0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » NEDEN BU KADAR AFFEDİCİSİN?

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
NEDEN BU KADAR AFFEDİCİSİN?
Moderator


4254 Mesaj -
NEDEN BU KADAR AFFEDÝCÝSÝN?
Bir damla!
Bir damla düþtü gökyüzünden yeryüzüne, Allah’ýn indirdiði ve kendi rahmeti ile merhametlendirdiði bir rahmet damlasý! Düþtüðü yeri yeþerten, gönülleri ýsýtan, bir kalbe sýðmayýp, tüm kalplere, mevc mevc tüm kainâta yayýlan, nurlu bir damla!
Ben Muhammedim,
Ben Ahmedim,
Ben mukaffa (son peygamber),
Ben hâþirim,
Ben tevbe ve rahmet peygamberiyim.
Affetmek; affa lâyýk olmayaný, dostunu-düþmanýný, akrabasýný, tüm yaradýlmýþlarý, nedametten öne eðilmiþ tüm baþlarý Onun yüceliðine yücelik katan yüce bir özellik.
Efendimiz; (s.a.v.) yüreði öylesine geniþ bir insan ki, Onun insanlara karþý baðýþlayýcý olmasý, merhameti ve yumuþaklýðý, herkesi kendine hayran býrakmýþtýr. Yüreðinin sýcaklýðý, etrafýndaki insanlarýn kalplerine öylesine nüfuz etmiþtir ki, insanlar önce teker teker Müslümanlýðý seçmiþ, sonra aralarýndaki bað, öz kardeþlikten de öte mümin kardeþliðine dönüþmüþtür. Eðer kaba, katý kalpli olsa idin muhakkak ki insanlar çevrenden daðýlýr giderlerdi.(Al- i Ýmran 3/159) Ama Sen, 14 asýrdýr gönüllerde yer bula bula söylene gelen, her gün, dünyanýn dört bir yanýnda, 5 vakitte ismi zikredilen, en merhametli, en yumuþak kalpli, en kutlu nebisin! Ýnsanoðluna yaradýlýþ özelliði olarak düþmanýný affetmek, dostunu affetmekten daha zor gelir. Düþmanlarýna merhamet etmek ve onlarý baðýþlamak, insanlarýn ahlâk depolarýnda çok az olan ve nadir bulunan bir duygudur. O nadir duygu, Onun yüreðini kendisine mesken edinmiþ, bu sayede bu yürek, düþmanlarý tarafýndan da takdir edilmiþtir. Bugün belki de gönüllerin fethi olarak adlandýrabileceðimiz Mekkenin Fethinde, Efendimizin (s.a.v.) düþmanlarýna karþý tavrý, daha doðrusu Efendimize (s.a.v.) düþman olanlara karþý Efendimizin tavrý, Onun ve Rabbimizin merhamet etmedeki derecesini bizlere göstermektedir.
Ebu Süfyan ki Uhud ve Hendekte müþriklerin baþkumandanýdýr. Eþi Hint ki o mübarek insanýnýn, Hz. Hamzanýn (r.a.) ciðerini diþlemiþ, organlarýný parçalayýp boynuna kolye olarak asmýþtýr ve bu nasýl bir hikmettir ki bir tarafta insanlýktan ancak bu kadar nasipsiz kalabilmeyi becerebilmiþ iki insan, bir tarafta da bu nasipsizlere her þeye raðmen kin tutmayýp, merhamet kollarýný açabilmeyi baþarabilmiþ bir insan durmakta! O gün, kendin de yaralanmýþtýn ya, Hz. Hamza (r.a.) þehitlerin sultaný olmuþtu, yer gök aðlamýþtý ya o gün Ta içinin acýdýðýný hissetmiþtin ya hani! Ýþte gün bugündür, vakit intikam günüdür. Fakat Nebi, Ebu Süfyanýn evine kim girerse güvendedir. emrini tüm Mekkelilere yaymakta. Düþman dost safýna geçiyor, Müslüman oluyor. Hint Efendimiz (s.a.v.) tarafýndan yaptýklarý hiç yüzüne vurulmaksýzýn affediliyor ve Efendimize (s.a.v.) artýk kendisinin meclisinden daha sevimli bir meclis görmediðini itiraf ediyor. Ya Vahþiye ne demeli? O da kendisi için en güvenli yeri Peygamberimizin (s.a.v.) yanýnda buluyor. Ama Peygamberimiz, ona -Hamzanýn katiline- bakamýyor. O kadar hisleniyor ki, hissettiði acýyý, yüreðindeki sýzýyý bir nebze olsun dindirmek için gözlerinden mübarek merhamet damlalarýný boþaltýyor. Kâinatýn Efendisi aðlýyor. Ýstese kýsas yapabilir, ama O affetmeyi seçiyor. Sadece bir daha gözüne gözükmemesini istiyor, yüreðindeki acýyý her zaman bu kadar bastýramayýp da ona karþý kýrýcý bir söz söylemekten kaçýnmak için. Mekkeliler Efendimize (s.a.v.) ve Müslümanlara eziyette çok çok ileri giderek, 3 sene boyunca onlarý boykot etmiþ, Kâbenin duvarýna astýklarý ahidnâme ile onlarla alýþ veriþ yapmayý, kýz alýp vermeyi yasaklamýþ, onlarýn yakýnlarýndan da yardým almalarýný engellemiþlerdir. Öyle bir duruma gelinmiþtir ki Müslümanlar aðaç ve ot yiyerek karýnlarýný doyurmaya çalýþmýþlar, içerinden bazýlarýný da kaybetmiþlerdir. Eziyet edenlerin baþýnda da Ebu Cehil ve oðlu Ýkrime yer almaktadýr. Onlar Peygamberimizin (s.a.v.) namaz esnasýnda baþýna deve iþkembesi dökmüþler, Onu boðmaya çalýþmýþlar, öldürmek için türlü türlü tuzaklar kurup durmuþlardýr. Bir düþünelim Bugün býrakýn tüm bu iþkencelere maruz kalmayý, yanlýþlýkla ayakkabýmýza basýlmýþ olsa ve bundan ötürü de bizden af dilense,
karþýdaki insaný mazur görmek nefsimize aðýr gelir. Ama O, Rabbinin: Kolaylýk göster, affa sarýl, iyiliði tavsiye et, cahillerden de yüz çevir. (Araf / 199) emri ile affetmenin büyüklüðünü tüm dünyaya þu sözleri ile inkiþaf etmektedir: Allahým, Ýkrimenin bana yaptýðý bütün kötülükleri, Senin nurunu söndürmek için attýðý her adýmý affet. Yüzüme karþý ve gýyabýmda söylediði sözleri de affet. Fetih gününde de Yusuf misali affetmekte tüm Mekke halkýný Size bugün hiçbir baþa kakma ve ayýplama yok. Allah sizi baðýþlasýn. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir. Kýzý Zeynebi (r.a.) hicret sýrasýnda, devesinden iterek düþürüp, hem karnýndaki bebeðinin, hem de Zeynebin ölümüne sebep olan Hebbar bin Esved de af dileyenler ve kabul edilenler arasýnda. Müslümanlýðý kabul etmeyen bir kabilenin reisi olan Sümâme bin Asal da bu kervana katýlmýþ. Müslümanlarýn eline düþüp 3 gün boyunca esir edildikten sonra kendisinden beklentisinin ne olduðu soran Peygamberimize þöyle seslenmektedir: Muhammed! Beni öldürecek olursan ölmeyi hak etmiþ bir insaný öldürmüþ olursun. Fakat bana lütuf göstererek kendine minnettar býrakýrsan, o zaman hayatým boyunca bu iyiliði unutmam. Eðer fidye istiyorsan onu da hemen vermeye hazýrým. Efendimiz bu piþman ve Müslümanlýðý seçen adamý affediyor. Bunun üzerine Sümâme þöyle diyor: Ey Allahýn Rasulu! Dünyada en nefret ettiðim insan Sendin. Fakat þu andan itibaren dünyada en sevdiðim insan Sensin. Eskiden nefret ettiðim din, Senin dinin idi. Þimdi canýmdan fazla sevdiðim din, Senin dinindir. Eskiden hiç görmek istemediðim þehir bu þehirdi. Bugün ayrýlmak istemediðim þehir bu þehirdir. Dünya dünya olalý düþmanýna karþý bu þekilde davranan baþka bir fatih görmemiþtir. Asýrlar geçmiþ, ama hiçbir zaman dilimi, onu hafýzalardan yok etmeye güç yetirememiþtir, yetiremeyecektir Çünki O,bizler için bugün de en mükemmel örnektir. Duygularýný, düþüncelerini, yaþayýþlarýný Onun duygularýna, düþüncelerine, yaþayýþlarýna benzetmede, þüphesiz ki bizim kat edemeyeceðimiz derecede yol kat etmiþ sahabilerin gibi; Seni tanýdýktan sonra bu dini ve Seni, kendisine En Sevgili yapan Sümâme bin Asal gibi; Kýzýn Fatýma, annemiz Aiþe gibi; Ömer ve Ebu Bekrin gibi; Senin için yapamadýklarýmýzdan ve kusurlarýmýzdan dolayý Senden, Günahlarýmýzdan dolayý da Rabbimizden affýmýzý dilerim. Ayþe KARAKOÇ.
Gönderen: 14.04.2009 - 23:28
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1222 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
bahar61 (48), ebrar22 (52), muzo 02 (53), abdulberr (57), Sakarya5461 (54), canan85 (39), Abdulkadir056 (27), Alaaddin_E (51), betus86 (38), zeynepcik (41), halebi (40), ammarh. (58), hatice gönül (39), karamurad (57), erens (42), ZeYD-CaN (37), pazarci (40), bkaya85 (39), can38 ()
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.67930 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.