generique luvox generique stromectol kaletra fluvoxamine ivermektine cordarone coreg coridil corpamil corprilin corpriretic corticotherapique cosaar plus cotrim coumadin cozaar crestor crixivan cyclogyl cycrin cyklokapron cymbalta cytotec cytoxan dalacin c dalacin t dalacin v danatrol danocrine daonil deflamat deltasone demadex demolaxin dentomycine depakine chrono depakine depakote depo provera dermestril dermovate deroxat desogen desoren desyrel detrol la
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Bir 5 dakikanız var mı?

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 6 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
sevdaa1 su an offline sevdaa1  
Bir 5 dakikanız var mı?

1090 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.08.2008
En Son On: 05.04.2013 - 17:17
Cinsiyeti: Bayan 





Bir 5 dakikanız var mı?

Büyükçe bir parkın banklarından birinde orta yaşlı bir adam uzakta oynamakta olan
oğlunu seyrediyordu.
Bu sırada yanındaki banka bir kadın ilişiverdi usulca. Kaydıraktan kayan kırmızı tişörtlü
çocuğu işaret etti: “Şu kayan benim oğlum!” “Allah bağışlasın, pek güzel bir çocuk!”
dedi adam.

“Salıngaçtaki mavi gömlekli de benim oğlum!” Sonra saatine bakıp, oğluna seslendi,
“Ne dersin Ahmetçiğim eve dönelim mi?” Ahmet yalvarırcasına konuştu;
“N’olur baba, beş dakika daha!” Adam başını sallayarak onayladı.
Ahmet salınmaya devam etti. Aradan dakikalar geçti, adam oğluna tekrar seslendi:
“Gidelim mi Ahmet?” Ahmet tekrar yalvardı babasına, “N’olur baba, beş dakika daha!
” Bu sırada, tahterevallide bir arkadaş bulmuştu kendine.
Adam tebessüm etti, yerine oturdu: “Tamam, tamam!”

Bu sırada kadının sesini duydu. “Ne güzel, pek sabırlı bir babaya benziyorsunuz
!” Adamın yüzünde buruk bir tebessüm belirdi, “Büyük oğlum Ali’ye geçen yıl tam burada
sarhoş bir sürücü çarptı. Onun acısı hâlâ yüreğimde.
Ali ile yeterince vakit geçiremedim. Şimdi hayatta olsaydı, bir beş dakika onunla birlikte
olmak için neler vermezdim ki! O gün, aynı hatayı Ahmet’te yapmayacağıma yemin ettim.
O her defasında sallanmak için bir beş dakika daha kazandığını düşünüyor.
Ama aslında, ben onu seyretmek için beş dakika daha kazanıyorum.”

Nice beş dakikayı bir sonraki saatin başına yetişmek için ayağının altına taş diye alırsın.
Aradan çıkarılası, önemsiz, kayda değmez bir süredir beş dakika…
Saat 10’a beş varsa, yahut 10’u beş geçiyorsa, görmezsin beş dakikayı, yuvarlarsın onu
hiçliğe. Belki önce sen yuvarlanırsın iğretiliğe; “saat 10” dersin kısaca.
Yok gibidir beş dakika… O yok olmasa bile, sen yoksundur onun içinde…
Kendini bir türlü yakıştıramazsın beş dakikanın aynasına. Gölgelik bile değildir o.
Telaşların, koşturmaların hammaddesi, suskun ve uysal köşe taşları gibidir.
Yontulup atılır bir köşeye. Çıkıntıdır en fazla; pürüzsüz akıp geçen zamanın içinde
kendinden utanan bir tümsektir; ihmale gelir bir küsurattır.

Sığmaz ki insan beş dakikaya…

Beş dakikaya başını dayayıp uyuyamazsın. Beş dakikaya kalbini, arzularını, ideallerini
sığdıramazsın. Şöyle koltuğa kurulur gibi rahatça kurulamazsın beş dakikanın içine.
Hasta karyolasının ucuna bitişir gibi oturursun orada.
Sanki düşecekmiş gibisindir oradan. Birkaç dakikaya kalmaz kaldırılacaksındır.
Az sonra son nefesini verecek, alıp başını gidecek beş dakika…
Kimsenin umurunda olmayan bir hasta gibi, kimsenin umursamadığı son nefes gibi,
kimsenin şehir nüfusundan düşmeyi düşünmediği sıradan bir cenaze gibi…

Uzanamaz ki insan kalbi beş dakikaya…

Beş dakika eğreti durur. Sen de eğretileşip öyle girersin onun içine…
Hatırı yoktur beş dakikanın ömründe. Z/amansız bir bıçak sırtıdır o.
Ne oradasın, ne burada. Sanki yastıktan kalkmış bir başın ardı sıra bıraktığı bir çukur.
Uyumuşluk alameti, mahmurluk nişanesi. Beş dakika geldiği gibi gidecek bir gemi.
Yandığı gibi sönecek ince bir kıvılcım. Adını bilmediğin bir dağın hiç adım atamayacağın
yamacında bodur bir ağacın dalından gece yarısı düşüveren sarı kuru yaprak gibi düşer
beş dakikalar ömrün rahminden…
Kimsenin canı yanmaz beş dakika tükenirken.
Kimsenin içinden bir şey kopmaz beş dakika daha ileri gitmişse zaman.



Ömrün cüzdanında harcanacak bozuk paradır beş dakika…

Vitrinlerin parıltısıyla dilenen, billboardların ışıltısıyla dillenen tüketim dilencilerinin ellerine
bırakırsın onu umursamadan. Tesellileşirsin beş dakikalar üzerinden.
Dilenciler “hiç yoktan iyidir” deyip rahatlar ya bozuk parayı. Sen de “elini boş çevirmedim
hiç olmazsa” deyip rahatlarsın beş dakika ayırmakla. “Hiç yoktan iyidir!”lerin dizi dibinde
yetim bir çocuk gibi elbisesiz, süssüz, tesellisiz sürünür beş dakika…

Hayatın yırtık cebinden kayıp düşen yarı çiğnenmiş bir sakızdır beş dakika…

Köşede unuttuğun, küstüğün kırık ve puslu ayna gibi, yüzünün rengini,
gözünün ışıltısını çok görürsün ona.
Gövdeni koymazsın karşısına.

Oysa, ömür dediğin ‘beş dakika’lardan ibaret değil mi?
Beş dakikaların içinde saklı oysa kelebeklerin çiçekleri göğe katan kanat çırpışları.
Beş dakikaların başında bekliyor oysa hiç lekesiz tebessümü sevenlerinin.
Beş dakikaların ortasında pusu kurmuştur oysa, ömür boyu sürecek sevdaların ilk bakışı.
Beş dakikaların usulca örttüğü boşlukta kıpır kıpır yaşamaktadır sonralara sürgün ettiğin
aşkların yalımı.
Orada seni bekleyen “dudaklarına borçlandığın ve hiç ifade edilememiş sözlerin olmalı,
ürkek ve çekingen…”

Tir tir titreyen bir serçedir beş dakika avuçlarının içinde.
Parmaklarının arasında bekliyor, olan bitenden habersiz…
Bir dokunsan gözlerinle, bir okşasan sözlerinle…
Beş dakikaya kalmadan kanat çırpacak serçe.
Beş dakikaya kalmadan minik bedeninden dışarı taşacak.
Beş dakika içinde sonsuzun saklı olduğunu bilecek…
Göklere hayat dolu bir kanat daha değecek…
Varlığın göğünde bir kanat da sen olacaksın beş dakikada…
Varlığın göğsüne bin can olacaksın beş dakikada…
Çok geç kalıp da, “Bir beş dakika daha…
N’olur bir beş dakika daha…”

demeden




Bu mesaj 1 kez ve en son sevdaa1 tarafından 12.03.2009 - 21:50 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 12.03.2009 - 21:47
Bu mesajı bildir   sevdaa1 üyenin diğer mesajları sevdaa1`in Profili sevdaa1 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  

1463 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2007
En Son On: 09.05.2011 - 11:25
Cinsiyeti: Erkek 
Elinize Saglik Te$ekkürler
Ekleme Tarihi: 12.03.2009 - 22:23
Bu mesajı bildir   Maksat kelam olsun üyenin diğer mesajları Maksat kelam olsun`in Profili Maksat kelam olsun Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 31.07.2020 - 00:50
Cinsiyeti: Erkek 
O her defasında sallanmak için bir beş dakika daha kazandığını düşünüyor.
Ama aslında, ben onu seyretmek için beş dakika daha kazanıyorum.”

Elinize Saglik
Ekleme Tarihi: 13.03.2009 - 00:33
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
KUTAY_ su an offline KUTAY_  

335 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.09.2008
En Son On: 22.03.2009 - 01:29
Cinsiyeti: Erkek 
Oysa, ömür dediğin ‘beş dakika’lardan ibaret değil mi?
Beş dakikaların içinde saklı oysa kelebeklerin çiçekleri göğe katan kanat çırpışları.
Beş dakikaların başında bekliyor oysa hiç lekesiz tebessümü sevenlerinin.
Beş dakikaların ortasında pusu kurmuştur oysa, ömür boyu sürecek sevdaların ilk bakışı.


MÜKEMMEL bir eklemeydi Elinize Saglik gül
Ekleme Tarihi: 13.03.2009 - 07:33
Bu mesajı bildir   KUTAY_ üyenin diğer mesajları KUTAY_`in Profili KUTAY_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
sevdaa1 su an offline sevdaa1  

1090 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 17.08.2008
En Son On: 05.04.2013 - 17:17
Cinsiyeti: Bayan 
cümlemizden inşallah
Ekleme Tarihi: 13.03.2009 - 18:20
Bu mesajı bildir   sevdaa1 üyenin diğer mesajları sevdaa1`in Profili sevdaa1 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
rahil su an offline rahil  
RE:

1191 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 10.05.2008
En Son On: 17.03.2011 - 18:14
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı Muhtazaf

O her defasında sallanmak için bir beş dakika daha kazandığını düşünüyor.
Ama aslında, ben onu seyretmek için beş dakika daha kazanıyorum.”

Elinize Saglik



en can alıcı noktası buydu sanırım...

Allah Razı Olsun
Ekleme Tarihi: 14.03.2009 - 17:48
Bu mesajı bildir   rahil üyenin diğer mesajları rahil`in Profili rahil Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 837 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
***Murat*** (48), behlul (50), hatice57 (44), GaZZe (60), erveysel (61), Abdulkadir22 (31), samyeli13 (47), candeniz (24), balacan (54), abdulkadir (31), babam veben (55), askbumu (43), sahra_yagmur (37), halit42 (39), Babacan52 (56), gurbetcigenc (33), Fikret1972 (52), NuR_EFSAN (39), jopp777 (47), pempe1987 (37), Nur baçesi (28), seyhzadem (36), Mustafa Alptug (41), gunes_akca (35), KanKaZ (36), hsusal (72), olimp_ (45), ufkumuzvar (42), gakkosfatih (42), HIKKI (51), Selale1 (49), Yasin Tural (36), nebitdag (45)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.56041 saniyede açıldı