*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 868 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazartesi, 13. Mayıs 2024 - 06:19

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » M E A L » Vettehazu

önceki konu diğer konu

10 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Devadam

Vettehazu

326 Mesaj -

Euzu Billahi mineþ þeytanir racim, Bismillahir Rahmanir Rahim
Elhamdu Lillahi Rabbil alemin
Es salatu ves selamu ala Rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi.

Yasin suresindeki "Vettehazu aliheten min dunillahi leallehum yunsarun" ifadesi müþriklerin kendilerine yardým edilmesi umuduyla Allah'tan baþka ilahlar ittihaz ettiklerini belirtmektedir.

Þirk sinsi sinsi yayýldýðý için biz de bu hususta dikkatli olmalýyýz.

Maddi menfaatler için kullarý gereðinden fazla yüceltmemeli, yardým etmenin ve þifa vermenin gerçek merciinin yüce Rabbimiz olduðunu hatýrdan çýkarmamalýyýz.

Baþýmýz sýkýþtýðýnda, þeyhimizden veya baþka kullardan deðil, Allahu Teala'dan yardým dilemeliyiz. "Feduni estecib lekum" (bana dua edin, icabet edeyim)ifadesi de araya aracý koymaya lüzum olmadýðýný belirtmektedir.

Allahu Teala'ya emanet olunuz.

Gönderen: 08.07.2004 - 08:04

	Misafir-111

Tevessül .

Misafir

Sayýn Devadam,

Dünya iþlerimizin görülmesi için:
"Nasýl ve ne yapayým da iþimi göreyim ?" diyerek her türlü aracýyý ve iþimizi görecek þahsa veya kuruma hatýrý sayýlýr kiþileri araya sokmakta --dünya iþleri için aracý koymak haram olduðüu halde--- bir mahzur görmeyen bizler,acaba Rabbimizden bir dilekte bulunurken kendi sevdiklerini araya konulmasýndan daha tabii ne olabilir ? Dualarýmýzýn kabul olmasý için Rasûlullah (S.A.V.) Efendimize niyazlarýmýzdan önce ve sonra salat-u selam getirmemiz onun yüzü hürmetine Rabbimizden istemek deðil midir ? Aynen öyle de Rabbimizin kendis için seçtiði doðuþtan veli kullarý da vardýr.Onlarýn hürmetine de Rabbimizden istemek caizdir.Tevessül hakkýnda daha önce çok þeyler yazýldý ve Kuranda Maide sûresinin 35.ayeti ve Nisa Sûresinin 54. ayeti tevessülün meþruluðunu ortaya koyan ayetlerdir.Hatýrlanacaðý gibi bu ayetlerde rabbimiz þöyle buyuruyor :
***Ey iman edenler! Allahtan korkun, ona ulaþmaya vesileler arayýn.*** buyurmaktadýr. (Mâide: 35)
Duâlarýmýzda Peygamber Efendimizi, Mürþid-i kâmilleri, velileri, sâlihleri vesile edinmemiz onlarýn Hazret-i Allahýn yanýndaki deðerleri, makamlarý, rütbeleri ve sâlih amelleri sebebiyledir. Gaye Cenâb-ý Hakka yaklaþmak, rahmeti ve rýzâ-i ilâhiyi celbetmektir.

Ýbadetimizi, duâmýzý Hazret-i Allaha arzederiz. Yardým ve kuvvetin kaynaðýnýn O olduðuna itikat ederiz.Zira her þeyin yaratýcýsý, yoktan var edicisi O,dur. O,nun izni olmadan hiçbir kimseye yardým gelmez.

Âyet-i kerimede:

***Yardým sadece ve sadece Allah katýndandýr.*** buyuruluyor. (Enfâl: 10)

Hayýr da, þer de Hazret-i Allahtandýr. Vesilelere sarýlmamýz, duâmýzýn güzelleþmesi ve Hazret-i Allahýn kabulünü kolaylaþtýrmasý için bir araçtýr, amaç Hazret-i Allahtýr.

Âyet-i kerimede:

***Eðer onlar kendilerine zulmettikleri vakit, sana gelip de Allahtan tevbekâr olarak günahlarýnýn baðýþlanmasýný isteselerdi, sen Peygamber de kendileri için af isteyiverseydin, elbette Allahý affedici ve merhametli bulurlardý.*** buyuruluyor. (Nisâ: 64)

Duâ yalnýz Hazret-i Allaha yapýlýr. Peygamber Efendimizi ve varisi olan Evliyâullahý vesile edinmek duânýn kabulünü saðlamak içindir. Ayný þekilde evliyânýn ruhâniyetinden istenilen himmetle doðrudan onlarýn þahýslarýndan isteniyor anlamýnda deðerlendirilmemelidir. Tevessülün en tartýþmalý kýsmý burasýdýr. Çünkü bunu iyi anlamayýp ayaðý kayanlar çok olmuþtur. Evliyâyý ve müslümanlarý küfürle suçlamaya kadar gitmiþlerdir.

Bunlarýn baþýnda Vehhabîler gelir. Vehhabîler tevessül ve himmeti inkâr ederek müslümanlarý kâfir ilân etmiþler. Canlarýný, ýrzlarýný, mallarýný helâl kýlmýþlar. En aþaðýlýk dinsizlerin ve gayr-i müslimlerin yapmadýðý katliamý, zulmü müslümanlara yapmýþlardýr. Çocuklara varýncaya kadar öldürmüþlerdir.

Peygamberimiz ve seçkin varislerinden istenilen himmet; müslümanlarýn Hakka ulaþmalarýna, sýkýntýlý, zor durumlarda yardýma sebep olmalarý, duâ etmeleri ve yüksek nazarlarýný celbetmek içindir. Zira onlar vefatlarýnda dahi müslümanlarý yardýmsýz býrakmamýþlardýr.

Her zaman himmetleri ümmet-i Muhammedin üstündedir.

Eðer adam olarak devleþmeyi arzu ediyorsanýz konularý daha bir araþtýrarak ve hakikatlerini ortaya çýkarmaya çalýþarak foruma asýnýz.Müslümanlar bu þekilde hareket ederlese devleþirler.Aksi takdirde lakab ve rumuzumuz sözde kalýr cüceleþmeye devam ederiz.
Gayret ve hatýrlatma bizden tevfik ve hidayet Allahtandýr.

Gönderen: 08.07.2004 - 14:44

	DiLRuBa

		Selamün aleyküm

1118 Mesaj -

Eðer adam olarak devleþmeyi arzu ediyorsanýz konularý daha bir araþtýrarak ve hakikatlerini ortaya çýkarmaya çalýþarak foruma asýnýz.Müslümanlar bu þekilde hareket ederlese devleþirler.Aksi takdirde lakab ve rumuzumuz sözde kalýr cüceleþmeye devam ederiz.
Gayret ve hatýrlatma bizden tevfik ve hidayet Allahtandýr...

Madem nasihat ediyorsunuz bendende haddim olmadan size bir nasihatim olacaktir.

Bir müslümana yakisan tatli dille, günülleri hos tutma niyetiyle yaklasmaktir. Uyarirken bile.

Kaba konusup bir müslümani incitmek yakismiyor hicbirimize.

Gönderen: 08.07.2004 - 14:59

	eNeSMaLiK

900 Mesaj -

Bu konu gercekten onemli. Cunku gunumuzde (ozellikle egitim seviyesi dusuk, Islami kavrayisi sig bayanlar arasinda) telli babalar, ip baglamalar, mum yakmalar o kadar yaygin ki...Bu tur adetler ulkemizde Samanizm kalintilari olsa da bazi kesimler tarafindan bunlara Islami bir kilif uydurulmaya calisilmaktadir.Bu tur davranislar icin Allah'la araya araci koymak denilebilir.
Ancak dinimizde yaygin olan birbaska soylem vardir ki bunun mahzuru olacagini zannetmiyorum. Bu soylem dua ederken Allah'in sevgili kullarina bir nevi atif yapmaktir. Ornegin biz "YaRabbi Rasulunun yuzusuyu hurmetine bizleri affet" deriz, ve bircok alim bunda bir beis gormemislerdir.Ayni sekilde "Rasul" yerine sahabeler, evliyalar, sehidler denilerek de dua etmekte sakinca yoktur.
Ben devadam kardesimin de bunu, bu anlamda soyledigine inaniyorum.Yani Allah'a yonelmeden direkt olarak peygambere,sahabelere,evliyalara, sehidlere yonelmek dogru degildir.Biz ancak onlarin Allah katinda sahip olduklari ustun makami referans gostererek Allah'a yalvarabiliriz, sahislara degil.
Esselamu Aleykum.

Mesaj 1 kez düzenlendi. En son eNeSMaLiK tarafından, 08.07.2004 - 15:26 tarihinde.

Gönderen: 08.07.2004 - 15:23

	Devadam

Tevessül

326 Mesaj -

Euzu Billahi mineþ þeytanir racim, Bismillahir Rahmanir Rahim
Elhamdu Lillahi Rabbil alemin
Es salatu ves selamu ala Rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi.

Sevgili müslüman kardeþim Misafir 111 demiþ ki:

Alıntı
Duâlarýmýzda Peygamber Efendimizi, Mürþid-i kâmilleri, velileri, sâlihleri vesile edinmemiz onlarýn Hazret-i Allahýn yanýndaki deðerleri, makamlarý, rütbeleri ve sâlih amelleri sebebiyledir. Gaye Cenâb-ý Hakka yaklaþmak, rahmeti ve rýzâ-i ilâhiyi celbetmektir

Allah'a ulaþmak için vesile aramak baþka, baþý sýkýþýnca 3000 km uzaktaki veliden yardým istemek baþka.

Ben de vehhabilerin ehli sünnet akidesine gelmesi için dua ediyorum. Fakat vehhabileri eleþtirirken hassas noktalarý gözden kaçýrmayalým.

Hiç peygamber efendimiz, "Dua ederken beni veya þeyhinizi vesile yapýn" demiþ mi?

Kullarýna kötü söz söylememeleri için aðýzlar veren Allahu Teala'ya emanet olunuz.

Gönderen: 08.07.2004 - 18:56

	Misafir-111

Bismillahirrahmanirrahim.

Misafir

Evet demiþ kardeþim !

Peygamber Efendimiz biricik ümmetine tevessülü bizzat vasiyet etmiþtir.

Gözü görmeyen bir kiþi Peygamber Efendimize gelerek:

***Yâ Resulellah! Beni iyileþtirmesi için Allaha duâ buyur.*** dedi.

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz ona
***Abdest almasýný iki rekât namaz kýlmasýný sonra da þu duâyla duâ etmesini*** emretti.

***Allahým! Peygamberin rahmet peygamberi Muhammed ile sana yönelerek yalvarýyorum. Gözümün açýlmasý için yâ Muhammed senin ile Rabbime yönelmiþ bulunuyorum. Allahým! Onu bana þefaâtçi kýl.***Ve devamla:

***Bir ihtiyacýn olduðunda hep aynýsýný yap.*** buyurdu. (Tirmizî. Ahmed bin Hanbel)

O kimse bu duâ ile duâ edip kalktýðý zaman görmeye baþladý.

Vesilelerin en güzeli þüphesiz Resulullah Efendimizdir. Çünkü Hazret-i Allah âlemleri onun yüzü suyu hürmetine yarattý. Onun nurunu öyle güzel halketti ki yaradan ona aþýk oldu. Ona ***Habibim! (Sevgilim)*** dedi. Sevgisinin tezahürü olarak o yüce Peygamberin nurundan âlemleri yarattý.

Onu âlemlere rahmet kýldý. Her þeye onunla hayat verdi. Onun için âlemleri çarþaf gibi serdi.

Hazret-i Allah, sevgilisini tevessül ederek istenilen bir duâyý gerçi çevirmez.

Hadis-i þerif:
***Adem cennetten çýkarýlmasýna sebep olan zelleyi iþlediðinde, hatasýný anlayýp.

---Yâ Rabbi! Sen beni yaratýp bana ruhundan üflediðinde baþýmý kaldýrdým arþýn sütûnlarý üzerinde <<<<Lâ ilâhe illallah. Muhammedün Resulullah>>>> cümlesinin yazýlý olduðunu gördüm. Bildim ki sen, zâtýnýn ismine ancak yaratýlmýþlarýn en sevimlisini izafe edersin.*** dedi.

Bunun üzerine Allah-u Teâlâ:

****Doðru söyledin ey Adem! Hakikaten o bana göre mahlûkatýn en sevimlisidir. Onun hakký için bana duâ ettin. Ben de seni baðýþladým. Þayet Muhammed olmasaydý. Seni yaratmazdým. buyurdu.**** (Hâkim. Müstedrek II. 672)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz ve Ashâb-ý kiramý duâlarýnda hususiyetle Hazret-i Allaha tevessül ederlerdi. Gerek yaþarken, gerek vefatýnda. O kadar itina gösterirlerdi ki...

Hatta o kadar deðerini bilirlerdi ki hayatýnda giydiði cübbesini Esma -radiyallahu anhâ- vefatýnda sonra þifâ dilenmek üzere cübbeyi yýkayýp suyunu hastalara verirdi. (Buhârî göz kırpma

*S U E D A* nickiyle yazan kardeþe !

Amacýmýz ne kimseye kaba davranmak ve ne de kimseyi kýrmaktýr.Gaye Forumda asýlan yanlýþ bir bilginin düzeltilmesi ya da yanlýþ anlaþýlmalara sebebeiyet vermemesidir.
Bunu yaparken elbette kýrýcý olmamaya dikkat edilmesi gerekir.Bendeniz de sadece " Bizler asmýþ olduðumuz yazýlarýn hakikatini araþtýrarak veya doðru ifadesini bularak asarsak diðer insanlar arasýnda devleþiriz.Aksi taktirde cüceleþiriz." derken bir kabalýk ya da hakaret düþünmedim.Kaldý ki,insanlarýn nefsi çoðu kez iltifattan ve okþanmaktan hoþlanýr.Baþkalarý incinmesin diye hakikatlerin gizlenmesi doðru bir hareket deðildir.Herkes iyi bilir ki,insanlara gerçek dostlarý gerçekleri -bu gerçekler acý ve kaba bir dille de olsa--- söyler Bizlerin ölçüsü bu olmalýdýr.Ayrýca her insanýn mizaç ve karakterleri ayrý ayrýdýr.Örneðin,Ýslâm Dinine vaya Rasûlullah (S.A.V.) Efendimize karþý bir hata ve yanlýþ gördüðünde hemen parlayarak : Ýzin ve Ya Rasûlullah boynunu vurayým." diyen Hazret-i Ömerle,ondan çok daha mülayim ve yumuþak bir tabiatte olan Hazret-i Ebu Bekir bu tür olaylar karþýsýnda hiç bir zaman ayný tepkiyi göstermemiþlerdir.Bu durum Hz.Ömerin kesinlikle kýnanmasýna sebep olan bir durum deðildir ve olmamýþtýr.Bu anlamda bizler de size deðiþik bir mizaç taþýyor izlenimi vermiþ olabiliriz.Bu gayet doðal bir husustur.Herþeye raðmen sizin nasihatinizi de tutmaya çalýþacaðýmý bilmenizi isterim.

Gönderen: 09.07.2004 - 09:51

	ozturk19

24 Mesaj -

çok güzel cevaplar sevgili MISAFFIR111.Zaten hep nefsi azgin olanlar tevvessÜlü red ederler.
ALLAH RAZI OLSUN SELAM VE DUA ILE...

Gönderen: 09.07.2004 - 10:21

	Devadam

Dini Allah'a halis kılmak

326 Mesaj -

Euzu Billahi mineþ þeytanir racim, Bismillahir Rahmanir Rahim
Elhamdu Lillahi Rabbil alemin
Es salatu ves selamu ala Rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi.

"Allah'ýn berisinden çaðýrdýklarýnýza bakýn bakalým. Gösterin bana, yeryüzünde yaratmýþ olduklarý ne vardýr? Yoksa onlarýn göklerde bir ortaklýðý mý bulunuyor? Eðer doðru iseniz bu konuda bana, bundan önce gelmiþ bir kitap veya bir bilgi kalýntýsý getirin bakalým."

"Allah'ýn yakýnýndan kendisine kýyamete kadar cevap veremiyecek olaný yardýma çaðýrandan daha sapýk kim olabilir? Oysa ki bunlar, onlarýn çaðrýsýndan habersizdirler" (Ahqaf 4-5)

"Ýþte böyle. Allah Hak'dýr ve O'ndan baþkasýný çaðýrmanýz ise batýldýr." (Hac 62)

Rahmetli Mehmed Zahid Kotku'nun "Ehli Sünnet Akaidi" kitabýnda þunlar yazýlýdýr:
" agla

Gaybý biliyorum) iddiasýnda bulunaný tasdik eyleyen, (Ben çalýnan mallarý bilirim), (Bana cinler haber verir) diyen ve onun bu sözünü tasdik eyleyenler (kafir olurlar). Zira gaybý ne ins (insan) bilir ne cin bilir. Bilakis yalnýz Cenab-ý Hak bilir."
"Þimdi siz varýn (Evliyaullahýn insanýn kalbinden geçeni bilmesi hakdýr ve vakidir) diyen kiþinin yerini tayin edin. Sizin derhal tevbe etmeniz gerekir."

Göklerin ve yerin Mutlak Hakimi olan ve kendisine þirk koþulmamasýný isteyen Allahu Teala'ya emanet olunuz.

Gönderen: 09.07.2004 - 15:13

	Misafir-111

Bismillahirrahmanirrahim.

Misafir

Asmýþ olduðunuz ayet meallerinin tevessül konusuyla bir alakasý olduðunu sanmýyoruz.
Bizim :
-- Allahtan baþkasýna yalvaralým ve ondan baþkasýndan birþey isteyelim.-- diye bir sözümüz yok.Bizler ondan isterken ve dilerken onun biricik Habibi (S.A.V.) ile diðer sevdiklerinin hurmetine ondan istersek daha güzel olur diyoruz.Evliyadan istimdat konusundan bahsediyorsanýz bu dahi haktýr.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i þeriflerinde buyururlar ki:

---Ýþlerinizde sýkýþtýðýnýz zaman kabir ehlinden yardým isteyiniz.--- (Keþfül-Hafâ göz kırpma

O ölmüþ amma, ruhu ve ruhâniyeti ölmemiþtir, askerleri de ölmemiþtir. On kiþi, yirmi kiþi, kýrk kiþi istimdat etse, Allah-u Teâlânýn izniyle muradlarýna erdirir.

Çünkü ölmediler. --Ýstimdat et, yardým edecek, cevap verecek sana.-- buyuruyor. Niçin? Ölmediði için. Elbise öldü, amma ruhâniyet ölmedi.

Kabir ehlinden nasýl istimdat edilir? Ruhu alýnmýþ, kabre konmuþ, böyle bir kimseden nasýl yardým istenir? Ruh alýnmýþ amma, diðer insanlarda bulunmayan yalnýz onda bulunan iki ruh vardýr. Ruh gitti, Allah-u Teâlânýn takviye ettiði ruhâniyet kaldý. Kudsî ruh bu iþi yapýyor.
Ýstimdat edenlere yetiþen iþte bu ruhâniyettir. Hayatta da olsa, kabirde de olsa yardým isteyenlerin yardýmýna yetiþir.
--O Lâtiftir, Habirdir.-- (Enâm: 103)

Lâtif olan, Habir olan Allah-u Teâlâ, bütün iþlerin inceliklerini bilir, her þeyden haberdardýr. O ruhâniyeti dilediði þekilde hareket ettirir, O ruhâniyeti her þeyden haberdar eder.

Bütün bunlar senden sana yakýn olan Allah-u Teâlâ’nýn tecellileridir. O ruhâniyet bütün bu iþlere vâkýftýr. Kabirde de, mahþerde de böyledir. Ýstedikleri zaman, istedikleri þekilde böyle yetiþirler.

Bunun içindir ki Âyet-i kerimesinde:

--Sâdýklarla beraber olunuz.--buyuruyor. (Tevbe: 119)
Sadýklarla (Mürþidlerle) beraber olmak sadece hayatta iken olabilir diye bir iddia tutarsýzdýr.Zira,herhangi bir kiþi ile beraber olma hali onun ruhaniyyeti ile beraber olmak demektir.Bu bakýmdan beraber olmak istenilen kiþinin ölü veya diri olmasý fark etmez.

Hakikat ehlinde rûhâniyet ve cismâniyet ayrýlmaktadýr.

Allah-u Teâlâ dilediði kulunun ruhâniyetinden lâtifeler halkeder. Ne kadar halkettiðini O bilir ve o latifeleri O çalýþtýrýr, bazen kiþinin haberi bile olmaz. Bu gizli bir ilimdir.

Bunlar Allah-u Teâlânýn ruhâniyetle, kudsî ruhla desteklediði kullardýr.

Âyet-i kerimede þöyle buyuruluyor:

--Onlar o kimselerdir ki, Allah imaný kalplerine yazmýþ ve onlarý kendinden bir ruhla takviye edip desteklemiþtir.-- (Mücâdele: 22)

Bu gibi kullarýn rûhâniyetleri daima uyanýktýr.

Cismâniyetin uyumasý veya uyanýk olmasý rûhâniyeti etkilemez. O daima uyanýk olduðu için Allah-u Teâlâ o rûhâniyetten lâtifeler halkeder ve onlarý hareket ettirir.

Allah-u Teâlânýn lütuf izniyle kendisinden mânen istimdat edenlerin yardýmýna yetiþir, ister yakýn ister uzak olsun.

Gerek ziyaretine gelen meleklerle, veyahut gayb âlemindeki insanlarla görüþür ve konuþur. Týpký insanýn yanýnda baþka bir insan bulunuyormuþ gibi, rûhâniyet onlara mukabele eder. O kulun bundan haberi bile olmaz, Allah-u Teâlâ ona isterse bildirir, isterse bildirmez.

--Gözlerim uyur kalbim uyumaz.-- (Buharî göz kırpma

Hadis-i þerifinde rûhâniyet ile cismâniyet arasýndaki farklýlýðý gayet güzel olarak öðrenmiþ oluyoruz.

Hayatta da olsa, âhirete intikal ettikten sonra da olsa izn-i ilâhi ile kendisinden istimdat edenlerin imdadýna yetiþir.

Bu da ancak Allah-u Teâlânýn rûhâniyetle, kudsî ruhla desteklediði kullarda olur, baþkasýnda tecelli etmez.

Rûhâniyet nurlar çeþidinden olduðu için güneþ ýþýðý gibi yakýnlýk ve ýraklýk tesirinden uzaktýr.

--Eðer Yemende olsan, benim ile isen yanýmdasýn. Yok bensiz isen, yanýmda da olsan, Yemende gibisin.--
Farsça þiiri dahi bu hakikatý izah için âdil bir þâhittir.

•

Rûhâniyet dünyada seninle olduðu gibi, kabirde de seninle, mahþerde de seninle, cennet-i âlâda da seninle arkadaþtýr.

Bunun delili þu Âyet-i kerimedir:

--Kim Allaha ve Peygambere itaat ederse, iþte onlar Allahýn kendilerine nimetler verdiði peygamberlerle, sýddýklarla, þehidlerle, sâlihlerle beraberdirler. Onlar ne güzel birer arkadaþtýrlar.-- (Nisâ: 69)

Ahlâk-ý zemime ile meþgul olanlar, nefis ve þeytana uyanlar, dünyada o kötü arkadaþla olduklarý gibi, kabirde de, mahþerde de, cehennemde de onunla arkadaþtýrlar.

Rabbim cümlemize fehim-kavrama kabiliyeti vere!

Gönderen: 09.07.2004 - 15:53

	Devadam

Ruhaniyetin gücü?

326 Mesaj -

Euzu Billahi mineþ þeytanir racim, Bismillahir Rahmanir Rahim
Elhamdu Lillahi Rabbil alemin
Es salatu ves selamu ala Rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi.

Hem

Alıntı
Allahtan baþkasýna yalvaralým ve ondan baþkasýndan birþey isteyelim.-- diye bir sözümüz yok.

denilmiþ, hem de

Alıntı
Ýþlerinizde sýkýþtýðýnýz zaman kabir ehlinden yardým isteyiniz

yazýlmýþ. Bu iki nasýl mezcedilir, tefhim edemiyorum. Yasin suresindeki "Vettehazu aliheten min dunillahi leallehum yunsarun - Kendilerine yardým edilmesi için Allah'dan baþka ilahlar edindiler" ifadesi aklýma geliyor.

Allahu Teala her þeyi duyar ve bilir ama, bahsettiðiniz ruhaniyet hakkýnda "her þeyi duyar ve bilir" vasfý belirtilmemektedir.

Bu nedenle aklý baþýnda olan bir müslümanýn her þeyi Rabbinden istemesi, araya aracý koymamasý uygun olur.

Denilmiþ ki:

Alıntı
Kabir ehlinden nasýl istimdat edilir? Ruhu alýnmýþ, kabre konmuþ, böyle bir kimseden nasýl yardým istenir? Ruh alýnmýþ amma, diðer insanlarda bulunmayan yalnýz onda bulunan iki ruh vardýr. Ruh gitti, Allah-u Teâlânýn takviye ettiði ruhâniyet kaldý. Kudsî ruh bu iþi yapýyor.

Bu ifadeler hristiyanlýktaki "Baba-oðul-kutsal ruh" terimlerini hatýrlattý bana. Allah'ýn buyurmuþ olduðu, gayet açýk olan "Feduni estecib leküm-bana dua ediniz, icabet edeyim" ifadesi varken "Kudsi Ruh" da nereden çýktý ki?

Neyse, tartýþmayý uzatmýyacaðým, söyleyeceðimi söyledim. Benim yazdýklarým ehli sünnet akidesine uygundur. Ýsteyen de baþkalarýndan yardým istemeye devam eder ve neticesine de katlanýr.

Hepimize þirkten uzak durmayý emreden Allahu Teala'ya emanet olunuz.

Gönderen: 12.07.2004 - 08:16

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 868 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Suayb (46), cuneytarkin82 (49), emira (40), ibrahim13 (50), geylani2 (42), ilknur1977 (47), mhmtyel (43), Müslüman kiz (30), hitoprak (51), solmayan-gül (39), pancoloji (39), gül_güzeli (39), güle güle (37), Sueda (38), suvari (41), teacherone (45), kudüs (48), sensinnn (38), Isik Hafize (39), masumca (51), muradmurad (45), burku (36), hatice.d (47), ismail arabaci (37), ariiff (43), nur44_55 (42), deepsilver (36), _SON_NEFES_ (32), onur5844 (52), sailor2005 (67), canfeza (37), saltanat (45), saltiks (50), van65 (), Taha1 (38)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.61892 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.