0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Kalkık kuyruk (Bir Tür Böcek)

önceki konu   diğer konu
5 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Kalkık kuyruk (Bir Tür Böcek)
Moderator


4254 Mesaj -

Kalkýk kuyruk
Kalkýk kuyruk adýndaki bir böceðin yaptýðýný öðrenince, eminim benim gibi hayrete düþeceksiniz. Bu böcek, karýncalarýn yuvasýna girerek, onlarýn topladýklarý yiyeceklerden beslenir. Daha doðrusu onlardan geçinir. Ama karýnca yuvasýna girmek o kadar da kolay deðildir. Yuvanýn kapýsýnda ki bekçi karýncayý atlatmasý gerekir. Bekçi karýnca ise, kendi kolonisinden baþka hiçbir hayvanýn yuvaya girmesine müsaade etmez.Þimdi diyeceksiniz ki, peki bu karýnca bütün kolonideki karýncalarý tanýyormu? Cevap evettir. Hepsini kokularýndan tanýr.Her koloninin farklý bir kokusu vardýr. O koku onun yuvaya
giriþ pasaportudur. Kalkýk kuyruk ise, bu kokudan mahrum olmasýna raðmen yuvaya girmek zorundadýr.
Ama nasýl?
Ýþte böyle: Böcek yavaþ yavaþ yuvanýn kapýsýna doðru yönelir. Yuvaya yaklaþýnca onu gören bekçi karýnca, hemen ona doðru hamle yaparak onu öldürmeye çalýþýr. Bu esnada kalkýk kuyruk bir enzim salgýlar ve bu sývýyý bekçi karýncaya içirir. Bu sývý ile karýnca adeta hipnoz olur ve kalkýk kuyruðun emirlerini dinlemeye baþlar. Kalkýk kuyruk, hipnoz ederek emri altýna aldýðý karýncanýn hem de sýrtýna binerek yuvaya iner. Orada bir güzel beslenir. Eðer biz, ilhamý ile bu fiilleri yaratan Allah'ý inkâr edersek aþaðýdaki sorulara nasýl cevap vereceðiz:

1- Her kabileye farklý bir kokuyu kim vermiþtir?

2- Bekçi karýncaya kokularý fark edebilme kabiliyeti kim tarafýndan verilmiþtir?

3- Yabancý olaný yuvaya sokmamak duygusunu kim vermiþtir?

4- Kalkýk kuyruk bekçi karýncayý hipnoz edecek bir ilaç yapmýþtýr. Onu hipnoz edebilmesi için ilk önce karýncanýn vücut yapýsýný bilmesi gerekir. Ona karýncanýn vücut yapýsýný kim öðretmiþtir?

5- Haydi kendi kendine öðrendi diyelim, iyi ama onu uyutacak ilacý yapmak için kimyager olmak gerekir. Bu böcek acaba hangi kimyagerden ders okudu?

6- Haydi kimya ilmini de kendi kendine öðrendiðini farz edelim. O halde ilacý yapabileceði tezgâhlarý ve o küçük ilaç fabrikasýný onun küçücük vücuduna kim yerleþtirdi?

7- Kalkýk kuyruk, karýncanýn yuvasýnda rahatça beslenebileceðini kimden öðrendi?
Ve daha cevaplanamayan birçok soru.
ALINTi


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Muhtazaf tarafından, 01.04.2009 - 23:31 tarihinde.
Gönderen: 31.03.2009 - 23:01
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
YABAN ARISI
Moderator


4254 Mesaj -
YABAN ARISI

Yaban arýlarý diðer arýlarýn aksine toprakta yaþarlar ve sadece erkekleri uçabilir. Bu yüzden çiftleþmek isteyen diþilerin bitkilerin yüksek gövdelerine týrmanmalarý gerekir. Ancak bundan sora diþi "çiftleþme kokusu"nu yayar ve erkeðin onu bulmasýný bekler. Erkek yaban arýlarýnýn özelliði ise diþilerden iki hafta önce yumurtadan çýkmalarýdýr. Bu, Güney Avustralya'da yaþayan Çekiç orkidesi için bir avantajdýr, çünkü bu orkidenin özelliði yaban arýsýnýn diþisine benzemesidir. Erkek yaban arýlarý ortada gözükmeye baþlayýnca orkide de bu fýrsattan yararlanarak çiçeklerini açar ve diþi yaban arýsýnýnkine çok benzeyen bir koku yaymaya baþlar. Erkek yaban arýsý çiçeði diþi yaban arýsý zanneder ve çiftleþmeye çalýþýrken çiçeðin içine düþer. Çiçeðin içinden çýkmaya çalýþýrken polen keseleri arýnýn vücudunun çeþitli kýsýmlarýna yapýþýr. Polenleri taþýyan yaban arýsýnýn diðer çiçeklere gitmesiyle de çiçek döllenmiþ olur.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Muhtazaf tarafından, 01.04.2009 - 23:12 tarihinde.
Gönderen: 31.03.2009 - 23:09
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
sevdaa1 su an offline sevdaa1  
RE: Kalkık kuyruk (Bir Tür Böcek)
1090 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Muhtazaf

Kalkýk kuyruk
Kalkýk kuyruk adýndaki bir böceðin yaptýðýný öðrenince, eminim benim gibi hayrete düþeceksiniz. Bu böcek, karýncalarýn yuvasýna girerek, onlarýn topladýklarý yiyeceklerden beslenir. Daha doðrusu onlardan geçinir. Ama karýnca yuvasýna girmek o kadar da kolay deðildir. Yuvanýn kapýsýnda ki bekçi karýncayý atlatmasý gerekir. Bekçi karýnca ise, kendi kolonisinden baþka hiçbir hayvanýn yuvaya girmesine müsaade etmez.Þimdi diyeceksiniz ki, peki bu karýnca bütün kolonideki karýncalarý tanýyormu? Cevap evettir. Hepsini kokularýndan tanýr.Her koloninin farklý bir kokusu vardýr. O koku onun yuvaya
giriþ pasaportudur. Kalkýk kuyruk ise, bu kokudan mahrum olmasýna raðmen yuvaya girmek zorundadýr.
Ama nasýl?
Ýþte böyle: Böcek yavaþ yavaþ yuvanýn kapýsýna doðru yönelir. Yuvaya yaklaþýnca onu gören bekçi karýnca, hemen ona doðru hamle yaparak onu öldürmeye çalýþýr. Bu esnada kalkýk kuyruk bir enzim salgýlar ve bu sývýyý bekçi karýncaya içirir. Bu sývý ile karýnca adeta hipnoz olur ve kalkýk kuyruðun emirlerini dinlemeye baþlar. Kalkýk kuyruk, hipnoz ederek emri altýna aldýðý karýncanýn hem de sýrtýna binerek yuvaya iner. Orada bir güzel beslenir. Eðer biz, ilhamý ile bu fiilleri yaratan Allah'ý inkâr edersek aþaðýdaki sorulara nasýl cevap vereceðiz:

1- Her kabileye farklý bir kokuyu kim vermiþtir?

2- Bekçi karýncaya kokularý fark edebilme kabiliyeti kim tarafýndan verilmiþtir?

3- Yabancý olaný yuvaya sokmamak duygusunu kim vermiþtir?

4- Kalkýk kuyruk bekçi karýncayý hipnoz edecek bir ilaç yapmýþtýr. Onu hipnoz edebilmesi için ilk önce karýncanýn vücut yapýsýný bilmesi gerekir. Ona karýncanýn vücut yapýsýný kim öðretmiþtir?

5- Haydi kendi kendine öðrendi diyelim, iyi ama onu uyutacak ilacý yapmak için kimyager olmak gerekir. Bu böcek acaba hangi kimyagerden ders okudu?

6- Haydi kimya ilmini de kendi kendine öðrendiðini farz edelim. O halde ilacý yapabileceði tezgâhlarý ve o küçük ilaç fabrikasýný onun küçücük vücuduna kim yerleþtirdi?

7- Kalkýk kuyruk, karýncanýn yuvasýnda rahatça beslenebileceðini kimden öðrendi?
Ve daha cevaplanamayan birçok soru.
ALINTi



ve daha cevaplanmayan cevabý sadece Allahh (CC) sayesinde diyeceimiz birçok konu

çok güzeldi abim Mükemmel
Gönderen: 01.04.2009 - 15:11
Bu Mesaji Bildir   sevdaa1 üyenin diger mesajlarini ara sevdaa1 üyenin Profiline bak sevdaa1 üyeye özel mesaj gönder sevdaa1 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Moderator


4254 Mesaj -
sizdende RAB"bim RAZI OLSUN Kardesim...
devami
Caddisfly
Mayýs böceði benzeri bir böcek olan Caddisfly'ýn larvalarý suyun altýnda yaþayan týrtýl görünümlü canlýlardýr. Düþmanlarýndan gizlenmek için kendi çevrelerinde boru þeklinde sýðýnaklar inþa eden larvalar, bu iþi yapabilecekleri bir ipek üretme sistemine sahiptir. Kendi ürettikleri ipek ile ördükleri bu sýðýnaklarý daha sonra sopa, çakýl taþý ve suda bulduklarý malzemeleri kullanarak düzenlerler. Ýlginç bir görünüme sahip olan yuvalarýnýn içinde mükemmel bir þekilde kamufle olan Caddisfly larvalarýný fark etmek oldukça zordur. Ayrýca larvalarýn yuvalarý düþmanlarýnýn içeriye giremeyeceði kadar sert ve dayanýklýdýr. Bundan baþka larvalar vücutlarýnýn en arkasýndaki çengelleri kullanarak bulunduklarý yerde sürünerek ilerleyebilir ve böylece düþmanlarýndan gizlenmiþ olurlar. Caddisfly larvalarýnýn su altýndaki büyümeleri sona erdiðinde koza yapmaya baþlar. Bunun için ipekten yaptýklarý yuvalarýnýn her iki ucunu da kapatýrlar. Bir Caddisfly larvasý bu kozanýn içerisindeyken de çok fazla deðiþiklik geçirir. Bu deðiþimler de tamamlandýðýnda ipekten yapýlmýþ yuvasýný kemirerek açarak dýþarý çýkar ve kýyýya ulaþtýðýnda da derisini döker. Caddisfly larvalarý artýk güve þeklini almýþtýr. Bundan sonra bir eþ bulabilmek için suyu terk eder. Suyun altýndaki bir canlýnýn pek çok aþamadan geçerek farklý bir canlý haline gelmesinde görülen akýl, herþeyin hakimi olan Allah'a aittir.
Iþýk Üreten Comb Jelly

Comb Jelly týpký deniz analarý ve deniz Anemonlarý gibi hassas canlýlardandýr. Genellikle mikroskobik bitkiler ve küçük deniz hayvanlarý ile beslenirler. Bazýlarý avlarýný týpký balýk oltasý gibi suda hareket eden yapýþkan dokunaçlarý ile yakalar. Bir türün ise çok geniþ bir biçimde açýlabilen ve diðer Comb Jellyler de dahil olmak üzere pek çok canlýyý yutabilen aðýzlarý vardýr. Comb Jelly'nin vücudunda sýra halinde ince tüyler bulunur. Bu tüylerini suda kendini ileri doðru itebilmek için kullanýr. Bundan baþka hemen hemen tümünün sýrtýnda týpký dikiþ yerine benzeyen, özel ýþýk üretebilen hücreler bulunmaktadýr. Türlerin de kendi içlerinde ilginç özellikleri vardýr. Örneðin kýrmýzý Comb Jelly dokunulduðunda parlar. Ayný zamanda suya parýldayan, ýþýklý taneler býrakabilir. Bu, düþmanlar için kullanýlan bir þaþýrtma yöntemidir.

Sperm Balinalarý

Sperm balinalarýnýn diþileri ve erkekleri normal zamanlarda birbirlerinden ayrý yaþar. Tercih ettikleri sular birbirlerinden tamamen farklýdýr. Diþiler yaþamlarýnýn büyük bir kýsmýný sýcak iklime sahip tropikal ve astropikal sularda geçirir, erkekler ise dev boyutlardaki mürekkep balýklarýný avlamak için Kuzey Kutbu ve Antartika denizlerinin derinliklerine dalar. Diþilerden üç kat daha aðýr olan erkek balinalar sadece çiftleþmek için tropikal bölgelere gelir. Erkek Sperm balinalarý 20 m. uzunluða sahip dev canlýlardýr. Tüm hayvanlar içinde en büyük beyne sahiptirler ve beyinleri þekil ve büyüklük olarak bir basketbol topuna benzer.

Ayý Balýðý

Antartika bölgesinde yaþayan Wedel türü ayý balýðý, hava sýcaklýðýnýn -56 C, su sýcaklýðýnýnsa -26 C'ye kadar düþtüðü sert kýþ koþullarýna bile dayanabilir. Ayý balýklarý, çok derinlere daldýklarýnda yoðun basýnç ve ani basýnç deðiþimi yüzünden oluþan vurgundan etkilenmezler. Çünkü uzun süreli dalýþlarýnda su altýna girmeden önce birkaç küçük dalýþ yaparlar. Kaburga kemiklerini ve diyaframlarýný açýp kapayarak ciðerlerindeki havayý dýþarý atarlar ve ciðerlerini de kapatýrlar. Bir süre sonra ciðerlerinde hiç hava kalmadýðý için azot eriyerek kana karýþmaz ve yaþamsal sorunlar da böylece önlenmiþ olur. Ayý balýklarýnýn solunum borusu çoðu memelininkinin tersine yuvarlak deðil, düz-oval biçimlidir ve yüksek basýnç altýnda hemen kapanabilmektedir. Ayný þekilde kulaklardaki hava boþluklarý da dýþ basýnç belli bir noktaya eriþtiðinde þiþip burayý týkayan kan damarlarýyla örülmüþtür.


ARMADÝLLO

Güney Amerika'da yaþayan bir tür böcek yiyen olan Armadillolar bir tür zýrhla korunurlar. Genellikle yiyeceklerini topraðý kazarak ararlar. Çok iyi bir koku alma duyusuna sahiptirler. Yiyeceði þeyin kokusunu alan Armadillo son derece büyük bir hýzla topraðý kazar. Burnunu topraða gömerek, adeta kokuyu yitirmekten korkuyormuþ gibi telaþla topraðý kazar. Armadillolar'ý bu durumda görenler, hayvanýn bu durumda nasýl soluk aldýðýna þaþabilirler. Oysa Armadillolar bu durumda soluk almazlar. Topraðý kazdýklarý sýrada, altý dakikaya kadar soluklarýný tutabilme yeteneðine sahiptirler.

KUM KAZICI YABAN ARISI

Kum kazýcý yaban arýlarýnýn bir türü olan A.hungarica arýlarý, yuva yapýmýnda oldukça özenlidirler. Öncelikle çeneleri arasýna aldýklarý taþlarý yuvaya taþýrlar. Getirilen taþlar, yaban arýsýnýn yuvasýný oluþturacak galerilerin açýlmasýnda kullanýlýr. Galeri açma iþleminin 1-2 dakikada tamamlanmasýna karþýlýk, galerilerin taþlarla düzeltilmesi ve parlatýlmasý yarým saat ila 1 saat arasýnda vakit alabilir. Topraðýn kazýlmasý sýrasýnda yabanarýsý 7 taþ deðiþtirir. Ayrýca yaban arýlarý yuva yapýmýnda kullanýlacak olan harcýn hammaddesi olan kuru topraðý nemli hale getirmek için de çiçek nektarýndan faydalanýrlar

KAÐIT ARISI
Tropik ve ýlýk iklimlerde yaþayan kaðýt arýlarý yuva yaparken ilginç bir yöntem kullanýrlar. Kraliçe arý baharda uykudan kalkarak yuva yapmak için uygun bir yer arar. Yuvasý açýk olacaðý için bunun þiddetli rüzgar alan ve güneþi fazla gören bir yerde yapýlmamasý gereklidir. Bu yüzden kaðýt arýsý yuvasýný daha çok evlerin saçaklarýna, çatýlarýna ya da aðaçlarýn dallarýna yapar. Kraliçe yuvayý bir tür kaðýttan yapar. Çenesiyle bir aðacý kazýyarak odun çýkarýr. Bunu çiðneyerek salyasýyla karýþtýrýr ve böylece kendi kaðýdýný oluþturur. Önce bir damýn ya da dalýn altýna yassý bir temel yapar. Bundan çýkan kýsa bir sopa yuvanýn ana bölümleri yani küre biçimi kovaný oluþturan üreme hücrelerine takýlýr.
Bombus Arýlarý
Bombus, renkli tüyleri olan, türdeþlerine göre oldukça iri yapýlý ve genelde toprak altýnda yaþayan bir yaban arýsý türüdür. Bombuslar'ýn uzun dilli türleri, çiçek borusu uzun olan çiçeklerden de çiçek tozu ve bal özü alabilir. Bu, diðer arýlar için oldukça zor hatta imkansýz bir iþlemdir. Hatta bazý türler, bal özüne ulaþabilmek için önce çiçeðin dýþ kýsmýný ýsýrýr ve açtýklarý delikten dillerini içeri sokarak kolayca beslenir. Bombuslar'ýn göðüs bölgesinde tutunma ve yürümeyi saðlayan üç çift bacaklarý vardýr. Bu bacaklardan birinci çift, antenlere bulaþan çiçek tozlarýný ve diðer tozlarý temizlemek için özel temizlik gereçleri ile donatýlmýþtýr. Bu sayede koku alma organý olan antenler sürekli temiz tutulur. Bombuslar'ýn diðer bacaklarýnda çiçek tozu taþýmak için sepetçikler ve çiçek tozlarýný doldurmaya, gerektiðinde sýkýþtýrmaya yarayan fýrçalar bulunur. Bombuslar vücut aðýrlýklarýnýn yarýsý kadar yükü rahatlýkla taþýr. Bu arýlar zar þeklindeki iki çift kanatlarý sayesinde uçar. Birinci çift kanadýn arka kenarýnda, ikinci çift kanadýn ise ön kenarýnda bir seri kanca bulunur. Bunlar uçuþ sýrasýnda birbirine kenetlenir, böylece ön ve arka kanatlar birlikte ve daha güçlü hareket edebilir. Bunun dýþýnda uçuþ için ýsý üretimi de zorunludur. Aktif olarak uçan bir Bombus'ta gövde bölgesinin sýcaklýðý 35-40oC olur. Bunun için Bombuslar uçuþa geçmeden önce belli bir süre ýsýnýr.

Resimdeki bombus arýsý ve deve dikeni çiçeði karþýlýklý olarak birbirlerine fayda saðlayan bir ortaklýk içindedirler. Deve dikeni, bir yaban arýsý olan Bombus'a polen ve nektar saðlar; yaban arýsý da ayný türe ait çiçekler arasýnda, bir çiçekten diðerine hareket ederek topladýðý polenleri taþýr ve deve dikeni çiçeðini döller.

AMFÝBÝYENLER
Amfibiyenlerin derileri, suda çözünmüþ halde bulunan oksijenin, vücudun içine girebilmesini saðlayacak türdedir. Deride bulunan bezler gizli mukus salgýlayarak derinin sürekli nemli kalmasýný saðlar. Böylece havadaki oksijen de kolaylýkla hayvanýn vücuduna girer.
Gönderen: 01.04.2009 - 23:28
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
munazile su an offline munazile  
183 Mesaj -
aglamaktan baska diyecek hic bir seyim kalmadi,ALLAHIM affet bizi.Elinize Saglik
Gönderen: 02.04.2009 - 00:38
Bu Mesaji Bildir   munazile üyenin diger mesajlarini ara munazile üyenin Profiline bak munazile üyeye özel mesaj gönder munazile üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1552 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Gönülbagi (36), zekiyem (40), sofican2006 (42), gülsena (47), gül_ (50), ~~nur~~ (40), yunus07 (37), zaza_kral (45), Fenerli_1907 (32), semedani (46), farukk (46), talebe- (61), miluji (37), m_celik (31), tamer038 (51), dadas recep (45), alain (40), olgunol (52), efkanaksoy (57), Hasannn (43), Sedat IÞI.. (39), m.salih fidan (37), fuheyre (44)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.29472 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.