stromectol generique stromectol ivermectine ivermektine lopinavir ritonavir fludapamide fludex forzest fosamax frumil fulcin furacin furadantin furo basan furodrix gabantine gastroprazol geodon glaupax gli basan glibenese glibenorme glimerax glimeryle glucobay gluconormine glucophage xr glucophage glucotrol xl glucotrol glucovance gracial grifulvin gris peg grisol grisovin gyne lotrimin hard on oral jelly hard on helvecin helvevir hypnorex hytrin bph hytrin hyzaar ilosone
     
     

0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » Ey güzeller güzeli Sevgili gel, bir kere daha misafirimiz ol...

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
_LaL_ su an offline _LaL_  
Ey güzeller güzeli Sevgili gel, bir kere daha misafirimiz ol...
838 Mesaj -
Ey güzeller güzeli Sevgili gel, bir kere daha misafirimiz ol.. tahtýný sinelerimize kur ve bize buyurabildiðin her þeyi buyur. Gel, gönüllerimizdeki karanlýklarý kov, bütün benliðimize ruhunun ilhamlarýný duyur ve bize yeniden diriliþ yollarýný göster. Gel, her gün biraz daha azgýnlaþan þu zulmetleri ýþýðýnla daðýt ve herkesi inleten zulüm ve adaletsizlik ateþini söndürüver. Gel, her þekliyle kine, nefrete, düþmanlýða kilitlenmiþ þu zavallý ruhlarýn boyunlarýndaki zincirleri çöz; sevgiye, merhamete, þefkate hasret giden sinelerimizi muhabbetle, hoþgörüyle coþtur; gel, ruhlarýmýzý aklýn aydýnlýðý, gönüllerimizi de mantýk ve muhakeme enginliðiyle buluþtur ve bizi kendi içimizdeki kopukluklardan kurtar.


Ey þefkati, adaletini aþkýn gönüller sultaný, Seni unuttuðumuzun, Sana saygýsýzlýkta bulunduðumuzun farkýndayýz; ama Sen, þimdiye kadar bundan daha acýlarýný da gördün; incinsen de küsmedin, vefasýzlýk görsen de alâkaný kesmedin. Baþýný yaranlar, diþini kýranlar karþýsýnda bile ellerini açýp dua dua yalvardýn. Seni bilmemelerini mazeret sayarak, lânet ve bedduada bulunmadýn, lânet ve bedduaya “âmin” de demedin. Sineni, Ebû Cehil’leri bile ümitlendirecek ölçüde açabildiðin kadar açtýn ve her sözünü, her davranýþýný Hakk’ýn rahmetinin enginliðine baðladýn. Beklediklerimiz hakkýmýz olmasa da, bütün bu yaptýklarýnýn karakterinin gereði olduðunda þüphemiz yok.



Ey dost, kaç bahar gelip geçti biz hep hazandayýz ama, düþe-kalka olsa da hep izinde yürüme gayretindeyiz. Gel bizi bir kere daha sevindir. Sevindir ki; baðýnýn taptaze fidanlarýyla nâmýný âleme tam duyuracak demdeyiz. Bu dünya ýþýða hasret gidiyor. Bizler o kýrýk azimlerimiz ve o çatlamýþ ümitlerimizle, yollarýn hakkýný veremesek de hep yollardayýz. Sadece hislerimizle de olsa, aradýðýmýz sevgili Sensin; gel son kez içimize doð ki gönüllerimiz ýþýkla dolsun, ufuklarýmýzý saran þu upuzun geceler yerlerini gündüzlere býraksýn ve viladetin hakiki bayramýmýz olsun.. gel ki;


Nefesinle yeniden çizilecek desenler
Çehreler yepyeni bir deðiþim geçirecek
Aydýnlýða nurunla kavuþacak mahzenler
Anneler çocuklara hep Seni içirecek
Yaðmur, Seninle biter susuzluðu evrenin
Sana mü’mindir sema;
Sana muhtaçtýr zemin.


AMÝN..
Gönderen: 17.04.2008 - 01:20
Bu Mesaji Bildir   _LaL_ üyenin diger mesajlarini ara _LaL_ üyenin Profiline bak _LaL_ üyeye özel mesaj gönder _LaL_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Haddimiz Olmayarak Hoşgörü ve Şefaatlerine Sığınarak
Moderator


4254 Mesaj -
Haddimiz Olmayarak Hoþgörü ve Þefaatlerine Sýðýnarak
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem’e) Mektup!
Rahman ve Rahîm Olan Allah’ýn Adýyla…
Bizleri Müslüman olarak yaratan, Peygamber ve Sahabe sevgisiyle donatan; Gül Peygambere gönül vermiþ, gönül ehli Müslümanlarla tanýþtýrýp kaynaþtýran, Rabbimize hamd olsun (c.c.)-.. Yoluna kurban olduðumuz, hayatýna hayran kaldýðýmýz, her þeyini örnek alma çabasýna girdiðimiz, Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, O’nun etrafýnda pervane dönen, Âl ve Ashabýna, Etbâýna (r.a.) ve onlarýn nurlu ve onurlu yollarýný yol edinme gayretinde olanlara da, salât ve selâm olsun. Salât ve selâm olsun…
Bismillah…
Allah’ýn adýyla…
Nasýl baþlasak bilemiyoruz…
Bütün bedenimiz ve çýrpýnan yüreðimizle beraber, ellerimiz de titriyor.
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’e mektup yazmak ha!..
O nerede, biz nerede?
Fakat baþladýk iþte…
Yýllardýr bunun hayaliyle ve alt yapýsýný oluþturmayla geçti günlerimiz.
Senelerdir bunun için çalýþýp çabalýyoruz biz!
Peygamber Efendimiz ve sevgili Ashâbýyla ayný frekansta buluþmak için, akýl almaz iþlere giriþtik.
Hem, öyle bir çaðda yaþýyoruz ki, herkes birbirine en modern iletiþim araçlarý ile çeþitli yazýlar yazýyor, süslü püslü nice mesajlar gönderiyorlar.
Birbirlerini sevenler, bu yolla yazýþýyorlar artýk…
Nice zamandýr, biz de Peygamber Efendimize yazmak istedik.
Uzun bir düþünce döneminden sonra, ancak þimdi yazma cesareti gösterebildik…
Yazmaya baþladýk ama, nasýl göndereceðimizi bilemiyoruz.

Hele bir yazalým da, gerisine Allah kerîm.

Yazmasýna yazacaðýz da, ne yazacaðýz ve ne yüzle yazacaðýz acaba?

Utandýrma Allah’ým!

Utandýrma Rabbim!

Peygamber Efendimize yazýyoruz biz…

Utandýrma Rabbim.

Utandýrma Allahýrn!..

O’nun muhabbeti sarýp sarmaladý çünkü bizi…

Ey Peygamber!

Peygamberimiz.

Efendimiz!..

Mektubumuza baþlarken, öncelikle kalbî selâm ve sonsuz hasretlerimizle beraber, en derin muhabbetlerimizi iletir, böylesine bir hareketimizden dolayý hoþgörülerine sýðýnýrýz.

Þanýna layýk olmayacak belki ama, Sana yazýyoruz bu mektubu yâ Rasûlallah!

Çünkü seviyoruz Seni ey Can…

Sonsuz muhabbetimizin deryasýyla, Siz deðil de, Sen diye hitap edeceðiz.

Tekrar hoþgörü ve þefaatlerine sýðýnýyoruz ey Can…

Salât ve Selâm olsun Sana ey Gül yüzlü, Gül Peygamber…

Her þey Seninle baþlar yâ Rasûlallah ve yine her þey Seninle biter…

Çünkü, her þeyi Allah’tan getiren Sensin.

Çünkü Sen, Allah tarafýndan “Âlemlere rahmet olarak gönderilen”sin. (Enbiya, 107). Sen Allah’ýn Rasûlü’sün…

Her þeyin baþýnda Sen varsýn yâ Rasûlallah; her þeyin sonunda da yine Sen…

Çünkü yüce Allah, Senin hakkýnda þöyle buyurdu;

“…Peygamber size ne verirse onu alýn; neden sakýndýrýrsa, ondan da sakýnýn, uzaklasýn…” (Haþr, 7).

Her þey Seninle anlam kazanýr yâ Rasûlallah; Sensiz ise, anlamlý gibi görünen her þey anlamýný yitirir.

Gel ey Can!

Gel ey Nur!

Hayatýmýza gel, aþkýmýza gel…

Kararmýþ dünyamýza gel…

Gel ki, aydýnlansýn her yer

Gel ki, çekip gitsin zulmet.

Gel ey Gül!..

Dikenliklerimize gel.

Gel ki, kurtulalým sivri dikenlerin istilâsýndan.

Gel ki, Güle yönelelim biz de.

Gel ey Gül!

Gel artýk!..

Gönder Rabbim, Gülümüzü gönder bize…

Gül, Peygamberdir…

Gülün her yapraðý da bir Sahabe…

Gül, Ýslâm’dýr…

Gül, huzur ve mutluluktur…

Gül kokusu, Peygamber kokusu, dokusu da sevgi ve muhabbettir…

Ýþte bütün bunlar, bir bütün olarak sadece ve sadece sensin yâ Rasûlallah!..

Öyleyse gel ey Gül!

Gel ey Can!

Gönder Rabbim, Gülümüzü gönder artýk bize…

Gönder ki, kurtulalým sivri dikenlerin istilasýndan…

Gel artýk, gel ve þefaat et ey Can!..

Ya Rasûlallah!

Seni keþfedeli yýllar oldu belki, ama, Sana yazabilme cesaretini ancak þimdi bulabildik.

Seni keþfedeli yýllar oldu dedik.

Ama mektubumuzun hemen baþýnda, üzülerek belirtelim ki, Seni keþfedemeyenler yine çoðunlukta yâ Rasûlallah!

Keþfettiklerini, tanýdýklarýný, bildiklerini zannedenler de, kupkuru bilgiye sahipler sadece.

Hissiz, sevgisiz, muhabbetsiz, aþksýz… Tanýmýyorlar Seni ya Rasûlallah! Tanýyamamýþlar…

Bunun için utanmalarý gerekirken, kendilerinde hiçbir eksiklik de hissetmiyorlar.

“Peygamberimiz ve Ashabý hakkýnda ciddî olarak kaç eser okudunuz?” diye sorduklarýmýz, bir acayip bakýyorlar bize.

“Seven insan, sevdiðini anlatan eserleri okumaz mý hiç?” diyoruz, yine ses çýkmýyor…

Fakat, Senin böyle kuru eleþtirilerden de hoþlanmadýðýný biliyoruz biz.

Buna raðmen, Seni doðru dürüst tanýmayanlara nasýl tanýtacaðýmýzýn derdine düþtük.

Hani Sen, mesajý ilk açýkladýðýnda, alay etmiþlerdi ya Seninle; þimdi de, her yerde olmasa bile, bazý yerlerde Seni ve sevgili Ashabýný günümüze taþýmaya çalýþanlar ayný duruma düþüyorlar yâ Rasûlallah…

“O devir geçti artýk!” diyorlar…

“Sen çaðýmýza gel, çaðýmýza” diyorlar…

“O’nun yaþadýðý toplum ile þimdiki toplum hiçbir benzerlik göstermez” diyorlar.

Bütün bunlarý yazdýðým için üzülme sakýn yâ Rasûlallah!..

Ama ne yapalým ki, gerçek bu.

Aslýnda, içinde bulunduðumuz olumsuzluklarý birer birer yazýp þikâyet edecektim Sana yâ Rasûlallah!

Fakat Seni üzmekten korktuðum için vazgeçtim bütün bunlardan.

Yeter ki, Sen üzülme ey Allah’ýn Rasûlü!.. Yâ Rasûlallah!

Müslüman olmaya ve Müslüman kalmaya karar verme aþamasýnda olan, o kadar çok kararsýzlar var ki!

Onlara nasýl yardým edeceðimizi de tam olarak bilemiyoruz.

Ne yapalým ki, anlayýþ ve hoþgörü sürekli bizden bekleniyor.

Yani hep tek taraflý.

Bizler de, “Bilimsellik” adýna, ne uçurumlara yuvarlandýk yâ Rasûlallah!..

Panel, Seminer ve Konferans gibi bilimsel tebliðlerin yanýnda, akademik çalýþmalarda da, Seni temel dayanak olarak gösterdik sadece.

Yani bir nevi anlatýlan ve yazýlan çalýþmalarda referans göstermek!

Hayatýmýza aktarmak için deðil maalesef!..

Senin ve sevgili Ashabýn hakkýnda neler konuþup yazdýk bilimsellik adýna…

Ýyi de, bu iþin sonu nereye varacak; hiç düþündük mü?

Kýyamet günü nasýl bakacaðýz mübarek Gül yüzüne bilmem ki!..

Fakat yine de, her þeye raðmen, Seni tanýmak, Sana ulaþmak ve Seni sevmek en büyük arzumuzdur bizim.

Yüce Allah’a hamd olsun ki, bütün olumsuzluklara raðmen Seni hissediyoruz artýk. Bütün engellere raðmen de, Sana ulaþma çabasýndayýz.

Gönlümüzün, evimizin, her þeyimizin baþ konuðu, hep Sensin artýk yâ Rasûlallah!

Hep Sensin…

Sürekli davet ediyoruz Seni.

Gelir misin evimize…

Gel artýk ey Gül!

Gel artýk ey Gül yüzlü Gül Peygamber…

Gönder Rabbim, gönder artýk Gülümüzü…

Mektup yazýyoruz biz; Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’e mektup yazýyoruz.

Peygamberimize… Efendimize yazýyoruz biz! Öyleyse çekilin aradan. Bizi O’nunla baþ baþa býrakýn. Peygamber Efendimize yazýyoruz biz. O’na yazýyoruz; O’na… Can Efendimize…

Bir mektubun deðeri, yazýldýðý kiþi ve olayla doðru orantýlýdýr.

Mektubun önemi, muhtevasý, muhabbeti o nispette artar veya azalýr.

Dünya üzerinde, Senden daha üstün bir insan var mý ki yâ Rasûlallah!

Senin üstünlüðün, insanlar arasýnda tartýþýlamadýðý gibi, yüce Allah da, Seni, her yönden üstün vasýflarla yaratýp donattýðýný, beyan buyuruyor.

Sen bizim Peygamberimizsin, Canýmýz; Gülümüz-sün…

Gel artýk ey Gül yüzlü Gül Peygamber… Gönder Rabbim, Gülümüzü gönder artýk bize… Sana yazmak; yazabilmek! Cür’etimizi hoþ gör ey Nebi!

Ýçimiz içimizi yakýp kavururken, Sana olan muhabbetimiz bizi böyle bir teþebbüse götürdü…

Neden mektup mu diyorsun yâ Rasûlallah?

Senin hakkýnda þimdiye kadar çok þey yazýldý çizildi.

Hayatýn, faaliyetlerin, savaþlarýn, yönetim biçimin yazýldý…

Senin için nice naatlar, münacaatlar yazýldý… Daha çok þey yazýldý Senin için.

Fakat bilebildiðimiz kadarýyla mektup yazýlmadý hiç, veya yazýlamadý.

Belki yazýldý da bunlarý yazan sevdalý kalemler, çýkmadýlar piyasaya, çýkamadýlar belki de.

Ýþte bunun için, biz de oturup mektup yazmak istedik Sana.

Dünya üzerinde hayatý ve faaliyetleri hakkýnda en çok yazýlan ve konuþulan Sensin yâ Rasûlallah!

Bütün bunlarýn yanýnda, biz de mektup yazarak ulaþmak istedik Sana.

Çünkü, Seni okuyup tanýdýkça, inanç ve hayranlýðýmýz arttýkça, hayatýndaki pýrlantalarý, hayatýmýza gergef gergef iþlemeye çalýþtýkça, doðdu böyle bir düþünce.

Sana yazmak istedik. Ulaþmak istedik Sana. Tanýþmak istedik yakýnca.

Böylesine bir davranýþýmýzýn hükmü üzerinde düþünmedik belki, ama, daha samimi oluruz diye düþündük bunu.

Belki daha çok örnek alýrýz Seni.

Belki böylece Seninle ulaþýrýz Sana.

Bunun için sarýldýk kâðýt kaleme.

Yazmak istedik Sana.

Kýrýk dökük, bölük pörçük de olsa, þefaat ve hoþgörülerine sýðýnýp Sana mektup yazýyoruz yâ Rasûlallah!..

Salât ve Selâm gönderiyoruz bununla Sana. Alýr mýsýn bilmem ki!

Alýp cevap verme lütfunda bulunur musun yâ Rasûlallah?..

“Ümmetim” der misin bize de!

Þefaat eder misin kýyamet gününde!

“Bunu tanýyorum ben Rabbim !” der misin o gün!

“Bu sürekli Beni anmýþtý, Beni konuþmuþ, Beni örnek almaya çalýþmýþ, Beni herkese tanýtma aþkýna düþmüþ ve en sonunda da, mektup yazmýþtý Bana. Ben bunu tanýyorum Rabbim!” der misin?

Dersin deðil mi yâ Rasûlallah!

O gün imdadýmýza yetiþir misin bizim?

Yetiþtir Rabbim, o gün de imdadýmýza yetiþtir Gülümüzü!..

Gülümüzü yetiþtir Rabbim… Yâ Rasûlallah!

Herkes sevdiðini anar, sevdiðine yazar, sevdiðini yazar…

Bizim de sevdiðimiz Sensin yâ Rasûlallah! Ýþte bunun için sarýldýk kâðýt kaleme. Binlerce Salât ve Selâm olsun Sana ey Can! Ey Gül yüzlü Gül Peygamber…

“O’nun ahlaký Kur’ân idi” buyuran sevgili Hz. Âiþe annemiz, dikkatlerimizi Seninle beraber Kur’ân-ý Kerîm’e de çekmiþti.

“Benim sünnetime uymayan Benden deðildir”

buyruðun, bizi tiril tiril titretiyor yâ Rasûlallah!

“Benim sünnetime uymayan Benden deðildir” buyurmuþtun…

Senin sünnetine uymak!..

Bir þeyi, Sen yaptýðýn için yapmak!

Ýtiraz etmeden, tenkit bataklýðýna düþmeden, benlik uçurumuna yuvarlanmadan…

“Bu niçin böyle, þimdi böyle olur mu, bilimsellikle baðdaþýr mý?” diyerek, zaman öldürmeden…

Senin dediðini yapmak! Yaptýðýný yapma aþkýna düþmek…

Sýrf Sen buyurdun diye, sýrf Sen yaptýn diye yapmak.

Kapýþmak mübarek sözlerini… Koþmak mübarek izinden… Teslimiyet bu olsa gerek! Sünnetine uymak bu olsa gerek!

Senden taraf olmak da yine bu olsa gerek… Körü körüne baðlýlýktan bahsetmiyoruz biz. Aþktan bahsediyoruz. Sevdadan bahsediyoruz. Muhabbetten bahsediyoruz. Gönülden bahsediyoruz. Ýman ve amelden bahsediyoruz. Bir insan, birini sevdiðinde, her þeyine taþýr onu. Yemesine-içmesine, yatmasýna-kalkmasýna… Hayatýnýn her safhasýna taþýyarak, onunla aynîleþme sürecine girer.

Onsuz olamama derdine düþer.

Onsuzluðu düþünemez bile.

Her þeyi ve her þeyini onunla düþünür…

O Sensin yâ Rasûlallah!

Bizim her þeyimiz Sensin!

Her þeyimiz Sen!..

Gönüller Sultaný Efendimiz!

Her þeyimiz ancak Seninle aydýnlýktýr bizim.

Sensiz ise karanlýk; kapkaranlýk…

Ey Peygamber!

Sen olmayýnca hiç bir þey olmuyor.

Her þeyimiz kararýyor Sensiz.

Öyle ki, Sen olmayýnca, günlük güneþlik gündüzlerimiz bile karanlýk, kapkaranlýk oluyor.

Can Efendimiz! (sallallahu aleyhi ve sellem) Sana karþý son derece mahcubuz. Utancýmýz çok büyük.

Doðru dürüst tanýyamadýk Seni. Tanýyamayýnca da, tanýtamadýk tabiî. Örnek alamadýk, örnek de olamadýk… Kalplere girmenin yolu, Seni kalbimize almaktý.

Seni kalbimize alamayýnca, sunamadýk diðer kalplere de…

Her þeyin baþý Seni sevmektir Efendimiz. Sevdalanmaktýr Sana… Yanýp tutuþmaktýr!

Eðer tam anlamýyla sevebilseydik Seni, sevdalana-bilseydik Sana, bugün bu hallerde olmayacaktýk.

Her birimiz birer sevda çaðlayaný gibi, akýp gelecektik Sana yâ Rasûlallah!

Kuþanacaktýk Kur’ân ve Sünnet’i. Þekillenecektik o seçkin Ashabýn gibi… Ama olmadý ey Nebi! Olmadý.

Aramýza girdiler… Engeller koydular, aþýlmaz. Yollar koydular, ulaþýlmaz. Daðlar koydular, geçilmez…

Biz, Seni, Senin istediðin gibi tanýyýp severek, bütün hayatýmýza örnek alamadýk.

Bu dünyada Seninle olamazsak eðer, yarýn âhirette halimiz n’olur bizim?

Yarýn mahþerde Sensiz kalýrsak halimiz n’olur bizim ey Gül yüzlü Gül Peygamber?..

Ey Can Efendimiz!

Her þeye raðmen, gönlümüz Sende bizim.

Hatalarýmýzla, sevaplarýmýzla seviyoruz Seni ey Nebi!

Fakat eksiklerimiz, kusurlarýmýz çok olduðu için, tümüyle tecelli etmiyorsun gönlümüzde.

Tümüyle gelmiyorsun hayatýmýza. Girmiyorsun rüyalarýmýza her gece.

Ara sýra da olsa, rüya aleminde bizleri þereflendirdiðin zaman, o günlerimiz ve hatta o aylarýmýz dolu dolu, dopdolu geçiyor.

Ne olur gel artýk!

Düþlerimize gel…

Ýþlerimize gel…

Aþlarýmýza gel…

Bunlara gelirsen aþklarýmýza da gelmiþ olursun.

Gel ki, ibadetlerimiz rayýna otursun.

Gel ki, sevdamýz gerçek aþka eriþsin.

Gönder Rabbim, gönder artýk Gülümüzü…

Bekliyoruz ey Nebi!

Senin hasretinle yanan, nice baðrý yanýk âþýklarýn var…

Senin için bestelenen yepyeni “Taleal Bedru Aleyna”larýn var…

Gel artýk!..

Ýþimize, aþýmýza, aþkýmýza, içimize gel…

Çünkü biz de Sana gelmek istiyoruz ey Gül; gelmek istiyoruz Sana… Ey Can!

Yýllar yýlý, salât ve selâm ile çalýp duruyoruz kapýný. Salât ve selâm ile kurmak istiyoruz gönül irtibatýmýzý.

Bundan dolayý, Sana gönderdiðimiz salât ve selâmlarýn sýmsýcak gölgesinde, Güllerle bezeli, aydýnlýk dualarýmýzýn nuruyla yöneldik Sana.

Nurundan nur devþirmek istiyoruz yâ Rasûlallah!..

Ey Nebi!

Gönlümüz Sende bizim.

Kýrýk dökük, kirli paslý bir gönül taþýyorsak bile, gönlümüzün en temiz yerini Sana ayýrdýk Can Efendimiz.

Sana ayýrdýðýmýz gönül odamýz pýrýl pýrýldýr.

Ýsterdik ki, kalbimizin bütün odalarý ak pak, pür nur olsun.

Ama baþaramadýk yâ Rasûlallah!

Kötü þeylerle doldurduk onlarý.

Onun için karardýk zaten.

Dünya ve dünyalýklar istila etti bizi…

Fakat bütün bunlara raðmen, bir odacýðým olsun temiz tutmayý baþardýk kalbimizin.

Hani, her evde misafir odasý olur ya; hani orasý sürekli temiz tutulur da, oraya çoluk çocuk sokulmaz ya.

Ýþte biz de kalp odalarýmýzdan birini, sadece Sana ayýrdýk yâ Rasûlallah!

Sana ve sevgili Ashabýna…

Sizleri, iþte bu odamýza davet ediyoruz.

Gelir misiniz yâ Rasûlallah!

Þeref verir misiniz bize de!

Gönder Rabbim, gönder artýk Gülümüzü…

Senin için ayýrdýðýmýz kalp odamýza teþrif edince, diðer odalar da gerçek anlamýný bulur ancak.

Senden ötürü, komþuluðundan dolayý onlar da düzelip nurlanýr.

Ey Gül kokulu Gül peygamber!..

Seni andýkça, dikenler bile tümüyle Güle dönüþüyor.

Senin Gülü ve Gül kokusunu sevdiðini biliyoruz yâ Rasûlallah.

Bu gözle bakýyoruz Güllere…

Bu düþünce ile kokluyoruz onlarý…

Bu aþkla alýyoruz elimize.

Bundan dolayý, herhangi bir çiçek olmaktan çýktý artýk Gül!

Çünkü her Gül yapraðýnda Seni ve sevgili Ashabýný görür olduk yâ Rasûlallah…

Gül Yüzüne kurban olsun ümmetin!.. Seven, sevdiðine Gül verirmiþ… Güller Senin Gül Cemalini hatýrlatýyor bize. Seni anýyor, Seni arýyoruz yâ Rasûlallah! Sen bizim her þeyimizsin.

Hayat ancak Seninle gerçek anlamýný kazanýr yâ Rasûlallah.

Sensizlik yetti Canýmýza… Gel artýk!

Rüyalarýmýza gel, hayatýmýza gel, iþimize gel, içimize gel!..

Yesrib’in gecesini nurunla aydýnlatýp, Medine gündüzüne çevirdiðin gibi, bizim de gönüllerimize giriver artýk ne olur ey Nebi…

ALINTI


Elinize Saglik
Gönderen: 17.04.2008 - 01:57
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 581 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
2243 üye ile 29.03.2024 - 11:40 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
gurbetgulu (34), kurtulus_kurtul.. (42), Cabir73 (51), CANBAY44 (36), alperkaymakci (38), necatiosman (51), 42BeyazMelek68 (35), ravzakonuralp (57), sultaným (39), meyro (51), sss_eee (53), Joofy :) (35), mertce_67 (48), sevde_e (48), teoman1453 (33), sudaayakizleri (48), erdogan (62), yasemin26 (45), akifan (50), engin sevinckan (33), aksuvek (44), NURULLAH_CANBAY (36), kocaeli (52), asveli (39), BADI_SABA (47)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.57108 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.