*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - SEÇİME KATILAMAYAN BİR PARTİ LİDERİNİN SEÇİM İÇİN GERÇEK VE TARİHİ DEĞERLENDİRMESİ...

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » SEÇİME KATILAMAYAN BİR PARTİ LİDERİNİN SEÇİM İÇİN GERÇEK VE TARİHİ DEĞERLENDİRMESİ...

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 7 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	zdemir

SEÇİME KATILAMAYAN BİR PARTİ LİDERİNİN SEÇİM İÇİN GERÇEK VE TARİHİ DEĞERLENDİRMESİ...

41 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007

En Son On: 09.08.2007 - 11:10

Cinsiyeti: -----

Ben şahsen Erkan MUMCU'yu sevmem, desteklememde. Fakat doğru sözü kim söylerse söylesin ona EYVALLAH derim.
Tıpkı Erkan MUMCU'nun bence çok gerçek ve tarihe geçecek şekilde yaptığı seçim sonuçları değerlendirmesi bu cümledendir.

Ben bu tarihi yorumu bir yere kaydettim, sizlerde aynısını yapabilirsiniz Çünkü önümüzdeki dönemde karşımıza çıkacak sonuçların özetidir bu yorum.

Bakın, Erkan MUMCU lisanı münasiple, derin bir hiciv anlayışıyla seçim sonuçlarını nasıl değerlendirmiş.

Türkiye'de iktidarı ancak iktisat değiştirir. Değişen sadece gelir adaletsizliğinin derinleşmesi Türkiye'nin üretim kapasitelerinin üretim daralması ve borçlanma düzeyinin artması olacak. 5 yıldır kemer sıkmaya alıştırılan Türk milleti, tasarruflarının kendine değil de başkalarına gitmesine itiraz edeceğe benzemiyor.
Çünkü insanların bir kısmına Müslüman olmak bir kısmına da laik olmak yetiyor. Bu denge ancak, satacak bir şey kalmadığında bozulur.
Ama artık bu bir yıkım ve yeniden inşa olacaktır. Böyle olmasın diye bir mücadele verdik. Ama bunun böyle olmasından yarar elde edenler galip geldiler. Bu seçim bir şey değiştirmeyecek.
Bu 120 milyar dolarlık yabancı sermayeyle Türkiye'nin Pazar olarak satın alınması tamamlanmadan AKP iktidarını kimse indiremez.

Bu mesaj 2 kez ve en son zdemir tarafından 30.07.2007 - 22:41 tarihinde değiştirilmiştir.

Ekleme Tarihi: 27.07.2007 - 18:40

	Feragat

RE: SEÇİME KATILAMAYAN BİR PARTİ LİDERİNİN SEÇİM İÇİN GERÇEK VE TARİHİ DEĞERLENDİRMESİ...

41 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.02.2008

En Son On: 20.02.2008 - 14:31

Cinsiyeti: -----

Ne diyor Fuzuli "Söylesem tesir etmez, söylemesem gönül rahat değil"

Aşağıdaki yazı geçerliliğini hala koruyor.

Alıntı
Orijınalı zdemir

Ben şahsen Erkan MUMCU'yu sevmem, desteklememde. Fakat doğru sözü kim söylerse söylesin ona EYVALLAH derim.
Tıpkı Erkan MUMCU'nun bence çok gerçek ve tarihe geçecek şekilde yaptığı seçim sonuçları değerlendirmesi bu cümledendir.

Ben bu tarihi yorumu bir yere kaydettim, sizlerde aynısını yapabilirsiniz Çünkü önümüzdeki dönemde karşımıza çıkacak sonuçların özetidir bu yorum.

Bakın, Erkan MUMCU lisanı münasiple, derin bir hiciv anlayışıyla seçim sonuçlarını nasıl değerlendirmiş.

Türkiye'de iktidarı ancak iktisat değiştirir. Değişen sadece gelir adaletsizliğinin derinleşmesi Türkiye'nin üretim kapasitelerinin üretim daralması ve borçlanma düzeyinin artması olacak. 5 yıldır kemer sıkmaya alıştırılan Türk milleti, tasarruflarının kendine değil de başkalarına gitmesine itiraz edeceğe benzemiyor.
Çünkü insanların bir kısmına Müslüman olmak bir kısmına da laik olmak yetiyor. Bu denge ancak, satacak bir şey kalmadığında bozulur.
Ama artık bu bir yıkım ve yeniden inşa olacaktır. Böyle olmasın diye bir mücadele verdik. Ama bunun böyle olmasından yarar elde edenler galip geldiler. Bu seçim bir şey değiştirmeyecek.
Bu 120 milyar dolarlık yabancı sermayeyle Türkiye'nin Pazar olarak satın alınması tamamlanmadan AKP iktidarını kimse indiremez.

Ekleme Tarihi: 16.02.2008 - 10:36

	Berraksu1

SATIN BAKALIM SATIN, ALLAH'IN DUR DEMESİ UZAK DEĞİLDİR...

226 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.02.2008

En Son On: 14.06.2008 - 22:44

Cinsiyeti: Erkek

Verdiğim haberi başlık altındaki yazılar ışığında değerlendirirseniz, hem vermek istediğim mesaj hemde ülkenin gittikçe içine gömüldüğü vahamet daha iyi anlaşışılr.

Sata sata doymadılar!

Yabancıya mülk satışı için sürekli formül üreten AKP, yeni bir tasarıyı TBMM’ye getirdi. İmar planında yabancı payı yüzde 10’u bulabilecek
Meclİs’in bu hafta en önemli gündem maddesini, yabancıların mülk edinmesine olanak sağlayan yasa tasarısı ile TRT Kanunu oluşturacak. Yabancılara mülk satışını düzenleyen tasarıya göre, yabancılar imar planı sınırları içerisinde kalan toplam alanların yüzde 10’una kadar olan kısmında taşınmaz edinebilecek.

Yabancılara mülk satışı TBMM’de
Meclis, yoğun bir haftaya daha giriyor. TBMM Genel Kurulunda, yarın görüşmeleri yarım kalan TRT Kanununda değişiklik yapan yasa tasarısına devam edilecek. Tasarının,10. maddesinin oylamasının ardından yürürlük ve yürütme maddeleri görüşülecek. Bu tasarının görüşmelerinin tamamlanmasının ardından yabancılara mülk satışını düzenleyen Tapu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair YasaTasarısı ele alınacak. Tasarıya göre, yabancı uyruklu kişi ve kuruluşlar, uygulama imar planı ve mevzi imar plan sınırları içerisinde kalan toplam alanların yüzölçümünün yüzde 10’una kadar olan kısmında taşınmaz edinebilecek. Bakanlar Kurulu, merkez ilçe ve ilçelerin altyapı, ekonomi, enerji,çevre, kültür, tarım ve güvenlik açısından önemlerini dikkate alarak, bu orandan fazla olmamak kaydıyla farklı oran belirlemeye yetkili olacak. Genel Kurulda, Türk Vatandaşlığı Kanunu Tasarısının da görüşülmesi bekleniyor. Tasarıya göre, askerlik yapmamak, Türk vatandaşlığınınkaybedilmesine neden olmayacak. Türk vatandaşlığı kaybettirilenler, Bakanlar Kurulu kararıyla, kaybedenler bakanlık kararıyla vatandaşlığıyeniden kazanabilecek.

09/06/2008 YENİÇAĞ

Ekleme Tarihi: 09.06.2008 - 11:00

	şir-pençe

16 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 05.06.2008

En Son On: 24.06.2008 - 13:13

Cinsiyeti: Erkek

satmak...

bu günlerde dile en kolay gelen söz..gerek gerçek gerek mecazi anlamında...

öncelikle belirteyim..liberal bir bakış açısına sahibim..dolayısı ile devletin işinin sadece EĞİTİM..SAĞLIK..VE GÜVENLİK (DIŞ VE İÇ) olduğunu düşünürüm..bunun dışında SÜMERBANK gibi gömlek üretmesinin...KÖYTÜR gibi tavuk yetiştirmesinin yada LADİK ÇİMENTO gibi çimento üretmesinin hiç bir mantığıunın olmadığını düşünüyorm..dolayısı ile devlet bu gibi sektörlerden elini çekmeli sadece kural koyucu ve denetleyici olmalıdır diye düşünüyorum...

aslında özelleştirme ne dir ne değildir diye kimsenin pek düşündüğünü zan etmiyorum..milli bir refleksle elimizde kalsın giderse ne olur korkusu güdüyoruz sanki...

Bir kere özelleştirme sosyalist ve kapitalist bakış Açısına dayanır biri derki; her şeyin sorumlusu yürütücüsü devlettir..o yüzden tüm mükkiyet devletindir..diğeride tam kasini savunur..devleti daha küçük tutarak üretime direkt karışmaz..(bizde bu ikisini ortası bir garabet çıktı özal döneminden sonra ''karma ekonomi''..)...

şimdi özelleştirmeyelim diyen arkadaşlara sorularım olacak...

1: kamunun çalışma şekli dünyada bellidir..statükocu hantal ve yük getiren zaman kaybettiren (tüm dünyada bu böyledir..karar lama sürecinden ve bürakrasiden doğan bir durum)bunun üzerine ülkemizde birde aşırı personel yığılması durumu ortaya çıkmış bu tür kurumları ne ile finanse edeceğiz? bu güne kadar alınan borçlarda kamu açıklarının etkisi nedir?daha doğrusu bütçeye yük olmaları nasıl engellenecek?

2:kamunun üretimde fiili olarak yer laması neticesinde ortaya çıkan haksız rekabet nasıl engellenecek?

3:Bu ülkenin en aklı başında kurumu sayılan ASELSAN ve otür kurumlar niçin kamu kurumu olarak değilde sizce şirket mantığına dönüştürüldü?Askerler bu işi hiçmi bilmiyorlar?

4:Bizden sonra tam bağımsızlık kazanan demirperde ülkeleri nasıl olurda..tam özelleştirme mantığı güdüp gerekirse 1 marka (almanyada olmuştu bu) fabrikaları haraç mezat sattılar..ve yine nasıl oluyorda bunu yapan ülkeler bizden dahaiyi durumdalar? BU ülkelerde hiçmi işi bilen yoktu özellştirmelere dur demediler..hadi bir aptaldı hepsimi aptal..(bu gün kominizmin anası sayılan yerde ,niçin GAZPROM denilen ülkenin en büyük şirketi özel)...

4:işin yabancıya satışı başka bir konu...elbette kimse memnun değil..ama (alternatif sunmayıp elde kalmasının zararları üzerine saatlerce yazabilirim burda) mütekabiliyet esası denilen bi şey vardır uluslar arası ilişkilede..sen dersen ki alman antalyadan arazi ev almasın..o zaman almanyada ordaki 3 milyon türke bunu deme hakkı bulur kendinde...heralde mülk kıyaslaması yapılsa bizim sahip olduklarımızla onların saihip oldukları kıyaslanamaz bile? bu tür bir esasın önüne nasıl geçmeliyiz sizce??

Aslında bu konu uzar gider..yazılacak çok şey var..ama şunu kabul edemiyorum..''istemezük'' havasında her şeye karşı geliyoruzda..ne yapalım deyince fikir üretmiyoruz..işte bu acı bir durum...

Ekleme Tarihi: 22.06.2008 - 23:16

	feraset5

ÖZELLEŞTİRME YAPILIR FAKAT AKILLICA OLMAK KAYDIYLA...

11 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.03.2008

En Son On: 24.06.2008 - 13:25

Cinsiyeti: -----

Özelleştirme elbette yapılır. Akıllıca ve devleti için için kemiren işletmelerin özelleştirilmesine bende taraftarım.

Özelleştirme yaparken gözönünde bulundurulacak kriterler vardır.

1 - Bu kurumun satılması için devlet elinde olmasının hiç bir önemi olmaması gerekir.Devlete yük olacak hale gelen bir kurum olma özelliği gerekir.

2 - Stratejik önemi olmayan ve devlete altın yumurtlayan tavuk konumunda hizmet eden bir kurum olmaması gerekir.
Mesela TÜRK TELEKOM gibi.Bu kurumun yarısından fazlasını yabancıya satıp bakın ülkeye ne kazık attılar.
* Ülke üç yıllık karı karşılığında altın yumurtlayan bir tavuğu kaybetti.
* Bu kurumun gelirinin yarısından fazlası üç yıl sonr artık tamamen yabancıların eline geçecek
* Haberleşme sistemindeki gizlilik yani stratejik konum yabancıların eline geçmiş olacak. Yabancılar tüm haberleşme sistemini kontrol altına almış olacaklar.
* Bu konumda önemli konumu olan bir başka kurumdan örnek verelim SEYDİŞEHİR ALİMİNYUM TESİSLERİ. Bu kurumun satışını Danıştay iptal ettiği halde hala muallakta. İptal edilme nedenide ülkenin çıkarlarına ters düşmesi.Haklı olarak bu böyle. Madenlerin kontrolü yabancıların eline geçtiğinde artık siz devreden çıkmışsınız demektir.
* Özelleştirmelerde özellikle yabancılara satış için büyük gayret sarfedilmekte. Çünkü sahte istikrarın ihtiyacı olan yabancı paranın gelmesi için böylesi daha uygun. Hatta bu uğurda peşkeş denileceke satışlar gırla gidiyor.
Örnek çok. TÜRK TELEKOM un satışa çıkan bölümleri üzerinde bile akıl almaz yabancı vurgunları var. Bunları okumuyormusunuz ? Mesela Tekelin daha çnce yabancıya satılan bir bölümü 200 milyon dolar karşılığı verilmişken bunu alan yabancı onu bir başkasına 900 küsür milyon dolara satmıştı.
* Öyle özelleştirmeler yapıldıki benim aklıma geldikçe içim kan ağlıyor. Sırf arsasına v.s konmak için peşkeş çekildi bu kurumlar. Misal ET VE BALIK KURUMU. Bu kurumun satışı üzerinden mülkü üzerinde öyle iğrenç hesaplar döndü ve devlet buradan öyle bir kazık yediki.
*Ülkenin bütün limanları yabancıların eline geçti.Bankaların yarısı yabancıların elinde. Bu bankalardan ipotekle kredi alan bir sürü sanayici ve çiftçi yabancıya borçlu duruma düştü.
*Yabancıya mülk satışı öyle boyutlara vardı ki benim güneyde dağ başında oturan bir yakınımın dahi sağında alman villası var solunda ingiliz villası var. Yabancıya yağma gidiyor sahiller.
Ne uğruna ? Ülkeyi yöneten iktidarın üç günlük dünya sefası ve çarpık siyasi emelleri uğruna.

3 - Stratejik önemi olan kurumları satmak gereği duyulduğunda dahi bunun öncelikle kar edip etmediğine ve kar etmemesi halinde yine yurt içinde kalacak ve yabancıya satılmayacak şekilde özelleştirilmesi gerekir.
Yabancıya satılmasında tehlike olmayan kurumlar çok akıllıca belirlenmesi gerekir.
Batıda büyük ülkelere baktığınızda değil stratejik konumda olan bazı büyük özel şirketlerin dahi yabancıların eline geçmesine engel oluyorlar.Bu ülkeler demirperde ülkelerinden dahamı akılsız yoksa demirperde ülkeleri daha sonra nasıl bir kazık yediklerini anlayacakları yanlış işlermi yapıyorlar ?

4 - Ülkenin tüm değerlerinin ve bankalarının ve özel şirketlerinin yabancıya satılması demek bir anlamda egemenlik denen varlık nedenininde elden çıkarılması anlamına gelir.
İşte Türkiye bu tehlikeli çizgidedir.

5 - Ülkede kar eden etmeyen kurum ların hepsini satacağız diyen. BABALAR GİBİ SATARIM diyen bir hükümet ve bakanı bu ülkeyi ancak aşağıdada verdiğim diğer faktörlerle birlikte bir uçuruma götürür. Başka hiç bir yere değil.
Zaten ülke günbegün kan kaybediyor.
İçerden ve dışardan tam bir haçlı kuşatması altına girmiş bulunuyoruz.

6 - Bu gidişat Osmanlının mahvolup bitişine sebep olan gidişatla aynıdır. Sonuçta bu ülke insanı gidişatı okuyamamanın bedelini bir İSTİKLAL SAVAŞI daha vererek ödeyecektir. Şüphesiz Allah bırakmaz tekrar ayağa kaldırır fakat iyice bir silkeledikten sonra.

7 - Bu gidişattan kurtulmak bu hükümet ve parlamentotaki siyasi partilerle asla mümkün değildir.
Bu vahim tablodan kurtulmak için Cumhuriyeti kuran kadrolardaki ruh şarttır.
Yani para için kendi ve yakınlarının istikbali için çarpık siyasi emelleri için mücadele eden siyasileri değil aç kalmayı bile göze alacak bir milli hükümeti parlamentoyu oluşturacak bu konuda ölümü dahi göze alan kadrolar ancak bu işi becerebilir.
Şayet yazılarımı iyi okusaydınız ben bu gidişatın çarelerinide apaçık yazmıştım.

Bütün bu babalar gibi satışlara rağmen elimizden bunca değer gidip geriye fazla bir şey kalmadığı halde bakın şu anda ülkenin gidişatında tablo nasıl.Ve alel acele satışa devam furyası nasıl devam ediyor.Çünkü satmak çare değil ancak geçici müsekkin gibi sinsi sinsi felakete götürüyor ve devamlı satış istiyor. Peki nereye kadar ??????

*Ülkenin toplam borcu altı yılda 200 milyar dolardan 500 milyar dolara tırmandı.
*Ülke hem devlet hem millet olarak borç batağının içine tam anlamıyla gömülmüş vaziyette.
*İşsizlik patlamış vaziyette ve bu patlamanın sosyal yansımalarını çöken ve intihar eden ailelere varan tablolarla görmekteyiz.
*İthalat ihracata oranla daha fazla artmakta. Yani işler anlatıldığı gibi iyiye gitmiyor. İthalata dayalı ihracat ülkeyi günbegün bir felakete taşıyor.
*Borsadaki sıcak para dünyanın hiç bir yerinde görülmedik faizle ve vergi vermeden yabancıya % 18-19 faiz verip ülkenin kanını emdiriyor.

Batıda şu ülke bunu böyle özelleştirmiş şu böyle yapmamış diye örnek aramayın. Hele hele demirperde ülkeleriyle hiç. En canlı örnek Osmanlının sonudur bizim için. Günümüzden bir örnek arıyorsanız Arjantinin yaşadığı ve ancak benim tedbir olarak düşündüğüm şeyleri yaptığında kurtulduğu sürece bakabilirsiniz.

Yazılarımı akıl gözüyle bakıp değerlendirseydiniz benim bunları tekrar yazmama hiç gerek kalmazdı.

Kalın sağlıcakla...

Ekleme Tarihi: 23.06.2008 - 13:05

	kolye7

ÖZELLEŞTİRME TAM GAZ......

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004

En Son On: 04.10.2010 - 21:47

Cinsiyeti: Erkek

Merhabalar,

Ülkede her yer toz duman içinde fakat hükümet herhalde bunu fırsat olarak değerlendiriyor olmalı ki özelleştirmeler sessizce ve ön plana çıkmadan tam gaz devam ediyor.

Aşağıda verdiğim alıntı yazıyı ve bu başlık altındaki yazıları şöyle bir gözden geçirirsek, Türkiye'nin işsizlik yanında diğer en önemli sorunlarından biri olan varın yoğun satılması faciasınıda bir kez daha gözlemlemiş oluruz diye düşünüyorum.

Değerlerimiz satıldıkça hiç bir şeyin düzelmediğinin aksine dahada kötüye gittiğimizin farkındamıyız acaba ??

Kalın sağlıcakla....

**********************************************************

Özelleştirme son sürat devam ediyor

AKP hükümetinin özelleştirme kapsamına aldığı, şeker fabrikaları ile elektirik dağıtımda özelleştirmelere son sürat devam ediyor. Hükümet 2010 sonuna kadar elektrik dağıtım özelleştirmelerini büyük oranda tamamlanması öngörüyor. Elektirk dağıtımda 2009'un son çeyreğinde Çoruh, Osmangazi, Yeşilırmak Elektrik Dağıtım bölgeleri ile şeker fabrikalarında da Portföy C'nin ihalesi gerçekleştirildi. İhale ilanında bulunan 4 elektrik dağıtım bölgesi ile 52 akarsu santralinin özelleştirme ihalesinde son teklifler Şubat'ta, B Grubu şeker fabrikalarında da Ocak ayında alınacak.

3 elektrik dağıtım bölgesinin özelleştirme ihaleleri Kasım ayında gerçekleştirilirken, Çoruh Elektrik Dağıtım A.Ş'nin nihai pazarlık görüşmesinde en yüksek teklif 227 milyon dolar, Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş'nin nihai pazarlık görüşmesinde en yüksek teklif 485 milyon dolar, Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş'nin nihai pazarlık görüşmesinde ise en yüksek teklif 441,5 milyon dolar oldu. Türkşeker A.Ş'ye ait Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba Şeker Fabrikaları'nın özelleştirme ihalesi bu ay gerçekleştirilirken, söz konusu ihalede en yüksek teklif 606 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Devri gerçekleştirilenler

Hükümet 2009'da 6 elektrik dağıtımın devrini gerçekleştirdi. Özelleştirme kapsamında devri gerçekleştirilen Dağtım A.Ş'ler ile biçilen bedeller şöyle: Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş, (1 milyar 225 bin dolar), Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş (600 milyon dolar), Meram Elektrik Dağıtım A.Ş (440 milyon dolar), Aras Elektrik Dağıtım A.Ş'ye 128 milyon 500 bin dolar en yüksek teklif verildi ancak Danıştay 13. Dairesinin 20 Mart 2009 tarihli kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Şuanda nihai karar bekleniyor.

İhale ilanında olanlar

Öte yandan ihale ilanı çıkıp son teklif tarihlerini bekleyenler ise şöyle: 'Türkşeker A.Ş'ye ait Malatya, Erzincan, Elazığ ve Elbistan Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesi için 5 Ekim 2009 tarihinde ihale ilanına çıkılırken, söz konusu ihale için son teklifler 21 Ocak 2010 tarihinde alınacak. 10 Kasım 2009 tarihinde ilana çıkılan Çamlıbel, Fırat, Uludağ ve Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş'nin özelleştirme ihalesinde de son teklif verme tarihi 12 Şubat 2010 olarak' belirlendi. Yeni yılda ihalesi gerçekleştirilecek ve 1 Aralık 2009 tarihinde ilana çıkılan EÜAŞ'a ait 52 adet akarsu santralinin nihai pazarlık görüşmesi için ise son teklifler 19 Şubat 2010'da alınacak.

ANKARA

Ekleme Tarihi: 08.01.2010 - 12:47

	Dai

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008

En Son On: 13.09.2010 - 00:07

Cinsiyeti: Erkek

ne bitmez bir ülkemiz varmis yaw
ver ver bitmiyor
benim merak ettigim
özel hayatlarimiz ne zaman özellestirilecek (derin anlamda) ?

selametle

Ekleme Tarihi: 10.01.2010 - 01:16

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 514 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
osmanli1 (49), TRABZONLU_TS (43), murat__ (41), remzay56 (61), Mikayil Demir (44), sadoðlu (68), yigilcali (48), müzisyennnn (46), hakankara (55), mikail06 (53), seyfullah (36), erguen (53), @hmed (49), emre-70 (34), AY-NUR (41), yagmurumm (33), ihvankudret (35), KeTeNci (38), zahid1 (49), hamdim (37), intifada (53), samsun1983 (41), veysel.hoca (48), mikail34 (54), zincefr (60), batmazhalil (36), MaziDENbiri (52), sero (58), Natuvan (40), tuana~islam (38), xturkkizx (37), seros633 (47), m_zahid (43), karanfil58 (39), halimyusufoglu (49), minam (44), HATÝCE81 (43), s.emine (43), naci edin (78), Yaseminerdem (36), fatih1981 (43), bekir tek (38), seyyidtalha (52)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.54040 saniyede açıldı