*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 2566 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cuma, 21. Haziran 2024 - 10:18

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » KAZA VE KADER

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	EmReCaN_TR

KAZA VE KADER

57 Mesaj -

Kader, Allah-ü Teala’nýn olacak olan bütün her þeyi önceden bilmesi kaza da bu bilinenin vakti ve zamaný gelince vuku bulmasý, olmasýdýr.

Ýnsan kaderin mahkumu mudur? Ýnsan sadece Allah’ýn yazdýklarýný yapabilen bir figüran, bir oyuncu mudur? Ýnsan yaptýðý iþlerden ne ölçüde sorumludur?

Yapýlacak iþlerde karar verme yetkisi insana aittir. Ýnsan kendi hür iradesi ile adam öldürme, öldürmeme içki içme içmeme...iþlerine karar verir. Ýnsan düþünür, karar verir ve yapar. Allah-u Teala hiç birine müdahale etmez. Her þeyi insan kendisi yapar . Sonuçta da iyilik yaparsa cennete kötülük yaparsa cehenneme gider. Allah-u Teala iþi yapan insana müdahale etmez sadece iyilik yap diye teþvik eder. Kötü iþleri (içki, kumar, zina...) yasaklar ve yapmamamýzý ister. Ama karar verme yetkisi insana aittir ki verdiði karara göre ya cennete ya da cehenneme kendisi gidecektir. Allah kulunun yapacaðý olaya müdahale etmez. Sadece ne karar vereceðini önceden bilir. Ama bilmesi insanýn fiilini, eylemini etkilemez. Çünkü insan Allah’ýn kaderine ne yazdýðýný (yani ilerde kendi hür iradesi ile ne yapacaðýný ) bilememektedir.ÖZET :ÝNSANLAR ALLAH'IN YAZDIÐINI YAPMIYOR , ALLAH ÝNSANLARIN NE YAPACAÐINI ÖNCEDEN BÝLÝYOR. Kullarýnýn önceden ne yapacaðýný bilemeyen bir tanrý “Allah” olamazdý. Buradaki tek soru insanýn ne karar vereceðine müdahale etmeyen Allah’ýn olayý olmadan önce bilmesidir.

Zaman, önce, sonra, olayýn aný... bütün bunlar insanlar için söz konusudur. Yani zaman insan için söz konusudur. Allah için söz konusu deðildir. Ýnsaný yarattýðý gibi zamaný da Allah yaratmýþtýr. Allah yarattýðýna mahkum olamaz, onunla sýnýrlandýrýlamaz. Allah bütün zamaný ve zamanlarý görür. Týpký bizlerin sýnýflarýmýzda bulunan tarih çaðlarý þeritlerimizde 1453’te Ýstanbul’un fethedildiðini 1783’te Fransýz Ýhtilalini gördüðümüz gibi. Ýþte Allah-u Teala da yarattýðý zamandaki olaylarý görür, bilir ve yazar. Kim bilir belki de Allah-u Teala’nýn katýnda kýyamet çoktan kopmuþtur. Fakat biz insanlar hür irademizle baðýmsýzca iþlerimizi yapýp ömrümüzü tamamlamaktayýz.

Önceden bilmek olayý etkiler mi?

Bilim adamlarý güneþin tutulacaðý zamaný önceden hesaplayabilmektedirler. Yani bilim adamlarý önceden güneþin tutulacaðý zamaný bulup bunu takvimlere, kitaplara yazmaktadýrlar. Ama güneþ tutulduðu zaman bilim adamlarý bunu yazdýðý için tutulmamaktadýr. Þartlar nedenler oluþmuþ ve vakti gelince güneþ tutulmuþtur. Bilim adamlarý sadece bu þartlarý nedenleri önceden bilip güneþ tutulma zamanýný hesaplamaktadýr. Ýnsanlar bazý olaylarý önceden bilmektedirler. Ve bu bilmeleri olayý etkilememektedir. Ýnsanlar bile bildiðine göre insanlarý yaratan Allah her þeyi önceden görür, bilir, iþitir ve yazar.

Ýnsan olaylara yüksekten baktýkça daha uzaðý görebilir. Bir apartmandan ayrýlan bir insan düþünelim. Onu yolcu eden kiþi misafirinin az ötede önüne çýkacak katilini göremez. Ama ayný apartmanýn damýndaki bir insan ise o katili görebilir. Yüksekten helikopterle geçen bir insan ise o katili yakalayabilecek polisi görebilir. Yani olaylara yukardan baktýkça olaylarýn sonrasýný görme ihtimali de artar. O halde büyüklerin en büyüðü olan olaylara en yüksekten (ve ayný zamanda en yakýndan) gören Allah’u Teala elbette zamandan kayýtsýz olarak her þeyi olmadan önce bilir, görülmeyeni görür ve okunmayan bir yazý ile (alýn yazýsý) yazar. Zaten görülmeyeni olacak olaný bilmese bu bir eksiklik olur ki Allah’u teala için bu söz konusu deðildir.

Hayýr ve þer (iyilik ve kötülük) Allah'tansa insanýn suçu nedir?

Allah’u Teala insana iyilik ve kötülük yapma yeteneði vermiþtir. Sonra kuldan iyilik yapýp cennetine girmesini istemiþtir. Allah kuluna akýl irade vermiþ ve yaptýðý iþin sonucundan kendisini mesul tutmuþtur. Kýsaca iyiliði ve kötülüðü yapan insandýr. Allah o iyi veya kötü iþi yapan kiþiye o iþi yapabilme gücü verir. Fakat bu gücü verme iþi insanýn iradesine, isteðine göredir. Yani insan neyi isterse (iyilik veya kötülük) Allah onu yaratýr ký sonucundan da insan kendisi mesul olabilsin, kendi iradesinin sonucuna katlanabilsin . Allah iyi ve kötülüðü gösterir sonuçlarýný (cennet, cehennem) söyler iradeyi insana býrakýr. Ýsteyen cennete isteyen cehenneme gider. Allah’u teala hep iyiliðimizi ister. Mesela bir yol düþünelim yolun iki tarafýnda beyaz ve kýrmýzý ýþýk veren sýnýr taþlarý vardýr. Elimizde trafik rehberi önümüzde kýlavuz olan bir trafik polisi vardýr. Ayrýca Allah insana akýl da vermiþtir. Þimdi polis yolu gösteriyor, trafik rehberi yol hakkýnda bilgi veriyor sýnýr taþlarý yolun sýnýrlarýný çiziyor akýl da doðru yol bulabiliyorken bir kiþi bu yolda kaza yapsa, yoldan çýksa uçuruma düþse suç kimde olur? Þoförde mi, kýlavuz (polis) da mý, rehber de mi, sýnýr çizgisi taþlarýnda mý?

Ayný þekilde Allah insana sýnýr çizmiþtir. Bu taþlar ayet ve hadislerdir. Trafik polisi peygamberdir. Trafik rehberi kitabýmýz Kuran’dýr. Aklý da Allah vermiþtir hala daha insan uçuruma, cehennem çukuruna düþerse suç insanda olmaz da kimde olur?

Þura suresi ayet 30: " Sizin baþýnýza gelen kötülükler ancak elinizle kazandýklarýnýzýn, yaptýklarýnýzýn sonucudur. "

Bir musibetle mi karþýlaþtýk o bizim kendi elimizle yaptýðýmýz kötülüklerin doðal sonucudur. Baþka suçlu aramak sorumluluktan kaçmaktýr. Mesela bizler kendi elimizle (parfümle, egzozla...) ozon tabakasýný deliyor sonuçta güneþin zararlý ýþýnlarýna maruz kalýyoruz.

Allah bizim peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)’den sonra helak etme cezasýný kýyamete dek kaldýrmýþtýr. (Enfal suresi 32. Ayet) yani çok kötü, pis, ahlaksýz, katil bir toplum var. Allah’u Teala onlarý niçin helak etmiyor? Sorusunun cevabý yukarýdaki ayettir. ALLAH TOPLU HELAK CEZASINI KALDIRMIÞTIR FAKAT KISMÝ UYARI CEZALARI VEREBÝLMEKTEDÝR...

Doðal afetler bir musibet midir?

Allah bizlerden düþünmemizi, tevekkül etmemizi (tüm tedbirlerimizi alýp, iþin gücümüzü aþan ksmýný dua ile Allah’a havale etmemizi) istiyor.

Ýnsan deprem bölgesinde ev yapýyorsa tedbirini almalý, depreme dayanýklý evler yapmalý, ýrmak kenarýnda ev yapýyorsa sellere karþý tedbirlerini almalýdýr. Yoksa hiç bir tedbir almadan deprem, sele maruz kalýrsa sonuç bir musibet deðil katliam olur. Ama kiþi tedbirini alýr, her önlemini yerine getirir sonrada doðal afetle can-mal kaybýna uðrarsa iþte imtihan ve tevekkül burada baþlar. Ýmtihan olan musibetler yani tedbiri aldýktan sonra bir bela baþýmýza gelirse buna nasýl bakmalýyýz.

Ayrýca Kur’an bizlere kul hakkýnýn yenildiði, adaletin olmadýðý, zulmün hakim olduðu yerlere bela ve musibetlerin hakim olacaðýný bildirir.

Her musibet, bela müminler için hayýrlýdýr. Bizler görüþ açýmýzýn sýnýrlý olmasý ve geleceði bilemememizden dolayý baþýmýza gelen kötülüðü her boyutuyla tam idrak edemememiz nedeniyle olaylarýn hayýr boyutunu görememekteyiz. Mesela yolda koþarken ayaðýmýz taþa takýlsa ve düþsek kýzarýz, baðýrýrýz. Halbuki düþmeyip hýzla koþmaya devam etseydik köþeyi dönünce karþýmýza çýkacak hýzla gelen arabayý göremeyip bize çarpmasýna engel olamayacaktýk. Ama o düþme bizi ölümden korumuþ olmaktadýr, dizimizin aðrýmasý pahasýna.

Kangren olmuþ el kesilir bu kötü bir olaydýr. Ama o kötü görülen olay yapýlmasa bu kez kangren bütün vücudumuza yayýlacak ve ölmemize sebep olacaktýr. Þimdi hastanýn doktora “acemi adam elimi niye kestin !” diye sormasý doðru olur mu? Asýl kötülük o eli kangren yapmayacak þekilde korumamaktýr: (þura :30). Her kötülüðün sebebi yine insanýn kendisidir. Hatta Kur’an da bazý insanlarýn kalplerinin mühürlendiði bizlere bildirilir. Yine Kur’an bu kiþilerin kendi kötü fiillerinin sonucunda kalplerinin mühürlendiðini bizlere haber verir.

Peki neden fakirlik, sakatlýk, kör, topal insanlar var?

Öncelikle çöpçü, temizlik iþçisi... gibi mesleklere ihtiyaç olduðunu belirtelim. Eðer onlar olmazsa idi ortalýk pislikten geçilmezdi. Önemli olan meslekler arasýnda uyum olmasý, ahengin saðlanmasýdýr....

Neden kör, âmâ insanlar vardýr?

Ýnsanlar ibret alsýn görüp düþünsün, þükretsin ve kendilerinin ayný hallerle imtihan edilmedikleri için Allah’a hamt ve dua etsinler diye.

Bu durumda olanlar ise imtihan olduklarý bilinciyle sabredip isyan etmediklerinden dolayý kýyamet günü cenneti kazanabilmeleri için .

Ýslam musibete uðramayan, zengin insanlarý þükre davet eder. Fakir belaya düçar olanlarý fakirlikten, musibetten kurtulmak için tüm çabanla gayret ettikten sonra hala gidiþatý düzeltememiþse imtihan bilinciyle hareket edip sabretmeye davet eder. Þükretmeyen zengin, sabretmeyen fakir imtihaný kaybetmiþtir.

Dünyada kötülükler neden oluyor?

Kötülük iyiliðin olmamasýndan dolayý meydana gelir. Ýyiliðin olmadýðý yerde kötülük vardýr. Ýyiliðin yokluðu kötülüðü doðurur. Ayrýca genelde dünyaya iyilik hakimdir. Kötülük olsa bile bu iyiliðin deðerinin bilinmesi için gereklidir. Ayrýca bazý kötülükler hayra vesile olurlar. Açlýk tokluðun kýymetini hastalýk saðlýðýn deðerini... insana kavratýr. Ayrýca aðaçtan düþtük diye bütün aðaçlar, suda boðulan var diye her gördüðümüz su... kötü kabul edilemez. Bunlar istisnadýr. Bunlarýn asýllarý iyidir.

Özetle insan iyi olursa her þey iyi olur. Ahiret günü de cennete gider. Ýnsan kötü olursa toplum, çevre, dünya... kötü olur. Ahirette de cehenneme girer.

O halde insan kendi kaderini kendi yazar, cennete de cehenneme de kendisi gider. Kader sadece boy pos erkek, kýz olma ,göz rengi... gibi durumlar için, bizi aþan konular için söz konusudur. Bunun dýþýndaki her fiil, eylem ve bunlarýn doðal sonucu (ceza, mükafat, cennet, cehennem) insanýn kendi hür iradesiyle seçtiði kendi tercihleridir.

“Cümle iþler Hâlik’ýndýr kul eliyle iþlenir,

"Ýlm-i ledün bilmeyen bunu kul yaptý sanýr.”

Gönderen: 10.12.2003 - 19:07

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 2566 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
6607 üye ile 12.06.2024 - 22:37 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
bayram1111 (50), Asya23 (47), no war (36), baykar (56), ummahan (45), bislina (45), PRENS25 (41), sami_558 (40), kesmez (59), raydýn (64), sametkavuk28 (36), Seyh hakan (51), aliulvi (47), VURALMUH (51), umurbey (53), TemurMelik (54), suko30 (49), sin_veysel (37), meliksah67 (57), ghettobjerg (33), armaniboy (44), can_dostum (37), ramiz (42), pamuk_13012 (39), hazer (49), dagistan (41), SiNaN_FFM (40), sistemdestek (45), ayhanbasekin (59), ykesme (43), vamoss (49), ibrahim_duman (42), Atakan58 (52), makray (55), nekman (51), velioglu (36)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.67606 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.