0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » AH ANNECİĞİM AH (okumanızı tavsiye ederim )

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
ebrar83 su an offline ebrar83  
AH ANNECİĞİM AH (okumanızı tavsiye ederim )

113 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.11.2005
En Son On: 28.12.2005 - 08:12
Cinsiyeti: Bayan 
Dogus gazetesinde yayinlanan bir mektub. ibret alıcı!

Annem!

Anneciğim..,

3 yıl kadar önceydi, 16 yaşındaydım, hatırlıyor musun? Doğuşta yayımlanan
Bir Annenin Feryadı başlıklı bir yazıyı kaç kere okutturmuş ve gözyaşları
arasında o acılı anneye dualar etmiş, onun için üzülmüş ve kimsenin böyle
bir duruma düşmemesi için dilekler dilemiştik...

Özellikle bizim aile ve kendimiz için dualar etmiştik...

Dizinin dibine oturur, başımı gül kokulu göğsüne yaslar; bal akıtan
dilinden nasihatler dinlerdim. Yüreğinin atışında ve her anlatışında
bizler vardık. Verdiğin o öğütler, yolumu aydınlatır, ufkumu açar, kendime
olan güvenimi artırır, hayata bakışımı şekillendirirdi.

Beynim dinç, ruhum diri, yüreğim huzura kavuşmuş olarak ayrılırdım
yanından... Ve biz aile olarak asla parçalanmayacağı derdim kendi
kendime...
Arkadaş seçimine dikkat et; Sibelle ilişkilerini sınırlı ve mesafeli tut
derdin... Dinlerdim ve tutardım da nasihatlerini...

Ama ne oldu da bu hale geldik, hala anlayabilmiş ve sırrını çözebilmiş
değilim... Gelsem, kapını çalsam; hem evinden hem de yüreğinden içeri
alacaksın, biliyorum; ama, yüzüm yok.... Utanç yığınıyım anne... Hep 16
yaşındaki bebeğin olarak kalsaydım da, sana bu acı ve utancı
tattırmasaydım...


İki yıl Atheneumda okudum; benimle gurur duyuyordunuz. Yüzümüzü
güldürecek, topluma hizmet eden bir insan olacaksın yavrum; diye, benden
herkese övgüyle bahsediyordunuz... İkinci yıl sınıfta kaldım, üzerinde
durup, nedenlerini araştırmadınız; sorup/soruşturmadınız...

O yıl ben, Sibelin internet alışkanlığının kurbanı oldum. Sanal ortamda
yazışmalar hoşuma gitmişti ve uzun zaman biriyle haberleşmiştim. Dersleri
askıya almış, gece-gündüz bilgisayarın başında arkadaşımla yazışıyorduk...
Benim bu halimden bile övgüyle bahsediyor, Aferin benim yavruma!
Gece-gündüz ders çalışıyor diyordunuz...

Ağabeyimle chat arkadaşlığım
Uzun zaman intenette yazıştığımız, hatta kim olduğunu bilmeden, yüzünü
görmeden aşık olduğum gençle tanışmak üzere randevulaştık. Korkuyor,
çekiniyordum; ama daha fazla dayanamadım ve randevu sözü verdim...

Okanla bir kütüphanede buluşacak ve ben elimde, Kerime Nadirin, hiçkırık
adlı romanının okuyor olarak onu karşılayacaktım... Okan, tarif ettiği
giyimiyle sözleştiğimiz saatte karşımda duruyordu...

Ama bu olamazdı anne!!! Çünkü karşımda ağabeyim Erhan duruyordu... Aylarca
yazıştığım, şiirler gönderdiğim, sevda şarkıları bestelediğim ve hatta
sevdiğimi haykırdığım kişi kardeşim Erhanmış... Göz göze geldik,
bakışlarımız mum gibi birbirimizi eritiverdi. Bir utanç yığınıydık..
Kanımın donduğunu, dünyanın durduğunu hissettim bir an... Gözlerinde yanan
ışığın söndüğünü, alev fışkıran bir ocağa döndüğünü gördüm. Onurluydu,
namusluydu ve o bir erkekti... Dövmedi, sövmedi; beni utancımla baş başa
bıraktı ve çekip gitti...


Onunla dövüşür, kapışır, kırgın ve küsülü gezerdik ya anne; şimdi onu ne
çok özlüyorum bir bilsen!.. Gömlek ve pantolonlarını ütülemeyi, odasına
çay-kahve gotürmeyi, yatağını düzletmeyi bile özledim anne... O gidince
dünyanın yükü omzuma bindi sanki...Ağabeyimin evi neden terk ettiğini hep
merak ederdin ya anne, işte gizlenen bu sır ve utançtandı...

Ağabeyimi görmedim ondan sonra; ama, onu görenlerden haberini aldım.
İyiymiş, sağlıklı ve çalışıyormuş. Evlenmiş ve bir de kızı olmuş... İsmini
de bu yaşamıyasıca kızının adını koymuş...Elif diyorlarmış yeğenime...
Ağabeyimin beni affettiğinin bir işareti mi bu anne?


Onun evden gidişinin ve ailenin büyük bir acıyla karşılaşmasının müsebbibi
olarak her şeyi askıya almış, okulu boşlamış ve sigaraya başlamıştım.
Aşk Çocuklarıyla Tanışıklığım
Anne, yine Doğuşt editör imzalı bir yazıda, genç kızlar;Fuhuş Tuzağına
düşmemeleri hususunda uyarılıyordu hatırlıyor musun? İnsanoğlu ne çok
unutkan oluyor...


Okula artık lafolsun diye takılıyor ve yaşadığım o olayın etkisinden bir
türlü kurtulamıyor, değişik yollar deniyor, bir çıkış arıyordum... Okul
önünde, sarı saçları, yeşil gözleri, pahalı giysileri ve son arabası
olan bir genç sürekli beni izlemeye başladı. Her türlü konuşma ve
arkadaşlık tekliflerini reddettim; diretti, inat etti ve beni pes ettirdi.
Beraberce çıkmaya başlamıştık. Beni her gün güllerle; bazen de pahalı
hediyelerle karşılıyordu...

Önceleri sadece elimi tutuyor, öpmeye bile yanaşmıyordu. Her hali, tavrı
beni kendine bağlamış ve sırılsıklam aşık olmuştum. Onunda beni
sevdiğinden ve dürüst olduğundan dim. Çünkü benden istifade etmeye
asla yanaşmıyordu. Her şeyi evliliğe saklamalıyız, seni tertemiz olarak ak
duvağınla kabul etmek istiyorum iyordum
Romantizmin doruğunda bir aşk yaşıyorduk. Ayaklarım yer değmiyordu. Annem,
canım anneciğim! Senin öğütlerini ve başıma nelerin geleceğinin hesabını
çoktan unutmuştum.

Bir gün Serhanın oldum; nasıl oldu hala anlamış değilim. Şu an müptelası
olduğum uyuşturucuyu, ilk o gün içirmiş olabilir mi diye zaman zaman
düşünüyorum.. Ama ne fayda!
Zordayım, dardayım, dipsiz karanlık kuyulardayım anne!... Feryadımı
duyduğunu ve her gün gözyaşları içerisinde yolumuzu beklediğini
biliyorum...
Anne! Ağabeyimin evi terk edişine alışamamışken, benim de ortalardan
kayboluşum sizi fena halde yıktı biliyorum. Benimle ilgili gerçekleri
öğrendiğinizde kahrolacağınızı bildiğimden gitmek zorundaydım anne... Her
şeyi anında sana anlatsam bu hallerin hiçbiri başıma gelmeyecekti; ama
bunun için artık çok geç...


Serhan, kendisiyle olduğum o utanç anını video olarak görüntülemiş. Bu
rezil kaseti size gösterme tehdit ve şantajıyla beni sizden kopardı.
Birbirimizi seviyorsak, ailemi evliliğe razı ederim, böyle bir çirkefliğe
neden gerek duydun diye sorduğumda verilen cevap benim bitişimin
başlangıcıydı....

Ne evliliği be! Bundan böyle benim malımsın ve istediğim şekilde hareket
etmek zorundasın! Aksi halde başına gelebilecekleri sen hesapla!..
Fuhuş ve uyuşturucu bataklığındayım
Parasız kaldığını söyleyerek başka erkeklere pazarlandım, uyuşturucu
bulamama korkusuyla her denilene boyun eğdim. İnsanlığımdan, kadınlığımdan
zerre kalmadı anne. İçimde yanan koca bir ateş her gün beni yakıp
bitiriyor. Ateşten sıcak olan o kucağını özledim, gül kokunu, yüreğinin
atışını, şefkatli bakışını özledim anne!..


Bir gün bu hayata elveda diyeceğim, belki de senden önce göçeceğim..
Saçlarım ve gözlerim artık gece siyahı değil!.. Sarı ve yeşil oldular
anne.. Burnum düzeltildi...
Öldüğümde teşhis için seni çağırırlarsa tanımakta zorlanır ve belki de,bu
benim nazlı kızım Elifim değilder çeker gidersin.. Beni yadellere bırakma
anne, beni de al yanına; beni de gotür gideceğin yere....


Beni, sol göğsümün, tam yüreğimin üstüne yaptırdığım ve ANNEM; yazdırdığım
dövmeden tanı anne!..
Pezevenkler, bu dövmeyi, fuhuş pazarında kimse kimsenin de malını
kullanmasın diye kazdırırlarmış, ama ben sana olan sevgimin bir nişanesi
olarak kazdırdım ve beni ölünce rahat tanıyasın diye yazdırdım anne!...



Serhanı polise şikayet ettim, üç gün sonra çıkıp geldi ve daha da azıttı,
korkuyorum anne!.. Bu şebekeyi durduracak tek güç; aileler ve özgüvenle
donatılmış gençlerdir anne...

Anne, bu mektubu sana mı yazdım, yoksa benden sonra bu tuzağa düşmesini
istemediğim genç kızlara mı bilemiyorum...

Ben söylenen sözlerden, edilen nasihatlerden ders alsaydım bu hale
gelmezdim elbette, benim yazdıklarımdan da gençlik ibret almayacak ve bu
fuhuş şebekesi, bu uyuşturucu ve organ mafyası kirli çarklarını işletip
duracaklardır.

Nice masum gencin canı yanacak, onuru, namusu incinecektir. Ama ben son
bir kez bana düşen insanlık görevimi yapayım ve sana sesimi ulaştırayım
istedim... Sen beni mutlaka duyacak ve affedeceksin biliyorum ama,
Müslüman-Türk kızları bu çığlığıma kulak verecek mi bilmiyorum...

Seni seven kızın Elif...


(alıntı)
Ekleme Tarihi: 12.12.2005 - 12:50
Bu mesajı bildir   ebrar83 üyenin diğer mesajları ebrar83`in Profili zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1940 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
burcunur (42), jihad soldat (43), alpakman (34), kerbela_34 (41), SpedeR (47), eminilhan (47), Glkc (36), mujdatciftci (35), aklima gelmedi (34), meraladem (39), heval yunus (34), muhammet ali (38), sosyolog983 (41), agus (44), müslüman cocuk (37), nakirev (42), enime (42), furkan_^^ (49), guller (44), sahdamar (41), metin uzun (42), abdulsamet (55), negative (39), homurhomur (51), snibsirm (44), husamaygor (37), estor (63), caykarali61 (43), aLi_osman (36), Avci_55 (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.70080 saniyede açıldı