*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - O DİYARIN SAKİNLERİ, İSLAM'I BÜTÜNÜYLE YAŞIYORLARDI..

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1748 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Perşembe, 28. Kasım 2024 - 01:11

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » O DİYARIN SAKİNLERİ, İSLAM'I BÜTÜNÜYLE YAŞIYORLARDI..

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	hanzade3

O DİYARIN SAKİNLERİ, İSLAM'I BÜTÜNÜYLE YAŞIYORLARDI..

975 Mesaj -

Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Beraketuhu ve Magfiretuhu.

O DÝYARIN SAKÝNLERÝ Allah için, Allah adýna ve Allah diyerek yaþýyorlardý. Kâbe'yi dolduran yüzlerce putlarý ellerinin tersiyle iteklemiþler, putlarýyla geçirdikleri zaman kaybýndan dolayý Allah (c.c.)'a tövbe ederek dönmüþler ve yeni hayatlarýna baþlarým koyarak yaþamaya baþlamýþlardýr.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ severek ve sevilerek yaþýyorlardý. Onurluydular, sevimliydiler, cesaretliydiler... Bir taraftan Allah'ýn (c.c.) rýzasýný almak için yaþarlarken, beri tarafta Allah'tan razý olduklarýný yaþayýþlarýyla gösteriyorlardý.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ Ýslâm'ý gecesiyle ve gündüzüyle yaþýyorlardý. Gece hayatý, onlarýn hayatýnda göz yaþý, zikir ve istiðfarla dopdoluydu. Gecenin kendileri için istirahat zamaný olarak verildiðini biliyorlar ve uzun bir geceyi yatarak geçirmeyi düþünmüyorlardý. Çocuklarýný severken, evlerine yiyecek alýrlarken, hanýmlarýyla þakalaþýrlarken, savaþa giderken, ganimet toplarken... Bütün bunlarý bir ibadet inancý içerisinde yapýyor ve kul olmalarýnýn feyzini tadýyorlardý.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ yaþayýþlarý sýrat-ý müstakim üzerinde sürdürüyorlardý. Doðru ve temiz yol olan bu yoldan uzak kalmayý deðil, bu yoldan insaný uzaklaþtýran sebeplere çok dikkat ediyorlardý. Biliyorlardý ki, bir insan üç sebepten dolayý sýrat-ý müstakimden çýkmýþ olur;
1- Allah'ýn (kitabýn) rehberliðine aldýrmamak ve kendi arzularýnýn kölesi olmak.
2- Aileyi, toplum, gelenek ve töreleri Allah'tan önde tutmak.
3- Allah ve Resûlünün bildirdiklerini önemsemeyerek sözde önemli kiþilerin ardýndan gitmek...
Eski dinlerinden çýkýp, yeni ve geçerli dinlerine girenler, girdikleri hayata bir daha dönüp bakmýyorlar, sadece ibret alýyorlardý. Cahili hayatýn tüm yaþayýþlarým geldikleri hayatýn sýnýrlarý içine býrakarak gelmiþlerdi.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ'nin hayatý, oraya buraya daðýlmýþ, birbirleri ile aralarýnda irtibatý kalmamýþ, parçalara bölünmüþ bir hayat deðildi. Hem Allah'ýn yolunda saf saf olmuþlardý, hem de namaz kýlarken... Hem savaþlarda saf saf olmuþlardý, hem de ailevi yaþayýþlarýnda... Hem Kâbe'de saf saf olmuþlardý hem de doðru sözde, adaletli muamelelerde, komþuluk haklarýnda, yolda, bahçede, mescitte saf saf olmuþlardý. Bir mahallenin müslüman yalan konuþup, diðer mahallenin müslüman gýybet yapmazdý. Allah'ýn emirlerini, Allah'ýn yolunda ve saflar halinde yaþýyorlardý.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ'nin, doðruluklarýnýn ömrü uzundu. Helal ticaretinin ömrü uzundu... Kelime-i tevhid okurken, bir inancýn belli bir zamana ait olduðu fikirleri olmadýðý gibi, îmanýn gerekli kýldýðý amellerin de muvakkatlik gibi vasýflarý yoktu... Birbirleri arasýnda doðru sözlü olup, evlerinde yalan konuþan, mescitte ihlasla namaz kýlýp, yalnýz kalýnca da laubali olup namaz kýlan halleri mevcut deðildi. Senenin belli aylarýnda iyi müslüman, belli aylarýnda da bozuk müslüman gibi ayýrýmlarý yoktu.
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ birbirlerinin yokluðuna dayanamazlardý. Bir boþluk hissederlerdi. Ýnsan beyninin, elle, kulakla, ayakla, mide ile baðlantýsý olduðu gibi Ýslâm toplumu da, vücudun uzuvlarý gibi birbirine baðlý olmalýydý. Ýþte onlar bu baðlýlýklarýný yaþadýklarý için, içlerinden birisi görülmese, hemen gözler arardý. Tâ ki o aranan insan bulununcaya kadar boþluk devam ederdi. Birbirlerinin yokluðuna tahammülü olmayan o insanlar, Ýslâm'ýn bazý kýsýmlarýný alýp, bazý kýsýmlarýný atabilirler miydi? Namazý, orucu, haccý olan bir dinin, siyasetini, hukukunu, iktisadýný gömemezlikten gelmek, müslüman bir insana yakýþýr mýydý?
Ama bu diyarýn sakinleri birbirlerimizin yokluðuna alýþmýþýzdýr. Bir gün deðil, haftalarca, aylarca göremesek, bile rahatsýz olmayýz. Ta ki ölünceye kadar. Ýçimizden birisi ölürse, saðlýðýnda sorulup, aranmayan nice nice insanýmýz, vefat ettikten sonra aranýr ve son vazife diye kabir baþýna kadar gidilir. Peki ilk vazifeleri nereye koyacaðýz. Son vazifemiz, ölen kardeþimizi, kabre defnetmekti. Ya ilk sýrada bekleyen vazifeleri kime yaptýracaðýz?
Biz müslümanlar birbirlerimizin yokluðuna alýþtýðýmýz için, Ýslâm'ýn temel hususlarýna karþý alýþkanlýðýmýz normal hale gelmiþtir. Üç günlüðüne camiler kapatýlsa, minarelere müezzinler çýkartýlmasa, sanki yer yerinden oynar. Niçin, farz olan namaza yasak konamaz diye,.. Öyle de, farz olan hukuk yapýmýza, farz olan ekonomik yapýmýza, farz olan âile siyasi yapýmýza yaklaþýk 70 senedir yasak konmuþ da onlar için niye kýlýmýz kýpýrdamaz? Çünkü onlarýn yokluðuna alýþmýþýz veya alýþtýrýlmýþýz... Türkiyeli müslümanýn ömrünün tükeneceði üç temel saha ve alaný iyi seçmiþler: Ev-Cami-Ýþyeri, 60-70 yýllýk ömür umumiyetle bu üç yerde geçer. Bu üç yerin dýþýndaki alanlara ait olan vazifeler ve bu vazifelere lâzým olan malzeme ve ölçü pek dikkate alýnmaz... Sýrtýný Kâbe'ye dönüp, önüne Roma'yý alanlarýn horon tepmesi boþuna deðil tabi...
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ arasýnda söz ve yaþayýþ vardý. Adeta söz müslümanlar arasý, yaþayýþ ise milletler arasý gövde gösterisi niteliðinde idi. Yaþayýþ, sözden etkili olduðu için, aðýrlýk uygulamaya verildi. Dýþ millet ve kabilelerin topluca Ýslâm'a girmelerinin sebebi, o diyarýn sakinlerinin topluca Ýslâm'ý yaþamalarý sebebiyleydi... Topluca yaþanan Ýslâm, devlet varlýðýný gösterir. Ýslâm'ýn devletinin ekonomisi, üretimi, tüketimi, ahlaký devletin yapýsý, ihracatý, ticareti... Bütün bunlar, diðer milletlere füli mesajlar veriyordu...
Bir ülke ki, müslümanýn birisi zemzem içer, diðeri viski... Birisi içkiyi aðzýna almaz, diðeri bayiliðini yapar. Birisi nikâh der, diðeri flört der... 70 senedir uygulanan ve yaþanan hayat acaba hangi Gayr-i müslimlerin Ýslâm'a gelmesine sebep olabilir? Üstelik, Ýslâm'a gelmesi þöyle dursun, Ýslâm'dan uzaklaþan bir nesil ortaya çýkar. Devletin Diyanet Ýþleri Baþkaný konuþa dursun Ýslâm ve laikliði sentez yapmaya devam etsin... Bakalým fatura kime ödenecek?
O DÝYARIN SAKÝNLERÝ kendilerine sunulan Ýslâm'ý, olduðu gibi kabul ediyor ve olduðu gibi yaþamaya çalýþýyorlardý. Kendi kafalarýnca herhangi bir yoruma baþ vurmadan acaba, neden, nasýl, niçin gibi suallere ihtiyaç hissetmeden din olarak inandýklarý Ýslâm'a harfiyyen uyuyorlardý.
Günümüzde çok acý bir hadise ile karþýkarþýyayýz. Allah'ýn gönderdiði Ýslâmiyet'e uymak gerekirken, çoðu insan kendi kafasýnca yorumladýðý bir Ýslâm'a inanmaya baþlamýþtý. Helak olan Yahudi ve Hýristiyanlar, kendi dinlerini, kendi fikir ve yaþayýþlarýna göre yorumladýklarý için lanetlenmiþlerdi.
Bu diyarýn sakinleri olarak diyoruz ki, yaþayýþýmýzýn bütün bölümlerine Ýslâm'ýn damgasý, Ýslâm'ýn imzasý atýlmalýdýr. Tehlike hissedilen bir yazýyý devlet memuru bile imzalamaz. Hayatýmýzýn bütün yönleri, bölümleri Ýslâm'ýn yaþayýþý ile ihya edilmelidir. Hayatýmýzda cahiliyyenin izlerini silmek ve sökmek, müslümana yakýþan bir tavýrdýr. Mevcut hayatý Ýslâmlaþtýrma yönünü tercih etmeliyiz. Müslümanýn üzerine düþen görevi, müslümanlardan baþkasý yapamaz. Allah'ýn emirleri kim için ise, o þahýs, o cemaat, o ümmet mükelleftir. Ýslâm'ýn emirleri baþkalarýna havale edilerek yapýlamaz. Namaz kýlan müslümanlarýn, namaz kýlmayan zihniyetten medet ummalarý çok acý bir bekleyiþtir. Tesettürlü müslümanlarýn, tesettüre düþman olan zihniyetten bir þey ummalarý afedersiniz aptallýktýr...

O DÝYARIN SAKÝNLERÝ, ÝSLAM'I BÜTÜNÜYLE YAÞIYORLARDI!..

Selam ve Dua ile..

Gönderen: 05.01.2007 - 11:24

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1748 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ustam54 (64), hacabdey (65), ahmet38 (39), selam olsun (45), cilali61 (51), Gülü Sevin (43), miraç51 (45), MaviPIRLANTA83 (41), raul (34), Yarali-BosnaM (49), Rahmetullah (42), ismail hakk&yac.. (36), minikkusum (35), tuna_boyu (39), sumeyya66 (58), Yasemin_88 (36), yaratilmis (45), sada (43), NETZERO (39), ademyorulmaz (39), tasarý (49), asude82 (42), crane (43), sead26 (44), sniper7754 (47), aydýn28 (61), m.tayfun (35), ReisBey (54), merveofset (45)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.03955 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.