*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1553 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazar, 1. Aralık 2024 - 03:52

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » Batmayan günesin dogusu

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	yoksun

		Batmayan günesin dogusu

66 Mesaj -

OKU! BÜTÜN MEVCUDATI YARATAN RABBÝNÝN ÝSMÝYLE KÝ; O,ÝNSANI KAN PIHTISINDAN YARATTI, OKU KÝ SENÝN RABBÝN KALEMLE YAZI YAZMAYI ÖÐRETEN, ÝNSANA BÝLMEDÝÐÝNÝ BÝLDÝREN KERÝMLERÝN KERÝMÝ VE ÝHSAN SAHÝBÝDÝR.

Alak suresi / 1-5

Sevgili Peygamberimiz, sallallahü aleyhi ve sellem, ileride kendilerine damat ve yerlerine halife olacak Hazret-i Ali'yi henüz ufacýk bir çocukken yanlarýna aldýlar... doðduðu amdan beri onunla yakýndan meþgul oluyoýrlardý. Ama, çekilen þu kýtlýk, himayelerine de almalarýný gerektirdi...

Öncekilerden daha büyük bir kýtlýk, hali-vakti yerinde olanlarý bile sarsmýþ ve herkesi geçim darlýðýna düþmüþtü.

Sýkýntý içinde olanlardan biri de Ebu Talib; Hazret-i Ali'nin babasý... Mübarek Peygamberimiz amcasýný düþünüyor. Çocuklarý çok olduðundan eli darda. Bunca iyiliðini gördüðü insanýn yükünü hafifletmek için bir çare bulmalý.... Akri halde Ebu Talib yoklukla mücadele ederken O'nun rahat olmasý mümkün deðil.

Diðer amcalardan Abbas'a gidiyorlar:

-Amcam Ebu Talib'in üyük sakýntýda olduðunu biliyorsun. Nüfusu kalabalýk. Çocuklardan birini sen birini de ben kendi evlerimize alýrsak sanýrým yükü hafifler. Fikrime ne dersin?

Hazret-i Abbas, radýyallahü anh teklifi isabetli buldu. Birlikte Ebu Talib'in evine geldiler. Ve geliþ maksatlarýný O'na izah ettiler.

Ebu Talib, kendisinin düþünülmü olmasýna ve gösterilen vefa hissine memnun kalarak:

-Akil ile Talib'i bana býrakýn; diðer ikisini siz bilirsiniz, dedi.

Bunun üzerine Hazret-i Abbas Cafer radyallahü anh'ý Efendimize Ali kerremallahü vecheh'i bakým ve himayelerine aldýlar.

...böylece Ali radýyallahü anh efendimiz, küçük yaþlarýndan itibaren önlerinde örnek ve taklid edilecek insan olarak kainatýn baþtacýný buldular... Bu iri siyah ifözlü buðday tenli, güler yüzlü güzel mi güzel çocuk, hep ona özendi, hep O'na benzemeye uðraþtý, O'nun yaptýklarýný ölçü aldý vöe daha on yaþýndayken Müslüman oldu.

Peygamberimiz otuzdokuz yaþýndalar... gündüz vukua gelecek hadiseleri uyku ile uyanýklýk arasýnda iken gece rüyü olarak kendisine gösteriliyor.

Rüyalar çýkýyor.

Böylece insanlýðýn kurtarýcýsý, nübüvvetin kýrkaltý cüzünden bir cüz olan bu sadýk ve salih rüyalarla pelygamberliðe hazýrlanýyor.

Yine bu sýralar "Ya Muhammed" diye sesler duymaya devam ediyorlar.

Büyük an'a; vahyin inzaline; peygamberlik gelmesine altý ay var... bu günlerde yalnýz kalmak istiyorlar. Yanlarýna bir miktar yiyecek alarak Mekke'ye bir saat uzaklýkta olan Hira Daðý'ndaki bir maðaraya gidiyorlar.

Derin gökler, engin çöl ve ýssýz ve sessiz Hira Daðý... Burada Ýbrahim Aleyhisselamýn buyurduðu tarzda Rablerine ibadet ve muazzam tefekkür içindeler.. Bazan Mekke'ye inerek Kabe-i Þerifi ziyaret ve tavaf ettikten sonra evlerine gelip bir müddet kalýp ekmek, zeytin gibi azýk alarak yine Hira daðý'na çekiliyorlar....

Bazý kadýnlar da faaliyetteler. Hadice Radýyallahü anha'nýn kalbine fitne sokmaya çalýþýyorlar. Dedikleri þu:

-Bak; sen mal-mülk neyin varsa O'na baðýþladýn. Kocansa senden uzaklaþýyor. Herhalde seni sevmiyor!

Validemizin bu cahilce sözlere cevabý:

-bunlar benim ne aklýma ne hatýrýma gelir. Yanýlýyorsunuz. O benle alakasýný kesmez. kendisinde saadet niþanlarý ve Peygamberlik iþaretleri var. Yýllardýr beklediklerimin yakýnda ortaya çýkacaðýný tahmin ediyorum.

-Hadice annenin üstün bir idrak ve seziþle ortaya koyduðu tesbit tamamen isabetlidir.

Ramazan ayýnýn ortalarý. Bir gece efendimiz, inzivada bulunduklarý Hira'dan evlerine dönüyorlar. Safa ile Merve arasýna geldiklerinde bir ses ile derinden derine ürperdiler:

-Ya Muhammed, sen Allah'ýn Resulüsün, ben de Cebrailim...

Ses gökten geliyordu. Baþlarýný kaldýrdýklarýnda Cebrail Aleyhisselamý gördüler... Ýnsan þeklindeydi. Allahýn sevgilisi, meleklerin en üstünü ilk defa gördüklerinden tanýyamýdý.

..........

Acaba gördüðü ilahi bir hadise mi idi yoksa cin veya þeytanlar mý kendisiyle uðraþýyorlardý.

Cebrail kaybolana kadar bulunduklarý yerden kýpýrdayamadan hep ona bakakaldýlar.

Evlerine doðru yürümeye baþladýlar. Yol boyunca kendilerine selam verildiðini iþitiyorlar. Her tarafa baktýklarý halde, taþ ve aðaçlardan gayrý bir þey görülmüyor. Taþ ve aðaçlar, ahir zaman Nebisine;

-Aleyke Ya resulallah, diyerek, selam veriyorlar. Efendimiz baþlarýna gelen bu fevkalede halden bayaðý endiþeye düþmüþlerdi. Bu halin sýrrý, hakikatý aslý neydi?

Büyük düþünce ve ýzdorapla eve girdiler...

Hemen kendilerini karþýlayan zevceleri Hadice radýyallahü anha;

-Yüzünde bu ana kadar þahid olmadýðým bir nur müþahede ediyor ve bgüne kadar rastlamadýðým bir güzel koku alýyorum, deyince:

-Ey Hadice, bir takým seisler iþitiyor ve ýþýklar görüyorum, dedikten sonra þimdiye kadar yaþamadýklarý bazý haller içinde olduklarýný ifade ettiler ve þöyle buyurdular:

-Cinlerin musallat olarak beni kahin yapmalarýndan korkuyorum. Halbuki ben, putlardan da kahinlerden de nefret ediyorum.

-Allah seni üzmez ve utandýrmaz! Böyle deme ve korkma... A llah senin baþýna böyle birþeyler vermez. Cinler semtine bile gelmez. Çünkü sen, öyle güzel ahlaklýsýn ki, sözlerin hep doðru, emanete daima riayet edersin. Akrabalarla baðýný kesmezsin, misafiri seversin, düþkünlere yardým edersin, baþýna felaket gelmiþlerin imdadýna koþarsýn... Lütfen sabýr ve sebat göster. Bütün insanlýða Peygamber olacaðýna eminim. Korkma...

Bundan bir gün sonra; Miladi 611 tarihinin Þubatýna denk gelen Ramazan ayýnýn 17.gecesi. Güneþ henüz doðmamýþ. Ortalýkta çýt yok.. Dünya bir uçtan öbür uca kadar kalýn bir sessizlik tabakasý ile kaplanmýþ gibi. O, Sallallahü aleyhi vessellem, bu ürpertici yalnýzlýkla yine Hira Maðarasýnda itikaf ve ibatdetle meþgulle...

Gece sehere doðru akýyor. Ýþte tam bu sýrada maðarayý bir ýþýk atomu en dip noktalarý dahi aydýnlatan bir nur doldurrdu. Sevgili Peygamberimizin karþýsýnda Cebrail Aleyhisselam. Çok güzel bir insan þeklinde. Üzerinde sýrmalý atlastan bir cübbe var. Güzel kokular sürünmüþ.

Büyük melek konuþuyor. Konuþurken de semadan, daðlardan ve aðaçlardan sesi geliyor Hayret verici bir hal.

Bu an kainatýn yaþadýðý en kýymetli zaman birimlerinden biridir... Kýrk beri tanýyan herkesin üstün ahlak ve yaradýlýþýna tarifsiz bir hayranlýk duyduðu Muhammed'ül Emin, Alak Suresi'nin ilk beþ ayeti ile Nebi olmaktadýr.

Melek , ilahi emri iletiyor:

-Oku / Ýkra!

Efendimiz þaþýrýyorlar:

-Okumuþluðum yok. / Ma ena bi-kari!

Bu cevap üzerine vahiy meleði Peygamberimizi kucaklayarak kuvvetle sýktý ve tekrar :

-Oku! dedi.

Cevap ayný:

-Okumuþluðum yok!

Cebrail, aleyhisselam, bir kere daha sýktý ve yine: -Oku;

Cevap:

-Okumuþluðum yok.

Cebrail, Peygamberimizi üçüncü defa sýkýp býraktý ve O'nu kalbinde surenin silmeyecek tarzda yer edecek hale geldiðini anlayýnca ilahi fermaný nakletti.

-Oku! Bütün mevcudatý halkeden Rabbinin ismiyle ki; O, insaný kap pýhtýsýndan yarattý. Oku! Ki senin Rabbin kalemle yazý yazmayý öðreten, insana bilmedeðini bildiren kerimlerin kerime ve ihsan sahibidir. Peygamberimiz de ayetleri melekle birlikte okumuþtu... Yirdmiüç yýl decam edecek olan vahiy baþlamýþ ve ebedi islam güneþi batmamak üzere bu gecenin seherinde doðmuþtu.

-Cebrailin görünmesi, O'nu üç kere sýkmasý ve sureyi ezberlemesi hepsi an bile denmeyecek bir kýsa zaman parçasý içinde olmuþ ve büyük melek gözden kaybolmuþtu...

Sevigili Peygamberimiz, gelen surenin mehabeti ile ürpertilerle dolu olarak maðaradan çýkýp evinin yolunu tuttular. Eve varýr varmaz :

- Beni örtünüz! buyurarak heyacan ve ürpertileri geçene kadar yatakta istirahat edip sakinleþtikten sonra yaþadýklarýný Hadice'ye anlattýlar. Hala karþýlarýna çýkan fevkaladeliðin rahmani mi þeytani mi olduðundan emin deðiller.

Ýþin hakikatýný tahkik için Varaka Bin Nevfel'e gittiler. Artýk gözleri görmez olmuþ bu çok yaþlý ve alim zat, iþin doðrusunu onlara anlatabilirdi.Varaka efendimizi dienledikten sonra:

-Bahsettiðin, Cenab-ý Hakkýn Musa ve Ýsa Peygamberlere gönderdiði dürüstlük timsali manasýnda "namus-u ekber" ünvanlý cebraildir. Yemin ederim ki sen Ýsa Aleyhisselamýn haber verdiði son Peygambersin. Yakýnda ilahi emirleri teblið ve cihad buyurulur. Keþki ben de genç olsaydým da seni kavmin Mekkeden Hicrete zorladýklarý zaman yardýmcý olabilseydim.

Mekke'den mi çýkarýlacaðým?

-Evet seni yalan söylemekle itham edecekler. Vahiy teblið edip de milletinden düþmanlýk görmemiþ Peygamber yoktur, dedi. Ve iki cihan güneþinin alnýndan öperek uðurladý.

Efendimizin böylece Peygamber olarak vazifendirildiklerine þüpheleri kalmadýe... Ama ilk vahiyden sonra üç yýl vahiy enmadi. Bu zaman içinde yine meleklerin büyüklerinden Mikail Aleyhisselam gelerek Peygamberimize bazý bilgiler öðretiyordu.

Sevgili Peygamberimiz, bu devrede bazý vakitler üzüntü ve tereddüte düþünce Cebrail Aleyhisselam görünerek:

-Ya Muhammed! Sen , Allah'ýn Peygamberisin diyerek O'ndaki üzüntüyü giderir ve huzurunu tazelerdi. Ancak Cebrail aleyhisselam bu görünmelerde yüce Allah'tan vahiy getirmiyordu...

daha fazlasi icin tiklayiniz

Gönderen: 17.03.2006 - 13:57

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1553 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Yalvac (61), kmurrad (59), endulus (57), ercan_sw (51), erhanseyfi (64), B e t u l (52), h.t (62), zisan_gul (41), hasretkafesi (53), ahmetkb (52), mustakar01 (62), tövbekargenç (44), mekoc66 (56), ahmet_k22 (39), Abdullah-10 (57), maruf-1 (59), GuelSevdasi81 (43), inci-2 (61), maxsibilyan (45), enesny (42), ramadan48 (42), fatmaavci (62), FIRTINA 50 (56), kaptan67 (61), menzil38 (57), Hacer -72 (52), Guel (39), A H M E T (45), msk02 (47), Mehmet_Ank (63), yusufgezer (41), Aydýn Vu.. (55), Sezer (), oguzlarx27 (55), M.Riza Sekerli (54), kamanliadem (59), eva_maria (36), musab b. ümeyr (42), nurfatih (46), AhmetBayrak (56), ali öz (48), köln42 (58), xAhmetx (49), sadullahyusuf (40), abdülhamit (231), tigrisriver (45), sürmeli (41), enesertugrul (52), medsav (67), Turan64 (61), GCc_EEi (42), ahmetsait (44), alidogan1 (64), ayhanisik42 (51), sedi güngörmü&t.. (59), baha1903 (40), bünyan (59), Orbay1 (56), kaymakli-50 (58), cagri67 (52), HAKAN ERGÜT (50), ravda dostu (40), fatiha42&07 (54), mavipýna.. (59), efrailakcay (51), Bekir 38 (39), selva sehito&et.. (40), Mursid (60), turkish wolf (52)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.26338 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.