0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » Gül Vurgunu

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
_ESaDuLLaH_ su an offline _ESaDuLLaH_  
Gül Vurgunu

611 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.07.2006
En Son On: 09.07.2010 - 14:12
Cinsiyeti: ----- 

Ne ile îzâh etmeli güle düşkünlüğümüzü?
Ciltler dolusu mânâ katmanlarını naif bir varlıkla aşmaya çalışmak.. kısacık ömürlü, kırılgan bir çiçeğe benliğimizdeki derûnî hisleri yüklemek... Gülün incecik bedeni o denli güçlü ki, bizlerin taşımakta acze düştüğü acı, dert ve hasretleri, o bir yük olarak görmüyor. O, her çağ ve coğrafyada, herkesin derdini ruhuna dolduruyor.
"Bülbül, ağaran vakte kadar kan ağlarmış gülün dalında. Gülün beyaz olan rengi, kanlı gözyaşları sebebiyle kıpkırmızı kesilmiş..." Hep gül hikâyeleri dinledik; gül hikâyeleri anlattık nesilden nesile… Giyindiği mânâ esvabıyla çağların aşındıramadığı bir mazmun olan gül 'aşk yürüyüşleri'nin timsâli olarak ölümsüzlüğe ermiştir. Uzayda dönüp duran dünyanın, bütün devirlerinden, muhtelif milletlerinden ve vefakâr topraklarından Sonsuz'a uzatılan bir senâdır gül. Yahya Kemâl, gülü sanki bir buhur gibi ruhumuza doldurmak ister:
'Hâfız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış,
Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle,
Gece bülbül, ağaran vakte kadar ağlarmış,
Eski Şirâz'ı hayâl ettiren âhengiyle.'


Bizim Gül'ümüz ve 'Gül' diye sevdiğimiz O'dur (sas). O'nun gibi Gül bir kez açtı, bir daha açmayacak. Su Kasîdesi'nde Fuzulî; bahçevanın şahsında O'ndan sonra gelecek insanların hepsine bu acı gerçeği haykırır:
'Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek virse bin gül-zâre su'

(Bahçıvana söyleyin, boş yere gül bahçesini sulayarak zahmet çekmesin, sele versin. Zîrâ, bin kere de sulasa, bin bahçe de sulasa, o Gül gibi bir gül daha açmaz.)
Bütün şiirler O'na yazıldı, türküler hep O'na yakıldı, şarkılar O'nu çağırdı yıllar yılı. Ama bazen farkında olduk bunun; bazen şuursuzca ne aradığımızı bilmeden bir sevgili arayışına düştük. İnsan ezelî kopuşun yakıcılığını hâlâ ruhunda hissediyor; belki bu yüzden ruhunu ana parçaya götürecek bir damar arayışına düşüyor, yüreğindeki yangının harını alacak aşk nağmeleri söyleyip duruyor.
Sezai Karakoç, içimizdeki büyük parçaya olan hasrete ayna tutar mısralarında:
'Suna dedimse Sen, Leylâ dedimse Sen'sin
Sen'i saklamak için görüntülerinden faydalandım Solome'nin Belkıs'ın
Boşunaydı saklamaya çalışmam
Öylesine âşikârsın bellisin'

Soğuk kış gecelerinde, titrerken duvarların arasında, diriltici nevbaharlar bekledik bir gül hasretiyle. Kapımız her çalındığında, ondan bir selâm alma heyecanını yaşadık. Yaptığımız bahar çağrıları da gül idi.

Bahar da, gülün müjdesini sırtında taşıyan sâdık bir yâren değil mi? Ve hâlâ her bahar havası çalındığında Gül'ün ayak sesleri işitilir.
Son dönemlerde Gül’e yazılan şiirlerde mânâ örtülü olarak verilmekte.

Ey "Gül şiiri" yazan, Gül'e şiirler yazan şâir! Neden bir yandan gülü açık edip herkesi davet ederken, diğer yandan kıskançlık eder herkesten saklarsın. Hem anlaşılmak için feryât edersin; hem ketûm kalabilmek için sükût…

Yoksa aşkın çekiciliği hem açık hem gizli; kâh yakın kâh uzak oluşunda mı? Gül'ü alenîleştirmekten çekinmenin, onu bir buzlu camın ardında tutmanın zamanı dolmadı mı daha?
Ey şâir; sanatçı, Yunusça 'gül vurgunu' olmalıdır. O'na (sas) olan aşkını herkese dupduru haykırabilmelidir:
'Sordum sarı çiçeğe: Gül sizin ne'niz olur?
Çiçek eydür derviş baba: Gül Muhammed (sas) teridir.'

Bekir Bicer



Bu mesaj 1 kez ve en son _ESaDuLLaH_ tarafından 12.10.2007 - 12:36 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 12.10.2007 - 12:35
Bu mesajı bildir   _ESaDuLLaH_ üyenin diğer mesajları _ESaDuLLaH_`in Profili _ESaDuLLaH_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
SuMeYRa su an offline SuMeYRa  
Gül Vurgunu

1576 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.11.2004
En Son On: 11.11.2012 - 22:24
Cinsiyeti: Bayan 


Ey "Gül şiiri" yazan, Gül'e şiirler yazan şâir!
Neden bir yandan gülü açık edip herkesi davet ederken, diğer yandan kıskançlık eder herkesten saklarsın.

Hem anlaşılmak için feryât edersin; hem ketûm kalabilmek için sükût…

Yoksa aşkın çekiciliği hem açık hem gizli; kâh yakın kâh uzak oluşunda mı?

Gül'ü alenîleştirmekten çekinmenin, onu bir buzlu camın ardında tutmanın zamanı dolmadı mı daha?

Ey şâir; sanatçı, Yunusça 'gül vurgunu' olmalıdır.

O'na (sas) olan aşkını herkese dupduru haykırabilmelidir:
'Sordum sarı çiçeğe: Gül sizin ne'niz olur?

Çiçek eydür derviş baba: Gül Muhammed (sas) teridir.'



Allah c.c. Razi Olsun, Cok Güzel....

Ekleme Tarihi: 17.10.2007 - 20:09
Bu mesajı bildir   SuMeYRa üyenin diğer mesajları SuMeYRa`in Profili SuMeYRa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1480 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.96756 saniyede açıldı