0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Fethullah Gülen Hocafendi'yi de bir gün mutlaka anlayacaklar !

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 5 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
mesuttt su an offline mesuttt  
Fethullah Gülen Hocafendi'yi de bir gün mutlaka anlayacaklar !

40 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.05.2005
En Son On: 10.04.2010 - 12:00
Cinsiyeti: Bayan 
Bediüzzaman Hazretleri Tarihçe-i Hayatında, “Barla'nın bir mahallesi olan Bedre'de ve Barla'nın bir dağında bir iki gece kalmaklığıma müsaade etmemişler. İşittim ki: 'Said elli bin nefer kuvvetindedir; onun için serbest bırakmıyoruz.' demişler” diyor. Bu bir vehim, büyük bir korku sonucu söylenmiş sözdür. Bu vehmi onlarda doğuran, Üstad Hazretlerinin yiğit tavrıdır.

Rus Prensinin önünde ayağa kalkmadığı için idama mahkum edilen ve sonra Prens tarafından ayağa kalkmama gerekçesi öğrenilince idamından vazgeçilen Bediüzzaman, Otuz Bir Mart hadisesinde de kendisini yargılayan hâkimler karşısında aynı pervasızlığı gösteren Bediüzzaman, kendisini suçsuz bulup serbest bırakan heyete işittirerek, “zalimler için yaşasın cehennem!” diyerek geçip giden Bediüzzaman, onlara göre ya bir delidir, ya da büyük bir devlete sırtını dayamış bir ajandır. Onun bir büyük inanç eri, bir büyük Veli olduğuna hiç akılları ermedi, eremezdi de.

Bediüzzaman, o gafiller için: “Ey bedbaht ehl-i dünya! Bütün kuvvetinizle dünyaya çalıştığınız halde, neden dünyanın işini dahi bilmiyorsunuz, dîvane gibi hükmediyorsunuz? Eğer korkunuz şahsımdan ise, elli bin nefer değil, belki bir nefer, elli defa benden ziyade işler görebilir. Yani, odamın kapısında durup, bana "Çıkmayacaksın!" diyebilir. Eğer korkunuz mesleğimden ve Kur'ana ait dellallığımdan ve kuvve-i maneviye-i îmaniyeden ise, elli bin nefer değil, yanlışsınız, meslek îtibarıyla elli milyon kuvvetindeyim; haberiniz olsun!” dedi, ama yine anlamadılar, yine anlamadılar!

Evet, Said-i Kürdi bir İngiliz ajanıdır, dediler. İngilizler hesabına çalışır. İngilizler ona doğuda bir Kürt devleti kurduracak, Devletin anayasası da Risale-i Nur olacak, dediler. Bu korkunç iddialarını da şeytânî bir teville şöyle izah ettiler: Risale-i Nur Külliyatındaki NUR, Milliyetçi Kürt Cumhuriyeti'nin rumuzu, yani sembolüdür. Yani, “N.U.R”, (National Urartu Republic=Milliyetçi Kürt Cumhuriyeti) demektir, dediler. Bunları 1970 ve 1980 olaylarında çok kullandılar, gençleri Nurculuktan korumak için.

Sezai Karakoç Bey için de 1943'te Şamda Mişel Eflak ve Salah El-Bitar tarafından kurulan Baas Partisi'nin Türkiye'deki koludur, dediler. Sezai Karakoç, Diriliş Dergisi çıkarıyor ya, o partilerin adı da Ba's yani diriliş ya, öyle ise Sezai Karakoç da Ba'sçıdır. (Ne mantık ama!..)

Bu marazî veya şeytani mantık hep bölmek, parçalamak için çalıştı. Hâlâ da çalışmaya devam ediyor. Ama çoğu zaman hayırlara da yol açıyor. Benim Bediüzzaman Hazretlerini daha iyi tanımam, bu yakıştırmaları dinlememden sonra oldu. Nasıl bir ajanmış, hele bir öğreneyim, diye bütün Risale-i Nur Külliyatını edinip okudum. Netice, büyük bir hayranlık ve teslimiyet oldu. Sezai Karakoç'u zaten tanıyor, okuyordum. Hakkında söylenenlere gülüp geçtim. Bu sözlere inanan aldatılmış inançlı kardeşlerimden de tövbe edip af dilemelerini istemekten başka elimden bir şey gelmezdi.

Uzun zamandan beridir bir başka hedef de Muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'dir. Bu güzel insan için de akla hayale gelmedik şeyler söylendi ve söylenmeye devam ediliyor. Ne Amerikancılığı, ne İrancılığı, ne Suudculuğu kaldı. Takmadık kulp bırakmadılar. Özellikle ordu ve bürokrat zümre içinde bu yalanlar, iftiralar tutturulmaya gayret edildi. Bir kısım medya kuruluşları da maşa olarak kullanıldı. Ücretli kalemlere görevler verildi. Korkunç bir cephe oluşturuldu. Kapkara bir cephe: Kara kalemler, kapkara ağızlar, karanlık kafalar, zift dolu bakışlar, katran kutusu kalpler, kopra kafalı diller, neler neler demediler. Kabilden bu yana en kabiliyetli, şeytan çıkışlı en ehliyetli, iblis diplomalı en yetkili zümre bu zümredir her halde. Uydurduklarına kendileri de inandılar. Tıpkı cahiliye döneminde uydurdukları putlara tapan zavallılar gibi.

Habil'in huyu suyu güzel, heybetli, hilim ehli, Hak boyalı, hakikat mühürlü havarilerine, hak boyalı torunlarına gelince, onlar hep güzel gördüler, güzel düşündüler. Yalana, iftiraya yanaşmadılar. Yollarınca yürüdüler. Allah'ın fethi için, yani açılması gereken kalblerin, kafaların, gönüllerin, yolların, kapıların iyiye, güzele, doğruya açılması için çalıştılar. İlme, irfana, sanata önem verdiler. Bütün bu yolculukta Hz. Muhammed aleyhisselamı kılavuz, Allah rızasını da hedef bildiler.

Bu kutlu kervanda Fethullah Gülen Hocaefendi de haritacılık yaptı. Habil kutbunun önüne bir insanlık haritası koydu. Apaydınlık, pırıl pırıl bir sevda, bir medeniyet haritası. İnsan olmanın, insanca yaşamanın inşaatını başlatan bir yol ve yerleşim haritası. Cehalete karşı ilim, yoksulluğa karşı sanat ve irfan, parça parça edilerek sömürülmek istenen insanlık felaketine karşı şerefli bir ittifak, dağılmaz bir birlik haritası koydu. Bu yolda önce kendisi yürüdü. Yürüyüş büyüdü. Yunus Emre'nin deyişiyle, dirfilli pınar idi, derildi ırmak oldu; coştu denize vardı, taştı elhamdülillah. Sıza sıza göl oldu, az çoklardan bol oldu.

Bu kutlu harita, dünyaya aşkla, merhametle, sabır ve hizmetle çiziliyor. Allah'ın izniyle bunları silmeye hiçbir güç kabil olmayacaktır. Habil, yoluna devam edecektir.

Bu haritanın malzemesi nereden geliyor?

Henüz dört işlem mantığının ötesine geçemeyen sığ bir kafanın, düz bir anlayışın nice soyut cebir problemlerine akıl erdirmesi mümkün mü? Mide dairesinin ötesinde insanî hiç bir konu tanımayan böyle acınası bir zihnî yapıya, aklî, kalbî, rûhî, insânî bir meseleyi anlatmak kolay mı?

Ömründe sadece su değirmeni görmüş birisinin yolu bir gün bir yel değirmenine uğrar. Değirmenin kapısında un çuvallarını gören adam, yahu bu değirmenin suyu nerden geliyor, diye sorunca, ona bunun bir su değirmeni olmadığını, suyla değil, rüzgârla çalışan yel değirmeni olduğunu anlatırlar. Tamam, anladım anladım da, bu değirmenin suyu nereden geliyor, diye, tekrar sorar.

Evet, o, dar, belli kalıplara şartlanmış kara mantıklı kafa soruyor: bu haritanın malzemesi nereden geliyor?

Mevlâ kaynaklı, Yunus oymaklı dereden geliyor. İbrahim bereketli, İsa şefkatli örfâneden geliyor. Anadolu'da yuvalanmış, millet ruhunda mayalanmış imandan geliyor. Bunu o kâbil mantık yine anlamaz. Yine de sorar: Bu değirmenin suyu nereden geliyor? O güzel insan, merhamet ve şefkat ehli gönül, sabırla, bıkmadan, usanmadan cevap veriyor: İstiklâl harbinde nereden geliyor idiyse, oradan geliyor.

Bütün dünya anladı da bizimkiler hâlâ anlamadılar. Bir gün, bir Abant'ta anlayacaklar, mutlaka anlayacaklar, ama nerede, kaçıncı Abant'ta?

MEHMET DOĞAN - YENİŞAFAK
Ekleme Tarihi: 21.06.2009 - 20:24
Bu mesajı bildir   mesuttt üyenin diğer mesajları mesuttt`in Profili mesuttt Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  

1463 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2007
En Son On: 09.05.2011 - 10:25
Cinsiyeti: Erkek 
ALLAH c.c. senden raı zolsun güzel paylaşım sunmuşsun bizlere okumaya değre bir yazı kaleme alınmış...Mevla teala gani,gani rahmet eylesin üstad Bediüzzaman Hazretleri....
Ekleme Tarihi: 22.06.2009 - 09:12
Bu mesajı bildir   Maksat kelam olsun üyenin diğer mesajları Maksat kelam olsun`in Profili Maksat kelam olsun Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
mesuttt su an offline mesuttt  
RE:

40 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.05.2005
En Son On: 10.04.2010 - 12:00
Cinsiyeti: Bayan 
Alıntı
Orijınalı Nizam -I Alem....

ALLAH c.c. senden raı zolsun güzel paylaşım sunmuşsun bizlere okumaya değre bir yazı kaleme alınmış...Mevla teala gani,gani rahmet eylesin üstad Bediüzzaman Hazretleri....



Allah sendende razı olsun kardeşim.. Amin.. Amin.. Amin.. kardeşim..
Ekleme Tarihi: 22.06.2009 - 11:05
Bu mesajı bildir   mesuttt üyenin diğer mesajları mesuttt`in Profili mesuttt Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
sonsuz yolculuk su an offline sonsuz yolculuk  

160 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.07.2009
En Son On: 02.09.2010 - 13:39
Cinsiyeti: Bayan 
Bu GüZeL PaYlŞıMın İÇİN ALLAH SENDEN RAzI OLSUN KARDEŞİM
Elinize Saglik
Ekleme Tarihi: 11.08.2009 - 11:52
Bu mesajı bildir   sonsuz yolculuk üyenin diğer mesajları sonsuz yolculuk`in Profili sonsuz yolculuk Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
evet kardeşim malesef bizler yapı olarak bir şeyi kaybetmeden onun deyerini bilmiyoruz
kaybedincede deyerini anlıyor ama yinede kader kıymet bilmiyoruz inşaallah bir şeyin veya bir kimsenin kıymetini kaybetmeden anlarız
paylaşımın için

Ekleme Tarihi: 11.08.2009 - 20:20
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 2221 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
alaatalay (64), oemer36 (54), Harun_Yahya (39), By_ExCalibuR (39), beyzanur68 (41), ekemen (55), emstuh (38), Belamir (27), bilgen (43), hasretpamuk (42), murat tilki (45), hatýce02 (33), phonexx1 (38), islamin Gulu (33), sepultura (45), _-cigdem-_ (36), _Dua_ (36), sairadnan (46), zz0102 (52), nur.nurani (41), x_ebr@r_x (37), mumino (37), meryemcevahir (40), güldali (64), happyman (48), gencmcucahid (38), ak0571 (47), efrail (43), emel_hanim (48), Gülkurusu (48)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.27857 saniyede açıldı