*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - Bursa'da yeşil bir fener: Molla Fenârî hazretleri

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 790 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Perşembe, 2. Mayıs 2024 - 05:41

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » Bursa'da yeşil bir fener: Molla Fenârî hazretleri

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	_LaL_

Bursa'da yeşil bir fener: Molla Fenârî hazretleri

838 Mesaj -

Her Sokak Bir Baþka Güzel

Nefis direnirse, yönünü yokuþa sürmek gerekir Bursa sokaklarýnda. Biz de nefsimize inat düþüverdik Bursa yokuþlarýna. Eski Bursa sokaklarýnda, zaman donmuþ, mekân deðiþmiþ gibi geçmiþin gölgeleri düþer peþimize…

Her yokuþ sonunda, bir düzlükte, bir camii avlusunda þimdi ayaða kalkacakmýþ gibi bir padiþah yatar, tüm heybeti ile türbesinde. Bir baþka sokakta gönül sultanlarý, Allah dostlarýnýn fani mekânlarýný görmek mümkün.

Dar sokaklarýn parke döþeli yokuþlarýnda, yokuþa tutunmuþ evlerin pencerelerinden yeþile gülümseyen gözlerin tebessümü düþer sokaða. Çocuk sesleri arasýna karýþan seyyar satýcýlarýn seslerini duyunca, öte sokaktan üzerinde kaftaný, ayaklarýnda nefisten ayakkabýsý ile Bursa Kadýsý Aziz Mahmud Hüdai Hazretlerinin "Ciðer var, taze ciðer!" nidasýný duyacak gibi oluyor insan.

Bir sokak arasýnda, yüreðimize kadar hissedebileceðimiz, somun fýrýnýndan yayýlan koku, bizi aradýðýmýz dosta yaklaþtýrýr gibi oluyor. Somuncu Baba’nýn fýrýnýndan ekmek alan Molla Fenârî Hazretlerine rastlayacakmýþ gibi hissediyoruz kendimizi.

Karanlýkta yolunu bulmak için bir küçük ýþýk arayan insan gibi aradýðýmýz ýþýðý soruyoruz yoldan geçenlere. Bizi yokuþa doðru dar bir yola yönlendiriyorlar. "Yolu takip edin, o sizi aradýðýnýz ýþýða Molla Fenârî'ye götürür" diyorlar. Yollun solunda insanlarýn çok raðbet ettiði ve iþin ticarete döküldüðü "Tezvezir" ismi ile meþhur olmuþ bir türbe var. Türbe sokaðý canlý bir þekilde süslenmiþ. Ve ferahlanmak isteyen genelde buraya koþuyor. Öyle ki burayý iþletenler iþi mesaiye dökmüþ.

Bir Sýcak Somun Yok Artýk

Ýsteklerini, direk türbede yatan veliyullahtan isteyenleri görünce, içimizde bir burukluk hissediyoruz. Onlarýn Hak katýndaki yüksek derecelerini duaya vesile etmek yerine, direk onlardan istemek hurafesine kapýlmýþlarý görünce üzülüyoruz. Oysa her þeyi yapan, istekleri yerine getiren Allah’týr. Allah’tan istenmelidir. O büyüklerden deðil de onlarýn hatýrýna Allah’tan istemek gerekir. Doðrusu bu, diye düþünüyor ve biz yolumuza devam ediyoruz.

Yokuþ daha da dikleþiyor. Yokuþun orta yerlerinde Molla Fenârî Hazretlerinin dostu Somuncu Baba Hazretlerinin yaþadýðý eve ve ekmek piþirdiði fýrýna uðruyoruz. Kimi fýrýnda ekmek piþerken, bu fýrýnda nice Allah Dostlarý piþmiþ. Gönüllere aþ, hastalýklara þifa olmuþlar.

Osmanlý devletinin ilk Þeyhülislamý olan Molla Fenârî ile Somuncu Baba’nýn yolu, Bursa Ulu Camii’nin açýlýþýnda kesiþir. Cami yapýmýnda iþçilere somun taþýyan bir kiþi olarak sýradan bir somuncu gibidir. Varlýðýndan, iþin erbabý dýþýnda pek kimsenin haberi yoktur. Emir Sultan'a ilk hutbeyi okumasýný padiþah emreder.

Cuma vakti geldiðinde, Emir Sultan Hazretleri; "Bu caminin açýlýþ hutbesini okumaya layýk kiþi Somuncu Baba'dýr" diye kendisini gösterir. Somuncu Baba (ks) orada, hutbede Fatiha Suresini yedi farklý þekilde tefsir eder. Bunu dinleyen Molla Fenârî de bu yorumlardan çok etkilenir. Namazdan sonra hemen evine giden Somuncu Baba Hazretlerini ilk ziyaret eden Molla Fenârî olur. Bu ziyaretinde ona: "Bugünlerde Fatiha Suresinin tefsirini yapmak istiyordum. Fakat anlayamadýðým bazý yerleri vardý. Bu hutbenizle anlayamadýðým yerleri açýklamýþ oldunuz." Deyince Somuncu Baba Hazretleri ona dua eder. Molla Fenârî Hazretleri yazdýðý bir cilt büyüklüðündeki Fatiha tefsirinde, Somuncu Baba’nýn kendisine açtýðý kapýlardan yol alýr.

Sýrrý ortaya çýkan Somuncu Baba Hazretleri, þehri terk etmeye hazýrlandýðýnda, bunu haber alan Molla Fenârî kendisini yakalayýp, Bursa'dan ayrýlmamasý için ýsrar eder. Somuncu baba kararlýdýr gitmeye, maneviyattan ne iþaret almýþtýr bilinmez. Mola Fenârî, “Bari bu þehir için bir dua edin” der.

Somuncu Baba Hazretleri Bursa'ya döner, feyizli ve bereketli bir þehir olmasý ve yeþil olarak kalmasý için dua eder. Bursa'nýn Ankara çýkýþýnda Dua Çýnarý olarak adlandýrýlan yerde, bu çýnar hala durmaktadýr. Bu duanýn bereketiyle olsa gerek, her daim yeþildir Bursa.

Bir Yalnýzlýk Zirvesi

Fýrýnda artýk ekmek piþmiyor, Somuncu Baba Hazretleri bu diyarý terk edeli asýrlar olmuþ. Nede olsa, Mola Fenârî’ler, Somuncu Baba arayýþý peþindeler. Fýrýndan ayrýlýp dikleþen yokuþa tekrar kendimizi veriyoruz. Nerede ise Bursa þehrinin en yüksek yerlerinden birisine geldiðimizde, ahþap evlerin yoksul bakýþlarý arasýna sýðýnmýþ, küçük bir mescit çarpýyor gözümüze. Küçük, dolgu tuðlalarla örülmüþ bir minare, altýnda küçük bir mescit, arkasýnda medrese, küçük avluda þadýrvan, avluda kurumaya yüz tutmuþ yaþlý bir aðaç ve avlunun bir köþesinde dostlarý ile uzanmýþ Bursa'yý izleyen Molla Fenârî…

Þanlý ve ihtiþamlý Osmanlýnýn ilk Þeyhülislamý, ayný zamanda büyük bir Ýslam alimi olan Molla Fenârî Hazretleri son derece mütevazi bir kabre sahiptir. Mescidin kenarýna sýðýnmýþ küçük bir mermer mezarý vardýr. Kabrinin üstü açýk olup, mezar taþý, mensubu bulunduðu Zeyniyye tarîkatýnýn sembolü olan baklava dilimi þeklindedir.

Gün yerini akþama býrakýrken, karanlýða gömülen þehirde ýþýklar bir bir yanmaya baþladýlar. Bu hüzünlü tepeden karanlýðýn içinde kaybolan gölgelere bizler de karýþtýk. Bursa'da hala ihtiþamlý türbelere inat, sade bir tepede yolunu kaybedenlere bir deniz feneri gibi Molla Fenârî yol göstermeye devam ediyor.

Ekmek Endiþesi

Babasý Muhammed Hamza, zamânýnýn büyük velîlerindendi. Molla Fenârî küçük yaþta babasýndan tasavvuf yolunu öðrenmeye baþladý. Mevlânâ Alâüddîn Esved, Þeyh Cemâleddîn Aksarâyî, Þeyh Hamîdüddîn-i Kayserî'den ve zamânýnda bulunan diðer birçok büyük âlimden ders okudu. Ýlim tahsili için Mýsýr'a gidip, orada bulunan meþhûr Hanefî fýkýh alimi Kemâleddîn-i Bâbertî'den ilim öðrendi.

Öðrencilerinden biri þöyle anlatýr: "Bir defasýnda hocam Molla Fenârî ile yemek yiyorduk. Yemek bitince bana bir ekmek uzatýp ‘Al bunu sakla’ dedi. Yemek yediðimiz halde bana bu ekmeði vermesinin hikmetini düþünmeye baþlamýþtým. Bu sýrada bana ‘Faydasýz düþüncelerden kalbi muhafaza etmek lâzýmdýr!’ buyurdu.”

“Sonra yolculuða çýktýk ve bir tanýdýðýmýn evinde misafir olduk. Misafir olduðumuz evin sahibinin sýkýntýlý bir halde olduðu görülüyordu. Hocam ona ‘Niye üzülüyorsun?’ diye buyurdu. O da ‘Bir kâse sütüm var, fakat süte banýp yemek için ekmeðim yok. Ona üzülüyorum’ dedi. Hocam bana dönüp ‘Ýþte, acaba ne için ayýrýyoruz? diye düþündüðün ekmek bu iþ içindi, ver sahibine yesin.’ buyurdu.”

‘Gecikmeyi Telafi Eden Adalet’

Osmanlýlarýn ilk Þeyhülislamý Molla Fenârî, Þeyhülislam olmadan önce Bursa kadýsý idi. Onun kadýlýðý sýrasýnda bir adam pazardan bir at satýn aldý. Fakat alýþ-veriþin hemen arkasýndan atýn hasta olduðunu fark etti. Geri vermesi gerekiyordu ama satýn aldýðý adam zorluk çýkartýr, atýn hastalýðýný kabul etmez, diye önce kadýya gidip resmi kanaldan iþi saðlama baðlamak istedi. Mahkemeye gittiðinde kadýyý (Molla Fenârî yerinde bulamadý. Ýþini ertesi güne býraktý. Fakat at o gece öldü.

Adam ertesi gün olanlarý kadýya anlattý, maðdur olduðunu, ne yapmasý gerektiðini sordu. Molla Fenârî: "Senin zararýný ben ödeyeceðim" dedi. Adam hayretle kadýya baktý; "Niçin siz ödeyeceksiniz, konuyla hiçbir ilginiz ve suçunuz yok ki..." dedi. Molla Fenârî; "Evet öyle görünüyor ama aslýnda benim de suçum büyük. Eðer sen dün makamýma geldiðinde ben yerimde olsaydým, olaya müdahale eder, atý geri verdirir, paraný iade ettirirdim. At da sahibinin elinde ölmüþ olurdu. Bu imkân þimdi yok olmuþtur. Senin zararýna benim makamýmda bulunmamam sebep olduðu için zararýný ben ödeyeceðim" dedi ve ödedi.

Padiþahýn Þahitliðini Neden Kabul Etmedi?

Tarih bazen yalanlarý ve iftiralarý yanýnda taþýr. Özelikle Osmanlý Padiþahlarýna ve onlarýn þahsýnda temsil ettikleri dine saldýrmayý adet edinenler "Yýldýrým Beyazýt içki içtiði için" Molla Fenârî tarafýndan bir davada þahitliði kabul edilmemiþ denir. Þahitliði kabul edilmemiþtir, bu doðrudur. Ancak sebebi içki deðildir. Molla Fenârî, Yýldýrým Beyazýt Han’ýn þahitliðini, namazlarda padiþahýn cemaatle görülmemesi sebebiyle reddetmiþti. Bunun üzerine, Yýldýrým Beyazýt Han hemen oturduðu sarayýnýn yanýna bir cami inþa ettirerek, namazlarýný cemaati terk etmeden kýlmaya baþlamýþtýr. (Ahmet Akgündüz; “Bilinmeyen Osmanlý”, OSAV Yayýnlarý, Ýstanbul.

Gözlerini Efendimiz (sav) Tedavi Etti

Molla Fenârî Hazretleri ipekçilikten çok iyi anladýðýndan, kendisine yetecek parayý saðlamak için bu iþle uðraþýr ve yiyeceði, giyeceði için lâzým olan parayý kendi emeði ile kazanýrdý. Molla Fenârî’nin ömrünün sonlarýna doðru gözleri görmez olmuþtu. Bir süre sonra, bir gece rüyasýnda Peygamber Efendimiz (sav)i gördü. Peygamber Efendimiz, ona Kur'ân-ý Kerim okumasýný söyleyince, cevaben bunun mümkün olmadýðýný, gözlerinin görmediðini söyler.

Efendimiz (sav), mübarek hýrkasýndan çýkardýðý bir pamuðu onun gözlerine sürer. Molla Fenârî Hazretleri, uyanýnca bu pamuðu gözlerinin üzerinde bulur. Pamuðu kaldýrýnca görmeye baþlar. Allah-u Tealâ'ya hamd ve þükrünün artmasýna sebep olan bu olaydan sonra, pek çok eserler yazdý. Bu yazdýðý eserler, sonraki asýrlarda medreselerde ders olarak okutulmuþtur.

Neden ‘Fenârî’ Ýsmi?

Bir rivayette, Fener köyünde doðmuþtur. Babasý Hamza (Hýzýr) bey, fenercilik sanatý ile meþgul olduðu için Fenârî ismiyle ünlenmiþtir.

Bir baþka rivayete; “Güldeste-i Riyaz-i Ýrfan” adlý yazma eserin kenarýndaki bir nottan anlaþýldýðýna göre, Molla Fenârî Hazretlerinin Emir Sultan Hazretlerine takdim ettiði bir fener nedeniyle, Emir Sultan Hazretleri tarafýndan “Fenârî” lakabý verildiði anlaþýlmaktadýr. Son yapýlan araþtýrmalara göre ise Maveraünnehir bölgesinde, bu adla anýlan bir köyde doðduðu anlaþýlmaktadýr. (Mustafa Aþkar, “Molla Fenari’nin ‘Þerhu Dîbaceti’l-Mesnevî’ Adlý Risâlesi ve Tahlili”, Tasavvuf Ýlmî ve Akademik Araþtýrma Dergisi, Ankara, 2005, Y. 6, S. 14, ss. 83-102.)

ESERLERÝ

Eserlerinin en önemlilerinden biri, bütün ilimlerden söz eden ve ansiklopedik bir eser olan "Enmuzecul Ulûm"dur. Bunun yanýnda Molla Fenârî Hz.lerinin 100'ü aþkýn eseri olup, meþhurlarý þunlardýr: Þerhu Ala Nusûs-i liþ Þeyh Sadreddin Konevî, Tefsir-i Fâtiha (Ayn-ul Uyûn), Usûl-i Bedâyi li Usûli-þ Þerayi, Risâle fî Beyân-i Vahdet-i Vücut, Hâþiye-i Ýsâgocî, Hâþiye-i Câberî, Þerh-u Metni Ferâiz-i Secâvendî.

YOL NOTLARI

* Molla Fenârî Hazretleri, 1419 yýlýnda Hicaz'a giderek Hac vazifesini yerine getirdi.
* 1424 yýlýnda Sultan II. Murat Han, onu ilk Þeyhülislâm olarak tayin etti.
* Bursa’nýn Ankara çýkýþýnda "Dua aðacý" olarak adlandýrýlan Molla Fenârî ile Somuncu Babanýn vedalaþtýðý çýnar halen durmaktadýr.
* Molla Fenârî türbesini ziyaret ederken mutlaka Somuncu Baba'nýn yaþadýðý ev ve Fýrýn görülmelidir. (Molla Fenârî türbesine 200 m. uzaklýkta)
* Bursa ve Ýstanbul'da Molla Fenârî adýna yapýlmýþ camiler vardýr.
* Medîne-i Münevvere’de iken, orada vefât eden büyük pîr Þâh-ý Nakþibend'in halîfesi Muhammed Pârisâ'nýn cenâze namazýnda bulundu.
* Þeyhülislamlýk, müderrislik ve kâdýlýk yapan Molla Fenârî'nin asýl mesleði kazazlýktýr (ipekçilik).
* Molla Fenârî, tasavvufta Zeyniyye tarîkatýna mensup idi.

Nasýl Gidilir?

Bursa'da Keþîþ Daðý eteðinde, Maksem adý verilen semtte yaptýrdýðý mescidin yanýndadýr ve ziyâret edilmektedir. Kabri, Bursa'nýn en yüksek semtinde bulunmaktadýr. Bursa'da diðer türbelerin aksine, Fenârî Hazretlerinin türbesi çok az kiþi tarafýndan bilinir.

MOLLA FENÂRÎ KÝMDÝR? (1350-1430)

Asýl adý Þemseddin Muhammed bin Hamza bin Muhammed Ýbnu'l Fenârî er-Rûmidir. Molla Fenârî, Osmanlýlarýn ilk Þeyhülislamýdýr. Yüzden fazla eser yazmýþ bir bilim adamýdýr. Babasýnýn adý Hamza (Hýzýr)'dýr. 1350'de doðdu. Nerede doðduðu kesin olarak belli olmamakla birlikte Maveraünnehir’den olduðu tahmin edilmektedir. Ýlk öðrenimini bitirdikten sonra, döneminin en büyük bilginleri olan Alâeddin Esved ve Cemaleddin Aksarayî'den ders aldý. Onda ilme karþý büyük bir aþk vardý. Din bilgilerini öðrendikten sonra, diðer bilimler alanýnda da çalýþtý. Özellikle astronomi ile matematik alanýnda kendisini yetiþtirdi.

Molla Fenârî daha sonra medreselerde müderrislik yapmaya baþladý. Bursa'da, Hicaz'da ve Mýsýr'da çeþitli medreselerde dersler okuttu. Ýlim alanýnda ünü yayýlmaða baþladý. Çelebi Sultan Mehmet onu Bursa'ya çaðýrdý. II. Murad, onun bilim alanýndaki gücünü takdir ederek 1424 yýlýnda, Osmanlýlarda ilk defa Þeyhülislamlýk görevine getirdi. Altý yýl kadar bu görevi yürüttü. Sonra Hicaz'a gitti. Dönüþte Bursa'da 1430 yýlýnda öldü.

Fenârî Hazretleri, zamanýnýn en güçlü ve büyük bilginlerindendi. Faziletli, saðlam karakterli, yüksek ahlaklý üstün bir insandý. Hayatý kitaplar arasýnda geçmiþti. Kütüphanesine on bin cilt kadar eser vardý. Bunlarýn birçoðu dini konulara deðinen þerhler, tefsirler ve haþiyelerden oluþmaktaydý. Mola Fenârî birçok deðerli insanlar yetiþtirdiði gibi, bilim, ahlak ve fazilet bakýmýndan çevresindekilere örnek olmuþ büyük bir insandý.

Nasihatlerinden Bazýlarý

• "Bir kimse bütün ilimleri kendinde toplasa, Allah-u Tealâ'nýn rýzasýna uygun hareket etmedikçe kurtulamaz."
• "Önceden Allah-u Tealâ'nýn adýný dile getirip, O'nu övmeden mübarek bir iþe baþlayan kimse, cýlýz bir kuþ gibidir. Uçmaya güç yediremez. Gayesine ulaþmadan kanatlarý kýrýlýr, bir daha kalkmayacak gibi yere düþer."
• "Önce kendinizi deðiþtirin. Çünkü kendiniz deðiþirseniz; aileniz deðiþir, aileniz deðiþirse çevreniz deðiþir, çevreniz deðiþirse ülkeniz deðiþir, ülkeniz deðiþirse dünya deðiþir."

HASAN MAHÝR

Gönderen: 11.05.2009 - 11:48

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 790 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
jakup (32), muzocel26 (58), salihhazar (55), Beyza (56), cs7014 (50), oezkan (51), kara61 (66), aetkral (51), kubratalp (48), K.GOCERLI (27), cecenmucahidi (33), yaburka (49), violine (44), mavi_ruya (48), mbahaddin (55), Kerim_Bey (36), Süreyya (66), yemenici68 (56), mecid (43), kerime (42), mehmet_eyigör_6.. (28), tokayca (51), hasan5335 (36), volkan33 (54), mgunhan (48), ttufan (42), isvec (65), beyazguel (38), atay (62), sonromeo2 (47), kulibo (38), Zeynepgul (44), nihat 60 (44), g_neferalperen3.. (46), sebiarus (55), hace (41), EsmerKiz-NL (39), n@ksýben (43), pedino (54), hatice 1975 (49), hesbollahi (45), hafýz_ (37), ozel (68), fethic (55), hacimeryem (54), telve (52), Levent75 (49), züleyha hanc&ya.. (47), erciyas tamer (46), m.kýl&ya.. (53)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.57490 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.