0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KADIN & AiLE » KUTSAL EMANETLER...

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
vehbi70 su an offline vehbi70  
KUTSAL EMANETLER...
919 Mesaj -
KUTSAL EMANETLER... RESÝMLERÝ FORM A AKTARAMADIM BUNU ÝÇÝN HAKKINIZI HELAL EDÝN!!!!


Altýn Hýrka-i Saadet sandýðý
Yavuz, Mýsýr’dan Hýrka-i Saadet’le bir kýsým emanetleri beraberinde getirmiþti. Mekke’ye, Medine’ye, ve geçmiþ peygamberlere ait hatýralarda sonradan eklenmiþtir. 20. asra gelindiðinde Topkapý Sarayý’nda deðer biçilemeyecek bir hazine meydana geldi.

Gecenin bir vakti Babüssaade’nin büyük demir tokmaklarý vurulur. Burasý Osmanlý’nýn idare merkezi Topkapý Sarayý’nýn orta kapýsýdýr ve bu kapýdan içeride padiþahla yakýn adamlarý yaþamaktadýr. Kapýaðasý Hasan Aða, nöbet yerinden kalkar, Babüssaade’nin demir kanatlarýný aralar. Kalabalýk halde gelenler Arap elbiseli, Arap sîmâlý nûranî þahýslardýr. Silah kuþanmýþlar, ellerine bayrak almýþlardýr. Kapýnýn yanýnda da dört nûranî kimse durmaktadýr. Bunlarýn ellerinde de birer sancak vardýr. Kapýyý vuran þahsýn elinde ise padiþahýn ak sancaðý bulunmaktadýr. Rüyasýnda Hasan Aða’ya der ki: “Bu gördüðün Resul’ün (sas) ashabýdýr. Bizi Resul (sas) gönderip selam etti ve buyurdu ki; ‘Kalkýp gelsin! Haremeyn hizmeti ona verildi. Bu gördüðün dört kimseden bu Ebu Bekr-i Sýddîk, bu Ömerü’l-Faruk, bu Osman-ý Zinnureyn’dir. Seninle konuþan ben ise Ali bin Ebu Talib’im. Var Selim Han’a selam söyle.”

Birkaç saat sonra yanýna geldiklerinde Hasan Aða’yý gördüðü rüyanýn aðýrlýðýndan þaþkýn halde bulurlar. Önce hastalandýðýný sanýrlar. Terden sýrýksýklam olmuþ elbiselerini deðiþtirirler. Bu durumun gördüðü rüyanýn aðýrlýðýndan olduðunu anladýklarýnda bunu bir iþ için oraya gelen padiþahýn nedimi Hasan Can’a da anlatmasýný isterler.

Ýki Cihan Sultaný’nýn doðumuna sahne olan mekan

Âlemlere rahmet olarak gönderilen Ýki Cihan Sultaný (sallallahu aleyhi ve sellem), hicretten elli üç yýl önce rebiülevvel ayýnýn 12. gecesinde, Fil yýlýnda, milâdî 20 Nisan 571 Pazartesi tarihinde Mekke-i Mükerreme’nin Beni Ha?im mahallesinde, dedesi Abdülmuttalib’e ait evde sabaha karþý dünyayý Þereflendirdi.
Bir müddet daha mesken olarak kullanýlan bu bahtiyar hâne, Harun Reþid’in annesi tarafýndan satýn alýnarak mescide dönüþtürüldü. Osmanlýlar zamanýnda yenilenen ve Mevlid-i Nebi diye anýlan bu mescidin içinde Rasûlüllah Aleyhissalâtü ve’s-Selâm Efendimiz’in dünyayý þereflendirdikleri yer, bir sanduka ile iþaretlenmiþti.

Mevlid kandillerinde Mevlid-i Nebi’de ihtiþamlý merasimler düzenlenirdi. Son dönemlerde bu mescit yýkýlarak yerine kütüphane yapýldý. Yukarýda, pek bilinmeyen siyah-beyaz fotoðrafta Mevlid-i Nebi’nin Osmanlýlar zamanýndaki kubbeli-minareli hali, yukarýda da günümüzde ayný yerde bulunan kütüphane görülüyor.

Hýrka-i Saadet’in daha önceden korunduðu iç mahfaza

(Sultan 3. Murad tarafýndan yaptýrýlmýþtýr.)
Emânât-ý Mübâreke, Osmanlý Sarayý’nda devamlý imtiyazlý bir mevkide bulunduruldu. Hepsi kýymetli kumaþlardan som sýrma iþlemeli bohçalara sarýlýp altýndan, gümüþten, sedef kakmalý ahþaptan sandýklara konulurdu. Sandýklar padiþahýn mührüyle mühürlenir, altýn/gümüþ anahtarlarý padiþah namýna silahdar aðada bulunurdu. Padiþahlar Rida-i Cenab-ý Peygamberî’nin (Hýrka-i Saadet’in) muhafýzý olmakla iftihar ederler, gece gündüz tazim ve hürmette kusur etmezlerdi. Sarayda yanýbaþlarýnda bulundurduklarý gibi gittikleri seferlere de beraber götürürlerdi. Her yýl Ramazan ayýnýn on beþinde gerçekleþtirilen Hýrka-i Saadet ziyareti Osmanlý protokolünün en önemli törenlerindendi.
Peygamber Efendimiz’in (sas) þanlý sancaðý, saraydan çýkarýlýp sancak alayý ile harbe gönderilirdi. Padiþahlar Hýrka-i Saadet Dairesi’nde yaþadýklarý gibi vefatlarý vukuunda cenazeleri de burada yýkanýp kefenlenirdi.
Ýki Cihan Sultaný (sas), çeþitli devlet büyükleriyle birlikte Bizans Ýmparatoru Herakliyus’a da bir elçi ile Ýslam’a davet mektubu göndermiþti. Herakliyus, gerçeði bildiði halde adamlarýnýn kendisine inanmayacaðýndan ve saltanatý kaybedebileceðinden korktuðu için iman etmedi. Fakat Resulullah’ýn (sas) mektubunu altýn bir mahfazanýn içine yerleþtirip sakladý. Peygamber Efendimiz (sas) Herakliyus’un inanmamakla kendisine yazýk ettiðini söyleyip, mektubunu muhafaza ettikleri müddetçe evlatlarýnýn saltanatýnýn devam edeceðini bildirmiþti. Tarihçiler hicretten 7 asýr sonra bile ayný ailenin bu mektuba gösterdikleri saygý sebebiyle saltanatta bulunduklarýný kaydeder. Ecdadýmýz da Allah’ýn Habibi’nin (sas) izinde, gül kokusunu taþýyan hatýralarýnýn gölgesinde iken rahmet-i ilahiyyenin rüzgarýndan istifade edecekleri itikadýnda idiler.

Hazreti Fatýma’nýn (ra) Sandýðý
Ýngilizler, emanetler konusunu Lozan’da masaya getirmek istediler. Filizlenmekte olan yeni Türk devleti böyle bir konuyu hiçbir þekilde tartýþmaya açmadý. Mukaddes Emanetlerin, milletimize tevdi edilmiþ bir vedia olarak muhafazasýna devam edildi. 1960’lý yýllarda bir kýsmý Topkapý Sarayý Müzesi’ne baðlý olarak ziyaretçilere açýldý. Birçoðu ise eskiden olduðu gibi kýymetli muhafazalarý içinde kamuoyundan gizli kaldý. Mukaddes Emanetler ilk kez bir kitap ile günyüzüne çýkýyor. Topkapý Sarayý müdür yardýmcýlarýndan Hilmi Aydýn tarafýndan yazýlan ve Iþýk Yayýnlarý’nca basýlan “Hýrka-i Saadet Dairesi ve Mukaddes Emanetler” isimli kitap Mukaddes Emanetler’i arkalarýndaki Asr-ý Saadet’e kadar ulaþan hikayeleriyle birlikte anlatýyor. Hazýrlanýþýnda araþtýrmacý Ahmet Doðru’nun da önemli katkýsý olduðu belirtilen eserde emanetlerin birçoðunun ilk kez çekilmiþ fotoðralarý da yer alýyor.

Muaz bin Cebel’in (ra) kýlýcý
97 cm uzunluðundadýr. Kabza namlu kuyruðunun iki tarafýndan perçinlenmiþ, siyah boynuzdan iki levha halindedir. Dilimli bir tepeliði vardýr. Balçaðý çeliktendir. Taban yassýlaþtýrýlmýþ oval kesitlidir. Kýný aðaç üzerine siyah deri kaplýdýr.

HIRKA-Ý SAADET DAÝRESÝ
Hýrka-i Saadet Dairesi, Fatih döneminde padiþahýn özel dairesi (Has Oda) olarak inþa edilmiþtir. Padiþahlar burada ikamet ederler, devlet iþlerinin bir kýsmýný ve ibadetlerini yerine getirirlerdi. Yaný baþlarýnda ise Cenab-ý Peygamber’in (sas) hâtýralarý durur, yakýn zamana kadar 24 saat Kur’an-ý Kerim bu bölümde okunurdu.

Hýrka-i Saadet
Resimde: Hýrka-i Saadet’in içerisinde korunduðu iç mahfaza ve bohçalar)
124 cm boyunda, siyah yünlü kumaþtan hýrkanýn içi daha kaba þekilde dokunmuþ krem renk yünlü kumaþla kaplanmýþtýr. Yer yer yýpranmýþ durumdadýr. Resulullah (sas) tarafýndan Züheyr oðlu Ka’b’a verilen hýrkadýr.
Hýrka-i Saadet Dairesi, adýný Peygamber Efendimiz’in (sas) þair Ka’b bin Züheyr’e huzur-ý saadetlerinde Müslüman olduðunda hediye ettiði hýrkadan alýyor. Araplarýn meþhur þairlerinden olan Ka’b, Ýslamiyet aleyhindeki þiirlerinden ve sözlerinden dolayý Peygaberimiz’in (sas) nerede görülürse öldürülmesi emrine muhatap oldu. Daha önce Müslüman olan kardeþinin ikazý üzerine, hakkýndaki ölüm emrine aldýrmadan Medine’ye geldi, Mescid-i Nebevi’ye girdi. Peygamber Efendimiz’e Müslüman olan bir kimsenin geçmiþ hatalarýnýn baðýþlanýp baðýþlanmayacaðýný sordu. Müspet cevap alýnca “Bu, Ka’b olsa da mý?” diye ilave etti. Allah Resûlü bu soruya da olumlu cevap verdi. Ka’b (ra) kimliðini açýklayýp Kaside-i Bürde ismiyle tarihe geçen eserini okumaya baþladý. “Muhammed Aleyhisselâm kýnýndan çýkmýþ bir kýlýçtýr / Cihan onun nurundan feyz alýr” mýsraýna gelince Efendimiz (sas) sýrtýndaki hýrkasýný çýkardý, þairin sýrtýna býraktý. Ka’b, Hazreti Peygamber’in (sas) gül kokusunu taþýyan bu hýrkayý ömrü boyunca muhafaza etti, çok yüksek fiyat teklif edilmesine raðmen bir ipliðini feda etmedi. Muaviye tarafýndan varislerinden alýnýp halifelere geçen hýrka, Yavuz’la birlikte Ýstanbul’a geldi.
Hýrka-i Saadet sýrma iþlemeli yeþil atlastan bohçalara sarýlýp altýn bir çekmeceye konulur. Bu çekmece de ayný þekilde bohçalara sarýlýp büyük altýn bir sandýða yerleþtirilir

Sancak-ý Þerif
Hz. Peygamber’in yâdigârý Ukab isimli siyah sancak zamanla yýpranýp adeta toz haline geldiði için, yeþil atlastan torba içinde muhafaza ediliyor.)
Peygamber Efendimiz’in (sas) zamanýnda yapýlan harplerde ashaptan her birlik ayrý bir sancak taþýrdý. Bizzat Peygamber Efendimiz’e (a.s) mahsus olan Sancak-ý Þerif ise Ukab ismini taþýr. Hazreti Aiþe’ye ait siyah yünlü bir kumaþtan yapýlmýþtýr. Sancak-ý Þerif, Cenab-ý Peygamber’in (sas) âlem-i cemâli teþriflerinden sonra sýra ile dört halifenin emanetinde olarak harplerde ordunun önünde taþýndý. Daha sonra da Emevi ve Abbasi halifelerine intikal etti. Baðdat’ýn Moðollar tarafýndan iþgali üzerine Mýsýr’a kaçan Abbasi halifesi, Sancak-ý Þerif’i de diðer emanetler ile birlikte Mýsýr’a götürdü. Mýsýr’ýn Yavuz Sultan Selim Han Cennetmekân tarafýndan alýnmasý üzerine Osmanlýlara geçti. Ukab, zamanla yýpranýp adeta toz haline geldiði için Osmanlýlar yeþil atlastan yenisini diktirip üzerine aslýndan parçalar eklediler. Harpler sýrasýnda Sancak-ý Þerif, Sancak Alayý denilen bir törenle saraydan çýkarýlýr, orduyla birlikte sefere giderdi. Bu sýrada seyyidlerden oluþan bir cemaat tarafýndan yaný baþýnda gece gündüz Fetih Sûresi okunurdu.

Hz. Muhammed (sas) yabancý devlet reislerine Ýslam’a davet mektuplarý yazdýrýrken taþý akikten, halkasý gümüþten yüzük þeklinde bir mühür yaptýrmýþtý. Bu mühür sýra ile Hz. Ebubekir’e, Hz. Ömer’e ve Hz. Osman’a geçmiþ, ancak Hz. Osman tarafýndan Eris isimli kuyuya düþürülmüþ ve günlerce aranmasýna raðmen bulunamamýþtýr. Tarihçiler bu mührün kaybolmasýndan sonra Müslümanlar arasýndaki birliðin bozulduðuna, devam edip gelen fitnelerin o zaman ortaya çýktýðýna dikkat çekerler. Hz. Osman bunun üzerine ayný yazýyý taþýyan baþka bir mühür yaptýrarak kullanmýþtýr. Mukaddes Emânetler arasýnda bulunan ve Baðdat’ta ele geçirilerek Ýstanbul’a getirilen mührün bu mühür olduðu tahmin edilmektedir. 1 cm. uzunluðunda olup, kýrmýzý akik taþýndan yapýlmýþtýr. Üzerinde kûfî hatla “Muhammed Resulullah” yazan bu mühür hakkedilmiþtir.

Hz. Musa’nýn (as) âsâsý

Name-i Saadet

Nalýn-ý Saadet
Rasûlullah’ýn (sas) arþ üzre basan mübarek ayaklarýna deðmekle þereflenmiþ sandalet tarzý ayakkabýlardýr. Taban kýsýmlarý, birkaç kat tabaklanmýþ deri ya da köselenin dikilmesiyle oluþur. Ayaðý bilekten ve üstünden kuþatan kayýþlarýn yaný sýra biri baþ parmakla yanýndaki parmak, diðeri de orta parmakla onun yanýndaki parmak arasýndan geçen iki tane bandýn bulunmasý en bariz özellikleridir. Nalýn-ý Saadetlerin resminin bile berekete sebep olacaðýna inanýlýr, evlere, iþyerlerine asýlýrdý. Hýrka-i Saadet Dairesi’nde Nalýn-ý Saadetlerle birlikte bunlarýn metal ve ahþaptan modelleri de bulunmaktadýr.

Nalýn-ý Saadet Mahfazasý
Sevgi ile kalýn.
NOT:Alýntýdýr.
__________________
Gönderen: 09.02.2006 - 13:51
Bu Mesaji Bildir   vehbi70 üyenin diger mesajlarini ara vehbi70 üyenin Profiline bak vehbi70 üyeye özel mesaj gönder vehbi70 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  
2687 Mesaj -
hatta yakinda daha mukemmelleri de cikacak gun yuzune az kaldi sabredelim bakalim neler var su an devam ediyor calismalar
Gönderen: 09.02.2006 - 14:31
Bu Mesaji Bildir   NurBahcesi üyenin diger mesajlarini ara NurBahcesi üyenin Profiline bak NurBahcesi üyeye özel mesaj gönder NurBahcesi üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1682 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.36324 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.