kaletra hydroxychloroquine generique luvox lopinavir ritonavir stromectol luvox lyrica marvelon maxalt medrol active mefe basan mefenacide mefenamin meladinine mellaril mellerettes melleril mentax mestinon metaglip metfin metoject metrizol micardis hct micardis micardisplus microgynon micronase micronovum microzide minac 50 minipress minocin miranova mobic mobicox moduretic motilium motrin munobal myambutol myconormin myfortic mysoline naltrexin naprolag
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » Osmanlı’dan bugüne, bir yaklaşım söz konusu...

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
pejocu su an offline pejocu  
Konu icon    Osmanlı’dan bugüne, bir yaklaşım söz konusu...
84 Mesaj -
Sevgili kardeþlerim,
Allah'a sonsuz hamd ve þükrederiz ki bir defa daha biraradayýz. Sizlere ekonomik açýdan nerede olduðumuzun bir deðerlendirmesini yapmak istiyorum. Siyaset; dýþarýnýn gözlerini diktiði, askersiz bir ekonomik iþgalle “sömürge” yapmak istedikleri ülkemizi, geniþ ölçüde sömürge haline getirmelerini mümkün kýldý.
Çok þey kaybettik... Evvelâ, Osmanlý’dan bu yana bir kimlik kaybý söz konusu... Osmanlý’dan bugüne, bir yaklaþým söz konusu... Dikkat edin ki; Türkiye'nin bütün kayýplarý, batýya açýlarak tahakkuk etmiþtir. Gerileme Devri ve daha sonrasýnda her zaman onlarýn tuzaðýna düþtü Osmanlý... Biz, onlardan almaya baþlamadan evvel onlar, bizden alýyorlardý.
Biz, Türk olmakla, Osmanlý olmakla þeref duyarýz. Allah'ý tanýmakla, O’nun Kölesi olmakla, kâinattaki en büyük þerefi duyarýz. O þeref, Allahû Tealâ tarafýndan Bize, bahþedildi.
1299-1699, dört yüz yýl, Osmanlý Ýmparatorluðu’nun geliþme ve cihan hakimiyeti devresi... Altý yüz yýllýk bir Ýmparatorluðun, dört yüz yýlý zaferle, þanla donatýldý. Osmanlý, dünyaya adalet götüren bir Türk ülkesiydi. Öyle bir Ýmparatorluktu ki; inkýraz bulduðu zaman, biri de Türkiye olmak üzere, 28 tane ülke çýktý ortaya. O 28 ülkeden, Osmanlý’nýn mirasýna sahip olan sadece bizleriz.
Türkiye Cumhuriyeti!...
Ve mirasý, 80 yýlda mahvetmeyi baþardýk.
Mezarda atalarýmýzýn kemikleri sýzlýyor.
600 yýllýk cihan hakimiyeti...
Ve 80 yýllýk yeni bir idare tarzý...
Ve ülkemizin sömürge oluþu...
Kanla, askerle, savaþ meydanlarýnda yapamadýklarýný ekonomiyle baþardýlar. Türkiye, korkunç bir borç bataklýðýna saplanmýþ durumdadýr. 2002 yýlý sonunda, Gayrý Safi Milli Hasýla’nýn (G.S.M.H) %151’ini geçen, iç ve dýþ borç yüküyle yükümlenmiþtir. (1992 yýlýnda bu rakam sadece % 17 idi.)
Hangi konuya bakarsanýz bakýn, her konuda, ülkenin menfaatine olan herþey, engellenmiþ durumdadýr. Bugüne gelinceye kadar, yüzlerce elektrik enerjisi üretme projesi verilmiþ ve bürokrasi, bunlarý evelemiþ gevelemiþ ve tatbikata sokmamýþtýr. Bütün iþler, tam olacakken hazine garanti vermekten kaçmýþtýr. Baþtan, “vereceðim” diyerek yabancý firmalardan teklifler alýnýyor, sonra hazine diyor ki “ben garanti vermem.” Böylece yüzlerce proje sürüncemede kalmýþtýr. Türkiye, bir enerji darboðazýnýn içindedir ve devamlý elektrik kesilmeleri olmaktadýr. Türkiye'de çok büyük ölçüde enerji kaçaðý vardýr. Ahlâk öylesine bozulmuþ ki; elektrik saatlerinde hileler yaparak; ya devlete para ödemeden, saatlerin ötesinde enerji kullanýyorlar ya da enerji saatlerini, kendilerine göre metotlarla lehlerine çalýþýr bir þekle büründürüyorlar.
Her tarafta bir ahlâksýzlýk furyasý, bütün boyutlarýyla ülkeyi sarmýþ durumdadýr. Çeklerin ve senetlerin %70 ile 80 arasýndaki bir bölümü ödenmiyor. Çeklerini ödemeyenlerin hapse atýlmasý olayý da artýk tarihe karýþtý. Neden mi? Galiba hapishanelerde yer yok... Anlattýklarýmýz, içimizi de, dudaklarýmýzý da kurutuyor. Her tarafta kurullarý kurmuþlar ve ülkenin kanýný sülük gibi emiyorlar. Türkiye, kendi kalkýnmasýný saðlayacak olan potansiyel kaynaklarýn hepsine sahiptir. Zaten bu yüzden sömürge edilmek isteniyor. Bu yüzden Türkiye, bir büyük handikabýn içindedir.
“Bor” madeninin bir tek otomobil alanýnda kullanýldýðýný düþünün... Bor mineraline hidrojen emdirildiðinde elde edilen borhidrür, otomobillerde kullanýldýðýnda; havayý kirletmeyen, benzinden çok daha az yer kaplayan ama çok daha uzun kilometrelerce arabayý götürecek olan, yeni bir kaynak devreye sokulmuþ olur. Ýstediðiniz kadar... Dünyanýn dörtte üçü su... Bu suyu analiz edeceksiniz; bir taraftan oksijen, bir taraftan da hidrojen çýkacak. Hidrojeni bora emdireceksiniz. Borhidrürlerle deponuzu dolduracaksýnýz ve ayný miktarda benzin alan bir depodan, çok daha uzun bir menzili, rahatlýkla, çevre kirlenmesine müsaade etmeyen bir yakýtla aþabileceksiniz.
Allahû Tealâ, bu hazineyi Türkiye'ye lâyýk görmüþ ve bu devirde ortaya çýkmýþtýr.
Fýrat yataðýnda bulunan altýnlarý, bu ülkeye lâyýk görmüþtür...
Petrol denizini, bu ülkeye lâyýk görmüþtür...
Toryumu, bu ülkeye lâyýk görmüþtür...
Dünyanýn en büyük BOR yataklarýna bu ülkeyi sahip kýlmýþtýr. Bunlarýn hepsi bizim ülkemizde, kullanamadýðýmýz kaynaklardýr. Ama rüzgârlar eser geçer, sular akar geçer ve biz sadece bakarýz. Ülkemizin zenginliklerinin acaba ne zaman farkýna varýrýz dersiniz? Allah'ýn bize verdiði bedava þeylerin, ne zaman farkýna varýrýz da, onlarý ülkemiz için kullanmaya baþlarýz dersiniz?
Hep ümitle bekledik, ne zaman siyaset birtakým dürüst adamlarý iþ baþýna getirebilir diye. Ýþte Allahû Tealâ, bu mükâfatý Türkiye'ye verdi. Þimdi iktidarda dürüst insanlar var. Allah'a sonsuz hamd ve þükrederiz. Düþünce yapýsýný henüz ülkenin menfaatine döndürememiþ insanlar olabilir aralarýnda ama onlarýn da ahlâklý olduðundan kesin olarak eminiz.
AHLÂK, OSMANLI’DAN SONRA KAYBETTÝÐÝMÝZ EN BÜYÜK DEÐERDÝR.
BUNU HÝÇ UNUTMAYIN!
Eðer bir ülkede senetlerin de, çeklerin de %70’den fazlasý ödenmiyorsa, sadece Ýstanbul adý verilen ilimizde günde 5 binden fazla çanta kapma olayý oluyorsa, o zaman hangi ahlâktan bahsediyoruz? Etik deðerler, bütünüyle tarihe karýþmýþ, Osmanlý’da kalmýþtýr.
Sevgili kardeþlerim, bir bakanýmýz Kemal Derviþ’in ekonomik politikasýnýn en güzel olduðunu söylüyorsa, bunu onun dürüstlüðüne engel olabilecek olan bir standart olarak asla görmüyoruz. Bu bir yanlýþtýr. Ama kardeþimizin ekonomik düþüncesi o olabilir. Bir gün inþaallah Allahû Tealâ, Bize karþýlaþmayý nasip eder de ona bu söylediklerimizi anlatýrýz veya ona bu yazýyý göndeririz. Kendisi de hakikatlere daha yakýndan bakmak imkânýný bulur. Ama A’dan Z’ye bu insanlar, ülkelerine ihanet etmeyecek olan insanlardýr, bu insanlar dürüst insanlardýr. Onlar, Allahû Tealâ'nýn Bize, bu ülkeye bir hediyesidir. Onlarýn kýymetini bilelim. Bizim gibi düþünmeyenler de, ahlâk açýsýndan, söylediklerimize hiçbir itirazda bulunamazlar. Eðer Türkiye'de bugün elektrik enerjisi, dýþarýdan ithal edilen doðalgazla, dünyadaki en pahalý enerji þeklinde üretiliyorsa, bunun vebali vardýr. Eðer yüzlerce proje, hidroelektrik santrallerden elektrik elde etmek üzere veriliyor da, bürokrasi onlarýn oyalanmasýna, ülkeye faydalý hale gelmesine engel oluyorsa, bunun arkasýnda o insanlarýn vebali vardýr. Eðer rüþvetler dönüyorsa her tarafta, Ýsviçre bankalarýna paralar yatýrýlýyorsa birtakým insanlarýn adýna, onlarýn vebali vardýr... Bunlar perde arkasýndaki olaylardýr. Detaya girmeyeceðiz... Bunlar herkesin bildiði gerçeklerdir, o kadar. Hesap o gündür, kýyâmet günü Allah'a verilir. O zaman bunlarýn hesabýný onlar ödemek mecburiyetinde kalacaklardýr. O zamanki piþmanlýklarýný görmenizi isterdik, sevgili kardeþlerim.
Meselemize yakýndan baktýðýmýz zaman, her alanda istismar, kötüye kullanma, ihmal görüyoruz. Her alanda rüþvetler, irtikap, yolsuzluklar görüyoruz. Bu, geçmiþ iktidarlarýn devamý boyunca hep böyle oldu. Bu kadro, dürüst bir kadro ama dürüst olmak herkesin dürüst olmasý anlamýna gelmiyor. Ýþ baþýna gelen iktidardakiler, dürüst insanlar olsa bile, kadronuzdaki bütün kilit elemanlarý deðiþtiremezsiniz. Ýhanet edenler, gene oralarda duruyorlar. Gizli gizli bu mekanizmalarý iþletmeye çalýþanlar, elbette var olacaklardýr. Ama onlar bu kadronun içinde olmayanlardýr... Birçoklarýný yakýndan tanýrýz. Güvenimiz tamdýr. Öyleyse bu geleceðe dayalý bir ümittir. Dürüst insanlar artýk iþin baþýndadýrlar ve bu yüzden birçok insan tarafýndan aðýr tenkitlere uðramaktadýrlar. Arkasýnda bu meziyetleri var. Eski iktidarlar boyunca hiç yatýrýmlardan bahsetmeyen birtakým insanlar, bugünlerde yatýrýmlardan bahsetmeye baþladýlar. Yýllardýr, Biz söyleriz “yatýrým, yatýrým, yatýrým” diye de, bir TÜSÝAD baþkaný çýkýp yatýrýmlardan hiç bahsetmezdi. Kemal Derviþ ne diyorsa onun söylediklerinin aynýný tekrar ederlerdi. Þimdi yatýrýmlardan bahsediyorlar. Bir TOBB baþkaný, o da ayný standartlarda... Hiç yatýrýmdan bahsetmezken, þimdi yatýrýmlardan bahsediyorlar. Sevgili kardeþlerim, kaç kiþiyiz þurada eskilerden?… Bütün kâðýtlar açýk oynanýyor. Gazeteler ortada. Eskiden ne dedikleriyle, þimdi ne dediklerini ve o devre boyunca Bizim feryatlarýmýzý karþýlaþtýrýn.


Mesaj 2 kez düzenlendi. En son pejocu tarafından, 05.03.2006 - 09:54 tarihinde.
Gönderen: 05.03.2006 - 09:53
Bu Mesaji Bildir   pejocu üyenin diger mesajlarini ara pejocu üyenin Profiline bak pejocu üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 827 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Huseyin Gurbuz (49), hayrunisa2006 (52), paradies (45), gurbetci mucahi.. (50), ZEYVAH (37), mustafapala74 (38), genc hafýz (34), _?=)(/ (41), ist1965m (59), carina_caresse (36), carina.caresse (36), carina_caressee (36), es_me (38), vuslatim (36), mustafakemalpas.. (39), garibb (48), mdadag (53), CILGIN28 (59), mahmut aga (52), ilhan_27 (46), yunus_emre1983 (41), mchd (49), aozkan78 (46), ertan-1 (54), hittmann313 (49), ahmetolsun (43), feyza20 (39), yilmaz47 (49), babasininkizi86 (38), yasam (42), Ebu_AkiL (43), red_knight (39), HuseyinAbi (49)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.59539 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.