generique luvox stromectol generique stromectol ivermectin kaletra bedranol bekunis dragees beloc cor beloc zok beloc benicar hct benicar benzoyl betagan betapace betaprol betnesol betnovate biaxin bilol comp bilol bimatoprost binaldan binordiol blocadren bocatriol bondronat bonidon boniva brand cialis brand levitra brand viagra brexidol buspar butohaler butovent bystolic cabaser calan sr calan calcijex calcium sandoz canasa canestene cardaxen plus cardaxen
     

0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » Osman Zeki Yuksel Serdengecti

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Gast Cuerda Seca  
Osman Zeki Yuksel Serdengecti

Misafir

Kayıt Tarihi: 02.05.2024
En Son On:
Cinsiyeti: ----- 
Osman Yuksel, 1917'de Akseki'de dogdu. Bu ilcenin en eski ve en buyuk ailelerinden birine mensup olup, Muftu haci salim Efendinin ogullarindan biridir. Osman Yuksel, ilk okulu Akseki'de, orta ve liseyi, Antalyada bitirdikten sonra 1940'da Dil ve Tarih-cografya fakultesi; Felsefe bolumune girdi. Osman Yuksel eskiden beri kitaplara fikriyata ve edebiyata karsi olan alakasi sebebiyle bu okulu tercih etmisti.

Osman Yuksel'in " Bu millet neden aglar, Bir nesli nasil mahvettiler, Mabedsiz sehir, Gulunc hakikatlaer, Mevlana-Mehmet akif" gibi eserlerinin yaninda edebi calismalarida olmustur. Her ne kadar "ben sair degilim"desede;
"Icimde hic sonmeyen bir fetih sevdasi var
Yavuz gibi Diyorum: Bu dunya bana dar"
diye haykiran serdengecti, sanat anlayisini su bir kac cumle ile dile getirir;
"..... inadina boyle bahari severim. Acilan, sacilan, bayilan sicak mayis baharini degil. Titreyen genc bahari.. Cicekler acilmak uzere olacak, dallar yesillenmek uzere, yazla kisin cekismesi hircin bir bahar...."

Osman Yuksel fiziki olarak ufak-tefek, minyon yapili bir kisiydi. Karekterik olarakta tevazunun son noktasinda olan bir insandi. Butun hayatini sade bir sekilde gecirmis, tutumlu, mutevazi bir insandi.
Kendi karnini bile doyurmakta gucluk cektigi gunlerde bir cok genci okutup hepsini topluma kazandirmistir.
Eger soz konusu olan davasi ise bu kucuk adam bir dev olur, engel tanimazdi. Bir defasinda cikarildigi mahkemede hakim:
-Serdengecti dediginiz bunca isi beceren su nohut kadar adammi?
deyince Serdengecti:
-Bana bak. Atomda kucuktur ama yaktigi yer buyuktur. demisti.

Serdengecti fakulte son sinif ogrencisiyken mayis 1944 Milliyetcilik olaylarina karistigi ve gencligi kiskirttigi iddiasiyla tutuklandigi, herkezin kendi golgesinden bile korktugu seflik doneminde; Kendisini okuldan uzaklastiran devrin Milli Egitim vekili Ali Yucele yazdigi telgrafi postahaneler almadigindan bizzat eline tutusturdugu dilekce soyledir;

Yuksek Vekaletin Alcak Vekiline
Ben 3 mayis 1944 hadiselerine onculuk yapmak, gencligi kiskirtip tahrik etmek sucuyla Dil ve Tarih-cografya Fakultesinden Felsefe bolumunun son sinifinin son noktasindan bir telefon emrinizle atilan ben, Ben Osman Yuksel...!
Istanbul'a surulup Orfi Idare komutanliginin emrine teslim edildikten sonra tabutluklara tikilip, zincirlere vurulduktan sonra; sucsuz oldugum anlasilmistir.
Kader beni yine sizin karsiniza dikmistir. Hakkimi istiyorum Efendi Hakkimi...
Senden bahsis istemiyorum... Imtihan hakkimi ya verirsin ya da zorla alirim.
Beni tuttugum yoldan "yucel"degil, ecel gelse donduremez..

Osman Yuksel

Osman bu Dilekceyi bagri yanik gazetesinde nesredince tekrar tutuklandi. Hapishaneden ciktiktan sonra, girmeden once cikarmaya basladigi ve ilerde kendisine bir isim olarak kalacak olan Serdengecti dergisini cikarmaya basladi. Derginin kapaginin en ustunde;
" Allah'a, Millet'e, vatan'a kosanlarin dergisi" yaziliydi. hemen altinda "Hakka tapar, halki tutar"ifadeleriyaziliydi.
Allah demenin yasak oldugu bir zamanda Osman Yuksel bagira bagira ALLAH diyordu. Bunun icin Serdengecti dergisi cikiyor Osman Yuksel iceriye yani hapise giriyordu. O'da dergiyi cikardigi zaman derginin ilk sayfasina "acin kapilari Osman geliyor"diye yazarak hapishanelere meydan okuyordu.
Henuz 22 yasinda bir genc olan serdengecti, bu dergi vasitasiyla bir cok konuya temas etmis ve gencligin uyanmasina vesile olmustur. Fakat ne acidir ki gerek bayilerin para gondermeyisi gerek Muslumanlarin maddi yardimda bulunmayisi gerek dergide yazacak yazar bulunmayisi, sebebiyle Serdengecti dergisi 40 yilda sadece 33 sayi cikarabilmistir.

Serdengecti'nin hakkinda acilan davalarin aldigi mahkumiyetin haddi hesabi yoktur. Bunlarin arasinda en meshurlari ayasofya ve malatya davalaridir. Osman yukselin evim diye ifade ettigi hapishanelerde gormedigi cile ve iskence kalmamistir. Hucre cezasi, tabutluk vesaire..
Bunlardan tabutluk adli iskence ifade edilmesi zor bir iskence cesidi..
Bir duvarda ancak bir kisinin girebilecegi kadar bir oyuk var. O dolap gibi oyugu insani sokuyorlar. onune sactan yapilmis bir madeni perde (kapak) iniyor. Icerde ayakta durabilecek kadar yer var. Kimildamak mumkun degil. tepede iki bin mumluk bir ampul yaniyor. Zamanla o ampulun sicakligi insani bayiltacak ve cileden cikartacak kadar isitiyor, beynini tahris edecek kadar yakiyor.

Osman Yuksel butun bunlara zayif vucuduna ragmen imaniyla dayaniyor, hapisten cikar cikmaz calismalarina yine devam ediyordu.
Zamanin yoneticilerinden cok sikinti cektigini ifade ederken haniminin adininda ismet olmasini kullanarak;
"Nedir bu Ismetlerden cektigim bu iki Ismetten biri Hurriyetimden biride zurriyetimden etti"
diye dert yanardisevinçli

Espiri kabiliyeti yuksek bir insandi. Mahkemede hakimler dosyasini okurken dosyalarindaki espirilerinden gulmekten kirilirlardi.

Serdengecti 1965-1969 yillari arasinda bir donem milletvekilligi yapmistir. Kendisine hayatini sorduklarinda; "40 yil mahpus, 4 yil mebus olduk" derdi.
Ustune basina onem vermeyen bir insandi. Bagri acik saclari daginik, pantolonunda kemer yerine ip, bu hali milletvekilligi doneminde de degismedi.
Oyleki meclisin koridorunda giderken meclis polisi kendisini camasirci zannederek, hirpalarken; Polisi milletvekili oldugun konusunda ikna edemeyen Serdengecti'nin imdadina komiser yetismistir.
Devrin basbakani neden kiravat takmadigini sorunca cevabi su olmustu: "Ben boynu yularli, cebi dolarli insanlardan degilimde ondan"sıkıntılı

Milletvekilliginin ilk gunuyle ilgi bir olayi Huseyin Uzmez, soyle anlatir:
Bana gelerek; -Huseyin, ben oralari bilmem, beraber gidelim dedi. gittik.
Buyuk bir doner kapi vardi. Oradan girecektik yol gostereyim diye onden ben girdim. Donen bolmelere iki kisi sigmazdi. Iceriye gectim, bekledim. Osman agabey yok, camdan disari baktim disarda da yok.sevinçli
Meger arkamdan bolmeye girmis, kapi dondukce oda donuyorsevinçli Bir turlu oradan cikamiyormus. Benim hizama gelince kolundan tutup iceriye cektim. Kendi kendine soyleniyordu: -Yahu doneklik daha bu meclisin kapisinda basladi. diye..

1969 senesinde af kanunu yuzunden cikan ihtilaflar dolayisiyla Serdengecti ile adalet partisinin arasi acilmisti. 163 maddenin affa alinmamasini sert bir lisanla kose yazari oldugu yeni istanbul gazetesinde tenkid etmis bunun uzerine partiden ihrac edilmisti.

radyoda yaptigi konusmalarina; Allah, Millet, vatan yolundayiz diye baslayan Serdengectiye; Nicin konusmasina Allah kelimesiyle basladin diye bir dava acilmisti. Mahkemede konusmasina "neden Allah kelamiyla basladin?" diyen hakime cevabi su olmustur:
- Efendim Allah kelimesinin mefhumu turkcemizin vazgecilmez bir unsuru haline gelmistir. mesela:
-Allah'a ismarladik deriz
-Allah omurler versin deriz
-Allah askina deriz
-Allah izin verirse deriz.
kullanilmasi bu kadar tabi olan Allah kelimesini radyo konusmasinda nicin kullandin bu suctur iddiasina karsi son cevabim sudur= ALLAH ALLAH...


Serdengecti aniden rahatsizlanmisti. Parkinson hastaligina tutulmustu. Bir zamanlar dunyayi karistiran adam kendi deyimiyle bir bardak cayi bile karistiramiyordu. Doktorlar cok ciddi bir hastalik diyordu. O hic aldirmiyor zaman zaman bunu bile mizah konusu yapiyordu:
-Parkinson oyle hos bir isim ki araba markasina benziyor. Insanin keske benimde Parkinsonum olsa diyesi geliyor. Mao'dada bu hastalik varmis yahu... Eh yinede buyuk adam hastaligi.. Nede olsa serde fukaralik var.. Buda proleter hastaligi imis.. Bizede boylesi yakisir. Siroz olup burjuva hastaligina tutulacak degildik ya... derdi.

Serdengecti Ankara Hacettepe hastahanesinde yatiyordu. Vefatindan bir gun once Huseyin Uzmez ve bir kac arkadasi serdengecti'ye ziyarete gitmisti. O gunu Huseyin Uzmez soyle anlatir:
Ziyaretine gittigimde yegeni Emine hanim onun duymayacagi bir sesle hastaligi hakkinda:
-Vucudundaki mikroplar hicbir antibiyotige cevap vermiyormus. dedi.
Serdengectinin bunlari duydugunu anlayinca uzulmesin diye laf karistirdim.
-Tabi cevap vermez Osman abinin mikrobu, Onun mikroplarida kendisi gibi iddiacidir. Hukukta, tipta onun karsisinda aciz kalir.
kendisine dondum ve devam ettim.
-Bir zamanlr Turkiyeye sigmazdin, hapishaneler, zindanlar seni zabt edemezdi. kalk... silkin.
"Lavla sacan bir volkan ne susmus ne sonmusum
Ben bu iman ugruna cilgina donmusum" diye haykir Serdengecti'yi yine cikaralim. dedim
Umitsiz ve huzun dolu sesle:
-Serdengectimi? dedi. O bir zamanlarlardi. Serdengecti geldi ve gecti... dedi.

Bir ayagini asirlar oncesinin mazi adasina basmis diger ayagini gelecegin muphem mechuliyetine dogru uzatan buyuk insan Serdengecti 10 kasim 1983 yili, 66 yasinda bu fani aleme gozlerini yumup Hak'ka yurudu.

Eger sevda;
Sevgiliye kendini adamaksa
eger sevgi;
Kardelen cicegi gibi Hurriyete acmaksa
Sehadet en buyuk ASK,
Sehid en buyuk asik ise
Kendimi yoluna adiyorum
Ya RasulAllah


Diyenlerden biri olan Serdengecti geldi ve gecti...


[kaynaklar: Osman Yuksel Serdengecti(abdurrahim balcioglu) Yalan soyleyen tarih utansin(mustafa muftuoglu) Su bizimkiler(Huseyin Uzmez)]
Ekleme Tarihi: 24.06.2004 - 18:29
Bu mesajı bildir   zum Anfang der Seite
Gast aczimendi  
Ondan Bir Siir

Misafir

Kayıt Tarihi: 02.05.2024
En Son On:
Cinsiyeti: ----- 
YANGIN VAR


Yangın var, bağrım yanık, herkes şaka sanıyor,
Yanıyor avuçlarım bir kor gibi yanıyor.
Ya... Rabbim neydi bu hal, başa gelenler neydi?
Ya ben cehennemdeyim, ya Cehennem bendeydi,
Denizlere atılsam deniz kurtarmaz beni,
Ufuklara uzansam ufuk da sarmaz beni.

O.Y.SERDENGEÇTİ
Ekleme Tarihi: 25.06.2004 - 11:05
Bu mesajı bildir   zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 790 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
jakup (32), muzocel26 (58), salihhazar (55), Beyza (56), cs7014 (50), oezkan (51), kara61 (66), aetkral (51), kubratalp (48), K.GOCERLI (27), cecenmucahidi (33), yaburka (49), violine (44), mavi_ruya (48), mbahaddin (55), Kerim_Bey (36), Süreyya (66), yemenici68 (56), mecid (43), kerime (42), mehmet_eyigör_6.. (28), tokayca (51), hasan5335 (36), volkan33 (54), mgunhan (48), ttufan (42), isvec (65), beyazguel (38), atay (62), sonromeo2 (47), kulibo (38), Zeynepgul (44), nihat 60 (44), g_neferalperen3.. (46), sebiarus (55), hace (41), EsmerKiz-NL (39), n@ksýben (43), pedino (54), hatice 1975 (49), hesbollahi (45), hafýz_ (37), ozel (68), fethic (55), hacimeryem (54), telve (52), Levent75 (49), züleyha hanc&ya.. (47), erciyas tamer (46), m.kýl&ya.. (53)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.52848 saniyede açıldı