0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » BİR GAZİMİZİN YAZISI

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
yolcu20 su an offline yolcu20  
BİR GAZİMİZİN YAZISI
9 Mesaj
BÝR GAZÝMÝZÝN YAZISI (GERÇEKTEN ÇOK AÐIR.....TÜRKÜM DÝYEN VE BU VATANIN EVLADI HERKES OKUSUN....


Bir Astsubaydan....
......ili kýrsalýnda teröristlerin dur ihtarýna ateþle karþýlýk
vermesi sonucu çýkan çatýþmada güvenlik görevlisi þehit oldu.

Ya da .....ilinde devriye görevini yerine getiren aracýna açýlan
ateþ sonucu..güvenlik görevlisi þehit oldu.
Ya da ......ili kýrsalýnda teröristlerce döþenen mayýnýn patlamasý
sonucu asker yaralandý..

Bu nasýl baþlar biliyor musunuz?

Hava o kadar sýcaktýr ki beyninizdeki sývýnýn buharlaþýp uçtuðunu düþünürsünüz. Oluþtuðu anda kuruyup giden ter damlacýklarýndan geriye kalan tuzlar yüzünüzün ve hatta elbisenizin her yanýný kaplamýþtýr.
Avucunuzun içindeki ter, yüzünüzdeki gibi kolay kurumadýðý için elinizdeki tüfeðinizin metal kýsmý avucunuzun içinde výcýk,výcýk oynar.
Ter ile ýslanan çeliðin kokusu avucunuzun içine ve elinizi sürdüðünüz her yere siner.
Önünüzde yürüyen adamýn, ayaðýnýn kuru toprakla her temas ediþinde çýkan toz, aðzýnýzýn kupkuru olmasýna ve zor nefes almanýza sebep olur.
Sýrt çantanýzýn aský kayýþlarý yüzünden omuzlarýnýzý hissetmezsiniz.
Kült aðrýlarý ancak çantayý sýrtýnýzdan çýkardýðýnýzda fark edersiniz.
Bastýðýnýz her taþ parçasý, her çalý ve bir ayaðýnýzýn kaplayabildiði her yeryüzü parçasýndan çýkan sesi duyarsýnýz.
Yürüdüðünüz yerdeki her Aðustos böceðinin sesini, dallardaki kuþlarý, yüzünüzün etrafýnda ürkütücü devriye uçuþlarý yapan arýlarýn kanat seslerini, aðzýnýza ve yüzünüze ya da herhangi bir yerinizdeki küçük yaralarýn üzerine konmaya çalýþan sineklerin výzýltýlarýný,ayaðýnýzý bastýðýnýz yerden havalanan yeþil çekirgenin küçücük cüssesine raðmen çýkardýðý tok kanat sesini en ince ayrýntýsýna kadar duyarsýnýz.
Sonra, kendi teçhizatýnýzýn ve önünüzdeki arkadaþýnýzýn ve arkanýzdaki arkadaþýnýzýn teçhizatlarýnýn çýkardýðý düzensiz seslerin her birini ayrý ayrý duyarsýnýz.
Ve ayný anda önünüzdeki arkadaþýnýzýn nefes alýþlarýný duyarsýnýz, öksürmesini ve hapþýrmasýný da duyarsýnýz.
Telsizinizden çýkan seslerin ve cýzýrtýlarýn her biri ayrý ayrý katýlýr bu senfoniye.
Ter ve tozun birleþmesinden oluþan kaygan çamur, postalýn içindeki tüm ayaðýnýzý kaplamýþtýr, çoraplar önce su toplayýp sonra patlayan yerlere adeta bir deri gibi yapýþmýþtýr.
En çok yapmak istediðiniz þey ayaklarýnýzý yýkayýp, çoraplarýnýzý deðiþtirmektir. Ama bu çok büyük bir lükstür o anda.
Çünkü...
Çünkü hangi çalýnýn dibinde, hangi kayanýn arkasýnda sizi beklediðini bilmediðiniz ihaneti arayýp bulmanýz ve yok etmeniz gerekmektedir.
Bütün masumlarýn hayatý ve huzuru size emanet diye, öðretmenler bayrak direðine asýlmasýn diye, kundaktaki bebekler kurþunlanmasýn diye,binlerce
yýllýk emanete halel gelmesin diye kahpeliði ve ihaneti yok etmeniz
gerekmektedir.
Çünkü bunun için bayraðýn, silahýn, namusun ve þerefin üzerine yemin etmiþsinizdir.
Çünkü önemli olan ayaðýnýz deðil, ülkeniz, bayraðýnýz ve onurunuzdur.
Ýþte bu yüzden lükstür ayak yýkamak, çorap deðiþtirmek. Ýþte bu yüzden senfoniye dönüþmüþtür bütün o düzensiz sesler güruhu.
Sonra!..
Sonra birden tüm sesler kesilir, býçaðýn dalý kestiði gibi, makasýn kâðýdý, pensenin bir hoparlör kablosunu kestiði gibi... Bir anda... Kuþlarýn sesleri, arýlarýn ve sineklerin výzýltýlarý, çekirgenin kanat sesleri hepsi bir anda biter.
Gözlerinizi açtýðýnýzda önünüzdeki arkadaþýnýzý deðil, gökyüzünü görürsünüz, yere düþmüþ olduðunuzu anlamanýz birkaç saniye sürer.
Tek hissettiðiniz kesif bir barut ve yanýk et kokusudur, yüzünüzün toprak parçalarýyla kaplandýðýný fark edersiniz, temizlemek için çalýþmazsýnýz.
Arkadaþlarýnýzýn baðýrarak koþuþturduðunu görür ama kulaðýnýzdaki çýnlama ve uðultudan seslerini duyamazsýnýz. Sesleri yavaþ yavaþ duymaya baþladýðýnýzda ayaða kalkmaya çalýþýrsýnýz ama baþaramazsýnýz.
Yine birkaç saniye sonra arkadaþlarýnýzýn sesleri arasýnda "mayýn" kelimesini ayýrt eder ve kalkmaya çalýþtýðýnýzda ayaðýnýzdaki yoðun aðrýyý fark edersiniz.
Ayaðýnýz yoktur ama yine de aðrýdýðýný hissedersiniz.
Ne olduðunu anlamak için baktýðýnýzda ise parçalanmýþ pantolonunuzun ve kopmuþ ayaðýnýzýn farkýna varýrsýnýz. Ýþte her þey o anda baþlar.
Avazýnýz çýktýðý kadar baðýrýrsýnýz. Sonra, nefesiniz biter.
Sonra, yeniden nefes alýrsýnýz ve yeniden baðýrmaya baþlarsýnýz. Sonra yine nefesiniz biter ve yeniden, yeniden ve yine...
Yanýnýza ilk gelen arkadaþýnýz size, "fazla bir þey yok, sadece küçük bir yara" gibi telkinlerde bulunur. Ama siz arkadaþýnýz konuþurken de, helikopterle hastaneye götürülürken de artýk bir ayaðýnýzýn olmadýðýný biliyorsunuzdur. Hep bir soru çýnlar kafanýzýn içinde "neden ben, neden ben, neden ben ?"
Hastanede geçen aylar, tedavi ve terapilerde geçen yýllar sonunda,diz kapaðýnýzýn on iki santim altýndan takýlý olan ve her akþam yatarken veya banyoya girerken çýkarýp kenara koyduðunuz takma bacak artýk bir uzvunuz olmuþtur.
Ama bunun önemi yoktur çünkü bu fedakârlýðýnýz sayesinde vatan var olacaktýr. Sizin bir bacaðýnýzýn ne önemi vardýr ki!
Artýk koþamayacak olmanýzýn, yazýn herkes gibi havuza, denize giremeyecek olmanýzýn da hiç önemi yoktur. Vatan sað olsun yeter.
Sonra birilerinin, sizin ödediðiniz vergilerle Fransýz televizyonlarýnda, uðruna yarým kaldýðýnýz vatan hudutlarýný hiçe sayan programlara finans saðladýðýný okursunuz. Ayný dillerin bundan piþmanlýk duymadýklarýný söylediklerini de okursunuz.
Pamuk'larý, Dink'leri, okursunuz, Bizans çocuðuyum diyenleri duyar, Ali Kemallere tanýk olursunuz, "koçlar gibi satanlarý "görürsünüz. .
Türk Bayraklarýnýn yakýldýðýný, görürsünüz. Baþlarýna çuvallar geçirilip aþaðýlanarak elleri arkalarýndan baðlanan Türk askerlerini görürsünüz.
Bu aþaðýlanmaya cevap verecek tanklarýn motor seslerini, helikopterlerin kanat seslerini, piyadelerin intikam yeminlerini duymayý beklersiniz ama duyamazsýnýz.
Onun yerine hainlerin cesetlerinin üstüne örtülen çaputlara bayrak" diyenleri görürsünüz, "uçaklarýný çek", "valiyi çek" diyen baþkanlarý ve karþýlarýnda kekeleyen riyaseti görürsünüz.
Bu da yetmez Türk askerlerinin kendi mahkemeleriniz tarafýndan,"çete" diye suçlandýðýný, yargýlandýðýný görürsünüz.
Yok, yok bu da yetmez. Askere, polise, öðretmene ateþ eden, yol kesip soygun yapan, köy yakan, okul yýkan, mayýn döþeyen teröristlerin sadece "ben bir þey yapmadým" demelerinin esas kabul edilip, "suçsuz" sýfatýyla serbest býrakýldýðýný görürsünüz.
Susanlarý, konuþmasý gerektiði halde susanlarý görürsünüz, konuþanlar her konuþtuðunda, kekeleyenler her kekelediðinde ve susanlar her sustuðunda siz yeniden vurulursunuz, yeniden ölürsünüz her defasýnda.
Gövdenizden o topraða akan kan, bu defa içinize akar, inandýklarýnýza,uðrunda savaþarak kendi kanýnýzý akýtmak pahasýna tertemiz tuttuðunuz deðerlerinize akar.
Sizin kaya arkalarýnda, çalý diplerinde aradýðýnýz ihanet gelir aklýnýza, o mayýnlarý yerleþtiren eller gelir. Sorgulamaya baþlarsýnýz: "Biz bu ihaneti doðru yerde mi aradýk, kuyruðunda dolaþtýðýmýz yýlanýn baþý, hep gözümüzün önünde miydi yoksa?"diye sorarsýnýz kendinize.
Onlara verilen maaþ'ýn sizin vergilerinizden ödendiðini, içinize sindiremezsiniz, uykularýnýz kaçar, neden bu vataný sizin kadar sevmediklerini düþünürsünüz.
Bu vatan onlarýn da vataný deðil mi? Onlar da, týpký benim gibi namusun ve þerefin üstüne yemin etmedi mi? diye sorarsýnýz kendi kendinize.
Sinirlenirsiniz, üzülürsünüz, on beþ yaþýnda bir askeri okul öðrencisi iken her adýmda söylediðiniz, beyninize ve yüreðinize nakþettiðiniz sözler gelir aklýnýza": VATAN, SANA CANIM FEDA"
Geri kalan tüm hayatýnýzýn ilk beþ dakikasý, böyle baþlayacak iþte ve hayatýnýz böyle devam edecektir. Son nefesinize kadar savaþacaksýnýz ihanetle, her þeye ve herkese raðmen, bu yolda ölene ya da bu ihaneti bitirene kadar. Siz diyorum, çünkü bu vatan için bedel ödeyen insanlarýn neler yaþadýðýný, neler hissettiðini, size raðmen ve sizin için neler yaptýklarýný, neler yapabileceklerini bilin istiyorum. okuduðunuz ya da televizyonda duyduðunuzdan daha fazladýr yaþananlar.
Yani aslýnda gazetelerin iç sayfalarýndaki, minicik karelerde okuduðunuz; "...ili kýrsalýnda teröristlerce döþenen mayýnýn patlamasý sonucu, bir güvenlik görevlisi yaralandý!" haberi aslýnda o kadar da kýsa deðildir.
Sizin, daha okuduðunuz gazetenin arka sayfasýna geçerken unuttuðunuz, falanca mankenin otel odasý maceralarýna, ya da uyuþturucu komasýndan ölen oðluna "þehit" deyip Türk bayraðý "örten kadýnýn haberine ayýrdýðýnýzdan daha uzun zaman ayýrmadýðýnýz bu küçük haber, birileri için bir ömür boyu sürecek ve asla unutulmayacaktýr.
Ve siz unuttuktan sonra da baþka birileri, "ne için?" dendiðinde "vatan için" diyecekleri fedakârlýklarýný size raðmen yapmaya devam edeceklerdir.
Sizin uyuþmuþluðunuza, duyarsýzlýðýnýza raðmen, sizin rahatlýðýnýza, sizin vicdanlarýnýza raðmen bu kahramanca fedakârlýklar ve bu ilk beþ dakikalar yaþanmaya devam edecektir.
Asla unutmayýnýz baþýnýzýn üstündeki egemenlik örtüsünün payandasý kopan bacaklar, bedeli ise size raðmen bu vatan için akan kanlar, feda edilen canlar, sýcak yuvalarýný, babalarýnýn yüzlerini unutan küçücük çocuklarýný düþünmeden vakfedilen hayatlardýr.
Ne kadarýný anlayabilirsiniz veya anlamak sizin umurunuzda mý bilmiyorum, ama birileri bunlarý yaþadý, birileri hala yaþýyor ve emin olun yaþlý dünya döndükçe, Türk vataný ve Türk Bayraðý için birileri daha tüm bunlarý yaþayacak.
Gördüðünüz gibi size bir hayli uzak bir yaþam biçimi bu. Masalarda oturup "aydýnca" sohbetler etmeye hiç benzemiyor deðil mi?
Bir an için bile olsa kendinizi onlarýn yerine koyasýnýz diye "siz" diyerek yazdým, sizin onlardan biri olamayacaðýnýzý biliyorum.
"Siz" kim misiniz? Siz kendinizi çok iyi biliyorsunuz! Biz de, biz de sizi çok iyi biliyoruz. "Siz" de bilin ki biz asla unutmayacaðýz.

"VARLIÐIM TÜRK VARLIÐINA ARMAÐAN OLSUN"

Oktay Yýldýrým / Emekli Astsubay

RABB im bizlerin baþýndan onlarý eksik etmesin, onlarýn yar ve yardýmcýsý olsun.
( AMÝN )

Gönderen: 23.10.2007 - 07:40
Bu Mesaji Bildir   yolcu20 üyenin diger mesajlarini ara yolcu20 üyenin Profiline bak yolcu20 üyeye özel mesaj gönder yolcu20 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1096 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
(a.yasir) (57), alihaydar02 (48), cantanem (51), burakburak (52), FiLiZ-NL (48), sonsuzluk38 (54), zümrüdüanka (49), Rumeysa1980 (44), ruhneraz (51), EREN12 (60), cihat25 (67), sidika (49), bir dost (51), serdar81 (59), Gayemiz : ALLAH (36), ebu-abdurrahman (49), basrikaya (49), sahaf (51), [melike] (34), Eibo (), Sonofgavs (44), Fuat Özgürlük (58), Cueneyt88 (36), hüzünlü (45), burak_22 (40), alperen_66 (46), aliosmanpolat (44), islam_2005 (34), TuRkMeNkIzI__Mi.. (34), gunesm (54), moslem (34), mustafa karaba&.. (56), sivasli58 (42), yusuf_islam (34)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.73158 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.