0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » ~~~ RaMaZaN-I ŞERiF ~~~ » Ayet-i kerimelerde:Kadir gecesi en mübarek ve mukaddes gecedir!

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Ukab su an offline Ukab  
Ayet-i kerimelerde:Kadir gecesi en mübarek ve mukaddes gecedir!

575 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.01.2007
En Son On: 05.02.2010 - 15:42
Cinsiyeti: Erkek 
"Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır. O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail), her iş için iner dururlar. O gece, esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar."agla1)
İslâm dininin en mübarek ve mukaddes kabul ettiği gece Kadir gecesidir. İslam tarih boyunca, mübarek ve mukaddes gece ve günler, hatta aylarla ilgili anlatılan haberlerin ne kadar doğru olduğu, yâda olmadığı tartışma konusu olmuştur. Günümüzde mübarek zamanların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış tartışılmaktadır.
Ehlisünnet itikadı mübarek zamanları tartışmaya açmamış, geçmişten geldiği şekli ile kabul etmiştir. Müminler bu mübarek ve mukaddes zamanları Rabbimizin rızasını kazanmaya vesile olarak görürler. Bu gecelerin içinde tartışmasız en değerlisi, en mübarek ve mukaddes olanı Kadir gecesidir. Kadir gecesinin tartışmasız oluşunun yegâne sebebi, bu geceyi haber veren bir surenin bulunmasıdır.
Beş ayetten meydana gelen bu sure, Kadir gecesinin mahiyetinin yanı sıra mübarek ve mukaddesliğini bildirmektedir.
Kadir gecesinin içeriği ile ilgili gelen rivayetlerde İslâm âlimlerinin ihtilafa düştükleri konular olmuştur. Ancak Kadir gecesinin üstünlüğü ve varlığı konusunda ihtilaf olmamıştır.
Bir konuda ihtilaf çıkmıştır. Duhan süresinin üçüncü ve dördüncü ayet–i kerimeleri...

Bu ayet–i kerimelerin Kadir gecesine mi, yoksa Berat gecesine mi haber verdiği konusunda ihtilaf edilmiştir. Birçok İslâm âlimi Berat gecesine işaret ettiğini bildirdiği ayet–i kerimeler de:
"Apaçık olan Kitap'a andolsun ki, biz onu (Kur'an'ı) mübarek bir gecede indirdik. Katımızdan bir emirle her hikmetli işe o gecede hükmedilir."agla2) buyurulmaktadır. Bu ayet–i kerimenin bazı âlimler tarafından Kadir gecesine işaret ettiği söylenmişse de, Berat gecesine işaret ettiğini söyleyenler de olmuştur. Her şeyin en doğrusunu Allah Celle Celâluhu bilir.
Bir başka ihtilaf konusu da, Kur'an–ı Kerim'in indirilmesi meselesinde meydana gelmiştir. Denilmiştir ki: Kur'an–ı Kerim'in iki indirilişi vardır. Bunlardan birincisi; toptan indiriliş ki, bu, "Levh–i Mahfuz"dan birinci kat semayadır. İkinci indiriliş ise, birinci kat semadan peyderpey dünyaya indirilmesidir. İşte bu iki indirilişin biri, Berat gecesinde, diğeri de Kadir gecesinde meydana gelmiştir. Ehlisünnet âlimlerin çoğunluğu demiştir ki, Levh–i Mahfuz'dan birinci kat semaya indiriliş toptan indiriliştir ki, bu, Berat gecesinde meydana gelmiştir. İkinci indiriliş ise, birinci kat semadan yeryüzüne indiriliştir ki, o da Kadir gecesinde meydana gelmiştir. Her şeyin en doğrusunu Allah Celle Celâluhu bilir.

BİZ ONU KADİR GECESİ'NDE İNDİRDİK

"Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik."agla3)
Ayet–i Kerime'de geçen "indirilenin" Kur'an–ı Kerim olduğu konusunda ittifak vardır. Kur'an–ı Kerim Kadir gecesinde indirilmiştir. Ancak indiriliş şekli ve mekânı konusunda ihtilaf vardır. Önce "Levh–i Mahfuz"dan dünya semâsına, oradan da peyderpey dünyaya indirilmiştir. İhtilaf edilen indirilişlerin tamamının mı yoksa bir kısmının mı Kadir gecesinde olduğudur. Rabbimizin beyanına iman edip "Biz onu Kadir gecesinde indirdik" buyruğuna iman ederiz.
"Ey Rabbimiz inandık ve iman ettik, her şeyin en doğrusunu sen bilirsin."

KADİR GECESİNİN NE OLDUĞUNU BİLİR MİSİN?

"Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin?"agla4)
Bu soruyu Rabbimiz soruyor. Bu gecenin büyüklüğü, yüceliği, ululuğu, rahmeti ve bereketi o kadar çoktur ki, akılla anlamak mümkün değildir. İşte onun için Rabbimiz soruyor:
"Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin?"
Biz bilemedik ya Rabbi. Bizleri bilenlerden eyle. Âmin.
"Ruhu'l–Beyan"da denilmiştir ki:
"Ey Muhammed! Onun ne olduğunu sana hangi şey bildirdi? Sen onun hakikatini bilemezsin. Çünkü onun kadrinin yüceliği, yaratıkların bilgi sınırının dışındadır. Onu, gaybleri bilen Allah'tan başkası bilemez."
Kadir gecesinin bilme hususun da Peygamberin durumu bu ise, ya bizlerin?.. Bizler bu harikulade gecenin büyüklüğünü, mahiyetini, değerini ve yüceliğini nasıl bilelim?

KADİR GECESİ BİN AYDAN HAYIRLIDIR

"Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır."agla5)
Kadir gecesinin bin aydan hayırlı olmasının neticesi olarak, o gecede yapılacak olan ameller, ibadetler, taatlar, hayır ve sevaplar, diğer zamanlarda bin ayda elde edilecek amellerden daha hayırlıdır.
Bir mümin, içinde Kadir gecesi bulunmayan bin ayın her gecesinde teheccüt namazı kılsa, toplamda otuz bin teheccüt namazı kılmış olur. Otuz bin teheccüt namazı, Kadir gecesinde kılınan bir teheccüt namazına eşit olamaz. Kadir gecesinde kılınan teheccüt namazı daha faziletlidir. Bu Sadece teheccüt namazı için değil, bütün ameller içindir. Bin aydan daha hayırlıdır demek, otuz bin gün ve geceden daha hayırlıdır demektir.
Otuz bin tane yatsı namazı bir yana, Kadir gecesinde kılınan bir yatsı namazı bir yana. Otuz bin gecede yapılan zikir ve tesbihat bir yana, Kadir gecesi yapılan zikir ve tesbihat bir yana. Yapılan her ameli otuz binle çarpalım, işte Kadir gecesi böyle bir gecedir.

O GECEDE RABBLERİNİN İZNİYLE MELEKELR VE RUH
HER İŞ İÇİN İNER DURURLAR


"O gecede, Rabblerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail), her iş için iner dururlar."agla6)
Surenin birinci ayetinde "Bu gecede biz onu indirdik." buyruluyor. Birinci ayette indirme var, dördüncü ayette de inme var; bu meleklerin ve ruhun inmesidir. Buradan anlaşılan şudur: Kur'an'ın indirilmesi gibi melekler de yeryüzüne iniyorlar. Ne zaman? Kadir gecesinde... Meleklerin inmesi anlaşılır bir şekilde açıklanmış; yalnız Ruh'tan kimin kastedildiği ihtilaf konusu olmuştur. Bazı İslâm âlimleri "Ruh'tan kasıt, son derece büyük bir melektir" demişlerdir. Benzer değişik görüşler de ileri sürülmüşse de fazla itıbar edilmemiş, zayıf kalmışlar. Çoğunluk görüş "Ruh'tan kasıt Cebrail Aleyhisselâm'dır" olduğu yönündedir. Ayet–i kerimede geçen Rabblerinin (onların Rabbinin) ifadesi çoğul bir ifade olduğu için birçok meleğin indiği manası çıkmaktadır. O gece, sayılarını ancak Rabbimizin bildiği çok sayıda melek yeryüzüne iner.
Niçin inerler? Her iş için. "Her iş"ten kasıt, insanın başına gelecek bütün fiiller içindir. Fakat bütün işler bu gecede takdir edilmez, her iş ezelde takdir edilmiş ve saati zamanı belirlenmiştir. Merhum Elmalılı Hamdi Yazır, tefsirinde konu ile ilgili şu açıklamayı yapmıştır:
"Her işten açıkça anlaşılan, yalnız bir sene ile kayıtlanmış değil; birçok senelere, asırlara ve devirlere ilgisi olan mühim ve büyük işlerdir. Meselâ: Kur'an'ın nüzulünün senelerce devam etmesi takdir edilmiş, hükümleri kıyamete kadar eserlere ve senelere hâkim yapılmış; peygamberlik belirlenmiş, aynı şekilde Bedir, bütün İslâm fetihlerinin başlangıcı olan bir zafer tayin edilmiştir. Kadir gecesinin asıl kıymeti de böyle feyzi içeren hikmetli emirlerin yerine getirildiği hüküm ve kaza gecesi olmasından ileri gelmektedir."

O GECE ESENLİK DOLUDUR TA FECRİN DOĞUŞUNA KADAR

"O gece, esenlik doludur, ta fecrin doğuşuna kadar."agla7) Bu gece bir selâmet gecesidir, inen melekler müminlere selâm verirler. Bu geceyi idrak eden ve gecenin gereğini yerine getiren müminlere müjde verirler, onlar için esenlik dilerler. Çünkü bu gecenin büyüklüğünü ve mahiyetini melekler çok daha iyi bildikleri için bu geceyi hakkıyla idrak edenleri de kutlarlar ve onları müjdelerler. Tefsir âlimleri demişlerdir ki, bu gecede belâ inmez, hastalık olmaz. Rüzgâr, yıldırım ve doğal afetler olmaz. Aksine bu gece sadece selâmet, fayda ve hayırdır. Bu gece de şeytan kötülük yapamaz, hiçbir sihirbazın sihri etkisini göstermez. Ayrıca bu gece inen Cebrail Aleyhisselâm ve melekler, müminler için dua ederler. Bütün bu güzellikler ve sıra dışılıklar fecrin doğuşuna kadar sürer.

HADİS–İ ŞERİFLERDE:
KADİR GECESİ NİÇİN BİN AYDAN HAYIRLI BİR GECEDİR?


İmam Malik'in "Muvatta"da kaydettiğine göre; bu gece ile ilgili şöyle bir haber rivayet edilmiştir:
"Hazreti Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e ümmetinin ömrü gösterildi. Resûlullah önceki ümmetlerin ömrüne nispetle kendi ümmetinin ömrünün kısa olduğunu gördü. Amelde onların uzun ömürde işlediklerine yetişemezler diye, ümmetinin ömrünü kısa buldu. Bunun üzerine Cenab–ı Hak bin aydan hayırlı Kadir gecesini verdi."agla8)
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz, ümmetine olan düşkünlüğü, sevgisi, şefkati sebebiyle diğer ümmetlere karşı üstün olmalarını istemişti. Geçmiş ümmetlerde yaşayan insanların ömürleri uzun, ümmet–i Muhammed'in ömrü ise, onlara oranla kısa olduğu için uzun ömürde işlenen sevaplar çok, kısa ömürde işlenen sevaplar az olacağından, bu durum Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in üzülmesine sebep olmuştu. İşte geçmiş ümmetlerle aradaki farkı kapatmak için Allah Celle Celâluhu bizlere bir fırsat verdi. Bu fırsat, bin aydan hayırlı bir gece olan Kadir gecesidir.

KADİR GECESİ HANGİ GECEDİR?

Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e Kadir gecesi Ramazanın neresinde? diye soruldu.
–O, Ramazanın tamamında.(9) buyurdu.
Kadir gecesinin hangi gece olduğuna dair sorular, Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e sıkça sorulmuştur. O da bu sorulara muhtelif cevaplar vermiştir.
"Ramazan ayının içindedir."
"Tek gecelerinde" ve bilhassa "son on gününde" olabileceği haberleri rivayet edilmiştir.
Ramazan ayı içinde hangi gecenin Kadir gecesi olduğuna dair rivayetler o kadar farklı ve çoktur ki, müminler bu haberlerden hareketle, İbn Hacer'in naklettiği üzere bir kısmı batıl olmak üzere kırktan fazla görüş ileri sürmüştür.
Batıl görüşlerden birine göre; Kadir gecesi Ramazanda değil, yılın herhangi bir gecesindedir. Batıl olduğu belirtilen bir diğer görüşe göre de, bu gece bir kereye mahsustur, o da Kur'an'ın indiği gecedir, artık bir daha aranmamalıdır.
Kadir gecesi, Ramazan ayının herhangi bir gecesinde olabilir; asla ramazanının dışında değildir. Hatta Aliyyü'l–Kârî, yukarıdaki hadisi şerife dayanarak şöyle demiştir:
"Faraza bir kimse Ramazan ortalarında veya daha önce, hanımına:
–'Sen Kadir gecesinde boşsun.' diyecek olsa, müteakip senenin ramazanı gelinceye kadar hanımı boş olmaz. Bu durumda talak, yeni Ramazanda, o sözü sarf etmiş olduğu günde vukua gelir."

* * *
Kadir gecesi ile ilgili günümüze kadar ulaşan rivayetlerden birkaçını nakledelim:
İbn Ömer Radıyallahu Anhümâ anlatıyor:
Hazreti Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ashabından bazılarına, rüyalarında Kadir gecesinin Ramazanın son yedisinde olduğu gösterildi. Rüyalar kendisine anlatılınca Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
–Görüyorum ki, rüyanız son yediyi göstermektedir. Öyleyse, Kadir gecesini aramak isteyen son yedide arasın.(10) buyurdu.

* * *
Hazreti Aişe Radıyallahu Anhâ'dan gelen bir rivayette Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
–Kadir gecesini, Ramazanın son onunda arayın.(11)

* * *
Ebû Saîd Radıyallahu Anh anlatıyor:
"Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdular ki:
–Kadir gecesi bana (bugün rüyamda) gösterildi, (şu anda hangisi olduğunu unuttum). O gecenin sabahında kendimi su ve toprak içinde secde ederken buldum.
Derken hava bozdu, yağmur başladı. Zaten mescit çardak şeklindeydi, üstü ağaç dallarıyla örtülü idi. Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in burnu (alnı) üzerinde ve burun yumuşaklarında su ve toprak bulaşığını gördüm. O gün Ramazanın yirmi birinci gününün sabahıydı."agla12)

* * *
Zirr b. Hubeyş anlatıyor:
"Übey b. Ka'b Radıyallahu Anh'a dedim ki:
–İbn Mes'ûd, "Senenin bütün gecelerinde kalkan kimse Kadir gecesine tesadüf edebilir, diyormuş. Siz bu konuda ne dersiniz?"
Bana şu cevabı verdi:
–Kendisinden başka ilâh olmayan Zat–ı Zülcelâl'e yemin olsun ki, Kadir gecesi Ramazan ayındadır. O gece, Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bize kalkmamızı emrettiği gecedir ki, o da yirmi yedinci gecedir. Bunun alâmeti, o gecenin sabahında güneşin beyaz ve ışınsız olarak doğmasıdır."agla13)

ULEMANIN KADİR GECESİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ

Kadir gecesinin Ramazan ayı içinde olduğu konusunda çok az bir kesim hariç ittifak vardır. Bunun bu şekilde olduğunun en açık delili yine Kur'an'dan getirilmiştir. Ayet–i Kerime'de Rabbimiz:
"Ramazan ayı; insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'–an'ın indirildiği aydır."agla14) buyurmaktadır. Kur'an–ı Kerim'in Ramazan ayında indirildiği açık bir gerçektir. Gelelim bir başka ayet–i Kerimeye:
"Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik."agla15) buyrulmaktadır. Kur'an Ramazan ayında ve Kadir gecesinde indirilmiştir. Burada zikredilen iki âyet arasında bir çelişkinin olmaması için Kadir gecesinin Ramazan ayı içinde olması gereklidir. Rabbimizin ayetlerinde çelişki olmayacağına göre; Kadir gecesinin Ramazan ayı içinde olduğu kesindir.
Ramazan ayı içinde hangi gecenin Kadir olduğu hususunda kesin bir bilgi mevcut değildir. Çoğunluğun üzerinde ittifak ettiği birkaç gece vardır. Bunlardan bazılarını şunlardır:

RAMAZANIN İLK GECESİ

İbn Rezîn; Kadir gecesinin Ramazanın ilk gecesi olduğunu söylemiştir. Kadir gecesinin Ramazanın ilk gecesi olduğunu söyleyenler şöyle bir açıklama getirmektedirler.
"Hazreti İbrahim'in sahifeleri Ramazanın ilk gecesinde indi.
Hazreti Musa'nın Tevrat'ı Ramazanda nazil oldu.
Hazreti Davud'a inen Zebur Ramazanda nazil oldu.
Hazreti İsa'ya indirilen İncil de Ramazan ayında nazil oldu.
Kur'an ise, Hazreti Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e tamamlanıncaya kadar her sene Kadir gecesinde indiğini, Cebrail Aleyhisselâm, Kur'an'ı Beytü'l–İzze'den, yedinci kat gökten en yakın semaya indirmiş, oradan da Cenab–ı Hak, Kur'an'ı yirmi yıl, yirmi ayda inzal etmiştir.
Şimdi bu ay, bu kadar yüce şeylerin kendisinde meydana geldiği bir ay olunca, hiç şüphesiz son derece kıymetli, şerefli ve muazzam olmuş olur. Dolayısıyla da bunun ilk gecesi Kadir gecesi olmuş olur."

RAMAZANIN YİRMİ YEDİNCİ GECESİ

Hasan el–Basrî, Kadir gecesinin Ramazanın yirmi yedinci gecesi olduğunu söylemiştir. Bu gecenin sabahında Bedir savaşı olup bittiği için bu gecenin Ramazanın yirmi yedinci gecesi olduğu söylenmiştir. Rivayet olunduğuna göre; Hazreti Ömer Radıyallahu Anh, bu meseleyi sahabeye sormuş, sonra da İbn Abbas'a dönerek:
–Ey ilimler dalgıcı, bu konuya bir dal, demiş.
Bunun üzerine orada bulunan Zeyd b. Sabit itiraz ederek:
–Muhacirinin çocukları bu mecliste bulunduruldu da bizim çocuklarımız bulundurulmadı, deyince, Hazreti Ömer Radıyallahu Anh:
–Sen bu sözünle, İbn Abbas'ın bir çocuk olduğunu söylemek istiyorsun; ama ne var ki, onda bulunan ilim sizde yoktur, buyurdu..
Ardından İbn Abbas söze şöyle girer:
–Allah'a en sevimli sayı, tek olan sayıdır. Tek olan sayıların en sevimlisi ise, yedidir. İşte bundan dolayı o, yedi kat göğü, yedi kat yeri, yedi günden oluşan haftaları, yedi tabakalı cehennemi, sayısı yedi olan tavafı ve yedi uzvu zikretmiştir. Böylece, bu gecenin Ramazanın yirmi yedinci olduğuna delalet eder.
İbn Abbas'ın şöyle dediği de rivayet edilmiştir:
–Kadir gecesi ifadesi dokuz harften oluşmaktadır. Bu ifade, bu surede üç defa geçmektedir. Dokuzu üçle çarptığımızda yirmi yediyi buluyoruz.

RAMAZAN’IN SON GECESİ

Kadir gecesinin ramazanın son gecesi olduğunu söyleyenler de iddialarını şu ifadelere dayandırırlar:
"Bu gece, bu aya ait taatların kendisinde tamamlandığı bir gecedir. Daha doğrusu, Ramazanın bu işi tıpkı, peygamberlerin ilkinin Âdem Aleyhisselâm, sonuncusunun da tıpkı Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem olması gibidir. İşte bundan ötürü, bir hadiste, "Ramazanın sonunda, başından itibaren bugüne kadar cehennemden azat edilen nefisler sayısınca insan, sadece bu gecede azat edilir." buyrulmuştur.
Daha doğrusu, Ramazanın ilk gecesi, bir oğlu olan kimse gibidir. Binaenaleyh bu gece, şükür gecesidir. En son gecesi de, bir çocuğu ölen kimsenin hâli gibi ayrılık gecesidir. Bu sebeple bu son gece, sabır gecesidir. Şimdi sen, herhalde sabırla şükür arasındaki farkı anlamış bulunuyorsun."

Dipnotlar:
1– Kadir sûresi, 1– 5
2– Duhan sûresi, 3–4
3– Kadir sûresi, 1
4– Kadir sûresi, 2
5– Kadir sûresi, 3
6– Kadir sûresi, 4
7– Kadir sûresi, 5
8– Muvatta, İtikaf 15, (1, 321)
9– Ebû Davud, Salât, 324, (1387)
10– Buhârî, Teheccüd 21, Leyletü'l–Kadr 2; Müslim, Sıyâm 205 (1165); Muvatta, İ'tikâf 14 (1, 321)
11– Buhârî, Leyletü'l–Kadr 3; Tirmizî, Savm 72, (792)
12– Buhârî, Leyletü'l–Kadr 1, 13; Müslim, Sıyâm 215 (1165); Ebû Davud, Salat 320 (1382–1383); İbn Mâce Savm 56 (1766); Muvatta, İ'tikâf 9 (1, 319)
13– Müslim, Müsâfirîn 179 (762)
14– Bakara sûresi, 185
15– Kadir sûresi, 1

Ekleme Tarihi: 09.10.2007 - 19:29
Bu mesajı bildir   Ukab üyenin diğer mesajları Ukab`in Profili Ukab Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1380 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
husameddin (47), halk yolcusu (37), Habibetti21 (37), aysani (50), kardelen__571 (35), hasan_el_benna (42), aslanþamil (44), caylak ali osma.. (51), vural (50), mero (), ByNet (54), enginbey (49), veleye5 (28), yazitura (45), betulonur (41), NiSA (47), aliavlamaz (37), adler42 (46), 0730sahin (43), ercan58 (41)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.89948 saniyede açıldı