*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - Kasr-ı Arifan dergisinden Cübbeli ahmet hocamızın yazıları

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1077 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cumartesi, 21. Aralık 2024 - 08:39

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » İLANLAR & DUYURULAR » Kasr-ı Arifan dergisinden Cübbeli ahmet hocamızın yazıları

önceki konu diğer konu

3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Beyza

Kasr-ı Arifan dergisinden Cübbeli ahmet hocamızın yazıları

159 Mesaj -

Kasr-ý Hinduvân'dan Kasr-ý Ârifân'a Büyük Dönüþüm
Ahmet Mahmut ÜNLÜ

Kasr-ý Ârifân, Tarîkat-ý Aliyye-i Nakþibendiyye’mizin müessisi olan Hâce Muhammed ibn-i Muhammed ibn-i Muhammed Bahâuddîn Þâh-ý Nakþibend el-Üveysî el-Buhârî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin doðduðu köyün adýdýr. Buhârâ’ya on altý kilometre yakýnlýkta olan bu köyün önceki adý ise Kasr-ý Hinduvân idi. Daha doðmadan geleceði müjdelenen Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri, manevî makamlarda yükseliþini tamamladý ve nihayet kendisine tarîkatlarýn en üstünü bahþedilen veliler baþbuðu oldu. Onun irþâdýyla Kasr-ý Hinduvân Kasr-ý Ârifân’a dönüþtü. Ýþte Kasr-ý Arifan isimli bu dergi de böylesine büyük bir dönüþümün vasýtasý olacaktýr.

Allâh-u Te'âlâ’ya sonsuz hamd-ü senâda ve Rasûlüne sýnýrsýz salât-ü selâmda bulunduktan sonra bizleri siz okurlarýmýzla yeniden buluþturan Kasr-ý Ârifân dergisinin hazýrlanmasýna bizleri muvaffak ettiði için Rabbimize tekrar tekrar þükrederiz. Bu yazýmý üç konu üzerine yoðunlaþtýrmak istiyorum ki, bunlarýn birincisi; dergimizin adýnýn açýlýmý, ikincisi; böyle bir dergiye ihtiyaç duyulma nedeni, üçüncüsü de; idrakiyle müþerref olduðumuz Ramazan-ý Þerîf ayýnýn son on gecesini, özellikle Kadir gecesini ve Fýtr Bayramýnýzý tebrikle alakalý olacaktýr.

Malumunuz vechi ile Tarîkat-ý Aliyye-i Nakþibendiyye’mizin müessisi olan Hâce Muhammed ibn-i Muhammed ibn-i Muhammed Bahâuddîn Þâh-ý Nakþibend el-Üveysî el-Buhârî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin doðduðu köyün adý Kasr-ý Ârifân’dýr. Buhârâ’ya on altý kilometre yakýnlýkta olan bu köyün önceki adý Kasr-ý Hinduvân idi. Þâh-ý Nakþibend Hazretlerinin büyük þeyhi (þeyhinin þeyhi) olan Hâce Muhammed Baba Semmâsî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri bu köyde bulunan halifesi Seyyid Emir Külâl (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerini ve ihvânýný ara sýra ziyaret ederdi. Bu ziyaretlerinin birinde o köyde yakýnda bir çocuk doðacaðýný, onun tarîkatte kendisine uyulan bir imam olacaðýný ve onun sebebiyle Kasr-ý Hinduvân’ýn, Kasr-ý Ârifân (Allâh’ý bilen ârif kiþilerin köþkü göz kırpma

olacaðýný bildirmiþti. Diðer bir ziyaretinde ise o çocuðun kokusunun yoðunlaþtýðýný ve doðmuþ olabileceðini haber vermiþti ki, Hâce Semmâsî (Kuddise sirruhû göz kırpma

nun müridlerinden olan Nakþibend Hazretlerinin babasý Muhammed ibn-i Muhammed (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri henüz kundakta olan Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerini getirip kucaðýna koydu ve bereketli dualarýný aldý. Böylece Muhammed Baba Semmâsî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin manevî terbiyesini halifesi Seyyid Emir Külâl (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerine havâle etti ve: “Bu yavrunun manevî eðitiminde bir kusur gösterirsen sana hakkýmý hela etmem” dedi. Böylece Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri on sekiz yaþlarýna kadar Muhammed Baba Semmâsî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin manevî gözetimi altýnda bulundu. Onun vefatýndan sonra ise vasiyeti üzere Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin terbiyesini Seyyid Emir Külâl (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri üstlendi ve bu vasiyeti hakkýyla îfâ etti.

Aslýnda üveysi olduðu için kendisinden uzun yýllar önce vefat etmiþ olan Hâce-i Hâcegân Abdülhâlýk-ý Ðucdüvânî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin ruhaniyetinden yetiþmiþ olan Þâh-ý Nakþibend (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri, Hâce Semmâsî (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinin daha o doðmadan önce haber verdiði üzere manevî makamlarda yükseliþini tamamladý ve nihayet kendisine tarîkatlarýn en üstünü bahþedilen veliler baþbuðu oldu ve onun irþâdýyla Kasr-ý Hinduvân Kasr-ý Ârifân’a dönüþtü.

Hinduvan’dan Arifan’a Dönüþümün Hikâyesi
Þimdi dergimizin ismiyle münasebetine gelince; bu mübarek isimle ve sâkinleriyle teberrük maksadýmýzýn ötesinde bu dergi bir inkýlâbýn (dönüþümün) göstergesidir ki, böylece biz kötüden iyiye, kötü niyetlilerden iyi niyetlilere, evvelce yanýmýza yanaþamazken 28 Þubat sürecinin þaþkýnlýðýndan yararlanarak etrafýmýza nüfûz etme fýrsatý bulan çete bozuntusu asalaklardan, evvelden beri Allâh için hizmet edenlere hizmet sahasý açmaya, Ýslâmiyeti maddî menfaatlerine âlet edip, bizim gibi iyi niyetli insanlarý basamak kullanarak medya patronu olmaya özenenlerden, kendi cebinden harcamalar yaparak bu dîni azîz kýlma gayesi taþýyanlara kavuþmuþ bulunmaktayýz. Ayrýca Kasr-ý Ârifân’da doðan nur, evvelkiler gibi sönmeyip kýyamete kadar yaþayacaðý gibi, bu dergi de öncekiler gibi kesintiye uðramayýp, biiznillâhi Te'âlâ kurucularýnýn iyi niyeti sayesinde sürekli olsun diye bu isimle adlandýrýlmýþtýr. Allâh-u Te'âlâ cümlemize niyetlerimize göre muâmele buyursun. Âmîn! Burada Üstâdýmýz Hacý Mahmud Efendi (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerinden defâatle iþittiðim Hâce Attâr’a (Kuddise sirruhû göz kırpma

âit þu beyti sizinle paylaþmadan edemeyeceðim:

Ârif an bâþed ki gerded Hak þinâs,
Her ki ârif nîst nebved cins-i nâs. (1)

Ârif o kimsedir ki, Hakk’ý tanýyan biri olmuþtur,
Ârif olmayan ise insan cinsinden olmamýþtýr.

Ýþte biz de bu vesileyle hakký tanýyacaðýmýza, her hak sahibine hakkýný vereceðimize ve haktan ayrýlmayacaðýmýza Allâh-u Te'âlâ ‘nýn muvaffak kýlmasý ile söz veriyoruz. Bu dergiye ihtiyaç duyulma nedenine temas edecek olursak; bilindiði üzere bu hizmetler boþluk kabul etmez. Bir süre “izle, gör” muamelesini takip ettiysek de, baktýk ki, bir takým eskimiþ yüzler ve insanlara verecek hiçbir þeyleri bulunmayan cahiller çeþitli vesilelerle vitrin deðiþikliði yaparak ve Üstadýmýz Hacý Mahmud Efendi (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretlerini istismar edip maddî menfaatlerine âlet ederek ortalýðý ifsada devam etme kararlýlýðýndadýrlar. Ve milleti aptal sanmaktadýrlar. Hâlbuki cemaatimiz, senelerce dinledikleri sohbetler sayesinde hakký batýldan, dostu düþmandan ayýracak kabiliyettedirler. Ancak Müslüman’a yakýþan hüsn-ü zan sýfatýna sahip olduklarýndan dolayý meseleleri tam araþtýrmadan nihaî kararý vermeyecek kadar da aðýrbaþlýdýrlar. Bir de insanlara gidecekleri yeni bir adres gösterme imkânýna sahip deðilken, eski yollarýný kapatmak, kâr-zarar hesabý yapanlar nezdinde pek kârlý görülmemektedir. Bu yüzden onlar yeni bir adres beklentisindeydiler. Biz de cemaatimize, soranlara yeni bir adres gösterme imkânýna sahip olsunlar diye bu dergiyi hazýrlama lüzumu hissettik. Yine böylece elindeki kalemi Ehl-i Sünnet ulemâsý aleyhine kullanmayý bir þantaj aracý yapan zýr câhillere hadlerini bildirmek boynumuzun borcuydu.

Ýlim, Ýslâm’ýn Hayatýdýr Ve Dinin Direðidir
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): “Ýlim, ibadetten ve amelden daha faziletlidir. Ýlim, Ýslâm’ýn hayatýdýr ve dinin direðidir. Ýlim dindir. Ýlim hem benim, hem benden önceki bütün peygamberlerin mirasýdýr. Ýlim her ayýbý örter. Âlim ile âbid sýratta buluþtuðunda, ibadet ehli olan zâta: ‘Cennete gir, ibadetinle nimetlen’ denilirken, âlime: ‘Burada dur ve sevdiklerine þefaat et, çünkü sen kime þefaat edersen mutlaka þefaatin kabul edilecektir’ denilir. Böylece o, peygamberler makamýnda bulunur. Âlim yeryüzünde Allah’ýn eminidir. Âlim yeryüzünde Allah’ýn sultanýdýr, onun hakkýnda konuþan kesinlikle helâk olmuþtur. Âlimler ümmetimin eminleridir. Âlimler yeryüzünün kandilleridir, peygamberlerin halifeleridir, benim de, bütün peygamberlerin de vârisleridir. Âlimler peygamberlerin vârisleridir. Gök ehli onlarý sever, öldüklerinde kýyamet gününe kadar denizdeki balýklar bile onlar için istiðfar eder. Allah bir kuluna hayýr dilerse, ona dinde fýkýh ilmi verir. Ýlim talep edenin bu tahsili, geçmiþine keffâret olur. Ýlim üzere uyumak, cahilken namaz kýlmaktan daha hayýrlýdýr. Kýyamet günü âlimlerin mürekkebiyle þehitlerin kaný tartýya konduðunda, âlimlerin mürekkebi þehitlerin kanýndan aðýr gelecektir. Kendisinden faydalanýlan bir âlim, bin âbidden hayýrlýdýr. Ýlim tahsilinde olana melekler kanatlarýný gerer. Ýlim talibi Allah indinde Allah yolunda cihat edenden üstündür. Ýlim talibi, Ýslâm’ýn temelidir, ecri peygamberlerle birlikte verilecektir. Ýlim üstünlüðü ibadet üstünlüðünden hayýrlýdýr. Allah-u Te'âlâ ve melekleri, yuvasýndaki karýncalar ve denizdeki balýklara varýncaya kadar bütün yaratýklar, insanlara hayýr öðreten kimseye salât ederler. Âlimin âbidden üstünlüðü, benim sizin en aþaðýnýza karþý üstünlüðüm gibidir. Âlimlerle oturmak ibadettir. Âlimlere deðer verin, çünkü onlar gerçekten peygamberlerin vârisleridir, onlara deðer veren muhakkak Allah’a ve Resulü’ne ikram etmiþ olur. Cennet ehli cennette bile âlimlere muhtaç olacaktýr. Âlimler gökteki yýldýzlar gibidirler ki, kara ve denizin karanlýklarýnda onlarla yol bulunur. Kýyamet günü ilk þefaati peygamberler, sonra âlimler, sonra þehitler yapacaktýr. Hangi bir genç ilim ve ibadet talebinde yetiþir ve büyürse, Allâh-u Te'âlâ ona kýyâmet günü yetmiþ iki sýddîk sevâbý verir. Ümmetimin en hayýrlýlarý âlimleridir, âlimlerin en hayýrlýlarý ise merhametlileridir. Allah-u Te'âlâ cahilin bir günahýný affetmeden âlimin kýrk günahýný baðýþlar. Âlimin günahý bir günahtýr, cahilinki ise iki günahtýr. Âlimin bir rekâtý, cahilin bin rekâtýndan hayýrlýdýr. Âlimin yataðýnda yaslanýp ilme çalýþtýðý bir saat, âbidin yetmiþ senelik ibadetinden hayýrlýdýr. Âlimleri karþýlayan, muhakkak beni karþýlamýþtýr, âlimleri ziyaret eden gerçekten beni ziyaret etmiþtir, âlimlerle oturan kesinlikle benimle oturmuþtur, benimle oturan ise sanki Rabbimle oturmuþ gibidir” (2) buyurmuþken, Ýslâmî mecmualarda âlimler nasýl tenkit edilebilir ve Müslümanlar nasýl böyle bir neþriyatý okuyabilir. Ve diðer âlimler hâlâ bu dergilerde nasýl yazabilir.

Gayemiz “Ehli Sünnet Alimlerini Müdafaa” Þimdi bu cahil editörler, “Bu hâdisler çok takva sahibi olan özel âlimler hakkýndadýr” diyebilirler. Hâlbuki Hammâd, Ýbrahim, Alkame ve Abdullah ibn-i Mesûd (Radýyallâhu anhüm) vasýtasýyla Ebû Hanife (Radýyallâhu anh)ýn, Müsned’in de rivayet ettiði þu hâdis-i þerif konuyu vuzuha kavuþturmaktadýr: “ Allâh-u Te'âlâ kýyâmet günü âlimleri toplayacak ve: ‘Ben hikmetimi (ilmimi) sizin kalplerinize koydumsa, mutlaka size hayýr dilediðim için, siz(in bunu hak ettiðinizi) bildiðim için ve sizi baðýþlamak istediðim için koydum. Haydi, cennete gidin. (Günah namýna) sizde olan her þeye raðmen, Ben sizi kesinlikle baðýþladým. Ben bir þeye aldýrmam” (3) buyuracaktýr.
Þimdi insafla düþünelim; ömrü hayatý ilim meclislerinde geçen insanlarýn birkaç hatasý dillendirilerek onlara hakarete yeltenmek bir Müslüman’ýn iþi olabilir mi? Hâlbuki Ýbn-i Mesûd (Radýyallâhu anh) hadîsinde: “Allâh-u Te'âlâ peygamberlerden söz aldýðý gün, her âlimden de mutlaka (ilmi teblið edeceðine dair) söz almýþ ve ona þu sözü vermiþtir ki; ilim meclislerinde oturmasý nedeniyle onun bütün kötü amellerini kaldýracaktýr.” (4)
Peki âlimin keffâreti ilmi iken, bu câhillerin keffâreti ne olacaktýr? Ýþte bu dergi ulemaya hakaret edenlere raðmen âlimlere ikram etme ve hak ettikleri deðeri verme gayesiyle hazýrlanmaktadýr. Bu faziletlerden mahrum olan âlimler ancak Ehl-i Sünnet dairesinin dýþýnda kalanlardýr ki, onlar zaten bizim mevzûmuzun haricîndedirler.
Sizlerden istirhamýmýz, dinin temelini teþkil eden ulemaya sahip çýkmanýz ve bu gibi dergileri okuyup okutarak ilme ve ulemaya verdiðiniz deðeri ortaya koymanýzdýr. Yolumuzun sahibi velinimetimiz Büyük Þeyh Efendi (Kuddise sirruhû göz kırpma

:

Þerî’at hâmili e’lem zevâtý,
Dahi âlim olan fýkha zevâtý,
Kezâlik hâmili Furkan zevâtý,
Ziyade ta’zim eyle bul necâtý.
Bu ta’zimle azîz Hakk’a gidelim,
Cemâl-i bâ kemâle seyredelim. (5)

“Þerîat ilimlerini taþýyan âlim zâtlara, fýkýh ilmine vâkýf olanlara ve hâfýzlara son derece saygýlý ol ki kurtulasýn” buyurarak yolumuzun kaidelerini açýklamýþken, Üstâdýmýz Hacý Mahmud Efendi (Kuddise sirruhû göz kırpma

Hazretleri hâfýzlarý bile ayakta karþýlayýp kapýya kadar uðurlarken, âlimlerin aleyhine faaliyet gösterenler bu yolu nasýl temsil edebilirler?! Artýk bu kenelerden kurtulduðumuza þükredelim ve bu hizmetin kýymetini bilelim!
Bu vesileyle Kadir gecenizi ve Fýtýr bayramýnýzý tebrik eder ve Behlül Dânâ (Kuddise sirruhû göz kırpma

nun þu dizelerini sizlere ithaf ederim:

Bayram, yeni elbise giyenler için deðildir,
Bayram ancak azap tehdidinden emin olanlar içindir.
Bayram süslü bineklere binenler için deðildir,
Bayram ancak hatalarý terk edenler içindir.

DÝPNOTLAR
(1) Ferîdüddîn Attâr, Pend nâme; beyit no: 550
(2) Ali el-Müttakî, Kenzü’l- ummâl; no: 28657-8,61,66,68,69,71,73,76,77,79,88,90, 28711- 14,15,23,25,27,29,36,37,38,39,40,56,64,69,70,73,78,84,86,89, 28883, c. 10, sh. 132-170
(3) Müsned-ü Ebî Hanîfe, sh: 39 ; Ali el-Müttakî, Kenzü’l- ummâl, no: 28894-28896, c. 10, sh. 172-173
(4) Ali el-Müttakî, Kenzü’l- ummâl; no: 28897, c. 10, sh. 173
(5)Mustafa Ýsmet Ðarîbullâh (Kuddise sirruhû göz kırpma

, Risâle-i Kudsiyye, sh:33
kasr-ý Arifan dergisine ve ekim sayýsýndaki yazýlara ulaþmak isterseniz iþte adres
http://www.arifandergisi.com/

Gönderen: 26.10.2007 - 20:42

	der_ya

875 Mesaj -

beyza kardeþim eyvallah...ayný dergýdeyz demekký.... ben iþk çýktýgý zamanda bu konuyu forumda yazmýstým....kasrý arýfan ...gercekten evlerýmýze gýrmesý gereken býr dergý.... Allah Razı Olsun

Gönderen: 26.10.2007 - 20:46

	Beyza

159 Mesaj -

Es-selamu aleyküm der_ya kardeþim,olsun bir kez daha yazmýþ olalým görmeyenler görür belki Allah nasip ederde birkaç kiþi abone olur inþ

Gönderen: 26.10.2007 - 20:54

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1077 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
(a.yasir) (57), alihaydar02 (48), cantanem (51), burakburak (52), FiLiZ-NL (48), sonsuzluk38 (54), zümrüdüanka (49), Rumeysa1980 (44), ruhneraz (51), EREN12 (60), cihat25 (67), sidika (49), bir dost (51), serdar81 (59), Gayemiz : ALLAH (36), ebu-abdurrahman (49), basrikaya (49), sahaf (51), [melike] (34), Eibo (), Sonofgavs (44), Fuat Özgürlük (58), Cueneyt88 (36), hüzünlü (45), burak_22 (40), alperen_66 (46), aliosmanpolat (44), islam_2005 (34), TuRkMeNkIzI__Mi.. (34), gunesm (54), moslem (34), mustafa karaba&.. (56), sivasli58 (42), yusuf_islam (34)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.73720 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.