0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Haccı dolu dolu yaşamak

önceki konu   diğer konu
9 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Yusuflu su an offline Yusuflu  
Haccı dolu dolu yaşamak
428 Mesaj -



Haccý dolu dolu yaþamak - 1


EN GARÝPLERÝN, EN hazýrlýksýzlarýn, en yenilerin, en fakirlerin buralara gelmesine alkýþlar, tebrikler...Fakat her imkana raðmen gelmeyenlere, gelemeyenlere heyhat !

Hacca gelenler, Allâhýn elçileri olarak telakki edilirlermiþ; onlarý orada melekler karþýlarmýþ. Onlarýn dualarý kabul olur; günahlarý dünyadaki kumlar, yer yüzündeki su damlacýklarý, denizdeki köpükler adedince bile olsa affedilirmiþ !

Buralarý, kâinatýn merkezi, Küre-i Arzýn kalbidir. Bir bakýma ahiret meþheri, azamet membaý; bir bakýma da Rahmet mazharýdýr. Haccý, Allahýn emriyle, bizzat Hz. Cebrail AS. tarif etmiþ, Arafatýn, Müzdelifenin ve Minanýn sýnýrlarýný O göstermiþ.

Esasen Kâbe, bütün dünya Müslümanlarýnýn Þûra Yeri; Hac mevsimi de Þûra zemini, Þûra zamanýdýr. Maalesef bu mânâ tam anlamýyla gerçekleþememekte.

Burasý Hz. Hâcerin, Hz Ýbrahim AS. tarafýndan Allahýn emri üzerine, Allâha emanet edip býrakýldýðý ýssýz vadinin de bulunduðu yerdir. O mübarek hâdiseden sonra, o ihlaslý tavýrlarýn hürmetine, Hz. Hâcer validemize bereketli Zemzem verilmiþtir. Ýnsanlar onun etrafýnda pervane olmuþ ve burada Mekke þehri teþekkül etmiþtir.

Bu önemli bir mânâdýr. Zenci bir haným olan Hz. Hâcer validemizin o yüksek imanýnýn ve müthiþ teslimiyetinin yaþandýðý yer oluþu, hiç unutulmamalýdýr. Tamamen kuru bir çölde, bir aðaç altýnda, kundaktaki küçük bir bebekle býrakýlan ve tamamen yalnýz olmasýna raðmen asla isyan etmeyen, tereddüt göstermeyen, tam bir ümit ile yaþayan, her yönden Allâha tam teslim olan; bu sayede de büyük nimetlere mazhariyete ulaþan o yüce insan ve Onun yaþadýklarý teferruatýyla muhakkak hatýrlanmalýdýr.

Hiç itiraz etmeden, halî bir sahrada, Allahýn emri olduðu için tereddütsüz, evlâd-ý iyâlini býrakýp giden Hz.Ýbrahim A.S.a ve küçücük yavrusuyla yine en ufak itiraz hali göstermeden o ýssýz yerde tereddütsüz kalabilen Hz.Hâcer validemize binler selam ve salât olsun. Allah bizleri de o yüksek ahlakla ahlaklandýrsýn.

O yüksek imanýn sayesinde, bu gün bu nurlu kalabalýklar ortaya çýkmýþ. Say esnasýnda da, asýrlar öncesi, tamamen bomboþ bir çölde, en zaruri su ihtiyacýný karþýlayamayan Hz. Hâcerin küçücük evlâdý için isyan etmeden, Allaha teslim olarak esbaba müracaat edip su aramasý mutlaka düþünülmelidir. Bu arama esnasýnda da evladýný uzaktan da olsa görmeye çalýþmasýný, müthiþ bir teslim oluþun tezahürü olarak hatýrlamak, bu ruhun vicdanýmýzda yer etmesi için bu yaklaþýk 400 metrelik mesafede Say yapmak, dualar etmek, inþâllah bizler için büyük bir avantaj olacaktýr... Hele Say ile 70 köle azat etmiþ gibi sevaba nail oluþumuzu da bu arada hatýrlar isek ruhumuzda çok þeylerin deðiþeceðine inanýyorum.

Saflýðýn, sadeliðin sembolü olan Kâbede hemen her ihlaslý Hacý tarafýndan müthiþ bir rahatlýk ve tam bir hürriyet hissedilir, tatlý bir huzur duyulur, adeta ayrý bir boyuta geçilir.

Ancak sathî bir nazarla bakýlýrsa her taraf kara taþlarla, kayalarla, daðlarla çevrilidir. Tüneller yapýlmadan önce bir mahalleden diðerine geçmek bile çok zor imiþ Buralarý çok sýcaktýr; iklimi aðýr ve arazi þartlarý çok çetindir. Þimdilerde tünellerle ulaþým burasýný oldukça rahatlatmýþ. Daðlardan baktýðýnýzda zahiren, bu haldeki, böyle bir memleketin, nasýl olup ta böyle milyonlarca insanlarla dolduðunu, bu meþakkatli seyahate, ziyarete nasýl gelip buralarda pervane gibi döndüðünü, nasýl olup da asýrlar önce buralara yerleþtiklerini, muhakkak düþünürsünüz. Ve bu durumu, kýsa zamanda, Allahýn emirleri etrafýnda, her þeye raðmen pervane olunduðu mânâsý olarak algýlarsýnýz.

Dünyanýn meþhur bir þelâlesi yanýnda böyle bir mânâ gerçekleþseydi, belki de bazý insanlar nezdinde Ýslâm felsefesine zafiyet gelebilirdi; insanlar, oralarýn güzellikleri için gelindiðini düþünebilirlerdi. Fakat þimdi çok kötü þartlara raðmen, Allah emredince, hiç bir þeyin önemi kalmýyor; her þey güzelleþiyor; insanlar bu mânâ etrafýnda pervane oluyorlar, diye düþünürsünüz.

Burada, sabýr, müsamaha, yumuþaklýk hiçbir yerde görülemeyecek kadar kemalde, en üst seviyede tezahür ediyor. Hiçbir güç, hiçbir kültür, hiçbir medeniyet bu seviyede bir müsamahayý asla tahakkuk ettiremez, ettirememiþ Bunu siz de yaþayarak göreceksiniz.

Ancak, en garibanlarýn bile rahat Kuran okumasý yanýnda Ýslamýn asýrlardýr bayraktarý olmuþ, benim milletimin hacca gelenlerinin büyük bir kýsmýnýn Kuran okumada geri kalýþýný, herkesin Kuran okuduðu Kâbede, Mescid-i Nebevîde, saða sola bakýnýþýný, sohbet ediþini görmek gerçekten çok üzücü. Ýnþâllah bizler bu konuda en ileride oluruz.

Cennet Bahçesinde ve Haremde, fakir-zengin, çirkin-güzel, tahsilli-tahsilsiz insanlarýn hep beraber bulunuþunu, yer alýþýný görünce; cennette bile öyle olacaðýný, sadece zahiri üstünlüklerle neticeye gidilemeyeceðini çok açýk olarak anlayacaksýnýz.

Ancak görmek istenmeyecek bazý çirkinlikleri de göreceksiniz. Eðer pozitif düþünmeyi bilmez, iþin hakikatini göremezseniz, empatik düþünemezseniz hem huzursuz olacak, hem de realiteyi anlayamayýp gýybet ettiðiniz için günahlara gireceksiniz.Güzel görüp, güzel düþünmeli; hayattan lezzet almalýsýnýz.

Sokaklarda, yerlerde yatanlarý, elleriyle yemek yiyenleri, yalýn ayak gezenleri, yerli yersiz gýrtlarýný temizleyenleri, yere tükürenleri, hatta tuvalet ihtiyacýný o kalabalýk içinde kývýrýp büktükleri bir hasýr parçasý içinde giderenleri görmeniz sizi dehþete düþürmesin !

Kýsa süre önce onlardan bazýlarýnýn belki de büyük bir periþanlýkla ve hatta vahþiler gibi, Afrikanýn filan köyünde imkânsýzlýklar içinde yaþarken, bir þekilde Allâhý bulup, Resulullâhý tanýyýnca, yanýp tutuþtuklarýný, imkânsýzlýk sebebiyle belki de Kýzýl Denizi salla geçip, aylarca yayan, aç ve susuz yolculuk sonrasý buralara ulaþtýðýný düþünürseniz; memleketinizdeki nice varlýklý insanýn ise Allahý bildiði, Resulullahý tanýdýðý halde kýlýný bile kýpýrdatmadýðýný, bu mânânýn yanýna koyar da bu olumsuz davranýþlý Hacýlara öyle bakarsanýz belki de olaylarý daha doðru deðerlendirmiþ olursunuz.

Böyle düþünürken ayrýca, bir eli ve bir ayaðýný yerlerde sürüyerek tavaf edenlere, oðlunun sýrtýnda veya kolunda titreyerek say eden, tavaf etmeye çalýþan pir-i fanilere bakýn. En sýkýþýk zamanda bile size namaz için yer açmaya çalýþanlarý, hatta o mahþerî kalabalýkta kalkýp yersiz kalma pahasýna size yerini verenleri, iyi görmeye, iyi deðerlendirmeye çalýþýn.

Yerlerdeki pislikleri deðil de hiç durmadan, gece gündüz o pisliklerin toplanýþýný, binlerce ton çöpün günün her saati toplanýp uzaklaþtýrýldýðýný; sizin huzurunuz, sýhhatli yaþayýþýnýz için yok edildiðini düþünün. Hiç bir maddî menfaati olmadan, milyarlarca liralýk meþrubat veya yiyeceði, o bunaltýcý sýcak altýnda, hayýr için daðýtmaya çalýþanlara bakmaya uðraþýn. Nasýl lezzet aldýklarýný temaþâda bulunun.

Siz, ihramdan çýkmak için, çirkin olma korkusuyla saçýnýzý tamamen kestirmek yerine, dörtte birini kestirip de düzelttirirken; sünnet olduðu için, Peygamberlerine benzemek aþkýyla, ellerindeki jiletlerle, birbirlerinin saçlarýn tamamen kazýyan, sakallarýn kýnalayýp zahiren bu garip (!) hallere düþen o halis fakat zahiren gariban görünenlerin bu yüksek iman ve izanlarýna hayranlýkla bakýp onlarýn yüksek ahlaklarýndan dersler çýkarmak için deðerlendirmeye alýn.

Hele Suudlularýn milyonlarca hacýya bu buz gibi Zemzemi Arafat ve Muzdelife dahil hemen her yerde, temiz bardaklarla, termoslarla hizmete sunmasýnýn zorluðunu ve bunu nasýl baþarýlabildiklerini anlamaya çalýþýn. Onlarý tebrik edin .

Belki de Asya Münafýklarý ile Avrupa Kâfirlerinin her þeyi sömürüp bu garibanlara bir þeyler býrakmadýklarý için, bu dünyanýn her tarafýndan gelen Müslümanlarýn, bu hayat tarzýndan kurtulamadýklarýnýn sebeplerini anlamaya çalýþýn.

Bakýn o zaman ýzdýrabýnýz nasýl dinecek; nasýl her þeyin hakiki ve güzel yüzünü görüp nefes alacaksýnýz. Çünkü Güzel düþünen, güzel görür. Güzel gören, hayatýndan lezzet alýr.

Sayde, namaza gidiþlerde, insanlarýn koþuþturmalarý, bu mahþeri kalabalýkta aciz kalýþýmýz, adeta haþirdeki müthiþ zemini ve oradaki halimizi andýrýyor.

Hele Ýhram Sanki insanlar elleriyle kefenlerini giymiþler, Allâhýn huzuruna çýkmýþlar gibi. Rütbe, makam, mansýp yok. Tam bir eþitlik hali. Mecburen mütevazi oluyorsunuz. Oruçtaki açlýkla hatýrladýklarýnýza, çok yeni mânâlar ekleniyor. Bunlardan muhakkak ama muhakkak, nefsinizin ikna edilmesi, kalbinizin tatmini adýna çok tesirli bir durum olarak istifade etmeyi düþünün..

Kabede hiç durmayan tavaf, esasen Kurana, Ýmana, Ýslâma râm oluþtur. Ýnsana, mikro ve makro alemlerdeki râm oluþlarý, güneþ etrafýnda dönen seyyâratý, atomlardaki çekirdek etrafýnda dönen elektronlarý da hatýrlatýr. Siz de bütün boyutlardaki o râm oluþa senkronize olur, siz de katýlýrsýnýz. Hatta o þuursuz varlýklarýn vazifelerini yaparak ortaya koyduklarý tesbihatýn, Allâha takdimi mânâsýný, insanlar tavafta dönerek ortaya koyuyorlar diye tefekkür ederseniz, Tavaftan aldýðýnýz ulvî lezzet çok daha geliþir, deðiþir.

Zîþuur insanýn, gadap ve þehvet hislerine raðmen bu Rabbinin emirlerine musahhariyeti; inþâllah, onun diðer kusurlu hallerini örten üstün bir davranýþ olarak deðerlendirilir de, bizleri Rahmanür Rahimin rýzasýna ulaþtýrýr. Bu mânâlarla tavaf etmek müthiþ bir hal !

Ayrýca þunu da unutmayalým ki Kâbe ziyaretçilerine rahmet olarak inen 120 sevabýn 60 ý, tavaf a; 40 ý, namaz kýlmaya; 20 si de Kâbeyi seyretmeye veriliyormuþ.

Çok garip telaffuzlarla, lisanlarla, kör-topal, yaþlý-genç, zengin-fakir çok farklý insanlarý tavafta seyretmek de, pek çok vaazlardan daha tesirli bir temaþa. Bu halis ve büyük kalabalýk, nefsi ve hatta þeytaný susturacak güçte. Tavaf namazý ile bir köle azat etmiþ gibi sevaba nail oluþ, bu arada deðerlendirilmelidir ki tavafýn kýymeti biraz daha anlaþýlsýn. Bu sevaplara mazhar olan bu büyük ve halis kalabalýk hiç hata yapar mý.

M.Karabaþoðlu, bir makalesinde Hacca zengin olanlarýn gelmesi manasýna çok farklý bir deðerlendirme yapar. Ýnsanlar Eneleriyle mukayeseler yaparak her þeyi algýlarlar. Fakir fukara, acz ve fakrý hayatlarý boyunca çok sýk olarak algýlama fýrsatý bulurlar. Ancak zenginler bu manayý zor algýlarlar. Ýþte onlar da Haccýn o müthiþ zemininde adeta Cenab-ý Hakla muhatap olurcasýna, yakîn hâsýl ederek yaþama fýrsatý bulurlar. Ancak o müthiþ zeminin tesiriyle Eneleri pek çok sýrlarý algýlayabilir. Çok harika bir yorum

Beytullaha giden devenin her adýmýna, -belki de araba tekerleklerinin her dönüþüne-, hacýnýn her adýmýna bir sevap verilmesi, bir günahýnýn silinmesi, derecesinin bir derece artýrýlmasý hakikati, inþâllah hepimize nasip olur.

Ýhramsýz olunan zamanlarda daha rahat hareket etme imkanýný iyi kullanarak bol bol tavaf etmeli, bu kutsî mekanlarda namaz kýlmalý, duada bulunmalý etmeli, Kuran okumalý.

Þeytan Taþlamak da bir ayrý boyut. Dikkatsizlik halinde, zamansýz gitme sonucu izdihamda, ölüm tehlikesi var. Ancak insanlar bunu göze alýyor, asýrlar öncesi yapýlan davete icabet ederek, Allahýn emrini dinleyerek, belki de bu taþlamayla, þeytaný periþan hale getiriyorlar. Minada üç dört gün bir insan seli akýyor. Bu hal ayni zamanda emre ram oluþun, Allaha teslimiyetin farklý bir resmidir. Bu, nefsin ve þeytanýn, maðlup ediliþinin tecessümüdür. Ona öyle bakýn. Siz de o mânâyla Cemerâtý taþlayýn. Allâh da kim bilir bu hale ne kadar memnun olacaktýr. Onun Memnuniyet-i Mukaddesesini bir düþünün. Belki de atýlan her bir taþ için, bir büyük günahýnýzýn af edilmesi bunun bir ifadesidir.

Bayramda, birinci günün arkasýndan kestiðiniz saçlarýn her teli için bir sevap alacak, bir günahýnýzý baðýþlatacak, bir nur kazanacaksýnýz inþâllah.

Soðuk Zemzem adeta ruhlara manen þifa oluyor. Böyle tamamen simsiyah kayalarla çevrili, yaðmurun hemen hiç yaðmadýðý, çöl ve kayalardan ibaret oluþtan baþka, sýcaklarýn hemen her mevsim kavurduðu bir yerde, bir kuyunun suyu, on beþ asýr, vasýflarýný kaybetmeden nasýl varlýðýný devam ettirebilir? Bu durum, sebeplerle izah edilebilir mi? Sebeplerin gücü buna yeter mi? Bu harika akýþ, yer küredeki su damarlarýna, yer altý sularýna verilebilir mi? Kesilmeden devam eden bu müthiþ akmaya depolarýn gücü yeter mi? Bitmeyen bu harika mâyinin, ab-ý hayatýn, ucu cennetlere mi dayanýyor acaba? Bereketle akmasý için Cennetlerden ona sular mý damlýyor acaba? Perde arkasýnda, adeta Rahmet-i Ýlahiyenin eli görünüyor desek yalan olmaz.

Zemzem, þifalarýn kaynaðýdýr. Allâmümme innî eselüke ilmen nafian, rýzkan vasian ve þifaen min küllî dâin ve sakam.. dualarýyla, Allâhtan, onunla, þifalar, bereketler, faydalý ilimler istenir . Suudlular, onu buzlarla daha da lezzetlendirerek takdim ederler. Hz. Hâcer Validemize, teslimiyeti, sadakati, hâlisiyeti için verilen bu mübarek suyun; adeta, sadece cennetteki gibi, vücudu ter olarak terk ediþi de bir ayrý hakikattir. Afiyetler olsun müminlere, Allaha ram olanlara. Kýyametin dehþeti hengâmýnda da inþâllah içer, ferahlanýrýz.

7.000 Sahabenin yattýðý belirtilen Cennetül Bakî, Medinede, Mescid-i Nebevîye 60 m. uzaktadýr. Belli saatlerde ziyaretine müsaade edilmektedir. Buraya defnedilenlerin en tanýnmýþlarýný sýralayacak olursak, -ki Allah onlardan razý olsun- 3. Halife Hz Osman., Peygamberimizin amcasý Hz. Abbas, halalarý Hz.Safiye ve Hz. Âtika, süt annesi Hz.Halime, Hz . Fatimatüz Zehra; evladlarý Hz. Ýbrahim, Rukiye , Ümmü Gülsüm, Zeynep; Cafer-i Sadýk, Muhammed el Bâkýr, Zeynel Âbidin, Ýmam-ý Hasan ve ASM.ýn hanýmlarýnýn Hz. Aiþe dahil bir çoðu buradadýr.

Bütün bu mübarek iman abideleri buradan Cennet Bahçelerine gül gibi ekilmiþlerdir. Çünkü Resul-ü Ekrem ASM. bu kabristaný: Bakiye ehlini, cennet bahçelerine gül gibi ekseler gerektir diye tarif etmiþtir. Bu günlerde, bu mukaddes beldelerin idarecilerinin mezhepleri sebebiyle biraz da ziyaretçilerin ifratlarý yüzünden- bu mübarek yer, bazý taþlarý dik duran bir tarla gibi görünmektedir.

Ýnsanlara ve Cinlere Peygamber olarak gelen Resul-ü Ekrem ASM. elbette Cinler ile de görüþmüþ. O zamanlar onlardan yedi kiþi Müslüman olmuþ. Bu görüþme hatýrasýna, oraya yapýlan Cin Mescidini ziyareti de yine bütün varlýklarca hoþ amedî edilen bir Peygamberin ASM. ve davasýnýn büyüklüðünün hatýrlanmasý anlamýnda deðerlendirmeli, bu mânâdan da istifade edilmelidir.

Hz. Ýsmailin, Allâhýn emriyle kurban edilmek üzere kesilmek istendiði yere inþa edilen Hayf Mescidine de gitmelisiniz. Allahýn emrine tereddütsüz uyan Hz. Ýbrahimi (AS.), yine kesilmeye bile itiraz etmeyen Hz. Ýsmail'i ve Onlarýn yüksek imanlarýný hatýrlamak adýna buralarý ziyaret etmek çok faydalý olacaktýr.

Ýsterseniz, evlatsýz geçen yýllar sonra, dünyaya gelen bir evladýnýz için, Allahtan kurban edilme emri gelse, ne yaparsýnýz bir düþünün. Böyle bir emre uyabilir misiniz, tahammül edebilir misiniz. Ýyice düþünün. Bunu yanýnýzdaki arkadaþýnýza bir sorun, bir deneyin. Beraberce böyle bir emri tartýn. Belki böylece Hz. Ýbrahim ve Hz. Ýsmail AS.ý daha iyi anlayabilirsiniz.Ben itiraf ediyorum, aðlamaktan baþka bir þey yapamadým !

Arafatta Cebel-Ý Rahmeye muhakkak çýkmaya çalýþýn. Hz. Adem AS.ýn emre itaatsizliði sebebiyle Hz.Havvadan ilk ayrýldýðý yer de; affa nail oluþtan sonra yine ilk buluþtuðu yer de burasýdýr. Hatta Hz. Peygamber ASM. da Veda Hutbesini burada okumuþ, hâlâ o yüksek seviyesine ulaþýlamayan ulvî mesajý burada vermiþtir.

Buralarý ziyaret ederken elbette itaatsizliðin sonuçlarý çok iyi düþünülmeli, Veda Hutbesinin yüksek mânâlarý derhatýr edilmelidir. Bu vesileyle, Ýslâmýn, dünyaya getirdikleri, kazandýrdýklarý iyice deðerlendirilmelidir.

Peygamberimizin ASM. doðduðu ev, asli þeklinin deðiþtiði muhakkak olan bu bina, belki sadece o yeri hatýrlamak, o müthiþ hadiseyi hayal etmek için fýrsat bulunursa gezilmeli. Kâinattaki o müthiþ deðiþimin baþlamasýný hayal ederek, ta derinliklerimizden titreyerek, O Resulün ASM. arkasýnda olduðumuza binler þükretmeliyiz. Onun getirdikleri olmasaydý kaînatýn ne kadar periþan olacaðýný hayalinizde canlandýrýn

Güzel sesli hafýzlar, müthiþ kalabalýk bir cemaatin önünde okunan Kunut Dualarý, dualar, dualar....Harika dualar...Ancak fiilî hale gelemeyen, fiiliyata dökülemeyen arzularýn, temennilerin ifadesi dualar. Allah tatbikini de nasýp etsin, fiiliyata döktürsün inþâllah

Birlik ve beraberlik gibi, takva gibi, günahlara karþý hassasiyet gibi bir türlü gerçekleþtiremediðimiz hallerimiz... Heyhat ! Allah, dualarýmýzý kabul edip bizleri ýslah etsin inþâllah... O güzelim dualar, Ýslam aleminin, bütün insanlýðýn zulümlerden kurtulmasýný gerçekleþtirsin inþâllah...

Hatim, Mültezem, Makam-ý Ýbrahim, Hâcerül Esved, Rükn-ü Yemanide namazlar ve yine dualar Feryadý figan ve göz yaþlarýyla inþâllah akýp giden günahlar Zaaflarý, kusurlarý idrak ediþ; rahmetine sýðýnma, yüz sürme ve inþâllah affa nail oluþ. Her þeyin hazinesinin Onun yanýnda, her þeyin dizginin Onun elinde oluþunu anlayýp adeta Hakkal Yakîne vasýl olma.

Hacda, bilhassa Tavafa baþlarken veya bitirirken, Hâcerül Esved hizasýnda; Sayde tepelerde; yeþil direkler arasýnda, Cemerâta taþ atarken rükünlere riayet edememe korkusuyla zahiren garip hallere düþen müminlere, hassasiyetlerinden dolayý helal olsun; mâþâllah, barekâllah

Adeta ayrý ayrý mânâlardaki bir fetreti, farklý farklý derinliklerde yaþayan, yüzlerce kavim burada sanki mahþeri teþekkül ettiriyor. Ýslâma uymadýðý halde, bazen baþlarýný, bazen kollarýný, hatta bacaklarýný açabilen; yüzlerini gözlerini boyayabilen, kýbleyi bile bulamayan, bilemeyen; cehline raðmen buralara gelen, aðlayan, saadet-i dareyni arayan, maddî-manevî periþan bu insanlara inþâllah cüzi ihtiyarlarýný iyiye sarfettiði için, Allah, aradýklarý; istedikleri, dünya ve âhiret saadetini verir, yakîn hasýl eder, huzura kavuþturur. Ýnþâllah

Namaza gidiþler, sabahlarý, akþamlarý, hele hele cumalarý müthiþ olur. Seller gibi, haþir meydanýndaki mahþer gibi. Beyazlar içinde, kefenleriyle haþre gidercesine, izdiham halinde, ezilecek gibi olurcasýna, ölecek gibi bunalýrcasýna, sel içinde acizlikle oradan oraya sürüklenircesine gidiþler

Sadece Allahýn kurtarabileceðini idrak ediþ, yine feryâd-ý figânlar, aðlayýþlar, yine yalvarýþlar...Burada Allâhým. Maliki yevmiddîn (ey din gününün sahibi), yalnýz Sana kulluk eder, yalnýz Senden yardým bekleriz. mânâsýný adeta fiilen idrak fýrsatý oluyor. Allahým! O güne gelmeden, o günü yaþarcasýna idrakimizi artýr. Âmîn.

Hayat, namaz vakitlerinde adeta duruyor; iþ yerleri kapanýyor, tezgahlar örtülüyor, herkes her þey Ona ram oluyor. Çünki Essalâh deniliyor.

Yine müthiþ bir mânâyý, bu zeminde sanki ilk defa idrak edeceksiniz. Burada, kaderin bu beldeleri bu Vehhabi Kardeþlerimize, bu Müslümanlara nasip ediþ sýrrýný, namaza verdikleri ehemmiyet ile izah eden Bediüzzamanýn, haklýlýðýný burada daha göreceksiniz, anlayacaksýnýz.

Çünkü namaz, Onunla irtibatta en ulvi bir muhatap oluþ ve akâidî ve imânî hükümleri kavi ve sabit kýlmakta en tesirli yol olarak kabul ediliyor Risalelerde. Ve bu beldenin insanlarý bu konuda çok hassas. Ýþ yerlerinin kapanýþýný, hatta müþterilerin maðazalardan çýkarýlýþýný, bazen de tezgahlarýn tamamen sahipsiz Ona teslim edilip gidiliþini hayret ve takdirle siz de göreceksiniz.

Üst katlardan, insan Kâbeyi seyretmeye doyamýyor. Ýnsanlarýn pervaneler gibi halkalanýþýný, dönüþünü seyredemiyor, cûþ-u hurûþa geliyorsunuz. Mekke bir mihrap, Medine bir minber......diyen Üstanýnýzýn dedikleriyle düþününce, gözleriniz ve kalpleriniz konuþmaya baþlýyor; gözyaþý kelimeleri çoþtukça coþuyor, siz kendinizi bu cezbeli dönüþe býrakýyor; zerrâtýn, galaksi ve yýldýzlarýn itaatleriyle beraber siz de o teslimiyet mânâsýna senkronize oluyorsunuz.

Kubeysten, belki de Cennetten, Hz. Ýsmailin eliyle gelen Hâcerül Esved. Ýnsanlarýn tavafta tek kýrýldýðý, karýþtýðý yer. Ýnþâllah hürmetten, sýnýrlarýnda kalan bir sevginin tezahürü olarak kabul edilir de, bu sâfi insanlar mesul olmazlar. Ýnþâllah

Kubeys daðý, çok kýymetli hadiselerin zemini.

Hz. Ýbrahim AS. oradan bütün insanlarý, Allah için Hacca çaðýrmýþ. Hem de zahiren daveti icabet edecekler hiç de görünmediði bir zaman ve zeminde. O ne müthiþ bir ihlaslý davettir ki, asýrlar geçtiði halde milyonlar hale Lebbeyk, Allâhümme lebbeyk... diyerek Onun davetine icabet ediyor! Telbiye, iþte bu anlamda düþünülür de, asýrlar öncesindeki davete icabet murad edilirse, müthiþ lezzetlere gark oluyorsunuz

Kâinatýn Efendisi Resul-ü Ekrem ASM. Kameri, bir parmaðýnýn iþaretiyle, bu daðdan, þimdi farkýna varamadýðýnýz bu durduðunuz yerin yakýnlarýnda bir yerden, iki parçaya bölüvermiþ; o büyük mucizeyi gerçekleþtirmiþ.

Hz. Bilâl Hâbeþî oradan ezanlar okumuþ, hatta orada ikamet etmiþ.

Ancak Kubeysin þimdilerde yüzü gözü örtülü. Suudlular üzerini emniyet için betonla kaplamýþ, tepesine de bir saray oturtmuþlar.

Hemen Kâbenin yanýnda yükselen o daðý, görmemezlikten gelip de geçmeyin. O Cebrail AS. mýn Resul-ü Ekremin yanýnda geçiþine kim bilir kaç defa þahit olmuþtur. Belki de Hz. Ýbrahimin Allâhýn emriyle hanýmý ve çocuðunu býrakýp gitmesini de; oðlu Ýsmaili kesmeyen býçaðýn, taþa sürtünce kesiþini; semadan koç gönderiliþini de hatýrlýyordur. Zemzemin ilk fýþkýrmasýnýn þahidi de olmuþtur.

Hatta, Hz. Ömerül Farukun, Peygamberimizi ASM. öldürmeye gelen Kureyþlilere kýlýncýný çekerek, Karýlarýný dul, çocuklarýný yetim býrakmak isteyenler gelsin. diye meydan okuyarak Onu koruduðuna da, belki daha ne kadar önemli hadisâta da þahit olmuþtur. Lütfen onun yanýndan, her hangi bir dað imiþ gibi hissiz, sessiz, saygýsýz geçmeyin.

Mültezem. Aðlamanýn, el yüz sürmenin tek serbest olduðu yer. Kapý yanýnda vazifeli Suudlu askerler bile serbest býrakýyor. Þeran, hür aðlanan mekan Mültezem. Adeta Onun kapýsýna gelmiþsiniz de arz-ý hal ediyorsunuz gibi bir durum. Yüzler, gözler, canlar feda olsun sana ey Allahým. Eller kapýnýn eþiðine yapýþmýþ, affolmayý bekliyor. Affet Allahým. Öylekî, bizi hesaba çekecek hiç bir günahýmýz kalmasýn...

Hatim, imkansýzý gerçekleþtirme yeri! Kâbenin içinde namaz kýlmak mý istiyorsunuz ? Sultanlarýn giremediði o mekana girmek, hayalden öte mümkün mü? Evet bunun için Kâbenin içinden sayýlan Hatime girebilirsiniz, ama biraz dikkatle. Kimseleri incitmeden girmelisiniz ve iþte Kâbenin içindesiniz, iþte orada yüzünüzü yerlere sürüyor, Ona secde ediyor, yalvarýyor, halinizi arz ediyorsunuz. Ne saadet. Bahasýný, fiyatýný ödemek imkansýz desek yalan olmaz herhalde.

Halil Köprücüoðlu


Gönderen: 23.12.2006 - 15:55
Bu Mesaji Bildir   Yusuflu üyenin diger mesajlarini ara Yusuflu üyenin Profiline bak Yusuflu üyeye özel mesaj gönder Yusuflu üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
CiVELEK su an offline CiVELEK  
978 Mesaj -
Allah Razı Olsun kardeþimgül

anlatýlmaz ancak yaþanýr....önce kalbinde...
Gönderen: 23.12.2006 - 19:36
Bu Mesaji Bildir   CiVELEK üyenin diger mesajlarini ara CiVELEK üyenin Profiline bak CiVELEK üyeye özel mesaj gönder CiVELEK üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Gast ahmet gunay  
Misafir
Saflýðýn, sadeliðin sembolü olan Kâbede hemen her ihlaslý Hacý tarafýndan müthiþ bir rahatlýk ve tam bir hürriyet hissedilir, tatlý bir huzur duyulur, adeta ayrý bir boyuta geçilir.

Rabbim o saflýkla cümlemize gercek hacýlýk nasip etsin inþ.
Gönderen: 23.12.2006 - 20:01
Bu Mesaji Bildir   Yukari
astaravista253 su an offline astaravista253  
791 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý ahmet gunay

Saflýðýn, sadeliðin sembolü olan Kâbede hemen her ihlaslý Hacý tarafýndan müthiþ bir rahatlýk ve tam bir hürriyet hissedilir, tatlý bir huzur duyulur, adeta ayrý bir boyuta geçilir.

Rabbim o saflýkla cümlemize gercek hacýlýk nasip etsin inþ.



Amin...
Gönderen: 24.12.2006 - 20:07
Bu Mesaji Bildir   astaravista253 üyenin diger mesajlarini ara astaravista253 üyenin Profiline bak astaravista253 üyeye özel mesaj gönder astaravista253 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
PRENSES_0656 su an offline PRENSES_0656  
RE:
155 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý ahmet gunay

Saflýðýn, sadeliðin sembolü olan Kâbede hemen her ihlaslý Hacý tarafýndan müthiþ bir rahatlýk ve tam bir hürriyet hissedilir, tatlý bir huzur duyulur, adeta ayrý bir boyuta geçilir.

Rabbim o saflýkla cümlemize gercek hacýlýk nasip etsin inþ.



AMÝNN ÝNÞ. O GÜNLERÝDE GÖRÜRÜZ.
Gönderen: 31.12.2006 - 08:54
Bu Mesaji Bildir   PRENSES_0656 üyenin diger mesajlarini ara PRENSES_0656 üyenin Profiline bak PRENSES_0656 üyeye özel mesaj gönder PRENSES_0656 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
PRENSES_0656 su an offline PRENSES_0656  
155 Mesaj -
DÝLERÝM ALLAHTAN HACCA GÝTMEYÝ YÜREKTEN KALBÝNDEN ÝSTEYEN HERKEEZE ALLAH NASÝP ETSÝN ARKADAÞLAR HAC DEMÝÞKEN BEN RÜYAMDA HACCA GÝTMÝÞTÝM AMA BÝR BEYAZ SAKALLI AMCA DEDÝKÝ 20 YAÞLARINDA SEN HACCA GÝDEBÝÝLÝRSÝN AYNEN BU SÖZÜ SÖYLEDÝ AMA HAC O KADAR GÜZEL KÝ BANADA NASÝP ETSÝN SÝZCE BU RUYA NE OLUYO YORUMLARMISINIZ BANA RÝCA ETSEM
Gönderen: 31.12.2006 - 08:59
Bu Mesaji Bildir   PRENSES_0656 üyenin diger mesajlarini ara PRENSES_0656 üyenin Profiline bak PRENSES_0656 üyeye özel mesaj gönder PRENSES_0656 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
burcunur su an offline burcunur  
635 Mesaj -
Esselamunaleyküm evet bencede hacca itmek çk güzel bir duygu babam þu anda hacta onsuz ilk bayramýmýz çok duygndm ama babamýn o kutsal topraklarda olduðunu bilmek çok güzel Allah hepimize nasip edr inþallah amiiiiin...
Gönderen: 31.12.2006 - 09:11
Bu Mesaji Bildir   burcunur üyenin diger mesajlarini ara burcunur üyenin Profiline bak burcunur üyeye özel mesaj gönder burcunur üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Yusuflu su an offline Yusuflu  
428 Mesaj -


Haccý dolu dolu yaþamak - 2


HZ.ÝBRAHÝM AS. MAKAMINDA, sanki mucizenin tecessüm etmiþ bir þekli fanus içindedir. O mübârek taþý, üzerinde ulülazm bir peygamberin ayak izi olan o büyük taþý, Kâbenin ilk ustasý Hz. Ýbrahim AS. iskele olarak kullanmýþ. Deðil mi ki Hz. Ýbrahim AS. ona deðmiþ, ona basmýþ. Deðil mi ki Kâbenin yapýlýþýnda kullanýlmýþ, bu kutsiyet için kafi deðil mi

Allahýn emri, evlâd-ý iyâlimizi, ýssýz bir çöle terk etmek olsa, böyle bir emre kaçýmýz bu netlikte, bu kadar tereddütsüz uyabiliriz? Seslenen Cennet Hatununa, nefsine güvenmeyip, emre uyamama korkusundan dolayý, geri dönüp bakmadan, Ýlâhi emre uyarak, onlarý Allaha emanet edip gidebilen O zata ait izlere, o yüksek imanýn, o müthiþ izânýn hatýrlanýlmasý için bakýp bu mânlarý idrak edebilenlere, bu ahlakla ahlaklaþabilenlere binlerce maþâllah, barekâllah. O mekânda namaz kýlmayý, o idrak ve izana rapt-ý kalp yaparak, o mânâya biat ederek yapabilenlere ne mutlu.

Telefon baþlarýndaki heyecaný siz de muhakkak yaþayacaksýnýz. Ayrýlýk insanlarý yakýyor. Ayrýlýða tahammül çok zor.

Ya ebedî ayrýlýk ! Ebedî ayrýlýk, tahammül edilemeyecek kadar zor Ona muhakkak çare aranmalý. Belki de en iyi çare olan kulluðu, çok iyi yapmalý ki ebedî bir hayata, dostlarla beraber nail olmalý. Ayrýlýktan kesin olarak kurtulabilmeli.

Ne mutlu müminlere ki Allah onlarý muhatap kabul etmiþ, her an, her yerde, aracýsýz, jetonsuz, beklemeden muhatap olma imkanýný vermiþ. Elimizi açar açmaz veya namaz ile huzuruna çýkýnca, hemen karþý karþýyayýz. Bunun ne müthiþ bir ayrýcalýk olduðunu idrak edip bu imkandan âzami istifade edenlere bin maþâllah.

Hira ! Gurebânýn þimdilerde yollarýný iþgal ettiði, Resulullahýn vahiyle ilk muhatap olduðu mekan. Belki de bu vahiy muhatabiyeti öncesi göðsünün açýlýp, maddî manevî temizlendiði yer. Ýzdiham, çile yeri. Peygamberimiz yýllarca buralara gelip belli süreler yalnýz kalmýþ, tefekkür etmiþ. Kalben, ruhen muhasebede bulunmuþ. Hira, adeta Ýtikafa girmiþ gibi, Rabbini düþünmüþ gibi mânâlarýn, farklý boyutlarýn zemini.

Ýdrak, böyle sarp, sessiz yerlerde mi açýlýyor acaba.. Her þeye raðmen buralarý görmek, asýrlar öncesini anlamakta, bu zeminleri tefekkürde kullanmak, büyük saadet, büyük avantaj. Evlerimizin bir köþesini mesai tanzimi içinde Hira yapýp, O Zatýn nurunu yirminci asýrdaki âyinesi olan Nurlardan görmeye çalýþmak inþâllah bizlere nasip olur. Ciddi bir mesai tanzimiyle, önceliklerin belirlendiði, keyfiyetin aðýrlýðýný koyduðu, yakîn hasýl etmek için modern Hýralarla dolu bir hayatý Allah hepimize nasip etsin.

Belki siz de bizim gibi bir þehit ve bir kaç gaziyi görerek ilerlediðiniz, bir kaç defa düþüp kalkarak ulaþabildiðimiz baþka bir zirve olan Sevre çýkmayý deneyeceksiniz. Fakat tavsiyemiz çok dikkatli olun. Sýhhatiniz müsaitse çýkýn. Burasý hem fizikî hem manevî bir zirve. Sizlere de idrakin zirvelerinden bir zirve olur inþâllah.

Sevr Maðarasýnýn bulunduðu Sevr Daðý, Mesaj filminde seyrettiðimiz gibi þehrin biraz dýþýnda, hemen yolu kenarýnda bir tepecik deðil. Þehirden çok uzak. Çok dik, çok zor yollardan çýkabiliyorsunuz oraya. Düþmeler, kalkmalar, yol arkadaþlarýnýzdan bazýlarýnýn hastalandýðý, öldüðü meþakkatli bu yollarý Allahýn en sevgili kulu ASM nasýl aþmýþ. O ulviyetine, o makbuliyetine raðmen, feryat etmeden, yeise düþmeden, sabýrla, nazlanmadan, býkmadan, gayretini eksiltmeden, sevgisine noksaniyet getirmeden, bütün esbap sükût ettiðinde bile asla ümitsizliðe kapýlmadan nasýl ilerlemiþ. Sadece yapýlmasý gerekeni yapan, yürüyen, daða týrmanan, ilerleyen, adeta her tarafý açýk gibi bir mekana, Sevr Maðarasýna son sebep olarak sýðýnan, adeta esbaba müracaat etmiþ olmak için, fýtrî þeriata uyan, bir ayrýcalýk beklemeyen Hz.Muhammedi ASM iyi düþünün. Burada Onun büyüklüðünü, Onun iman gücünün bir baþka yönünü anlayacak, massedecek, gayretlenecek, O ahlakla ahlaklanmaya çalýþacaksýnýz. Bu halleri, yýllarca çok özel, çok güzel haller olarak hatýrlayacak, her seferinde tekrar tekrar yeni lezzet ve gayretler alacaksýnýz.

Burasý Peygamberimizi üç gün korumaya vesile ve mazhar olan bir maðaradýr... Esbabýn bitiþiyle burada hýfz-ý Ýlâhinin perdesiz olarak, güvercinle, örümcekle zuhuru söz konusu olmuþ. Siz, burada, adeta en aciz varlýklarla, en zayýf unsurlarla bile, bir kavmin, bir milletin, top yekûn olarak küfrün, bütün saldýrýþýný, gayzýný durdurabileceðini gösteren Allaha, imanýnýzý da yenileyerek hamd etmelisiniz.

Eðer biraz düþünürseniz, Cenâb-ý Hakkýn: Hiçbir durum karþýsýnda telaþa lüzum yok, bana güvenirseniz en güçlü hücumlarý, en basit, en aciz, en zayýf sebeplerle, örümcekle, güvercinle def ediveririm. Zaten geçmiþte de, Ebreheyi, Ebabil kuþlarýyla; Firavunlarý, Nemrutlarý, karýncayla, sivrisinekle yerle bir etmemiþ miydim! Ýstersem arzý yüzlerine çarpabilir; güneþi kafalarýna vurabilirim. deyiþi gibi bir mânâyý, Ýlâhî gücü, burada bizzat gözlerinizle görüyor, duyuyor, anlýyor olacaksýnýz.

Ýnþâllah bu mânâ vicdanlarýmýzda da mâkes bulur, bizlerde de ahlak haline gelir. Belki ümitsizliðin küfür oluþu bundan dolayýdýr. Allahýn gücü sýnýrsýzdýr. Ümitsizlik onu sýnýrlý kabul edip korkmak deðil midir.

Belki ..imanýn derecesine göre hadisâtýn tazyikinden kurtulur... mânâsýný da burada düþünmek çok doðru olur.

Maðara önünde çektireceðiniz fotoðraf, bu mânânýn sabitleþmesi, istikrarý anlamýndadýr; o poz veriþiniz, Ona râm oluþ mânâsýnadýr, Resulü Ekrem ASM. gibi teslimiyete karar veriþinizin güzel resmi olur inþâllah. Gerçi her þeyimiz hatta kalbî hatýratýmýz, en ince detaylarýyla zaten kaydediliyor. Allah bu idrakle yaþatsýn.

Büyük ihtimalle, tavafta çarpýþtýðýmýz zarif, fakat iri yarý, zengin, insan güzeli bir Sudanlý olacak. Bir þavt sonra anlaþmýþçasýna hediyeleþecek, helâlleþecek, dillerinizi bilmediðiniz halde aðlaþýp helal, helal diye diye baðýrýþacaksýnýz. Bir birinize sarýlacak, öz kardeþinizle yýllar sonra karþýlaþmýþçasýna birbirinizi bütün gücünüzle sýkacaksýnýz. Ellerinizi iç içe kavuþturup, musâfahâ edip, tekrar tekrar sallayacak, argo tabiriyle tarzanca, Dua et anlamýnda ellerinizi semaya açarak iþaretleþecek, aðlaþacaksýnýz. Tekrar tekrar sarýlacak ve sonunda göz yaþlarýnýz ile adeta mutabakata varacaksýnýz.

Belki de tesbihatý farklý bir telaffuzla, ama çok düzgün okuyan Malezyalý hanýmýn, mânâyý anladýðý için olsa gerek ki aðlayýþý karþýsýnda dayanamayýp tesbihatýnýzý ona hediye edeceksiniz. Muhtemelen onun da aðlayarak teþekkür etmesine þahitlik edeceksiniz.

Veyahut çok zorluklarla getirdiðiniz Ýngilizce Risalelerden hediye ettiðiniz dev gibi bir zenci, Amerikalý bir Müslümanýn, bükülerek mahviyetini; aðlayarak kalbi hüþyarlýðýný ortaya koyuþu, sarýlmasý, kemiklerinizi çýtýrdatmasý, adeta iman kardeþliðinin müthiþ gücünü ifade etmesi karþýsýnda çok etkilenecek bundan büyük kuvvet kazanacak, gurur duyacaksýnýz.

Hatta bir Bengaldeþli, ya da bir Hinli, veya bir Özbek ile veyahut da Suudda okuyan büyük ihtimalle bir Ýngiliz ile dil birliðimizin olmayýþý, bir yabancý dil meselâ Arapça veya Ýngilizceyi iyi bilmeyiþinize, veyahut da tahsilli cahilliðinize yanacaksýnýz. Ama her hâlükârda bazý Arapça tabirlerle, tarzanca da olsa, bazen hal diliyle, bazen göz yaþlarýyla, bazen de mimiklerle, jestlerle muhakkak anlaþacaksýnýz.

Bütün bunlarla adeta ayrý bir boyuta geçiþ yapacak, müthiþ lezzetler, Cennetî bir halet-i ruhiye hissedeceksiniz. Bu kadar kardeþ size inanýlmaz kuvvet kazandýracak. Þimdiye kadar bu mânâyý hissetmediðinize çok üzüleceksiniz. Artýk dualarýnýzda bu mü min kardeþlerinize de yer vermeyi ihmal etmeyeceksiniz. Onlar da büyük ihtimalle ayni tarzý sizler için ihtiyar edeceklerdir muhakkak.

Sanki sarýlmalarda, musafahalarda bir sýr var. Kalp ritimlerimiz birbirlerini etkiliyor, birlikte senkronize oluyorlar. Makinalarýn, bilgisayarlarýn, hatta telefonlarýn Kýzýl Ötesi ýþýklarla bilgi aktarýþý gibi kalplerden kalplere , hatta beyinlere sanki bir þeyler akýyor. Allah için birbirini sevmenin dünyevî lezzet boyutu bu olsa gerek.

Bu hal büyük kitlelerde olur da..Toplu vursa yürekler onu top sindiremez mânâsýný Allah nasip eder inþâllah. Bu mânânýn, dünyadaki büyük tezahürleri yanýnda, âhiret boyutu kim bilir nasýl olur. Allâhýn Hz.Musaya AS. Tur daðýnda Bana ne getirdin diyerek sorduðu, sonra da arzusunu belirttiði Allah için sevmek böyle olsa gerek.

Hac boyunca sýk sýk mahþerî kalabalýk içinde yer bulmaya, yer tutmaya çalýþacaksýnýz. Ýstinat edecek birilerini arayacak, sýðýnýlacak bir güç, iltimas edebilecek bir kudret bekleyeceksiniz. Bir yer temin etmekte bile müthiþ aciz olduðunuzu anlayacaksýnýz. Heyhat. Allaha sýðýnmanýn mecbur olduðu mahþer günü ne yaparýz. Ya reddedilirsek ne olur. Bu kaybediþin yerini ne doldurur. Meþakkatleri yaþarken, bunlarý hatýrlatan mânâlarý yakalayacaksýnýz. Dualar....Hâlisiyetin ve takvanýn hakim olduðu bir hayat için dualar edeceksiniz....Göz yaþlarýyla beraber dualar, çýrpýnýþlar, yalvarýþlar... Allah daim etsin.

Hislerin en fazla galeyana geldiði an, Arafattaki Vakfededir... Bu Vakfe Haccýn en önemli menâsikinden, en önemli farzlarýndandýr. Meþakkat burada biraz artar. Çadýrlarda kalmak, deðiþik sýralarda beklemek ve müthiþ izdiham. Sanki kýyamet kopmuþ, Haþir Sabahý olmuþ gibi bir mânâ yaþarsýnýz.

Ancak bir farký var. Artýk Haþir Sabahý af kapýlarý kapanmýþ oluyor. Ama burada ise affýn panayýrý var. Çünkü Arafatta ihlaslý, samimi dua edenler, affolarak geri dönerler inþâllah.

Bütün günahlardan ve onlarýn çirkin yüzlerinden, bütün dertlerimizden, hatalarýmýzdan; öfkeden, bayaðýlýktan bizleri kurtar Allâhým. Bu mukaddes beldelerin hatýrýna, rýzan için dökülen göz yaþlarý hürmetine, Resul-ü Ekremin hürmetine bizleri, size layýk bir kul, Peygamberimize layýk bir ümmet eyle. Öyle yaþat, öyle öldür, öyle haþret.

Medine! Peygamberimiz Hz. Muhammed’e en kritik zamanda kuçak açan, en candan dost olanlarýn, Ona Malýnýz malýmýzdýr; canýnýz canýmýzdýr diyecek kadar çok sevip, sahip çýkanlarýn beldesidir. Mekkenin 425 km.kuzeyindedir.

ASM. on üç yýl kadar kalmýþtýr. Ýslâm Medeniyetinin temelinin atýldýðý; Kurânýn senâsýna mazhar olan, onlara tâbi olanlarýn Cennet ile müjdelendiði, savaþta bile cemaatle namaz kýlmayý terk etmeyenlerin beldesidir Medine. Bu þehrin hâlis insanlarý Onun ordusuna asker, devletine memur, medresesine talebe, arkasýnda cemaat olmuþlar. Onun sohbetinde bulunmuþ, Onunla sýbgalanmýþ, boyalanmýþ, ahlaklanmýþlar.

Burasý, Onu ana ve babasýndan daha çok sevmiþ insanlarýn, Onun yolunda yaþayýp Onun yolunda ölmüþ olanlarýn, Sahabe-i Kirâmýn memleketidir.

Vahiy bu topraklarda gelmiþ, bu modern dünyada bile hâlâ hayal edilemeyen Asr-ý Saadet burada yaþanmýþ. Burada ölenlere Resul-ü Ekremin ASM. þefaati, vacip oluyormuþ. Buranýn tozu-topraðý bile, ASM.ýn ifadesiyle Þifadýr ve O muhteþem son risalet, burada yaþanmýþtýr.

Kýsacasý burasý Kâbeden sonra en mukaddes mekânlardandýr.

Medine, ayni zamanda Mescid-i Nebevi ismiyle maruf, Resulullahýn mübarek cismini ve Ashab-ý Suffanýn mübarek ikametgahlarýný içinde bulunduran saadet mekânýdýr..

Mescid-i Nebevi ise, lâhutî bir mekan, göz yaþlarýnýn tutulamadýðý, baþka bir ifadeyle dillerin kifayetsiz kaldýðý, göz yaþlarýnýn konuþtuðu harika bir zemindir. Temiz, serin ve harika plânýyla ruhlara inþirah veren cennetî bir yerdir. Kýrk vakit namazýn manevî kimyâsýyla ruhlarýn temizlendiði bir baþka boyut ve adeta Melekût alemi denilen o farklý boyuttan bir huzur zeminidir.

Mescid-i Nebevî ! Müthiþ, farklý, güzel, derunî, maddeden ziyade manevî; ama bizim aczimiz sebebiyle ancak maddî boyutlarla görebildiðimiz, kelimelerin aciz kaldýðý bir ortam, baþka ve ulvî boyutlardan lahûtî bir mekan, çok bir farlý zemin.

Müthiþ bir temizlik, adeta pis þeyler orayý mekan ittihaz edemiyor. Bembeyaz mermerler, yüksek sütunlarýn diplerinden Uhudda, Uhud Þehitlerinin izanlarýnýn, imanlarýnýn serinliðiyle soðutulan havanýn, küçük naylon parçalarýna çarparak sütun diplerinden hýþýrtýyla geliþine dikkat edin. Abdurrahman Huzeyfînin sanki on dört asýr öncesinden okurcasýna terennüm ettiði Allah kelamýnýn büyüleyici, lahutî titreþimlerine kendinizi býrakýn...

Bütün Ýslâmî, Ýmânî mânâlarýn zihinden geçiþi ve yine göz yaþlarý, göz yaþlarý.. Bitmeyen, dinmeyen göz yaþlarý. Hýrslarý, hasetleri, öfkeleri, adavetleri, her türlü kiri pasý, menfilikleri, kazûratý, cehennemî haleti, sýnýrsýz ve ölçüsüz arzularý silip süpüren; ruhu teskin eden, insaný baþka boyutlara, yakîn hasýl eden baþka bir atmosfere taþýyan göz yaþý damlalarý.. Böyle mânâlarýn ifadesi ancak böyle olabiliyor galiba.

Mescid-i Nebevî, Peygamberimiz, Ebu Eyyûbül Ensarinin evinde geçici olarak ikâmet ederken yaptýrýlmýþ küçük bir mescit iken, zamanla etrafýna ailesi için evler yapýlmýþtýr. Taþ temeli olan, kerpiç duvarlý, üstü açýk, bir köþesi hurma dallarýyla kapalý imiþ. Burada sadece Ýslâma hizmet için bulunan ve çoðu zaman Peygamberimizin hizmet ettiði Ashab-ý Suffa kalýrmýþ. Ýlk defa Hz . Muaviye ile baþlayan ek inþaatlarla, þimdilerde bir külliye haline gelen mekânýn ön tarafýnda kalan kabrin üzerindeki Yeþil Kubbeyi, 2. Mahmut yaptýrmýþtýr.

Burasý hem Ýslâm muallimlerinin yetiþtiði medrese, hem Ýbadethane, hem Þura Meclisi, hem Ýlim Merkezi, hem Mahkeme, hem Ýkâmetðâh, hem de cemiyetin her derdinin dinlenilip, her iþinin görüldüðü yer; kýsacasý bir Devlet Ýdaresi Kompleksi dir.

Dünyanýn en büyük mabedi olan burada kýlýnan namaz 1.000 kat daha faziletlidir. R.Ekremi ASM. mübarek Nâþýný içinde barýndýran; Cennet Bahçesini (Minberiyle Kabri arasýnýgöz kırpma ve Ravzayý içinde bulunduran bu muhterem mekanýn minberi için, Peygamberimiz Benim ayaðým Firdevs cennetlerinin bir bahçesi üzerindedir demiþtir. 100.000 m² lik alanýyla ayni anda, kapalý kýsýmlarda 400.000 kiþi namaz kýlabilir.104 metrelik 10 minaresi, 27 adet, geceleri açýlýr Hareketli Kubbesi vardýr. Bazý boþluklarda da otomatik açýlankapanan dev þemsiyeler mevcuttur.

Allâha adanan o nezih hayatlarýn beraber geçtiði, ayný mânâyý paylaþanlarýn, can dostlarýyla beraber mübarek naaþlarýnýn da beraber bulunduðu Mescid-i Nebevîde dualarýnýz çok farklý olacak, idrakiniz çok yükselecek. Çinli Müslümanlarýn, dev cisimleriyle tenakuz halindeki mahviyetleri, aðlayýþlarý, diz çöküp saatlerce süren dualarý, sizi baþka bir hâle taþýyacak. Ve siz de kendinizden utanacak, bol göz yaþlý farklý bir feryada baþlayacaksýnýz.

Ya Rabbi ben hiç dua etmemiþim, edememiþim. Aczimi mi anlayamadým. Rabbimin büyüklüðünün mü farkýna varamadým. Vazifemin güçlüðünü, aðýrlýðýný mý bilemedim. Kendimi garantide görme gafletine mi düþtüm. diyerek çok aðlayacaksýnýz.

Onlarýn dýþ görünüþleriyle periþan, fakat ruhlarýyla çok yüksek seviyede olduklarýný; aklýnýzla, kalbinizle, vicdanýnýzla hissedeceksiniz. Çok yüksek mânâlar öðrendiðiniz bu Çinli aðabeylerinizin, hiç anlayamadýðýnýz dillerinden, en iyi bildiðiniz ana dilinizden bile daha iyi bir þekilde, ruhunuzda makes bulacak kadar tesirli olarak, acizliði, mahviyeti, O Rabb-i Rahîme yalvarýp sýðýnmayý, duayý, kulluðu, belki de Bediüzzamanýn Dua bir sýrrý ubudiyettir sözünün mânâsýný çok iyi idrak edeceksiniz. Hâzâ min fazlý Rabbi...Allah daim etsin.

Peygamberimiz, Resul-ü Ekreme ASM. her þey râm olmuþtur. Daðlar taþlar, aðaçlar, Onun emrine uymuþlar. Dile gelip konuþmuþlar. Ýþte Onu gölgelendirmek için üstünde gezinen, Onu vefatýndan sonra bile 1 hafta bekleyen bulutun, bu güzel hâli hâtýrasýna, o bulunduðu yere Gamâme (Bulut) Mescidini yapmýþlar, Onun adýný vermiþler. Bu mânâyý tahattur edip nasýl bir Resulün arkasýndan gittiðimizi idrak etmeliyiz.

Zaman zaman perdeler zorlanacak, incelecek, þeffaflaþacak... Fakat heyhat, bir türlü kalkmayacak....Yakîn tam hasýl olamayacak....Hz.Ali misüllü Perde-i gayp kalksa yakînim ziyâdeleþmeyecek diyebilecek ilme de ulaþamadýðýmýzdan periþan hallerimiz bir türlü bitmeyecek....

Keþke o anlarý artýrabilsek, keþke uzatabilsek, Zübeyir Gündüzalp aðabeyin dediði gibi Tutup, geçip gitmesine müsaade etmeyebilsek. Keþke kullukta terakki etsek, Kazandýðýmýzla sevinmemeyi, kaybettiðimizle üzülmemeyi gerçekleþtirebilsek, buralarda misafir oluþumuzu, davranýþlarýmýzda, hayatýmýzda tezahür ettirecek kadar anlayabilsek.

Dünyayý, kesben deðil de kalben terketmeyi yaþayýþýmýza tatbik edebilsek. Kalbe sadece Onu almayý, her þeyi Ondan sonra deðerlendirmeyi, Onun isteklerine göre deðerlendirmeyi; emaneti Ona satmayý bir becerebilsek. Bu hali bir yakalayabilsek, hayatýmýzýn deðiþmeyen prensibi yapabilsek.

Ýzân-ý kalble beraber, faydalý, nâfi ilim ver Yâ Rabbi.. Bu Hac sayesinde bizlerin idrakini aç, bizi Size layýk bir kul, Peygamberimize layýk bir ümmet, Üstadýmýza lâyýk bir talebe eyle..Amin..

Kuran tefsiri olan Nurlu Kitaplarýn bu mahþerî kalabalýkta deðeri daha da parlýyor. Buralarda bazý insanlar, bazý Þark Müslümanlarý, sanki öncelikleri karýþtýrmýþlar. Mukaddes beldelerin yakýnýnda olmalarýndan mý, ünsiyetten mi bilinmez, bir lakaytlýk, bir deðer kargaþasý olduðunu siz de görebilirsiniz. Sanki bizler kutsiyetin daha farkýndayýz gibi.

Birilerinin, daha ziyade sakal býrakmak, namazda saflarýn sýký olmasý, kýyamda yanýndakiyle ayaklarý birbirine deydirmekle meþgul olduðunu; bazýlarýnýn, sadece kutsal mekânlarý ziyaret etmenize, boynunuzda kaybolmamak için tedbir olarak taþýdýðýnýz künye gibi þeylere bidat deyip, onlarý önlemeye çalýþtýðýný görebilirsiniz.

Tahiyyatül mescit namazý kýlmanýn önemini anlatmak vs. dýþýndaki çok önemli mesâil hiç de dertleri olmayan bazý müminlere rastlayabilirsiniz. Allah bizlerin de bütün müminlerin de izânýný açsýn. Hakîm ismini hepimizde tecelli ettirsin, öncelikleri kavratsýn. Muktezâ-i hâli öðretsin, Haccý, müminlerin bir umumi kongresi haline çevirip, Âlem-i Ýslâmýn dertlerinin görüþüldüðü bir zemin haline getirmeyi nasip etsin, inþâllah.

Cenab-ý Hak, yaptýðýmýz Hac ve Umre sayesinde her türlü fakirliðimizi, her türlü günahlarýmýzý giderir; her hacýya verilen, ailesinden pek çok kiþiye þefaat etme hakkýný bizlere de verir; kötü söz söylemeden, günah iþlemeden Hac yaparak dönmemiz sayesinde de anadan doðmuþ gibi günahsýz geri dönmeyi bize de nasip eder inþâllah.



Allahým,günahlar dilimizi tuttu.Emrine karþý itaatsizliðimiz,
utancýmýzdan ne diyeceðimizi bilemez hale getirdi.Þiddetli gaflet sesimizi kesti...
Ey,kendisine hiçbir þey aðýr gelmeyen Allahým ,
Bizim her þeyimizi baðýþla, Öyle ki bizi hesaba çekeceðin hiçbir þey kalmasýn.
Ey, her þeyin dizgini elinde, her þeyin anahtarý yanýnda olan,Ey, her þeyi emri altýnda bulunduran Allahým! Bizim bütün günahlarýmýzý baðýþla,þüphesiz Senin her þeye gücün yeter.
Allahým senden ayrý yaþamaktan,ve bayaðý arzularýmýzdan sana sýðýnýrýz.
Bizi þeytani arzulardan koru. Beþeri kirlerden temizle.
Gaflet pasýndan, cehaletten gelen evhamlardan uzaklaþtýr.
Öyle ki, benlik ve enaniyyet tamamen yok olup, her þeyimiz Allah için olsun.

Allahým senden alýkoyan her þeyden bizi koru.Ey kusurlarý örten, ey günahlarý baðýþlayan Allahým;
Seni hakkýyla tanýyamadýk .Seni hakkýyla ve layýk olduðun þekilde zikredemedik.

Sana layýk olduðun þükrü yapamadýk. Sana hakkýyla kulluk ve ibadet edemedik.
Seni hakkýyla tesbih edemedik.Ýsm-i Azamýn hürmetine, Kuraný Hakimin hürmetine,
Size layýk bir kul, Peygamberimize layýk bir ümmet ve Üstadýmýza layýk bir talebe eyle.
Nefis ve þeytanýn þerrinden, kabir ve cehennem azabýndan koru.
Bizi günahlarýmýzýn hacâletinden halâs eyle. Amîn, Amîn,Amîn...


Halil Köprücüoðlu


Gönderen: 03.01.2007 - 11:56
Bu Mesaji Bildir   Yusuflu üyenin diger mesajlarini ara Yusuflu üyenin Profiline bak Yusuflu üyeye özel mesaj gönder Yusuflu üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
LAZHAKAN su an offline LAZHAKAN  
Konu icon    es selamun aleyküm
12 Mesaj -
ALLAH INÞANLAH HEPIMIZE NASIPEDER BÜTÜN ÜMMETÝ MUHAMMEDE BURDAKÝ HERÞEYÝ HERKESÝ BEYENÝYORUM Allah Razı Olsun


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son LAZHAKAN tarafından, 17.01.2007 - 09:57 tarihinde.
Gönderen: 17.01.2007 - 09:56
Bu Mesaji Bildir   LAZHAKAN üyenin diger mesajlarini ara LAZHAKAN üyenin Profiline bak LAZHAKAN üyeye özel mesaj gönder LAZHAKAN üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1801 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
keskinmetal (61), ErciYESli (60), necom (61), yüksel (54), mavi gözyasi (53), gültanem (51), princess_of_isl.. (32), emekli1 (65), nasi (56), cafer 74 (57), küçüksofi (39), nazim (), capon3 (60), mehmets424 (40), serhat69 (54), ahmetcik (), selina (36), ilkbahar40 (54), yalniz (47), abdurrahimf (56), gakkos23 (57), yaraligonul (41), çayhane (49), ebru58 (35), fugler (47), merve2004 (45), eros27 (38), KaR_BeYaZ (44), mcakr (49), medet (48), cancanem&yacute.. (43), muratkarahanli (54), yakomoz76 (48), Ibrahim AKBAS (50), imdat (55), Cennet_Sila_HH (43), i.vural (38), gece yolcusu (44), tuana652 (42)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.78809 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.