0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KADIN & AiLE » Tesettür şeairdir

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
Tesettür şeairdir
1686 Mesaj -
Tanzimat döneminden beri ülkemiz gündeminden düþmeyen tesettür konusunun toplumu geri býraktýðý bir kýsým pozitivist aydýnlarca hep ifade edildi. Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyetinde de Kemalistlerin toplum hayatýndan silmek istedikleri þeairlerin baþýnda tesettür geldi. Çünkü tesettürlü her haným unutturulmak istenen dinin ve ölümün hatýrlatýcýsý hükmünde. Kamusal alanda halen tesettüre tahammül edilmemesinin arkasýnda bu bakýþ açýsý yatmakta. Ülkemizde tesettürlü hanýmlarýn üniversite eðitimlerine baþladýklarý 60’lý yýllardan 90’lý yýllara uzanan çizgide, bu yasaklamayý ve yasaða baþkaldýrýyý net olarak görmek mümkündür.
(Not: Enstitü sayfamýzda þeair kavramý ile ilgili detaylý bilgiyi okuyabilirsiniz.)

Tesettürün modasý olur mu?
90’lý yýllardan itibaren Özal siyaseti sayesinde dindarlarda artan gelir seviyesiyle birlikte “tesettür modasý” tabiri de ortaya çýkar, hatta tesettür defileleri yapýlmaya, kýyafet kataloglarý yayýnlamaya baþlar.
Oysaki tesettür ve moda birbirinden o kadar farklý iki kavramdýr ki!
Tesettür, bedensel olarak algýlanmaya karþý bir duruþ. Moda ise görünenin daha fazla fark edilir olmasý ile gücünü ispatlýyor.
Modada sýnýr tanýmazlýk ve deðiþimin sürekliliði asýl. Tesettürde ise ölçüler net. Modanýn bedenin bazý yerlerini kapatýp, bazý yerlerini açarak bir noktaya topladýðý cazibe alanýyla, tesettür ilkesinin uyum içinde olabilmesi mümkün deðil. O zaman tesettürün ilkeleriyle modanýn deðiþime dayalý yapýsý nasýl bir arada bulunacak?
Tesettür modasý tabiri, diðer taraftan tesettürün moda ve demode kelimeleriyle birlikte düþünülmesi gibi bir neticeyi hazýrlamakta… Moda ile birlikte anýlan her türlü kavramda daima kazanan moda olmakta. Çünkü moda gücünü sýnýr tanýmazlýða borçludur. Tesettürün kendini bu sýnýr tanýmazlýk içinde muhafaza edebilmesi, ancak tesettür ilkelerinin yeniden yeniye altýnýn çizilmesi ile mümkün olabilir.
Günümüzde kamusal alanýn tesettürlü kadýnlara yasaklanmasýna yönelik tartýþmalar, ticarî kazanca dönüþtürülmüþ ve tesettür defileleriyle nihayetlenmiþtir. (Kaynak: Fatma Karabýyýk Barbaroslu, Þov ve Mahrem, s. 120.)

Tesettür modasýnýn ekonomik deðeri
Ülkemizde Kemalizmin kamusal alanda kesinlikle görmek istemediði tesettürü, tüketim ekonomisi moda haline getirerek meyvelerini toplamakta.
Uluslar arasý arenada da tesettür modasý kavramý, kapitalist sistemin ilgi alanýnda. International Herald Tribune gazetesi moda sayfasýný “türban modasý”na ayýrdý. Orta Doðu ülkelerindeki modacýlarýn görüþlerine de yer verilen gazetede türban modasýnýn büyük bir pazar oluþturduðu görüþlerine yer verildi. “Ýslâmî moda”nýn yýllýk küresel piyasa deðeri en az 96 milyar dolar. Avrupa Birliði’nde yaþayan 16 milyon Müslüman bir yýlda 960 milyon ile 4,8 milyar deðerinde giyim piyasasý oluþturuyor. (Sabah gazetesi, 20 Eylül 2007.)
Bu tablo da modacýlarýn iþtahýný alabildiðine kabartýyor!

Üstü Mekke, altý Paris
Tesettür modasýný takip etmeye çalýþan hanýmlar “Çeyrek tesettür, Üstü Mekke-Altý Paris” gibi eleþtirilerle son dönemlerde tesettür tartýþmalarýna yeni bir boyut kazandýrýyorlar. Makyaj, makyajýn rengine uygun baþörtüsü, daracýk dýþ kýyafetler kimi yazarlarca “Takva fukaralarý! Zor geliyorsa çýkarýn kafanýzdakini!” tarzýnda deðerlendiriliyor. Dýþtan bakanlarýn bu tarz düþünmelere doðru da olabilir... Burada dikkat çeken husus bizim ne kadar göz önünde bulunduðumuz ve davranýþlarýmýzýn mercek altýnda tutulduðudur. Bu bakýmdan tesettür konusunda hanýmlarýn çok duyarlý ve dikkatli davranmalarý gerekir. Her ibadetin gösterilen ölçüler içinde ve tavizsiz uygulanmasý þarttýr. Tesettürle moda arasýndaki iliþki þöyle olabilir: Tesettür modaya deðil, moda tesettüre tâbi olmalýdýr. Tesettürün ruhu incitilmeden moda takip edilebilir.
Tabii tesettüre yeni baþlayanlara biraz anlayýþ gösterilmesi de doðru olacaktýr.
Tesettürü hayatýna yeni yerleþtirmeye çalýþanlar, ne kadarýný yapabiliyorlarsa, onunla baþlayabilirler. Yeter ki, tesettürün ölçüsünü ve kendilerinin bunu ne derece gerçekleþtirebildiðinin farkýnda olsunlar; ileride kalan eksiðini de tamamlama niyet ve azminde bulunsunlar.
Öncesinde tesettür ölçülerine titizlikle riayet ederken, sonralarý makyaja ve dar, þeffaf kýyafetlere merak saranlara ise Hz. Yusuf’un (as) Kur’ân’da yer alan duasýný hatýrlatmakta fayda var: “Þüphesiz nefis daima kötülüðe sevk eder. Ancak Rabbim rahmet ederse, o baþka!” (Yusuf Suresi: 53.)
Kusursuzluk Allah’a mahsustur. “Ben kusursuzum!” diyen kiþiye, o söz kusur olarak yeter. Önemli olan eksik de olsa bir an önce, hemen baþlamaktýr. Mükemmele doðru giden yolda, kusurlu da olsa baþlamaya karar vermek, yolu yarýlamak deðil midir?
Son söz olarak, elbiselerin en güzelinin takva elbisesi, örtülerin en þýk olanýnýnsa hayâ örtüsü olduðunu bir kez daha hatýrlatalým.

Nezih ve müþfik olmak.
Her konuda olduðu gibi bu konudaki tartýþmalarda da Risale-i Nur’daki müspet hareket çizgisiyle þekillenmiþ nezih ve müþfik bir üslûp önemli.
Gerek risalelerden, gerekse hatýralardan örnekler sunarak tesettür uðruna hapis yatan Bediüzzaman Hazretlerinden þefkat eksenli hizmet dersi alalým.
* Bunlardan biri Gençlik Rehberi’nde yer alan ve “Bu zamanda zýndýka dalâleti Ýslâmiyete karþý muharebesinde þeytan kumandasýna verilen fýrkalardan en dehþetlisi yarým çýplak hanýmlardýr” ifadesiyle, bu çerçevede izahlarýn yapýldýðý “Bir mesele-i mühimme” bahsiyle ilgili olarak, Üstadýn sonradan koydurduðu not.
Müstehcenliðin tahripkâr sonuçlarýnýn ve güzellik nimetine þükrün nasýl eda edileceðinin anlatýldýðý bu bölümdeki ifadelerin hanýmlarý incitebileceði endiþesiyle kaleme alýnan bu notta Üstad, “Þefkat kahramaný olan hemþirelerimiz bu iki sayfadaki þiddetle meþgul olup müteessir olmasýnlar” tavsiyesinde bulunuyor. (s. 32.)
* Zübeyir Gündüzalp’in Üstaddan naklettiði þu þefkat yüklü beyanlar önemli:
“Ahir zamanda taife-i nisa dine mühim hizmet yapacaklardýr. Kendilerinin açýk saçýklýða heves etmeleri onlarýn fenalýðýndan deðil, zaife olduklarý için, kendilerini himaye edecek bir kocaya sahip olabilmek gibi bir histen ileri geliyor. Ben kadýnlarýn müdafiiyim.” (Necmeddin Þahiner, Nura Adanan Bir Ömür: Zübeyir Abi, s. 165.)
* Bir diðer örnekse Ali Ýhsan Tola’dan:
Bediüzzaman Hazretleri, Denizli mahkemesinde beraat kararýnýn çýkmasýný saðlayan hâkimlerden Hesna Þener’e, karardan bir süre sonra akrabasý Tola ile selâm gönderiyor. Ama Tola, Hesna Haným “açýk saçýk” diye gitmiyor. Üstad ikinci kez, “Manevî evlâtlýðýma kabul ettiðim Hesna’ya selâm söyle” diyor; Tola yine gitmiyor. Üstadýn üçüncü söyleyiþinde “farz oldu” diye gidip selâmý ilettiðinde Hesna Haným, “Ona lâyýk olabildik mi?” diye aðlýyor. Görüþme sonrasý Üstad, Tola’ya, “Ne o, Hesna tesettürsüz diye darýlýyor muydun?” diye takýlýyor. (Ýhsan Atasoy, Kulluðu Ýçinde Bir Sultan: Tahirî Mutlu, s. 83–84.)


Tesettürün ölçüsü
Ahzab Suresinde emredilen tarzda inancýmýza uygun giyinmeyi tercih eden bir hanýmefendi el, yüz dýþýnda tüm bedenini örten uzunlukta ve beden hatlarýný belli etmeyen bollukta bir kýyafeti tercih etmelidir.
Bu ölçüye göre giyilen kýyafetin beden hatlarýný belli edecek derecede dar ve altýndakini gösterecek kadar þeffaf da olmamasý gerekir. Kýyafetlerin darlýðý ve inceliði konusunda Peygamberimizin (asm) hanýmlara ikazlarý vardýr. Peygamberimiz (asm) öyle giyinenleri, “Giyinmiþler, ama yine de çýplak sayýlacaklar” diye tanýmlar.
Gençler tarafýndan sýkça tercih edilen pantolon ise sünnet ölçülerine göre giyildiðinde takva elbisesi içinde sayýlýr. Yeter ki, pantolonun üzerinde topuklara kadar uzanan bol bir dýþ kýyafet (pardösü, manto…) olsun. (Kadýn Ýlmihali, Yeni Asya Neþriyat, s. 257.)
Bu ölçülerle sýnýrlarý tespit edilen tesettürlü giyimin modelleri zengin, çeþitleri de fazladýr. Ýklime, kültüre, sosyal çevreye, iç dünyasýndaki isteklere göre tesettüre uygun gayet sevimli ve zarif kýyafetler oluþturmak mümkündür.

Bizimaile
Gönderen: 16.02.2008 - 18:16
Bu Mesaji Bildir   KaLBeNuR üyenin diger mesajlarini ara KaLBeNuR üyenin Profiline bak KaLBeNuR üyeye özel mesaj gönder KaLBeNuR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1345 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
zelil-i hakisar (42), veritas1905 (42), skesman (49), karakiz06 (44), manayli (42), orhan86 (38), ezel (39), ezel1985 (39), tamteslim (47), esranur (40), Mavzer986 (41), Cicek06 (49), ay-isiginda-sak.. (38), dayi120 (), micnatis (45), celo1903 (43), 2ebu2 (52), a.yasin (49), fedakar (49), adnancaglayan (54), muco (41), Lear (43), MUSTAFA TIRA&TH.. (61), bu_rak (29), engizli (), meryem feyza (33), rkocabas (58), Mavilim (38), Kerimhan (40), BeYaZ vE sIyAh (33), halim (), trabzonlu (36)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.18035 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.