lopinavir ritonavir generique rhinocortchloroquine stromectol stromectol voltaren votum plus votum vytorin wellbutrin sr xatral xeloda xenical xylocaine yasmin yasminelle yaz zanaflex zantac zantic zebeta zeffix zenegra zentel zestoretic zestril zetia ziac ziagen zilutrol zinacef zinat zithromax dispersible zithromax zocor zofran zoloft zorotop zovirax zurcal zyloprim zyprexa zyrtec zyvox zyvoxid
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » Nisan Şakası

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 5 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
SuMeYRa su an offline SuMeYRa  
Nisan Şakası

1576 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.11.2004
En Son On: 11.11.2012 - 22:24
Cinsiyeti: Bayan 

NİSAN ŞAKASI

15. yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu Endülüs
Müslümanlarının son kalesini kuşatır.
Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen,
kış aylarının da etkisiyle, kale korunabilmektedir.
Durumun zorluğunu anlayan Haçlı ordusunun
komutanı değişik taktikler düsünmektedir.

En sonunda 31 Mart gecesi Kalenin önüne giderek
bir elinde Kur'an bir elinde İncil 'Şu iki kitap üzerine
yemin ederim ki, teslim olursanız bu akşam size
bir şey yapmayacağım' der. Gerekli görüşmelerden
sonra canlarının kurtarılması karşılığında
Müslümanlar kaleyi teslim ederler.

Ertesi sabah, yani 1 Nisan sabahı,
Haçlı ordusu komutanı bütün Müslümanların
öldürülmesi için emir verir. Bunun üzerine Müslümanlar
'Yemin etmiştiniz, bize söz vermiştiniz dediklerinde
Haçlı ordusu komutanı 'Benim sözüm size dün akşam içindi,
bugün için size bir sözüm yoktur' diye cevap verir
ve bütün Müslümanlar orada Şehit edilir.

İşte o gün bugündür 1 Nisan Hıristiyanlar arasında
'Hile Günü' olarak kutlanmaktadır.
Maalesef Hıristiyanları taklit etmeyi modernleşme sanan
Müslümanlar arasında da yaygınlaşmış, yüzlerce, binlerce
Müslümanın katliam günü olan '1 Nisan'lar, bir şaka günü olarak
kutlanmaktadır.....


Ekleme Tarihi: 01.04.2010 - 19:00
Bu mesajı bildir   SuMeYRa üyenin diğer mesajları SuMeYRa`in Profili SuMeYRa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 
Kardesim ne yazikki öyle ama cok insanimiz bilmiyor.
Ekleme Tarihi: 01.04.2010 - 20:42
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
1 nisan'in Tarihçesi :

Bu konuda degisik rivayetler vardir.. Bunlardan biri de
Ilk olarak eski Romalilarin Hilarya, Hintlilerin ise Huli festivallerinde görülen sakalarin,
daha sonra 1564 yilinda Fransada yapilan takvim düzenlemesi ile gelenek haline geldigi saniliyor.
Fransada 1564 yilinda takvimde yapilan reform ile yilbasi 1 Nisandan 1 Ocak'a alinir.
Bu arada 1 Nisani sene basi olarak kabul etmeye devam edenlerle alay etmek amaciyla yapilan sakalar,
bir süre sonra gelenek haline gelir.
1 Nisani yilbasi kabul edenlere ise Nisan Baligi adi verilir.
Bu gelenek, 18. Yüzyilda Ingiltere ve Iskoçyaya, oradan da Amerikaya yayilir.
Amerikalilar 28 Aralik'i Saka Günü olarak ilan ederler.

#####

Her ne kadar Roma Imparatoru Julius Caesar (Sezar) milattan önce 46 yilinda takvimin baslangicini Ocak ayi olarak ilan ettiyse de,
16. yüzyilin ortalarina kadar Avrupa'da yeni yil geleneksel olarak,
bahar aylarinin baslangiç tarihi olarak da kabul edilen, Mart ayinin 25'inde baslardi.

1564 yilinda Fransa Krali IX. Charles, takvimi degistirerek yil baslangicini Ocak ayinin birinci gününe aldi.
O zamanki iletisim sartlarinda bazi insanlarin bundan haberi olmadi,
bazilari ise bu karari protesto etmek amaciyla eski adetlerine devam ettiler.
l Nisan'da partiler düzenlediler, birbirlerine hediyeler verdiler.

Digerleri ise bunlari Nisan aptallari olarak nitelendirip bu güne 'Bütün Aptallarin Günü' adini verdiler.
Bu günde digerlerine sürpriz hediyeler verdiler, yapilmayacak bir partiye davet ettiler,
gerçek olmasi mümkün olmayan haberler ürettiler.

Yillar sonra takvimin aylari yerine oturup, Ocak ayinin yilin ilk ayi olmasina alisilinca,
Fransizlar l Nisan gününü kendi kültürlerinin bir parçasi olarak görmeye basladilar.
Adeti gittikçe süsleyerek, zenginlestirerek ve yayginlastirarak devam ettirdiler.
Bu adetin Ingiltere'ye ulasmasi yaklasik iki yüzyil sürdü, oradan da Amerika'ya ve bütün dünyaya yayildi.

#####

sümeyra kardesimizin vermis oldugu bilgilerinde dogrultusunda
müslümanlarin 1 nisan sakasi yapmasi hic de hos olmasa gerek...!

selametle
Ekleme Tarihi: 04.04.2010 - 00:21
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
karapapak su an offline karapapak  

137 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 07.02.2006
En Son On: 04.04.2010 - 03:44
Cinsiyeti: Erkek 
15 yy endülüs ...
o tarihte yoktu yanılmıyorsam ; emin değilim şüpeye düştüm
Eğer inanmışlarsa kapıları açmışlarsa o şakayı hak etmişler.
Bir deyim var ; Münkirdir münafığın huyu
nisan şakasının o kadar eski olacağını sanmıyorum .Başka birşeydir.
Eminmisin demiyeceğim deseler haclılar gökyüzünden kandille inmiş benim gözüm , gönlümde onlar şeytandır değişen olmaz .Bunu onlarda yazmış olmuya hani truva savaşında at mat mevzusu var onun gibi Savaşta hilekarlıkta olur.O dönem osmanlının şanlı dönemlerinden ilginç
Ekleme Tarihi: 04.04.2010 - 03:13
Bu mesajı bildir   karapapak üyenin diğer mesajları karapapak`in Profili karapapak Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 
Kardeşlerim yanlış anlaşılmasın,
Bilgi olsun diye ekliyorum.

1492’de yıkılan Endülüs Emevi Devleti’ne Osmanlı Devleti neden sahip çıkmamıştır? Çıkmışsa neler yapmıştır?
1492’de yıkılan Endülüs Emevi Devleti’ne Osmanlı Devleti neden sahip çıkmamıştır
Sultân Cem olayından sonra bu soruyu cevaplandırmak daha kolaydır Zira Osmanlı Devleti’ne Cem olayı ile problem çıkarılmasının da Memlüklü Devleti ile Osmanlı Devleti’nin arasının açılmasının da tek sebebi, Endülüs’teki Müslümanların oralardan kovulmasıdır Osmanlı devleti, Endülüs Müslümanlarına sahip çıkmıştır; ancak gücü ve siyasi durumu, sadece onları katliamdan kurtarmaya yetmiştir Şöyle ki:
Maalesef, 1492 yılında Endülüs’teki son Müslüman devletine son verilmeden evvel, bunları koruması muhtemel olan Müslüman devletler saf dışı edilmiştir 1485-1491 yılları arasında, yani tam Müslümanlar yok edilmeye çalışıldığı günlerde, Osmanlı-Memlüklü harbi devam etmektedir Bu tarihlerde, Endülüs’te tek Müslüman devlet kalmıştır: Nasrîler veya Benî Ahmer Gırnata başşehirleriydi ve gittikçe de sınırları daralıyordu İspanyollar, Avrupa’daki diğer Hıristiyanların da yardımıyla başta Cebel-i Târik Boğazı olmak üzere, bunların Akdeniz ile ve Müslüman devletlerle olan bağlarını kestiler 711 yıldır devam eden İslâm hâkimiyetini sona erdirmek için fırsat beklediler Avrupa’yı Rönesans’a taşıyan Endülüs’teki Müslüman devleti, sonra ermek üzereydi Bunlara en yakınları olan Fas Sultanlığı, Tunus Hafsî Sultanlığı ve Merînîler yardım edebilirlerdi Memlüklüler ve Osmanlılar ise, hem uzak idiler ve hem de birbirine düşürülmüşlerdi 1469 yılında İspanya’daki iki Katolik devlet olan Kastilya ve Argon Krallıkları resmen birleştiler 1487’de 776 yıllık Müslüman bir şehir olan Malağa düştü Gırnata’ya hücumda tek çekindikleri Osmanlı Devleti ve Memlüklüler idi Hatta Gırnata Meliki XI Ebu Abdillah Muhammed, resmen her ikisinden de yardım istedi Sultân Kayıtbay, Gırnata’ya hücum etmeleri halinde, Kudüs’teki Hıristiyanları sürgün edeceğini söyledi ise de, Müslümanların kendileri gibi katliam yapmayacaklarını bildiklerinden aldırmadılar
II Bâyezid, Divan-ı Hümâyûn’u toplayarak durumu müzâkere etti ve Batı Akdeniz’e donanma gönderilmesi kararlaştırıldı Kemal Reis’in komutasındaki Osmanlı Donanması 1487’de İspanya seferine çıktı Böylece Osmanlı Devleti, Kastilya, Aragon, Napoli ve Sicilya Krallıklarına karşı harp ilan etmiş oluyordu Kemal Reis Güney İtalya’yı vurarak İspanya sularına kadar geldi ve Malaga’yı tekrar aldı Ne acıdır ki, Osmanlı Donanması Fransızlara kolaylık gösteren Tunus Hafsî Sultanlığı ile de uğraşıyordu Bu hücumlar, Memlüklülerle de uğraşan Osmanlı Devleti’nin iki ateş arasında kalmasından dolayı, netice vermedi ve 1492 yılında Gırnata teslim oldu ve Endülüs’teki İslâm Hâkimiyeti sona erdi Osmanlı donanması, yollara düşen 300000 kadar Müslümanı Fâs ve Cezayir’e nakletti Endülüs’ün bu düşüşünü Namık Kemal şu cümlelerle özetliyordu:
"İspanyollar Gırnata’yı aldıkları zaman, halkı dinlerini değiştirmeleri için ateşle yaktılar Biz İstanbul’u aldığımız vakit, her din sahibine dinini yaşayabilmesi için tam bir din hürriyeti tanıdık"
Aynı yıl Amerika’ya da Colombus ile çıkan İspanyollar, Endülüs’teki başarılarında şımararak, 1000000 Müslümanı katlettiler Sayıları 300000’i bulan Musevilere ise Katolik olmakla ölmek arasında tercihde bulunmaları için emirler çıkardılar Osmanlı Devleti’nin bunlara da kucak açtıklarını çok iyi biliyoruz Osmanlı Devleti, bütün sıkıntılarına rağmen, 1510 yılındaki son seferlerine kadar, Endülüs hadisesi sebebiyle, Kemal Reis Komutasındaki donanmasıyla İspanyollara karşı 23 defa saldırı düzenlediler Ancak, hem yerli Müslüman devletlerin destek yerine köstek olmaları ve hem de Memlüklülerle olan savaş sebebiyle tam netice alamadılar68

Âşıkpaşa-zâde, Tarih, sh 250-251;
Solakzâde, sh 364-384; Âli, Künh’ül-Ahbâr, Süleymaniye kütp Es’ad E-fendi, nr 2162, vrk 199/a vd;
Kantemir, c I, sh 178-179; Efdaleddin, "Bir Veslka-ı Müellim", TOEM , nr 4, sh 201-210;
Yılmaz, Belgelerle Osmanlı Tarihi, c I, sh 390-392;
Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, c II, sh 197-206;
Ali Rıza Seyfi, Kemal ve Baba Oruç, İstanbul 1325
Ekleme Tarihi: 05.04.2010 - 23:13
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 813 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
hircin (32), ayazdabirciftyu.. (38), arif_unal (64), lyoonn (46), ergali595 (42), FatihCgdm (38), kirenli (56), *imam_hatipli* (33), Muhsin B. (36), sezer74 (50), recepguducu (50), kenan_kygn (68), tek_1 (44), ajanpenny (46), basketcikid (34), sigat37 (37), erzincani (45), yasemin_nl (36), yosun (40), toprak_67 (45), By_Digital (38), gur (36), MustafaGED&Yacu.. (60), ademyildiray (49), ibrahimdzn (37), muka2828 (44), hagere (39)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.57795 saniyede açıldı