fluvoxamine generique rhinocortchloroquine kaletra colchicine oxytrol pamelor pantozol parafon parexat pariet parlodel paronex paxil cr paxil penegra pentoxi pepcid pepcidine periactin persantine pharmaquine phenhydan phoslo pirocam pirosol pk merz plavix plendil pletal podomexef ponstel pradif prandin precose premarin prevacid priligy prilosec primacton primolut n primolut nor principen prinil probalan prodafem
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » D U A L A R » ALLAH’ım

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 3 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
mira su an offline mira  
ALLAH’ım

33 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.08.2006
En Son On: 03.04.2009 - 07:25
Cinsiyeti: ----- 
ALLAH’ım, beni azami ihlâsa, azami sadakata, azami takvaya, azami uhuvvete, azami gayrete ulaşmada muvaffak eyle. ALLAH’ım, aşkullah ile bî karar eyle. Ya Vedud. Ya Vedud. Ya Vedud. ALLAH’ım, vakarımı artır. Beni ahlakın en güzeline eriştir. En güzel ahlaka ancak Sen eriştirirsin, Ya Erhamerrahimin. ALLAH’ım, kalbimi kibirden, gururdan, fahrden, ucbdan, nifaktan ve hasetten arındır. Beni acz, fakr, mahviyet, tevazu, kanaat, hilm ve cömertlik sıfatlarıyla tezyin eyle. ALLAH’ım, kalbimi Sana karşı gizli ve açık haşyet, saygı ve iştiyak ile doldur. ALLAH’ım, yaşarmayan gözden, kabul olmayan duadan, dinlenmeyen sözden, faydasız ilimden, Sana karşı saygı ve haşyet duymayan kalpten, mâlâyâni ile iştigalden Sana sığınırım. ALLAH’ım, her işimde Senin rızanı aramayı en birinci gaye bilmeye beni muvaffak kıl. ALLAH’ım, ehl-i dalaletin arkasına düşmekten, ehl-i dalalet ve ehl-i nifaktan olmaktan Sana sığınırım.

ALLAH’ım, ilay-ı kelimetullah yolunda hizmet eden kardeşlerimin şevk ve gayretlerini, hizmet ve saylerini tehlikeye düşürecek, iptal ettirecek ümitsizlikten, yeisten, tembellikten, fitneden, ordu bozanlıktan, ihanetten ve diğer yaramaz haller ve sözlerden Sana sığınırım. ALLAH’ım, Senden başkasını büyük saymaktan, Senden başkasını sevgili bilmekten, Senden başkasının minnetini almaktan, Senden başkasına tezellül etmekten, Senden başkasına ihtiyaçlarımı ve isteklerimi arz etmekten Sana sığınırım. Beni tamamen Sana ait mülahazalarla dirilt, yaşat ve yine Seni dileye dileye öldür.

ALLAH’ım, Senden diliyor ve dileniyoruz; gözlerimize yaş ver ve bizi ağlat, merhamet etmen için ağlat. Senden uzak kalış hasretini duyamayışımıza ağlat. Gönlün şak-şak oluşuna ağyar ateşine yanışına… Öyle ağlat ki, sineler kebap olsun; ondan bir bir feryat çıksın, meleği ve feleği velveleye versin. Beni de ağlat, gece kadar karanlık ruhuma şefkat et de ağlat. Ağlamalarıma dahi ağlamam lazım geldiği için ağlat. Bükülmüş şu kaddime, solgun ve ölgün rengime, burulmuş boynuma ve kırık kalbime merhamet de ağlat. Şu en sakin anda sızlanışlara cevap verdiğin dakikalarda, kapkara gönlümle değil, senden başkasına secde etmeyen başımla Sana dönüyor, titreyen dudaklarımla ağlatmanı diliyorum. ALLAH’ım, benim uzaklığım itibariyle değil, Senin yakınlığın hürmetine kalbime rikkat ver ki, ağlanacak halime ağlayayım. Ola ki, düşen damlalardan bir tanesi aşkına düşmüş olur; işte o benim için ummanlara bedeldir. Şehid kanı kadar aziz gözyaşları içinde nefesimi keserken varlık sırrını bana duyur. Şu kararsız gönlümü doyur, ALLAH’ım.

Ey benim nankör nefsim! Hayatını günahlarla, isyanlarla israf etmiş nefsim! Utanıp, sıkılmaz mısın? ALLAH başka yöne dönmüyor. Rahmetiyle sana müteveccih, daima senin kalbine nazar ediyor, senden ihlasa doymuş, salim kulluk isterken; sen ey sersem ve gafil nefsim, sıkılmaz mısın, başka kapılara bakarsın, döneklik üstüne döneklik yaparsın. Rabb-i Rahimim sana basiret, teyakkuz ve vefa ihsan etsin. Nimet verdiklerinin yoluna, kendi yoluna hidayet etsin.

Ey Rabbi Rahimim! Güneş uful etti, karanlık çöktü, yıldızlar da parladı. Perdeler çekildi, kapılar kapandı. Sevenler sevdikleriyle hemdem oldu. İşte bende kalktım, Senin huzurundayım. Derdime derman deyip, kapına geldim. Sıkıldığım için geldim. Bunaldığım için geldim. Kimse derdime derman olmadı, olamadı onun için Sana geldim.

İlahi! Binlerce günahı ve hataları yüklendim, Affının ve Mağfiretinin önüne döktüm. Gazabından korktum, Rahmetine kaçtım. Celalinden ürperdim, Cemaline sarıldım. Nefis ve şeytandan bıktım, Senin dostluğuna el attım. Nefisten yandım, şeytandan yandım, hissiyatımdan yandım, yanlış yerde aradım, beyhude dolandım; yanmayacağım, yanılmayacağım bir kapı bildiğim için Sana geldim.

Alem beni hep oyaladı, alem beni hep iğfal etti. Nefsimin taşkınlığı başıma çok belalar açtı, günahlar kalbimi delik deşik etti, yabancı sevdalar, kirli hayaller beni sersem ve sarhoş etti. Lutfedip kapını açarsan, derdimi Sana şerh etmek istiyorum. Zira, sinenin derdini ancak Sen anlarsın.

Dağidâr olmuş, kırık bir gönlüm vardır, gönüllerin mahbubunun sevilmediği, Rasulullah’ın kalplerde yerini alamadığı şu asırda. Gönüllerde Mevla’nın yerine maddenin kaim olduğu bir devirde sinesinde kalp taşıyan bir insanın dağidar ve mahzun olmaması mümkün değildir. Bana, Zatını nasıl tanımam gerekiyorsa, onu bana lutfeyle, ALLAH’ım. Kalbime saygını, haşyetini ve muhabbetini doldur. Seni sayayım, Senden korkayım ve yalnız Seni seveyim. Korktuğum şeyler bana korku ve dehşet saldılar. Merhamet etmediler, yüzüme bakmadılar. Ne cihanın şarkı, ne de garbı benim derdime derman olmadı. Dövdüğüm kapılar hep yüzüme kapandılar. Akıl edip bir kere kapını dövmeye gelemedim. Gelseydim “Lebbeyk kulum!” diyecektin, ama gelemedim.

İşte geç de olsa şimdi kapına geldim. Nasıl dökük, nasıl yıkık, nasıl perişanım, bunu Sen çok iyi bilirsin. Benim, Sana takdim edeceğim ibadetlere değil de, şu kalbimin perişaniyetine, yıkılmış hissiyatıma, merhamet et ve yıkık taraflarımı tamir eyle. Biz yirminci asırda törpülenmiş bir nesiliz. Sağımız ve solumuzdan esen fırtınalar, sağımızdan ve solumuzdan bir şeyler koparıp götürüverdi. Fırtınanın en büyüğü neye maruz kaldığımızı bilememe fırtınasıydı. Bilseydik, Sana teveccüh edecektik. Dıştan kafirler saldırdılar ve bütün kafirleri tahrik eden nefsi emmare saldırdı. Can evimizde ne varsa hepsini yağma ettiler. Ve topyekün bir nesli ALLAH’a karşı saygısız, Rasulullah’a karşı muhabbetsiz hale getirdiler. Bu bir nesil için çok korkunç bir yıkımdır. Bir nesil, ALLAH’ın azameti karşısında secde etmezse, ALLAH’ın davasına sahip çıkmazsa, o nesil esasen mahvolmuştur. İşte ben o nesilden bir ferdim. Keşke kendi halime ağlayabilseydim, keşke kalbim ızdırap ve kalaklar için çırpınabilseydim ve bunun tercümanı olarak yalnız Senin bildiğin ve gördüğün bir noktada Sana teveccüh edip gözyaşlarımı dökseydim. Günahkar yüzümü gözyaşlarımla yıkasaydım. Gözlerimi kurutma, gözlerime yaş ver ALLAH’ım. Rahmaniyet ve Rahimiyetin hürmetine azametini kalbime duyur ve beni muhabbetinle doyur. Ta ki, Senin lütuf ve kereminle perişaniyetten, dağınıklıktan, derbederlikten ve nefsimin serkeşliğinden kurtulayım. Sevdiğin bir kul olayım.

İlahi, ben kendi muhasebemi yaptığım zaman, neticede cehenneme bir yol çıkıyor benim karşımda. Kulluğumu formüle ettiğim zaman, upuzun yatıp uyuduğum gaflet dolu gecelerimi formüle ettiğim zaman, halkla gafil geçirdiğim günlerimi formüle ettiğim zaman, dilinden anlamadığım Kuran’ın acı acı ve garip garip yüzüme bakışı karşısında, Mevlamın emirlerinin neler olduğunu anlayamadığımın muhasebesini yaptığım zaman, bakıyorum ki, benim önümdeki yollar cehenneme gidiyor.

Rasulullahı, Seyyidimi, Rehberimi, Pişdarımı tanımayışım beni cehenneme götüren ayrı bir yol. Mevla-yı Müteal’e binlerce fani şeyi tercih edişim beni cehenneme götüren ayrı bir yol. Önüme dikilen, benim iğfalime sebep olan makam, halkın teveccühü, riyakarlık, bir türlü yakamı elinden kurtaramadığım gösteriş beni cehenneme götüren ayrı bir yol. Beni şu hastalıklardan ve benim bilmediğim Senin bildiğin zararlı hallerden beni halas eyle, Ey şefkat ve merhameti sonsuz Rabbim.

ALLAH’ım Sen ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkarırsın, azizi zelil, zelili aziz edersin. Beni de ihya eyle. Beni de aziz eyle, Ya Rabbi. Nereye gideyim ki, başka kapı yok. Başka Settar yok. Başka Gaffar yok. Başka Rahman yok. Şimdi Senin kapını buldum. Ya Rahman, Ya Rahim, Ya Settar, Ya Gaffar diye sesleniyorum. Beni günahlarımın ağır yükünden kurtarman için Sana yalvarıyorum. Hal dilden daha güzel anlatır. Sen benim her halime nigehbansın, neye muhtaç isem onu bana ihsan eyle, Ya Rabbi. Kovarsan benim derdime derman olacak yoktur. Hekim-i hazık, Tabib-i kulub Sensin. Senden dünyada ve ahirette af ve afiyet istiyorum. Şekâvetimi, saadete; seyyiatımı hasenata tebdil eyle, beni kahrından muhafaza eyle, Ya Erhamerrahimin.

Şu perişan halime bakıp bana merhamet et Ey Rabbim. Yolların tıkandığı, kapıların kapandığı, Sana gelecek imkanların yok olduğu noktada, her köşe başında nefsin ve şeytanın tuzaklarıyla sanki mayın tarlası haline gelen, Zatına ait mülahazalara yol vermeyen, gönüllerimize daima kir akıtan, gözlerimizi haram renklerle bulandırıp hakikate karşı kör eden, şu muhit ve atmosferin tesiriyle yolunu şaşırmış, müsrif ve müflis kapına gelmiş bu kuluna merhamet et, Ey bağışlamayı seven Rabbim.

Senin rahmetini, Senin affını, Senin keremini süllem olarak kabul ediyorum, onu bana uzat. Hablullah-ı metin olan ona sarılayım. Senin arş-ı rahmetine ve mağfiretine yükseleyim. Orada kerem ve lütfuna mazhar olayım. Makbulinden olayım, muvaffakinden olayım, mağfurinden olayım. Senin engin rahmetinden şeytanın bile bir şeyler ümit ettiği hengamda, şeytanın derekesine düşmemiş biri olarak, Senden başkasına secde etmemiş başımla, Sana müteveccih gönlümle, Sana yalvarıyor ve dua ediyorum ki, beni bir daha kapından ayırma, Ey merhametli Rabbim.

Nefisle bir muharebe yaptım, bu muharebede mağlup düştüm. Şeytanla bir mücadele yaptım, onda da mağlup düştüm. Mağlubiyeti de galibiyeti de yaratan Sensin Ey Rabbim. Mülk Senindir, mülkünde ortağın yoktur. Şu gedaya da sultanlık mülkünü ihsan eyle, Ey ihsanı bol Rabbim. Rabia Adviyye’nin dediği gibi, benim liyakatıma değil, Senin bize olan muhabbetine, Senin bize olan merhametine ve Senin kullarına olan ref’et ve şefkâtine güvenerek diyorum ki, bize merhamet ettiğin için bizi mağfiret eyle, bizi sevdiğin için bize merhamet eyle. Bizi kapında istediğin için, kapına çevir Ey Rabbim.

Ya Rabb-el alemin, şeytan ve nefis gönlüme hakimiyet kurdu. Ruhumu esir aldılar. İrademi felç ettiler. Ben sana kullukla şahlanamadım. Halim, haline ağlanılacak haldir. Amellerim nasıl perişansa, sözlerim de öyle perişandır, anlayışım da ona göre perişandır. Nakıs ve yanlış idrakimden, yanlış sözler sarfedersem beni muaheze etme, Ey şefkâtli Rabbim. Beni rahmetinle kavra, hıfzınla koru, inayetinin kılıcıyla kuşandır, nefsime ve şeytanıma karşı beni muzaffer ve muvaffak kıl, Ya Rahim, Ya Hafiz, Ya Muin, Ya Kahhar.

Ey keremi bol, lütfu geniş, rahmeti sonsuz Rabbim, liyakatlılar kazandıklarıyla cennete girecekler, liyakatsiz kafirler de cehenneme girecekler, bu günahkar, mücrim de Senin gazabına sebkat eden rahmetinin tecellisi bekliyor. Beni ve benim gibileri de fazl u kereminle cennetine koy, Ey şanı büyük Rabbim.

Ya Rabbi, Seni gerektiği gibi her an zikredemiyorum. Dünyevi meşakkatler, nefsimin oyalaması, gafletimin derinliği, şeytanımın tuzak ve oyunları, Seninle olan münasebetime zarar veriyorlar, bazen kesiyorlar. Ben, Senden ayrı kalıyor gurbetlere düşüyorum. Ya Rabbi, Sen bana benden daha yakınsın, uzaklık bana ait. Ayrılığımı, uzaklığımı, Senden inhirafımı bağışla. Seninle olan zamanımı çoğalt. Senden beni riyasız, azami ihlas ile dolu amele muvaffak kılmanı istiyorum. İhsan et Ya Rabbi, Ya Rabbi, Ya Rabbi, Ya Rahman, Ya Rahim, Ya Erhamerrahimin. ALLAH’ım, ben “Rabbim” dediğimde, Senin “kulum” dediğini vicdanımda duymaya beni muvaffak eyle. ALLAH’ım, kalbimin kasvet bağlamasından, taş kesilip duymaz ve duygulanmaz hale gelmesinden, engin keremine ve sonsuz rahmetine sığınırım.

Ya Rabbi, bana adaletinle muamele edersen cezaya maruz kalırım. Ben adaletine değil; fazlını, rahmetini, ihsanını, lütfunu bekliyorum. Ancak lütfunla, kereminle kurtulurum, şahsi meziyet ve kemalimle değil. Şayet meziyetim varsa, bütününü toplasam, bir tek dakikalık nefes alış nimetinin karşılığı bile olamaz. Ya Rabbi, beni affeyle. Ben Senin affından başka bir kurtuluş yolu bilmiyorum; affına, fazl-ı keremine muhtacım.

ALLAH’ım, kötü arkadaştan, kötü çevreden, kötü komşudan, kötü atmosferden, kötü yerden sana sığınırım. ALLAH’ım, beni şöhretperestlikten ve nefisperestlikten halas eyle. Beni hak duygusu ve hakikatperestlikle serfiraz eyle.

ALLAH’ım, içimi fethetmede bana yardımcı ol. İçimin fatihi olmadan, dışı fethetmeye kalkışan, büyük büyük laflar eden ahmaklardan olmaktan, yapmadığım şeyleri söyleyip, Seni gazaplandırmaktan Sana sığınırım. ALLAH’ım, din ve diyanet adına dava diyerek, hizmet diyerek anlatacağım şeyleri evvela kendi nefsimde yaşamaya beni muvaffak eyle. ALLAH’ım, irşad ve tebliğ maksadı dışında, çirkef akan sokaklarda bulunmaktan beni muhafaza buyur. ALLAH’ım, beni, aşk ve şevkle bir müddet hizmet edip, sonra hizmetten fütur getirip rehavete ve gevşekliğe düşüp çürümekten muhafaza eyle. ALLAH’ım, beni hizmet-i Kur’an-iye ve imaniyede ömrümün sonuna kadar ihlas ile daim eyle. Benim aşk ve şevkimi her an canlı ve taze kıl, Ya Rabbi. Hizmet ettik, İslam güç kazandı, sözü dinlenir hale geldi; artık biraz da kendi dünyamı mamur edeyim deyip, kendi elimle kendimi tehlikeye atmaktan, çürümeye salmaktan beni muhafaza buyur Ya Rabbi.

Bütün mevcudatı yoktan var eden; her şeyi terbiye edip kemale erdiren; diriden ölüyü, ölüden diriyi çıkaran; dilediğine mülk veren, dilediğinden de mülkü alan; dilediğine hesapsız rızk ihsan eden; kudreti her şeye yeten, rahmeti her şeyi kuşatan; lütfu, keremi ve ihsanı hesapsız; günahları affeden, hataları temizleyen, kusurları bağışlayan, ayıpları örten; kuluna her şeyden daha yakın, anne ve babasından daha şefkâtli olan Sensin ey Rabbim. Ahiret azığı olmayan veya pek az olan, Naci kulunun elinden tut ALLAH’ım. Senin kapına hayatını günahlarla, isyanlarla israf etmiş, müflis bir halde, azabından korkarak, rahmetini umarak, mahcup ve kalbi kırık olarak gelmiştir. Ondan isyan, ondan nisyan, ondan saygısızlık; Senden af, Senden mağfiret, Senden ihsan, Senden lütuf. Sen affetmeyi seversin. Nefsimin isyanını, tuğyanını, nisyanını affet Ey Rabbim.

ALLAH’ım, Senin daralttığını genişletecek, Senin genişlettiğini daraltacak; Senin yücelttiğini küçültecek, Senin alçalttığını yüceltecek yoktur. Dalalete attığını hidayete, hidayete eriştirdiğini de dalalete çevirecek yoktur. Engellediğini verecek, verdiğini engelleyecek; uzaklaştırdığını yakınlaştıracak, yakınlaştırdığını uzaklaştıracak da yoktur. Beni ve bu kudsi davaya omuz veren arkadaşlarımı ihlas ve sadakatten ayırma, gönlümüze genişlik, kalbimize hidayet, fikirlerimize istikamet, aramıza uhuvvet ver, her türlü şerden arkadaşlarımızı ve müesseselerimizi muhafaza eyle ve bizleri iki cihanda mesut ve bahtiyar eyle, sevip razı olduğun hakiki kullarının arasına kat. Cennet-ül Firdevste, “Bundan sonra, artık size gazaplanmayacağım, sizlerden razı oldum.” hitab-ı mukaddesini işitip onun zevkiyle mest ve mahmur olmak nasip et, Ya Rabbena.

Ya Rabb-el alemin! Eltaf-ı Sübhaniyeni bir an üstümüzden eksik eyleme. Tevfikat-ı Sübhaniyeni bizlere yar edip, rıza-i şerifini tahsile bizleri muvaffak eyle. Bizleri yolunda kaim ve daim eyle. Bizleri Kur’an idrakine, irfanın semasına i’la eyle. Bu şuur ve bu anlayış içinde yaşamaya, yaşadığımız gibi ölmeye ve öldüğümüz gibi haşru neşre muvaffak eyle.

Ya İlah-el alemin ve Ya Rabb-el alemin! Zahir ve batınımızı envar-ı Kur’aniye ve imaniye ile münevver eyle. Nefsin ve şeytanın şerrinden bizleri masun ve mahfuz eyle. Cümlemizi cennet ve cemalullah şerefiyle şerefyap ve serfiraz eyle. İslam düşmanlarının şerrine karşı bizlere yardım eyle. Hile, plan ve tuzaklarını kendi başlarına çevir, düzenlerini boz, birliklerini dağıt, kendi aralarında onları birbirlerine düşür, bizimle uğraşmaya fırsat bulamasınlar. ALLAH’ım, burada ve orada rahmet ve himayeni üzerimizden çekme. Bizleri de duygu ve düşüncede, özümüzü bulmada ihya eyle. Bizi bir lahza ihlastan ayırma, inayetini üzerimizden çekme, ömürlerimizin ahirine kadar bizleri ihlas ile bu kudsi davada istihdam eyle. Hüsn-ü akıbetle bizleri sevindir. Kardeşlik bağlarımızı koparıcı gıybet, tenkit ve su-i zandan bizleri uzak eyle.

ALLAH’ım, başlattığımız şu kudsi hizmeti ebedlere kadar devam ettirmeyi, ahd-u peymânımıza sadık kalmayı bizlere nasip et Ya Rabbi. Bizi, solmuşluk, çürümüşlük, gevşemişlik, rahata ve rehavete düşmüşlük gibi su-i akıbetle bitirme Ya Rabbi Soldurma Ya Rabbi. Çürütme Ya Rabbi. Öldürme Ya Rabbi. Senin elinde Ya Rabbi ölüyü diriltmek. Senin elinde Ya Rabbi nâehili ehil hale getirmek. Senin elinde Ya Rabbi zayıf ve güçsüzü, kuvvetli ve güçlü yapmak. Bizi ihya eyle, bize güç ve kuvvet ver.

Ya Rabb-el âlemin ve ya Ekrem-el ekremin, Ya İlahena, Ya Halikana, Ya Rabbena, Ya Mevlana; Habibin ve risaleti hürmetine, cümle enbiya ve evliya hürmetine, cümle şüheda ve gaziler hürmetine, Kelamullah Kur’an-ı Kerim ve hidayeti hürmetine, Risale-i nur ve davası hürmetine, âlemi şenlendiren Rahmaniyet ve Rahimiyetin hürmetine, güzel isimlerinin hürmetine, Cebrail, Azrail, Mikail, İsrafil (A.S.) ve avaneleri hürmetine, Senden isteyen, Sana yalvaran kullar hürmetine, Senin dergahına boş uzanıp ta Rahmetinle dolmuş eller hürmetine dualarımızı en güzel şekilde kabul et. Bizleri buradan, afvına ve rızana ermiş, gönüllerimiz azametini duymuş, muhabbetinle dolmuş, günahlarından arınmış olarak çıkar ve bir daha da bizleri nefsimizle başbaşa bırakma ALLAH’ım. Efendimizden (A.S.) öğrendiğimiz şekliyle; Sen merhametli ve kerem sahibisin, kullarının, Senin dergahına uzatılıp açılmış ellerini boş olarak çevirmezsin. Bizler bir sürü eksiklik ve arızalarımızla, hata ve günahlarımızla, isyan ve nisyanlarımızla mahcup olarak, aczimizi ve fakrımızı Rahmetine vesile olsun diye, işte ellerimiz sıfır olarak Senin dergahına uzattık, Senin, ellerimizi sıfır olarak, bomboş geri çevirmeyeceğin ümidi içindeyiz. Bizleri, Senden alacağını almış olarak buradan çıkar. Niyetlerimize değil ama, şimdilik dualarımızı hitama erdirirken, dualarımız iki makbul dua arasında kalsın ve onların arasında bizim dualarımızda makbul olsun diye. Sevgili Peygamberimize (A.S.) sâlat ve selam getirmek istiyoruz. ALLAH’ım, Efendimize bizden, kerrat-ı kainat adedince, Seni tesbih eden diller adedince, selam ve esenlikler eriştir. Sen de şanına ve azametine yakışır bir şekilde, onun gönlünü hoşnut edecek şekilde sâlat ve selam eyle. Amin! Amin! Amin! Bi hürmeti Kur’an-ıl Kerim ve bi hürmeti Rasul-ü ekrem, ve bir hürmeti sırr-ı suret-il Fatiha.
Ekleme Tarihi: 26.02.2009 - 21:31
Bu mesajı bildir   mira üyenin diğer mesajları mira`in Profili zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ İbrâhime ve alâ âli İbrâhim. İnneke hamîdün mecîd.
Allahümme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârekte alâ İbrâhime ve alâ âli İbrâhim. İnneke hamîdün mecîd.
Eûzubillâhimineşşeytânirracîym Bismillâhirrahmânirrahîym Elhamdü lillâhi rabbil’âlemîn. Errahmânirrahîm. Mâliki yevmiddîn. İyyâke na’büdü ve iyyâke neste’în. İhdinas-sırâtal müstekîm. Sırâtallezîne en’amte aleyhim gayrilmagdûbi aleyhim ve leddâllîn. AMiN...



Elinize Saglik Te$ekkürler
Ekleme Tarihi: 27.02.2009 - 16:50
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
halk yolcusu su an offline halk yolcusu  
RE:

1504 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 28.05.2008
En Son On: 07.08.2009 - 23:12
Cinsiyeti: Bayan 
Alıntı
Orijınalı Muhtazaf

Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ İbrâhime ve alâ âli İbrâhim. İnneke hamîdün mecîd.
Allahümme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârekte alâ İbrâhime ve alâ âli İbrâhim. İnneke hamîdün mecîd.
Eûzubillâhimineşşeytânirracîym Bismillâhirrahmânirrahîym Elhamdü lillâhi rabbil’âlemîn. Errahmânirrahîm. Mâliki yevmiddîn. İyyâke na’büdü ve iyyâke neste’în. İhdinas-sırâtal müstekîm. Sırâtallezîne en’amte aleyhim gayrilmagdûbi aleyhim ve leddâllîn. AMiN...



Elinize Saglik Te$ekkürler




amin
Ekleme Tarihi: 27.02.2009 - 20:08
Bu mesajı bildir   halk yolcusu üyenin diğer mesajları halk yolcusu`in Profili halk yolcusu Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 447 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
zumruduanka (54), musabenes (50), ecelikkaya (39), beytullah akbas (45), arkadaþ63 (43), ihsanoral (58), Risale-i_Nur (40), afilli67 (45), SrSn (32), sofilutuf (57), dosta-dogru (54), mucahid79 (45), ryk1804 (60), rüzgar (40), makif2 (51), {{esmanur}} (37), hamit70 (54), nureddin (38), canberk- (39), feyza-_- (41), sinan.s (48), serbey (43), konuralp (55), barla07 (55), yildirim10 Dk (54), rümeysam (40), CEYLÝN (38), Gurbet_Gulu (39), TAHÝR (46), gokhan62 (62), edyebu (46), esra kaya (38), Nurozingo (38), beraat (39), ist79 (45), ouz (36), imanlý (45), OsmanÖZGEN&Cced.. (42), cemcuneyt (38), reyyan62 (62), gokhansedacengi.. (36), yenikoy (47)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55890 saniyede açıldı