapasitesini geniþletmeyi ve kalbin daha iyi çalýþmasýna vesile olur. Bu yüzden hiç aðlamayan veya çok az aðlayan bebeklerin bu süre içerisinde (ilk 15 gün), ayaklarýna vurularak aðlatýlmasý gerekir. Bebek kendiliðinden aðlýyorsa, en azýndan sinir sistemi, kalb ve akciðerleri saðlýklý çalýþýyor demektir.

Bebekler neden aðlar?

Ýlk haftalarda bebek aðlamalarýnýn sebebini anlamak çok zordur. Bebeklerin aðlamasýnýn en sýk sebebi acýkmasýdýr. Bebekler çok sýk acýkýr, bazen emzirmeden 15-20 dakika sonra bile acýkýp aðlayabilir. Bunu emdikten sonra susmasýndan anlarýz. Annesini emdikten hemen sonra aðlamaya baþlarsa, bunun iki sebebi vardýr: Ya aldýðý süt ona yetmemiþ yani karný doymamýþtýr veya gazý vardýr. Bebek zayýfsa ve çok az kilo alýyor ise, aðlamalarýnýn sebebi açlýk olabilir. Bebek yeterli süt emip doyduðu halde, mýzmýzlý bir sesle aðlýyorsa, sevgi ve ilgi eksikliði çekiyor demektir. Süt onun için nasýl maddî bir gýda ise; sevgi, ilgi ve þefkat de o derece ihtiyaç hissettiði mânevî bir gýdadýr.
Bebeðin karný tok ve altý temiz olduðu halde, bacaklarýný karnýna doðru çekerek acý bir sesle aðlýyor ise, gaza baðlý karýn aðrýsýndan þüphelenmek gerekir. Ýlk üç-dört ayda emerken yuttuðu hava veya hazýmsýzlýktan dolayý oluþan gazlar, baðýrsaklarýný gererek sancýya sebep olur.

Kabýzlýk çeken bebek de, gazý olan bebek gibi rahatsýz olur ve aðlayarak bunu belli eder. Kabýz olan bebeðin karný gergindir. Üç günden fazla büyük abdestini yapamayan bebeðin aðlama sebebi kabýzlýk olabilir. Ýlk üç ayda bebekler, hazým sistemi olgunlaþýncaya kadar, sýk sýk kabýz ve ishal olabilir. Baðýrsak rahatsýzlýklarý sonucu aðlamalarý bitmez. Dördüncü aydan sonra aðlamalar azalýr.

Bebekler ayrýca üþümekten veya hararetten de aðlar. Bebekler harekete ihtiyacý varken kýmýldamasýna izin verilmiyorsa, uyumak istiyorken oynatýlýyorsa, yahut aksine oynamak istiyorken uyumaya zorlanýyorsa, burnu týkalý olduðundan nefes almakta zorlanýyorsa, diþ çýkarýyorsa, piþiði varsa, altý ýslaksa aðlar. Bebekler ayrýca aþýrý uyarýlma durumlarýnda, korku ve þokta aðlar. Meselâ, aþýrý gürültü, âni ve yüksek ses, soðuk bir elle bebeðe dokunma ve keskin kokular da bebeðin aðlamasýna yol açabilir.

Bebeðin bulunduðu ortamýn havasýz veya çok sýcak olmasý da bebeklerin aðlama sebeplerindendir. Bazen, özellikle de kýþ gecelerinde, gece yarýsý aðlamaya baþlayan bebek, 2-3 saat hiç durmadan aðlar. Aile, bebeðin susmayacaðýný düþünerek doktora götürmeye karar verir. Bebeði dýþarý çýkarýnca bebek hemen susar. Bunun mânâsý çok açýktýr: bebeðin odasý çok havasýz ve/veya çok sýcaktýr. Bu yüzden temiz ve serin havaya çýkan bebek rahatlayarak susmuþ hattâ uyumuþtur.

Makat çatlaklarý yahut makatýn kasýlarak gaz ve gaita çýkýþýnýn engellenmesi sebebiyle bebek aðlayabilir. Görünürde aðlamasýný açýklayacak bir sebep bulunamazsa, daha ileri araþtýrmalar yapýlýr. Kýz çocuklarýnda yaratýlýþ gereði dýþkýnýn idrar yollarýna bulaþma ihtimali yüksektir. Bu sebepten kýz çocuklarýnda “idrar yollarý enfeksiyonu” araþtýrýlmalýdýr. Böyle bir hâdiseye karþý ise baþtan tedbirli davrananarak kýz çocuklarýnýn altý temizlenirken dikkat edilmeli ve büyük abdesti, idrar yoluna bulaþtýrýlmamalýdýr. Kulak, boðaz ve baðýrsak iltihaplarý da aðlama ve huzursuzluk sebebidir. Erkek çocuklarda fimozis (sünnet derisinin ucunun darlýðý, fýtýk, invaginasyon (bebeklerde baðýrsaklarýn iç içe geçmesi), hidrosel (yumurtalýklarýn su toplamasý de aðlama sebebidir. Bunlar ancak uzman doktor tarafýndan ayýrt edilebilir.

Aðlayan bebek nasýl susturulur?

Aðlayan bebekler genellikle kucaða alýndýðýnda susar. Bu tesadüfî bir durum deðildir. Anne rahminde son dört ayýný annesinin kalb seslerini þiddetli bir þekilde duyarak geçiren bebek, alýþtýðý bu sesten uzak kaldýðý için huzursuz olur. Kucaða alýndýðýnda duyacaðý kalb sesleri, bebeðin kendini tekrar emniyette hissetmesine, huzurlu olmasýna vesile olur. Bu sebeple bebeðin aðlamasýný durdurmanýn en tesirli yolu, onu tutup kaldýrmak ve kucaða almaktýr. Birinci yýldaki aðlamalarýn % 85′inin bu þekilde durdurulabildiði görülmüþtür.
Emzirme ve hafifçe sallama da, aðlamayý durdurmada tesirlidir. Üçüncü aydan itibaren annenin sesi ve bebeðe bir þeyler göstermek de aðlamayý kesmede müessir olmaktadýr. Dördüncü ayda ise, görme ve iþitmeye dayalý uyarýlar da (sesli ve renkli çeþitli oyuncaklar) bebeðin aðlamasýný keser. Hafif bir þekilde bebeði sallama, pozisyonunu deðiþtirme gibi hareketlerde bebeði yatýþtýrabilir.

Aðlayan bebeði susturmak için ona emzik vermek doðru deðildir. Bebek aðlýyorsa, muhakkak bir sebebi vardýr. Bebeðin aðlama sebebini araþtýrýp ona göre müdahale etmek gerekir. Altý ýslaksa temizlenmeli, acýkmýþsa doyurulmalýdýr. Gazý varsa, omuz üzerinde sýrtý sývazlanarak gazýný çýkarmasýna yardým edilmelidir. Bazen bebeðin sýrtüstü yatýrýlarak tekmeler atmasýna izin verilmeli, serbest hareketlerle rahatlatýlmalýdýr. Bebeðinizin sancýsý varsa, caný yanýyorsa bunlarýn sebepleri araþtýrýlmalýdýr. Bebek bilhassa diþ çýkarma döneminde mýzýrtýlý þekilde aðlar. Bu durumda; zararsýz, diþ kaþýyýcýlarý ve diþ jeliyle kaþýntýsý giderilmelidir. Bu müdahalelere raðmen bebek aðlamaya devam ediyorsa, doktora danýþmak gerekir.

Bebekler hep ayný þekilde mi aðlar?

Umumiyetle bebek aðlamasýnýn ayný ritm ve tonda olduðu zannedilir. Oysa bebekler ihtiyacýna göre farklý þekillerde aðlar. Bebeðin acý, kýzgýnlýk ve açlýk belirtmek için çok deðiþik ve çeþitli aðlama repertuarý vardýr. Açlýðý belirten aðlamanýn ekseriya, sessizlik; nefes, aðlama; sessizlik, nefes þeklinde bir ritmi vardýr. Kýzgýnlýk belirten aðlama daha yüksek ve keskindir. Mýrýltý ve iniltilerle baþlayan normal aðlamanýn tersine, acý duyduðunu belirten aðlama daha âni ve canhýraþ bir þekilde baþlar. Hassas ve tecrübeli anneler, bebeðin aðlama þeklinden neye ihtiyacý olduðunu bilir. Bu, anne ile bebek arasýnda þifreli bir dildir.

Anne ile bebek arasýndaki diyalog

Ýlk haftalarda bebek, hâlâ kendisini annesinin vücudunun bir parçasý olarak algýlar. Ana rahmini terk ettiðini geç fark eder. Bazý pedagoglar, doðumdan sonraki bir yýlý, “ikinci hâmilelik devresi” olarak adlandýrýr. Gerçekten de, doðumdan sonraki bir yýl boyunca bebeðin anneye baðlýlýðý devam eder. Annesinin tatlý öpücükleri, sýcak gülümsemeleri, okþamalarý vazgeçemeyeceði mânevî gýdalardýr. Anne, çocuðunun altýný temizlerken, bezini baðlarken, þefkatli ellerini onun vücudunda gezdirirken, bebek büyük bir mutluluk duyar.
Bebek, ikinci ayda, sesi, görünüþü ve sýcaklýðý ile annesinin kendisine en yakýn kiþi olduðunu hissetmeye baþlar. Yanýndan uzaklaþýnca kaybolduðunu zannedip aðlar. Aðladýðý zaman annesini baþucunda görünce sevinir, neþeyle mýrýldanýr. Peygamber Efendimiz (sas) de aðlayan çocuðun teskin edilmesini: “Kim aðlayan çocuðunu sakinleþinceye kadar gönüllerse, Cenab-ý Hak cennette ona, memnun oluncaya kadar ita ve ihsanda bulunur.” diye teþvik etmiþtir.
Eðer bebek acýkmýþsa, annenin ayak sesini duyduðunda aðlayarak karnýnýn doyurulmasý gerektiðini belirtir. Annelerin çoðunun yaþadýðý bir tecrübeye göre, bebeðin acýktýðý için aðlamasý ile annenin memesinden süt akmasýnýn ayný anda yaþanmasý ancak Cenab-ý Hakk’ýn lütfuyla açýklanabilir. Yine Allah (cc) ihtiyaç sahibi âciz yavrunun ihtiyacýnýn karþýlanmasý için anne ile bebek arasýnda telepatik bir haberleþme baðý kurmuþtur. Anne ile bebek arasýnda mesafe ve engeller de bulunsa, anne, çocuðunun aðladýðýný, acýyla kývrandýðýný veya acýktýðýný anýnda hissedebilir.

Uykusu aðýr olan annelerin, çocuðunun aðlamasýna nasýl olup da uyandýklarý, anlaþýlmasý zor bir telepatik sýrdýr.
Bazý bölgelerimizde, “Býrak aðlasýn, çocuk aðlaya aðlaya büyür, aðlayan çocuðun sesi güzel olur, her aðladýðýnda kucaða alýrsan þýmarýk olur.” gibi temelsiz bilgiler vardýr.

Aðlayan çocuða hemen müdahale edilmeli mi?

Aðlamaya çok çabuk karþýlýk vermek aðlamayý teþvik mi eder, yoksa azaltýr mý? Bu konuda yapýlan araþtýrma sonuçlarýna göre; hemen müdahale edilen bebeklerin geç müdahale edilenlere kýyasla aðlamalarýnda azalma olduðu belirlenmiþtir. Ancak yavaþ ve yumuþak aðlayan bir bebeðe (meselâ dinlenmek üzere yatýrýlmýþ bir bebek) hemen müdahalenin aðlamayý artýrdýðý görülmüþtür.

Bilhassa 1,5-2 yaþ ve üstündeki çocuklarda hemen müdahale, aðlamanýn artmasýna ve bir alýþkanlýk haline dönüþmesine sebep olabilir. Bu yaþ grubunda, ebeveyn çocuðun bütün ihtiyaçlarýnýn karþýlandýðýný bildiði halde kýsa süreli aðlamalarda da hemen müdahale yolunu seçerse, aðlamanýn istismar edilmesine ortam hazýrlamýþ olur. Fakat çok uzun süren aðlamalarda müdahale ihmal edilmemelidir. Unutulmamalýdýr ki, Efendimiz (sas), çocuk kimin olursa olsun, çocuðun uzun süre aðlatýlmamasýný ister ve þöyle der: “Uzun kýlmak niyetiyle namaza dururum, derken bir çocuk aðlamasý iþitir, annesine meþakkat vermemek için namazý kýsa keserim.”

Aðlama, insanlar için bebek-liðinden öldüðü güne kadar güç yetiremediði taleplerini, gücü yeten bir makama arz-ý hâlde bulunmasýdýr. Nice þefkat ve merhamet kapýsý vardýr ki, ancak aðlamakla açýlýr. Ýþte bebekler, büyüklerinden; büyükler de Allah’tan sürekli yardým talep etme konumundadýrlar. Her yardým isteðine cevap verilmesi de rahmetin bir gereðidir.
Evin içinde bir hayat belirtisi olan bebek seslerinin, ayný zamanda gelecek müjdesi, bereket sebebi ve Allah’ýn rahmetine de bir davetiye olduðunu bilerek bebekleri sevgi ve þefkat dolu bir ortamda yarýnlara hazýrlamaya gayret edilmelidir.

Kaynaklar

1- Ali Çankýnlý, Anneliðe ilk Adým Bebeðimi Büyütüyorum, Timaþ Yay. 2001, Ýstanbul
2- Prof. Dr. Haluk Yavuzer, Çocuðunuzun Ýlk 6 Yýlý, Remzi Kitabevi, 2003
3- Prof. Dr. Ýbrahim Canan, Çocuk Terbiyesi, Cihan Yay. 1995

Gönderen: 16.08.2008 - 17:14

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 788 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
karaali70 (54), Mücahit58 (42), firdevs_91 (33), harman76 (48), gul2 (47), özgür3 (35), songokou (42), nuri72 (52), aysun saglam (46), dalin (39), caglar_1988 (36), emine_yilmaz (45), elif19 (37), morcali (63), enderim23 (46), aga2 (61), hüzünlü gurbet (46), yeþil (42), 1yavuz (53), suvari_ (41), gazeteci1985 (39), adem03 (45), azzat (60), huemeyra41 (32), Kursad_ist (46), ruhan_ruhani (41), eskalibo (50), neofatih (39), yuuusuf (43), yunuscelik (46)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.57329 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.