ivermectine kaletra chloroquine generique luvox generique kaletra luvox lyrica marvelon maxalt medrol active mefe basan mefenacide mefenamin meladinine mellaril mellerettes melleril mentax mestinon metaglip metfin metoject metrizol micardis hct micardis micardisplus microgynon micronase micronovum microzide minac 50 minipress minocin miranova mobic mobicox moduretic motilium motrin munobal myambutol myconormin myfortic mysoline naltrexin naprolag
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Kartel "görev"ini yapıyor... Ya Müslüman?!?

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Fazılmirza su an offline Fazılmirza  
Kartel "görev"ini yapıyor... Ya Müslüman?!?
48 Mesaj -
Vakit
Hasan Karakaya

--------------------------------------------------------------------------------
14 Aralýk 2007
--------------------------------------------------------------------------------
Kartel "görev"ini yapýyor... Ya Müslüman?!?

Önceki günkü gazetelere bakýnca; rahmetli annemin, hiç aklýmdan çýkmayan o sözü geldi aklýma... O zamanlar henüz "çocuk"tuk... Dolayýsýyla; "onur" nedir, "gurur" nedir bilmezdik...

Bize "kötülük" yapan birini bile çok çabuk unutur, peþinden giderdik... "Küslük" nedir, "dargýnlýk" nedir bilmezdik... Adam, "kafamýza vurup aðzýmýzdaki lokmayý alan" biri bile olsa; bir süre sonra unutur, aramýza kesinlikle mesafe koymazdýk... Dedim ya; nihayetinde "çocuk"tuk... Dün bizi "döven" biriyle, ertesi gün "güle oynaya" top oynardýk... Ýþte rahmetli annem de, bu "onursuzluðumuza" bakar, "sizin karnýnýz b.k dolu" derdi.. Ýsterdi ki; azýcýk "tavýr" koyalým, azýcýk "dik" duralým... Daha kýsa ifadesiyle, "dostu-düþmaný" iyi ayýralým derdindeydi...
Dedim ya, o zamanlar "çocuk"tuk... Bu tür ayrýmlarý yapacak yaþta deðildik... Aklýmýz ermeye baþlayýnca öðrendik ki; "tavýr" koymak, "dostu-düþmaný" ayýrmak, bir "insanlýk" belirtisidir!..
Eðer "tavýr" koymazsan, eðer sürekli "taviz" verirsen, seni "adam yerine koymaz"lar ve sürekli "ezilir"sin!..
Evet, sürekli horlanýr, sürekli dýþlanýr ve sürekli ezilirsin!..
Ama, eðer;
"At kýçýndaki sinek" gibi; oradan çýkan "necaset"ten beslenme yolunu tercih edersen, bütün dünyan "at kýçý" ile sýnýrlý kalýr ve bir b.k uðruna "atýn kuyruk darbeleri" ile yaþamaya alýþýrsýn!..
Týpký, "bazý Müslümanlar" gibi!..

VÝTALÝ HAKKO'YA ÖVGÜLER

Önceki günkü "kartel gazeteleri"ne bakýnca ne yalan söyleyeyim, "Müslümanlar adýna" üzüldüm ,"Müslümanlar adýna" kahroldum!.. "Nevrim döndü!.. Tüylerim diken diken oldu" desem, yalan olmaz!..
"Musevi Ýþadamý Vitali Hakko"nun ölümü; "manþet"lerden, "sürmanþet"lerden verilmiþ!.. Hem de "üzüntü" ve "övgü" ifadeleriyle!..
Meselâ denilmiþ ki; "Þapka çýkartýlacak adamdý!.. Devrimlerden marka yarattý!.. Bay Moda'yý kaybettik... Modanýn Babasý'ný kaybettik!"
Sadece bu kadar deðil... Yazarlar "bol övgülü yazýlar" döktürmüþ Vitali Hakko için!.. "Beyoðlu Þövalyesi" demiþler, "müthiþ derecede iþkolikti" demiþler!..
Hayýr, hiçbirini yadýrgamýyorum... Nihayetinde; "kiþi, sevdiðiyle beraberdir" hükmü gereðince; onlarýn bu "Vitali sevgisi"ni de anlayýþla karþýlýyorum!..
Ki, övdükleri Vitali Hakko;
Ýtalya'dan ve Fransa'dan 2-3 Frank'a aldýðý þapkalarý "zýmpara kaðýdý ile temizledikten" sonra 120 Frank'a satan "uyanýk bir tüccar" olsa da!..
Ki, bu Vitali Hakko; önce "þapka"dan, sonra da "eþarp"tan köþeyi dönen "iþbilir" bir adam olsa da!..
HACIAÐA OLMAKTAN KURTULAMAYANLAR
Dediðim gibi; benim derdim Vitali Hakko deðil... Benim derdim; onun ardýndan "kartel gazeteleri"nin aðýt yakmasý da deðil...
Benim derdim, "Müslüman"larla... Benim derdim; bir türlü "Hacý" olamayan ama "Hacýaða" olmaktan da kurtulamayan "Müslüman"larla!..
Þöyle bir gözünüzün önüne getirin...
"Elhamdülillah Müslümaným" diyen ve Allahûalem karýsýnýn baþýnda "örtü", çocuðunun baþýnda "takke", kendisinin parmaðýnda da "gümüþ yüzük" bulunan bir Müslüman, aldý kartel gazetesini eline ve baþladý okumaya;
"Bay Moda'yý kaybettik!"
"Þapka çýkartýlacak adamdý!"
Övgüler!.. Övgüler!.. Övgüler!..
Üzüntüler!.. Üzüntüler!.. Üzüntüler!..
Peki, Vitali Hakko için yazýlan bu "övgü" dolu satýrlarý okuyan bir Müslüman sormayacak mý?..
Sormasý gerekmez mi;
"Yahu üç gün önce Prof. Dr. Sabahattin Zaim Hoca vefat etmiþti...
Prof. Zaim Hoca ki;
Sadece bir hoca deðil, hocalarýn hocasý bir adamdý... Cumhurbaþkaný Abdullah Gül'ün de aralarýnda bulunduð binlerce öðrenci yetiþtirdi...
Peki; nihayetinde tüketim ekonomisine hizmet eden bir Vitali Hakko'nun ölümünü manþetlerden/sürmanþetlerden duyuran bu gazeteler, Prof. Dr. Sabahattin Zaim'in vefatýna niye yer vermedi?.."
Evet, bunlarý sormayacak mý?.. Sormalý deðil mi?..
"MÜSLÜMAN" ÝSE, YOK SAY!
Hayýr, sormayacak!.. Çünkü sorduðu zaman "onurlu" davranmasý gerekecek!.. Çünkü, sorduðu zaman; "kafa konforu" bozulacak!.. Çünkü, sorduðu zaman; "iç sorgulama" baþlayacak!.. Çünkü, sorduðu zaman; "o gazeteyi okumamasý" gerekecek!..
Sorduðu zaman; "ulan" diyecek, "Musevi iþadamýna bu kadar yer ve deðer veren siz, Prof. Dr. Sabahattin Zaim'e niye yer ve deðer vermediniz?"
Vermezler!..
Çünkü, Vitali Hakko, bir "Musevi"dir!.. Prof. Sabahattin Zaim Hoca ise; ömrünü "talebe yetiþtirmek" ve "hayýr iþlerine koþuþturmak"la geçirmiþ bir "Müslüman!"
Böyle olduðu içindir ki;
Onu "görmüyor"lar!..
Onu, "yok" sayýyorlar!..
Aslýnda, sadece Zaim Hoca'yý deðil; "Ýslâm"a ve "Müslüman"a dair ne varsa, onu da "görmüyor", onu da "yok" sayýyorlar!..
Söyleyin Allah aþkýna; bu gazetelerde, bugüne kadar "Müslümanlarýn övüldüðü" bir tek haber, býrakýn bir tek haberi, bir tek satýr gördünüz mü?..
"Hayatî önemde bir buluþ" gerçekleþtirmiþ bir tek "Müslüman bilim adamý"nýn veya "ödül" almýþ bir "Müslüman öðrenci"nin, bu gazetelerin manþetlerinden/sürmanþetlerinden haber olduðunu gördünüz mü?..
Olmaz, çünkü; onlar, bizim "günah"larýmýzý seviyor...
Bir "baþörtülü" kadýn, ne zaman "örtüsünü fora" etse, ne zaman "transparan" veya "dekolte" giyinse, yani "halka açýlsa" o zaman manþetlerde, sürmanþetlerdedir!..
Ama, ömrü "ilim"le, "kitap"larla, "öðrenci"lerle, "buluþ"larla geçmiþ bir "Müslüman"ý, o gazetelerde asla göremezsiniz!..
Çünkü, "tanýmazlar"..
Evet, evet tanýmazlar... Ýslâmî camia için "büyük bir deðer" olan, son derece "sevgi ve saygý" duyulan ve "Ýslâmî camia"nýn hürmetle andýðý bir zâtý, onlar "tanýmazlar!"
Vitali Hakko'yu çok iyi tanýrlar da; Prof. Dr. Sabahattin Zaim'i tanýmazlar!.
MÜSLÜMAN'A HIRÝSTÝYAN GÖZÜYLE BAKARLAR!
Tanýsalar da, bilseler de "yok" sayarlar!.. Bir insan ki "Müslüman"dýr, onlarýn gözünde "yok" hükmündedir!..
Bir Müslüman, onlarýn gözünde "insan" bile deðildir!.. Dolayýsýyla, horlanmaya, dýþlanmaya, hatta zulüm ve iþkence görmeye müstehaktýr!.
Size bir þey söyleyeyim mi;
Ýþte bu bakýþ açýsý, "Hýristiyanî bir bakýþ" açýsýdýr!..
"Hýristiyan"lar da böyle bakar "Müslüman"a!..
Onlarýn gözünde de; "Hýristiyan" olmayan birisi, saygý gösterilecek "insan" deðildir!..
Çünkü, "vaftiz" edilmemiþtir!..
"Vaftiz edilmeyen" bir insana "baský" uygulamak, "iþkence" ve "zulüm" yapmak, bir Hýristiyan için "mübah"týr ve ayrýca "ahirette hesap verme" kaygýsý da yoktur!..
Dolayýsýyla, papaz tarafýndan "vaftiz" edilmeyen, yani "arýndýrýlmayan" insanlara; deðil "iþkence" yapmak, "katliam/soykýrým" uygulamak bile, "dinî bir görev"dir!..
"Türkiye'nin AB üyeliði"nin önüne engeller çýkarýlmasýnýn temelinde de, aslýnda bu "Hýristiyanî bakýþ" vardýr!..
Güya kiliselere baþkaldýran Fransa'nýn, Türkiye'ye, engel üstüne engel çýkartmasýnýn temelinde de, iþte bu "dinî tavýr" vardýr!..
Ýþin asýl acayip ve garip tarafý;
"Batý kültürü" ile bezenmiþ ve olaylara "Batý penceresi"nden bakan, hayatýný "Batýlý norm"lara göre düzenleyen "kartel medyasý" da aynen böyle bakýyor "Müslüman"a!..
"Ýyi" bir þey yapan, "güzel" bir iþ baþaran bir insan, eðer "Müslüman" ise, boþver görme!..
Görme!.. Tanýma!.. Yok say!..
O kadar görmezler, tanýmazlar, yok sayarlar ve "bilmezler" ki; "Ýslâmî kavram"lardan bihaberdirler ama Ýslâm'a saldýrýrlar!..
Meselâ; "Vahiy" yazmasýný bilmezler, "vahi" yazarlar ama "din düþmanlýðý" yaparlar!..
Meselâ. ,"örtülü" bir öðrencinin "TÜBÝTAK"tan ödül almasýna tahammül edemezler... Elif Büþra'nýn ödül alan "proje"si ile deðil de, "törene niye baþörtülü geldiðini" sorgularlar!..
RAHMETLÝ ANNEM HAKLIYMIÞ!
Hayýr, hiçbirini yadýrgamýyorum... Elbette her "küp", içindekini sýzdýracaktýr... "Bal" dolu küpten bal, "sirke" dolu küpten sirke sýzacaktýr!..
"Batý deðerleri" ile bezenmiþ bir kartel medyasýndan da, "Ýslâm'a, Müslüman'a, Namaz ve Örtü'ye hoþgörü" beklemek elbette abes olur!..
Onlar, nihayetinde "görev"lerini yapýyor!..
Benim asýl derdim "Müslüman"larla!..
Hem "Müslümaným" deyip, hem de "inancýna ve kimliðine söven bu gazeteler"e para ödeyen "Müslüman"larla!..
Onlarla "uzlaþmaya" çalýþan ve onlarýn saldýrýlarýndan kurtulmak için, bir "bukalemun" gibi "þekil ve renk deðiþtiren" Müslümanlarla!..
"Dostunu-düþmanýný bilmeyen" ve "tavýr" koymak yerine "yamulan" Müslümanlarla!..
Hadi, bir "çocuk" olsalar veya "inançlarýnda çocukluk çaðý"ný yaþasalar, yine dert deðil!.. Ama birader; hepsi de koca koca adamlar ama "altlarýnýn oyulduðunun", suratlarýna tükürüldüðünün farkýnda deðiller!..
"Müslüman" Prof. Sabahattin Zaim Hoca'yý "yok sayma"nýn, "Musevi" iþadamý Vitali Hakko'yu ise "baþtacý yapma"nýn altýnda yatan zihniyeti farkedemeyecek kadar "kör ve saðýr" olan Müslüman'a, daha ne diyeyim?..
Rahmetli anamýn deyimiyle;
"Karýnlarý b.k dolu" olmalý!..
Zira, bir Müslüman, bu kadar "Hacýaða" olamaz!..
---------
Allah þifa versin!
Bazen aklýmdan þüphe ediyorum... Acaba, ben mi "geri zekâlý"yým yoksa kartel gazetelerini çýkaranlar mý "ebleh?"
Malûm ,"TÜBÝTAK'ýn düzenlediði bilim olimpiyatlarý"nda ödül alanlardan biri de, "baþörtülü" bir öðrenci olan Elif Büþra idi...
Kartel gazeteleri, onun törene "baþörtülü" olarak gelmesini "provokasyon" diye yorumladý... Neymiþ, "okula baþý açýk gidiyor"muþ da; törene "baþörtülü" gelmesi, bir "provokasyon"muþ!..
Küçücük çocuðu, bu yaþta "provokatör" yaptýlar ya, diyecek söz bulamýyorum!..
Ulan "salak"lar, ulan "gerzek"ler, o çocuk "yasak" olduðu için "okul kapýsýna kadar baþörtülü" geliyor, baþýný kapýda açýp, derse öyle giriyor!..
Akýl var, mantýk var... Baþörtüsünü "serbest" býraktýnýz mý ki, o çocuðun "baþý açýk" geldiðini yazýyorsunuz!.. Hem "örtü"yü yasaklýyorsunuz, hem de "niye baþýn açýk" diyorsunuz?...
Bunu, "azýcýk aklý" olan düþünür!.. Düþünemediklerine göre; demek ki "beyin"leri dumura uðramýþ!..
Ehh, ne diyeyim; Allah þifa versin!..

Gönderen: 15.12.2007 - 16:58
Bu Mesaji Bildir   Fazılmirza üyenin diger mesajlarini ara Fazılmirza üyenin Profiline bak Fazılmirza üyeye özel mesaj gönder Fazılmirza üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 872 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
karaali70 (54), Mücahit58 (42), firdevs_91 (33), harman76 (48), gul2 (47), özgür3 (35), songokou (42), nuri72 (52), aysun saglam (46), dalin (39), caglar_1988 (36), emine_yilmaz (45), elif19 (37), morcali (63), enderim23 (46), aga2 (61), hüzünlü gurbet (46), yeþil (42), 1yavuz (53), suvari_ (41), gazeteci1985 (39), adem03 (45), azzat (60), huemeyra41 (32), Kursad_ist (46), ruhan_ruhani (41), eskalibo (50), neofatih (39), yuuusuf (43), yunuscelik (46)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.56197 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.