0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » cevap

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
jaxmax su an offline jaxmax  
Konu icon    cevap
9 Mesaj
UYARI!!

Okuyacaðýnýz bu bölüm, hayatýn ÇOK ÖNEMLÝ bir sýrrýný içermektedir. Maddesel dünyaya bakýþ açýnýzý kökten deðiþtirecek olan bu konuyu, çok dikkatli bir biçimde ve sindirerek okumalýsýnýz. Burada anlatýlacak olanlar yalnýzca bir bakýþ açýsý, farklý bir yaklaþým veya herhangi bir felsefi düþünce deðil; dine inanan-inanmayan herkesin kabul edeceði, bugün bilimin de kanýtladýðý kesin bir gerçektir
.


MADDENÝN ARDINDAKÝ SIR

Akýl ve vicdan yoluyla çevresini izleyen kiþi fark eder ki, evrendeki canlý-cansýz herþey yaratýlmýþtýr. Peki tüm bunlar kim tarafýndan yaratýlmýþtýr?

Açýktýr ki, evrenin her noktasýnda kendini belli eden "yaratýlmýþlýk", evrenin kendisinin bir ürünü olamaz. Örneðin bir böcek kendi kendisini var etmemiþtir. Güneþ sistemi, bitkiler, insanlar, bakteriler, alyuvarlar, kelebekler kendi kendilerini yaratmamýþlardýr. Tüm bunlarýn "tesadüfen" oluþmalarý gibi bir ihtimal de söz konusu deðildir.

Dolayýsýyla þu sonuca varabiliriz: Gözümüzle gördüðümüz herþey yaratýlmýþtýr... Ancak gözümüzle gördüðümüz þeylerin hiçbiri "Yaratýcý" deðildir. O halde, Yaratýcý, gözümüzle gördüðümüz herþeyden baþka ve üstün bir varlýktýr. Kendisi görünmeyen, fakat yarattýðý herþeyin Kendisi'nin varlýðýný ve vasýflarýný gösterdiði üstün bir güçtür.

Ýþte Allah'ýn varlýðýný tanýmayanlarýn saptýðý nokta da buradadýr. Bu kiþiler, Allah'ý gözleriyle görmedikleri sürece, O'nun varlýðýna iman etmemeye þartlandýrmýþlardýr kendilerini. Ancak bu durumda, evrenin her yerinde apaçýk görünen "yaratýlmýþlýk" gerçeðini gizlemek, evrenin ve canlýlarýn yaratýlmamýþ olduðunu iddia etmek zorunda kalýrlar. Bunu yapmak için yalanlara baþvururlar. Evrim teorisi bu konuda baþvurulan yalanlarýn, sonuçsuz çýrpýnýþlarýn en belirgin örneðidir.

Ýnkar edenlerin temel yanýlgýsý, aslýnda Allah'ýn varlýðýný inkar etmeyen, ancak çarpýk bir Allah inancýna sahip olan pek çok kiþi tarafýndan da paylaþýlýr. Toplumun çoðunluðunu oluþturan bu kiþiler, yaratýlýþý reddetmezler, ancak Allah'ýn "nerede" olduðuna dair ilginç batýl inançlarý vardýr: Çoðu, Allah'ýn "gökte" olduðunu sanýr. Bilinçaltlarýndaki düþünceye göre, Allah çok uzaklardaki bir gezegenin arkasýndadýr ve çok nadiren "dünya iþlerine" müdahale eder. Ya da hiç etmez; evreni yaratmýþ ve býrakmýþtýr, insanlar kendi kaderlerini çizerler...

Kimileri de Kuran'ýn Allah'ýn "her yerde" olduðuna dair haberini duymuþlardýr, fakat bunun anlamýný tam olarak çözemezler. Bilinçaltlarýndaki batýl düþünce, Allah'ýn radyo dalgalarý ya da görünmez, hissedilmez bir gaz gibi maddeleri çevrelediði þeklindedir.

Oysa bu düþünce ve baþtan beri saydýðýmýz, Allah'ýn "nerede" olduðunu bir türlü çözemeyen (belki de bu yüzden O'nu inkar eden) düþünceler, ortak bir yanlýþa dayanmaktadýrlar: Hiçbir temeli olmayan bir ön yargýyý benimsemekte, ondan sonra da Allah ile ilgili olarak zanlara kapýlmaktadýrlar.

Nedir bu ön yargý?..

Bu ön yargý maddenin varlýðý ve niteliði ile ilgilidir. Maddenin var olduðu konusunda öyle þartlanmýþýzdýr ki, acaba gerçekten var mýdýr, yoksa bir görüntü olarak mý yaratýlmaktadýr, hiç düþünmemiþizdir. Oysa modern bilim, bu ön yargýyý da yýkarak, çok önemli ve etkileyici bir gerçeði ortaya koymaktadýr. Ýlerleyen bölümlerde Kuran'da da iþaret edilen bu büyük gerçeði açýklamaya çalýþacaðýz.

Elektrik Sinyallerinden Oluþan Evren

Yaþadýðýmýz dünya ile ilgili tüm bilgilerimiz bize beþ duyumuz aracýlýðý ile gelir. Yani biz gözümüzün gördüðü, elimizin dokunduðu, burnumuzun kokladýðý, dilimizin tattýðý, kulaðýmýzýn duyduðu bir dünyayý tanýrýz. Doðumumuzdan itibaren bu duyulara baðlý olduðumuz için "dýþ dünya"nýn, duyularýmýzýn bize tanýttýðýndan farklý olabileceðini hiç düþünmemiþizdir.

Oysa, bugün birçok bilim dalýnda yapýlan araþtýrmalar son derece farklý bir anlayýþý beraberinde getirmiþ, algýlarýmýz ve algýladýðýmýz dünya ile ilgili ciddi þüphelerin oluþmasýna neden olmuþtur.

Bir ateþin ýþýðýný ve sýcaklýðýný hissettiðimiz anda bile beynimizin içi kapkaranlýktýr ve ýsýsý hiç deðiþmez.
Bir cisimden gelen ýþýk demetleri retina üzerine ters olarak düþerler. Burada elektrik sinyaline dönüþen görüntü beynin arka tarafýndaki görme merkezine ulaþtýrýlýr. Görme merkezi dediðimiz yer küçücük bir alandýr. Beyin ýþýðý geçirmediði için, görme merkezine de ýþýðýn ulaþmasý mümkün deðildir. Yani biz, ýþýl ýþýl ve derinlikli bir dünyayý küçücük ve ýþýðýn asla ulaþamadýðý bir noktada algýlarýz.


(HATIRLATMA: MADDENÝN ARDINDAKÝ SIR KONUSU VAHDETÝ VÜCUT DEÐÝLDÝR)

UYARI!!

Okuyacaðýnýz bu bölüm, hayatýn ÇOK ÖNEMLÝ bir sýrrýný içermektedir. Maddesel dünyaya bakýþ açýnýzý kökten deðiþtirecek olan bu konuyu, çok dikkatli bir biçimde ve sindirerek okumalýsýnýz. Burada anlatýlacak olanlar yalnýzca bir bakýþ açýsý, farklý bir yaklaþým veya herhangi bir felsefi düþünce deðil; dine inanan-inanmayan herkesin kabul edeceði, bugün bilimin de kanýtladýðý kesin bir gerçektir.


MADDENÝN ARDINDAKÝ SIR

Akýl ve vicdan yoluyla çevresini izleyen kiþi fark eder ki, evrendeki canlý-cansýz herþey yaratýlmýþtýr. Peki tüm bunlar kim tarafýndan yaratýlmýþtýr?

Açýktýr ki, evrenin her noktasýnda kendini belli eden "yaratýlmýþlýk", evrenin kendisinin bir ürünü olamaz. Örneðin bir böcek kendi kendisini var etmemiþtir. Güneþ sistemi, bitkiler, insanlar, bakteriler, alyuvarlar, kelebekler kendi kendilerini yaratmamýþlardýr. Tüm bunlarýn "tesadüfen" oluþmalarý gibi bir ihtimal de söz konusu deðildir.

Dolayýsýyla þu sonuca varabiliriz: Gözümüzle gördüðümüz herþey yaratýlmýþtýr... Ancak gözümüzle gördüðümüz þeylerin hiçbiri "Yaratýcý" deðildir. O halde, Yaratýcý, gözümüzle gördüðümüz herþeyden baþka ve üstün bir varlýktýr. Kendisi görünmeyen, fakat yarattýðý herþeyin Kendisi'nin varlýðýný ve vasýflarýný gösterdiði üstün bir güçtür.

Ýþte Allah'ýn varlýðýný tanýmayanlarýn saptýðý nokta da buradadýr. Bu kiþiler, Allah'ý gözleriyle görmedikleri sürece, O'nun varlýðýna iman etmemeye þartlandýrmýþlardýr kendilerini. Ancak bu durumda, evrenin her yerinde apaçýk görünen "yaratýlmýþlýk" gerçeðini gizlemek, evrenin ve canlýlarýn yaratýlmamýþ olduðunu iddia etmek zorunda kalýrlar. Bunu yapmak için yalanlara baþvururlar. Evrim teorisi bu konuda baþvurulan yalanlarýn, sonuçsuz çýrpýnýþlarýn en belirgin örneðidir.

Ýnkar edenlerin temel yanýlgýsý, aslýnda Allah'ýn varlýðýný inkar etmeyen, ancak çarpýk bir Allah inancýna sahip olan pek çok kiþi tarafýndan da paylaþýlýr. Toplumun çoðunluðunu oluþturan bu kiþiler, yaratýlýþý reddetmezler, ancak Allah'ýn "nerede" olduðuna dair ilginç batýl inançlarý vardýr: Çoðu, Allah'ýn "gökte" olduðunu sanýr. Bilinçaltlarýndaki düþünceye göre, Allah çok uzaklardaki bir gezegenin arkasýndadýr ve çok nadiren "dünya iþlerine" müdahale eder. Ya da hiç etmez; evreni yaratmýþ ve býrakmýþtýr, insanlar kendi kaderlerini çizerler...

Kimileri de Kuran'ýn Allah'ýn "her yerde" olduðuna dair haberini duymuþlardýr, fakat bunun anlamýný tam olarak çözemezler. Bilinçaltlarýndaki batýl düþünce, Allah'ýn radyo dalgalarý ya da görünmez, hissedilmez bir gaz gibi maddeleri çevrelediði þeklindedir.

Oysa bu düþünce ve baþtan beri saydýðýmýz, Allah'ýn "nerede" olduðunu bir türlü çözemeyen (belki de bu yüzden O'nu inkar eden) düþünceler, ortak bir yanlýþa dayanmaktadýrlar: Hiçbir temeli olmayan bir ön yargýyý benimsemekte, ondan sonra da Allah ile ilgili olarak zanlara kapýlmaktadýrlar.

Nedir bu ön yargý?..

Bu ön yargý maddenin varlýðý ve niteliði ile ilgilidir. Maddenin var olduðu konusunda öyle þartlanmýþýzdýr ki, acaba gerçekten var mýdýr, yoksa bir görüntü olarak mý yaratýlmaktadýr, hiç düþünmemiþizdir. Oysa modern bilim, bu ön yargýyý da yýkarak, çok önemli ve etkileyici bir gerçeði ortaya koymaktadýr. Ýlerleyen bölümlerde Kuran'da da iþaret edilen bu büyük gerçeði açýklamaya çalýþacaðýz.

Elektrik Sinyallerinden Oluþan Evren

Yaþadýðýmýz dünya ile ilgili tüm bilgilerimiz bize beþ duyumuz aracýlýðý ile gelir. Yani biz gözümüzün gördüðü, elimizin dokunduðu, burnumuzun kokladýðý, dilimizin tattýðý, kulaðýmýzýn duyduðu bir dünyayý tanýrýz. Doðumumuzdan itibaren bu duyulara baðlý olduðumuz için "dýþ dünya"nýn, duyularýmýzýn bize tanýttýðýndan farklý olabileceðini hiç düþünmemiþizdir.

Oysa, bugün birçok bilim dalýnda yapýlan araþtýrmalar son derece farklý bir anlayýþý beraberinde getirmiþ, algýlarýmýz ve algýladýðýmýz dünya ile ilgili ciddi þüphelerin oluþmasýna neden olmuþtur.

Bir ateþin ýþýðýný ve sýcaklýðýný hissettiðimiz anda bile beynimizin içi kapkaranlýktýr ve ýsýsý hiç deðiþmez.
Bir cisimden gelen ýþýk demetleri retina üzerine ters olarak düþerler. Burada elektrik sinyaline dönüþen görüntü beynin arka tarafýndaki görme merkezine ulaþtýrýlýr. Görme merkezi dediðimiz yer küçücük bir alandýr. Beyin ýþýðý geçirmediði için, görme merkezine de ýþýðýn ulaþmasý mümkün deðildir. Yani biz, ýþýl ýþýl ve derinlikli bir dünyayý küçücük ve ýþýðýn asla ulaþamadýðý bir noktada algýlarýz.

Bu yeni anlayýþýn çýkýþ noktasý ise þudur: Bizim "dýþ dünya" olarak algýladýklarýmýz, yalnýzca elektrik sinyallerinin beyinde oluþturduðu etkilerdir. Elmanýn kýrmýzýlýðý, tahtanýn sertliði, dahasý anneniz, babanýz, aileniz, sahibi olduðunuz bütün mallar, eviniz, iþiniz ve bu kitabýn satýrlarý yalnýzca ve yalnýzca beyninizdeki elektrik sinyallerinden ibarettir.

Frederick Vester bilimin bu konuda ulaþtýðý noktayý þöyle ifade eder:

Bazý düþünürlerin, 'insan bir hayaldir, aslýnda bütün yaþananlar geçici ve aldatýcýdýr, bu evren bir gölgedir' þeklindeki sözleri günümüzde bilimsel olarak kanýtlanýyor gibidir.1

Ünlü filozof George Berkeley'in, bu þaþýrtýcý gerçek ile ilgili açýklamasý ise þöyledir:

Kendilerini gördüðümüz ve dokunduðumuz için, bize algýlarýmýzý verdikleri için nesnelerin varlýðýna inanýrýz. Oysa algýlarýmýz sadece zihnimizde var olan fikirlerdir. Þu halde algýlar aracýlýðýyla ulaþtýðýmýz nesneler fikirlerden baþka bir þey deðildirler ve bu fikirler, zihnimizden baþka yerde bulunmazlar zorunlu olarak… Bütün bunlar madem ki sadece zihinde var olan þeylerdir, öyleyse evreni ve þeyleri zihnin dýþýnda varlýklar olarak hayal ettiðimizde, yanýlmalarýn içine düþmüþ oluyoruz demektir… Öyleyse bizi çevreleyen þeylerin hiçbirinin bizim zihnimizin dýþýnda bir varlýðý yoktur.2

Konuyu tam olarak açýklamak için öncelikle, dýþ dünya hakkýnda bize bilgi veren duyularýmýzdan söz edelim.

Nasýl Görüyoruz, Duyuyoruz, Tadýyoruz?

Görme olayý oldukça aþamalý bir biçimde gerçekleþir. Görme sýrasýnda, herhangi bir cisimden gelen ýþýk demetleri (fotonlar), gözün önündeki lensin içinden kýrýlarak geçer ve gözün arka tarafýndaki retinaya ters olarak düþerler. Buradaki hücreler tarafýndan elektrik sinyaline dönüþtürülen görme uyarýlarý, sinirler aracýlýðý ile, beynin arka kýsmýndaki görme merkezi adý verilen küçük bir bölgeye ulaþýrlar. Bu elektrik sinyali bir dizi iþlemden sonra beyindeki bu merkezde görüntü olarak algýlanýr. Yani görme olayý, gerçekte beynin arkasýndaki küçük, ýþýðýn hiçbir þekilde giremediði, kapkaranlýk bir noktada yaþanýr.

Þimdi genelde herkesçe bilinen bu bilgiye bir kez daha dikkatlice bakalým: Biz, "görüyorum" derken, aslýnda gözümüze gelen uyarýlarýn elektrik sinyaline dönüþerek beynimizde oluþturduðu "etkiyi" görürüz. Yani "görüyorum" derken, aslýnda beynimizdeki elektrik sinyallerini seyrederiz.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son jaxmax tarafından, 10.01.2006 - 15:11 tarihinde.
Gönderen: 10.01.2006 - 15:11
Bu Mesaji Bildir   jaxmax üyenin diger mesajlarini ara jaxmax üyenin Profiline bak jaxmax üyeye özel mesaj gönder jaxmax üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1102 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
(a.yasir) (57), alihaydar02 (48), cantanem (51), burakburak (52), FiLiZ-NL (48), sonsuzluk38 (54), zümrüdüanka (49), Rumeysa1980 (44), ruhneraz (51), EREN12 (60), cihat25 (67), sidika (49), bir dost (51), serdar81 (59), Gayemiz : ALLAH (36), ebu-abdurrahman (49), basrikaya (49), sahaf (51), [melike] (34), Eibo (), Sonofgavs (44), Fuat Özgürlük (58), Cueneyt88 (36), hüzünlü (45), burak_22 (40), alperen_66 (46), aliosmanpolat (44), islam_2005 (34), TuRkMeNkIzI__Mi.. (34), gunesm (54), moslem (34), mustafa karaba&.. (56), sivasli58 (42), yusuf_islam (34)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.80185 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.