0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SORULAR & CEVAPLAR » ilaçta alkol

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
death su an offline death  
ilaçta alkol

81 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.09.2006
En Son On: 07.09.2008 - 19:25
Cinsiyeti: ----- 
ilaçlarda alkol varsa onları içmemelimiyiz? kola va gazozlardada alkol var deniliyor ama biz alkol niyetiyle içmiyorsak yinede günaha girmiş olurmuyuz.ALLAH c.c razı olsun.
Ekleme Tarihi: 09.02.2007 - 13:50
Bu mesajı bildir   death üyenin diğer mesajları death`in Profili death Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
yoktan su an offline yoktan  
...

1227 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.11.2003
En Son On: 16.03.2009 - 10:55
Cinsiyeti: Erkek 
Selamun aleykum kardeşim..

İlaçlarda ki alkol hakkında kesin bir görüş olmamakla birlikte eğer başka bir alternatifi yoksa ve tedavi için gerekliliği ehil bir doktor tarafında beyan edildi ise zaruret miktarınca bu ilaçların kullanılmasına izin verilmiştir.


Gazoz ve kola için takva boyutu ile düşünürseniz bunları kullanmamak en güzelidir.

İlaç hakkında bir hocamızın cevabını ekliyorum.

Bütün alkoller haram değildir. Sadece şarap ve benzeri sarhoşluk veren alkol, etil alkol olduğu için haram ve necis kabul edilmiştir. Bu sebeple etil alkolün dışındaki alkoller için aynı hüküm geçerli değildir.

Rasulüllah Efendimiz; "tedavi olun, zira Allah hiç bir hastalık yaratmamıştır ki, çaresini de yaratmış olmasın" diye buyururken: "Şüphesiz Allah şifanızı size haram kıldığı şeyler" de yaratmamıştır" (1. Ebu Davud, Tıb 11; Muvatta, Ayn 12.) diye de buyurmuşlardır. Târik b. Süveyd adlı sahabî ona şarabı (hamr) sordu da o da yasakladı. Tarık, "ama ilaç olarak kullanıyoruz" deyince de, "o deva değil derttir" (2) buyurdular. Buharî'nin naklettiğine göre İbn-i Mesut Allah ilacınızı size haram kıldığı şeylerde yaratmamıştır" ( Buhari, Eşribe 15.) ve Rasülüllah (sav)'ın "kim şarapta, (hamr) tedavi ararsa Allah ona şifa vermesin!" buyurduğunu zikretmiştir.

Bu hadis-i şerifler ışığında cumhur (fıkıhçılar çoğunluğu) pis ve haram, şeylerle bu arada içki ( hamr ) ile (olağan durumlarda) tedavi olunamayacağı görüşüne varmışlardır. Olağan durumlar; alkol ya da başka pis maddeler ihtiva eden ilaçların yerine başkası bulunabildiği, ya da bulunamasa dahi hasta için hayatî bir durumun söz konusu olmadığı zamanlardır. Ama alkol ihtiva eden ilaçların yerini tutacak başka ilacın olmadığı, ı hastanın da böyle bir ilacı almadığı zaman hayatî tehlike geçireceği mütehassıs (hâzik) bir müslüman doktor tarafından söyleniyorsa böyle ilaçların zaruret mikdarı alınacağını hemen hemen bütün fıkıhçılar kabul ederler. « Alkollü içkiler konusunda Hanefi Mezhebinin görüşleri çok farklı ve detaylıdır: Sekir (sarhoş edici alkol) ihtiva eden içkiler dörde ayrılır:

l. Hamr: Yaş üzüm suyunun çiğ olarak bekletilip keskinleşmesi ve mayalanması (fermantasyon) ile köpük atması şeklinde elde edilir. Bu, maddesiyle (li-aynihi) kaba pisliktir. Sirkeleştirilmeksizin, ne gaye ile olursa olsun yararlanılması haramdır, satışı caiz değildir. Dezenfekte ve saç bakımı gibi Şeylerde kullanılamaz. Kaynatılması ile istihale (kimyasal reaksiyon ile bir başka maddeye dönüşme) oluşmuyorsa kaynatılarak da kullanılamaz. Mezhepte mutemet görüşe göre tedavi gaye de yararlanılamaz. Bunun Türkçe’deki karşılığı üzüm şarabıdır. Bu hükümlerde azı da, çoğu da eşittir.

2. Tılâ: Yaş üzüm suyundan üçte ikisi ya da daha azı buharlaşıncaya kadar kaynatılıp, sonra da sarhoş edici hale gelen içkidir. Üçte ikisinden azı gidecek kadar kaynamışsa "bazik", yarısı gidecek kadar kaynamışsa "muhassaf" adını alır. Bu ikisi ittifakla haramdır. Üçte ikisi gidecek kadar kaynarsa "müselles" adını alır ki, esas "tılâ"da budur, imam Muhammed'e göre haramdır diğerlerine göre helaldir. Fetva İmam Muhammed'in görüşüne göredir. Dolayısı ile "Tılâ"da "hamr" gibi pistir.

3. Seker: Yaş hurma suyundan çiğ olarak yapılan ve keskinleşip (mayalanıp) köpük atan içkidir.

4. Nakî: Kuru üzümden çiğ olarak elde edilen ve kabarıp köpük atan sudur. Bu son ikisi haram olmakla beraber, pis oluşları Serahsî'ye göre hafiftir. Ayrıca "hamr" dışında kalan üçü kabarıp keskinleşmedikçe ittifakla helâl ve temizdirler (Bu konuda daha geniş detay için bk. İbn Abidîn, VI/448 vd.).

Hanefî mezhebine (İmam Azam ve Ebu Yusuf'a) göre bu dört çeşit mayiin dışında kalan meşrubat helâl ve temizdir, alım-satımı caizdir. Buna göre bu yöntemlerin dışında bir madde ve yolla elde edilen ispirto, kolonya, dezenfekte de ve çözücü olarak şurup ve esanslarda kullanılan alkol türleri temizdir, alınıp satılabilir.

Ancak hangi maddeden olursa olsun, sarhoş edecek miktarı ittifakla haramdır ve cumhura (fıkıhçı çoğunluğuna) ve Hanefî mezhebinde fetva verilen İmam Muhammed'in görüşüne göre her çoğu sarhoş edenin azı da haramdır, pistir, alım-satımı caiz değildir. Bazı fıkıhçılara göre de içki (sarhoş ediciler) haram olmakla beraber pis değildirler, dezenfektede ve haricen kullanılabilirler.

Dolayısı ile Hanefî Mezhebi bu konuda "orta yol" olmakla özellikle günümüz için uygulanabilecek bir kurtarıcıdır. Ama cumhurun ve bu mey anda İmam Muhammed'in görüşünü göz ardı edemeyeceğimize göre Hanefî mezhebi dediğimiz İmam Azam ve Ebu Yusuf görüşünü ihtiyatla karşılamalı,' sadece ve geçici olarak tedavide ve dezenfektede kullanmalıdır.

Bu söylenenler sıvı meşrubat için geçerlidir. Banotu (bene) ve afyon gibi katı olanlar ise müstahzar ilaç olarak mubah sayıldığından tedavi gayesiyle ve sarhoş etmeyecek miktarda alınabilirler., Temiz olduklarından satılmaları da caizdir ( bk.ibn Abidin,VI/455.) (Allah'u alem).

Haramlığında ve pis oluşunda ittifak edilen hamr (şarap)ın tedavi maksadıyla kullanılmasına gelince, bir grup Belhli İmamdan nakledildiğine göre, bakılır. Eğer fayda sağlayacağı kesin ise alması helâl olur (Fetâvây-ı Hindiyye V/254-55; Kasanî de aynı şeyi söyler bk. 1/61). Çünkü insanın zaruret halinde haram olan şeyleri, zaruret miktannca yemesi, boğulmakta olanın, helâl sıvı bulamazsa boğazını açacak kadar içki (hamr) içmesi caizdir.

İmam Muhammed'e göre insan ve domuz dışındaki canlıların kemiklerinden herhalükarda ilaç olarak yararlanılabilir. Bazılarına göre de eti yenmeyen hayvanlar ancak şer'î usûlde boğazlanmaları, kemikleri de kuru olması halinde onlardan ilaç yapılabilir .

Pis ve haram olduğunda ittifak edilen "hamr" (şarap) zaruret olmadıkça tedavide kullanılamayacağı gibi, saç parlatmada, gargarada ve şırınga olarak (enjektabl) da kullanılamaz (İbn-i abidinVI / 449).

Domuzdan vb. haram şeylerden maddeler ihtiva eden ilaçların terkibini iyi bilmek gerekir. Eğer başkalaşım (istihale=kimyasal tepkime) varsa pisliği gitmiş olacağından kullanılması haram olmaz. İstihale yoksa zaruret bulunmadıkça ya da bazılarına göre kesin çare olduğu , alternatifi de bulunmadığı adil mütehassisi tarafından söylenmedikçe kullanılması haram olur.

Fıkıh kitaplarımızda; hınzırın tuzlada kalıp tuzlaşması,. gübrenin toprağa karışıp topraklaşması, tezeğin yanıp kül olması, şarabın sirkeleşmesi, mis ahusunun kanının misk olması; pis olan zeytinyağının sabun yapılması gibi olgular istihaleye, örnek olarak gösterilir (bk. Tahtavî: Ayrıca bk. Mahluf, 11/121, 140; Kâdıhan, IH/403; İbn Kudâme,Muğnî, IH/605; Nemenkânî, el-Fethurrahmânî, 1/63; el-Hattâb, el-Menhel, II/206 Zuhayli, el-Fıkhu'1-İslâmî..) Ancak Ebu Yusuf istihaleyi bir temizlenme sebebi olarak görmez. Ama fetva onun görüşüne göre değildir.

Bu söylediklerimizle sorularınızı bir ölçüde cevapladığımızı sanıyoruz. Ancak mes'elenin ne kadar kompleks ve hassas olduğu da ortada. Bu itibarla ilaç alanların mes'eleyi bilinçli olarak soruşturması, ilaç yazanların da, alternatifi olmayan haram maddeli ilaçlara alternatif bulma, olanların da alternatifini ve varsa sentetiğini kullanma konularında çok titiz davranması gerekir. Ne derece doğru ve tıbba uygun bilmiyoruz ama Konyalı bir hocamız şöyle bir olay nakletmişti: Arkadaşımın annesine bir doktor mübtela olduğu bir göğüs hastalığı için ısıtıcı olarak bira içmesini, bunun yerini alacak başka bir şeyin olmadığını söylemiş, mes’ele bir Müslüman doktora aktarılınca o sulandırılmış pekmezin bu işi, çok daha tesirli olarak göreceğini anlatmıştı. Sonuçta çok iyi oldu.

Kaynak : Faruk Beşer, - Fetvalar - , s: 181 - 186

Selam ve dua ile...
Ekleme Tarihi: 15.02.2007 - 07:38
Bu mesajı bildir   yoktan üyenin diğer mesajları yoktan`in Profili yoktan Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1267 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.62529 saniyede açıldı