0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » İSLAMCILIK.......

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 6 mesaj mevcut
Ekleyen
Mesaj
muhammed yusa su an offline muhammed yusa  
İSLAMCILIK.......

944 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2005
En Son On: 07.06.2007 - 22:48
Cinsiyeti: Erkek 
ÇOK MÜKKEMMEL BİR ALINTI MUHAKKAK OKUYUN......

İSLAMCILIK

SUNUŞ

İslam’ın Rasulullah Muhammed (a.s) tarafından tebliği üzerinden yuvarlak olarak 14 asır geçmiş bulunmaktadır. Bu süre zarfında İslam’a ilişkin çok çeşitli anlayış ve yorumlar ortaya çıkmıştır. Bilhassa İslam’ın Kur’an ve sünnet’te yerini bulamayan pek çok hurafeyle katıştırılması çabaları, ciddi sapmalar doğurmuştur. Fakat hiçbir sapma, modern çağdaki, İslam’ı sadece bir ahiret dini olarak öngörüp, mabede ve kulun vicdanına hapsetme neticesini doğuran seküler/liberal eğilimler kadar mefsedetli olmamıştır. Bu çaba, kendisinden öncekilerden çok ciddi, gerçek bir fitne ve fesat hareketidir. Modernizmin ürünü olan bu telakki, İslam’ı dünya hayatına müdahil olma dinamizminden yoksun bırakmaya, uzlaşmacı, munis, itaatkar, zühde dayalı bir ahlak anlayışına indirgemeye çalışmaktadır. Bu anlayışa göre kısaca, İslam’ı İslam yapan temel özellikler silikleştirilmekte, ‘bir yüzüne tokat vurana öteki yüzünü de çevir’ temel pasifist anlayışı egemen kılınmaktadır.

Oysa İslam bir dindir, bütün peygamberler halkasının sonuncusu olan Muhammed (a.s)ın tebliğiyle somutlaşan Allah’ın sahih dinidir. Allah’ın din göndermekle muradı, yeryüzüne, beşerî hayata, sosyal, siyasi ve hukuki düzenlemelere müdahale etmek, insan hayatını Allah’ın emrettiği doğrultuda tanzim etmenin temel taşlarını oturtmaktır. Allah’ın kevnî alemdeki hakimiyetini hatırlatmak, çok fazla itiraz bulmamaktadır. Hatta Mekke müşriklerinin de bu gerçeği kabul ve itiraf ettiklerini Kur’an hatırlatmaktadır. Esas olan ise, insan hayatında Allah’ın hakimiyetini hatırlatmaktır. Bunun genel adı tebliğdir. İslam’ın bütün gerçek mü’minlerinin esaslı görevi de budur.

İslam’ın tebliğinden bahsedebilmek için onun, akidesiyle, siyasetiyle, ahlak ve ibadetiyle, hukukuyla, öte dünya inanışıyla ve değer anlayışıyla bir bütün olarak kavranması ve öylece iman edilmesi gerekmektedir. Aksi taktirde, İslam eksik kavranmış olacaktır. Eksik kavranan İslam da İslam olmayacaktır. Günümüzde çok değişik ‘İslamlar’dan bahsetmek mümkündür. Çünkü asırların getirdiği kültürel etkileşimler ve müslümanların geçirdiği siyasi/itikadi anlamdaki çok ciddi travmalar, bütüncül ve sahih bir İslam anlayışını olumsuz etkileyen faktörler olagelmiştir.

İslam’ın bir hayat nizamı olduğu, hayatın bütününün İslam’a göre düzenlenmesi gerektiği inancı yeniden, ama belki de -çok iddialı olmazsa- Peygamber’den sonra en ciddi şekilde insanların gündemine girmiştir. Kendilerini İslam’la tavsif eden büyükçe bir kitle ‘sekr’ halinden uyanmaya başlamıştır. İmanlarını, Kur’an anlayışlarını, Peygamber ve sünnet anlayışlarını, ahiret telakkilerini, ibadet ve ahlaklarını, değer yargılarını yeniden sorgulamaya başlayan bir nüve oluşmuştur. En azından şu bilinmektedir ki, artık müslümanların da, sırf dinleri uğrunda canını feda eden gerçek şehidleri vardır. İslam bir din olarak, hayat nizamı olarak, bütün değerlerin esası olarak yeniden dönmektedir. Kur’an’ın o eşsiz güzellikteki temsilî anlatımında var ya: İslam filizi artık çıkmıştır! Her geçen gün büyümekte, kalınlaşmakta, olgunlaşmaktadır. Her geçen gün bu filiz umutlarımızı artırmakta, sevincimizi çoğaltmaktadır. Bu filiz Allah’ın izniyle gelişip güçlenmeye devam edecektir. Fakat bu durum kafirlerin korkusunu artırmaktadır. Onları üzmekte, panikletmekte ve telaşa sevk etmektedir. Ama beyhude, çünkü Allah iman edip salih ameller işleyenlere mağfiretini ve vereceği büyük ecri vâdetmektedir.

İşte İslam’ın bu şekilde algılanması, adlandırma bazında son yıllarda tartışmalar doğurmuştur. İslam’ı bu şekilde anlayan ve teslim olan müslümanların hangi adla çağrılacakları, tartışma konusu yapılmıştır. Açıkçası, ‘islamcılık’ kavramı bu tartışmanın esasını oluşturmaktadır. İslamcılık, modern bir yafta mıdır, haricî oryantalist geleneğin müslümanları tanımlaması, o oranda da manipülasyonu mudur? Yoksa müslümanlar bu ismi kendileri mi icad etmişlerdir? Bu kavram öz be öz İslami midir? Biz bu konuyu bir soruşturma dosyası ile sizlere sunmak istedik.

Dosyadaki yazılardan göreceksiniz ki, bu konudaki kanaatler genel olarak iki kategoriye ayrılmaktadır. Birisi, ‘islamcı’ kavramının tamamen İslami olduğu, İslam’ı bir hayat nizamı olarak algılayan müslümanların bu adla adlandırılmasında herhangi bir sakınca bulunmadığı kanısındadır. Diğer anlayış ise, ‘islamcı’ kavramının, müslümanların haricinden, onları tanımlayan, ama daha çok da küçümseme, aşağılama, hafife almanın ağır bastığı bir yakıştırma olduğu iddiasındadır.

Bize öyle geliyor ki bu tartışma bitecek gibi değildir. Belki de dal budak salarak daha da yaygınlaşacaktır. Varsın olsun, müslümanlar, hayra hizmet ettiği sürece, hakkın peşinde olduğu sürece tartışmaktan kaçınmamalıdırlar. Bu tartışma sürerken, bir taraftan da özgünlüğü gözardı etmemek gerekir. İslam’ın yabancı kültürlere ait terim ve kavramlarla anlatılması mümkün değildir. İslam’ın kavramları kendine yetecek kadardır. Son asırlarda artık savaşlar daha ziyade kelime ve kavramlarla yapılmaktadır. Biz kendi kelime ve kavramlarımızla savaşa çıkmalıyız...

‘İslamcılık’ bağlamında tartışmayı sürdürürken, sadece bir isim vermekle ilgili olan, bir anlamda meselenin teknik tarafını oluşturan boyutlarına takılıp kalmamalı diye düşünüyoruz. Önemli olan, ‘İslamcılık’ kavramının içine, İslam’ı bir ahiret ve dünya dini olarak, hayat nizamı olarak, siyasal bir nizam olarak algılamanın sığdırılıp sığdırılamayacağıdır. Ya da diğer bir anlatımla, İslam’ın bir hayat nizamı, siyasal bir nizam, hem ahiret hem de dünya dini olarak algılamanın adına ‘İslamcılık’ denip denmeyeceğidir. İslam’ın ideolojik boyutunu görmek istemeyen anlayışlar ise, tartışmanın adlandırma boyutundan daha farklı bir yerdedirler demektir.

Bu soruşturma dosyası, bu alandaki sorunegatifların hepsini elbette çözmeyecektir. Fakat dikkatlerin bu alana teksifi açısından faydalı olacağına inanıyoruz.

Sorularımızı gönderdiğimiz bazı yazarlardan ne yazık ki cevap alamadık. Cevap yazma ve gönderme zahmetine katlanan değerli katılımcıların hepsine teşekkür ediyoruz. Ve bu dosyamızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyoruz.

İşte sorularımız:

S-1: ‘İslamcı’ tanımı, müslüman bir toplum içinde, ‘İslam’ın pratik ve akidesiyle kendisini sorumlu tutup tutmadığı önemsenmeyen, İslam’la entelektüel bir uğraşı olarak ilgilenen bir elit zümre’ anlamına geliyor mu? Eğer böyle değilse, bu kavram hangi ihtiyaçtan dolayı doğmuştur?

S-2: ‘İslamcı’ ile ‘müslüman’ kelimeleri arasında nasıl bir anlam farkı vardır? Bugün, ‘müslüman’ kelimesinin içermeyip de ‘İslamcı’ kavramında mündemiç bulunan anlam nedir?

S-3: İslamcılığın belli başlı, olmazsa olmaz nitelikleri var mıdır, varsa nelerdir? Yoksa, bu konuda bir belirsizlik mi vardır? Bir başka adlandırmayla, geleneksel, modern, selefi, sünni, Mutezili ekoller gibi, ‘İslamcı’ eğilimler de farklı farklı mıdır?

S-4: ‘İslamcılık’ sözcüğü, ‘oryantalistlerin müslümanları tanımlaması’ mıdır, yoksa, bizatihi bu formuyla Kur’an’da geçmiyor olmakla birlikte, müslümanların, kendilerini tanımlamak için rahatlıkla kullanabilecekleri bir ‘İslami kavram’ mıdır? Yoksa bu anlam, yakıştırma mıdır? Meşrutiyet dönemiyle birlikte ortaya çıkan ‘islamcılık’ akımı, ‘İslamcı’ kavramının asıl belirleyeni midir?

S-5: Son yıllarda kimi müslüman çevrelerde, İslam’ın çok önemli itikadi/siyasi kavramlarını bilerek veya bilmeyerek bir aşındırma, en azından bu kavramları birçok batılı kavramla sentezleme, ya da İslami kavramlar yerine bizzat bu batılı kavramları kullanma şeklinde bir eğilim var. Bunu da, ‘aklın yolu birdir’, ‘hepimiz Adem’in çocuklarıyız’ gibi bir takım gerekçelere dayandırmaktadırlar. Bunu da göz önüne alarak şöyle soruyoruz: Batı’da ve Batı’lı kavramlarda ne var ki, müslümanlar bunların cazibesinden ve çekim alanından bir türlü kurtulamıyorlar? Bu kavramları karşılayacak, İslam’ın kendi kavramları yok mudur? Yoksa 7. asır Arabistan çöllerinde inşa edilmiş olan kavramlar 21. yüzyılda işlevsiz mi kalmaktadır?

S-6: Müslümanların bugün, kendilerini (dünkü islamcılıklarını) sorgulama eylemleri, neden kendilerinden (dünkü islamcılıklarından) tiksinti duyma biçimine dönüşüyor?

Katılımcılar ve yazıları :

Cihan AKTAŞ Bir Hayat Tarzı Arayışı Olarak İslamcılık

Metin Önal MENGÜŞOĞLU İslamcılık Bir Tarz-ı Siyaset midir?

Abdurrahman ARSLAN İslamcılık

Atasoy MÜFTÜOĞLU İslamcılık’ Üzerine

İhsan TOKER İslamcılık’ Kullanımı ve Ortaya Çıkardığı Sorunlar Üzerine

M. Kürşad ATALAR “Bir Yaşam Biçimi” Olarak İslamcılık

Hüseyin ALAN İslamcılık Üzerine

Kenan ÇAMURCU İslamcılık

Hayrettin OĞUZ İslamcılık
Ekleme Tarihi: 23.05.2007 - 21:08
Bu mesajı bildir   muhammed yusa üyenin diğer mesajları muhammed yusa`in Profili muhammed yusa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Forum Düzeni - imzaları göster
önceki konu   sonraki konu

Mesajlar Ekleyen Tarih
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:08
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:09
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:10
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:12
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:13
 İSLAMCILIK.......
muhammed yusa 23.05.2007 - 21:15

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 633 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
burhan-k (54), Cihan 61 (57), HÝCRET (30), disci1980 (45), mirkelam (49), falan22 (48), SunnyBaby (43), 42>>>zeynep<<<4.. (36), beyazgul_87 (38), mezzup (53), nejdo (38), OsMaN_SuBaSi (38), mürebbi (62), imamoðlu (39), genger (47), dostane_ (48), vuslat86 (39), o_atagisi (66), konyalý_delýkan.. (40), yahyatemiz (59), zekiCee (41), meryem (46), aypiriltisi (43), Tuncar1984 (41), erci (43), yolcu18 (39), 003erturk (43), yusufyalan&yacu.. (41), bahadircn (41), Hürr (52), osman 66 (65), indianer (55)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55599 saniyede açıldı