ES SELAMU ALEYKUM

**Zaman denizinde, zamanýn nasýl geçtiðini anlamadan,
ferasetsizce günü birlik yaþantýma devam etmeye çalýþan ben, ansýzýn çýkan
kulaklarý saðýr edercesine esen boþ vermiþlik rüzgârlarýna kapýlýp, alabora
olmuþ mücadele gemisinden düþtüðüm anda takýldým günah oltasýna. Þeytanýn ve
nefsimin birlikte hareket ederek zaman denizine fýrlattýðý günah oltasýnýn,
küçücük iðnesine bakýp da 'çok tatlý olmalý? Bir kereden bir þey olmaz'
diyerek yakalandýðým andan beri çýðlýk çýðlýða yüreðim.


Ýðne küçüktü evet. Ama iðneye yakalandý mý yüreðin, iðne
býrakmýyordu ki sen onu býrakmaya çalýþ sanda.


Ýðne küçüktü tamam. Ama iðne yüreðine girdimi, yüreðin dönmeye
baþlýyor ve yüreðin zaman denizinde yol alýrken, mücadele gemisinin
kontrolünü gaflet kaptanýna teslim ediveriyorsun.


Ýðne küçük anladým, tamam. Ama küçük iðne gaflet kaptanýnýn da
yardýmlarýyla aklýnýn çaresiz kaldýðý durumlarda aklýna yol göstermek
isteyen yüreðinin, sesini kýsýyor, sana sadece çýðlýklarýný hissettiriyor ve
aklýn anlamsýzlaþýyor.


Yüreðimde iðnenin açtýðý küçücük delikten içeri giren masum gibi
görünen meltemlerin, fýrtýnaya dönüþerek yüreðimdeki huzurlarý tarumar
etmesinin sebebi de küçücük bir iðneydi. Günah oltasýnýn küçücük bir
iðnesiydi.


Aklýmýn çözüm bulamadýðý her sorunda yöneldiði yüreðim, sadece
çýðlýk çýðlýða. Hani Allah'ýn Sevgilisi (s.a.v.) buyuruyor ya 'Müminin
ferasetinden korkun' diye. Feraset, Allah'ýn yardýmlarýyla kalbin akla yol
göstermesi deðil de neydi? Çýðlýk atmaktan bitap düþen kalp ne kadar yol
gösterebilir ki akla? Günah oltasýna takýlarak þeytanýn ve nefsin esiri
olmaya baþlayan kalp, huzurunu kaybeden kalp, Sevgililer sevgilisiyle
buluþamayan kalp ve Yaradan'ýna (c.c.) 'buyur gel konuðum ol Rabbim'
diyemeyen kalp, çýðlýk çýðlýða kalmasýnda ne yapsýn?


Günah oltasýna yakalanmama vesile olan iðnenin verdiðe acýya
raðmen, iðnenin pisliklerini yüreðime akýtarak yüreðimi karartmasýna raðmen,
meltemlerin yüreðime girer girmez sert bir fýrtýnaya dönüþüp huzurumu
tarumar etmesine raðmen, aklýmýn anlamsýzlaþmasýna raðmen yüreðimin
çýðlýklarýnýn çetelesini tutmaya çalýþýyorum þimdilerde.


Her çizgi acý demek, her çizgi biraz daha artan karanlýk demek,
her çizgi yüreðimin içine kapanmasý demek ve çeteleye her attýðým kertik
yüreðimden biraz daha uzaklaþarak yüreðimin bana küsmesi demek.


Çetelem bayaðý kabardý þu aralar. Yüreðim küsmüþ ses vermiyor
bana. Yüreðime her seslendiðimde bana, 'hadi durma çetelene bir çizik daha
at beni ne yapacaksýn' dercesine nazlý bir küsgün çýðlýkla cevap vererek
susuyor yüreðim. Yüreðim artýk sessiz. Yüreðimi sevgisiz býrakmam neden oldu
bütün bunlara. Aklýma takýlan binlerce soru var þimdiler de. Farkýnda
olmadýðým ama cevaplamak zorunda olduðum ne çok soru varmýþ meðerse.


Yüreðimin uzun zamandýr hatýrlatmalarýna duymazdan gelerek kulak
asýyordum. 'Yok, yok sandýðýn gibi deðil' diyerek sadece kendimi
kandýrýyormuþum meðer. Yüreðimin sesleri çýðlýklara dönüþmeden önceydi
sanýrým en son sevgilerime tutunduðum. O günden beri de hiç kapýsýný
açmamýþtým ki sevgi odasýnýn. Nerden bilirdim ki tam çýðlýk çýðlýða kalan
yüreðimin acýlarýný dindirmek için son bir umutla sevgi odasýnýn kapýsýný
çaldýðýmda içerden ses gelmeyeceðini? Nereden bilirdim ki sevgilerin
çalýnabileceðini? Nereden bilirdim ki yüreðimde sevginin kalmadýðý zamanlar
yüreðimin çýðlýklarýnýn arttýðýný? Aklýmý sorguya çekiyor yüreðim ve hesap
soruyor 'çabuk söyle Sevgimizi kim çaldý?' Anlamsýzlaþan aklým yeni farkýna
varýyor ' sahi sevgimizi kim çaldý?'


Akýlla kalp. Ýyi anlaþan iki eski dost. Kalbin önderliðinde yola
beraber çýkmýþlar yaratýldýklarýnda, hep dost bilmiþler ve sevmiþler
birbirlerini. Allah Teala'nýn, bizlere açýkça düþmanlýðýný ilan eden ve her
ne pahasýna olursa olsun bizleri de beraberinde ateþ sahiline götürmek içi
çalýþacaðýný ilan eden düþmanýmýzdan korunmamýza yol göstermesi için iki
güzel nimet. Baþýmýza gelen her iyi ya da kötü olayda, bizi Allah'a
yaklaþtýrmanýn yollarýný iþaret eden iki farklý danýþmanýmýz. Güzel
beraberlikleri bizleri daima güzele yönelteceði gibi, iki güzel dostun
arasýný açacak nifak tohumlarýný saçmamýz sebebiylede kalbin çýðlýklarýnýn
çetelesini tutuyor bulabiliriz kendimizi, farkýnda olmadan. Kalp küs tümü
akýla, akýl anlamsýzlaþýyor ve hesap gününün farkýna varamadan çalýþýyor.


Bak gene baþladý bir iki üç dört…


Farkýndayým, çýðlýk çýðlýða yüreðim!!! *

Afffffffff ALLAHIMM afffffffffffffffff

*Seyit Ayvaz*

ALINTI

Ey Afüvv olan ve günahlarý affeden, yok eden Allahým. Sen büyük, küçük bütün günahlarý affeden ve affetmeyi çok sevensin. Kullarýnýn sayýsýz günahlarýný affederek sevindirmeyi çok seversin.

Senin Afüvv ismin Gafur ismine yakýn ama affetmede daha ileridir. Gafur; günahlarý örten, Afüvv ise günahlarý affeden ve kökünden kazýyan demektir.
Senin Afüvv ismin, Muntakim isminden de þumullüdür. Afüvv ismine mahzar olanlar, Muntakim isminden kurtulurlar. Bu, Cehennemden Kurtulup, Cennete kavuþmak gibidir.
Senin ahlakýn olan Kur’an ahlakýyla ahlaklanmayan kullar, birbirlerinin suçlarýný affetmez ve yüzüne vururlar. Sen bizleri Esmaül Hünsalarýnla ahlaklandýr. Affa muktedir olduðumuz anlarda evlatlarýmýzý, çevremizdeki insanlarý sürekli affedelim. Sen de bizleri affeyle

Miraçta Habibine ne güzel bir müjde verdin. Ümmetinin þirk dýþýnda tüm günahlarýný affedeceðini müjdeledin. Sen ne büyük Afüvv’sün Allahým. Bu ne büyük müjde Allahým.
Senin bizlere verdiðin en büyük müjdenin biri de, Habibine mahþerde lutfedeceðin büyük þefaattir. Habibine verdiðin büyük deðeri, O’na vereceðin büyük þefaatle göstereceksin. O gün bizim için ne büyük bir gün. Habibinin þefaati bizim için ne mutlu bir son. Senin tecellisi dünyalara sýðmayan Afüvv ismin, O gün bütün büyüklüðüyle zuhur edecek. Belki bu zuhur Cehennemin narýný nura gark ve kalb edecek.


þeytan Senin kullarýna giderek sürekli vesvese verir. “Sen günah iþledin, Allah seni asla affetmez diye” Sýnýrsýz bir hazine olan Senin Afüvv ismini kullarýndan gizlemek ister. Vesveseyle kullarýný ümitsizliðe düþürüp kendine arkadaþ arar. Zavallý Þeytan mahþerde Senin Afüvv ismine sýðýnacak ve Merhametlilerin en merhametlisi olduðunu zikrederek, Habibin aþkýna Senden merhamet ve aff dilenecek…
Ey Affý sonsuz ve sýnýrsýz Allahým! Sen cezalandýrmaktan daha çok affetmeyi seversin. Her kulun inancý ölçüsünde, Senin birçok isimlerinin tecellisine mahzardýr. Her kulun senin bir sanat eserindir. Ýsimlerinin tecellilerine mahzar olmuþ kullarýný cezalandýrmayý sen Sevmezsin. Senin Sevdiðin þey kullarýnýn acizliðini anlayýp, günahlarýndan piþman olup senden af dilenmesidir. Kullarýnýn Sana meyletmesi, Seni arzu etmesi, Seni sevmesi, Sana gönül vermesi, Senden marifetullah istemesi, Senden Cennette Cemalini istemesidir.