0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SORULAR & CEVAPLAR » irşad

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
haktan30 su an offline haktan30  
irşad
4 Mesaj
selamun aleyküm
ben irþad konusu hakkýnda bire bir bilgi almak istiyorum.
mürþid olan kiþilerle görüþebilmek ve tevbe alabilmek hanýmlar için nasýl mümkün
olmaktadýr.
dilerim bu sorumu bir çok insanýn yaptýðý gibi azarlayarak ve tersleyerek yanýtlamazsýnýz. Allah tealâ hazretleri ilmini irþad eden ve doðru yolda yardýmcý olan cümle kullarýndan razý olsun
Esselamu aleyküm ve Rahmetullahi ve berekatüh.
Gönderen: 22.09.2005 - 20:19
Bu Mesaji Bildir   haktan30 üyenin diger mesajlarini ara haktan30 üyenin Profiline bak haktan30 üyeye özel mesaj gönder haktan30 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Gast ahmet gunay  
Misafir
Deðerli kardeþim;
Ýrþad
Doðru yoldan gitmek, doðru yolu bulmak, doðru düþünmek, akýl ve temyiz gücüne sahip olmak, irþâd ise doðru yolu gösterme, uyarma, irfan sahibi birinin bir kimseye tarikatý ve Allah yolunu göstermesi gibi anlamlara gelir. Ýrþâdý yapan kimseye mürþid denir. Allah'ýn, sayýsý doksandokuz olan güzel isimlerinden birisi de "er-Reþîd" (bk. Hûd, 11/87). Reþîd, mürþid anlamýndadýr. Mürþit, doðru ve hak yolu gösteren demektir. Þu halde irþâdda; rehberlik, doðru yolu gösterme, hak ve hakikate davet söz konusudur.

Terim olarak irþâdý þöyle tarif edebiliriz: Bu iþe ehil kimseler tarafýndan insanlarý, dünya ve ahiret saadetine ermeleri için hak ve hakikate, doðru yola, salih amele ve her çeþit iyiliklere çaðýrarak, her türlü kötülükten kaçýnmalarýný telkin etmek.

Ýrþâdda muhatab olan, yani irþâd edilecek kimseler hem gayrimüslimler ve hem de müslümanlardýr. Müslüman olmayanlarý irþâd; onlarý iman ve Ýslâm'a davet etmek demektir. Müslümanlarý irþâd ise; onlara imanýn gereði olan salih amel ve güzel ahlâký telkin etmektir. Ýrþâdý yapacak kimseler ise Peygamberlerden sonra, salih müminler ve din bilginleridir. Ýrþâd, dini bir emir olup müslümanlar üzerine farz-ý kifayedir. Müslümanlarýn içlerinden bir grup bu görevi yapýnca diðerlerinin üzerinden düþer. Ýnsanlarý irþâd edecek mürþidleri, din bilginlerini yetiþtirmek müslümanlar üzerine farzdýr. Kur'an-ý Kerîm'de: "Sizden, insanlarý hayra çaðýran, iyiliði emredip kötülükten alýkoyan bir topluluk olsun" (Âlu Ýmrân, 3/104)buyurulur. Ümmet; grup, sýnýf anlamýnadýr. Ýçinizden irþâd görevini yapacak bir grup bulunsun" veya "sizden, emr-i bi'l ma'ruf ve nehy-i ani'l münker yapacak bir topluluk oluþsun" demektir.

Ýnsanlýk tarihinde doðru veya yanlýþ hiçbir sistem ve hiç bir nizam büyük kitleler tarafýndan kendiliðinden kabul edilmemiþtir. Her hangi bir nizam ve ideolojinin kabul edilmesi için mutlaka o nizam ve ideolojinin davetçilerinin bulunmasý gerekir. Din için de bu genel kaide geçerlidir. Allah Teâlâ'nýn insanlarýn hidayeti için peygamberler göndermesi, bu peygamberlerin, Allah'ýn dinini yeryüzünde hakim kýlmak için daimi bir çalýþma içerisinde bulunmalarý bunun apaçýk bir delilidir.

Ýnsanlarý irþâdda bulunmak, onlarýn dünya ve ahirette saadet ve selametleri için çalýþmak demektir. Bu nedenle insanlarý irþâd önemli bir görevdir. Bu görevi toplumda belli bir grubun üstlenmemesi, toplumun hepsinin sorumluluðuna sebep olur. Hz. Peygamber þöyle buyurmuþtur: "Günah isleyenlerin bulunduðu bir toplumda önlemeye gücü yeten kimseler olduðu halde bunu engellemezlerse, Allah'ýn, kendi nezdinden onlarýn hepsini kapsayan bir azabýn gelmesi pek yakýndýr" (Ebû Dâvud, Melâhim 17: Ýbn Mâce, Fiten, 20; Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 361, 363, 364, 366);

"Þunu yeminle söylüyorum ki; siz ya iyiliði emreder, kötülükten sakýndýrmaya çalýþýrsýnýz; aksi halde Allah size içinizdeki en kötülerinizi musallat eder. Sonra hayýrlýlarýnýz dua eder, fakat dualarý kabul olunmaz" (Ebu Dâvûd, Melâhim, 17; Tirmizî, Fiten, 9; Ahmed b. Hanbel, V, 388, 390, 391). Allah Resulune, insanlarýn en hayýrlýsýnýn kim olduðu sorulunca, þöyle cevap vermiþtir: "Ýnsanlarýn en hayýrlýsý en çok okuyaný, en muttaki olaný, iyiliði en çok emredeni, kötülükten en fazla sakýndýrmaya çalýþaný ve en çok sýla-ý rahim yapanýdýr " (Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 432).

Hz. Peygamber, Veda haccý hutbesinde, dinî emir ve yasaklarýn, bilgilerin nesilden nesile aktarýlmasý ve irþat faaliyetinin sürdürülmesi için ümmetine görev yüklemiþtir. Bu da teblið görevidir. "Sizden hazýr olanlar, burada bulunmayanlara sözlerimi ulaþtýrsýnlar. Umulur ki, bunlarý burada bulunmayanlar, bulunanlardan daha iyi anlar ve korur" (Ahmed b. Hanbel, V, 41).

Kur'an-ý Kerîm'de; "Siz insanlarýn faydasý için çýkarýlmýþ en hayýrlý ümmetsiniz. iyiliði emreder, kötülükten vazgeçirmeye çalýþýrsýnýz." (Âlu Ýmrân, 3/110) buyurulur. Onu en hayýrlý yapan; iyiliði emretme, kötülükten sakýndýrmaya çalýþma, baþka bir deyimle "irþat" görevini ifa etme özelliðidir.

Ýrþâtýn metodunu ve irþatsýrasýnda izlenecek yolu Kur'an-ý Kerîm þöyle belirlemiþtir: "Ey Peygamber! Ýnsanlarý Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öðütle davet et. Onlarla en güzel þekilde mücadele et. Þüphesiz ki Rabbin, yolundan sapaný da çok iyi bilir, doðru yolda yürüyenleri de çok iyi bilir" (en-Nahl, 16/125);

"Ey Musa ve Hârun! Ýkiniz de Firavun'a gidin. Çünkü o çok azdý. Öðüt alacaðýný veya korkacaðýný umarak ona yumuþak sözler söyleyin" (Tâhâ, 20/43-44); "aglaEy habibim!) Allah'ýn rahmeti sebebiyle onlara yumuþak davrandýn. Eðer sen sert ve katý kalbli olsaydýn, þüphesiz insanlar, etrafýndan daðýlýr giderlerdi. Öyleyse onlarý affet ve baðýþlanmalarýný dile. Ýþlerde onlarla istiþare et. Bir ise de azmettin mi, Allah'a tevekkül et. Þüphesiz Allah tevekkül edenleri sever" (Âlu Ýmrân, 3/159).

Diðer yandan mürþidin etkili olabilmesi söyledikleriyle önce kendisinin amel etmesine baðlýdýr. Aksi halde irþâddan olumlu sonuç alýnamayacaðý ayette þöyle ifade edilir: "Ey iman edenler, yapmayacaðýnýz þeyi, niçin söyleyip duruyorsunuz" (es-Saff, 61/2).

Ýrþâdda mürþidin amelinin önemini belirtmek üzere Ýslâm bilginleri; "Ey Rabbimiz bizi ulemâ-ý âmilîn ve sulehâ-i þâkirinden eyle" duasýný çokça tekrar etmiþlerdir. Anlamý: "Ey Rabbimiz bizi, bilgisiyle amel eden âlimler ve nimetlere þükür eden sâlihler zümresine ilhak et" demektir.

Selam ve dua ile...
Gönderen: 22.09.2005 - 20:57
Bu Mesaji Bildir   Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1481 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.02982 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.