lopinavir ritonavir ivermektin lopinavir ritonavir kamagra stromectol 3tc abilify aceon acepril acerpes achromycine aciphex acivir acnecolor acnefuge acticin actigall actisite active pack actonel actoplus met actos acular adalat cc adalat adapress adartrel adcirca addyi adipur advair diskus advair rotahaler aerius aerodiol aggrenox agofenac agoprim agopton agorex airol airomir akneroxid aknex aknin n aknoral albenza
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KADIN & AiLE » ERKEĞİN 30 VAZİFESİ

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 5 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Seyh hakan su an offline Seyh hakan  
ERKEĞİN 30 VAZİFESİ

54 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.06.2005
En Son On: 01.02.2007 - 14:24
Cinsiyeti: Erkek 

Erkeğin kadına karşı vazifelerini İslam kitabları uzun uzun yazmaktadır. Biz, buraya uygun, kısa ve faideli olduğunu görerek, Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerinin (ölümü: 1195: Siirt, Tillo), Marifetname kitabında olanı aynen aşağıda bildiriyoruz:

Ey aziz! Erkeğin hanımıyla görüşmesinde, otuz şeyi yapması lazımdır:

1- Ona karşı her zaman, güzel huylu olmalıdır.

2- Ona karşı her zaman, yumuşak davranmalıdır.

3- Eve gelince hanıma selam vermeli (yani selamün aleyküm demeli) ve nasılsın? diye hatırını sormalıdır.

4- Onu tenhada neşeli görünce, saçlarını tutup okşamalı, gülerek bus etmeli ve sarılmalıdır.

5- Tenhada üzüntülü görünce, onu çok sevdiğini, acıdığını söyleyip, halini sormalı, tatlı şeyler söylemelidir.

6- Yapamayacağı şeyleri bile, söz vererek gönlünü almalıdır. Çünkü o, evinde kapalı, başkalarından ümitsiz ve yalnız kendisine alışmış olan dostu, dert ortağı, ekmek vericisi, kendini neş'elendiricisi, çocuklarının yetiştiricisi ve ihtiyaçlarını gidericisidir.

7- Çocukları terbiyede; ona yardım etmelidir. Çünkü, bebek, anasına gece-gündüz ağlayıp, hiç rahat vermez. Onu insafsızca üzen bir alacaklıdır. O halde, ona imdat edene, Allahü teâlâ yardım eder.

8- Hanımına, memlekette adet olan elbisenin, çamaşırın en kıymetlisini giydermelidir. Ev içinde, her istediği güzel şeyleri giydirmelidir. Sokağa çıkarken, bunları da örtmeli, yabancıya göstermemelidir.

9- İyi şeyler yedirmelidir. Zengin ise, helal olan herşeyi almalıdır. Ona geniş, kullanışlı, sıhhi ve İslam hanımına yakışan elbise ve nefis ta'am te'min etmeyi, kendine borç bilmelidir.

Nafakasını sıkmamalı, israf da etmemelidir. Ailenin nafakasına verilen paranın sevabı, sadaka sevabından daha çoktur. Peygamberimiz "sallallahü aleyhi ve sellem" buyurdu ki: “Gaza için sarfedilen, köle azad etmek için, fakire sadaka vermek için ve evindekilerin nafakası için sarfedilen altınların en üstünü ve sevabı çok olanı, evin nafakasına verilen altının sevabıdır.”

Hiç olmazsa haftada bir kere tatlı yedirmelidir. Yemeği yalnız yememelidir, çoluk - çocukla yemek sevabtır. En mühim şey, nafakayı, helalden kazanıp, helalden yedirmektir.

10- Hanımını hiç dövmemelidr. Dünya işlerindeki kusuru için, acı, sert söylememelidir. Kadınların kalbleri ince, nazik ve akılları farklı olduğundan, birbirlerine haset edenleri çoktur. Bu bakımdan, bilhassa yeni evliler, uyanık olmalı, ana, kız kardeş ve başka kadınların, hanımını çekiştirmelerine aldanmamalı, böyle şeyler söylemesine fırsat vermemelidir. Böyle sözlere uyarak, hanımını incitmekten çok çekinmelidir.

Anası, kız kardeşleri için hanımının söylediklerine karşı da uyanık olmalı. Anaya eziyyet olunmasına hiçbir suretle göz yummamalıdır. Anasına, kendisi, hanımı ve çocukları, her halükârda saygı göstermelidir. Ana-babaya, kayınvalide ve kayınpedere hürmet, hizmet edilmesi birinci vazife olmalıdır. Büyüklerin rızasını, duasını almağa çalışmalı, hayır dualarını büyük kazanç bilmelidir.

11- Allahü teâlâ'nın emirlerini yapmak hususunda olan kusuru için, bir günden çok dargın durmamalıdır.

12- Hanımının huysuzluklarını, yumuşak karşılamalıdır. Çünkü, kadınlar, eğri kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Akılları ve dinleri erkeklerden azdır. Erkeğe emanet olunmuşlardır. Gülerek tatlılıkla geçinmek için alınmışlardır.

13- Hanımının ahlakında bir değişiklik görürse, kabahati kendinde bulup, ben iyi olsaydım, o da böyle olmazdı, diye düşünmelidir. Evliyadan birinin hanımı, huysuz idi. Buna hep sabreder, soranlara derdi ki, eğer onu boşarsam, ona sabredemiyen biri alır da, ikisinin birden felakete düşmelerinden korkarım. Büyükler buyurmuş ki, bir kimse ailesinin huysuzluğuna sabrederse, altı şey ziyandan kurtulur: Çocuk dayaktan, tabak-bardak kırılmaktan, ahırdakiler dövülmekten, kedi sövülmekten, misafir gücendirilmekten, elbise yırtılmaktan kurtulur.
14- Hanımı kızınca, susmalıdır. Böylece kadın, pişman olup, özür dilemeğe başlar. Çünkü, o zayıftır. Susunca mağlup olur.

15- Hanımının iyiliği çoğalıp, her işi seve seve yapınca, ona dua etmeli ve Allahü teâlâ'ya şükür etmelidir. Çünkü uygun bir kadın büyük ni'mettir.

16- Hanımı ile öyle olmalıdır ki, kocam beni herkesten çok seviyor, bilsin!

17- Bakkal, kasap, çarşı, pazar işlerini asla ona bırakmamalı. Evin idaresinde, onun fikrini sormalı. Dışarıdaki büyük işleri söyleyerek, onu üzmemelidir.

18- Hanımının cahilce hareketleri için, daima uyanık bulunmalıdır. Çünkü Âdem babamız, ehli olan Havva anamızın daveti üzerine, yanlış iş işledi. Evde hakim, amir, erkek olmalıdır. Kadın değil.

19- Hanımının, günah olmayan kusurlarını görmezlikten gelmelidir. Günah iş ve sözden vazgeçmesini ve namaza, oruca ve gusül abdesti almağa devam etmesini tatlı ve yumuşak sözlerle nasihat etmelidir. Kıymetli elbise ve ziynet eşyası alacağını va'dederek ibadetleri yaptırmalı, günahlarını önlemelidir.

20- Hanımının ayıplarını, sırlarını, herkesten gizlemelidir.

21- Hanımına latife, şaka yapmalı ve kadının seviyesine inip onu hoşnud etmelidir. Nitekim, Allahü teâlâ'nın sevgilisi "sallallahü aleyhi ve sellem", ezvac-ı mutahharasına karşı, insanların en zarifi idi. Hatta bir kerre Âişe radiyallahü anha ile yarış etti. Âişe validemiz geçti. Bir daha yarış ettiklerinde, Server-i alem (sallallahu aleyhi ve sellem) geçti. Müslümanın ehli ile oynaması, boş ve günah değildir, sevaptır.

22- Hanımını cadde üstünde, parklara, oyun yerlerine, spor sahalarına, mekteplere karşı olan evlerde oturtmamak, yabancı erkekleri görmesine, onlarla konuşmasına sebep olmamaktır. Müslümanlar, ailesini, iyi havalarda, çayırlara, su kenarlarına, haram bulunmayan, kalabalık olmayan yerlere götürerek gezdirmeli, hava aldırmalıdır. Tatil günlerinde, kalabalık zamanlarda gezdirmemelidir.

23- Hanımını tahsile, vazifeye, fitneye sebep olan yerlere göndermemektir.

24- Hanımına Kur'an-ı kerim okumasını, farzlardan, haramlardan ona lazım olanları, öğretmelidir.

25- Cinsi münasebette, hanımı rahatlanmayınca feragat etmemelidir. Dört geceden fazla ara vermemelidir.. Hayız halinde, yani adet zamanında, ona takarrüp, yaklaşmak haramdır. Büyük günahtır. Âdet (regle) on günden sonra kesilirse, gusül etmese bile, münasebet caiz olur. On günden önce, adet tamam olunca kesilirse, gusül ettikten veya bir namaz vakti geçtikten sonra caiz olur. On günden ve adetten önce kesilirse, gusül etse dahi adeti olan günler tamam oluncaya kadar, ailesi ile münasebet caiz olmaz. Fakat, bu zaman içinde namaz kılması ve oruç tutması lazımdır.

26- Hanım, yalnız evde, kocasına karşı süslenip, başka kimselere süslenmemelidir.

27- Hanımından izinsiz sefere, hatta nafile hacca gitmemelidir. Sefer, insanın adi yürüyüşü ile üç gün, üç gecelik yani 104 km.lik yoldur.

28- Hanımı namaz kılıyor ve erkeğine itaat ediyorsa, ondan başka evlenmemelidir. Zira hanımları arasında adalet ve eşitlik yapmıyanlar Cehenneme gideceklerdir. Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: "İki hanımı olup da, ikisine eşit bakmayan kimse, kıyamet günü, mahşer meydanına yarısı eğrilmiş olarak gelecektir."

29- Hanıma, gamını, kederini, düşmanlarını, borçlarını söylememelidir.

30- Ona, yanında ve yanında olmadığı zamanlarda, hep hayır dua etmeli, fena dua etmemelidir. Çünkü, gece-gündüz onun için çalışmaktadır. Onun ekmekçisi, aşçısı, terzisi ve hamamcısı ve malının bekçisi ve yoldaşı ve munisi ve yarı ve nigarıdır. (Ma'rifetname'nin yazısı burada tamam oldu.)

İmam-ı Gazali buyuruyor ki, "Erkeğin vazifelerinden onikincisi, hanımını boşamamasıdır. Zira Allahü teâlâ, bütün mübahlar [yani izin verdiği şeyler] içinde yalnız, talak vermeyi [yani boşanmayı] sevmez, zaruret olmadıkça, birini incitmek caiz değildir."

Dinini bilen ve seven erkekler, her hareketinde dine uyarak, hem kendilerine, hem de aile ve akrabasına ve bütün mahluklara hayırlı ve faideli olur. Bunun için, kızını seven ve onun dünyada ve ahirette mes'ud olmasını isteyen, kızını Müslüman ve salih kimselere vermelidir. Mal ve apartman ve mevki sahibi değil, din ve ahlak sahibi damat aramalıdır. Peygamberimiz buyurdu ki, "Bir kimse, kızını fasıka verirse, Allahü teâlâ'nın emanetine hiyanet etmiş olur. emanete hiyanet edenlerin gideceği yer, Cehennem'dir." Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Kızını fasıka veren kimse, mel'undur."

Fasık, kendini ve ailesini haramlara, günahlara sokan kimsedir.

Ekleme Tarihi: 24.08.2005 - 18:25
Bu mesajı bildir   Seyh hakan üyenin diğer mesajları Seyh hakan`in Profili Seyh hakan Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hasret su an offline Hasret  

Admin
945 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 08.05.2004
En Son On: 22.11.2011 - 19:31
Cinsiyeti: Bayan 
Allah razı olsun..
cok güzel vazifeler.. ama birtek Erkekler için değil hanımlar içinde geçerli bunlar.. gül

Ekleme Tarihi: 25.08.2005 - 17:42
Bu mesajı bildir   Hasret üyenin diğer mesajları Hasret`in Profili Hasret Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
F a t i h su an offline F a t i h  

Moderator
1050 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.10.2002
En Son On: 24.10.2023 - 13:03
Cinsiyeti: Erkek 
Hmmm... şaşkın

Sayın RAVDATe@m.. Ben RAVDA'dan istifa ediyorum. Yoksa bunları nasıl yapacağım sıkıntılı
Ekleme Tarihi: 25.08.2005 - 17:46
Bu mesajı bildir   F a t i h üyenin diğer mesajları F a t i h`in Profili F a t i h Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
GöLGe su an offline GöLGe  
cimbizliYORUM

1041 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.08.2003
En Son On: 23.11.2008 - 23:01
Cinsiyeti: Erkek 
Selamun Aleyküm...

Muhakkakki bu mesajin yararli yönleri cok...

Lâkin, (afviniza siginarak) bazi bölümlere (gördüklerimize ve bildiklerimize göre) yorum ve sorular getirmeden gecemiyecegim!...

"6- ....Yapamayacağı şeyleri bile, söz vererek gönlünü almalıdır." (YERINE GETIRELEMIYECEK SÖZLER VERILMESINI TASVIP ETMIYORUM...!)

"8- ....Hanımına, memlekette adet olan elbisenin, çamaşırın en kıymetlisini giydermelidir." (HALI-VAKTI YERINDE OLNAYANLAR NASIL GIYDIRECEKLER...?)

"11- ...Allahü teâlâ'nın emirlerini yapmak hususunda olan kusuru için, bir günden çok dargın durmamalıdır." (YA HERGÜN AYNI HATALAR TEKRARLANIYORSA NE OLACAK...?)

"12- ...Akılları ve dinleri erkeklerden azdır." (BU MADDEYEDE TAMAMEN KATILMIYORUM...!)

"14- ...Hanımı kızınca, susmalıdır. Böylece kadın, pişman olup, özür dilemeğe başlar. Çünkü, o zayıftır. Susunca mağlup olur." (ALISKANLIK YAPABILIR YADA KISI SUSTUKCA "KORKUYOR" IMAJI VERILEREK DIRDIRLARIN ARKASI KESILMEZSE...?)

"19- ...Kıymetli elbise ve ziynet eşyası alacağını va'dederek ibadetleri yaptırmalı" (YAPILAN IBADETLER ALLAH(cc) RIZASI ICIN YAPILMALIDIR YERINE GETIRILEMIYECEK VAADLER ICIN DEGIL...!)

"20- ...Hanımının ayıplarını, sırlarını, herkesten gizlemelidir." (YÜZDE YÜZ KATILIYORUM)

"22- ...Hanımını cadde üstünde, parklara, mekteplere karşı olan evlerde oturtmamak, (YANI ILLEDE DAGLARDA BIR YERDE VILLAMI YAPTIRMAMIZ GEREKIYOR...?) ...Tatil günlerinde, kalabalık zamanlarda gezdirmemelidir." (CALISAN ADAM NE ZAMAN VE NASILGEZDIREBILIRKI ?)

"23- ...Hanımını tahsile, vazifeye..." (BURAYA YORUM YAPMAK ISTEMIYORUM...!)

"25- ...On günden ve adetten önce kesilirse, gusül etse dahi adeti olan günler tamam oluncaya kadar, ailesi ile münasebet caiz olmaz..." BU MADDEYE MUTLAKA KAYNAK GÖSTERMENIZ GEREKIRDI...!)

"27- ...27- Hanımından izinsiz sefere, hatta nafile hacca gitmemelidir." (YA ERKEK YOLCU TASIYOR VE HERGÜN 150-300 km YOL'A GiDiYORSA YiNEDE iZiNMi ALMASI GEREKiYOR ?)

düsün
Ekleme Tarihi: 25.08.2005 - 18:43
Bu mesajı bildir   GöLGe üyenin diğer mesajları GöLGe`in Profili GöLGe Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
fosaloglu su an offline fosaloglu  

2683 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.09.2003
En Son On: 20.01.2007 - 13:07
Cinsiyeti: Erkek 
Mesajı okudum ve oku şağı çekip cevap ekle butonuna basmayı düşünüyordum. Gözlerim GÖLGE abimin yazdıklarına takıldı. Baktım ki; benim yazacaklarımı zaten o yazmış.


Bana da sadece GöLGe abinin yazısının altına imza atmak kaldı.

Bu yazının bazı maddeleri bence akla uygun değil. Hele 12. maddeye hiç katılmıyorum. Aksine kadınlar daha sebatkar olduklarından; manevi açıdan bir erkeğin alabileceği mesafeyi çok kısa zamanda alırlar.

Ayrıca kadınları sadece erkeklere hizmet aracı göstermek nasıl bir anlayıştır ben çözemedim.

Kadın bir emanettir. En mukaddes olandan en mukaddes bir emanet... Bir dert ortağı, bir arkadaş, bir dosttur...
Ekleme Tarihi: 25.08.2005 - 18:58
Bu mesajı bildir   fosaloglu üyenin diğer mesajları fosaloglu`in Profili fosaloglu Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 963 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
ibrahim45 (46), ebabil54 (51), _EM!NE_ (36), talat (55), nerfa (58), yakupbozseki (59), NeWBaHaR (37), Akbulut (52), vahdet_ahmet (44), saripapatyam (50), bilo78 (46), gurbetten_silay.. (39), Rabbia (52), akaya20 (38), El- Metin (43), rapidhack (42), muazbinismail (40), SANDOKAN (56), SANKOCINK (56), efuli2 (50), hollanda (46), braskim (45), benreceb (42), ergin32 (55), Ozlem (42), suheyla cabuk (52), selman77 (47), kenankara (39), bilalxx (40), iskenderpasa (46), mstfakin (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55724 saniyede açıldı