0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Allah Günah İşlemeyene Günah İşletmez

önceki konu   diğer konu
3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
Allah Günah İşlemeyene Günah İşletmez
1686 Mesaj -
SORU: Madem ki, hayýr (iyilik) ve þer Allah'tan, insanlarýn ne suçu var? Hayýr ve þerri Allah yaptýðýna göre, insanlara niçin günah yazýyor?


CEVAP: Bu soruyu soranlar Ýslam'da hata aramak kastý ile soruyorlar. Bir defa, þunu iyi bilmek lazýmdýr ki, hayýr ve þer Allah'tandýr demek, hayýr ve þerri yaratan Allah demektir.

Þimdi soruyoruz:

-Sen mi daha adaletlisin, yoksa Allah mý ?

-Ne demek caným, elbette Allah (c.c.)

-Sen, bir kimsenin iþlemediði suçu, o kimseye yükler misin?

-Asla
-Peki Allah (c.c.) yükler mý ?

-Tabi, yüklemez...

-Sen bir kimseye þu camý kýr diye söyleyip, sonra o kiþiye camý kýrýnca niçin kýrdýn diye sorar mýsýn ?

-Hayýr

-Peki Allah (c.c.) kendi yaptýrdýðý iþten hesap sorar mý ?

-Sormaz

-Peki sormazda Allahu teala'nýn kuluna: "Sen zina yap, hýrsýzlýk yap, içki iç, adam öldür, fakirin hakkýný ye" gibi kötü iþler hakkýnda emir verecegine nasýl inanýyorsun?
Allah (c.c.), sevmediði bir þeyi kuluna yap, diye yazar mý?.. Elbette yazmaz. Fakat, Allah (c.c.)'ýn takdir ettiði iþler çoktur, ancak bu iþlerde günah yoktur. Ölüm, yangýn, ailevi sýkýntýlar, sel baskýnlarý, vesaire gibi. Dünya imtihan dünyasý olduðu için, Allahu teala bazen kulunun baþýna musibetler verir ki, bakalým benim kulum sabredecek mi diye sýnar. Eðer kulu sabrederse derecesini artýrýr. Ölüm, yangýn, hastalýk vesaire gibi musibetler de vermez ise, Allah (c.c) kulunu ne ile imtihan edecek? Hemen þunu unutmamak lazýmdýr ki Allah (cc.) bu gibi musibetler verdiðinde kulunun nasýl davranmasý gerektiðini bildirmiþtir.

"Benim ne suçum var? Bütün bu olanlarý Allah (c.c.) ezelden yazmýþ" diyenlerin durumu, Allah'ý ve onun þeriatini bilmediklerinden ileri geliyor. Fakat... bugün kafir bir artistin giydigi iç çamaþýrýna, ayakkabýsýna kadar haberi olanlarýn Allah+dan (c.c.) ve onun þeriatinden (kanunlarýndan) haberi olmamasý ne kadar acý bir þeydir.
Gelelim Kur'an ve Hadis-i þeriflerin bu konuda söylediklerine Müslümanlar'ýn kanunlarýnýn koyucusu olan Allahu teala, müslümanlar'ýn kanunlarýnýn muhtevi olan Kur'an-ý Kerim'de þöyle buyuruyor: "Biz, ona ikide yol gösterdik." (El-Beled:10) Bak, iki yol gösterdim diyor Rabbül alemin. Eðer kullarýnýn bütün yaptýklarý günahlarý Allah(c.c.) kendi tayin etseydi, "iki yol gösterdik" der miydi ? Bak þu ayetde daha güzel ve daha açýk anlaþýlýyor: "Biz, þüphe yok ki, iyi amel ve iyi hareket edenin mükafatýný zayi etmeyiz" (Kehf:30) "Kim iyi amelde bulunursa kendi lehinedir, kim de kötü amelde bulunursa kendi aleyhine zararý vardýr. Rabb'in kullarýna zülümkar deðildir." (Fusilet:46)

Bu ayet-i kerimeler, sorunun cevabýný fevkalade veriyor. Yalnýz burada anlamamýzý zorlaþtýrmak mesele, Allah'ýn (c.c.) geleceði bilmesidir. "On kiloluk kantar, bin kiloluk eþyayý tartabilir mi ?"

Allah'ýn (c.c.) ilmini, kudretini þu küçücük aklýmýzla kestiremeyince, "Olur mu caným nasýl bilebilir?" diye zýrvalamaya baþlýyoruz. Karýncaya sormuþlar: "Allah'ýn kudreti, kuvveti ne kadardýr" diye "Kocaman bir karýnca kuvveti kadardýr" cevabýný vermiþ. Deveye sormuþlar, deve de: "Kocaman bir deve kuvveti kadardýr" demiþ.
Ýnsanlara sorulunca, insanda ister istemez kendi kuvveti, kendi ilmi mesabesinde Allah'ýn (c.c.) kuvvetini ölçüyor. Tabi böyle olunca da, iþin içinden çýkýlmýyor. Zavallý insan, þu küçücük aklý ile daha þu alemin zerresini anlayamamýþken, nasýl olurda bu kainatý yaradan Allah (c.c.)'ýn kuvvetini anlayacak? Elbette anlayamaz.
"Size gelen her musibet, kendi elinizin kazandýðý günahlar yüzündendir." (Þura:30) Buraya kadar anladýk ki, kiþi günahýný kendi yapar. O günahý iþleyecek zamaný, güç ve kudreti Allah (c.c.) yaratýr.

Yani, kul neyi isterse, Allahu teala da kuluna o istediði þeyi yapacak güç ve kudreti verir ve o istediðini yaratýr.

Kafirlerin, kalkan olarak kullandýklarý ayet-i kerime þu: "Biz, her þeyi bir kader ile yarattýk." (Kamer:49) Hemen þunu söyleyelim ki, bazý meseleler (hastalýk, sel baskýný, deprem vs. hariçgöz kırpma Allah (c.c.) takdir etti de, yani yazdý da, kul onu yapar deðil, kulun ne yapacaðýný Allah (c.c.) önceden bildiði için Allah (c.c.) yazýyor. Kul da þimdi onlarý yapýyor.

Ayet-i kerimelerin bir zahir (açýk), bir de batýn (gizli) manalarý vardýr. Onun için ayetleri tefsir eden, açýklayan hadis-i þerifler vardýr ki, eðer bu hadis-i þerifler ve ayet-i kerimelerin nüzul sebepleri (yani iniþ sebepleri) olmasa idi, bazý ayetler zor anlaþýlýrdý. Her ayetin manasý, geniþ bir þekilde Kur'an-ý kerimde açýklansa idi, o zaman Kur'an-ý kerim altýbin altýyüz altmýþaltý olurdu da, hafýzlarýn ezberlemesi belki çok zor olurdu.

Söylemek istediðimiz mesele þudur: Allah (c.c.) kullarýnýn ne yapacaðýný biliyor muydu?

- Evet

- Bildiði için de, insanlar yaratýlmadan önce ruhlar aleminde insanlarýn hepsinin ne yapacaðýný yazmýþtýr. Buna da levh-i mahfuz denir.

- Ama nasýl bilebilir? Bir türlü aklým almýyor?

- Kardeþim... Allah deðil mi bu? bilir ya, nasýl bilirse bilir. Dedik ya, þu minnacýk aklýmýz, þu kocaman kainatýn sýrrýný anlayamamýþken, nasýl olurda þu kocaman kainatý yaratan Allah (c.c.)'ýn sýrrýný anlayabilir?

Hem Allah (c.c.), olur da, yaratacaðý þeyin önceden ne yapacaðýný bilmez mi ?

Elbette de bilir. Zaten Kur'an-ý Kerim'de, "Gaybý (gelecegi) Allah'tan baþkasý bilemez" denilmektedir. Bir eletronik beyin, milyonlarca kiþinin hesabýný ayný anda yapýyor.

Meteoroloji, yarýnki havanýn doðruya yakýn tahmin edebiliyor da, bunlarý yaratan Allah (c.c.) kulunun gelecegini mi bilemiyecek?


KAZA VE KADERE GELiNCE

Kader : Cenabý Hak tarafýndan bütün eþyanýn, kainatýn ve hadiselerin, vasýflarýnýn, Sebenlerinin ve þartlarýnýn zaman ve mekanlarýyla hudutlandirmasidir

Kaza : Ezelden takdir olunan þeyin takdir gereðince varlýk alemine çýkartýlmasý (yaratýlmasýdýr) . Kaza ve kader kelimeleri, lügat manalarý bakýmýndan birbirinin ayni olduklarýndan bazen kaderin yerine kaza, kazanýn yerine kader dendiði olur.

Mesela : Bir astronomi alimi, ayin ne zaman tutulacaðýný yazar, bu kaderdir. Ay'ýn, o gün, o tarihte tutulmasý da kazadýr. Þimdi soruyorum, Ay astronomi alimi yazdý diye mi tutuldu, yoksa Ay'ýn tutulacaðýný alim bildiði için mi yazdý ? Elbette Ay'ýn tutulacaðýný bildiði için yazdý.

Konun daha iyi anlaþýlmasý için biraz daha bahsedelim.

Ýnsanin diðer yaratýlmýþlar arasýndaki müstesna yeri ve yaptýklarýndan dolayý sorumlu olma durumu onu takdir bakýmýndan diðer yaratýlmýþlardan ayýrýr. Tabi (mecbur kýlýnan bir kader ) yerine, iradesine baðlý olarak yürüyen bir kaderi vardýr. Þayet, insanin iradeye baðlý iþlerinde de kaderin mecbur eden bir hükmü cereyan etseydi, o zaman insandan diðer varlýklardan hiç birinden istenmemiþ olan yüce vazifelerin bir tanesini bile istemek adalet anlayýþýna uymazdý. Bundan dolayý diyor ki; insan iradeye baðlý iþlerde kendi kaderini kendi tayin eder. Yani kendi hur iradesi ile isterse iyi tarafýný, isterse fenalýk tarafýný seçer. Ýyiyi isteyen kötüye sevk edilmediði gibi, fenayý isteyen de (þayet Allah'in (c.c.) hususi bir ikramýna uðramazsa ) iyiye sevk edilmez. Kur'an-i Kerim'de: "Ýnsan için çalýþtýðýndan baþka bir þey yoktur, çalýþmasýnýn semeresi (neticesice) de yakýnda görülecektir." (Necm 39-40 ) buyuruluyor. Allah (c.c.) insanlarýn ileride ne yapacaklarýný bilip yazmamýþ midir?

Bu soruya verilecek cevap musibettir.

Yani: Evet, Allah (c.c.) bütün insanlarýn hayatlarýnda yapacaklarý her þeyi en ince noktasýna kadar bilir ve yazmýþtýr da...

Ancak O, bizim irademizi hur olarak kullanmamýz neticesi neler yapacaðýmýzý bildirmiþtir. Bilmese zaten Allah olmasý mümkün olur muydu? Bizim bu þekilde hareket etmemiz ise onun bilmesinden deðil, bizi irademizle serbest býrakmasýndandýr.

Biri insan iradesine baðlý olan, diðer insan iradesine asla baðlý olmayan iki tur kader vardýr. Bunlardan insan iradesine baðlý olan kadere; Kader-i muallak, diðerine ise; kader-i mübrem denilir.

Kader-i Muallak: Kendi irademize baðlý olduðu içindir ki, hakkýmýzda iyi þeyler diler ve ona göre hareket edersek Allah onu yaratýr. Fena þeyler diler ve öyle hareket edersek, onu yaratýr. Ne ekersek onu biçeriz. Ýlahi bir kaidedir ki, buðday eken ancak buðday alýr, arpa eken ancak arpa alýr, buðday alamaz. "Kim zerre aðýrlýðýnda hayýr iþlerse, mükafatýný görür. Kim zerre aðýrlýðýnca þer iþlerse, cezasýný görür."

Kader-i Mübrem: Ýnsan iradesinin ve kudretinin dýþýnda kalan hadiselere ait kaderdir. Bize göre birden bire meydana gelen afetlerin neticesi olan zarar ve ziyanlar, hastalýklý, saðlam bünyeli olarak yaratýlýþý, gelecekte olacak hadiseler, ne zaman, nerede öleceðimiz, kýyametin ne zaman kopacaðý gibi. Bu kýsým kaderden bahsetmeyi Resullallah efendimiz nehy etmiþtir. Kendisine: "Kýyamet için ne hazýrlýðýn var " suali sorulduðunda, bilinmeyeceðini, bilmesinde bir faide olamayacaðýný anlamak, anlatmak istemiþtir.

Bazý kimselerin inancýna göre: Allahu Teala, kulun iradesine ne olursa olsun, onu dilerse hidayet erdirir, dilerse dalalette býrakýr.Bu fikrin tamamen yanlýþ olduðundan þüphe yoktur.Hakikat þudur ki, Allah (c.c.) hidayeti isteyene hidayet, dalaleti isteyene dalalet yollarýný açar.Hiç bir insan zorla dalalete sürüklenmiþ deðildir. Kullarýna son derece merhametli olan Allah (c.c.) bir kimseyi Müslüman yapmak için bile zorlamaya razý olmaz. Aþaðýda okuyacaðýmýz iki ayet meali bize Müslüman yapmak için dahi zorlamanýn olmayacaðýný gösterir.

"Sen iman etmiþ olsunlar diye insanlarý zorlayýp duracak misin?" (Yunus 99 ) "Dinde zorlama yoktur. Hakikat, iman ile küfür apaçik meydana çikmiþtir. Artik kim þeytani tanimayip Allah'a (c.c.) iman ederse, o, muhakkak ki, kopmasi mumkun olmayan en saglam kulpa yapiþmiþtir. Allah (c.c.) hakkiyle iþitici, kemaliyle bilicidir." (Bakara: 256)

Hakikat boyle iken, Allah'in (c.c.) bir kimseyi zorla delalete birakacagini duþunmek en buyuk hatadir. Boyle duþunmek, "Allah, kullarina zulmetmeyi istemez." (Gafur suresi:31) buyuran Allah'in (c.c.) zulüm yaptýðýný söylemek olur. Bu ise ancak cahillere yakýþan bir sozdur. Aþaðýda okuyacaðýmýz ayetlerde, ancak Allah'a (c.c.) itaat eden, hidayeti isteyen kimselerin hidayete erdirildiðini; Allah'a (c.c.) isyan edenlerin,fena yollara sapanlarýn, hidayeti býrakýp dalaleti seçenlerin, dalalette býrakýldýðýný göreceðiz.

1)"Kim Allah'a (c.c.) sýmsýký tutunursa, muhakkak ki, doðru bir yola
erdirilmiþtir." (181)

2)"Artik, hidayeti kabul eden kendi faidesi için kabul etmiþ, sapkýnlýk eden de yalnýz kendi zararýna sapmýþ olur..."agla182)

3)"Allah'a (c.c.) ve ahiret gününe imanda sebat eden hiç bir kavmin, Allah'a (c.c.)ve Rasulune muhalefet eden kimselerle velev ki onlar, bunlarýn babalarý, ya oðullarý, ya biraderleri, yahut soy soplarý olsunlar dost olacaklarýný göremezsin.Onlar, o kimselerdir ki, Allah (c.c.) imaný kalplerine yazmýþ, bunlarý kendinden bir ruh ile desteklemiþtir..."agla183)



4)"Ama kim (Allah (c.c.) yolunda) verir, Allah'tan (c.c.) korkarsa, en güzel olaný (Ýslam dinin) tasdik ederse ona en kolay için (cennete goturecek amel,ahlak için) kolaylýk veririz.Kim de cimrilik eder, kendini müstaðni görürse, en güzel olaný yalan sayarsa (cehenneme ulaþtýracak amel, ve ahlaki) kolaylaþtýrýrýz."agla184)

Bu ayetlerde Allah'in (c.c.) hidayetinin, iradesini iyiye kullanan Allah (c.c.) rýzasýna uygun ameller yaparak hidayete hak kazananlara ulaþtýðý açýkça anlatýlmaktadýr. Bu ise ehl-i sünnet imamlarýnýn (insan diler, Allah (c.c.) yaratýr) demelerinden baþka bir þey deðildir.Burada da insan hidayeti, yani doðru yolu dilemekte, Allah (c.c.) ise kulun dilediði hidayeti yaratmaktadýr.Bazýlarýnýn, "Allah'in (c.c.) hidayeti ermedikçe bir kimsenin hidayet ulaþmasý mumkun deðildir" gibi sözlerine önem vermek doðru deðildir.Þayet bir kimsenin Ýslam olmak istediði ancak olmadýðý söylenirse, bu onun tam bir istekle istemediðinden dolayýdýr. Yoksa,hidayet isteyen kuluna hidayeti Allah'in (c.c.) vermediðinden deðil.

Þimdi de dalaletin de kulun isteðine baðlý olduðunu anlatan ayetlerden bir iki örnek verelim:

1)"Semada gelince biz onlara hidayeti (doðru yolu) gösterdik.Ama onlar, körlüðü hidayete tercih ettiler" (Fussilet:17)

2)"Ýþte Allah (c.c.), haddi aþan þüphecileri boyle dalalette býrakýr (þaþýrtýr)."aglaMu'min: 34)

3)"Onlar , o kimselerdir ki, hidayeti býrakýp dalaleti (doðru yolu býrakýp sapýklýðý ) satýn almýþlardýr. Demek alýþveriþleri onlara kazanç saðlamamýþ, onlar doðru yolu da bulamamýþlardýr."aglaBakara:16)

4)"Allah (c.c.) onunla ( getirdiði misal ile ) bir çoðunu sapýklýða, bir çoðunu da hidayete erdirir, onunla fasýklardan baþkasýný þaþýrtmaz."aglaBakara 26)

Bu ayetlerden de anlaþýlmýþtýr ki, Allah (c.c.) bir kimseyi dalalette býrakýyorsa, geliþi güzel bir seçimle deðil, dalalete hak kazanmýþ, Allah (c.c.) yolundan kendi istekleriyle yüz çevirmiþ, iradelerini þer yolunda kullanmakta devam etmiþ olanlara aittir.

Emine Þenlikoðlu
Gönderen: 22.11.2007 - 10:33
Bu Mesaji Bildir   KaLBeNuR üyenin diger mesajlarini ara KaLBeNuR üyenin Profiline bak KaLBeNuR üyeye özel mesaj gönder KaLBeNuR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
_LaL_ su an offline _LaL_  
838 Mesaj -
)"Artik, hidayeti kabul eden kendi faidesi için kabul etmiþ, sapkýnlýk eden de yalnýz kendi zararýna sapmýþ olur..."agla182)


Allah'ým bize hidayete erenlerden olmayý nasip eyle...



Allah Razı Olsun ablam

selam ve dua ile...
Gönderen: 22.11.2007 - 12:11
Bu Mesaji Bildir   _LaL_ üyenin diger mesajlarini ara _LaL_ üyenin Profiline bak _LaL_ üyeye özel mesaj gönder _LaL_ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
der_ya su an offline der_ya  
875 Mesaj -
Allah Razı Olsun çok faydalý býr ekleme...çýktýsýný yapcam þimdý kýsa ve oz..
Gönderen: 22.11.2007 - 17:17
Bu Mesaji Bildir   der_ya üyenin diger mesajlarini ara der_ya üyenin Profiline bak der_ya üyeye özel mesaj gönder der_ya üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1066 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
(a.yasir) (57), alihaydar02 (48), cantanem (51), burakburak (52), FiLiZ-NL (48), sonsuzluk38 (54), zümrüdüanka (49), Rumeysa1980 (44), ruhneraz (51), EREN12 (60), cihat25 (67), sidika (49), bir dost (51), serdar81 (59), Gayemiz : ALLAH (36), ebu-abdurrahman (49), basrikaya (49), sahaf (51), [melike] (34), Eibo (), Sonofgavs (44), Fuat Özgürlük (58), Cueneyt88 (36), hüzünlü (45), burak_22 (40), alperen_66 (46), aliosmanpolat (44), islam_2005 (34), TuRkMeNkIzI__Mi.. (34), gunesm (54), moslem (34), mustafa karaba&.. (56), sivasli58 (42), yusuf_islam (34)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.71275 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.